• Sonuç bulunamadı

Güneş aydınlatıyor

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Güneş aydınlatıyor"

Copied!
1
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

24 NİSAN 1982 CUMARTESİ

Amerika, Sovyetler Birliği, Ingiltere ve Fransa

DÖRTLERİN

ERMENİ

POLİTİKASI

İnceleme :

Ergun HIÇYILMAZ

Fransa

Başbakanı

Millerand

,

!? . G Ü N E Ş 9

Ermeni Patriği Zaven’e şöyle diyordu:

Van'daki I »sınık liderleri l<>|>lıı lııılde.İşle inn.Vdeıı hir tuhlo:

Fransa’da Ermeniler lehinde­ ki ilk hareketler ihtilalci komite­ lerin ortaya çıkması ile başladı. Fransız dışişlerinden Büyükelçi Cambon’un 20 Şubat 1894’de Meclis Başkanı ve Dışişleri Ba­ kanı Casımır Perier’e gönderdi­ ği mektuptan, Avrupa’da soru­ nun ortaya çıkış tarihini 1885 olarak görüyoruz. Cambon şöy­ le diyor: Ermeni propagan­ dacıları kendi davaları için ilk önce Fransa’yı kazanmaya çalış­ tılar. Ve Fransa’nın kahraman­ lık şövalyelik hislerine müraca­ at ettiler. Yayınlar ve ziyafetler başladı. Saint-Denis'de Lusin-yan’ın mezarında ilk anma töre­ ni yapıldı."

1901 Mayıs’ında ise Hariste Armenia gazetesinin başyazarlı­ ğına getirilen hakiki bir Fransız Pierre Geillard, Fransız Meclisi’- ne Ermeni projesini sundu. Pro­ je Taşnaksutyun komite’sinin İs­ viçre’deki yayın organı Truşak’- da yayınlanacak ve böylece, Ce­

nevre ve Paris kanalıyla Ermeni istekleri geniş şekilde yer bula­ caktı. Geıllard’ın Fransız bakan­ larından Delcasse’ye sunduğu projenin Fransız basınında önemli yer alışını diplomatik çevreler "Eşi görülmemiş" ola­ rak tanımladı. Çünkü diploma­ si tarihinde ilk defa, bir İhtilâl Komitesinin istekleri kabul edi­ liyordu. Bakan Delcaşse’nin ka­ bul ettiği sadece Taşnaksutyun projesi de değildi. Huzuruna ön­ ce Geillard ardından Ermeni li­ derlerinden Minas Ç eraz’ ı alacaktı.

VE FRANSIZ PARLAMENTERLERİ

İLK ERMENİ

TOPLANTISINA KATILIYOR

Propaganda' merkezi olarak seçilen Paris’i diğer şehirler ta­ kip etmeye başladı. Haraç, Alik, Hayrenik ve Razmik komitenin diğeryayınorganları arasına gir­ di. Fransa parlementosunda ar­ tık Juares, Victor Berard ve Ge- illard’ın nutukları dinleniyordu.

Chateau D’eau tiyatrosunda 4 bin kişi toplanmıştı. Tarihlerden 15 Şubat 1903’dü ve Ermeni pro­ pagandası yavaş yavaş kendini gösteriyordu. Desteurnel baş­ kanlığındaki toplantıda kimler

yoktu ki?_

Fransız parlamentosundaki Pressense, J.Jaures, D. Costant, Deniş Cochin Türkiye’de bir Er­ menistan devletinin kurulmasını en ateşli biçimde savunurlarken, profesör Leroiy-Beauliea yol göstericilik yapıyordu. Toplan­ tıda uzun ve ateşli nutuklar atıl­ dı ve Fransa’nın mazlum insan­ ların yanında olacağı açıklandı ve Ermenilerin içinde bulunduk­ ları şartlar “ F e c i" olarak tanımlandı.

“ ...Türkiye’de insaniyete karşı yapılan mezalimi ortadan kaldır­ mak üzere Berlin anlaşması ile Mayıs 1895 ınemeranduınunun gereğince tatbikinde Fransa'nın nüfuzunu kullanması arzu ve be­ yan ederler.” (1)

FRANSIZ BASININ TARAFLI _________ TUTUMU_________

I903’den sonra giderek artan Ermeni propagandası büyük mali güç de sağlamıştı. Fransız

politikacıları ile Ermeni asıllı işa­ damlarının önayak olması ile toplanan paralar silahlanma ve yayına harcanıyor, toplantılar düzenleniyor ve önemlisi adam­ lar satın alınıyordu.Elise Reclus, Lombroso ve F.Passy sadece Pa­ ris çevresinin gönüllü yazarlarıy­ dı. Rene Pinon gibi gazeteciler ise Ermeni yangınını körükleyen­ ler arasındaydı. Le Journal Ga­ zetesi Ermeni yayınının en baş­ ta gelen destekçisi olmuştu. O dönemlerin magazinle politika­ yı bir arada veren ve Avrupa'nın sayılı yayınları arasında gösteri­ len Le Petit Jou rn al ise 1909-1910 arası çok sayıda ka­ pak olarak olayları Ermeni- Hıristiyan soykırımı olarak gös­ teriyordu. Özel olarak çizdiril­ miş tam sayfa fotoğraflarda Müslümanlar kılıçlarla çocuklar dahil herkesi öldürürken çizil­ mişti (2)

24 Mayıs 1915’de Tehcir ka­ rarı üzerine itilaf devletlerinin

Osmanlı Hükümetine verdiği no- ta’da imzası bulunan Fransa

“ Türkiye’yi medeniyete karşı suçlayanlar arasındaydı. Bu gö­ rüşteki Fransa elbettehem kendi Anadolu çıkarları, hem de İngil­ tere’ye alternatif olarak yakın doğu istekleri doğrultusunda ha­ reket edecekti.”

İlk aldatmaca 1916 yılının sonlarında başladı. Suriyeli ve Ermenilerden meydana gelecek

"Şark lejyonu” Güney ve Güney

Doğu Anadolu’da görev yapa­ cak, buna mukabil savaş sonu Fransa bu bölgelerin bir bölü­ münü Ermenilere bırakacaktı. Adana dahil 6 şehri içine alan bölgede Ermeniler hem sı­ nırı hem de Fransa çıkarlarını koruyacaktı. Ve böylece Fransız üniforması giymiş Ermeni asker­ lerle 2 bin sivil Ermeni Adana- ya yerleştirildi. 3 Ermeni gazetesi Adana’da yayına başlarken Amerika dan Hınçak, Vcragaz-

miyal temsilcileri çalışmalara

Le Petit Journal 1909 yılındaki 2 Mayıs sayısında olayları Ermeni - Hıristiyan soy kırımı olarak vermişti.

İngiliz devlet arşivinden

belgelerle Ermeni tehciri

"Ermeni Tehciri" konu­ sunda en aydınlatıcı bilgiyi o dönemde İçişleri Bakanı olan ve bir Ermeni kurşunu ile öl­ dürülen Talat Paşa’nın imza­ larını taşıyan belgelerde bul­ mak mümkün. Asılları İngil­ tere Devlet Arşivi’nin Dışiş­ leri Bakanlığı bölümü ve 9158 sayılı dosyadaki E-5523 numaralı belgelerin bir bölü­ müne bakalım.

Tehcir sırasında Türkiye’­ nin her türlü tedbiri aldığı ke­ sin olarak görülüyor. 22 Temmuz 1915’de Maliye ve­ kili adına gönderilen gizli ya­ zıda “ Durum gereği yerleri

değiştirilen FTmenilerin mahsul, hayvan ve emlak borçlarının şimdilik tecil edildiği" belirtiliyor.

20 Temmuz 1915 tarihli Talat Paşa’nın yazısından fırsatçıların tehcirden yarar­ landığını görüyoruz:

, "Başka bölgelere nakledi­ lecek Ermenilerin taşınabilir mallarının çok ucuza fırsat­ çılara satıldığı ve böylece mal sahiplerinin büyük ölçüde zarar gördükleri haber alın­ mıştır.

1- Tüm yabancıların ve şüpheli kişilerin, boşaltıla­ cak olan bölgelere girmeleri­ ni veya o bölgelerde serbestçe dolaşmalarını yasaklayınız.

2- Ermenilerin diledikleri her türlü eşyayı beraberlerin­ de götürmelerine izin veriniz.

3- Geride bırakılan eşy alar arasında çürümeyecek nite­ likte olanları mal sahipleri hesabına koruyunuz.”

İşte genelgedeki bazı mad­ delerden örnekler. 2 Ağustos 1915 tarihli yazı ise. Ermeni milletvekili ve ailelerinin baş­

ka bölgelere nakledilmeme- lerini öngörüyor. Aynı şekil­ de demiryollarında görevli olanların da başka bölgelere gönderilmemesi gerektiğini 4 Ağustos 1915 tarihli yazıda buluyoruz.

Tehcir konusunda ilgilile­ rin gerekli ilgiyi gösterme­ dikleri gerçek dışı. Nitekim tehcir edilenlerin toplanma bölgelerinin daima bir dene­ tim ve gözetim altında bulun­ durulması, onların güvenlik ve rahatlıklarının sağlanma­

s ı, yoksul durumdabulunaıı- ların korunması alınan ted­ birler arasında.

Ermeni Tehciri konusunda ilgililer gerekli duyarlığı gös­ termişler ve belgelerde görüleceği gibi Ermenilere ait mah­ sul mal ve emlak vergi borçlarının da tecilini sağlamışlardı.

Genelgelerde lıergün dok­ tor getirilmesi, sağlık koşul­ larının gözden geçirilmesi kı­

lınsa ve çocukların korunma­ sına özen gösterilmesi işlen­ miştir.

HE, NEREDE

NİÇİN,

NASIL

G Ü N E Ş

“Fransa,Ermenilerin varlığı

için her tedbiri alacaktır”

başladı. 1919 Haziran’da Sasun çevresinde akıl almaz katliamlar yapan Mihran Damadyan önee Mersin’e ardından da Adana’ya geldi. Fransız ilgilileri kendisine devlet adamı protokolü uygula­ dılar. Ve Damadyan Fransa’nın verdiği sözlerden cesaret alarak eliyle denizi gösterip şöyle diye­ cekti: "İleride buraya Ermeni fi­

losu gelecek. Ticareti temin için bu açıklarda demirleyecek, bu­ rası bir Isrmeni limanı olacak"

Ve Mihran Damadyan 5 Ağustos 1919’da 50 kişi ile Ada­ na valilik makamından içeriye girip vilâyete el koyuyordu. Vi­ layet Fransız Amirali Bremond’- un emri altındaydı. Amiral’in te­ lefonları kesmesi ve seri davran­ ması yeterli olmayınca Fransız kuvvetleri vilayetten içeri girdi ve.. Ermenilerin kendi makamı­ nı işgal edecek kadar cüret gös- te. meşini Amiral bir raporla Pa­ ris’e bildirdi. Fakat Fransa bu raporu sessiz karşıladı. Amiral E. Bremond’un 1919’dâki Klik- ya raporunda Hıristiyanların Fransız mandası altında istiklâl­ lerini ilan etliklerini, mahallele­ rin bayraklarla donatıldığını ve beyannameler dağıtıldığını belir­ tiyordu.

.. Sakarya zaferi gelmiş çatmış­ tı. Mart 1921 ’de Adana’nm tah­ liyesi için Fransa ile süren görüş­ meler Ankara anlaşması ile so­ nuçlanıyor ve Franklin Bouillon Türkiye’nin isteklerini kabul ediyordu.

Adana çevresinin Türkiye’ye bırakılmasına şiddetle karşı çı­ kan ihtilalci Ermeni komiteleri ile Klikya Hıristıyanları gibi gruplar bu defa hem rica hem baskı yolunu deniyorlardı. Klik­ ya Hıristiyanları bildirisinde de­ niyordu ki: “ Türklere karşı mu­

kavemet eden kahramanlarımız ve Fransızlarla beraber Klikya ovalarındaki omuz omuza çar­ pışanların namına, adaletine itimat beslediğimiz Fransa'nın bizi Türk hakimiyetinden kur­ tarmasını talep ve rica ederiz.”

Patrik Zaven’in üzüntü yazı­ sına ise Fransa Başbakanı M. Millerand çevrenin savunması için gerekli 100 bin askerin temin edilemiyeceğini belirtiyor ve ila­ ve ediyordu: “ Fransa Hüküme­

ti F>meni milletinin mevcudiye­ ti için her türlü tedbiri alacak­ tır."

Babacanyan, Arşak Çoban- yan ve Hadisyan Paris’te Fran­ sa’nın Türkiye’den çekilmesine şiddetle karşı çıkanların öncüle­ riydiler. Ve hükümete Fransız­ larla birlikte başvurdular. Parla- mento’dan Blum, Renodel. Be­ rard, Mate. Paul Ferin Descha- ne gibi isimler Ermenilerin en ateşli savunucularıydılar.

Ne 26 Aralık 1922’de Nara- dunkyan’ın Lozan Konferansı tali komisyonuna verdiği rapor ne de Fransa Hükümetine sun­ duğu deklarasyon durumu değiş­ tirecek, 100 binin üstünde Erme­ ni göç için eşyalarını denk yapacaklardı. Yıllarca sürdür­ dükleri mezalimin korkusu ve azabı içinde Suriye, Lübnan. Kıbrıs Mısır ve Fransa gibi ülke­ lere giden Ermeniler bu yüzden Fransa’yı yıllar boyu töhmet al­ tında tutacaklardı.

Ektiğini biçen Fransa. Okşa­ dığı, sevdiği ve büyüttüğü isyan­ kâr evlâdım yüzüstü bırakışının azabı içindeydi, işte bu yüzden tarihsel yanlışlığı savunmak du­ rumunda kalacaktı.

(1) Şurayı Ümmet Paris 14 Marat 1905-Numara 4

(2) Örnek: Petit Journal 2 Mayıs 1909 No: 963

---YA R IN

---Amerikan Heyetinde ABD

üniforması giyen

Ermeniler

9 Yılda 21 kanlı

Ermeni saldırısı

27 Ocak 1973 - Sanla Barbara'da Başkon­ solos Mehmet Baydar ile Konsolos Bahadır Demir öldürüldü.

2 2 Ekim 1975-Viyana’daBüyükelçi Daniş Tunalıgil öldürüldü.

24 Ekim 1975 - Paris'te Büyükelçi İsmail Erez öldürüldü.

16 Şubat 1976 - Beyrut’ta Büyükelçilik Başkatibi Oktar Cerit öldürüldü.

2 Haziran 1977 - Vatikan Büyükelçisi Ta- ha Carım öldürüldü.

9 Haziran 1977 Madrit’te Emekli Büyü­ kelçi Beşir Balcıoğlu ve Necla Kuneralp

öldürüldü.

12 Ekim 1979- Lahey’de Büyükelçi Özde- mir Benler’in oğlu Ahmet Benler öldürüldü.

22 Aralık 1979 - Paris’te Turizm Müşaviri

Yılmaz Çolpan öldürüldü.

6 Şubat 1980 - Bern’de Büyükelçi Doğan Türkmen silâhlı saldırı sonucu yaralandı.

17 Nisan 1980- Vatikan’da Vecdi Türel si­

lâhlı saldırı sonucu yaralandı.

31 Temmuz 1980 - Atina'da İdari Ataşe

Galip Özmen ve kızı Neslihan Özmen öldü­

rüldü .

5 Ağustos 1980 - Lyon’da Konsolosluğu­ muz basıldı. Kavas Bozdağ, Kadir Atılgan,

Ramazan Sefer, Hüseyin Toprak adındaki

vatandaşlarımız silâhlı saldırı sonucu yara­ landılar.

26 FŞlül 1980 - Paris’te Basın Ataşemiz

Selçuk Bakkalb^ı silâhlı saldırı sonucu

yaralandı.

17 Aralık 1980 - Sydney’de Başkonsolos

Şarık Arıyak ve koruma görevlisi Engin Se­ ver öldürüldü.

4 Mart 1981 - Paris'te Çalışma Müşaviri­ miz Reşat Morali ve Din Görevlisi Tecelli Arı

öldürüldü.

3 Nisan 1981 - Kopenhag'da Çalışma Mü-a şaviriıniz Cavit Demir silâhlı saldırı sonucu

yaralandı.

9 Haziran 1981 - Cenevre’de Sözleşmeli Sekreter Mehmet Yergüz öldürüldü.

24 Eylül 1981 - Paris’teki Başkonsoloslu­ ğumuz dört Ermeni terörist tarafından basıl­ dı. ASALA üyesi Firmeni teröristler görevli ve ziyaretçileri bir süre rehin aldı.

25 Fikim 1981 - Roma’da İkinci Kâtip Gök- berk Ergenekon silâhlı saldırıya uğradı.

28 Ocak 1982 - Los Angeles’ta Başkonso­ los Kemal Arıkan öldürüldü.

8 Nisan 1982 - Ottovva’da Kanada Ticaret Müşavirimiz Kani Güngör silâhlı saldırı so­

nucu yaralandı.

1905'de Ermeni nüfusu

VİLÂYETİ TOPLAM NÜFUS ERMENİ ERMENİ KATOLİK P R O T E S T A N EDİRNE 631.094 19.725 48 115 ERZURUM 815.432 125.657 8.720 2.241 İ S T A N B U L 909.978 72.962 9.918 1.213 A D AN A 411.022 50.139 2.511 5.036 AN K ARA 953.817 44.507 7.069 2.381 AYDIN 1.608.742 19.395 892 479 BİTLİS 437.479 114.704 2.788 1.640 B E Y R U T 824.873 1.118 277 3.823 HALEP 667.790 35.104 5.739 8.643 H ÜD AVENDİG ÂR 616.227 58.921 1.278 992 DİYARBAKIR 616.825 55.890 9.960 7.376 SURİYE 918.409 413 247 1.873 SİVAS 1.169.443 143.406 3.693 4.575 TR A B Z O N 1.122.947 37.549 1.350 1.338 K A S TA M O N U 767.227 8.959 — — KONYA 789.308 12.971 — 254 M AM URETİLÂZİZ 538.227 76.070 3.751 8.043 VAN 259.141 67.792 — — ESKİŞEHİR SANCAĞI 152.726 8.276 316 215 A N T A L Y A 49.686 630 — — URFA SANCAĞI 170.988 15.161 1.557 1.652 İÇEL 105.194 241 — — İZMİT 325.153 55.403 499 1.937 B O L U 408.648 2.961 9 2 CANİK 393.302 27.058 261 1.257 Ç A T A L C A 59.756 842 — — ZOR 66.294 67 215 1 KUDÜS 328.168 1.310 — 1.733 KARAHİSARI SAHİP 285.820 7.437 2 9 KARESİ 472.170 8.544 109 51 KALEİ S U L T A N İ Y E 165.815 2.474 — 67 KAYSERİ 263.074 48.659 1.515 2.018 K Ü T A H Y A 306.894 3.910 638 — MARAŞ 192.555 27.842 4.480 6.111 M EN TEŞ E 210.874 12 — — NİĞDE 291.117 4.890 46 769 18.520.016 1.161.169 67.838 65.844

KAYNAK: Osmanlı mülkleri nüfus istatistiği (1914)

8 Ermeni te rö r örgütü v a r

Bugün dünyanın hemen her bölgesine mevzilenmiş durumda 8 Ermeni terör örgütü var. Ermeni terör örgütleri canice planlarını belli başlı merkezlerde yapıyor. Bu merkez­ ler, başta Beyrut olmak üzere, Los Angeles, Marsilya, Paris ve Cenevre.

Ermeni terör örgütleri şunlar:

1. ASALA (Ermenistan’ın Kurtuluşu için Ermeni Gizli Ordusu). Merkezi Beyrut’­ ta. Filistin Kurtuluş Örgütü ile sıkı bir iş­ birliği halinde.

2. ESAK (Ermenistan Soykırım Adalet Ko­ mandoları). Merkezi Los Angeles’ta.

ASALA ile yakın işbirliği halinde. 3. YEDO (Yeni Ermeni Direniş Örgütü).

Merkezi Paris’te. Faaliyetlerini çoğun­ lukla Cenevre ve Marsilya’da sürdürüyor. 4. EKO(Ermeni Kurtuluş ve Hürriyeti).

Merkezi Marsilya’da.

5. GEGE (Genç Eylem Grubu). Merkezi Beyrut’ta.

6. EKC(Ermeni Kurtuluş Cephesi). Merkezi Beyrut’ta.

7. 4 HAK (3 Ekim Ermeni Komandoları). Merkezi Beyrut’ta.

8. DAG (9 Haziran Ermeni Örgü tü). Mer­ kezi Beyrut’ta.

16 ülkenin 27 kentinde 57 saldırı

27 Ocak 1973 tarihinde Los Angeles Başkonsolosu Mehmet Baydar ile Konso­ los Bahadır Demir’in 78 ya­ şında Gürgen Yanıkyan ad­ lı bir Ermeni tarafından şe­ hit edilmesi, Türkiye’yi he­ def alan Ermeni terörünün başlangıcı oldu.

Ermeni terörü giderek yoğunluk kazandı ve 9 yıl­ da 16 ülkenin 27 kentinde 57 saldırı olayı meydana geldi.

57 saldırıdan 20’si silâh­ lı, 35’i bombalı sabotaj, l ’i işgal, l ’i de kırmızı mürek­ kep hokkasının Marsilya Konsolosumuza atılması şeklinde oldu. Bu saldırılar sırasında 19 diplomat ve görevlimiz öldürüldü, 14 diplomat ve görevlimiz ise yaralandı. Bütün bu

saldı-rıları 37 Ermeni terörist yaptı.

Uluslararası istihbarat raporlarına göre Ermeni te­ röristlerin saldırıda bulun­ dukları ülke ve kentler tab­ losu şöyle:

FRANSA: Paris, Mar­ silya, Lyon, Strasbourg.

ABD: Santa Barbara, Los Angeles, New York.

İTALYA: Roma, Mila­ no. İSVİÇRE: Cenevre, Bern, Zürih. HOLLANDA: Lahey, Amsterdam. F.ALMANYA: Frank­ furt, Köln, Essen. LÜBNAN: Beyrut. İN GİLTERE: Londra. DANİMARKA: Kopen­ hag. AVUSTURYA: Viyana.

Ermenilerin Türkiye

dışındaki hedefleri

Türkiye’den, dolayısıyla Türklerdeıı intikam almak iddiası ile terör hareketlerini yoğunlaştıran Ermeni terör örgiitlerleylemlerini Türkiye dışına da yönelttiler.

Yapılan istatistiklere göre 1975 Ocak ayı ile 1982 Ocak ayı arasındaki 7 yıllık süre içinde Ermeniler 11 ülkenin 17 kentinde toplam 53 saldırı düzenlediler. Bu saldırılarda I İsviçreli öldü, 33 İsviçreli, 4 İspanyol, 2 Fransız, 1 İtal­

yan, 1 ABD’liolmak üzere4l kişi yaralandı.

Ermeni terörüne hedef olan Türkiye dışındaki ülke­ ler ve saldırı sayıları şöyle:

Fransa: Paris, Marsilya (13), İsviçre: Cenevre, Zürilı, Bern (Lozan, Nyon (12), İtal­ ya, Roma, Milano (7), Lüb­ nan: Beyrut (5), ABD: Los Angeles (4), İspanya: Mad­ rid (4), İran: Tahran (3), İn­ giltere: Londra (2), Belçika: Brüksel (1), Danimarka: Ko­ penhag (1), Irak: Bağdat (1).

İSPANYA: Madrid. YUNANİSTAN: Atina. BELÇİKA: Brüksel. AVUSTRALYA: Syd­ ney. IRAN: Tahran. KANADA: Ottawa.

TAŞNAK

Taşnak, Osmanlı Devleti zamanında 1889 yılında kurulan bir Ermeni İhtilâl Komitesi’dir. 1876 - 1877 Osmanlı-Rus Savaşı’nın so­ nucundan yararlanmak is­ teyen Ermeniler, Patrik Nerses aracılığı ile Ermeni istekleri için Cırandük Ni- kola’ya başvurdular. Er- menilcrin amacı bağımsız bir Ermenistan kurmaktı. Bu düşünceyle “ Taşnak İh­ tilâlci Komitesi” kuruldu.

HINÇAK

Hınçak, Kafkasya’da bulunan Ermeni halkına bağımsızlık kazandırmak amacıyla 1890 yılında ku­ ruldu. Başkanı ise Ermeni Patriği Matyos İzmirliyan idi. Kafkasya’daki Ermeni İhtilâl Komitelerine bağlı olarak çalışıyordu.

ARAŞTIRMA

SERVİSİ

Faik AKIN- Ergun HİCYILMAZ - Mithat NEMLİ

Kişisel Arşivlerde İstanbul Belleği Taha Toros Arşivi

Referanslar

Benzer Belgeler

Sonuçta öğrencilerin en hoşlanmadığı hayvan yılan, en çok hoşlandığı hayvan muhabbet kuşu, en çok öldürülmesini düşündükleri hayvan yılan ve en çok koruma

Valikonağı Caddesi’nden devam ederek, Maçka Demokrasi Parkı içerisinde sona eren yürüyüşten sonra bir açıklama yapan Şişli Belediye Başkanı Mustafa Sangül,

Ülkemiz için en bü­ yük felâket yerimize ehliyetsiz bir sadrazamın geçmesi, eserimizi yanlış anlaması ve takip ettiğimiz yolu terketmesi.. Haşmetmeab, sadaret

Edip Cansever çok yıllar önce şöyle yazmıştı: “Bu yorgun, bu üzünçlü yüreği / Benim değilmiş gibi, benim değilmiş gibi / Kimse görmeden şöyle bir yol

ve dünyada emniyet ve sadakati kaybettiği için hilka­ ten çok istediği ve fıtraten çok muhtaç olduğu m ü­ nasip kocayı dahi bulamaz. Bulsa da başına bela bu­ lur.

lecektir:. 1) Oruç bireysel bir ibadet niteliği La§ımakla birlikte, özellikle ülkemizde bu ibadetin top- lumsal yönü de öne çıkacaktır. 2) Oruca kar§ı tutumlar ile

değişiklik yapmadığı için dipnot olarak belirtilmiştir... 94 akademisyenlerin varlığı olarak gösterilebilir. Marmara Üniversitesi, Gazi Üniversitesi, Selçuk

Türkiye Yeşilleri Uluslararası çalışma Grubu, dünyanın en önemli kültürel miraslarından biri olan Bergama Sunağı'nın ait oldu ğu Bergama'ya geri gönderilmesini istedi..