• Sonuç bulunamadı

ANKARA İLİ DAMIZLIK SÜT SIĞIRI YETİŞTİRİCİLERİ BİRLİĞİNİN HİZMETLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "ANKARA İLİ DAMIZLIK SÜT SIĞIRI YETİŞTİRİCİLERİ BİRLİĞİNİN HİZMETLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ"

Copied!
84
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

T.C.

GAZİ ÜNİVERSİTESİ

EĞİTİM BİLİMLER ENSTİTÜSÜ

İŞLETME EĞİTİMİ ANA BİLİM DALI

İŞLETME EĞİTİMİ YÜKSEK LİSANS PROGRAMI

ANKARA İLİ DAMIZLIK SÜT SIĞIRI YETİŞTİRİCİLERİ

BİRLİĞİNİN HİZMETLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ

YÜKSEK LİSANS TEZİ

Hazırlayan Onur ÖZYILMAZ

Danışman

Yrd. Doç. Dr. Haşim ÖZÜDOĞRU

Ankara Mayıs,2010

(2)

ii

T.C.

GAZİ ÜNİVERSİTESİ

EĞİTİM BİLİMLER ENSTİTÜSÜ

İŞLETME EĞİTİMİ ANA BİLİM DALI

İŞLETME EĞİTİMİ YÜKSEK LİSANS PROGRAMI

ANKARA İLİ DAMIZLIK SÜT SIĞIRI YETİŞTİRİCİLERİ

BİRLİĞİNİN HİZMETLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ

YÜKSEK LİSANS TEZİ

Hazırlayan Onur ÖZYILMAZ

Danışman

Yrd. Doç. Dr. Haşim ÖZÜDOĞRU

Ankara Mayıs,2010

(3)

i

JÜRİ ONAY SAYFASI

... ‘ın ...

... ... baĢlıklı tezi

... tarihinde, jürimiz tarafından ... ………..Ana Bilim / Ana Sanat Dalında Yüksek Lisans / Doktora / Sanatta Yeterlik Tezi olarak kabul edilmiĢtir.

Adı Soyadı Ġmza

BaĢkan: ... ... Üye (Tez DanıĢmanı): ... ... Üye : ... ... Üye : ... ... Üye : ... ...

(4)

ii

ÖNSÖZ

Ankara Ġli Damızlık Süt Sığırı YetiĢtiricileri Birliği’nin Hizmetlerinin Değerlendirilmesi isimli çalıĢmamda, deneyim ve bilgilerinden yararlandığım danıĢmanım Sayın Yard.Doç.Dr. HaĢim ÖZÜDOĞRU’na, çalıĢmalarım sırasında büyük desteklerini ve yardımlarını gördüğüm arkadaĢlarım Salih COPCUOĞLU ve Eda GÜL ile Birlik Müdürü Arzu ÖZDEMĠR ve birlik personeline teĢekkürü bir borç bilirim.

(5)

iii

ÖZET

ANKARA ĠLĠ DAMIZLIK SÜT SIĞIRI YETĠġTĠRĠCĠLERĠ BĠRLĠĞĠNĠN HĠZMETLERĠNĠN DEĞERLENDĠRĠLMESĠ

ÖZYILMAZ, Onur

Yüksek Lisans,ĠĢletme Eğitimi Ana Bilim Dalı Tez DanıĢmanı: Yard. Doç. Dr. HaĢim ÖZÜDOĞRU

Mayıs—2010, 84 sayfa

Damızlık Birliklerinin asli görevleri Birlik Ana SözleĢmesinde de belirtildiği gibi; Hayvan Islahı yapmak ve üyelerinin iĢletmelerine her türlü hizmeti götürmektir. Bunlara ek olarak Tarım Bakanlığı tarafından verilen yetkilere istinaden, üyelerinin devlet desteklerini hazırlamak ve üreticisine dağıtılmasını sağlamaktır. Buna bağlı olarak; bu çalıĢmada Ankara Damızlık Süt Sığırı YetiĢtiricileri Birliğinin bu asli görevlerini üyelerine ne derecede etkili bir Ģekilde sağlayabildiği incelemektir.

AraĢtırma ankete dayanan verilerle yürütülmüĢtür. Ankara Ġli Damızlık Süt Sığırı Birliğinin kayıtlarından elde edilen verilerin yanı sıra görüĢme tekniği de kullanılmıĢtır. AraĢtırmada incelenecek üyeler; Ankara Damızlık Süt Sığırı YetiĢtiricileri Birliğine üye iĢletmeler arasından 83 üye iĢletme incelenmiĢtir.

Ankara Birlik kurulduğu günden bu yana hayvan kimliklendirme ve hayvan ıslahında alt yapılarını oluĢturarak ciddi mesafeler kaydettiği görülmektedir. Birlik bünyesinde çalıĢtırdığı teknik kadrolarla yetiĢtiricinin hizmetlerinde kaliteyi artırmıĢ ve özel kayıt sistemleri kurarak kimliklendirme de ve verim kayıtlarında doğrulukları artırmaya baĢladığı gözlenmektedir. Birliğin, yapmayı planladığı teknik, eğitim v.b projelerle daha da ilerisini hedeflediği gözlenmektedir. Birlik üreticinin üretmiĢ olduğu ürünlerin değer fiyatı üzerinden toplu olarak pazarlanmasını sağlamakta ve iĢletme girdilerini de minimize edecek çalıĢmalar gerçekleĢtirdiği görülmektedir.

YetiĢtiricilerle yapılan görüĢmelerde birliğin yetiĢtiricilerine sunduğu suni tohumlama ve veterinerlik hizmeti, damızlık satıĢ, soy kütüğü kaydı, girdi temini, seminer ve toplantı ve hayvan besleme ve danıĢmanlık hizmetleri v.b. yetiĢtiricilerin

(6)

iv

genel olarak memnun oldukları ve birliğin bu konudaki çalıĢmalarından tatmin oldukları gözlenmektedir. YetiĢtiriciler süt fiyatlarının düĢük olmasından, destekleme miktarları konusunda ve daha düĢük faizli kredi sağlanması konusunda sıkıntıları bulunmakla birlikte hayvancılık piyasasının durgun olmasından kaynaklanan damızlık satıĢlarının değerinin altında olması nedeni ile Ankara Birlik’ten daha fazla beklenti içerisine girdikleri gözlenmektedir.

Birliğin geliĢmesi ve güçlenmesi ile, üye yetiĢtiricilerin ve ülke hayvancılığının daha güçlenmesine ve sorunlarının çözümüne kavuĢmasını sağlayacaktır.

(7)

v

ABSTRACT

EVALUATION OF SERVICES IN ASSOCIATION OF RAISERS THAT HAVE VEALS USED FOR BREEDING IN ANKARA

ÖZYILMAZ, Onur

Postgraduate student, Department of education of administrating

The adviser of thesis : ÖZÜDOĞRU, HaĢim Assistant Assoc. Prof. May/ 2010,84 page

Main duties of Associations,as explained in the main agreement of Association, make an amelioration in animal and give all of the services to the members.In addition to this,By depending on the authorities provided by the Ministry of Agriculture,they prepare the subventions of government to the members and try to deliver them for those.As pertaining to this,it’ s investigated in detaily this work how the main duties of associations of raisers that have veals used for breeding in Ankara are to be reflected to the members.

By being benefit from both the technique of interview and the datas obtained from the registrations of association in Ankara,the investigation was done by some datas relying on the survey.The members who were investigated in this work, totally 83 instutions, were specially chosen from the those of the associatons of raisers that have veals used for breeding in Ankara.

The association in Ankara has seriously managed to advanvce in the amelioration in animal and the making an identification of that since it was estblished in Ankara.The tecnical stuffs who work for various departments of it also succeeded in increasing of the quality in services for raisers.Setting up special registry systems in the association,they managed to increase in the veracity in the registrations of yield and in the making an identification of animal.In addition, we find that the association wishes to more advance in targets like new projects that are planned in ,for example,technical and educational projects etc.Moreover,we also see that it tries to minimize effectively on the inputs of instution and to succeed in wholesale marketing of products that are raised by members of it,including the cost prices of them.

(8)

vi

According to the interviews that were made by the raisers,they show that the raisers are usually happy from these activities arranged by the association in Ankara ,for example,some seminars and meetings,the confidence of input,the registration of family tree,sales of veals for breeding,the services of veterinary and artificial insemination ,feeding of animals and the services of consultancy etc. Furthermore, we see that they sufficiently satisfy from these works that are being done by the association in Ankara. On the other hand, Because the raisers have mostly some problems, including the low prices of milk, getting the bank loans with lower interest and the quantities of subvention of government, they usually expect to be supported from the association in Ankara so many things about them , by reason of insufficient value of sales in breeding derived from the stagnation in raising livesstock in marketing.

It will be very useful for all society to solve more easily the problems of raisers and to strengthen in raising livestocks in our country when improving and strengthening of this association.

(9)

vii

İÇİNDEKİLER

JÜRĠ ÜYELERĠNĠN ĠMZA SAYFASI ... i

ÖN SÖZ ... ii

ÖZET ... iii

ABSTRACT ... v

ĠÇĠNDEKĠLER ... vii

ÇĠZELGELER LĠSTESĠ ... x

ġEKĠLLER LĠSTESĠ ... xiii

KISALTMALAR LĠSTESĠ ... xiv

1. GĠRĠġ ... 1 1.1.Problem ... 3 1.2.Amaç ... 4 1.3.Önem ... 4 1.4.Varsayımlar ... 5 1.5.Sınırlılıklar ... 5 1.6.Tanımlar ... 5 2. KAVRAMSAL ÇERÇEVE ... 6

2.1.Türkiye Hayvancılığının Genel Durumu ... 6

2.1.1. ĠĢletme Yapısı ... 10

2.1.2. Türkiye’de Hayvansal Üretim ... 11

2.2. AraĢtırma Bölgesi Hakkında Genel Bilgiler ... 16

2.2.1. Doğal Durum ... 16 2.2.2. Coğrafi Durum ... 17 2.2.3. Ġklim ve Bitki Örtüsü ... 17 2.2.4. Nüfus Durumu ... 18 2.2.5. Eğitim ve Kültür ... 19 2.2.6. Ekonomik Durum ... 20 2.2.6.1. Tarımsal Yapı ... 20

2.2.6.1.1. Arazi Varlığı ve Kullanımı ... 20

2.2.6.1.2. Bitkisel Üretim ... 20

2.2.6.1.3. Hayvancılık Faaliyetleri ... 23

(10)

viii

2.3. Ankara Ġli Damızlık Süt Sığırı YetiĢtiricileri Birliğinin GeliĢimi ve

Faaliyetlerinin Değerlendirilmesi ... 25

2.3.1.Türkiye Damızlık Süt Sığırı YetiĢtiricileri Birliğinin Tarihsel GeliĢimi ve Bugünkü Durumu ... 25

2.3.2. Ankara Damızlık Süt Sığırı YetiĢtiricileri Birliği ... 29

2.3.2.1. Ankara Damızlık Süt Sığırı YetiĢtiricileri Birliği’nin KuruluĢu ... 29

2.3.2.2.Örgütsel Yapı ... 31

2.3.2.3. Birliğin Amaçları ... 32

2.3.2.4. Birliğin ÇalıĢma Konuları ... 34

2.3.2.5. Birliğin YetiĢtiriciye Verdiği Hizmetler ... 35

2.3.2.5.1.Soykütüğü ve Önsoykütüğü ... 35

2.3.2.5.2.Suni Tohumlama ... 39

2.3.2.5.3. Teknik Bilgi ve DanıĢmanlık Hizmeti ... 40

2.3.2.5.4. Veterinerlik Hizmetleri ... 41

2.3.2.5.5. Hayvan Besleme ve YetiĢtirme ... 41

2.3.2.5.6. Islah ÇalıĢmaları ve E-Birlik projesi... 41

2.3.2.5.7. Süt Toplama ÇalıĢmaları ... 42

2.3.2.5.8. Girdi Temini ... 44

2.3.2.5.9. YetiĢtiriciye Yönelik Seminerler ... 45

3.YÖNTEM ... 46

3.1.AraĢtırma Modeli ... 46

3.2.Evren ve Örneklem ... 46

3.3.Verileri Toplama Teknikleri ... 46

3.4.Verilerin Analizleri ... 47

4. BULGULAR ve YORUMLAR ... 48

4.1. YetiĢtiricilerle Ġlgili Demografik ve Tarımsal Bilgiler ... 48

4.1.1.YetiĢtiricilerin YaĢ Durumu ... 48

4.1.2.YetiĢtiricilerin Eğitim Durumu ... 48

4.1.3.YetiĢtiricilerin Hayvan Varlığı ... 49

4.2. YetiĢtiricilerin Birliğe Katılma Nedenleri ... 49

4.2.1.YetiĢtiricilerin Birliğe Üye Olma Nedenleri... 49

4.2.2.YetiĢtiricilerin Birliğe Üye Olma Vasıtaları ... 50

(11)

ix

4.3.1.Birliğin Beklentileri KarĢılama Durumu ... 51

4.3.2.YetiĢtiricilere Göre Birliğin BaĢarı Durumu ... 52

4.3.3.Birliği baĢarısız bulan yetiĢtiricilerin birliği baĢarısız bulma nedenleri . 53 4.3.4.Birliğin daha iyi hizmet verebilmesi için yetiĢtiricilerin birliğe önerileri ... 54

4.4. YetiĢtiricilerin Birliğe Bağlılık Düzeyi ... 55

4.4.1.YetiĢtiricilerin süt yetiĢtiriciliği ile ilgili bir eğitim çalıĢmasına katılma durumu ... 55

4.4.2.Süt yetiĢtiriciliği ile ilgili eğitim çalıĢmalarını düzenleyen kuruluĢlar ... 56

4.4.3.YetiĢtiricilerin genel kurul toplantısına katılma durumu ... 56

4.4.4.YetiĢtiricilerin birliğin yayınlarını takip etme durumu ... 57

4.5.Birliğin hizmetlerinin yetiĢtiriciler açısından önem derecesi ... 58

4.6. YetiĢtiricilerin Birlik Faaliyetlerinden Memnuniyet Durumu ... 59

4.6.1.YetiĢtiricilerin birliğin faaliyetlerinden memnuniyet durumu ... 59

4.6.2.YetiĢtiricilere göre birliğin sorumluluklarını yerine getirme durumu ... 60

4.7.YetiĢtiricilerin birlik yönetim kurulunu demokratik bulma durumu ... 61

4.8.YetiĢtiricilere göre birlik yönetiminde söz sahibi kim ... 62

4.9.YetiĢtiricilerin hizmet verme açısından üretici örgütlerini değerlendirmesi .... 63

5.SONUÇ VE ÖNERĠLER ... 64

(12)

x

ÇİZELGELER LİSTESİ

Çizelge 2.1: Türkiye Hayvan Varlığının DeğiĢimi ... 7

Çizelge 2.2: Bölgelere göre hayvan varlığı, % (2006 yılı) ... 8

Çizelge 2.3: Türlere Göre Kümes Hayvanları Sayısı (adet) ... 10

Çizelge 2.4: Türkiye tarım iĢletmelerinin yapısı ... 11

Çizelge 2.5: Türkiye hayvansal ürünler üretimi, ton ... 12

Çizelge 2.6: BüyükbaĢ ve küçükbaĢ et üretimi ... 12

Çizelge 2.7: BüyükbaĢ ve küçükbaĢ süt üretimi ... 14

Çizelge 2.8: Kanatlı Eti Üretimi (ton) ve Yumurta Sayısı (1000 adet) ... 14

Çizelge 2.9: Türkiye’de kiĢi baĢı hayvansal ürün tüketimi (1970-2005) ... 15

Çizelge 2.10: Genel Nüfus Sayımlarına Göre Kırsal ve ġehirsel Nüfus ... 19

Çizelge 2.11: Ankara Ġli Okul,Öğrenci ve Öğretmen Sayıları ... 19

Çizelge 2.12: Önemli Tarla Ürünlerinin Ekili Alanları (Dekar) ... 20

Çizelge 2.13:Önemli Tarla Ürünlerinin Üretim Miktarları (Ton) ... 21

Çizelge 2.14: Önemli Sebze Ürünlerinin EkiliĢ Alanları (Dekar) ... 21

Çizelge 2.15:Önemli Sebze Ürünlerinin Üretim Miktarları (Ton) ... 22

Çizelge 2.16:Önemli Meyve Ürünleri Meyve Veren Ağaç Sayıları ... 22

Çizelge 2.17: Önemli Meyve Ürünlerinin Üretim Miktarları (Ton) ... 22

Çizelge 2.18: Ankara Ġli Hayvancılık Verileri ... 23

Çizelge 2.19: Ankara Birliğinde Soykütüğü ve Önsoykütüğüne kayıtlı iĢletme ve hayvan varlığı sayıları ... 39

(13)

xi

Çizelge 2.21: 2007 Yılı Son Durum Tank Sayısı ... 43

Çizelge 2.22: Ankara Ġli damızlık Süt Sığırı YetiĢtirici Birliğinin Süt Toplama Faaliyetlerine ĠliĢkin Bazı Değerler ... 44

Çizelge 4.1: YetiĢtiricilerin YaĢ Durumu ... 48

Çizelge 4.2: YetiĢtiricilerin Eğitim Durumu ... 48

Çizelge 4.3.YetiĢtiricilerin Hayvan Varlığı ... 49

Çizelge 4.4.YetiĢtiricilerin Birliğe Üye Olma Nedenleri ... 49

Çizelge 4.5. YetiĢtiricilerin Birliğe Üye Olma Vasıtaları ... 50

Çizelge 4.6.Birliğin Beklentileri KarĢılama Durumu ... 51

Çizelge 4.7.YetiĢtiricilere Göre Birliğin BaĢarı Durumu ... 52

Çizelge 4.8.Birliği baĢarısız bulan yetiĢtiricilerin birliği baĢarısız bulma nedenleri ... 53

Çizelge 4.9.Birliğin daha iyi hizmet verebilmesi için yetiĢtiricilerin birliğe önerileri ... 54

Çizelge 4.10.YetiĢtiricilerin süt yetiĢtiriciliği ile ilgili bir eğitim çalıĢmasına katılma durumu ... 55

Çizelge 4.11.Süt yetiĢtiriciliği ile ilgili eğitim çalıĢmalarını düzenleyen kuruluĢlar ... 56

Çizelge 4.12.YetiĢtiricilerin genel kurul toplantısına katılma durumu ... 56

Çizelge 4.13.YetiĢtiricilerin birliğin yayınlarını takip etme durumu ... 57

Çizelge 4.14.Birliğin hizmetlerinin yetiĢtiriciler açısından önem derecesi ... 58

Çizelge 4.15.YetiĢtiricilerin birliğin faaliyetlerinden memnuniyet durumu ... 59

Çizelge 4.16.YetiĢtiricilere göre birliğin sorumluluklarını yerine getirme durumu ... 60

Çizelge 4.17.YetiĢtiricilerin birlik yönetim kurulunu demokratik bulma durumu ... 61

(14)

xii

Çizelge 4.19.YetiĢtiricilerin hizmet verme açısından üretici örgütlerini

(15)

xiii

ŞEKİLLER LİSTESİ

ġekil 2.1:Toplam kırmızı et üretimi içerisinde hayvan türlerinin payı (2005) ... 13 ġekil 2.2: Toplam et üretimi içerisinde hayvan türlerinin payı (2005) ... 15 ġekil 2.3: Birliklerin Örgüt Yapısı ... 29

(16)

xiv

KISALTMALAR LİSTESİ

SEK : Süt Endüstrsi Kurumu EBK : Et ve Balık Kurumu YEMSAN : YEM Sanayi

KİT : Kamu Ġktisadi TeĢekkülü TKB : Tarım Ve Köy ĠĢleri Bakanlığı

(17)

1

1. GĠRĠġ

Bireyler topluluk halinde yaĢamaya baĢlamalarının ardından bir çok ekonomik ve sosyal faaliyeti birlikte yaparak elde edecekleri faydaları artırmayı amaçlamıĢlardır. Bu amaçla tarım ve tarım dıĢı kooperatifleri kurmuĢlardır. Kooperatif, bireylerin tek baĢlarına yapamayacakları veya beraber yapmalarında yarar bulunan iĢleri en iyi bir biçimde ve maliyet fiyatına yapmak üzere dayanıĢma suretiyle ekonomik güçlerini bir araya getirmeleridir. (Özüdoğru, 2004)

GeliĢmekte olan ülkemizde hayvansal ürünlere, diğer bir deyiĢle hayvansal proteine duyulan ihtiyaç da artmaktadır. Hayvansal proteinler, sığır, koyun, küçük evcil hayvanlarla su ürünlerinden elde edilmektedir. Bunlar içinde de süt ve eti en çok temin ettiğimiz hayvan sığırlardır. (Dostoğlu,1981)

Ġnsanların sağlıklı, beyinsel ve bedensel açıdan güçlü olması ile süt ve et tüketimi arasında yakın bir iliĢki bulunmaktadır. Yapılan araĢtırmalar, süt ve et mamullerinin fazla tüketildiği ülke ve bölgelerde yaĢayanların, daha sağlıklı ve ortalama yaĢam sürelerinin daha uzun olduğunu göstermiĢtir. (Ġçöz,2004).

Türkiye‟de 1946–1960 yılları arasında, Ġkinci Dünya SavaĢı sırasında ortaya çıkan sıkıntıları ve açlık sorunlarını yok etmek amacıyla tüm dünyada olduğu gibi, tarımsal ve hayvansal üretime özel önem verilmiĢ ve elde edilen ürünlerin değerlendirilmesi amacıyla SEK, EBK, YEMSAN ile Yapağı ve Tiftik A.ġ. gibi hayvancılık sektörü için oldukça önemli olan KĠT‟ler kurulmuĢtur. 1961–1980 yılları arasında SEK, EBK ve YEMSAN gibi kuruluĢlar büyüyerek sektörün en önemli ve güçlü kuruluĢları haline gelmiĢlerdir.(Saçlı, 2007).

1980‟lerin sonlarında ise özellikle sığır yetiĢtiriciliğinin geliĢtirilmesi ve üretici örgütlenmesinin ilk adımlarının atıldığı Ġtalyan Hükümeti ile ortak Türk- ANAFĠ Projesi ve Alman Hükümeti ile ortak GTZ Projesi uygulamaya konulmuĢtur. Bu dönemde hayvancılık açısından önemli bir diğer adım da TKB tarafından süt sığırcılığı, sığır besiciliği, koyunculuk ve arıcılık kooperatiflerinin desteklenmeye baĢlanmasıdır. (Saçlı, 2007).

YetiĢtirici birlikleri, ıslah amaçlı kurulmuĢ olup, pazarlama faaliyeti de gösteren kuruluĢlardır.

(18)

2 1970 yılında Tarım Bakanlığı Hayvancılığı GeliĢtirme Projesini uygulamaya baĢlamıĢtır. Bu proje çerçevesinde yurt dıĢından getirilen damızlık hayvanlar yetiĢtiricilere bir proje dahilinde verilmiĢtir. Proje ile damızlık hayvan yanında iĢletmenin kuruluĢuna da yardımcı olunmuĢ, barınaklar, ekim alanlarının hayvan besi materyali üretimine yönelik olarak tahsis edilmesi sağlanmıĢtır. (Ġçöz, 2004)

1987-1997 yılları arasında yaklaĢık 250.000 baĢ damızlık hayvan (Holstein, Simmenthal, Brown Swiss, Montbelliard) ithal edilerek dağıtılmıĢtır. 1989-1994 yıllarında Türk-Ġtalyan Anafi Projesi uygulanmıĢtır (Ġzmir, Aydın, Balıkesir, UĢak, Isparta, Muğla, Denizli, Ankara, Tekirdağ, Antalya, Çanakkale, Kütahya ve Kastamonu). 1990 yılında Türk-Alman Teknik ĠĢbirliği çerçevesinde “GTZ Projesi” uygulamaya konulmuĢtur. (Bursa, Sakarya, Konya, Samsun, Edirne, Kırklareli, EskiĢehir) (Ġçöz, 2004).

904 sayılı Hayvan Islah Kanununun bazı maddeleri 28.02.1995 tarihinde 4084 sayılı Kanunla değiĢtirilerek ıslah amaçlı yetiĢtirici birliklerinin kurulabilmesine imkan tanınmıĢ; her türlü hayvan ıslahı ile ilgili çalıĢmaların belirli esas ve usullere göre yapılması hususunda tedbirler almaya, ıslah amaçlı yetiĢtirici birliklerinin kurulmasını düzenlemeye Tarım ve Köy ĠĢleri Bakanlığı yetkili kılınmıĢtır. (Ġçöz, 2004).

Damızlık Sığır YetiĢtiricileri Merkez Birliği 904 sayılı Hayvan Islah Kanununa eklenen bir madde ile 1995‟de kurulmuĢtur. (Ġçöz, 2004).

Birlikler; Islah Amaçlı YetiĢtirici Birliklerinin Kurulması ve Hizmetleri Hakkındaki Yönetmelikle kendilerine verilen görevleri yerine getirmeye çalıĢmaktadır. Ġlgili yönetmeliğin ilk maddesinde yönetmeliğin amaçları açıklanıp, bunlardan bir kısmı; Üyeler arasındaki dayanıĢmayı sağlamak, üyelerine mesleki eğitim vermek, önsoykütüğü, soykütüğü ve döl kontrolü faaliyetlerini yürütmek, üyelerinin hayvanlarına sağlık ve suni tohumlama hizmeti vermek, üyelerince yetiĢtirilen hayvanlarının satıĢının organize etmek, yetiĢtiricinin ürünlerinin değer fiyata satıĢını sağlayacak tedbirler almak v.b. Ģeklinde özetlenebilir. (Anonim,2009)

Ankara Birlik 1995 yılında kurulmuĢ daha sonra çalıĢmalarına ara vermiĢ ve 12.08.2003 yılında yapılan Olağan Üstü Genel Kurul ile çalıĢmalarına tekrar baĢlamıĢtır. (Anonim,2009)

(19)

3 Birlik; Soykütüğü ve Önsoykütüğü Birimi, Hizmet ĠĢler Birimi, Veteriner Sağlık ĠĢleri Birimi, Mali ĠĢler Birimi, Ġdari ĠĢler Birimi olmak üzere beĢ adet birimde 25 kiĢilik bir teknik kadroyla üreticilerine hizmet vermektedir.(Anonim, 2009)

Birlik, 2003 yılından bu güne hayvan kimliklendirme ve hayvan ıslahında alt yapılarının oluĢturarak ciddi mesafeler almıĢtır. Birlik bünyesinde çalıĢtırdığı teknik kadrolarla ( ziraat mühendisi ve veteriner hekim) yetiĢtiricinin hizmetlerinde kaliteyi artırmıĢ ve özel kayıt sistemleri kurarak ( e-ıslah ve e birlik Veri tabanları) kimliklendirme de ve verim kayıtlarında doğruluklarını artırmaya baĢlamıĢtır. Ayrıca birliğin, yapmayı planladığı teknik, eğitim v.b. projelerle daha da ilerisini hedeflemektedir. Ayrıca birlik üreticinin üretmiĢ olduğu ürünlerin değer fiyatı üzerinden toplu olarak pazarlanmasını sağlamaktadır ve iĢletme girdilerini de minimize edecek çalıĢmalar; örneğin, fabrika yemi, yem bitkisi alımı, yem bitkisi tohumu v.b. alımları toplu olarak gerçekleĢtirmektedir. (Anonim, 2009)

Bu çalıĢmanın amacı; Ankara Damızlık Süt Sığırı YetiĢtiricileri Birliğinin bu asli görevlerini üyelerine ne derecede etkili bir Ģekilde sağlayabildiği incelemektir. Ankara ilinde iĢletmelerin büyük çoğunluğunu küçük aile iĢletmeleri oluĢturması, mevcut iĢletmelerin büyük çoğunluğunun geçimini tarımdan sağlaması, yetiĢtiricilerin birliğin çatısı altında demokratik olarak örgütlenmeleri il hayvancılığı ve dolayısıyla ülke hayvancılığı için önemli bir geliĢmedir. (Anonim, 2009)

1.1.Problem Durumu

Damızlık Sığır YetiĢtirici Birlikleri üyelerine hizmet götürmekle sınırla kalmamıĢ, hayvan kimliklendirme sistemi ve Islah faaliyetlerinde de önemli mesafeler katedilmesine büyük katkıda bulunmuĢtur. Öyle ki ilk Birliklerinin kurulduğu yıllarda yok denecek kadar az sığır ve iĢletmeye ait bilgi varken, Ģimdi bu sayılar milyonlarla ifade edilir hale gelmiĢtir. Bu değiĢim ve baĢarıda birliklerin disiplinli, teknolojinin etkin biçimde kullanımı ve Tarım ve KöyiĢleri Bakanlığınca sağlanan hedefli destek ve teĢviklerin önemli katkıları olmuĢtur.

Mevcut uygulanan destekleme modelinin giderilebilir bazı kusurları vardır. Bunları kısa sürede düzeltmek mümkündür. Yalnız son zamanlarda yem bitkileri desteklemesinin kısmen korunacağı, süt sığırcılığında ise, hayvan baĢına destek verileceği Ģeklinde bir çalıĢma olduğu bilinmektedir. Destek Ģeklinin üründen, hayvan

(20)

4 baĢına döndürülmesi her Ģeyden önce hayvan baĢına verim ve üretim miktarını boĢlamak, bir baĢka ifadeyle emek ve bilgiye yeterince değer vermemek anlamına gelir.

Ayrıca, zaten kayıtlılık oranının düĢük olduğu ürünün piyasasının kayıt altına alınma oranını iyice düĢürür. Ruhsatsız iĢletmeler ve kontrolsüz süt satıĢlarını artırır. Damızlık Sığır YetiĢtiricileri Ġl Birliklerinin yarattığı istihdamı azaltır.

Hayvan baĢına destek süt sığırcılığında kayıt sisteminin geliĢtirilmesi, damızlık alt yapısının kurulması ve kaynakların iyileĢtirilmesi ile ilgili olarak son 10-13 yılda yapılanları oldukça geriye götürür.

Suni tohumlamada desteğin uygulayıcıya verilmesi gibi kusurların giderilmesi yerine uygulamayı ortadan kaldırmak, kayıt oranını düĢürmekle kalmaz nitelikli erkek hayvan kullanımını da yaygınlaĢtırır.

Hayvancılık alanındaki destekler, daha fazla, daha nitelikli ve kayıt altına alınabilme, üretimi teĢvik için verilmelidir. Bu iĢin gerçekçi biçimde yapılabilmesi için örgütlenme desteklenmeli, ıslah faaliyetlerine katılanlara mutlaka ayrıcalık sağlanmalıdır. ġayet bunları yapmak hayvan baĢına ödemeye geçilirse, hem hayvan hem de üründe niteliksiz kayıt, haksız ödeme miktarı artacak, üretici örgütleri dağılma noktasına gelecek bu alandaki istihdamlar düĢecektir.

1.2.AraĢtırmanın Amacı

Birliklerin asli görevleri Birlik Ana SözleĢmesinde de belirtildiği gibi; Hayvan Islahı yapmak ve üyelerinin iĢletmelerine her türlü hizmeti götürmektir. Bunlara ek olarak Tarım Bakanlığı tarafından verilen yetkilere istinaden, üyelerinin devlet desteklerini hazırlamak ve üreticisine dağıtılmasını sağlamaktır. Buna bağlı olarak birliğin bu asli görevlerini üyelerine ne derecede etkili bir Ģekilde sağlayabildiği gözlenecektir.

1.3.AraĢtırmanın Önemi

Birliğe üye iĢletmelerin hayvan sayılarına bakıldığında, Toplam Hayvan Sayısı: 11575, bunun 10178 adeti DiĢi Hayvan Sayısını oluĢturmaktadır.

(21)

5 Üye iĢletmelerde; iĢletme boğası ile tohumlama, yerini ıslahın gereği olan suni tohumlamaya bırakmıĢ ve veteriner hizmetleri yaygınlaĢtırılmıĢtır. Üye iĢletmeler her ay düzenli olarak birlik mühendisleri tarafından ziyaret edilerek gerekli bilgiler verilmektedir.

Ayrıca kanayan bir yara olan sütün pazarlanması konusundaki sorunları gidermek adına süt toplama hizmetini yetiĢtiricisine sunmaktadır. Yapılan hayvancılık eğitimleri ile üretici bilinçlendirilmekte daha kaliteli ürün temini amaçlanmaktadır.

Bu çalıĢma söz konusu hizmet anlayıĢının gerçekten beklentileri karĢılayıp karĢılayamayacağı konusunda ilgililere bir fikir verecektir. Tez sonucunda, uygulama sürecinin bir değerlendirmesi yapılacak, görüĢ ve öneriler belirtilecektir.

1.4.AraĢtırmanın Sınırlılıkları

AraĢtırma sonuçlarına göre elde edilecek bulgu ve yorumlar, örneklemde yer alan belirli sayıdaki üyelerden elde edilen verilerle sınırlı olacaktır. Ayrıca sayısal verilerin güvenilirliği, veri toplamada kullanılan anket tekniğinin özelliği ile sınırlıdır.

AraĢtırmada incelenecek üyeler; Ankara Damızlık Süt Sığırı YetiĢtiricileri Birliğine üye yaklaĢık 647 iĢletmeden sadece belirlenecek olan 83 üye iĢletme ile sınırlıdır.

1.5.Varsayımlar

AraĢtırmanın yapılacağı Ankara Damızlık Süt Sığırı YetiĢtiricileri Birliğinin çalıĢanları ve yetkilileri verilerin toplanmasında yardımcı olacaktır,

Anket yanıtlarının doğru yanıtlar içereceği varsayılacaktır. 1.6.Tanımlar

ANKARA BĠRLĠK: Ankara Damızlık Süt Sığırı YetiĢtiricileri Birliği

E-BĠRLĠK, E-ISLAH: Birliğin hayvan ıslağı ve süt toplama hizmetini daha kısa sürede vermek adına oluĢturduğu online olarak elektronik ortamda verilerin merkeze gelmesini sağlayan bir projedir.

(22)

6

2.KAVRAMSAL ÇERÇEVE

2.1.TÜRKĠYE HAYVANCILIĞININ GENEL DURUMU

GeliĢen ve değiĢen dünyada insanoğlunun geçmiĢte var olan, bugün yaĢanan ve gelecekte de hissedilecek önemli ve değiĢmez sorunlarının baĢında yeterli ve dengeli beslenme gelmektedir. Bu olgu söz konusu olduğunda, hayvansal ürünler taĢıdıkları biyolojik özellikleri nedenleriyle vazgeçilmez ve diğer besin maddeleri ile ikame edilemez bir konumdadırlar. (http://forum.veterinerhekimiz.com)

Ġnsanların yeterli ve dengeli beslenmesinde önemli rolü bulunan hayvancılık sektörü ulusal geliri ve istihdamı artırmak, et, süt, tekstil, deri, kozmetik ve ilaç sanayi dallarına hammadde sağlamak ve dengeli kalkınmaya katkıda bulunmak, kırsal alandaki açık ve gizli iĢsizliği azaltmak ve önlemek, kalkınma ve sanayileĢme finansmanını öz kaynaklara dayandırmak, ihracat yoluyla döviz gelirlerini artırmak, göç olaylarını ve bunun ortaya çıkardığı sosyal sıkıntıları azaltmak ve önlemek gibi önemli ekonomik ve sosyal fonksiyonlara sahiptir. (http://forum.veterinerhekimiz.com)

Günümüzde ülkelerin geliĢmiĢlik düzeylerinin belirlenmesinde kullanılan önemli kriterlerden birisi de kiĢi baĢına tüketilen hayvansal ürünler miktarıdır. Bu bağlamda hayvansal protein tüketimi ile kalkınma arasında sebep sonuç iliĢkisinin var olduğu ileri sürülebilir. (http://forum.veterinerhekimiz.com)

Beslenme alıĢkanlığının coğrafi koĢullar ve kültürel faktörler nedeniyle önemli farklılıklar göstermesine rağmen, ülkelerin besin ihtiyaçlarını mümkün olduğunca dıĢarıya bağımlı olmaksızın karĢılamak isteği sektörü devletin destek ve koruması altına

alan kapsamlı tarım politikaları oluĢturmaya

yöneltmiĢtir. (http://forum.veterinerhekimiz.com)

Hayvancılık sektörünün kırsal alandan kente nüfus göçünü önlemek gibi günümüz Türkiye'sinde yaĢamsal önem taĢıyan bir sosyo-ekonomik görevi de bulunmaktadır. Böylece metropoller üzerindeki göç nedeniyle oluĢan nüfus baskısının

getireceği olumsuz koĢullar da önlenmiĢ olmaktadır.

(23)

7 Ülkemizde hayvancılık sektöründe son yıllarda önemli değiĢimler olmuĢ, büyükbaĢ ve küçükbaĢ hayvan varlığımız önemli düzeyde azalmıĢtır. Birim hayvan baĢına verim miktarında artıĢ olmakla birlikte birim hayvan baĢına verim düzeyi hala geliĢmiĢ ülkelerin verimlerinin oldukça gerisindedir. Hayvancılıkta tavukçuluk hariç

çeĢitli nedenlerle üretimde beklenen artıĢ sağlanamamıĢtır.

(www.organik.bahcesehir.edu.tr)

Türkiye‟nin 1970-2006 yılları arası dönemdeki hayvan varlığı incelendiğinde tavuk ve hindi hariç bütün türlerde önemli düzeyde bir azalma olduğu görülmektedir (Çizelge 2.1). Bu kadar hızlı bir düĢüĢün meydana getireceği üretim azalmasının hayvan baĢına verimdeki artıĢla karĢılanması oldukça zordur. (www.organik.bahcesehir.edu.tr)

Çizelge 2.1

Türkiye Hayvan Varlığının DeğiĢimi

Tür 1970 2006 DeğiĢim (%) Sığır 12 756 000 10 871 364 - 15 Koyun 36 471 000 25 616 912 - 30 Kıl keçi 15 040 000 6 433 744 -57 Ankara Keçisi 4 443 000 209 550 -95 Manda 1 117 000 100 516 -91 Tavuk 32 313 000 286 121 360 + 785 Hindi 2 023 000 3 226 941 + 60 Kaynak: www.tarım.gov.tr (2006)

Ülkemizde büyükbaĢ ve küçükbaĢ hayvan varlığı Cumhuriyetin kuruluĢundan itibaren sürekli artıĢ gösterirken, 1980‟li yıllardan sonra ani bir düĢüĢ göstermiĢtir. Bu düĢüĢe 1980-1985 yılları arasında hayvancılık istatistiklerinde yapılan yöntem değiĢikliğinin yanı sıra 1980 yılı sonrası yaĢanan terör, göç ve uygulanan hayvancılık politikaları neden olmuĢtur. (http://forum.veterinerhekimiz.com)

Çizelge 2,1‟de görüldüğü gibi 1970-2006 yılları arasında sığır sayısı %15, manda sayısı %91, koyun sayısı %30 ve kıl keçi sayısı %57 azalmıĢtır. Ankara keçi sayısında ise bu düĢüĢ %95 düzeyindedir. Belirtilen dönemde ülke nüfusu %100

(24)

8 artarken, kanatlı hariç diğer çiftlik hayvanlarının sayısının düĢmesi düĢündürücüdür. 2006 yılı itibariyle hayvan varlığımızın bölgelere göre dağılımı ise çizelge 2,2‟de verilmiĢtir.

Çizelge 2.2

Bölgelere göre hayvan varlığı, % (2006 yılı)

Bölgeler Sığır Koyun Keçi Et

tavuğu Yumurta tavuğu Hindi Arı Marmara 14.5 9.8 10.3 80.6 18.8 22.2 14.4 Ege 14.3 10.1 14.1 8.2 30.0 40.1 20.5 Karadeniz 19.0 5.7 2.6 2.8 11.0 3.5 19.1 Akdeniz 7.8 6.2 24.0 2.7 5.7 3.1 9.6 Ġç Anadolu 14.8 16.5 6.6 3.2 27.8 7.8 12.7 Doğu Anadolu 23.5 37.4 22.9 2.4 3.3 7.4 13.4 G.Doğu Anadolu 6.1 14.3 19.5 0.1 4.2 15.9 10.3 Toplam (x 1000) 10 936 25 616 6 643 286 121 58 698 3 200 2 353 Kaynak: www.tarım.gov.tr (2006)

Türkiye‟de 2006 yılı itibariyle hayvan varlığının bölgelere göre dağılımı incelendiğinde sığır varlığının Doğu Anadolu ve Karadeniz Bölgesinde, Koyun varlığının Doğu Anadolu ve Ġç Anadolu bölgesinde, Keçi varlığının ise Akdeniz, Doğu Anadolu ve Güney Doğu Anadolu Bölgelerinde yoğunlaĢtığı görülmektedir. Et tavukçuluğunun %80‟i Marmara bölgesinde, yumurta tavukçuluğunun ise yaklaĢık %80‟ni Ege, Ġç Anadolu ve Marmara bölgesinde yoğunlaĢmıĢtır. Hindi üretimi daha çok Ege ve Marmara bölgesinde (%62) yapılmaktadır. Arıcılık ise Ege ve Karadeniz bölgesinde daha fazla yapılmakla birlikte diğer bölgelerde de üretim yapılmaktadır. Mera olanaklarının daha fazla olması nedeniyle geçmiĢte olduğu gibi günümüzde de Doğu Anadolu bölgesi ülkemizin hayvancılık bölgesi olma özelliğini sürdürmekte ve hayvancılık bu bölgede daha çok ekstansif olarak yürütülmektedir. Batı bölgelerimizde ise tavukçuluk ve entansif sığıcılık yapılmakta, sığırcılıkta kültür ırklarının kullanımı nedeniyle hayvan baĢına daha yüksek düzeyde verim elde edilmektedir. Batı bölgelerimizde silaj ve yem bitkileri üretimi daha yaygın olup, üretici daha örgütlü bir Ģekilde üretim yapmaktadır. (http://forum.veterinerhekimiz.com)

2006 yılı verilerine göre sığır varlığımızın %25‟i kültür ırkı, %43‟ü kültür ırkı melezi ve %31‟i ise yerli ırklardan oluĢmaktadır. Koyun varlığımızın %3‟ü kültür ırkı, %97‟si ise yerli ırklardan, keçi varlığımızın ise tamamına yakını yerli ırklardan

(25)

9 oluĢmaktadır. Ülkemizde tavukçuluk dıĢında hayvansal üretimin düĢük olmasının en önemli nedenlerinden biri hayvan varlığımızın hala önemli bir bölümünü olumsuz çevre koĢullarına dayanıklı düĢük verimli yerli ırkların oluĢturması ve hayvanlara baĢta bakım

ve besleme olmak üzere uygun çevre koĢullarının sağlanamamasıdır.

(http://forum.veterinerhekimiz.com)

Ülkemizde toplam alanların %17‟sini çayır mera alanları oluĢturmakla birlikte bir çok bölgede yağıĢ miktarının düĢük olması, erken ve ağır otlatma nedeniyle meralarımızın verimi düĢüktür. Kaliteli kaba yem açığının kapatılması için gerekli olan yem bitkileri üretimi ise son yıllarda yem bitkileri desteği sağlanarak bir miktar artıĢ sağlanmakla birlikte toplam tarım alanlarının %3‟ü düzeyinde olup, yeterli düzeyde değildir. (www.organik.bahcesehir.edu.tr)

Türkiye‟nin kanatlı sektöründe en önemli paya sahip olan piliç eti üretimi 1980‟li yıllarda entegre üretim tesislerinin çoğalması ve sözleĢmeli üretim modelinin uygulanması ile önemli bir yapısal değiĢim göstermiĢtir. 1970-2006 arası dönemde diğer hayvan türlerinin sayısı düĢüĢ gösterirken kanatlı üretiminin tamamına yakının (%99) oluĢturan tavuk sayısı bu dönemde çok hızlı bir geliĢme göstererek yaklaĢık 9 kat artmıĢtır. Kanatlı eti üretiminin ikinci önemli dalı olan hindicilik ise 1995 yılından itibaren hibrit beyaz hindilerin ülkemize getirilmesi ve sözleĢmeli üretim modelinin devreye sokulması ile hindi eti üretiminde geliĢme sağlanmıĢ, hindi sayısı 1970-2006 yılları arasında yaklaĢık 1.5 kat artmıĢtır. 1980‟li yıllardan sonra artan yumurta tavuğu sayısı 1999 yılında yaklaĢık 72 milyona ulaĢarak rekor düzeye çıkmıĢ, daha sonra bir miktar düĢüĢle 60 milyona gerilemiĢtir. Et tavuğu sayısı ise sürekli artıĢ göstererek 2006 yılında 286 milyona ulaĢmıĢtır. Kanatlı hayvan türleri içerisinde çok düĢük bir paya sahip olan kaz ve hindi sayısı ise yıllar itibariyle daha da düĢüĢ göstermiĢtir. (www.organik.bahcesehir.edu.tr)

(26)

10

Çizelge 2.3

Türlere Göre Kümes Hayvanları Sayısı (adet)

Yıl Yumurta

Tavuğu

Et Tavuğu Hindi Kaz Ördek Toplam

1995 57 324 654 71 689 773 3 291 000 1 745 163 1 199 925 135 250 515 1996 53 883 070 99 073 900 3 063 540 1 641 915 1 093 860 158 756 285 1997 61 401 783 104 870 702 5 327 501 1 794 610 1 828 792 175 223 388 1998 69 722 271 167 275 380 3 805 345 1 771 327 1 339 468 243 913 791 1999 71 885 207 167 862 730 3 762 516 1 670 916 1 294 824 246 476 193 2000 64 709 040 193 459 280 3 681 558 1 496 604 1 104 176 264 450 658 2001 55 675 750 161 899 442 3 254 018 1 397 560 913 748 223 140 518 2002 57 139 257 188 637 066 3 092 408 1 400 136 832 091 251 100 958 2003 60 399 520 217 133 076 3 994 093 1 336 775 810 910 283 674 374 2004 58 774 172 238 101 895 3 902 346 1 250 634 770 436 302 799 483 2005 60 275 674 257 221 440 3 697 103 1 066 581 656 409 322 917 207 2006 58 698 485 286 121 360 3 226 941 830 081 525 250 349 402 117 Kaynak: www.organik..bahcesehir.edu.tr (2006)

1990‟lı yıllarda piliç eti üretiminde de büyük yatırımlar yapılarak dünya standartları yakalanmıĢ ve üretim sürekli artırılarak bu günlere gelinmiĢtir. 2006 yılı verilerine göre Türkiye Dünya piliç eti üretimi sıralamasında 18., yumurta üretiminde ise 14. sırada bulunmaktadır. Bununla birlikte tavukçulukta dıĢ satım sınırlıdır. Türkiye‟de tavukçuluğun tamamına yakını modern iĢletmelerde ve entansif Ģekilde yürütülmektedir. Türkiye‟de yumurta, piliç ve hindi eti dıĢındaki kanatlı hayvanların üretimi ise küçük kapasiteli aile iĢletmelerinde gerçekleĢtirilmektedir. Ancak, tavukçulukta damızlık materyal, bazı yem ve yem katkı maddeleri ve ilaç gibi girdiler bakımından büyük oranda ithalata dayalı yürütüldüğü için üretim büyük oranda dıĢa bağımlıdır. (www.organik.bahcesehir.edu.tr)

2.1.1.ĠĢletme Yapısı

Hayvancılık için büyük bir potansiyele ve uygun iklim yapısına sahip olan ülkemizde üreticiler, genelde geleneksel, kendi kendine yeterliliği benimseyen kapalı sistem bir üretim modelini benimsemiĢlerdir. Türkiye‟deki tarım iĢletmelerinin yapısal durumuna iliĢkin bilgiler çizelge 2,4‟de verilmiĢtir.

(27)

11

Çizelge 2.4

Türkiye tarım iĢletmelerinin yapısı Genel sayım yılı Toplam tarım iĢletmesi sayısı Karma üretim yapan iĢletme sayısı Oran (%) Yalnızca hayvancılık yapan iĢletme sayısı Oran (%) 1991 4 091 530 3 943 340 96.38 148 190 3.62 2001 3 075 516 3 002 934 97.64 72 582 2.36 Kaynak: www.tarım.gov.tr (2001)

Türkiye‟de mevcut iĢletmelerin büyük çoğunluğu, ekonomik iĢletmecilikten uzak, orta ölçekli veya küçük aile iĢletmeciliği tarzındadır. Bu iĢletmelerde daha yüksek verim için uygun çevre koĢulu sağlamak yerine mevcut koĢullara uyum göstermek söz konusudur. ĠĢletmelerin önemli bir bölümü yeterli alet ve ekipmandan yoksundur. Çizelge 2.4‟de de görüldüğü gibi 2001 genel tarım sayımı sonuçlarına göre ülkemizdeki tarım iĢletmelerinin %97.6‟sı bitkisel ve hayvansal üretimin birlikte gerçekleĢtirildiği karma üretim yapan iĢletmelerdir. Bu durum entansif tarım için bir dezavantaj iken,

ekolojik hayvancılık açısından avantaj oluĢturmaktadır.

(www.organik.bahcesehir.edu.tr)

2.1.2.Türkiye’de Hayvansal Üretim

Türkiye‟de hayvansal üretimle ilgili istatistikler yeterince güvenilir değildir. Et üretimi ile ilgili istatistikler sadece mezbaha kesimleri ve kurban bayramındaki kesimleri içermektedir. Halbuki ülkede mezbaha dıĢı kesim yaygın olduğu gibi, kurban bayramı kesimlerini de doğru olarak ölçmek mümkün değildir. Süt üretimi ise sağılan hayvan sayısı ile hayvan baĢına süt verimi esas alınarak tahmin edilmektedir. Ülkemizde son 35 yılda kanatlı dıĢındaki hayvan sayıları önemli miktarda azalırken, sığırcılıkta birim hayvan baĢına verimde artıĢ olduğu için sığır et (%181) ve süt (%75) üretimi artmıĢtır. Söz konusu dönemde tavuk eti 10 kat, tavuk yumurtası ise 7 kat artıĢ göstermiĢtir (Çizelge 2.5). (www.organik.bahcesehir.edu.tr)

(28)

12

Çizelge 2.5

Türkiye hayvansal ürünler üretimi, (ton)

Et Tür 1970 2005 DeğiĢim (%) Sığır 114 493 321 681 + 181 Manda 20 000 1 577 - 92 Tavuk 97 320 936 697 + 862 Keçi 59 000 12 390 - 79 Koyun 267 000 73 743 - 72 Hindi 4 660 42 709 + 816 Toplam Et 571 695 1 559 925 + 173 Süt Sığır 5 722 600 10 026 202 + 75 Keçi 481 600 253 759 - 47 Koyun 860 000 789 877 - 8 Manda 279 000 38 058 - 86 Toplam Süt 7 343 200 11 107 896 + 51 Tavuk yumurtası 95 700 674 912 + 605 Kaynak: www.tarım.gov.tr (2005)

1980-2005 yılları arasında, büyükbaĢ karkas ağırlığında %218, küçükbaĢ karkas ağırlığında ise %50 artıĢ sağlanmıĢtır (Çizelge2.6). 1980 yılında toplam kırmızı et üretim içerisinde sığır etinin payı %58 iken, 2005 yılında %79‟a yükselmiĢtir. Mezbaha ve kombina kesimleri dikkate alınarak 2005 yılında kiĢi baĢı kırmızı et tüketimi ise 5.7 kg olarak hesaplanmaktadır. Bu değerler geliĢmiĢ ülkelere göre çok düĢüktür.

Çizelge 2.6

BüyükbaĢ ve küçükbaĢ et üretimi Yıllar BüyükbaĢ KüçükbaĢ Kesilen hayvan sayısı (baĢ) Üretilen et (ton) Ortalama karkas ağırlığı (kg) Kesilen hayvan sayısı (baĢ) Üretilen et (ton) Ortalama karkas ağırlığı (kg) 1980 1 917 910 119 350 62 6 766 120 84 645 12 1985 2 217 241 267 661 121 9 302 620 142 945 15 1990 2 372 247 327 974 138 9 885 517 148 345 15 1995 1 859 080 298 545 161 6 336 290 116 240 18 2000 2 125 101 358 683 169 7 277 022 132 532 18 2002 1 784 217 329 260 185 4 692 858 91 282 19 2004 1 866 445 366 966 197 4 504 485 80 015 18 2005 1 639 440 323 276 197 4 834 047 86 133 18

(29)

13 ġekil 2.1‟de görüldüğü gibi 2005 yılı itibariyle toplam kırmızı et üretimimizin önemli bir bölümünü (%79) sığır eti oluĢturmaktadır. GeçmiĢ yıllarda kırmızı et üretim ve tüketimi içersinde önemli bir paya sahip olan koyun-keçi eti tüketimi son yıllarda önemli düzeyde düĢüĢ göstermiĢtir. Manda eti üretim ve tüketimi ise yok denecek kadar azdır. Dünya‟da kırmız et üretimi içinde çok önemli bir paya sahip olan domuz etinin tüketimi ülkemizde dinen yasak olduğu için üretimi ve tüketimi çok düĢüktür. (www.organik.bahcesehir.edu.tr)

ġekil 2.1

Toplam kırmızı et üretimi içerisinde hayvan türlerinin payı (2005)

Kaynak:www.organik.bahcesehir.edu.tr (2005)

1970-2005 yılları arası dönemde inek baĢına süt verimi %197 artmıĢtır (Çizelge 2.7). Toplam süt üretimi içerisinde inek sütünün payı 1980 yılında %63 iken, 2005 yılında %91‟ ulaĢmıĢtır. BüyükbaĢ ve küçükbaĢ karkas ağırlığındaki artıĢlar besicilik yapan iĢletme sayısındaki artıĢtan, inek baĢına süt verimindeki artıĢ ise kültür ırkı ve melez inek sayısındaki artıĢtan kaynaklanmıĢtır. Et ve süt üretimindeki artıĢ, nüfus artıĢ hızının gerisinde kaldığı için kiĢi baĢı kırmızı et ve süt tüketiminde son 30 yılda artıĢ yerine düĢüĢ yaĢanmıĢtır. KiĢi baĢı kırmızı et ve süt tüketimi geliĢmiĢ ülkelerin çok gerisindedir. (www.organik.bahcesehir.edu.tr) 79% 18% 3% 0% Sığır Koyun Keçi Manda

(30)

14

Çizelge 2.7

BüyükbaĢ ve küçükbaĢ süt üretimi Yıllar BüyükbaĢ KüçükbaĢ Sağılan hayvan sayısı (baĢ) Üretilen süt Miktarı (ton) Ortalama süt verimi (lt) Sağılan hayvan sayısı (baĢ) Üretilen süt miktarı (ton) Ortalama süt verimi (lt) 1995 6 007 958 9 389 846 1 563 24 170 077 1 211 707 50 2000 5 349 171 8 799 371 1 645 19 712 866 994 590 50 2005 4 036 302 10 064 260 2 493 12 593 084 1 043 636 83 Kaynak:www.organik. bahçeĢehir.edu.tr (2005)

Türkiye‟de 1995-2005 yılları arasında piliç eti üretimi %242 artarak 2005 yılında kiĢi baĢı piliç eti tüketimi 13.6 kg‟a ulaĢmıĢtır (Çizelge 2.8 ve 2.9). Türkiye‟de son yıllarda kırmızı et tüketiminde önemli düĢüĢe karĢılık, tavuk eti tüketiminde önemli artıĢ gözlenmektedir. Yılda kiĢi baĢı yumurta tüketimi 1990 yılında 136 adet iken 2005 yılında 167 adete yükselmiĢtir. Daha ucuz olan ve tüketici tarafından daha sağlıklı kabul edilen kanatlı eti tüketiminin önemli düzeyde artması kırmızı et üretim ve tüketimini önemli düzeyde düĢürmüĢtür. (www.organik.bahcesehir.edu.tr)

Çizelge 2.8

Kanatlı Eti Üretimi (ton) ve Yumurta Sayısı (1000 adet)

YIL Et

Tavuğu

Yumurta Tavuğu

Hindi Kaz Ördek Toplam

et üretimi Yumurta üretimi 1995 270 445 11 593 - 464 - 282 038 10 268 668 1996 406 698 13 910 1 027 97 266 422 367 9 787 220 1997 464 928 6 487 376 106 40 471 927 12 089 341 1998 476 719 9 990 702 24 24 487 542 13 887 864 1999 589 981 6 898 12 744 13 5 609 653 14 090 023 2000 639 342 4 114 19 274 13 4 662 748 13 508 586 2001 612 744 2 001 15 125 13 5 629 888 10 575 046 2002 694 060 2 127 30 401 21 6 726 607 11 554 910 2003 862 956 9 463 32 801 51 10 905 252 12 666 782 2004 866 862 9 912 37 623 5 10 914 458 11 055 557 2005 925 900 10 797 42 709 464 2 979 412 12 052 455

Kaynak: www.organik. bahçeĢehir.edu.tr (2005)

Dünya‟da olduğu gibi ülkemizde de kanatlı eti üretimi ve tüketimi içerisinde son yıllarda çok önemli artıĢlar sağlanmıĢtır. 2005 yılı itibariyle toplam et üretimimizin önemli bir bölümünü (%67) kanatlı eti, kanatlı etinin de önemli bir bölümünü (%94.5)

(31)

15 tavuk eti oluĢturmaktadır. Kanatlı etini sırasıyla sığır, koyun ve keçi eti izlemektedir. (www.organik.bahcesehir.edu.tr)

ġekil 2.2

Toplam et üretimi içerisinde hayvan türlerinin payı (2005)

Kaynak: www.organik. bahçeĢehir.edu.tr

Ülkemizde 1970-2005 yılları arası dönemde kiĢi baĢı hayvansal ürün tüketimi ile ilgili bilgiler çizelge 2. 9„da verilmiĢtir.

Çizelge 2.9

Türkiye‟de kiĢi baĢı hayvansal ürün tüketimi (1970-2005)

Hayvansal Ürün Yılda kiĢi baĢı tüketim miktarı

1970 2005 Kırmızı et, kg 12.9 15.8 5.7 19.30 Kanatlı eti, kg 2.9 13.6 Süt, lt 206 154 Yumurta, adet 48 167 Kaynak:www.organik. bahçeĢehir.edu.tr (2005)

Çizelge 2.9„da da görüldüğü gibi 35 yıllık dönemde geliĢmiĢ ülkelere oranla düĢük olan kırmızı et ve süt tüketimi artıĢ yerine düĢüĢ göstermiĢ, kanatlı eti ve yumurtası tüketiminde ise önemli artıĢlar sağlanmıĢtır. Bu nedenle ülkemizde son yıllarda daha çok kanatlı sektörünün geliĢme gösterdiği, yapılan tüm çalıĢmalara

67,4 23,2 5,3 3,1 0,9 0,1 Tavuk Sığır Koyun Hindi Keçi Manda

(32)

16 rağmen hayvancılıkla ilgili doğru ve uzun vadeli politikalar uygulanmadığı için kırmızı et ve süt tüketiminde beklenen ve istenen geliĢme sağlanamamıĢ, son 35 yılda su ürünleri hariç kiĢi baĢı hayvansal ürün tüketiminde sadece 3 kg‟lık bir artıĢ sağlanabilmiĢtir. Bu nedenle, günümüzde insanlarımızın sağlıklı ve dengeli beslenmesinde önemli bir yeri olan hayvansal ürünlerin kiĢi baĢı tüketim miktarı geliĢmiĢ ülkelerdeki düzeye çıkarılamamıĢtır. Bununla birlikte, son yıllarda ülkemizde hayvan yetiĢtiricilerinin örgütlenmesinin, Tarım ve Köy ĠĢleri Bakanlığı tarafından yem bitkileri üretimi ve hayvancılıkla ilgili desteklerin artırılmasının, hayvansal üretimde olumlu geliĢmelere neden olduğu gözlenmektedir. Ancak, hayvansal üretim ve tüketim düzeyinin artırılması ve geliĢmelerin kalıcı olabilmesi için bu desteklerin artırılarak devam etmesi, uzun süreli hayvancılığı geliĢtirme politikası ile desteklenmesi gerekmektedir. (http://organik.bahcesehir.edu.tr)

2.2.AraĢtırma Bölgesi Hakkında Genel Bilgiler 2.2.1.Doğal Durum

26.897 km2‟ik bir alana sahip olan Ankara, 39o57`N enlemi ile 32o53`E boylamları arasında yer almaktadır. Ortalama olarak deniz seviyesinden yüksekliği 890 metredir. (http://www.ankara.gov.tr)

Doğusunda Kırıkkale ve KırĢehir, kuzeyinde Çankırı ve Bolu, kuzeybatısında Bolu, batısında EskiĢehir, güneyinde Konya ve Aksaray illeri bulunmaktadır. (http://www.ankara.gov.tr)

Ankara, Orta Anadolu`nun kuzeybatısında bulunan Kızılırmak ve Sakarya nehirlerinin kollarının oluĢturduğu ovalarla kaplı bir bölgedir. Bu bölgede orman alanları ile step ve bozkır alanlarını bir arada görmek mümkündür. Ġlin kuzey sınırının Kuzey Anadolu sıra dağlarının kolları olan dağlar, Orta Anadolu düzlüklerinin devamı olan ovalar çizer. Güney kısmında Tuz Gölü çanağı, Kepez Ovaları ve Hacıbekirözü gibi düzlükler bulunur. Bu düzlükler arasında volkanik Karadağ ile Karasimir Dağı, PaĢa Dağı ve Teke Dağı yükselir. (http://www.ankara.gov.tr)

Orta kesimlerden kuzeye doğru yaklaĢtıkça Haymana, Bala hattının kuzeyinde Kuzey Anadolu sıra dağları ile irtibatları bulunan dağ sıraları belirir. Bunların arasında Ġdris ve Elmadağları yükselir. Güney Batı Kuzey-Doğu doğrultusunda Güre, Elma,

(33)

17 Ġdris, Karyağdı-Mire-Aydos-Çile, AyaĢ ve Hıdır dağ sıraları arasında çöküntü alanları ve kıvrılmalarından dolayı Balaban, Mogan Gölü, Çubuk, Mürted ve Babayakup Ovaları meydana gelmiĢtir. Ankara Ovası doğu-batı yönünde uzanmıĢtır. Sakarya ve Kızılırmak nehir kolları arasında çukurlarda münferit olarak yüksek sıradağları görmek mümkündür. (http://www.ankara.gov.tr)

Kuzeyde, Çubuk ve Kızılcahamam ilçelerinde yer yer sarp görünüĢlü Yıldırım, IĢık ve Yakut dağları, Batıda AyaĢ, Beypazarı ve Nallıhan ilçelerinin kuzey sınırları KarakiriĢ, Kartal ve Manastır dağları ile çevrilmiĢtir. Güney bölgedeki dağlar tatı meyilli, yuvarlak sırtlı ve üzerleri düzdür. Bu alanda yükseklikler 1050-1500 m. arasındadır. (http://www.ankara.gov.tr)

2.2.2.Coğrafi Durum

Ankara, Orta Anadolu'nun kuzeybatısında bulunan Kızılırmak ve Sakarya nehirlerinin kollarının oluĢturduğu ovalarla kaplı bir bölgedir. Bu bölgede orman alanları ile step ve bozkır alanlarını bir arada görmek mümkündür. (http://www.webhatti.com)

Ovalık bir alanda kurulan Ġlin yüzölçümünün; yaklaĢık % 50‟sini tarım alanları, % 28‟ini ormanlık ve fundalık alanlar, %.12‟sini çayır ve meralar, % 10‟unu tarım dıĢı araziler teĢkil etmektedir.Dağlık ve ormanlık Kuzey Anadolu ile kurak Konya Ovası arasında yer alan Ankara, Kızılırmak ve Sakarya Nehri ve havzaları ile çevrilmiĢ olup, kuzey ve kuzeybatısındaki dağlar yer yer ormanlık alanlarla kaplıdır.Ġlin, en yüksek noktasını 2.015 m. yüksekliğindeki IĢık Dağı, en geniĢ ovasını 3.789 km²'lik yüzölçümü ile Polatlı Ovası, en büyük gölünü yaklaĢık 490 km²'lik yüzölçümü (Ġl içi) ile Tuz Gölü, en uzun akarsuyunu yaklaĢık 151 km.lik (Ġl içi) uzunluğu ile Sakarya Nehri, en büyük barajını 83,8 km².lik yüzölçümü ile Sarıyer Barajı oluĢturmakta olup, il geneli itibarıyla

14 doğal göl, 136 sulama göleti ve11 baraj bulunmaktadır. (http://satilar.azbuz.com)

2.2.3.Ġklim ve Bitki Örtüsü

Ġlin geniĢ arazisinde yer yer iklim farklılıkları görülür. Güneyde, Ġç Anadolu ikliminin bariz özellikleri olan step iklimi, kuzeyde ise, Karadeniz ikliminin ılıman ve yağıĢlı halleri görülebilir. kara ikliminin hüküm sürdüğü bu bölgede kıĢ sıcaklıkları

(34)

18 düĢük, yaz ise sıcak geçer. En sıcak ay Temmuz-Ağustos, en soğuk ay ise Ocak ayıdır. (http://www.ankara.gov.tr)

Ġl bazında ortalama sıcaklık 10-13oC arasında, aylık ortalama yağıĢ miktarı da 11-55 mm arasındadır. En yüksek sıcaklık değeri 41.4oC ,en düĢük sıcaklık da sıfırın altında 32.2oC olarak ölçülmüĢtür.Donlu günler sayısı yılda ortalama 60-117 arasında, karla örtülü günler sayısı ise yılda toplam 10-70 gün arasında değiĢmektedir. En yüksek kar kalınlığı 82 cm. olarak ölçülmüĢtür. (http://www.ankara.gov.tr)

Bu iklim Ģartları ve topografik yapı Ankara ve çevresinde iki ayrı bitki topluluğunun (step ve orman) geliĢmesine imkan sağlamıĢtır. Yörede en yaygın olan bitki topluluğu step (bozkır)tir. Step bitki örtüsü az yağıĢ alan çukur alanlarda ve platolar üzerinde yaygın haldedir. Bu bitki topluluğu içinde ağaç yok denecek kadar azdır. Genelde dikenli çalılar dikkati çeker. Bunun yanı sıra akarsu boylarında sıralar halinde görülen iğde, söğüt ve kavak ağaçları step içerisinde yer alır. Step bitki örtüsünün en yaygın türlerini otlar oluĢturur. Çoğu küçük boylu olan bu bitkiler birbiri yanında ve kümeler halinde toplanmıĢtır. Step bitki topluluğunun baĢlıca türlerini kısa boylu çayırlıklar, ayrıkotu, keven, sorguçotu, üzerlik otu, katırtırnağı, yabani arpa, püsküllü çayır, hardalotu, yemlikotu, yılgınotu, yavĢanotu, gelincik, papatya, hatmi, kekik, sütleğen, ballıbaba, yabani gül, böğürtlen ve isimlerini sayamadığımız birçok bitki oluĢturur. (http://www.ankara.gov.tr)

2.2.4.Nüfus Durumu

Ankara‟nın 1927 yılı nüfus sayımına göre toplam nüfusu 404.581 iken, son 73 yılda 10 kat artarak 2000 yılında 4.007.860, 2007 yılında 4.466.756‟ya yükselmiĢtir. 1927-1935 döneminde ilin yıllık nüfus artıĢ hızı ‰ 34,7 iken, 1990-2000 döneminde ‰ 24,4‟e düĢmüĢtür. 1927 yılında il nüfusu ülke nüfusu içinde % 3,2 lik bir paya sahip iken, 2000 yılında yaklaĢık % 6, 2007 yılında % 6,33 lük bir paya ulaĢmıĢtır. Nüfus yoğunluğu, 1927 yılında 16 iken 2000 yılı itibarı ile 163, 2007 yılında 182‟ye yükselmiĢtir. (http://www.angelfire.com)

(35)

19

Çizelge 2.10

Genel Nüfus Sayımlarına Göre Kırsal ve ġehirsel Nüfus

Nüfus 1990 % 1997* % 2000 0/0 2007**

Köy 399.576 12,3 400.283 11,0 467.338 11,7 325.866

ġehir 2.836.802 87,7 3.231.329 89,0 3.540.522 88,3 4.140.890

Toplam 3.236.378 100,0 3.631.612 100,0 4.007.860 100,0 4.466.756

*1997 yılı nüfusu ikametgaha göredir.

**Adrese Dayalı Nüfus Kayıt Sistemi‟ne göredir.

Kaynak: Türkiye Ġstatistik Kurumu (2007) 2.2.5.Eğitim ve Kültür

Çağlar boyu Anadolu Medeniyetlerinin beĢiği olan Ankara, BaĢkent olmasından sonra özellikle kültürel etkinlikleri açısından hızlı bir toplumsal geliĢme ve yenileĢme içerisindedir. Eski Anadolu kültüründen günümüze değin birçok uygarlığın uğrağı olan Ġlde gelenek, görenek ve kültürdeki geliĢmelerin derin izleri genellikle kırsal kesimde daha belirgin görülmektedir. (http://www.angelfire.com)

Ġlde 30 civarında resmi ve özel müze, yeni tesisleri ile bir Milli Kütüphane, 43 halk, 1 gezici ve 1 çocuk kütüphanesi mevcuttur. Ayrıca ulusal ve uluslar arası kongre turizmine hitap eden çok sayıda resmi ve özel organizasyonlar kültürel faaliyetleri canlı tutmaktadır. Ġlde kültür ve sanat etkinliği gösteren 343 dernek ve vakıf faaliyette bulunmaktadır. Ġlde 418 matbaa, 32 sinema, 8 devlet tiyatrosu ile 21 özel tiyatro

faaliyetlerini sürdürmektedir. (http://www.angelfire.com)

Çizelge 2.11

Ankara Ġli Okul,Öğrenci ve Öğretmen Sayıları

Eğitim Kurumu Okul Sayısı Öğrenci Sayısı Öğretmen Sayısı

Okul Öncesi 495 15,625 1,189 Ġlköğretim Okulu 1,383 561,782 21,951 Lise 165 97,998 7,270 Mesleki ve Teknik Lise 160 64,884 5,420 Fakülte ve Meslek Yüksek Okulları 166 146,422 15,796 Kaynak: www.ankara.gov.tr (2006)

Ankara‟da 495 okulöncesi, 1383 ilköğretim okulu, 325 lise, 9 üniversite ve toplam 166 fakülte ve meslek yüksek okulları bulunmaktadır. Bu okullarda okuyan

(36)

20 toplam öğrenci sayısı 886,711 ve okullarda eğitim veren öğretmen, öğretim elemanı ve öğretim üyesi sayısı ise 51,626‟dır. (http://www.angelfire.com)

2.2.6. Ekonomik Durum 2.2.6.1. Tarımsal Yapı

2.2.6.1.1. Arazi Varlığı ve Kullanımı

Tarım, Ankara ekonomisi içerisinde önemli bir yer tutmaktadır. 927 yerleĢim biriminde 85 bin 069 hane halkından 68 bin 512'si tarımla ve/veya hayvancılıkla uğraĢmaktadır. Sadece hayvancılıkla uğraĢan hane halkı sayısı da 3 bin 026'dır. (http://www.aso.org.tr)

YerleĢim yerlerinde arazinin kullanılıĢ biçimine bakıldığında; toplam yerleĢim yeri alanı olan 22.224.630 dekar arazinin 6.554.775 dekarı tarım arazisi olarak kullanılmaktadır. 5 milyon 934 bin 299 dekar arazi sulanabilmektedir. (http://www.aso.org.tr)

2.2.6.1.2. Bitkisel Üretim

Ġlin iklimi ve toprak karakteri itibariyle çeĢitli bitkisel ürünlerin yetiĢtirilmesine uygundur. Bu ürünlerin yıllar itibariyle üretimi aĢağıdaki gibidir.

Tarla Bitkileri Üretimi: Çizelge 2.12

Önemli Tarla Ürünlerinin Ekili Alanları (Dekar)

ÜRÜNLER YILLAR 2002 2003 2004 2005 2006 2007 Buğday 5.163.185 5.296.770 5.293.650 5.367.700 5.428.820 5.322.370 Arpa 2.956.360 2.790.020 2.683.950 2.678.840 2.569.850 2.546.640 Nohut 156.990 144.370 117.320 113.950 116.825 126.305 ġeker Pancarı 97.670 93.178 89.058 96.440 92.880 91.990 Kimyon 112.550 92.700 121.700 92.650 73.600 74.400 Fiğ (Dane) 198.950 197.300 211.550 215.040 215.210 191.710 Fiğ(Ot) 33.894 41.658 42.790 44.749 49.030,7 70,367 Mısır Silaj 10.273 21.984 20.538 21.144 20.585,5 19.950 Kaynak: www.ankara-tarım.gov.tr (2007)

(37)

21

Çizelge 2.13

Önemli Tarla Ürünlerinin Üretim Miktarları (Ton)

ÜRÜNLER YILLAR 2002 2003 2004 2005 2006 2007 Buğday 1.571.145 1.438.023 1.321.401 1.602.965 1.567.807 767.181 Arpa 876.918 702.184 676.155 815.950 791.663 289.779 Nohut 12.927 11.013 10.004 9.681 9.570 8.986 ġeker Pancarı 460.485 447.790 419.190 424.335 437.585 434.993 Kimyon 5.408 4.545 5.778 5.483 4.376 3.940 Fiğ (Dane) 16.471 13.705 16.396 16.419 16.702 4.094 Fiğ (Ot) 13.733 20.384 19.919 22.040 19.490 37.710 Mısır Silaj 54.583 114.101 95.351 104.541 114.599 108.840 Kaynak: www.ankara-tarım.gov.tr (2007) Sebze Üretimi :

Ankara koĢullarında sebze üretimini sınırlayan unsurlar olarak sulama imkanlarının yetersizliği ile ilk ve sonbahar donlarının riskleri olarak söylenebilir. 2007 yılında yaĢanan kuraklık sulama sıkıntısını arttırmıĢ buda ürün kaybına neden olmuĢtur.

Çizelge 2.14

Önemli Sebze Ürünlerinin EkiliĢ Alanları (Dekar)

ÜRÜNLER YILLAR 2002 2003 2004 2005 2006 2007 Kavun 231.433 209.992 212.392 206.737 177.835 179.640 Domates 37.031 37.851 36.960 36.091 35.621 34.076 Havuç 23.070 22.870 22.560 22.560 23.280 23.213 Kaynak: www.ankara-tarım.gov.tr (2007)

(38)

22

Çizelge 2.15

Önemli Sebze Ürünlerinin Üretim Miktarları (Ton)

ÜRÜNLER YILLAR 2002 2003 2004 2005 2006 2007 Kavun 231.371 190.288 203.000 255.310 156.913 235.759 Domates 168.272 182.257 164.318 154.965 160.865 151.193 Havuç 111.292 110.475 108.893 88.595 109.800 109.540 Kaynak: www.ankara-tarım.gov.tr (2007)

Bağ-Bahçe Bitkileri Üretimi Çizelge 2.16

Önemli Meyve Ürünleri Meyve Veren Ağaç Sayıları

ÜRÜNLER YILLAR 2002 2003 2004 2005 2006 2007 Armut 578.557 579.790 580.890 562.255 550.413 535.646 Elma 634.195 754.977 742.092 748.098 782.419 809.831 ViĢne 574.050 577.450 573.630 583.095 587.100 817.625 Üzüm (da) 44.705,5 44.269,5 44.768,5 45.253 45.379,5 60.159,5 Kaynak: www.ankara-tarım.gov.tr (2007) Çizelge 2.17

Önemli Meyve Ürünlerinin Üretim Miktarları (Ton)

ÜRÜNLER YILLAR 2002 2003 2004 2005 2006 2007 Armut 21.467 21.020 20.710 20.232 10.086 18.021 Elma 30.985 31.702 29.955 30.046 16.844 31.203 ViĢne 15.649 15.829 15.499 16.164 8.455 28.614 Üzüm (da) 18.447 18.109 17.718 17.849 14.462 36.118 Kaynak: www.ankara-tarım.gov.tr (2007)

(39)

23

2.2.6.1.3.Hayvancılık Faaliyetleri Çizelge 2.18

Ankara Ġli Hayvancılık 2002 Verileri

HAYVAN CĠNSĠ BüyükbaĢ Sığır ( saf kültür) 51.245 Sığır ( kültür melezi) 83.693 Sığır ( yerli-diğer) 82.076 Manda 426 Toplam 217.440 KüçükbaĢ Koyun (yerli-diğer) 366.871 Koyun (merinos) 195.490 Kıl keçisi 27.879 Tiftik keçisi 72.671 Toplam 662.911 Kanatlı Tavuk ( yumurta) 2.676.419 Tavuk ( broiler) 5.983.070 Hindi 16.070 Ördek 5.783 Kaz 7.001 Toplam 8.688.343

Tek Tırnaklı Tek Tırnaklı 3.122

Arı Kovan 53.470

Kaynak: www.ankara-tarım.gov.tr (2002)

2.2.7.Sanayi ve Hizmetler

BaĢkent Ankara yurdun her yerinden rahatça ulaĢılabilmesi, hükümet merkezi, bürokrasi ve öğrenci Ģehri olması, yabancı ülke temsilciliklerinin bulunması gibi faktörleri nedeniyle merkezi konumdadır.

Ankara bugün yalnız bir memur Ģehri değil; aynı zamanda önemli bir sanayi, ticaret ve kongre turizmi merkezidir. Son yıllarda mevcut sanayiye ilave olarak Akyurt ve Çubuk ilçeleri önemli sanayi bölgeleri haline gelmiĢtir. ġehrin değiĢik yerlerinde yeterli altyapıdan yoksun, dağınık bir Ģekilde kümelenmiĢ bulunan ve geliĢmeler sonunda mevcut alanlarına sığmamaya baĢlayan tesislerin oluĢturduğu tablo karĢısında Ankara Sanayi Odası‟nca Ankara‟da bir Organize Sanayi Bölgesi kurulması için çalıĢmalar baĢlatılmıĢ ve 1990 yılında I. Organize Sanayi Bölgesi açılarak mevcut

(40)

24 sanayi iĢletmelerinin % 80‟i burada üretime geçmiĢ, geri kalanı ise üretime hazır bir durumdadır. I. Organize Sanayi Bölgesi dıĢında, OSTĠM Organize Sanayi ve Ġvedik Organize Küçük Sanayi Bölgeleri de küçük ve orta ölçekli sanayi kuruluĢlarını

barındırması nedeniyle Ankara sanayiinde önemli yer tutmaktadır.

(http://www.angelfire.com)

Ayrıca mevcut sanayinin ihtiyaçlarını karĢılamak ve Ankara‟da sanayiinin geliĢimini hızlandırmak amacıyla Ankara BüyükĢehir Bölgesinde II.(Türkobası), III.(Alagöz), V. (Sincan O.S.B. Tevsii) Organize Sanayi Bölgeleri ile ilçelerde Polatlı, Beypazarı ve ġereflikoçhisar Organize Sanayi Bölgelerinin kurulması çalıĢmaları yapılmaktadır. (http://www.angelfire.com)

Ankara sanayisi daha çok küçük ve orta boy iĢletmelerden oluĢmaktadır. 10 ve daha fazla iĢçi çalıĢtıran iĢyeri sayısı göz önüne alındığında en fazla iĢyeri olan sektör metal eĢya, makine ve teçhizat sanayiidir. Bu daldaki firmaların büyük çoğunluğu 25 ve daha fazla iĢçi çalıĢtıran büyük firmalardan oluĢmaktadır. Özel sektörün rağbet ettiği ikinci sektör ise gıda sanayiidir. Bu sektörde firmaların büyük çoğunluğu 10-14 arasında iĢçi çalıĢtıran küçük ölçekli firmalardan oluĢmaktadır. Bu da iĢyerlerinin sanayi dallarına göre dağılımının bu iki sektörde yoğunlaĢtığını gösteriyor. Ġlde artan nüfusun beslenmesi için, senelik öğütme kapasitesi 450 000 ton olan 21 un fabrikası, 1 Ģeker fabrikası, pastörize süt, yoğurt ve tereyağı fabrikası ile et kombinası gibi birçok gıda sanayi kuruluĢu faaliyet göstermekte, özel sektöre ait 2 çimento fabrikası ve 1 traktör fabrikası bulunmaktadır. Ayrıca; rulman, seri halde diĢli üretimi, ilaç hammaddesi olarak kullanılan morfin ile dializ makinesi sadece Ankara‟da üretilmektedir. (http://www.angelfire.com)

Ankara‟da sürdürülen üretim faaliyetleri incelendiğinde Ġlin ağaç iĢleri dalında Türkiye genelinde önemli bir yeri olduğu görülmektedir. Bu üretim dalında faaliyette bulunan marangozlar, mobilyacılar, lakeciler ve döĢemeciler Siteler‟de 13.000‟in üzerindeki iĢyerinde üretim yapmaktadırlar.

Cumhuriyetin baĢlarında 1925‟de kurulan bira, 1926‟da kurulan çimento ve Elmadağ‟da kurulan barut fabrikaları gibi çok az sayıda sanayi kuruluĢu var iken, yakın yıllarda sanayi kuruluĢlarının sayısı hızla artmıĢ ve sanayi büyük bir çeĢitlilik kazanma yoluna girmiĢtir. (http://www.angelfire.com)

(41)

25 Savunma sanayii ile ilgili en önemli yatırımlar da Ankara‟da gerçekleĢtirilmiĢtir. Türkiye‟nin en büyük savunma sanayi projesinin yapımcısı olan Türk Havacılık ve Uzay Sanayii ( TAI ), 1984‟de Türk-Amerikan iĢbirliği ile kurulmuĢtur. (http://www.angelfire.com)

Savunma sanayiinin oluĢturduğu altyapı ve talep sonucu makine ve metal sanayii Ġl ekonomisinde önemli bir seviyeye ulaĢmıĢtır. Bugün sanayi kuruluĢlarının % 40‟ının üretim yaptığı alan makine ve metal sanayiidir. Savunma sanayii nedeniyle; hem yetiĢmiĢ insan gücü hem de sektör içinde yer alan kuruluĢların yarattığı potansiyel yoluyla bu sektörde Ankara‟da çok büyük kuruluĢların doğması gerçekleĢmiĢtir. (http://www.angelfire.com)

Ankara‟daki Savunma Sanayi ile ilgili kuruluĢlar olarak; Türkiye‟nin savunma sanayiine yönelik ilk özel sektör kuruluĢu olan FMC-Nurol Savunma Sanayi A.ġ., Aremsan Elektrik Makine Sanayi ve Ticaret Ltd. ġti., BarıĢ Elektrik Endüstrisi A.ġ.,

Roketsan A.ġ., Marconi Komünikasyon A.ġ.‟den söz edebiliriz.

(http://www.angelfire.com)

Ankara sanayiinde hızlı büyüyen diğer sektörler ise müteahhitlik, mobilya, tekstil olarak göze çarpmaktadır. Türkiye‟nin en büyük altyapı müteahhit firmaları Ġlde yer almaktadır. (http://www.angelfire.com)

Halen geliĢmesini devam ettiren ve dayanıklı yapısıyla Türk Sanayii içinde grafiğini hızla yükselten Ankara Sanayisi; BaĢkentin çehresini değiĢtirmekte, ekonomik, sosyal ve kültürel bütünlüğün oluĢumunda etkin bir rol üstlenmektedir.

Ankara Sanayi Odasına kayıtlı toplam 2.876 sanayi kuruluĢu bulunmaktadır. (http://www.angelfire.com)

2.3. Ankara Ġli Damızlık Süt Sığırı YetiĢtiricileri Birliğinin GeliĢimi ve Faaliyetlerinin Değerlendirilmesi

2.3.1.Türkiye Damızlık Süt Sığırı YetiĢtiricileri Birliğinin Tarihsel GeliĢimi ve Bugünkü Durumu

Türkiye‟nin sığır varlığını ıslah ederek ihtiyaç duyulan hayvansal ürünlerin yurt içinden karĢılanması, dıĢ ülkelere genetik bağımlılığın asgariye indirilmesi veya

Şekil

Çizelge  4.1‟dan  anlaĢılacağı  üzere  üyelerin  %37,3  gibi  büyük  bir  kısmı  41-50  yaĢları arasında ve %33,8 gibi bir kısmı da 31-40 yaĢları arasında yer almaktadır
Çizelge  4.7  incelendiğinde  yetiĢtiricilerin  %74,7  gibi  büyük  bir  kısmı  birliği  baĢarılı bulduğunu, %18,1‟lik bir kısmı ise kısmen baĢarılı olduğunu belirtirken %7,2‟si  de birliğin baĢarısız olduğunu belirtmiĢtir
Çizelge  4.8  incelendiğinde  birliği  baĢarısız  bulan  yetiĢtiricilerin  büyük  çoğunluğu  birliğin  ürünlerini  iyi  değerlendiremediğini  belirtmiĢtir
Çizelge  4.9.  incelendiğinde  yetiĢtiricilerin  daha  çok  birliğin  düĢük  faizli  kredi  sağlama  ve  veterinerlerin  iĢletmeyi  daha  sık  ziyaret  etmeleri  konusunda  görüĢlerini  yüksek  bir  oranda  bildirmiĢlerdir
+7

Referanslar

Benzer Belgeler

Faruk Sümer, Eski Türklerde Şehircilik, Türk Dün yası Araştırmaları Vakfı yayını, İstanbul 1984, s.. Faruk Sümer, Eski Türkler'de Şehircilik, Türk Dünyası

Hatta İnce Mehmet'in yeğeni Resul da Koca Musta- fa'yla kalır ve daha sonra öldürülür Koca Mustafa ile.. İkiye bölünen topluluk

Bati'daki romanlarln ne olqude gergekqi, bizim hik8yelerimizinse gerqekten ne olgude uzak oldugunu gu sozlerle yansltlyor: "Bizim hikilyeler ttlslmla define bulmak,

Hafife Sultan ile konuşması ve arkadaşlığı, Lady Montagu’ya Osmanlı haremi ve Topkapı Sarayı hakkında birinci ağızdan önemli bilgiler edinme

Sosyal ve aile hayatımızın vazgeçilmez bir unsuru olan çocuk ve çocukla ilgili unsurlara da ilgisiz kalmayan Dîvan şâirlerimiz, kültürümüze ait çok değerli malzemeyi

Tüm ürünlerin yeti şmesi için suya gereksinim olduğu bir gerçektir; ancak organik madde yönünden daha zengin olan topraklar daha fazla su tutar ve bu suyu daha zengin bir

l Yüksek basınç kuşağının kuzeye kayması sonucu ülkemizde egemen olabilecek tropikal iklime benzer bir kuru hava daha s ık, uzun süreli kuraklıklara neden olacaktır.. l

Yeni tip koronavirüs (Covid-19) salgınından faydalanmak isteyen kötü niyetli ki- şiler salgınla ilgili haber, bilgi, rapor ve uyarı gibi içerikler- le kullanıcılara