• Sonuç bulunamadı

Georges Huisman ile, müzelerimiz hakkında bir konuşma

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Georges Huisman ile, müzelerimiz hakkında bir konuşma"

Copied!
2
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

10

T

ü r k iy e t u r în g

ve

otomobil kurum u

Georges Huisman ile, Müzelerimiz hakkında bir konuşma

Georges Huisman’la geçen yaz îstanbulda

milletlerarası Sanat Tenkidçileri Birliğinin 5 inci kongresi toplantılarında tanışmıştım. Mösyö Huisman, yakın zamanlara kadar, Fransa Ma­ arif nezaretinin Güzel Sanatlar Umum Müdürü idi. Büyük hizmetlerini unutmayan Devlet ona “Fahri Umum Müdür” payesini vermiş, Fransız sanat ve Kültür hayatı içindeki mühim rolünde alıkoymuştur.

Parise ayak bastığımın ikinci günü Huis- man’la karşüaşmak benim için büyük bir zevk oldu. Üstad îstanbulda açıkladığı fikirleri tek­ ra r ele alarak dedi k i:

— iki yıl evvel Dekoratif sanatlar müzesin­ de kurulan “Türk Sanatımn Haşmeti” sergisi Paris halkım, sanatkârları ve tarihçi, tenkidçi­ leri son derece ilgilendirmişti. Bu sergiyle bir efsane yıkılmış oldu. Iran sanatımn eşsizliği ef­ sanesi, İstanbul müzelerini gördükten sonra an­ ladım ki bu sergi, belki üç kat daha güzel daha haşmetli olabilirdi. Bu serginin uyandırdığı ilgi­ yi, yakın bir yarında, bir modem resim, heykel ve süsleme sanatları sevgisile perçinlemek lâ­ zım. Bu bakımdan size, elimden gelen yardımı yapmıya hazınm. Modem resminiz, heykeliniz, dışarıda gösterilmeğe değer kalitededir. îstan- bula döndüğünüz zaman, sanatkârlarınıza on­ ları burada beklediğimizi, eserlerini seve seve seyredeceğimizi söyleyiniz. Hükümetimizin de bu işle yakından ügüenmesi, yeni sanatınızı ta ­ nıtmaya gayret etmesi lâzımdır. Sanat ve kültür münasebetleri plânında tez elden teşkilâtlanmak gerektir. Türkiye gibi, genç Avrupa Kültür top­ luluğuna şimdiden güzel adımlar atmış bir mem­ leketin bilhassa sanatı üstünde titremesi ge­ rektir.

— Haklısınız, dedim. Son yıllar içinde mil­ letlerarası sanat münasebetleri, alışverişleri son derece arttı. Müzelerdeki eserler, memleket memleket dolaşmada büyük koleksiyonlar, Av­ rupa ve Amerika arasında seyyar sergiler haline geldi. Dünya barışım belki kültür hele sanat yo­ lu ile kurtarm ak mümkün olacak. UNESCO’nun prensiplerinden biri de bu değil mi?

Derken müzelerimizden söz açüdı ve M. Huis- man’ın kongreden sonra ARTS gazetesinde bun­ ları tenkid eden bir yazışım üstada h atırlatarak : “Bu yazı, dedim, Türkiyenin Maarif çevrelerinde epeyi ügi uyandırmıştı. H atta, tuhaf tesadüf, bir

İstanbul Arkeoloji M üzesinde îsk en d erin lâhdi

S a r c o p h a g e d ’A lex a n d re (M u sée A rch éo lo g iq u e d ’Ista n b u l)

takım değişmeler bile yapıldı. Yazınız sanki bir işaret oldu.

— İstanbul müzeleri, dedi M. Huisman, eşsiz eserler dolu. Ama bu yetmez. Modern müzeci­ lik, gösterme şekline, eserin kendisi kadar, bel­ ki de daha fazla önem veriyor. Salonların nisbe- ti, ışığın eserler üzerine vuruş şekli, belli başlı parçaların kıymetlendirilmesi ötekilerden ayrıl­ ması uzun etüdlerden sonra halledilebilecek pro­ blemlerdir.

Meselâ, sizin Arkeoloji müzesindeki “îsken­ derin Lahdi”, Louvre’ün “Venüs de Milo”su gibi, dünyayı Istanbula çekecek bir sanat parçasıdır. Arkeolojik önemi bir tarafa bu lahdin dört ya­ nını örten gruplar, denebilir ki, Helenistik dev­ rin en güzel örneklerinden biridir. Ben sizin mü­ zenin müdürü olsam, o eseri ötekilerden ayırır, tek başına bir salonun ortasına yerleştirir, böy- lece on kat değerlendiririm. Sonra seyircinin göz hizasından aşağı alır, yere hafifçe gömer, böy- lece üstten seyredilmesini sağlarım. Müzelerinizi gece neden kaparsınız? Biz Louvre’da geceleyin güzel ışık tertibatiyle heykellere yeni bir ruh, yeni bir hayat verdik. Gündüzün müzeleri gez­ meye vakti olmayanlar gece akın akın Louvre’u gezerler, işin “turistik” önemi de caba.

Müze mabed kadar bakımlı olmalı, ama ma- bed kadar da insanla dolup taşmalı, hayatm içine girmeli. Bunu temin içinde müzeleri ölü, mücerret müesseseler olmaktan kurtararak

(2)

on-HAZÍRJ lan, hep değişen canlı birer sergi haline getir­ meli. Modern müzeciliğin ana prensipi budur.

Konuşmamızın sonunda M. Georges Huis- man’la şu fikirde birleşmiş olduk: Öteki politika­ lar gibi iç ve dışta sanat politikası kaçınılmaz bir zaruret olmuştur. Sanatı tutm ayan bir dev­ letin, ülkesini tanıması ve tanıtması, sevmesi ve sevdirmesi imkânsızdır. Ama bu tutm ak başıboş; programsız prensipsiz, dağınık, yani politikasız olursa neticesiz, hele milletlerarası plânda ta- mamiyle verimsiz olur. Fransanm ve îtalyanın, siyaset ve askerlikte gerilemelerine rağmen kül­ tü r alanında prestijlerine zarar gelmemesi sa­ nat politikalarım elden bırakmamalarından ileri geldi.

Yıllardır yazıp söylediklerimizi H. Georges Huisman gibi bir otoritenin ağzından dinlemek, o sözleri burada duyurmak benim için pek zevkli bir ödev. Unutmamak gerek ki, Fransız atasözü- nün dediği gibi, kendi memleketinde peygamber olmak imkânsızdır. Bizi bizden dinlemek iste­ miyoruz, bari onların dediğine kulak kabartsak.

Nurullah BERK

Kişisel Arşivlerde İstanbul Belleği Taha Toros Arşivi

Referanslar

Benzer Belgeler

deruhte etmiş, klima ve sıhhî tesisatını Selnikel Isıtma ve Klima Cihazları Sanayii A.Ş., Ahşap iş- lerini Ankara AĞAÇ ve METAL İŞLERİ OLGUNLAŞMA ENSTİTÜSÜ ve Efes

İnşaat süresince gerek şeker sigorta mü- şavir mühendisliği, gerekse inşaat komisyon- ları ve Bilhassa Savın Umum Müdürleri Hanefi Ulutekin tarafından müellif büroya

Resim, Heykel, Mimarlık ve Dekoratif sanatların ihtiva ettiği çeşitli ihtisas kollarında devam eden bir yıllık çalış- maların meyvelerini sanat sever halkımıza sunuyoruz..

Bununla beraber elde edilen netice mimarî bakım- dan âzamî derecede tatminkâr bulunmuştur... Katların iç teşkilâtı prensip itibariyle iyi ve kabili

24 sıra numaralı projede binanın ar- saya oturuşu istikameti, bilhassa büyük bü- ro kitlesinin bulvardan uzaklaştırılması, merasim kısmının sade ve meyilden istifade ile

Ders Aşamaları ve Konuları 1.Ders: Dersin Tanıtımı, Öğrenci Bilgilendirmesi, Dönem boyunca yapılacakların anlatılması ve 1.Projenin verilmesi 2.Ders :

The Long-Run Effects of Trade and Income on Carbon Emissions: Evidence from Heterogeneous Dynamic Panel of Developing Countries.. Muhammed

duvardaki büyük fotoğraf-kir kakıma meslektaşı sayılan- cumhuriyetin ilk yıllarından keri fotoğrafçılığa tutkusu ile tanınan,dönemin İçişleri Bakanı,merhum