• Sonuç bulunamadı

6360 Sayılı Kanun Kapsamında Kapatılan Geyikli ve Söğütlü Belde Belediyelerindeki Yerel Vatandaşların Yeni Yapıya İlişkin Algı ve Tutumlarına İlişkin Bir Araştırma

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "6360 Sayılı Kanun Kapsamında Kapatılan Geyikli ve Söğütlü Belde Belediyelerindeki Yerel Vatandaşların Yeni Yapıya İlişkin Algı ve Tutumlarına İlişkin Bir Araştırma"

Copied!
32
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

15-17 Ekim 2015

Editörler

M. Akif ÇUKURÇAYIR

Hacer Tuğba EROĞLU

Hayriye SAĞIR

Mücahit NAVRUZ

KAMU YÖNETİMİNDE

DEĞİŞİMİN YÖNÜ

(2)

© Her hakkı saklıdır. Bu kitabın tamamı ya da bir kısmı, yazarlarının izn i olmaksızın, elektronik, mekanik, fotokopi ya da her hangi bir kayıt sistemi ile çoğaltılamaz, yayınlanamaz, depolanamaz. Bu kitaptaki bilgilerin her türlü sorumluluğu yazarlarına aittir.

Editörler

M. Akif ÇUKURÇAYIR

Hacer Tuğba EROĞLU

Hayriye SAĞIR

Mücahit NAVRUZ

KONYA - OCAK - 2016

ISBN: 978-605-66094-0-4

KAMU YÖNETİMİNDE

DEĞİŞİMİN YÖNÜ

ve ETKİLERİ

15-17 Ekim 2015

(3)

Muammer EROL, Konya Valisi

Tahir AKYÜREK, Konya Büyükşehir Belediye Başkanı Prof. Dr. Hakkı GÖKBEL, Selçuk Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ruşen KELEŞ

Prof. Dr. Eyüp İSBİR Prof. Dr. Korel GÖYMEN HAKEM KURULU

Prof. Dr. Abdullah YILMAZ (Balıkesir Üniversitesi)

Prof. Dr. Adalet BAYRAMOĞLU ALADA (İstanbul Üniversitesi) Prof. Dr. Ahmet Hamdi AYDIN (Sütçü İmam Üniversitesi)

Prof. Dr. Ahmet Alpay DİKMEN (Ankara Üniversitesi) Prof. Dr. Ayşegül MENGİ, (Ankara Üniversitesi) Prof. Dr. Bayram Coşkun (Alpaslan Üniversitesi) Prof. Dr. Bekir PARLAK (Uludağ Üniversitesi) Prof. Dr. Berkan DEMİRAL (Trakya Üniversitesi) Prof. Dr. Bilal ERYILMAZ (Medeniyet Üniversitesi) Prof. Dr. Burhan AYKAÇ (Gelişim Üniversitesi)

Prof. Dr. Doğan Nadi LEBLEBİCİ (Hacettepe Üniversitesi) Prof. Dr. Fatih YÜKSEL (Ondokuz Mayıs Üniversitesi) Prof. Dr. Halil İbrahim AYDINLI (Sakarya Üniversitesi)

Prof. Dr. Hamit PALABIYIK (Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi) Prof. Dr. Hamza ATEŞ (Medeniyet Üniversitesi)

Prof. Dr. Hikmet KAVRUK (Gazi Üniversitesi)

Prof. Dr. Hüseyin GÜL (Süleyman Demirel Üniversitesi) Prof. Dr. Hüseyin ÖZGÜR (Pamukkale Üniversitesi) Prof. Dr. Kamil Ufuk BİLGİN (TODAİE)

Prof. Dr. Kemal GÖRMEZ (Gazi Üniversitesi)

Prof. Dr. M. Akif ÇUKURÇAYIR (Selçuk Üniversitesi) Prof. Dr. Murat OKÇU (Süleyman Demirel Üniversitesi) Prof. Dr. Mustafa ÖKMEN (Celal Bayar Üniversitesi) Prof. Dr. Musa EKEN (Sakarya Üniversitesi)

Prof. Dr. Nagehan Talat ARSLAN (Cumhuriyet Üniversitesi) Prof. Dr. Nail ÖZTAŞ (Gazi Üniversitesi)

Prof. Dr. Önder KUTLU (Necmettin Erbakan Üniversitesi) Prof. Dr. Selma KARATEPE (İnönü Üniversitesi)

Prof. Dr. Turgay UZUN (Muğla Üniversitesi)

Prof. Dr. Uğur ÖMÜRGÖNÜLŞEN (Hacettepe Üniversitesi)

Prof. Dr. Uğur YILDIRIM (Kahramanmaraş Sütçüimam Üniversitesi) Prof. Dr. Veysel EREN (Mustafa Kemal Üniversitesi)

(4)

Prof. Dr. Fatma Neval GENÇ (Adnan Menderes Üniversitesi) Doç. Dr. Sevim BUDAK (İstanbul Üniversitesi)

Doç. Dr. Menaf TURAN (Yüzüncüyıl Üniversitesi)

DÜZENLEME KURULU

Prof. Dr. Adem ÖĞÜT Prof. Dr. Önder KUTLU

Prof. Dr. M. Akif ÇUKURÇAYIR (Düzenleme Kurulu Başkanı) Doç. Dr. Mehmet GÖKÜŞ

Doç. Dr. H. Tuğba EROĞLU Doç. Dr. Hülya EŞKİ UĞUZ Doç. Dr. Ali ŞAHİN

Doç. Dr. Elif ÇOLAKOĞLU Yrd. Doç. Dr. Erdal BAYRAKÇI Yrd. Doç. Dr. Hayriye SAĞIR Yrd. Doç. Dr. H. Alpay KARASOY Yrd. Doç. Dr. Handan ERTAŞ Yrd. Doç. Dr. Yeliz POLAT

Yrd. Doç. Dr. A. Arda YÜCEYILMAZ Yrd. Doç. Dr. Mustafa KOCAOĞLU Yrd. Doç. Dr. Sefa USTA

Öğr. Gör. Rıfat KARAKOÇ Öğr. Gör. Aysun YEMEN Öğr. Gör. Esra Çelebi ZENGİN Öğr. Gör. Sami ALDUR

Arş.Gör. Alaaddin BAŞODA Arş. Gör. H. Selahattin GEZİCİ Arş. Gör. Mücahit NAVRUZ Arş. Gör. Yasin TAŞPINAR Arş. Gör. Rukiye SAYGILI Arş. Gör. Z. Songül GÖKSEL Arş. Gör. Müge ÖZDEMİRAY Arş. Gör. Zehra ÖZKAN Arş.Gör. Selçuk ASLAN Arş. Gör. Abdullah ÖZÇELİK Arş. Gör. Enes YALÇIN

(5)

Yrd. Doç. Dr. Hayriye SAĞIR Arş.Gör. Yasin TAŞPINAR Arş.Gör. Mücahit NAVRUZ Arş.Gör. Z. Songül GÖKSEL Arş. Gör.H. Selahaddin GEZİCİ Arş. Gör. Zehra ÖZKAN

(6)

Esra SİVEREKLİ, Aylin KIRCI DUMAN ... 1289

MAHALLE YÖNETİMİNİN KENTSEL SORUNLARIN GİDERİLMESİNDEKİ ROLÜ VE YENİDEN YAPILANDIRILMASI

Yüksel KOÇAK ... 1303

6360 SAYILI YENİ BÜYÜKŞEHİR BELEDİYE YASASININ ETKİLİLİĞİNİN ÖLÇÜLMESİ: MALATYA ÖRNEĞİ

Şafak KAYPAK, Vedat YILMAZ ... 1326

ANKARA BÜYÜKŞEHİR BELEDİYESİ VE KURUMSAL KABİLİYET VE KAPASİTESİ

Ali ŞAHİN, Adnan SÖYLEMEZ, Ömer Faruk TEKİN, Yasin TAŞPINAR ... 1348

YEREL YÖNETİMLERDE ETKİNLİK VE DEMOKRASİ ÇIKMAZI

Hatun KORKMAZ ... 1358

BÜYÜKŞEHİR BELEDİYE MECLİS ÜYELERİNİN SOSYO-EKONOMİK PROFİLLERİNİN İNCELENMESİ: MANİSA BŞB ÖRNEĞİ

Güven ŞEKER, Mustafa ÖKMEN, Emine Ülkü Sercan ... 1370

BÜYÜKŞEHİR BELEDİYE MECLİSLERİ VE YEREL SİYASET

Erbay ARIKBOĞA ... 1381

YEREL ÖLÇEKTE SİYASAL KATILIM VE TEMSİLİYET AÇISINDAN ADANA KENT KONSEYİ

Aygül KILINÇ ... 1396

KATILIM VE ETKİNLİK BOYUTLARI AÇISINDAN KENT KONSEYLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ: TRABZON BÜYÜKŞEHİR KENT KONSEYİ ÖRNEĞİ

Abdullah UZUN, Suna Ersavaş KAVANOZ ... 1414

TÜRKİYE’DE BÜYÜKŞEHİR YÖNETİMİ VE 6360 SAYILI YASANIN GETİRDİĞİ DEĞİŞİM: KONYA ÖRNEĞİ

Ömer Faruk TEKİN, Adnan SÖYLEMEZ... 1435

6360 SAYILI KANUN KAPSAMINDA KAPATILAN GEYİKLİ VE SÖĞÜTLÜ BELDE BELEDİYELERİNDEKİ YEREL VATANDAŞLARIN YENİ YAPIYA İLİŞKİN ALGI VE TUTUMLARINA İLİŞKİN BİR ARAŞTIRMA

Abdullah UZUN, Çağrı D. ÇOLAK ... 1450

KÖYLERİN MAHALLEYE DÖNÜŞÜM KARARININ ETKİLERİNİ BELİRLEMEYE YÖNELİK BİR ARAŞTIRMA: MANİSA BÜYÜKŞEHİR BELEDİYESİ ÖRNEĞİ

Mustafa ÖKMEN, Uluç ÇAĞATAY, Ahmet UÇAR, Recep ARSLAN ... 1475

BÜYÜKŞEHİR BELEDİYE YÖNETİMİNDE KARAR ALMA SÜRECİNDE ETKİNLİK VE VERİMLİLİK PROBLEMİ: HATAY ÖRNEĞİ

Veysel EREN, Vedat YILMAZ ... 1488

6360 SAYILI KANUN SONRASI YEREL HİZMETLERİN SUNUMUNDA ETKİNLİK

Murat OKCU, Hüseyin ÖZGÜR, Nilüfer NEGİZ, Pınar SAVAŞ YAVUZÇEHRE,

Gökçen KILINÇ ÜRKMEZ, Elvettin AKMAN, Çiğdem AKMAN ... 1508

TÜRKİYE’DE BÜYÜKŞEHİR MODELİNE YÖNELİK ELEŞTİRİLER: YAPISAL-İŞLEVSEL VE TARİHSEL BİR İNCELEME

(7)

KAMU YÖNETİMİ

ve

(8)

6360 SAYILI KANUN KAPSAMINDA KAPATILAN GEYİKLİ VE SÖĞÜTLÜ BELDE BELEDİYELERİNDEKİ YEREL VATANDAŞLARIN YENİ YAPIYA

İLİŞKİN ALGI VE TUTUMLARINA İLİŞKİN BİR ARAŞTIRMA

Abdullah UZUN

Yrd. Doç. Dr., Karadeniz Teknik Üniversitesi, İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi, Kamu Yönetimi Bölümü abdullahuzun@ktu.edu.tr

Çağrı D. ÇOLAK

Arş. Gör., Karadeniz Teknik Üniversitesi, Sosyal Bilimler Enstitüsü, Kamu Yönetimi Anabilim Dalı cagricolak61@ktu.edu.tr

ÖZET

2012 yılında kabul edilen ve 30 Mart 2014 yerel seçimleri ile 5 yıllık bir geçiş dönemi içerecek şekilde uygulamaya konulan 6360 Sayılı Büyükşehir Belediye Kanunu kapsamında bazı belde belediyeleri kapatılmıştır. Küçük ölçekli belediye ya da köylerin beraberinde getirdikleri çevre, ulaşım ve benzer sorunların çözümünde kendi başlarına yeterince verimli olamamaları, yetersiz malî kaynakların olması siyasi irade tarafından gerekçe olarak gösterilmekle birlikte söz konusu düzenleme bazı çevrelerce anayasaya aykırılık, hizmetlerde etkinlik, hizmetlere katılım, yerindenlik vs. gibi hususlar bakımından eleştirilmiştir. Eleştiriler önemli olmakla birlikte, bu idari dönüşümün yerel vatandaşlar tarafından nasıl değerlendirildiği de önem taşımaktadır. Bu kapsamda bu çalışmanın odak noktasını, mahalle sakinlerinin yaklaşık bir buçuk seneyi aşkın süredir yaşadıkları deneyimler ışığında hizmet sunumundaki etkinlik düzeyi, hizmetlere erişilebilirlik (hizmetlerin halka yakınlığı), hizmetlere katılım ve mali boyutlardaki yeni yapıya yönelik algılarını ve tutumlarını eski yapıyla kıyaslamalı olarak Söğütlü ve Geyikli mahalleri özelinde incelemek ve değerlendirmek oluşturmaktadır. Araştırma kapsamında Geyikli ve Söğütlü mahallelerinde evrenden rastgele örneklem yöntemine göre seçilen toplam 176 kişiye anket uygulanmıştır. Elde bulgular sonucunda ölçek, merkeze yakınlık ve nüfus açısından farklılaşan her iki beldede hizmetlerde etkinlik, katılım ve mali boyutlarda eğilimin şiddeti değişmekle birlikte mahalle sakinlerinin bir buçuk yıllık deneyimin sonucunda olumsuz yargı ve memnuniyetsizliğe sahip olduğu sonucuna varılmıştır. Çalışmada elde edilen bulguların bu konuda yapılacak çalışmalara karşılaştırmalı veri sunması bakımından literatüre ve uygulayıcılara katkı sunacağı düşünülmektedir.

Anahtar Kelimeler: 6360 Sayılı Kanun, Belde belediyeleri, Geyikli ve Söğütlü Mahalleri, Hizmet Etkinliği,

Katılım

GİRİŞ

Türkiye’de hızlı kentleşme, kentlerin saçaklanması, küçük belediyeler, plansız metropolleşme ve ölçek sorunlarını gidermek amacıyla atılan önemli adımlardan biri de büyükşehir belediyeleri kurmak olmuştur (Genç, 2014: 2). Bu doğrultuda ilk adım 1984 yılındaki 3030 Sayılı Kanun ile atılmış ve o tarihten itibaren Türkiye’de büyükşehir belediyesi deneyimi yaşanmaktadır. 2000’li yıllara gelindiğinde etkinlik, verimlilik, kaynak tasarrufu ekseninde yapılan tartışmalar kapsamında büyükşehirlerde ölçeklendirme girişimleri yapılmaya başlanmıştır (Özçelik, 2014: 1126). Bu kapsamda yapılan son düzenlemeler ise 6360 Sayılı Kanun1 ile 6447 Sayılı Kanun2’lar olmuştur. 30 Mart 2014 yerel seçimleri ile 5

yıllık bir geçiş dönemi içerecek şekilde uygulamaya konulan bu kanunlarla 14 yeni büyükşehir belediyesi kurulmuş, bütün büyükşehir belediyelerinin sınırları il mülki sınırları olmuştur. 30 büyükşehirdeki il özel idareleri ile bağlı ilçelerin mülki sınırları içerisinde yer

1 6 Aralık 2012 tarihinde Resmi Gazetede (No. 28489) yayınlanan “6360 Sayılı On Üç İlde Büyükşehir

Belediyesi ve Yirmi Altı İlçe Kurulması ile Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun”

2 14 Mart 2013 tarihinde Resmi Gazete’de (No. 28595) yayınlanan 6447 Sayılı “On Üç İlde Büyükşehir

Belediyesi ve Yirmi Altı İlçe Kurulması ile Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanunda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun”

(9)

alan köy ve belde belediyelerinin tüzel kişiliği ise kaldırılmış, köyler mahalle olarak, belediyeler ise belde ismiyle tek mahalle olarak bağlı bulundukları ilçenin belediyesine katılmıştır.

Kanunla getirilen yeni yapı ve düzenlenen birçok konuda olduğu gibi belde belediyelerinin büyükşehirlerde tamamının kapatılarak mahalleye, büyükşehir belediyesi dışındaki yerlerde nüfusu 2000’in altında olanların ise köye dönüştürülmesine yönelik düzenleme de anayasaya aykırılık, hizmetlerde etkinlik, hizmetlere katılım, yerindenlik vs. gibi hususlar bakımından eleştirilmiştir. Bu konuda yapılan eleştiriler dışında, yapılan düzenlemeyle gerçekleşen bu idari dönüşümün yerel vatandaşlar tarafından nasıl değerlendirildiğinin de önem taşıdığı düşünülmektedir. Bu kapsamda bu çalışmanın odak noktasını yerel vatandaşların yaklaşık bir buçuk seneyi aşkın süredir yaşadıkları deneyimler ışığında hizmet sunumundaki etkinlik düzeyi, hizmetlere erişilebilirlik (hizmetlerin halka yakınlığı), hizmetlere katılım ve mali boyutlardaki yeni yapıya yönelik algılarını ve tutumlarını eski yapıyla kıyaslamalı olarak incelemek ve değerlendirmek oluşturmaktadır. Çalışmada bu kapsamda ilk iki bölümde belde belediyelerinin kapatılması ve buna yönelik eleştirilere değinilmiştir. Araştırma kısmında ise mahalle sakinlerinin kanuni düzenlemeye ilişkin görüşleri ile deneyimleri sonucu yeni yapıya karşı şekillenen algı ve tutumlarına yönelik elde edilen bulgulara yer verilmiştir.

1. 6360 SAYILI KANUN KAPSAMINDA BELDE BELEDİYELERİNİN KAPATILMASINA YÖNELİK DÜZENLEME

Bir şehir bütünlüğü içinde yer almayan; coğrafî olarak şehirlerden kopuk, kendine özgü sosyo-ekonomik nitelikler taşıyan ortak bir yaşam alanına sahip topluluklar (Koyuncu ve Köroğlu, 2012: 8). olarak tanımlanabilecek belde belediyelerine her ne kadar yerel demokrasi, katılım vs gibi boyutlardan olumlu bakılsa da kimilerince hizmetlerdeki etkinlik düzeyleri bakımından eleştirilmektedir. Belde belediyelerinin azımsanmayacak sayıda bir bölümünün sahip oldukları idari ve mali kapasitenin yetersiz olduğu, hizmet götürmede sorunlar yaşadıkları, bütçeleriyle ancak personel giderlerini ödeyebildikleri, nitelikli personele sahip olmadıkları dile getirilmektedir (Zengin, 2014: 109). Bu bağlamda belde belediyelerinin taşıdıkları olumsuzlukları bertaraf etmek için bazı belde belediyelerinin birleştirilmesi, çeşitli mali olanakların sağlanması, kapatılması vs gibi uygulamalar söz konusu olabilmektedir. Türkiye’de ise 2000’li yılların ortalarından itibaren küçük ölçekli belediyeler konusunda yapılan düzenlemelere bakıldığında, siyasi irade tercihini etkin çalışmadıkları varsayımıyla belde belediyelerinin kapatılması yönünde yapmıştır.

(10)

Bu konuda ilk olarak 2005 tarihli ve 5393 Sayılı Belediye Kanunu’nda kapsamlı düzenlemeler yapılarak, belediye kurulması zorlaştırılmış ve belediye kuruluşunda nüfus şartı 5000’e ve uzaklık kriteri ise 5000 metreye çıkarılarak küçük yerleşim yerlerinde belediye kurulması uygulamasına son verilmiştir (Özçelik, 2014: 1129-1130). Düzenleme ile belediyelerin daha etkin ölçeklere kavuşması ve kentsel alanların bütünlüğünün sağlanmasını amaçlamıştır (Arıkboğa, 2007: 18). Daha sonra 2008 yılında çıkarılan 5747 Sayılı Kanun uyarınca nüfusu 2000’in altında olan belde belediyelerinin kapatılması hususu yoğun tartışmalar eşliğinde Türkiye’nin gündemine gelmiştir. Kanunun yürürlüğe girdiği 29 Mart 2009 yerel seçimleriyle birlikte 16 büyükşehir belediyesi sınırları içinde yer alan 240 belde belediyesi mahalleye dönüştürülerek kapatılmıştır (Zengin, 2014: 101). Fakat Anayasa Mahkemesi’ne açılan iptal davası neticesinde birçoğu tüzel kişiliğini korumuş ve bunlardan bir kısmını “turizm bölge, alan ve merkezleri” kapsamında kalan belde belediyeleri oluşturmuştur (Özaslan vd., 2014: 216). Görüldüğü üzere belde belediyelerinin kapatılmasına yönelik yapılan düzenlemelerde ilk başta bir sonuç elde edilememiştir. Fakat kamuoyunda “Bütünşehir Kanunu” olarak da bilinen 6360 Sayılı Kanun’la bu konuda somut adımlar atılarak başarıya ulaşılmıştır.

Kanun’da belde belediyeleri ile ilgili iki farklı uygulama benimsenmiştir: İlki, büyükşehir belediyesine dönüşen illerdeki belde belediyelerinin mahalleye dönüştürülmesi, diğeri ise büyükşehir belediyesi olmayan illerde nüfusu 2000’nin altında olan belde belediyelerinin kapatılması ve bu beldelerin köye dönüştürülmesidir. Kanun’un birinci maddesiyle 30 büyükşehir ilindeki 1053 belde belediyesi mahalle yapılmış, geçici madde 2’de ise, büyükşehir yapılan illerin dışında kalan 51 ilde de, nüfusu 2000’den az 552 belediye kapatılıp köye dönüştürülmüştür. Bu düzenleme ile belde belediyelerinin % 54’ü kapanmıştır. Kanun’un gerekçesinde yeni düzenlemedeki amaç şu şekilde ifade edilmiştir; “Büyükşehir

sınırları içerisinde yer alan yerel yönetimler küçük ölçekli planlar yapabilseler de bu planların geniş bir çerçeve içerisinde bütüncül olarak tüm büyükşehir bölgesini kapsayan ve makro politikaları belirleyen bir çerçeve içerisinde ele alınması gerekir. Bir başka husus belli bir coğrafi alanda çok sayıda yerel yönetimin yetkili olması halinde planlama ve koordinasyonun sağlanamayışı ve ölçek ekonomisinden yeterince yararlanılmaması nedeniyle kaynak israfına yol açılmasıdır (gerekçe). Sanayileşme, ulaşım ve çevre gibi artan sorunların hizmet üretme kapasitesi ve yeterli mali kaynaktan yoksun küçük ölçekli belediyeler tarafından çözülmesi mümkün görülmemektedir. Bunlar kaynakların etkin ve yerinden kullanımını etkilemekte, yönetim zafiyetine yol açmakta. Kamu hizmetlerinin halkın

(11)

beklentilerini karşılamamasına neden olmak ve koordinasyon sorunları ortaya çıkmaktadır. Bu çerçevede yönetim, planlama ve koordinasyon açısından belediye sınırı mülki sınır olacak şekilde optimal ölçekte hizmet üretecek güçlü yerel yönetim yapılarının varlığına ihtiyaç duyulmaktadır.”

Gerekçeden de anlaşılacağı üzere Kanun’un çıkartılmasındaki en önemli nedenlerden biri ölçek ekonomilerinden faydalanmaktır. Nitekim Adalet ve Kalkınma Partisi (AKP) Genel Merkezi Yerel Yönetim Başkanlığı tarafından hazırlanan ve düzenleme hakkında bilgi vermek amacıyla yayımlanan kitapçıkta, ölçek ekonomileri sayesinde hizmetlerde etkinlik, koordinasyon ve kalitenin yükseleceği, daha az kaynakla daha çok ve daha kaliteli hizmet sunulmasının mümkün hale gelebileceği ve bu sayede temel amaç olan hizmet siyasetinin, çağdaş belediyecilik anlayışının gerekliliği olan en yüksek verimlilikle, hızlı ve kaliteli hizmet bütünlüğünün sağlanabileceği vurgulanmıştır (AKP Genel Merkezi Yerel Yönetim Başkanlığı, 2012: 9).

2. BELDE BELEDİYELERİNİN KAPATILMASINA YÖNELİK

DÜZENLEMEYE YÖNELTİLEN ELEŞTİRİLER

Kapsamlı bir idari dönüşüme kaynaklık eden 6360 Sayılı kanuni düzenleme birçok açıdan olduğu gibi belde belediyelerinin kapatılması açısından da kamuoyunun, muhalefet partilerinin ve birçok akademisyenin tepki ve eleştirilerine maruz kalmıştır. Optimal ölçek hususu, hizmetlerdeki etkinlik, yerindenlik, katılım ve mali boyutlarda eleştiriler söz konusu olmuştur. Ayrıca düzenlemenin Anayasa’nın 127. ve 90 maddeleri bağlamında Anayasa’ya3

aykırı olduğu da iddia edilmiştir.

2.1. Optimal Ölçek ve Hizmetlerdeki Etkinlik Hususu

Belediyeler tarafından sunulan veya sunulacak olan hizmetlerin etkinliği belirleyen hususlardan biri olarak söz konusu belediyelerin büyüklükleri genellikle belirleyici hususlardan biri olarak gösterilmektedir. Bazı araştırmalarda büyüklük ve etkinlik arasında kurulan bir ilişkiden hareketle hizmetlerin etkin bir şekilde yürütülmesi için belediye büyüklüğünün ne olması gerektiği, bir başka deyişle optimal ölçeğin sayısal olarak ifade edilmesine çalışılmaktadır. Bu tür araştırmalar belediyelerin uygun büyüklüğünün, hipotetik olarak, marjinal fayda ile marjinal maliyetin eşit olduğu noktada belirlenmesi gerektiğini iddia etmektedirler (Arıkboğa, 2008: 300).

3 Anayasa’ya aykırılık konusu çalışma kapsamında olmadığı için değinilmemiştir. Anayasa’ya aykırılık

(12)

Bu çerçevede, bu eşitliğin sağlanmadığı ve belirli büyüklüğün altındaki belediyelerde hizmet sunumunda birim maliyetlerin yüksek düzeyde seyredeceği öngörülmektedir (Akdede ve Acartürk, 2005: 6). Örneğin Eke’ye göre (1982: 16), kentin küçüklüğü halkın doğrudan katılımına olanak sağlamakla birlikte bu olanak ekonomiklik ve verimlilik için gerekli uygun büyüklükten yoksundur.

Bazı çalışmalarda her kente ve her hizmet türüne uygulanabilecek tek bir ölçütün olmadığı, uygun büyüklüğün hizmetin türü ve niteliği ile doğrudan ilişkili olduğu vurgulanmaktadır (Keleş, 2006: 36; Arıkboğa, 2007: 3). Bu görüşe göre, kimi hizmetler küçük belediyeler, kimi hizmetler ise niteliği itibari ile büyük ölçekli belediyeler tarafından daha etkin yerine getirilebilir. En uygun kent büyüklüğünün ne olduğunu belirlemek imkansızdır ve bugüne kadar yapılan çalışmalar incelendiğinde de aynı hizmet türü için bile farklı nüfus büyüklüklerinin söz konusu olduğu görülmektedir (Yıldırım ve Belli, 2013: 100). Yine ölçeğin büyütülmesiyle hizmet sunumunda etkinlik ve verimliliğin azalacağı ve bu nedenle küçük ölçekli alanlarda daha etkin ve verimli bir hizmet sunulacağı görüşünü ileri sürenler de bulunmaktadır (İzci ve Turan, 2013: 120). 6360 Sayılı Kanun’un da yukarıda bahsedilen ilk görüş kapsamında kamu hizmetlerinin daha etkin sunulması adına mevcut yapının, “ölçek ekonomilerinden” yararlanmaya elverişli olmadığı vurgulanmıştır. Kanun’un gerekçesine göre, geniş ölçek sayesinde gelişmiş teknolojiler sağlanacak, uzman işgücü istihdam edilebilecek, kaynaklar daha isabetli kullanılabilecektir. Bu sayede hizmetlerde etkinlik ve kalite artabilecektir.

Bazı çevrelerce ve yazarlarca Kanun kapsamında özellikle nüfusu 2000 altında olan küçük ölçekli belde belediyelerinin ölçek ekonomilerine dayandırılarak kapatılmaları olumlu karşılanmıştır (Parlak, 2013; Karaarslan 2013; Zengin 2014). Bu yazarlara göre, söz konusu düzenlemeyle, idari ve mali yetersizlikler, artan borçlar ve nitelikli personel azlığı gibi nedenlerden dolayı şimdiye kadar yeterince hizmet alamamış yerleşim yerlerinin ve beldelerin daha iyi hizmet almalarını sağlayabilecek bir fırsat ortaya çıkmıştır. Fakat birçok yazar, belde belediyelerinin kapatılma düzenlemesine küçüklük-büyüklük ayrımı yapmaksızın ölçek ekonomisine dayalı olarak hizmet etkinliğinin artacağı öngörüsü ile karşı çıkmışlardır. Ölçeğin, belli sınırları aşması durumunda, bundan birtakım ekonomik kayıpların da doğabileceği (Keleş, 2013: 18), hizmet ve yönetim ölçeklerinin farklı kriterlere sahip olduğu, dolayısıyla mülki sınırların mahalli ihtiyaçlar için “optimal ölçek” olmasının genel kural değil ancak istisnai bir durum olabileceği (Güler, 2012: 37; Genç, 2014: 8), ölçeğin büyümesinin hizmetlerde ekinliği artıracağı yönünde genel bir kabul olmakla beraber bu durumun her

(13)

zaman gerçekleşmeyebileceği (Bulut vd. 2013: 152), küçük ve önemsiz görünen ama o yöre halkı için büyük yaşamsal önem taşıyan hizmetlerin (ölen danaların gömülmesi için çukur kazılması ve greyderin ödünç alınmasından, sel sularının tahliye edilmesine kadar) sunulmasında tehlike yaşanabileceği (Duru, 2013: 36) eleştirilerde dile getirilen hususlar olmuştur. Ayrıca İstanbul ve Kocaeli gibi kırsal alanların az olduğu ve tamamıyla kentsel alana dönüşmüş olan bu yerlerde başarılı olan uygulamanın, diğer büyükşehirlerde de uygulanmasının anlamsız olacağı ve etkili sonuçlar doğurmayacağına da işaret edilmiştir (Çukurçayır, 2012b; Görmez, 2012; Duru, 2013: 35).

Görüleceği üzere siyasi irade ve bazı yazarlar söz konusu ölçek düzenlemesiyle hizmetlerde etkinliğin artacağına vurgu yaparken, büyük bir kesim ise ölçek ekonomileri neden gösterilerek belde belediyelerinin kapatılmasının hizmetlerde etkinliği doğrudan arttırmayacağına, aksine bazı hizmetlerin hiç görülememesine varacak şekilde hizmetlerde etkinlik düzeyinin düşebileceğine vurgu yapmışlardır. Tabi burada daha önce bahsedilen ölçek ve etkinlik arasındaki ilişkiye dair görüş farklıklarının da etkisi büyüktür. Söz konusu düzenlemeyle mahalleye veya köye dönüştürülen belde belediyelerinde hizmetlerde etkinliğin artıp artmayacağı veya hizmetlerde aksamaların yaşanıp yaşanmayacağının yapılan teorik tartışmaların ötesinde uygulama sonuçlarının alınmasıyla daha sağlıklı değerlendirilebileceği söylenebilir.

2.2. Yerindenlik ve Hizmetlere Katılım Hususu

Belde belediyelerinin kapatılmasıyla ilgili olarak kamuoyunca tartışılan ve birçok yazar tarafından eleştirilen bir başka husus, yerindenlik (subsidiarity) ve hizmetlere katılım boyutunda yeni düzenlemenin getirdiği olumsuzluk ve aykırılıklar olarak ifade edilmektedir. Söz konusu eleştirilere göre, siyasi irade tarafından getirilen düzenleme her ne kadar kamuoyuna yerel yönetimleri güçlendireceği ve yerel hizmetlere olana katılım mekanizmalarını genişleteceği şeklinde sunulsa da, tam tersine belde belediyelerinin kapatılmasıyla yerel düzeyde merkezileşme eğilimini artıracaktır (Çukurçayır, 2012b; Duru, 2013: 33-34; Zengin, 2014: 112). Belde belediyelerinin kaldırılıp bunların ilçe belediyesinin bir mahallesi hâline dönüştürülmeleri neticesinde buralardaki kararların yerel vatandaşlar ve onların seçimle belirlediği idari birim tarafından değil, daha uzakta bulunan belediye meclisleri tarafından alınması durumu yerel hizmetlerin halka en yakın kuruluş tarafından verilmesi anlamına gelen yerindenlik ilkesine aykırıdır (Görmez, 2012; Derdiman, 2012: 77; Gözler, 2013: 36; Günal vd., 2014: 63). Yerel yönetim pratiği, katılımın artırılması amacını

(14)

taşıyan bir uygulama iken karar mekanizmalarına vatandaşın katılımını etkin kılmaktan ziyade, katılımı güçleştirmiştir (Parlak, 2013; Keleş, 2013: 18).

Diğer taraftan düzenlemenin yerindelik ve katılım boyutları itibariyle Avrupa Birliği (AB) normlarına ve Avrupa belgelerine aykırı olduğu da vurgulanmıştır. Düzenlemeyle 1993 yılında yürürlüğe giren Maastricht Anlaşması’nda yer alan “subsidiarite/yerindenlik” ilkesi ihlal edilmiş olacaktır (Çukurçayır, 2012a). Belde belediyelerinin kaldırılması yerindenlik ilkesinin ihlali ve yerel halkın görüşüne (referandum yapılmaması) başvurulmaması gibi nedenler ağırlıkta olmak üzere Türkiye'nin de bazı çekinceler koyarak kabul ettiği Avrupa Yerel Yönetimler Özerklik Şartı'na (4. Maddesi4 ve 5. Maddesi5 başta olmak üzere) pek çok

açıdan aykırıdır (Keleş, 2013: 18; Çukurçayır, 2012a, 2012b; Derdiman, 2012: 75; Görmez, 2012; Zengin, 2014: 111).

Görüldüğü üzere hizmet etkinliği bakımından lehte ve aleyhte birçok değerlendirmeyi içeren düzenleme yerindenlik ve katılım boyutları açısından siyasi irade dışında büyük çoğunluk tarafından Avrupa normları ve belgelerine de atıf yapılarak eleştirilmiştir. Birçok yazar da hem etkinlik hem de yerelleşme boyutunun düzenlemeyle ihlal edildiğini dile getirmişlerdir. Örneğin, Görmez’e (2012) göre; “Büyükşehir yönetimi kurulmasının genel

olarak iki sebebi bulunmaktadır. Bunlardan birincisi, yerel hizmetlerin etkinliğinin arttırılması ikincisi ise yerel demokrasinin ve katılımın artırılmasıdır. Mevcut düzenleme nitelikleri itibarıyla bu iki amaca da uymamaktadır.”.

2.3. Mali Hususlar

Yerel yönetimlerin alacağı payların yeniden belirlenmesi ve yeni bölüşüm ilişkileri Kanun’un mali alana ilişkin düzenlemeleridir. Gerek yeni büyükşehir belediyelerinin gerekse sınırları genişleyen büyükşehir ve ilçe belediyelerinin daha etkin hizmet sunabilmesini sağlayabilmek amacıyla bu yönetimlere gönderilen ödeneklerde yeniden düzenlemeye gidilerek bir artış sağlanmıştır6.

4 Avrupa Yerel Yönetimler Özerklik Şartı, Madde 4: “Kamu sorumlulukları genellikle ve tercihen vatandaşa en

yakın olan makamlar tarafından kullanılacaktır.”

5 Avrupa Yerel Yönetimler Özerklik Şartı, Madde 5: “Yerel yönetimlerin sınırlarında, mevzuatın elverdiği

durumlarda ve mümkünse bir referandum yoluyla ilgili yerel topluluklara önceden danışılmadan değişiklik yapılamaz.”

6 Genel bütçe vergi gelirleri tahsilatı toplamının %1,50’si büyükşehir dışındaki belediyelere, %4,50’si

büyükşehirlerdeki ilçe belediyelerine ve %0,5’i il özel idarelerine ayrılmıştır ( Madde 25-2. fıkra). 6/6/2002 tarihli ve 4760 Sayılı Özel Tüketim Vergisi Kanunu’nda yer alan mallardan tahsil edilen özel tüketim vergisi hariç olmak üzere, büyükşehir belediye sınırları içinde yapılan genel bütçe vergi gelirleri tahsilatı toplamının %6’sı ile genel bütçe vergi gelirleri tahsilatı toplamı üzerinden büyükşehirlerdeki ilçe belediyelerine ayrılan payların %30’u büyükşehir belediye payı olarak ayrılmıştır ( madde 25-3. fıkra). Böylece, büyükşehir belediyelerinin ilde toplanan vergi gelirlerinden aldıkları pay oranı %5’ten %6’ya, büyükşehir ilçe belediye

(15)

Bu noktada mali kaynaklar ile artan hizmet yükünün ne ölçüde karşılanabileceği noktasında tartışmalar yaşanmaktadır. Çukurçayır’a (2012b) göre, hem kurulacak ilçelerin maliyetleri hem de büyükşehir belediyelerine dahil edilen yerel birimlere götürülecek temel hizmetlerin maliyetleri önemli bir kamu harcaması ve bütçe yükü oluşturacaktır. Yıldırım ve Belli, (2013: 109), il ve ilçe merkezi arasında uzaklığı fazla olan illerde hizmet maliyetine ek olarak ulaşım maliyeti de ekleneceğini ve bunun yanında İstanbul, İzmir, Ankara gibi büyük nüfuslu kentlerde de hizmet maliyetine kalabalıklaşma/yoğunlaşma maliyetinin de eklenmesiyle hizmet maliyetinin artacağı ileri sürmektedir. Genç’e (2014: 8) göre ise, şehir ve sokaklar için uzmanlaşmış bir idare olan belediye idaresinin araç parkı ve personelinin dağ köylerinde hizmet vermesi muhtemelen güç olacaktır. Hukuken bir şehrin mahallesi hâline dönüşen köy halkının neye ihtiyacı olup olmadığına (yol, çeşme, ahır, mera vb) onlarca kilometre ötede olan belediye meclisi karar verecek; belediyenin personeli ve araçlarıyla yapmaya çalışacaktır. Böyle bir sistem, yerel demokrasi, rasyonalite ve optimalite açısından da sıkıntılı olduğu gibi, bazı durumlarda israfa neden olabilecek, belediyelerin altyapı maliyetleri artabilecektir (Genç, 2014: 8). Gözler (2013: 41) Kanun’un uygulanmasından birkaç yıl sonra bu hususların ortaya çıkacağını ve sonra bu Kanunu yapanların, ilçe belediyelerine 70 km uzaktan hizmet götürülmesinin ne kadar pahalıya patladığını anlayarak bu tür belediyeleri yine eskiden olduğu gibi bağımsız ilçe belediyesi hâline getireceğini ifade etmektedir.

Siyasi irade ve bazı çevrelerce büyükşehir belediyelerine ve ilçe belediyelerine aktarılan kaynaklardaki artışla bu yerel idarelerin güçleneceği ve artık hizmet sunmada yetersizlikler nedeniyle yeterli hizmeti alamayan belde belediyelerindeki yerel vatandaşların daha iyi ve kaliteli hizmet alacağı belirtilmiştir. Bununla beraber yukarıda ifade edilen nedenlerden dolayı bunun tersi görüşler de belirtilmiştir. Mali kaynakların hizmetlerin yürütülmesi sürecinde ne ölçüde yeterli olacağını söyleyebilmek için uygulamayı görmek daha yerinde olacaktır.

payları ise %2,5’ten %4,5’e çıkarılmıştır. Diğer belediye payları %1,5 ve il özel idare payları ise %5,5’e düşürülmüştür. Büyükşehir ilçe belediye paylarından büyükşehir belediyelerine %30 pay verilmesi kararlaştırılmıştır.

(16)

3. 6360 SAYILI KANUN KAPSAMINDA KAPATILAN SÖĞÜTLÜ VE GEYİKLİ BELDE BELEDİYELERİNDEKİ YEREL VATANDAŞLARIN YENİ YAPIYA İLİŞKİN ALGI VE TUTUMLARI

3.1. Araştırma Alanına İlişkin Bilgiler

Araştırma Trabzon ilinde 6360 Sayılı Kanun uyarınca belde iken kapatılan ve aynı adla mahalleye dönüştürülen Söğütlü ve Geyikli mahallelerinde gerçekleştirilmiştir. Geyikli, Trabzon ilinin en güneybatısında konumlanan Şalpazarı ilçesinin güneyinde, kırsal bir alanda yer almaktadır. Şalpazarı’na 10 km, Trabzon’a 72 km uzaklıktadır. 2014 verilerine göre nüfusu 1554’tür. 6360 Sayılı Kanun ile belde ismiyle tek mahalle olarak bağlı bulunduğu ilçe olan Şalpazarı Belediyesi’ne katılmıştır. Söğütlü ise Trabzon ilinin Akçaabat ilçesine bağlı bir yerleşim birimidir. Trabzon ilinin merkez ilçesi Ortahisar ile ona en yakın ve Trabzon’un en kalabalık ilçesi olan Akçaabat arasında konumlanan bir alanı kapsamaktadır. Akçaabat’a 3 km, Trabzon’a 10 km uzaklıktadır. 2014 verilerine göre nüfusu 14477’dir. 6360 Sayılı Kanun ile belde ismiyle tek mahalle olarak bağlı bulunduğu ilçe olan Akçaabat Belediyesi’ne katılmıştır. Mahalleye dönüşmeden önce kent merkezinden uzak, nüfusu düşük, kırsal yaşamın hâkim olduğu ve küçük ölçekli bir belediyeye olan Geyikli beldesi ile kent merkezine yakın, nüfusu yüksek, kentsel yaşamın sürdürüldüğü ve büyük ölçekli bir belediyeye sahip olan Söğütlü beldesindeki yerel vatandaşların eğilim ve tutumlarının farklılaşıp farklılaşmadığının da ortaya çıkarılması amacıyla bu iki mahalle çalışma kapsamında seçilmiştir.

3.2. Araştırmanın Evreni ve Örneklemi

2015 yılı Eylül ayında Geyikli mahallesinde gerçekleştirilen anket çalışması, evrenden rastgele örneklem yöntemine göre seçilen 53 kişiye uygulanmıştır. Geyikli Mahallesi örneklemine katılan bireylerle ilgili demografik bulgular incelendiğinde, katılımcıların ağırlıklı olarak erkek (%67,9), 45 yaş üzeri (%64,1) evli (%81,1), lise ve üzeri eğitime sahip (%58,5) bireylerden oluştuğu görülmektedir. İkamet şekli (%50,9 yaz ayları) ve süresi (%94,3 15 yıl ve üzeri) ile ilgili dağılım, Geyikli’nin kır özellikleri hâkim olan küçük bir yerleşim birimi olduğuna işaret etmektedir (Tablo 1).

2015 yılı Eylül ayında Söğütlü mahallesinde gerçekleştirilen anket çalışması da, evrenden rastgele örneklem yöntemine göre seçilen 123 kişiye uygulanmıştır. Söğütlü Mahallesi örneklemine katılan bireylerle ilgili demografik veriler incelendiğinde ise katılımcıların ağırlıklı olarak erkek (%78,0), 26-55 yaş aralığında (%70,7) evli (%68,3), lise

(17)

ve üzeri eğitime sahip (%66,7) bireylerden oluştuğu görülmektedir. İkamet şekli (%99,2 sürekli) ile ilgili dağılım, Söğütlü’nün kent özellikleri hâkim olan merkeze yakın ve büyük bir yerleşim birimi olduğunu göstermektedir. İkamet süresi ve çalışmadurumuna ilişkin veriler de bu durumu kanıtlar niteliktedir (Tablo 1).

Tablo 1. Geyikli ve Söğütlü Örneklem Profilinin Sayısal ve Yüzdesel Dağılımı

GEYİKLİ SÖĞÜTLÜ

Yaş Düzeyi F Y İkamet Şekli F Y Yaş Düzeyi F Y İkamet Şekli F Y

18-25 5 9,4 Sürekli 26 49,1 18-25 19 15,4 Sürekli 122 99,2 26-35 7 13,2 Yaz Ayları 27 50,9 26-35 28 22,8 Yaz Ayları 1 0,8 36-45 7 13,2 Toplam 53 100,0 36-45 34 27,6 Toplam 123 100,0 46-55 14 26,4 İkamet Süresi 46-55 25 20,3 İkamet Süresi 55 ve üzeri 20 37,7 2-5 yıl 1 1,9 55 ve üzeri 17 13,8 2-5 yıl 25 20,3

Toplam 53 100,0 5-10 yıl 2 3,8 Toplam 123 100,0 5-10 yıl 22 17,9

Cinsiyet 10-15 yıl 0 0,0 Cinsiyet 10-15 yıl 19 15,4

Kadın 17 32,1 15 ve üzeri 50 94,3 Kadın 27 22,0 15 ve üzeri 57 46,3 Erkek 36 67,9 Toplam 53 100,0 Erkek 96 78,0 Toplam 123 100,0 Toplam 53 100,0 Çalışma Durumu Toplam 53 100,0 Çalışma Durumu

Medeni Durum İşsiz 2 3,8 Medeni Durum İşsiz 5 4,1

Evli 43 81,1 Ev hanımı 12 22,6 Evli 84 68,3 Ev hanımı 11 8,9 Bekar 10 18,9 Memur-işçi 6 11,3 Bekar 39 31,7 Memur-işçi 21 17,1

Toplam 53 100,0 Emekli 16 30,2 Toplam 123 100,0 Emekli 24 19,5

Eğitim Durumu Özel Sektör 10 18,9 Eğitim Durumu Özel Sektör 49 39,8 Okumamış 5 9,4 Diğer 7 13,2 Okumamış 0 0 Diğer 13 10,6 İlkokul 12 22,6 Toplam 53 100,0 İlkokul 25 20,3 Toplam 123 100,0 Ortaokul 5 9,4 Ortaokul 16 13,0 Lise 17 32,1 Lise 39 31,7 Üniversite 14 26,4 Üniversite 43 35,0

Toplam 53 100,0 Toplam 123 100,0

3.3. Araştırmanın Veri Toplama Yöntemi

Araştırmada veri toplama yöntemi ankettir. Araştırmada, Özaslan ve diğerlerinin “6360 Sayılı Kanun Çerçevesinde Gümüşlük Belediyesinin Kapatılmasına İlişkin Yöre Halkının Algısı”nı ortaya çıkarmak için yaptıkları çalışmada kullandıkları ölçekten faydalanılmıştır. Ölçek, Kanun uygulamaya konulmadan önce yöre halkının görüşlerine ilişkin sorulardan oluşmaktadır. Dolayısıyla araştırmada uygulama sürecindeki deneyimlere odaklanıldığından ölçek bu doğrultuda revize edilmiştir. Anket formunda demografik sorular ile eski ve yeni yapıya ilişkin kıyaslamalı bir biçimde halkın algılarını, tutumlarını tespit etmeye imkân tanıyan beşli likert ölçeği ile hazırlanmış ifadelere yer verilmiştir. Elde edilen veriler, SPSS istatistik programı 22. Sürüm aracılığıyla frekans analizi yapılarak yorumlanmıştır.

(18)

3.4. Araştırmanın Bulguları

Çalışmanın “Genel anlamda belde belediyelerinin kapatılmasına ilişkin önermeler” bölümünde, vatandaşın yerel yönetimlerle ilgili reformlara bakışının ve bu reformların amaç ve sebeplerine yönelik düşüncelerinin tahlili amaçlanmıştır.

Geyikli sakinlerine yöneltilen sorulara ilişkin alınan cevaplar, yeni uygulamanın vatandaş tarafından benimsenmediğine dair bulguları gözler önüne sermektedir. Yerel yönetimler alanındaki reform çalışmalarının (%81,3) oranında desteklenmemesi, beldelerin kapatılmasının olumlu sonuçları olacağına dair yargının (%92,4) oranında reddi ve bu uygulamayı kamu yararına bulmayanların oranının (%73,6) olması bu bulgulardan en önde gelenlerdir (Tablo 2).

Beldelerin kapatılma amaçlarına yönelik algı ile ilgili sorulara verilen cevaplarda da ilk bulgularla çelişikli bir duruma rastlanılmamıştır. Vatandaşların daha kaliteli hizmet almasının (%83,0) ve kaynak israfının önlenmesinin (%58,5) oranında reddi, beldelerin kapatılma nedenlerinin bu iki amaç etrafında şekillendiğine dair bir inancın zayıflığına işaret etmektedir. Nitekim beldelerin kapatılması ile ilgili düzenlemenin siyasi parti ve kişilere fayda sağlayacağı yönündeki yargıya (%66,1) oranında destek verilmesi, bu düzenlemenin kamu hizmeti ve yararından ziyade politik amaçlar çerçevesinde gerçekleştirildiği algısının hakim olduğunu göstermektedir. Öte yandan bu reformun AB’ye uyum çalışmaları çerçevesinde yürütüldüğüne dair yargıya net bir cevap veremeyenlerin oranı ise (%49,1) olmuştur. Beldelerin kapatılmasının sebeplerine yönelik önermelere verilen reaksiyonlar da önceki bulgularla tutarlılık göstermektedir. Beldelerin kamu hizmetlerini etkin ve verimli yürütemediğine (%86,8), yetersiz mali kaynaklara sahip oluşlarına (%84,9), şeffaf ve açık yönetim anlayışına sahip olmadıklarına yönelik yargıya ise (%71,7) oranında olumsuz yaklaşılmıştır. Bununla birlikte halkın katılım düzeyinin yüksek oluşu sebebiyle beldelerin kapatılmalarının olumsuz bir sonuç teşkil edeceğine yönelik yargıya (%75,5) oranında destek gelmiştir (Tablo 2).

(19)

Tablo 2. Genel Anlamda Belde Belediyelerinin Kapatılmasına İlişkin Önermelerin Sayısal ve Yüzdesel Dağılımı(Geyikli)Önermeler Kesinlikle Katılmıyorum Katılmıyorum Ne Katılıyorum Ne de Katılmıyorum Katılıyorum Kesinlikle Katılıyorum Frekans Yüzde Frekans Yüzde Frekans Yüzde Frekans Yüzde Frekans Yüzde

Yerel yönetimler alanında yapılan reform

çalışmalarını destekliyorum. 15 28,3 28 52,8 3 5,7 6 11,3 1 1,9 Belde belediyelerinin kapatılması olumlu

sonuçlar yaratmaktadır. 22 41,5 27 50,9 2 3,8 2 3,8 0 0,0 Belde belediyelerinin kapatılması ile ilgili

düzenleme kamu yararınadır. 13 24,5 26 49,1 7 13,2 6 11,3 1 1,9 Belde belediyelerinin kapatılması ile ilgili

düzenleme siyasi parti ve kişilere fayda

sağlamak amacıyla yapılmıştır. 1 1,9 9 17,0 8 15,1 25 47,2 10 18,9 Belde belediyelerinin kapatılması ile ilgili

düzenleme vatandaşın daha

kaliteli/verimli hizmet alması amacıyla yapılmıştır.

14 26,4 30 56,6 4 7,5 5 9,4 0 0,0 Belde belediyelerinin kapatılması ile ilgili

düzenleme kaynak israfının önlenmesi

amacıyla yapılmıştır. 9 17,0 22 41,5 13 24,5 9 17,0 0 0,0 Belde belediyelerinin kapatılması ile ilgili

düzenleme Avrupa Birliği’ne uyum çalışmaları amacıyla yapılmıştır.

7 13,2 15 28,3 26 49,1 3 5,7 2 3,8 Birçok belde belediyesi yerel kamu

hizmetlerini etkin ve verimli yürütemediği için belediyelerin kapatılmaları olumlu bir sonuç doğurmaktadır.

12 22,6 34 64,2 2 3,8 5 9,4 0 0,0 Belde belediyeleri yetersiz mali

kaynaklara sahip olduğundan kapatılmaları olumlu bir sonuç yaratmaktadır.

10 18,9 35 66,0 3 5,7 5 9,4 0 0,0 Belde belediyelerinde halkın katılım

düzeyi yüksek olduğundan kapatılmaları

olumsuz bir sonuç yaratmaktadır. 1 1,9 8 15,1 4 7,5 34 64,2 6 11,3 Belde belediyeleri şeffaf/açık yönetim

anlayışına sahip olmadıklarından kapatılmaları olumlu bir sonuç yaratmaktadır.

7 13,2 31 58,5 9 17,0 6 11,3 0 0,0

Söğütlü sakinlerine gelindiğinde, konu ile ilgili eğilimin benzer olduğu, fakat oranların Geyikli’ye kıyasla daha düşük olduğu görülmektedir. Yerel yönetimler alanındaki reform çalışmalarının (%59,3) oranında desteklenmemesi, beldelerin kapatılmasının olumlu sonuçları olacağına dair yargının (%66,7) oranında reddi ve bu uygulamayı kamu yararına bulmayanların oranının (%58,5) olması yukarıdaki ifadeyi destekleyen başlıca bulgulardır (Tablo 3).

Beldelerin kapatılma amaçlarına yönelik algı ile ilgili sorulara verilen cevaplarda vatandaşların daha kaliteli hizmet alması amacının (%63,4) oranında reddi ile karşılaşılırken, kaynak israfının önlenmesi ve AB’ye uyum çalışmaları amacıyla ilgili katılma ya da katılmama yönünde öne çıkan bir eğilim oluşmamıştır. Diğer taraftan beldelerin kapatılması

(20)

ile ilgili düzenlemenin siyasi parti ve kişilere fayda sağlayacağı yönündeki yargıya (%54,5) oranında destek verilmesi, bu düzenlemenin kamu hizmeti ve yararından ziyade politik amaçlar çerçevesinde gerçekleştirildiğine dair algının bulunduğuna işaret etmektedir. Beldelerin kapatılmasının sebeplerine yönelik önermelere verilen reaksiyonlarda eğilimin Geyikli’deki eğilimle örtüştüğü fakat oranların azaldığına tanıklık edilmektedir. Beldelerin kamu hizmetlerini etkin ve verimli yürütemediğine (%56,3), yetersiz mali kaynaklara sahip oluşlarına (%60,9) oranında olumsuz yaklaşılmış; şeffaf ve açık yönetim anlayışına sahip olmadıklarına yönelik yargıya ilişkin ise diğerlerine oranla öne çıkan bir eğilim oluşmamıştır. Öte yandan halkın katılım düzeyinin yüksek oluşu sebebiyle beldelerin kapatılmalarının olumsuz bir sonuç teşkil edeceğine yönelik yargıya (%56,9) oranında destek verilmiştir (Tablo 3).

Tablo 3. Genel Anlamda Belde Belediyelerinin Kapatılmasına İlişkin Önermelerin Sayısal ve Yüzdesel Dağılımı(Söğütlü)

Önermeler Katılmıyorum Kesinlikle Katılmıyorum

Ne Katılıyorum Ne de Katılmıyorum

Katılıyorum Katılıyorum Kesinlikle Frekans Yüzde Frekans Yüzde Frekans Yüzde Frekans Yüzde Frekans Yüzde

Yerel yönetimler alanında yapılan reform

çalışmalarını destekliyorum. 26 21,1 47 38,2 19 15,4 24 19,5 7 5,7 Belde belediyelerinin kapatılması olumlu

sonuçlar yaratmaktadır. 36 29.3 46 37.4 10 8,1 21 17,1 10 8,1 Belde belediyelerinin kapatılması ile ilgili

düzenleme kamu yararınadır. 31 25,2 41 33,3 16 13,0 27 22,0 8 6,5 Belde belediyelerinin kapatılması ile ilgili

düzenleme siyasi parti ve kişilere fayda

sağlamak amacıyla yapılmıştır. 9 7,3 34 27,6 13 10,6 36 29,3 31 25,2 Belde belediyelerinin kapatılması ile ilgili

düzenleme vatandaşın daha

kaliteli/verimli hizmet alması amacıyla yapılmıştır.

26 21,1 52 42,3 16 13,0 19 15,4 10 8,1 Belde belediyelerinin kapatılması ile ilgili

düzenleme kaynak israfının önlenmesi

amacıyla yapılmıştır. 18 14,6 28 22,8 27 22,0 36 29,3 14 11,4 Belde belediyelerinin kapatılması ile ilgili

düzenleme Avrupa Birliği’ne uyum

çalışmaları amacıyla yapılmıştır. 17 13,8 34 27,6 41 33,3 23 18,7 8 6,5 Birçok belde belediyesi yerel kamu

hizmetlerini etkin ve verimli yürütemediği için belediyelerin kapatılmaları olumlu bir sonuç doğurmaktadır.

20 16,3 50 40,7 20 16,3 27 22,0 6 4,9 Belde belediyeleri yetersiz mali

kaynaklara sahip olduğundan kapatılmaları olumlu bir sonuç yaratmaktadır.

18 14,6 57 46,3 15 12,2 27 22,0 6 4,9 Belde belediyelerinde halkın katılım

düzeyi yüksek olduğundan kapatılmaları

olumsuz bir sonuç yaratmaktadır. 7 5,7 29 23,6 17 13,8 45 36,6 25 20,3 Belde belediyeleri şeffaf/açık yönetim

anlayışına sahip olmadıklarından kapatılmaları olumlu bir sonuç yaratmaktadır.

12 9,8 41 33,3 41 33,3 22 17,9 7 5,7

(21)

Hizmet sunumuna ilişkin önermelerle; söz konusu belde belediyesinin verimli olup olmadığı, beldenin kapatılmasının çeşitli sorunlara yol açıp açmadığı ve son olarak beldenin mahalleye dönüştürülüp ilçe belediyesine bağlanmasının kamu hizmetini nasıl etkilediği saptanmaya çalışılmıştır.

Araştırma kapsamındaki Geyikli sakinlerinin (%77,4)’ü Geyikli Belediyesi’nin verimli çalıştığına katılmaktadır. Belde kapatıldıktan sonra genel olarak hizmetlerin sunumunda sorun yaşandığına dair görüş bildirenlerin oranı da (%75,5) olup, önceki önermeyle paralellik göstermektedir. Sorun yaşandığı düşünülen hizmetler; çöplerin toplanması ve çevre temizliği olup buna ilişkin oranlar sırasıyla (%66,0) ve (%60,4)’tür. İtfaiye ve imar hizmeti konusunda sorun yaşandığına dair belirgin bir eğilim oluşmamıştır. Ulaşım, içme suyu ve kanalizasyon hizmetinde sorun yaşandığına dair önermelere katılmayanların oranları sırasıyla (%62,3), (%61,4) ve (%61,4)’tür. Bu duruma sebep olarak da içme suyunun kuyu suyu olduğu, kanalizasyon hizmetinin bulunmadığı ve ulaşım konusunda da eski ile yeni dönem arasında bir fark olmadığı gösterilmiştir (Tablo 4).

Tablo 4. Hizmet Sunumuna İlişkin Önermelerin Sayısal ve Yüzdesel Dağılımı (Geyikli)Önermeler Kesinlikle Katılmıyorum Katılmıyorum Ne Katılıyorum Ne de Katılmıyorum

Katılıyorum Katılıyorum Kesinlikle Frekans Yüzde Frekans Yüzde Frekans Yüzde Frekans Yüzde Frekans Yüzde

Geyikli Belediyesi verimli çalışan bir

belediye idi. 2 3,8 4 7,5 6 11,3 34 64,2 7 13,2 Belediyemiz kapatılınca mahallemize

yönelik hizmetlerin sunumunda sorun

yaşanmaktadır. 1 1,9 5 9,4 7 13,2 25 47,2 15 28,3 Belediyemiz kapatıldıktan sonra içme

suyu temini konusunda sorun

yaşanmaktadır. 4 7,5 30 56,6 13 24,5 4 7,5 2 3,8 Belediyemiz kapatıldıktan sonra

kanalizasyon hizmeti konusunda sorun

yaşanmaktadır. 5 9,4 29 54,7 10 18,9 7 13,2 2 3,8 Belediyemiz kapatıldıktan sonra çöplerin

toplanması konusunda sorun

yaşanmaktadır. 4 7,5 7 13,2 7 13,2 29 54,7 6 11,3 Belediyemiz kapatıldıktan sonra çevre

temizliği (deniz, cadde, sokak ve pazar yeri, yıkıntı atıklarının toplanması ve gürültü kirliliği vb.) konusunda sorun yaşanmaktadır.

1 1,9 9 17,0 11 20,8 23 43,4 9 17,0 Belediyemiz kapatıldıktan sonra ulaşım

hizmeti konusunda sorun yaşanmaktadır. 7 13,2 26 49,1 10 18,9 7 13,2 3 5,7 Belediyemiz kapatıldıktan sonra itfaiye

hizmeti konusunda sorun yaşanmaktadır. 2 3,8 17 32,1 16 30,2 15 28,3 3 5,7 Belediyemiz kapatıldıktan sonra imar

hizmeti konusunda sorun yaşanmaktadır. 2 3,8 19 35,8 18 34,0 10 18,9 4 7,5 Şalpazarı Belediyesi bünyesinde

mahalleye dönüşmemiz sunulan kamu hizmetlerinin kalitesini ve sürekliliğini artırmaktadır.

18 34,0 25 47,2 5 9,4 4 7,5 1 1,9

(22)

Hizmet sunumuna ilişkin önermelerin özeti olarak ifade edilebilecek olan “Şalpazarı Belediyesi bünyesinde mahalleye dönüşmemiz sunulan kamu hizmetinin kalitesini ve sürekliliğini arttırmaktadır” yargısına katılmayanların toplam oranı (%81,2)’dir (Tablo 4).

Araştırma kapsamındaki Söğütlü sakinlerinin (%54,5)’i Söğütlü Belediyesi’nin verimli çalıştığı yönünde görüş bildirmiştir. Öte yandan belde kapatıldıktan sonra genel olarak hizmetlerin sunumunda sorun yaşandığına dair görüş bildirenlerin oranı (%67,5)’tir. Sorun yaşandığı belirgin olarak ortaya çıkan hizmet, çevre temizliği olup bu sorunun yaşandığına katılanların oranı (%53,7)’dir. İçme suyu temini, çöplerin toplanması ve ulaşım sorunlarının yaşandığına, Söğütlü sakinleri sırasıyla (%69,1), (%52,8) ve (%52,1) oranlarında katılmamışlardır. Kanalizasyon, itfaiye ve imar hizmeti konusunda sorun yaşandığına dair belirgin bir eğilim oluşmamıştır (Tablo 5).

Hizmet sunumuna ilişkin önermelerin özeti olarak ifade edilebilecek olan “Akçaabat Belediyesi bünyesinde mahalleye dönüşmemiz sunulan kamu hizmetinin kalitesini ve sürekliliğini artırmaktadır” yargısına katılmayanların toplam oranı (%62,6)’dır (Tablo 5).

Katılım boyutuna ilişkin önermelerle belde ve mahalle dönemlerinin katılım açısından bir karşılaştırmaya tabi tutulması amaçlanmıştır. Hem önceki ile şimdiki dönem meclis toplantısı ve sosyal faaliyetlere katılım durumu ölçülmeye çalışılmış, hem de hizmette halka yakınlık boyutunun vatandaş nazarında ne kadar önemsendiğinin tespiti hedeflenmiştir. Katılım noktasında eski ile yeni uygulama arasında bariz bir farka rastlanmasa da, hizmette halka yakınlık boyutu ile ilgili önemli sayılabilecek verilere ulaşılmıştır.

(23)

Tablo 5. Hizmet Sunumuna İlişkin Önermelerin Sayısal ve Yüzdesel Dağılımı (Söğütlü)Önermeler Kesinlikle Katılmıyorum Katılmıyorum Ne Katılıyorum Ne de Katılmıyorum

Katılıyorum Katılıyorum Kesinlikle Frekans Yüzde Frekans Yüzde Frekans Yüzde Frekans Yüzde Frekans Yüzde

Söğütlü Belediyesi verimli çalışan bir

belediye idi. 10 8,1 25 20,3 21 17,1 50 40,7 17 13,8 Belediyemiz kapatılınca mahallemize

yönelik hizmetlerin sunumunda sorun

yaşanmaktadır. 10 8,1 21 17,1 9 7,3 50 40,7 33 26,8 Belediyemiz kapatıldıktan sonra içme

suyu temini konusunda sorun

yaşanmaktadır. 20 16,3 65 52,8 17 13,8 17 13,8 4 3,3 Belediyemiz kapatıldıktan sonra

kanalizasyon hizmeti konusunda sorun

yaşanmaktadır. 10 8,1 51 41,5 13 10,6 35 28,5 14 11,4 Belediyemiz kapatıldıktan sonra çöplerin

toplanması konusunda sorun

yaşanmaktadır. 11 8,9 54 43,9 10 8,1 32 26,0 16 13,0 Belediyemiz kapatıldıktan sonra çevre

temizliği (deniz, cadde, sokak ve pazar yeri, yıkıntı atıklarının toplanması ve gürültü kirliliği vb.) konusunda sorun yaşanmaktadır.

11 8,9 32 26,0 14 11,4 45 36,6 21 17,1 Belediyemiz kapatıldıktan sonra ulaşım

hizmeti konusunda sorun yaşanmaktadır. 20 16,3 44 35,8 38 30,9 13 10,6 8 6,5 Belediyemiz kapatıldıktan sonra itfaiye

hizmeti konusunda sorun yaşanmaktadır. 18 14,6 45 36,6 43 35,0 9 7,3 8 6,5 Belediyemiz kapatıldıktan sonra imar

hizmeti konusunda sorun yaşanmaktadır. 14 11,4 27 22,0 37 30,1 22 17,9 23 18,7 Akçaabat Belediyesi bünyesinde

mahalleye dönüşmemiz sunulan kamu hizmetlerinin kalitesini ve sürekliliğini artırmaktadır.

44 35,8 33 26,8 21 17,1 19 15,4 6 4,9

Tablo 6. Katılım Boyutuna İlişkin Önermelerin Sayısal ve Yüzdesel Dağılımı (Geyikli)

Önermeler Hiç Bir Zaman Nadiren Ara Sıra Sık Sık Her Zaman

Frekans Yüzde Frekans Yüzde Frekans Yüzde Frekans Yüzde Frekans Yüzde

Geyikli Belediyesi’nin meclis

toplantılarına katılırdım. 45 84,9 1 1,9 5 9,4 1 1,9 1 1,9 Geyikli Belediyesi’nin sosyal ve kültürel

etkinliklerine katılırdım. 5 9,4 5 9,4 18 34,0 16 30,2 9 17,0 Şalpazarı belediyesinin meclis

toplantılarına katılırım. 49 92,5 2 3,8 0 0,0 1 1,9 1 1,9 Şalpazarı ilçe belediyesinin sosyal ve

kültürel etkinliklerine katılırım. 13 24,5 13 24,5 14 26,4 5 9,4 8 15,1

Önermeler Kesinlikle Katılmıyorum Katılmıyorum Ne Katılıyorum Ne de Katılmıyorum

Katılıyorum Katılıyorum Kesinlikle Frekans Yüzde Frekans Yüzde Frekans Yüzde Frekans Yüzde Frekans Yüzde

Talep ve beklentilerim Geyikli Belediyesi

tarafından dikkate alınmaktaydı. 1 1,9 4 7,5 9 17,0 34 64,2 5 9,4 Belediyemiz kapatıldıktan sonra talep ve

beklentilerim Şalpazarı Belediyesi

tarafından dikkate alınmaktadır. 8 15,1 17 32,1 16 30,2 12 22,6 0 0,0 Herhangi bir problemle karşılaştığımda,

Geyikli Belediyesi yetkililiklerine

rahatlıkla ulaşıp derdimi anlatabiliyordum. 0 0,0 2 3,8 9 17,0 34 64,2 8 15,1 Belediyemiz kapatıldıktan sonra herhangi

bir problemle karşılaştığımda, Şalpazarı Belediyesi yetkililerine rahatlıkla ulaşıp derdimi anlatabiliyorum.

3 5,7 22 41,5 16 30,2 12 22,6 0 0,0

Geyikli’de katılım ile ilgili oranlar eski ile yeni dönem arasında belirgin bir fark yaratmasa da, hizmette halka yakınlık ve yetkililere rahat ulaşabilme konusundaki oranlar eski

(24)

ile yeni dönem arasındaki bariz farkı gözler önüne sermektedir. Meclis toplantılarına katılım çok az olmasına rağmen, sosyal ve kültürel etkinliklere katılımın yüksek olmasının sebebi ise “Sis Dağı Yayla Şenlikleri”dir. Yerel yönetimlerin sponsorluğunda yapılan bu şenlikler, sosyal ve kültürel etkinliklere katılım oranlarının yüksek çıkmasına sebebiyet vermiştir. Ancak yine de, beldenin kapatılıp mahalleye dönüştürülmesi sosyal ve kültürel etkinlikleri olumsuz etkilemiştir. Belde döneminde sosyal ve kültürel etkinliklere katılanların oranı (%81,2) iken, ilçe belediyesine katıldıktan sonra bu oran (%50,8)’e gerilemiştir. Talep ve beklentileri karşılama oranları karşılaştırıldığında da eski dönemin yeni döneme tercih edildiği sonucuna ulaşılmaktadır. Geyikli Belediyesi’nin talep ve beklentileri karşılama oranı (%73,6) iken, aynı oran Şalpazarı Belediyesi için (%22,6)’dır. Yetkililere rahatlıkla ulaşılabilme konusundaki oranlara gelindiğinde ise belde döneminde (%79,3) olan oranın mahalle döneminde (%22,6)’ya düştüğü görülmektedir. Oranların bu denli düşmesinde Geyikli’nin merkeze uzaklığı ve dağlık bir bölgede konumlanmış olmasının önemli rolü bulunduğu söylenebilir (Tablo 6).

Tablo 7. Katılım Boyutuna İlişkin Önermelerin Sayısal ve Yüzdesel Dağılımı (Söğütlü)

Önermeler Hiç Bir Zaman Nadiren Ara Sıra Sık Sık Her Zaman

Frekans Yüzde Frekans Yüzde Frekans Yüzde Frekans Yüzde Frekans Yüzde

Söğütlü Belediyesi’nin meclis

toplantılarına katılırdım. 115 93,5 4 3,3 2 1,6 2 1,6 0 0,0 Söğütlü Belediyesi’nin sosyal ve kültürel

etkinliklerine katılırdım. 99 80,5 15 12,2 6 4,9 3 2,4 0 0,0 Akçaabat belediyesinin meclis

toplantılarına katılırım. 117 95,1 3 2,4 3 2,4 0 0,0 0 0,0 Akçaabat ilçe belediyesinin sosyal ve

kültürel etkinliklerine katılırım. 98 79,7 10 8,1 12 9,8 3 2,4 0 0,0

Önermeler Kesinlikle Katılmıyorum Katılmıyorum Ne Katılıyorum Ne de Katılmıyorum Katılıyorum Kesinlikle Katılıyorum Frekans Yüzde Frekans Yüzde Frekans Yüzde Frekans Yüzde Frekans Yüzde

Talep ve beklentilerim Söğütlü Belediyesi

tarafından dikkate alınmaktaydı. 13 10,6 19 15,4 28 22,8 43 35,0 20 16,3 Belediyemiz kapatıldıktan sonra talep ve

beklentilerim Akçaabat Belediyesi tarafından dikkate alınmaktadır.

29 23,6 41 33,3 32 26,0 16 13,0 5 4,1 Herhangi bir problemle karşılaştığımda,

Söğütlü Belediyesi yetkililiklerine

rahatlıkla ulaşıp derdimi anlatabiliyordum. 11 8,9 15 12,2 19 15,4 40 32,5 38 30,9 Belediyemiz kapatıldıktan sonra herhangi

bir problemle karşılaştığımda, Akçaabat Belediyesi yetkililerine rahatlıkla ulaşıp derdimi anlatabiliyorum.

39 31,7 36 29,3 27 22,0 16 13,0 5 4,1

Söğütlü’de eski ile yeni dönem arasındaki katılım oranları eğilim olarak Geyikli’dekine benzemekle birlikte, hizmette halka yakınlık ve yetkililere rahat ulaşabilme konusundaki oranlarda düşüş gözlemlenmektedir. Talep ve beklentileri karşılama oranları karşılaştırıldığında, Geyikli’de olduğu gibi, eski dönemin yeni döneme tercih edildiği sonucuna ulaşılmaktadır. Söğütlü Belediyesi’nin talep ve beklentileri karşılama oranı (%51,3)

(25)

iken, aynı oran Akçaabat Belediyesi için (%17,1)’dir. Yetkililere rahatlıkla ulaşılabilme konusundaki oranlara gelindiğinde ise belde döneminde (%63,4) olan oranın mahalle döneminde (%17,1)’e düştüğü görülmektedir. (Tablo 7).

Mali boyuta ilişkin önermelerle önceki dönem belde belediyesi ve şimdiki dönem ilçe belediyesinin mali ve fiziki kaynakları ve bu kaynakların etkin kullanımı konusundaki eğilimler karşılaştırılıp tespit edilmeye çalışılmıştır.

Araştırmaya katılan Geyikli sakinlerinin, Geyikli Belediyesi’nin mali kaynaklarının yeterli olduğuna (%50,9), bu kaynakların etkin kullanıldığına ise (%68,0) oranında inandığı gözlemlenmiştir. Ayrıca fiziki kaynakların yeterli olduğu hususunda (%66,0), bu kaynakların etkin kullanımı hususunda ise (%71,7) oranında olumlu görüş bildirilmiştir. Öte yandan beldenin kapatılıp mahalle olarak ilçeye bağlanılmasından sonra Şalpazarı Belediyesi’nin mali ve fiziki kaynaklarını etkin kullanıp kullanmadığı sorusuna ise Geyikli sakinleri, sırasıyla (%18,9) ve (%20,8) oranında olumlu yaklaşmıştır. Bu bağlamda vatandaşta belde dönemi hizmet etkinliğinin daha yüksek olduğuna dair bir eğilimin bulunduğu söylenebilir. Nitekim daha sonraki önermeler olan gelişime yönelik yatırımlar yapma ve sorunların tespitinde etkin olma yargılarına verilen cevaplarda da bu eğilimden izler görmek mümkündür. Geyikli Belediyesi’nin beldenin gelişimine yönelik yatırımlar yaptığı yargısına (%68,0), karar alımı ve sorunların tespitinde daha etkin çalıştığına dair yargıya ise (%77,3) oranında destek gelmesine rağmen aynı önermeler Şalpazarı Belediyesi için sorulduğunda gelen destek oranları sırasıyla (%18,9) ve (%13,2)’dir (Tablo 8).

(26)

Tablo 8. Mali Boyuta İlişkin Önermelerin Sayısal ve Yüzdesel Dağılımı (Geyikli)Önermeler Kesinlikle Katılmıyorum Katılmıyorum Ne Katılıyorum Ne de Katılmıyorum

Katılıyorum Katılıyorum Kesinlikle Frekans Yüzde Frekans Yüzde Frekans Yüzde Frekans Yüzde Frekans Yüzde

Geyikli Belediyesi’nin mali (parasal)

kaynakları yeterliydi. 1 1,9 13 24,5 12 22,6 27 50,9 0 0 Geyikli Belediyesi’nin fiziki kaynakları

(bina, araç gereç, teçhizat vb.) yeterliydi. 1 1,9 8 15,1 9 17,0 33 62,3 2 3,8 Geyikli Belediyesi mali (parasal)

kaynaklarını etkin ve yerinde kullanırdı. 1 1,9 6 11,3 10 18,9 34 64,2 2 3,8 Geyikli Belediyesi fiziki kaynaklarını

(bina, araç gereç, teçhizat vb.) etkin ve yerinde kullanırdı.

1 1,9 4 7,5 10 18,9 35 66,0 3 5,7 Şalpazarı ilçe belediyesi mali (parasal)

kaynakları daha etkin kullanmaktadır. 3 5,7 19 35,8 21 39,6 10 18,9 0 0,0 Şalpazarı ilçe belediyesi fiziki kaynakları

(bina, araç gereç, teçhizat vb.) daha etkin

kullanmaktadır. 5 9,4 18 34,0 19 35,8 11 20,8 0 0,0 Geyikli Belediyesi beldemizin gelişimine

(alt yapı, fiziksel ve kültürel imkânlar vb.)

yönelik yatırımlar yaptı. 1 1,9 6 11,3 10 18,9 33 62,3 3 5,7 Şalpazarı Belediyesi mahallemizin daha

hızlı gelişmesini (alt yapı, fiziksel ve kültürel imkânlar vb.) sağlayıcı yatırımlar yapmaktadır.

3 5,7 27 50,9 13 24,5 10 18,9 0 0,0 Beldemize ilişkin kararların alımında ve

sorunların tespitinde Geyikli Belediyesi

etkin çalışırdı. 0 0,0 2 3,8 10 18,9 35 66,0 6 11,3 Mahallemize ilişkin kararların alımında ve

sorunların tespitinde Şalpazarı Belediyesi

daha etkin çalışmaktadır. 5 9,4 26 49,1 15 28,3 7 13,2 0 0,0

Mali boyuta ilişkin önermeler hakkında Söğütlü sakinlerinin belirttiği görüşlere göre, Söğütlü Belediyesi’nin mali kaynaklarının yeterli olduğu (%50,8) ve bu kaynakların etkin kullanıldığı (%47,2) ifade edilmiştir. Yine fiziki kaynakların yeterli olduğu hususunda (%61,0), bu kaynakların etkin kullanımı konusunda ise (%49,6) oranında olumlu görüş bildirilmiştir. Kaynakların etkin kullanımındaki oranların düşük gibi gözükmesinin sebebi, bu konuda net bir eğilim göstermeyen vatandaşların oranının sırasıyla (%22,8) ve (%17,9) olmasıdır. Öte yandan beldenin kapatılıp mahalle olarak ilçeye bağlanılmasından sonra Akçaabat Belediyesi’nin mali ve fiziki kaynaklarını etkin kullanıp kullanmadığı sorusuna ise Söğütlü sakinleri sırasıyla (%19,6) ve (%30,9) oranında olumlu yaklaşmıştır.

Dolayısıyla Geyikli örneğinde olduğu gibi, vatandaşta belde dönemi hizmet etkinliğinin daha yüksek olduğuna dair bir eğilimin bulunduğu söylenebilir. Söğütlü Belediyesi’nin beldenin gelişimine yönelik yatırımlar yaptığı yargısına (%57,7), karar alımı ve sorunların tespitinde daha etkin çalıştığına dair yargıya ise (%52,8) oranında destek gelmesine rağmen aynı önermeler Akçaabat Belediyesi için sorulduğunda gelen destek oranları sırasıyla (%11,4) ve (%14,6)’dır (Tablo 9).

(27)

Tablo 9. Mali Boyuta İlişkin Önermelerin Sayısal ve Yüzdesel Dağılımı (Söğütlü)Önermeler Kesinlikle Katılmıyorum Katılmıyorum Ne Katılıyorum Ne de Katılmıyorum

Katılıyorum Katılıyorum Kesinlikle Frekans Yüzde Frekans Yüzde Frekans Yüzde Frekans Yüzde Frekans Yüzde

Söğütlü Belediyesi’nin mali (parasal)

kaynakları yeterliydi. 8 6,5 25 20,3 28 22,8 53 43,1 9 7,3 Söğütlü Belediyesi’nin fiziki kaynakları

(bina, araç gereç, teçhizat vb.) yeterliydi. 3 2,4 27 22,0 18 14,6 59 48,0 16 13,0 Söğütlü Belediyesi mali (parasal)

kaynaklarını etkin ve yerinde kullanırdı. 14 11,4 23 18,7 28 22,8 44 35,8 14 11,4 Söğütlü Belediyesi fiziki kaynaklarını

(bina, araç gereç, teçhizat vb.) etkin ve

yerinde kullanırdı. 14 11,4 26 21,1 22 17,9 50 40,7 11 8,9 Akçaabat ilçe belediyesi mali (parasal)

kaynakları daha etkin kullanmaktadır. 14 11,4 40 32,0 45 36,6 20 16,3 4 3,3 Akçaabat ilçe belediyesi fiziki kaynakları

(bina, araç gereç, teçhizat vb.) daha etkin

kullanmaktadır. 13 10,6 37 30,1 35 28,5 34 27,6 4 3,3 Söğütlü Belediyesi beldemizin gelişimine

(alt yapı, fiziksel ve kültürel imkânlar vb.)

yönelik yatırımlar yaptı. 10 8,1 18 14,6 24 19,5 46 37,4 25 20,3 Akçaabat Belediyesi mahallemizin daha

hızlı gelişmesini (alt yapı, fiziksel ve kültürel imkânlar vb.) sağlayıcı yatırımlar yapmaktadır.

32 26,0 51 41,5 26 21,1 9 7,3 5 4,1 Beldemize ilişkin kararların alımında ve

sorunların tespitinde Söğütlü Belediyesi

etkin çalışırdı. 7 5,7 20 16,3 31 25,2 47 38,2 18 14,6 Mahallemize ilişkin kararların alımında ve

sorunların tespitinde Akçaabat Belediyesi

daha etkin çalışmaktadır. 30 24,4 45 36,6 30 24,4 15 12,2 3 2,4

SONUÇ VE DEĞERLENDİRME

6360 Sayılı Kanun kapsamında belde belediyelerinin kapatılmasına ilişkin uygulamanın Geyikli ve Söğütlü mahalleleri örnek olayından yola çıkarak yeni uygulamanın yerel halk tarafından nasıl algılandığının tespit edilmeye çalışıldığı bu araştırma sonucunda hizmet sunumu, katılım boyutu ve mali durum açısından teorik olarak getirilen eleştirileri destekleyen birçok bulgu elde edilmiştir.

Kent merkezinden uzak, nüfusu düşük, kırsal yaşamın hâkim olduğu ve küçük ölçekli bir belediyeye sahip olan Geyikli ile kent merkezine yakın, nüfusu yüksek, kentsel yaşamın sürdürüldüğü ve büyük ölçekli bir belediyeye sahip olan Söğütlü’nün eğilimlerinin genel olarak birbiriyle örtüştüğü görülmüştür. Yapılan araştırma sonucu elde edilen oranlar, söz konusu iki belde sakinlerinin görüşlerinin benzeştiğine işaret etse de, bu görüşler arasındaki oransal farkı yadsımak mümkün değildir. İki belde örnekleminden de genel olarak yeni uygulamadan şikâyetçi olunduğu sonucu çıkmaktadır. Ancak bununla birlikte, Geyikli’deki yerel halkın reaksiyonu, gerek önermelerin frekans oranlarında gerekse anket esnasındaki tavırlarda şikâyetten ziyade bir isyan durumunu andırmaktadır.

(28)

Geyikli örneklemindeki vatandaşlar; genel anlamda belde belediyelerinin kapatılması ile ilgili önermelere (yeni uygulamanın AB’ye uyum çalışmaları amacıyla yapılıp yapılmadığı önermesi hariç) olumsuz bir reaksiyon göstermiştir. “Yerel yönetim reform çalışmalarını destekliyorum” önermesine katılmayanların toplam oranı bu reaksiyonun en belirgin göstergesidir. Nitekim yeni uygulamayı olumlu ve kamu yararına bulmamaları ve verimli hizmet ve kaynak israfının önlenmesi amaçlarına inanmamaları da gösterilen reaksiyonu destekler niteliktedir. Öte yandan yeni uygulamanın siyasi parti ve kişilere fayda sağlamak amacıyla yapıldığına ve halkın katılım düzeyini azaltacağına olan inançlar da reforma olumsuz yaklaşıldığına dair bir başka ipucudur. Hizmet sunumu açısından eski dönemin verimliliği ve yeni dönem uygulamalarının birçok hizmet sorununu da beraberinde getirdiği yönündeki eğilimler, eski ile yeni dönem uygulamaları arasında bir tercih yapılması durumunda, eskinin kuvvetli bir oranla tercih edileceğine işaret etmektedir. Hizmette halka yakınlık ve katılım açısından değerlendirildiğinde de eski uygulamaya büyük oranda olumlu yaklaşılırken yeni uygulamanın düşük oranlarda kaldığı görülmektedir. Dolayısıyla vatandaş, belde döneminde talep ve beklentilerinin büyük oranda karşılık bulduğuna fakat Şalpazarı Belediyesi’ne bağlandıktan sonra bu talep ve beklentilerin karşılanma oranının düştüğüne inanmaktadır. Mali ve fiziki kaynakların yeterliliği ve etkin kullanımı konusunda gözlemlenen eğilim de belde dönemini yeni uygulama karşısında önceler niteliktedir.

Araştırmanın Söğütlü’ye ilişkin bölümünde elde edilen bulgular, Geyikli’deki oranlara çıkmamakla birlikte genel olarak eğilim açısından Geyikli ile paralellik göstermektedir. Söğütlü örneklemindeki vatandaşlar içerisinde yerel yönetim reform çalışmalarını desteklemeyenlerin oranı, katılımcıların çoğunun belde belediyelerinin kapatılmasının olumsuz sonuçlar yarattığı inancını paylaştıklarını gözler önüne sermektedir. Daha kaliteli hizmet alınması, kaynak israfının önlenmesi ve beldelerin yetersiz kaynaklara sahip olması gibi gerekçelerin belde belediyelerinin kapatılmasında etkili olduğuna inanmayan vatandaşlar, yeni uygulamanın siyasi parti ve kişilere fayda sağlamak amacıyla yapıldığına inanmaktadırlar. Hizmet sunumu açısından eski dönemin verimliliği ve yeni uygulamanın birçok hizmet sorununu da beraberinde getirdiği yönündeki eğilimler de azımsanmayacak derecede olumsuzdur. Hangi sorunların yaşandığına dair önermelerden en temel sorunun çevre temizliği olduğu ortaya çıkmaktadır. Beldenin Akçaabat Belediyesi bünyesinde mahalleye dönüştürülmesinden memnun olmayanların oranı bir hayli yüksektir. Hizmette halka yakınlık ve katılım açısından değerlendirildiğinde de önceki uygulamaya olumlu yaklaşılırken şimdiki uygulamaya ilişkin memnuniyetin çok düşük oranlarda seyrettiği

Referanslar

Benzer Belgeler

Yeni büyükşehir olmuş şehirlerden olan, çalışmanın da konusunu oluşturan Kahramanmaraş Büyükşehir Belediyesi de 6360 Sayılı Kanun sonrası ulaşım hizmetlerinin

Farkın hangi gruplar arasında olduğunu belirlemek için yapılan LSD post hoc testi sonuçlarına göre 55 yaş ve üstü katılımcıların 6360 Sayılı Kanun sonrası

Kanununun yürürlüğe girdiği tarihten günü- müze kadar geçen 1 yıllık süreç göz önüne alınarak büyükşehir ve ilçe belediye meclislerini nasıl

Bu kapsamda çalışma genelinde 6360 sayılı yasayla eski köylerin/yeni mahallelerin durumu ve mahalle yönetimine dair mevzuat irdelenmiş, çalışma özelinde ise tüzel

Seeking a change in the content of growth, which makes it less intensive in the use of environmental resources, and expanding people's choices in obtaining the resources that

başvurularını belediye personeline sabit bir telefon hattı üzerinden 7 gün 24 saat kesintisiz olarak iletmesine imkan sağlayan elektronik bir katılım

6360 sayılı Kanun ile yeni büyükşehir olan Trabzon Büyükşehir Belediyesi kurulduktan sonra kapatılan belde belediye hizmet alanlarında sunulan

† (3) Yükümlülük denetimiyle görevlendirilen denetim elemanları, bu Kanun kapsamında kamu kurum ve kuruluşları da dahil gerçek ve tüzel kişilerden ve tüzel kişiliği olmayan