• Sonuç bulunamadı

Farklı Sosyoekonomik Duzeydeki İlkoğretim 7. Sınıf Öğrencilerinin Beslenme Durumlarının Ve Antropometrik Ölçümlerinin Karşılaştırılması

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Farklı Sosyoekonomik Duzeydeki İlkoğretim 7. Sınıf Öğrencilerinin Beslenme Durumlarının Ve Antropometrik Ölçümlerinin Karşılaştırılması"

Copied!
11
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

Beslenme ve D iyet Dergisi /J N u tr and Diet 39(l-2):9-19/2011

FARKLI SOSYOEKONOMİK DÜZEYDEKİ İLKÖĞRETİM

7. SINIF ÖĞRENCİLERİNİN BESLENME DURUMLARININ

VE ANTROPOMETRİK ÖLÇÜMLERİNİN

KARŞILAŞTIRILMASI

--- --- Uzm. Dyt. Şebnem Ö ZG EN ÖZKAYA* — Doç. Dr. Hülya G Ö K M EN Ö ZEL**

Ö ZET

Bu çalışmada Kocaeli İ li’nde farklı sosyoekono­ mik düzeydeki 11-13 yaş arasında olan 227 ado- lesanın beslenme durumları ve antroponıetrik öl­ çümleri karşılaştırılmışîır Düşük sosyoekonomik düzeydeki (DSED) erkeklerde bodurluk (%7.1), zayıflık (%16.7), aşırı kilolulıık (%11.9) ve obezite (%9.5), yüksek sosyoekonomik düzeydeki (YSED) erkeklerden daha yüksek bulunmuştur. YSED’deki kızlarda obezite (%4.3), aşırı kiloluluk (%14.5) ve zayıflık (%11.6), DSED'deki kızlardan daha yük­ sek bulunmuştur. YSED’deki erkeklerin protein (%), kolesterol, çinko, kalsiyum, magnezyum, fo s­ for, demir, A vitamini, C vitamini, Bl, B2, B6, B12, folat ve niasin alınılan DSED'deki erkeklere göre daha yüksek bulunmuştur (p<0.05). DSED’deki kızların çoklu doymamış yağ asidinin enerjiye katkısı, onıega-6, E vitamini ve bakır alınılan,

YSED deki kızlara göre daha yüksektir (p<0.05). Çalışmada antroponıetrik ölçümlere göre büyü­ menin ve beslenme durumunun DSED'deki ado- lesanlarda, YSED ’deki adolesanlara göre daha riskli olduğu görülmüştür.

Anahtar Kelimeler: adolesaıı, sosyoekonomik dü­ zey, beslenme, antropometri, farklılık

ABSTRACT

Comparison o f nutritional status and anthropo­ metric measurements o f seventh grade primary school students having different socioeconomic status.

This study was conducted to determine the nutri­ tional status and anthropometric measurements oj 227 adolescents aged between 11 and 13 years in different socioeconomic status in Kocaeli. Stunt­ ing (%7.1), wasting (%16.7), overweight (%11.9) and obesity (%9.5) prevelances were higher in boys in low socioeconomic status than those in high socioeconomic status. Wasting (%11.6), over­ weight (%14.5) and obesity (%4.3) prevelances were higher in girls having high socioeconomic status than those having low socioeconomic sta­ tus. Stunting prevelance was %4.1 in girls in low socioeconomic status. Protein (%E), cholesterol, zinc, calcium, magnesium, phosphorus, iron, vi­ tamins A, C, Bl, B2, B6, B 12, folate and niacine intakes in boys having high socioeconomic status were higher than those in low socioeconomic sta­ tus (p<0.05). Polyunsaturated fatty acids, omega 6, vitamin E and copper intakes in girls having low socioeconomic status were higher than those having high socioeconomic status (p<0.05). We found that, nutritional status and anthropomet­

ric measurements in adolescents having low so­ cioeconomic status were below than those having high socioeconomic status.

Key Words: adolescent, socioeconomic status, nu­ trition status, anthropometry

Kocaeli İl Sağlık Müdürlüğü/ KOCAELİ

Hacettepe Üniversitesi Sağlık Bilimleri Fakültesi Beslenme ve D i­ yetetik Bölümü/ANKARA

(2)

10 ÖZGEN ÖZKAYA Ş., G Ö K M EN ÖZEL H.

G İR İŞ

Adolesan dönemi fiziksel, ruhsal ve sosyal yön­ den büyüme, gelişme ve olgunlaşmanın çok hızlı olduğu bir dönemdir (1,2). Bu dönemde adolesa- nın beslenme davranışına etki eden etmenlerin be­ lirlenmesi ve bu etmenlerin adolesanlarda olumlu sağlık davranışları oluşturacak şekilde değiştiril­ mesi yaşamın ilerleyen dönemlerinde görülebile­ cek pek çok sağlık sorununun önlenmesi açısın­ dan oldukça önemlidir (3). Adolesan dönemdeki büyüme ve gelişme atağına bağlı olarak birçok besin öğesi ve enerjiye olan gereksinim artmakta­ dır. Artan enerji, protein ve diğer besin öğeleri ih­ tiyacının yeterli ve dengeli bir şekilde karşılanma­ ması büyüme ve gelişmeyi yavaşlatmakta ve hatta büyümenin durmasına neden olmaktadır (4). Ado­ lesanlarda beslenme durumunun ve büyüme ge­ lişmenin değerlendirilmesinde yaygın olarak ant- ropometrik ölçümler kullanılmaktadır (5). Dünya Sağlık Örgütü (WHO)’nün 2007 yılında 5-19 yaş grubu adolesanlar için önerdiği referans değerlere göre bu yaş gurubu için yaşa göre boy uzunluğu ve yaşa göre Beden Kitle İndeksi (BKÎ) değerlerinin kullanılması gerekmektedir. Adolesanlarda nor­ mal antropometrik değerlere ulaşılması genetik yapı, cinsiyet, hormonlar, sosyoekonomik durum, çevresel koşullar ve beslenme gibi çeşitli etmen­ lerin etkisi altındadır. Bu etmenlerden en önemlisi olan beslenmenin yetersiz olması durumunda top­ lum sağlığının olumsuz yönde etkileneceği ve top­ lumun sosyoekonomik gelişmesini yavaşlatacağı kabul edilmektedir (6).

Ülkemizde besin tüketim dengesizliği, eğitim, sağlık ve diğer sosyal haklardan yararlanmadaki eşitsizliklere bağlı olarak hem gelişmiş, hem de gelişmekte olan ülkelerin sağlık sorunları birlikte görülmektedir (3).

Bu araştırma, farklı sosyoekonomik düzeydeki ilköğretim 7. sınıf öğrencilerinin beslenme alış­ kanlıklarının, beslenme durumlarının ve antropo­ metrik ölçümlerinin sosyoekonomik düzeye göre değişip değişmediğini saptamak, farklılık varsa etki eden etmenleri değerlendirmek amacıyla planlanıp yürütülmüştür.

A R A ŞTIR M A Y Ö N T E M İ V E A R A Ç L A R I Araştırma, Mart 2009-Mayıs 2009 tarihleri ara­ sında Kocaeli İli Körfez İlçesi Milli Eğitim Müdürlüğü’ne bağlı toplam 16 ilköğretim oku­ lunda yedinci sınıfta öğrenim gören 124 erkek ve

126 kız olmak üzere iki aşamalı tabakalı rastgcle örnekleme yöntemi ile seçilen 11-13 yaş arasında değişen 109 erkek (% 48), 118 kız (% 52) toplam 227 öğrenci üzerinde yürütülmüştür. Kocaeli İli Körfez Belediyesi Sosyal Hizmetler Birimi’ne başvuran ve sosyal yardımlaşma hizmetinden ya­ rarlanan kişilerin ikamet ettiği mahallelerin be­ lirlenmesi ile yüksek ve düşük sosyoekonomik düzeye sahip mahalleler saptanmıştır. Çalışma­ da DSED ve YSED’deki okullar bu beyana göre seçilmiştir. DSED’ de 49 kız (%53.8), 42 erkek (%46.2) olmak üzere toplam 91 çocuk (%48), YSED’de 69 kız (%49.3), 67 erkek (%50.7) ol­ mak üzere toplam 136 çocuk (%52) bulunmak­ tadır. Araştırmada uygulanan ankette çocukların demografik özellikleri, sosyoekonomik durumu, genel beslenme alışkanlıkları, 24 saatlik besin tü­ ketim kaydı sorgulanmış ve tüm çocuklarda vücut ağırlığı (kg), boy uzunluğu (cm), araştırmacı ta­ rafından ölçülmüştür. Beden Kütle İndeksi (BKI) (kg / m2) ile bel/ kalça oranı hesaplanmıştır. Bi­ reylerin günlük enerji ve besin öğeleri miktarları ile 1 günlük tükettikleri ortalama besin miktaılaıı “Beslenme Bilgi Sistemleri (BeBis) Programı” ile değerlendirilerek hesaplanmıştır (7). Bulunan de­ ğerler Recomended Dietary Allowances (RDA) a göre karşılaştırılarak yetersiz (<%67), yeterli (%67-133) ve fazla (>%133) olarak değerlendiril­ miştir (8).

Verilerin istatistiksel değerlendirmesinde orta­ lama, standart sapma, en büyük ve en küçük de­ ğerler ve dağılım (%) kullanılmıştır. Sayısal de­ ğişkenlerde iki grup karşılaştırılarak parametrik koşulları sağlayıp sağlamamasına göre bağımsız iki örneklem T Testi ve Mann Whitney U leşti kullanılmıştır. Kategorik değişkenlerde gruplar arası farklılık “Exact (kesin) Ki-Kaı*e” testiyle kontrol edilmiştir. p< 0.05 olması anlamlı farklı­ lığı ifade etmiştir.

Araştırma için 26.06.2009 tarihli ve 2009/114 nolu Kocaeli Üniversitesi Etik Kurul Kararı ve

(3)

Farklı Sosyoek on om ik D üzeydeki İlköğretim 7. S ın ıf Öğrencilerinin Beslenm e Durumlarının ve

Antropomctrik Ölçüm lerinin Karşılaştırılması 11

14.12.2009 tarihli ve 10798 sayılı Kocaeli Valiliği Körfez Kaymakamlığı onayı alınmıştır.

BULGULAR

DSED’deki bireylerin %56.1’i, YSED’deki birey­ lerin %47.8’i öğün atlamaktadır. DSED’deki bi­ reylerin %47.2’si, YSED’deki bireylerin %57.3’ü kahvaltı öğününü atlamamaktadır. Hem DSED hem de YSED’deki bireylerin kahvaltı atlama nedeninin en fazla iştahsızlık (sırasıyla %45.8 ve %55.1) olduğu bulunmuştur. Okul kantininden yi­ yecek/içecek satın alan bireylerin oranı DSED’de %50.6, YSED’de% 87.5’tir. DSED’deki bireylerin %52.1’i okul kantininden açma/poğaça/simit/tost, %41.3’ü kola/gazoz/meyve suyu, %34.7’si çiko­ lata/gofret, YSED’deki bireylerin %66.3’ü okul

kantininden açma/poğaça/simit/tost, %38.6’sı

döner/sosisli sandviç/patates/köfte ekmek/ham­

burger/lahmacun/pide, %42.8’i kola/gazoz/meyve suyu satın almaktadır.

DSED ve YSED’deki kızların günlük süt-yoğuıt tüketimi ortalaması sırasıyla 159±167.1 g vc 208Ü 93.3 g ’dır. DSED ve YSED’deki erkeklerde ise bu oran sırasıyla 158±211.8 g ve 246±242.2 g ’dır (Tablo 1). YSED’deki erkeklerin kırmızı et, kızların ise peynir tüketimleri, DSED’dekileregöre daha fazla bulunmuştur (p<0.05). YSED’deki kız­ ların katı yağ/tereyağ tüketimleri, DSED’dekilerc göre daha yüksek (p<0.001), ayçiçek yağı tüke­ timleri ise daha düşüktür (p<0.05).

YSED’deki erkek çocukların diyetle protein (enerji %), kolesterol, çinko, kalsiyum, magnez­ yum, fosfor, demir, A vitamini, C vitamini, 131 vitamini, B2 vitamini, B6 vitamini, B12 vitamini, folat ve niasin alımları, DSED’dekilere göre daha fazla (p<0.05), YSED’deki kızların sadece

ome-T a b lo 1: Ç ocu k ların so s y o ek o n o m ik d ü zeye ve cin siy ete göre bazı besinleri tüketim durumları (g/gün).

E r k e k K ız D S E D Y S E D D S E D Y S E D V ± S D T ± S D P x ± S D J ± S D P S ü t v e sü t ü r ü n le r i Sü t- yoğurt I5 8 .5 ± 2 1 1 .8 2 4 6 .5 ± 2 4 2 .2 0.89 159.5±167.1 2 0 7 .6 ± 1 9 3 .3 0 .1 9 P eyn ir 4 0 .7 ± 5 1 .5 4 9 ± 5 1.1 0.2 7 3 2 .4 ± 2 8 .3 4 6 .7 ± 3 3 .3 0 .0 1 * E t v e ü r ü n le r i K ırm ızı et 2 6 .8 ± 5 3 .3 4 6 .3 ± 5 6 .7 0.03* 32.7±41 2 5 .3 ± 3 5 .2 0.25 Et ürünleri 3 .5 ± 1 3 7 .3 ± 2 2 .3 0.49 1.1±5.6 I.7 ± 5 .9 0 .2 4 Tavuk 11.4± 31.3 17.8± 44.2 0.55 6 .5 ± 2 6 .2 1 3 .3 ± 3 4 .9 0 .1 7 B alık _ 5 .1 ± 2 4 .3 0.16 - I.3 ± 1 1 .4 0 .3 9 Yumurta 13.9±19.1 3 0 .8 ± 4 0 .2 0.04* 2 7 .3 ± 3 8 .6 2 7 .2 ± 3 5 .6 0.85 K u r u b a k la g il-y a ğ lı to h u m la r K. bak lagiller 17.9=1=29.7 17.9± 23.9 0.66 1 8 .1±27.5 1 7 .1±21.9 0 .89

Y ağlı tohum lar 4 . 7 Ü 8 .7 8 .2 ± 1 9 0.21 2 .5 ± 7 .2 7 .9 ± 1 6 .2 0.13

S e b z e - m e y v e

Yeş. yapr. se b zeler 2 2 .7 ± 3 6 .6 4 0 .9 ± 5 7 .5 0 .10 3 8 ,7 ± 5 4 .7 3 6 .8 ± 4 6 .7 0.69

D iğ er se b zeler 1 2 9 ± 1 11.4 151.2± 125.2 0.4 0 1 7 7 .8 ± 1 3 6.9 160.1 =t 122.3 0.53

M ey v e le r 1 6 9 .5 Ü 8 7 .7 2 5 0 .5 ± 2 5 8 .9 0 .14 3 2 I .6 ± 2 7 0 .9 3 3 2 .3 ± 3 3 9 .7 0.85

T a h ıl g r u b u

E km ek v e çeşitleri 166.2 ± 1 19.5 I9 0 .4 ± 1 2 5 .4 0.31 142.9± 104.1 161.8 ± 1 16.5 0 .3 6

D iğ er tahıllar 9 1 .9 ± 5 7 .2 9 8 .2 ± 6 1 .5 0.59 9 1 .5 ± 4 6 .3 7 8 .4 ± 4 9 .6 0 .1 5

B isk ü v i, kraker, kek 3 4 .8 ± 4 7 .2 4 0 .2 ± 4 9 .6 0.4 9 41. 1±59.6 46. I ± 4 9 .1 0.23

Y a ğ la r

A y çiçek y ağı 2 6 . 1±23.2 2 5 .5 ± 1 7 .9 0.89 2 9 .4 * 1 7 .2 23. l± 1 4 .0 0.03

K atıyağlar, tereyağı 0 .7 ± 1 .9 1.8±3.4 0.05 0.8±4.1 1.9±3 0 .0 0 *

Y um uşak margarin 1 9 .1 Ü 2 .4 18.9± 16.2 0.59 1 6 .9 ± İ5 .4 1 4 .4 ± 1 2 .1 0 .5 4

Ş e k e r li b e s in le r

Şek er v e şekerli bes. 2 7 . 1±39.5 2 6 .6 ± 3 3 .5 0.71 3 4 .7 ± 4 5 .1 2 6 .2 ± 3 0 .7 0 .4 9

(4)

T ablo 2: Ç ocukların so sy o ek o n o m ik d ü zeye ve cin siy ete göre enerji v e b esin öğ elerin i alım durum ları.

1 2 Ö ZG EN ÖZKAYA Ş., G Ö K M EN Ö ZEL II.

E r k e k _________________K ız D S E D X ± S D Y S E D ,v ± S D P D S E D ,Y ± S D Y S E D X ± S D P Enerji (kkal/gün) 2 1 4 2 ± 8 2 8 .6 2 4 4 5 ± 8 4 6 .6 0 .0 6 2 2 4 6 ± 6 5 3 .5 2 1 7 7 ± 6 3 2 .9 0 .5 0 Protein (enerji %) 11.1±2.5 12.8± 2.3 0 .00* 1 0 .9 İ2 .1 1 1 .6 ± 2 .4 0 .2 0 B itkisel protein (g/gün) 3 4 .6 Ü 5 .4 3 8 .4 Ü 3 .8 0 .1 8 3 7 . 7 Ü 5 .4 3 3 . 7 Ü 1 .2 0 .1 0 Karbonhidrat (enerji %) 5 1 .5 ± 9 .8 4 9 .1 ± 6 .9 0 .13 4 9 .7 ± 8 .3 5 1 .4 ± 6 .9 0 .2 0

Toplam yağ (enerji %) 3 7 .1±9.6 3 7 .9 ± 6 .5 0.61 3 9 .2 ± 8 .1 3 6 . 9 i6 . 5 0 .0 8

O m ega-3 (g/gün) 3 .1 Ü .7 3 . 3 Ü .8 0 .5 6 3 . 0 Ü . 6 2 . 8 Ü . 3 0 .5 0

O m ega-6 (g/gün) 2 4 Ü 6 .3 2 3 .4 Ü 2 .6 0 .7 9 2 9 . 4 Ü 7 .9 2 0 .6 ± 9 .9 0 .0 0 *

D oym u ş y.a. (%) 12.3±5.2 13.1± 3.4 0 .0 8 11.9 ± 3 . 1 1 2 .9 ± 3 .2 0 .0 8

Tekli doym am ış y.a. (%) l l . l ± 3 . 4 12.1±.8 0 .0 8 12. l± 2 .2 1 1 .8 ± 2 .9 0 .2 4

Çoklu doym am ış y.a.(%) 11.3±4.9 10.2± 3.9 0 .3 0 1 2 .7 ± 5 .6 9 .7 ± 3 .4 0 .0 0 *

K olesterol (m g/gün) 1 9 2 .8 Ü 2 3 .6 3 0 9 .9 Ü 96.3 0 .0 0 * 2 6 3 .8 Ü 9 4 .9 2 4 3 .6 Ü 6 0 .1 0 .8 3 L if (g/gün) 19.2±8.6 2 1 .7 ± 7 .5 0 .1 0 2 3 .2 ± 8 .7 2 1 .8 ± 7 .6 0 .3 7 Suda çöz. lif (g/gün) 6 .7 ± 3 .3 7 .4 ± 2 .8 0 .1 9 7 .4 ± 2 .9 7 . 1± 2.6 0 .5 5 Suda çözünm ez lif (g/gün) 1 2.3± 5.4 13.9±4.8 0.11 1 5 .1 ± 5 .8 1 3.7± 5.1 0 .1 7 Çinko (m g/gün) 8 .0± 3.7 1 0.7± 4.4 0 .0 0 * 9.1 ± 3 .6 8 .5 ± 2 .7 0 .3 0 K alsiyum (m g/gün) 534.3± 380.1 7 4 6 .5 ± 4 1 8 .9 0 .0 0 * 5 6 3 .5 ± 2 8 3 .1 6 7 3 .7 ± 3 16.6 0 .0 5 M agnezym (m g/gün) 2 4 2 .2 Ü 2 5 .9 2 8 8 .5 Ü 15.6 0 .0 0 * 3 2 2 .1 Ü 7 5 .9 2 5 7 .0 ± 9 2 .l 0 .0 9 Fosfor (m g/gün) 9 6 3 .5 ± 4 3 2 .6 1 2 2 3 .6 ± 4 8 4 .0 0 .0 0 * 1 0 7 9 .9 ± 4 2 4 .7 1 0 5 7 .8 ± 3 3 9 .7 0 .7 5 Bakır (m g/gün) 1.5±0.9 l.7 ± 0 .6 0 .1 4 2±1.1 1 .7 ± 0 .6 0 .0 2 * * Demir (m g/gün) 9.4 ± 4 .3 12.2± 4.6 0.00* 1 2 .2 ± 4 .6 1 1 .3 ± 3 .6 0 .2 2 A vitamini (pg/gün) 6 64.2± 368.1 1 0 5 6 .7 ± 7 3 5 1 0.0 0 * 9 4 9 .5 ± 5 5 7 .4 1 0 3 2 .4 ± 6 5 0 .6 0 .5 0 E vitamini (m g/gün) 2 6 . İ Ü 6 .7 2 6 Ü 3 .3 0 .6 0 3 3 . 3 Ü 8 .7 2 2 . 8 Ü 0 .2 0 .0 0 * K vitamini (jıg/gün) 2 5 4 .3 Ü 6 9 .9 3 3 5 .6 ± 2 1 4 .6 0 .0 5 3 0 8 . 7 Ü 7 3 .8 3 1 6 .6 Ü 5 3.3 0 .6 4 C vitamini (m g/gün) 6 6 .6 ± 5 6 .5 1 0 2 .4 ± 7 5 .4 0 .0 1 * * 104.1 ± 7 3 .1 1 1 6 .6 ± 9 7 .7 0 .8 6 B, vitamini (m g/gün) 0 .8 ± 0 .4 1.0±0.3 0 .0 1 * * 1 .0 ± 0 .4 0 .9 İ 0 .3 0 .1 9 B 2 vitamini (m g/gün) 1.0±0.5 l.4 ± 0 .7 0 .0 0 * 1 .2 ± 0 .4 1 .2 ± 0 .4 0.31 B 6 vitamini (m g/gün) 1.1±0.4 1.3±0.5 0 .0 1 * * 1 .3 ± 0 .4 1 .2 ± 0 .4 0 .4 8 B ,2 vitamini (|ig/gü n ) 1.8±2.1 3.6 ± 3 .3 0.0 0 * 2 . 1 Ü . 6 2 . 2 Ü . 7 0 .7 7 Folat (|ig/gü n) 2 6 6 .8 Ü 2 5 .2 3 2 2 .9 Ü 2 4 .9 0 .0 2 * * 3 1 9 .2 Ü 3 3 .2 3 1 2 . 3 Ü 0 2 .9 0 .7 5 N iasin (m g/gün) 8 .7 ± 4 .1 12.2 ± 5 .5 0 .00* 9 .9 ± 4 .6 1 0 ± 4 .6 0 .8 7 *p<0.001, **p<0.05

ga-6, çoklu doymamış yağ asitleri, bakır ve E vi­ tamini alımları DSED’kileıe göre daha düşüktür (p<0.05) (Tablo 2).

DSED’deki çocukların %18.7’sinin, YSED’deki çocukların %15.4’ünün enerji (kkal/gün) alını­ lan yetersizdir (Tablo 3). DSED’deki çocukla­ rın %10.9‘u, YSED’deki çocukların %4.4‘ünün protein (g/gün) alımları, DSED’deki çocukların %41.7’sinin, YSED’deki çocukların %34.5’inin posa alımları yetersizdir. Kalsiyum (mg/gün)

alımına bakıldığında DSED’deki çocukların

%15.4’ü, YSED’deki çocukların % 30.9’u kal­ siyumu yeterli düzeyde almaktadır. DSED’deki çocukların %18.7’si demir alımları yetersiz iken, bu oran YSED’deki çocuklarda %13.9’dur. Çin­ ko (ıng) alımı DSED’deki çocuklarda %35.2,

YSED’deki çocuklarda % 25.7 oranında ye­ tersizdir. DSED’deki çocukların % 35.3’ünde, YSED’deki çocukların %40.5’inde C vitamini (mg) alımları fazladır.

Tablo 4 ’te yaşa göre boy persentil dağılımında DSED’deki erkeklerin %7.1’inin, Y SE D ’dekı erkeklerin %1.5’inin bodur (<3. persentil) ol­ duğu bulunmuştur. Kızlarda ise yaşa göre boy uzunluğuna (persentil) göre hem DSED hem de YSED’deki kızlarda bodur (<3. persentil) olan ço­ cuk saptanmamıştır. Yaşa göre BKI’nin persentil değerlendirmesinde DSED’deki erkeklerin %9.5’i şişmandır (> 97. persentil) olduğu saptanmıştır. YSED’deki erkeklerde ise şişman çocuk bulun­ mamaktadır. Kızlarda ise D SED’deki kızların

(5)

Farklı So sy o e k o n o m ik D üzey deki İlköğretim 7. S ı n ı f Öğrencilerinin Beslenme Durumlarının ve Antropomctrik Ölçümlerinin Karşılaştırılması

T a b lo 3: B e sin ö ğ e le rin in R D A ’ya göre karşılanm a yü zd elerin in d ağılım ı.

13 D S E D (n = 9 1 ) Y eterli F a zla n % Enerji (k k al) Protein (g ) P o s a ( g ) K a lsiy u m (n ıg ) F o sfo r (m g ) D em ir (m g ) Ç ink o (m g ) B akır (m e g ) M a g n e zy u m (m g ) A v ita m in i(m c g ) E v ita m in i(m g ) K v ita m in i(m c g ) C v ita m in i(m g ) B , v ita m in i(m g ) B 2 v ita m in i(m g ) B 12 v ita m in i(m c g ) Folat (m e g ) B 6 v ita m in i(m g ) N ia sin (m g ) O m eg a -3 O m eg a -6 17 10 3 8 7 6 3 2 17 3 2 2 17 16 3 2 3 4 19 12 4 0 3 2 10 4 4 4 o 1 8 .7 10 .9 4 1 . 7 8 3 . 5 3 5 . 2 1 8.7 3 5 . 2 2.2 1 8.7 1 7 .6 3 .3 2.2 3 7 . 3 20.8 1 3 .2 4 4 3 5 . 2 1 0.9 4 8 . 4 4 . 4 o o n 6 4 4 0 4 4 14 51 4 6 53 10 4 7 3 7 13 6 2 5 5 2 3 8 16 5 0 4 0 3 9 13 n % % Y e tersiz % Y S E P (n = 1 3 6 ) Y eterli n % 7 0 . 3 4 4 . 0 4 8 . 3 1 5.4 5 6 . 0 5 0 . 5 5 8 . 2 10 .9 5 1 . 7 4 0 . 6 14.3 6.6 2 7 . 4 5 7. 1 4 1 . 7 17.6 5 4 . 9 4 4 4 2 . 8 14.3 14.3 10 41 9 1 8 2 8 6 7 9 2 7 3 8 7 5 83 3 2 20 41 35 9 41 8 7 4 6 9 11 4 5.1 10 1.1 8.8 3 0 . 8 6.6 8 6 . 9 2 9 . 6 4 1 . 8 8 2 . 4 9 1 . 2 3 5 . 3 22.1 4 5. 1 2 6 . 4 9 .9 4 5. 1 21 6 4 7 9 2 3 2 19 35 1 16 14 3 4 2 17 9 35 3 4 9 4 4 3 7 15 .4 4 . 4 3 4 . 5 6 7 . 6 2 3 . 5 13 .9 2 5 . 7 0 .7 11.7 10.3 2.2 3 0 . 8 12.5 6.6 2 5 . 7 2 5 6.6 3 2 .3 2.2 5.1 9 4 4 8 86 4 2 9 0 66 88 16 87 4 4 2 7 1 39 81 4 5 4 0 83 5 9 6 7 15 33 6 9 . 2 3 5 . 3 6 3 . 3 3 0 . 9 66.2 4 8 . 5 6 4 . 7 11.7 6 3 . 9 3 2 . 3 19.8 0 . 7 2 8 . 7 5 9 . 6 33.1 2 5 . 4 61 4 3 . 4 4 9 . 3 11 2 4 . 3 n 21 8 2 3 2 14 51 13 119 33 78 106 135 55 38 82 61 19 68 2 5 118 9 6 % 1 5. 4 6 0 . 3 2.2 1.5 10.3 6 2 . 4 9 .6 8 7 . 6 2 4 . 4 5 7 . 4 7 8 9 9 . 3 4 0 . 5 2 7 . 5 6 0 . 3 4 4 . 9 14 5 0 18.4 86.8 7 0 . 6

%4. Tinin, Y SE D ’deki kızların %4.3’ünün şişman (> 97. persentil) olduğu saptanmıştır.

T A R TIŞM A

Kocaeli İli Körfez îlçesi’nde farklı sosyoekono­ mik düzeydeki ilköğretim 7. sınıf öğrencilerinin beslenme durumlarının ve antropometrik ölçüm­ lerinin karşılaştırılması amacıyla yapılan bu ça­ lışmada, tüm çocukların %40’ı DSED’de, %60 ı Y SED’de yer almaktadır.

T a b lo 4: Ç ocu k ların y a şa göre BK İ değerlerinin W H O - 2 0 0 7

Beslenme alışkanlıklarını etkileyen en önemli et­ menlerden biri olan sosyoekonomik düzey, yaşa­ mın her döneminde olduğu gibi adolesan dönemde de çeşitli beslenme sorunlarının ortaya çıkmasına neden olmaktadır. Toplumun beslenme konusun­ daki bilgi düzeyinin yetersiz olması ülkemizdeki beslenme sorunlarının başta gelen nedenlerinden biridir (9). Adolesan dönemin başlamasıyla sosyal çevre genişlemekte ve artan iletişimle besin tercih­ leri değişebilmektedir. Çocuk ve adolesanların cn referans verilerine göre d ağılım ı.

E r k e k K ız P e r s e n tille r D S E D (n = 4 2 ) Y S E D (n = 6 7 ) D S E D (n = 4 9 ) Y S E D (n = 6 9 ) % % % % Y aşa g ö r e b o y (p e r s e n til) < 3 3 7.1 > 3 - < l 5 5 11.9 > 1 5 - < 8 5 3 0 7 1 . 4 > 8 5 - < 9 7 2 4 .8 > 9 7 2 4 . 8 Y a şa g ö r e B K İ (p e r s e n til) < 3 7 16.7 > 3 - < 15 10 2 3 . 8 > 1 5 - < 8 5 16 38.1 > 8 5 - < 9 7 5 11.9 > 9 7 4 9 .5 52 19 3 4 1.5 6.0 7 7 . 6 13.4 1.5 10.4 2 8 . 4 5 0 . 7 10.4 2 4 3 6 7 2 12 31 2 ı 4.1 8.2 7 3 . 5 14.3 4.1 2 4 . 5 6 3 . 3 4.1 4.1 2 61 4 2 8 15 33 10 3 2 .9 8 8 . 4 5 . 8 2 . 9 11.6 2 1 . 7 4 7 . 8 14.5 4 . 3

(6)

14 Ö Z G E N Ö ZK A Y A Ş ., G Ö K M E N Ö Z E L 11.

önemli beslenme sorunlarından biri öğün atlama durumudur. Öğün atlama, okulda kalma süresinin uzun olması ve okul çocuğunun daha önce düzenli bir beslenme alışkanlığı kazanmamış olması ne­ denleriyle okul çağı çocuklarının beslenmesinde sorunlar olabilmektedir.

Yaşar ve ark. (1999)’nın Ankara’da devlet ve özel ilköğretim okulunda öğrencilerin beslenme durumlarına ilişkin yaptıkları araştırmada, dev­ let okullarındaki öğrencilerin %69.3’ünün, özel okullardaki öğrencilerin ise %84.7’sinin öğün atladıkları saptanmıştır (10). Bu çalışmada da DSED’deki çocukların %56.1’i öğün atlarken, YSED’de bu oran %47.8’i olarak saptanmıştır (p>0.05). Öğün atlama durumu değerlendirilirken kahvaltıya daha çok önem verilmelidir. Özellikle okul çağı çocuklarının kahvaltı yapmaları gerekir­ ken çeşitli nedenlerle ya hiç yapılmamakta ya da dengesiz bir kahvaltıyla çocuklar okula gitmekte­ dirler. Kahvaltının bilişsel işlevlere etkisini incele­ yen çalışmalarda, kahvaltı yapmadan okula giden öğrencilerin bilişsel işlevinin olumsuz etkilendi­

ği gösterilmiştir (11). Sjöberg ve ark. (2003)’nın adolesanlarda cinsiyete göre beslenme alışkanlık­ ları, besin alımı ve yaşam tarzı etmenlerinin de­ ğerlendirdiği çalışmada, kahvaltı atlamanın daha sağlıksız bir yaşam tarzı için tek başına bir belirle­ yici olabileceği ve kahvaltı atlamanın tüm sosyo­ ekonomik gruplarda yaygın olduğu bulunmuştur (12). T.C. Sağlık Bakanlığı ’nın 2006 yılında süt ve ürünleri tüketimi ile kahvaltı yapma alışkanlı­ ğını değerlendirdiği bir çalışmada düzenli olarak kahvaltı yapmayan çocuk oranı %31.6 bulunmuş­ tur (13). Bu çalışmada DSED’deki çocukların %94.1’i, YSED’deki çocukların %89.2’sinin kah­ valtı öğününü atladıkları belirlenmiştir. Bu araş­ tırmada en çok atlanan öğünün kahvaltı olduğu ve en fazla kahvaltı atlama nedeninin iştahsızlık (DSED’de %45.8, YSED’de %55.1) olduğu bu­ lunmuştur.

İlköğretim ikinci kademe öğrencilerinin yeme davranışlarını etkileyen bazı etmenlerin değerlen­ dirilmesi amacıyla 300 öğrenci üzerinde yapılan bir çalışmada, okul kantininden alıveriş yapma oranı DSED’deki öğrencilerde orta ve YSED’deki öğrencilere göre daha düşük bulunmuştur (14). Bu çalışmada, DSED’deki çocukların %50.6’sı,

YSED’deki çocukların % 87.5’i okul kantininden yiyecek/içecek satın almaktadır. Edirne’de 9-11 yaş arası 1018 öğrencide reklamlar ve beslenme alışkanlıkları arasındaki ilişkinin incelendiği bir çalışmada, çocukların çoğunluğunun cips, çiko- lata-gofret vb. tatlı gıdaları, gazlı içecekleri ve fast-food türü yiyecekleri sık tükettiği saptanm ış­ tır. Erkeklerin kızlardan daha çok gazlı içecekle­ ri tercih ettiği bulunmuştur (15). Bu araştırmada DSED’deki çocukların yarısından fazlasının okul kantininden a ç m a / p o ğ a ç a / s i m i t / t o s t , %41.3 ti

kola/gazoz/meyve suyu, 1/3’ü çikolata/golret satın almaktadır. YSED’deki çocukların % 66.3’ü okul kantininden a ç m a / p o ğ a ç a / s i m i t / t o s t , %38.6 sı dö­ ner/sosisli sandviç/patates/köfte ekmek/hambur­ ger/ lahmacun/pide, % 42.8’i kola/gazoz/meyve suyu satın almaktadır. Her iki SED ’deki çocuk­ ların de okul kantininden gazlı içecekler ve hızlı hazır tüketilen besinleri fazla satın aldıkları görül­ mektedir.

Son 30 yılda karbonhidratlı içecek tüketiminin %300-500 oranında artması, süt tüketiminin, do- layısı ile kalsiyum aliminin ciddi oranlarda düş­ mesine neden olmaktadır (16). Adolesanların diyetlerinde süt ve süt ürünlerinin yetersiz olma­ sının yanı sıra, fosfat içeriği yüksek karbonhid­ ratlı içeceklerin aşırı tüketilmesi hem kalsiyum aliminin yetersizliğine hem de kalsiyum/fosfor oranının bozulmasına neden olmaktadır (17). Kal­ siyumun temel kaynağı olarak bilinen süt ve süt ürünlerinin yetersiz düzeyde tüketilmesi, özel­ likle kemik sağlığı üzerinde uzun süreli ciddi ve zararlı etkiler oluşturabilmektedir (18). Çalışma­ da DSED’deki kızların günlük süt-yoğurt tüketi­ mi ortalaması 159±167.1 g, YSED’deki kızlarda bu oran 208±193.3 g’dır. DSED ve Y SED ’deki erkeklerde bu oran sırasıyla 158±211.8 g ve 246±242.2 g ’dır. 10-18 yaş grubu adolesanların günlük süt- yoğurt tüketimi Türkiye’ye Özgü Bes­ lenme Rehberi’ne göre 600 g/gün’dür. Buna göre YSED’deki çocuklar DSED’deki çocuklara göre daha fazla süt- yoğurt tüketmekte (g/gün), ancak DSED ve YSED’deki hem kızlar hem de erkekler bu besin grubunu yetersiz tüketmektedir. Her iki cinsiyette de SED’e göre süt-yoğurt tüketimleri arasında istatistiksel açıdan fark bulunmamaktadır (p>0.05). Adolesan döneme kadar aile çocuğun beslenme alışkanlığına, dolayısıyla süt tüketimine

(7)

Farklı S o sy o e k o n o m ik D ü zey d ek i İlköğretim 7. S ın ıf Öğrencilerinin Beslenm e Durumlarının ve A ntropom etrik Ö lçü m ler in in K arşılaştırılm ası

15

olumlu müdahale edebilirken, adolesan dönemde bireyin besin seçimine kendisinin karar verme­ ye başlaması nedeniyle süt yerine gazlı içecekler tercih edilmektedir. Bu yanlış seçim, kemik yapı­ mının devam ettiği genç yetişkinlik dönemine de taşınmaktadır. Böylece artan gereksinmeye karşın yanlış alışkanlıklar sonucu yetersiz süt tüketimi tablosu ortaya çıkmaktadır. Çocukluk dönemin­ de süt, çoğunlukla severek tüketilen bir besin ol­ makta ancak adolesan dönemde özellikle arkadaş ortamında gençler süt tüketmemektedir. Bunun yanı sıra sütün sadece bebeklik ve çocukluk döne­ minde tüketilmesi gerektiği inancı toplumumuzda yaygındır. Bu nedenle adolesan dönemin başlama­ sı ile çocuğun süt tüketimini azaltması, anne- baba tarafından da müdahale gerektiren bir durum ol­ maktan çıkmaktadır.

Özellikle hızlı büyümenin olduğu adolesan dö­ nemde diyette mutlaka yer alması gereken et gru­ bu, her iki SE D ’deki hem kız hem de erkekler ta­ rafından önerilen m iktarlarda tüketilmemektedir. Vücut tarafından % 100 kullanılabilen ve örnek protein olarak kabul edilen yumurtanın içerdiği demir, A vitamini ve B grubu vitaminlerinin yanı sıra dengeli bir yağ asidi örüntüsüne de sahip ol­ duğundan adolesanların diyetinde yer alması gere­ ken başlıca besinlerdendir. Çalışmada YSED’deki erkekler günlük yumurta gereksinimini karşılar­ ken, D SED ’deki erkekler gereksinmeyi karşıla­ yamamaktadır. DSED ve Y SED ’deki erkeklerin yumurta tüketimleri arasındaki fark istatistiksel olarak anlamlı bulunm uştur (p<0.05).

Sebze ve meyve grubu, ağırlık yönetimi ve hasta­ lıklardan korunm ada en etkili besin grubu olarak kabul edilm ektedir (19). WHO Avrupa çalışması­ na göre adolesanların 2/5’inden daha az bir kısmı günlük meyve gereksinim ini tüketmekte ve yakla­ şık 1/3’i her gün sebze tüketmektedir (20). On iki- on dokuz yaş arası 18.524 Kanadalı adolesan üze­ rinde yapılan bir çalışmada Y SED ’deki ailelerin DSED’deki ailelerden daha fazla sebze- meyve tü­ kettikleri saptanm ıştır (21). Adolesanlarda günlük önerilen toplam sebze ve meyve miktarı 500 g ’dıı*. Bu araştırmada ise DSED ve YSED’deki kızlar önerilen sebze ve meyve miktarını tüketmektedir. Hem DSED hem de Y SED ’deki erkekler gerek­ sinmeden daha az sebze meyve tüketmektedir.

Ailenin sosyoekonomik durumu ile çocuğun ener­ ji ve diğer besin öğeleri alımı ilişkilendirilmekte-

dir (22). DSED ve YSED’deki hem kızların hem de erkeklerin günlük enerji alımları arasındaki fark istatistiksel açıdan önemli bulunmamıştır (p>0.05). DSED’deki çocukların %18.7’sinin, YSED’deki çocukların %15.4’ünün enerji (kkal/ gün) alımları, RDA değerlerine göre yetersizdir (8). Erkekler için günlük enerji gereksinmesinin %40’ının ekmekten gelmesi önerilmektedir. Hem DSED’deki hem de YSED’deki erkekler gerek­ sinmeleri olan 350 g ekmeği tüketmemektedir. YSED’deki erkekler enerji yoğunluğu yüksek yiyecek ve içecekleri (kola/gazoz, cips, vb.) daha fazla tükettiğinden enerji alınılan yeterli olabilir. DSED ve YSED’deki kız ve erkeklerin diyetle aldıkları yağın enerjiye katkısı önerilen değerden fazladır. Ancak SED’ler arasındaki fark her iki cinsiyette de istatistiksel açıdan önemli bulunma­ mıştır (p>0.05). Çalışmada her iki SED’deki hem kız hem de erkeklerin besin tüketimine bakıldığın­ da yüksek yağ içeren patates kızartmasının günlük diyetlerinde oldukça fazla yer aldığı görülmekte­ dir. Bunun yanı sıra cips tüketimi de her iki cin­ siyette ve her iki SED’de oldukça yaygındır. Bu da diyetin yağ yüzdesini arttırmaktadır. Diğer bir yandan YSED’deki hem kız hem de erkeklerin doymuş yağ asidi içeren et ve ürünleri, süt ve süt ürünlerini önerilen değerden daha az tüketseler de DSED’deki çocuklara göre daha fazla tüketmek­ tedirler. Ayrıca YSED’deki hem kızlar hem de erkeklerin doymuş yağ asidi içeren pasta/poğaça/ börek ve diğer hazır gıdaları daha fazla tüketmele­ rinden dolayı doymuş yağ asidi alınılan DSED’e göre fazla çıkmış olabilir.

Diyet posası, sağlıklı yaşamın sürdürülmesi ve hastalıklardan korunmak için doğal besinlerden alınmalıdır. Posadan zengin besinler aynı zaman­ da enerji düzeyi ve yağ miktarı düşük, besin öğele­ ri ve probiyotikler, fıtoöstrojenler gibi bileşenleri de daha fazla içerdiği için sağlık üzerinde olum­ lu etkileri bulunmaktadır (23). Yabancı ve ark. (2005)’nın 11-14 yaş arası toplanı 469 adolesan ile yaptıkları bir çalışmada, adolesanların %27.5’inin posa tüketiminin, önerilen miktarın altında olduğu tespit edilmiştir. Posa tüketimi yetersiz olan ado- lesanlarm posa alımı yeterli olanlara göre vücut

(8)

16 ÖZGEN ÖZKAYA Ş., G ÖKM EN ÖZHI. 11.

ağırlığı, BKİ, üst orta kol çevresi, triseps, biseps, subskapular ve suprailiak deri kıvrım kalınlık­ larının ve vücut yağ kitlelerinin yüksek olduğu bildirilmiştir (24). Bu yaş grubunda erkekler için önerilen günlük posa miktarı 29 g, kızlarda ise bu miktar 26 g ’dır. YSED’deki erkekler, DSED’deki erkeklere göre daha fazla posa tüketmekte ancak her iki SED’deki erkekler de gereksinmeyi karşı­ layamamaktadır. DSED ve YSED’deki erkeklerin günlük posa alımları arasındaki bu fark istatistik­ sel açıdan anlamlı bulunmamıştır (p>0.05). Erkek çocuklarda olduğu gibi her iki SED’deki kızlarda da posa tüketimi önerilen miktarın altındadır. Kız­ larda da SED’ler arasındaki bu fark istatistiksel açıdan önemli bulunmamıştır (p>0.05). RDA’ya göre DSED’deki çocukların %41.7’si, YSED’deki çocukların %34.5’i posayı yetersiz karşılamakta­ dır. Gastrik boşalmayı geciktirmesi ve tokluk sü­ resini arttırması nedeniyle özellikle ara öğünler­ de sebze- meyve tüketimi arttırılmalıdır. Böylece adolesanlar tarafından tercih edilen ve yüksek miktarda şeker ve yağ içeren gazlı içecekler ve atıştırmalık olarak tabir edilen ambalajlı ürünlerin tüketimi dolaylı olarak bile önlenecektir.

Çinko yetersizliği çocuk ve adolesanlarda sık rast­ lanan bir beslenme sorunudur. Yapılan bir çalış­ mada, sosyo-ekonomik düzeyi düşük insanların çinko alımı, orta üstü ekonomik düzeyde olanlar­ dan daha düşük bulunmuştur. Yetersiz beslenen, özellikle yeterli protein alamayan çocukların, çin­ ko alunlarının da daha düşük olduğu ve yetersiz çinko alımı ile büyüme geriliği arasında ilişki ol­ duğu saptanmıştır (25). Bu yaş grubunda erkek­ ler için önerilen günlük çinko alım düzeyi 11 mg, kızlarda ise bu miktar lOmg’dır. Her iki SED’deki hem kızlar hem de erkekler günlük çinko gereksin­ mesini karşılayamamaktadır. YSED’deki erkekler DSED’deki erkeklere göre daha fazla çinko tüket­ mekte olup, DSED ve YSED’deki erkeklerin çin­ ko tüketimleri arasındaki bu fark istatistiksel açı­ dan önemli bulunmuştur (p<0.05). RDA’ya göre çinko (mg) alımı DSED’deki çocuklarda %35.2, YSED’deki çocuklarda %25.7 oranında yetersiz­ dir. Çinkonun en iyi kaynaklarından biri olan kır­ mızı et tüketimi hem DSED hem de YSED’deki erkeklerde yetersizdir. Ancak YSED’deki erkek­ ler DSED’deki erkeklere göre 19.5g/gün daha fazla kırmızı et tüketmektedir. Bu nedenle çinko

yetersizliği DSED’de daha fazla olmakla birlikte her iki SED’de de mevcuttur.

Epidemiyolojik çalışmalara göre yaşamın erken dönemlerinde kalsiyum ahırımdaki değişiklik do­ ruk kemik kütlesinin oluşumunda %5-10 farklı­ lık oluşturmaktadır (26). Hem erkek hem de kız adolesanlar için önerilen günlük kalsiyum alım düzeyi 1300 mg’dır. Çalışmada her iki SED’deki hem kızlar hem de erkekler için önerilen kalsi­ yum alımmı karşılayamamaktadır. YSED’deki erkekler ve kızlar DSED’deki erkekler ve kızla­ ra göre daha fazla kalsiyum almakta olup, sadece erkek çocuklarda SED’e göre kalsiyum alınılan arasındaki bu fark istatistiksel açıdan anlamlı bu­ lunmuştur (p<0.05). RDA’ya göre kalsiyum (mg/ gün) alımına bakıldığında DSED’deki çocukların % 15.4’ünün, YSED’deki çocukların %30.9’unun kalsiyum alımı yeterli düzeydedir. Çocuk ve ado­ lesanlarda görülen hatalı beslenme alışkanlıkla­ rından biri olan yetersiz süt tüketimi bu çalışmada da tespit edilmiştir. YSED’de süt tüketiminin daha fazla olması, ekonomik nedenler ve YSED’de ai­ lenin daha eğitimli olması sonucunda çocuğa süt tüketimi bilincini kazandırmış olması söz konusu olabilir. Ancak yine de YSED’deki hem kız hem de erkeklerin süt tüketimi önerilen miktarda de­ ğildir.

YSED’deki erkekler DSED’deki erkeklere göre daha fazla C vitamini almakta ve DSED’deki erkekler günlük gereksinmeyi karşılayamamak­ tadır. DSED ve YSED’deki erkeklerin C vitami­ ni alımları arasındaki bu fark istatistiksel açıdan önemli bulunmuştur (p<0.05). Çalışmada her iki SED’deki kızlar günlük önerilen C vitamini dü­ zeyini karşılamaktadır. SED’ler bakımından kız­ ların günlük C vitamini alımları arasında istatis­ tiksel açıdan fark yoktur (p>0.05). RDA’ya göre DSED’deki çocukların %35.3’ünde, YSED’deki çocukların %40.5’inde C vitamini fazla karşılan­ maktadır.

Adolesanların birçoğunun önerilen düzeyde bes­ lenmediği ve kalsiyum, demir, tiamin, riboflavin, A ve C vitaminleri alımlarının yetersiz olduğu gösterilmektedir. Bu yaş grubunda en sık gözlenen besin öğesi yetersizliğinin demir eksikliği anemi­ si olduğu bildirilmiştir (27). Ülkemizde ve geliş­

(9)

Farklı S osyoek on om ik D üzeydeki İlköğretim 7. S ın ıf Öğrencilerinin Beslenm e Durumlarının ve Antropometrik Ö lçümlerinin Karşılaştırılması

17

mekte olan ülkelerde bu yaş grubundaki çocuk­ ların en önemli sorunlarından biri yetersiz demir alimidir. Adolesanlarda her iki cinsiyette de demir yetersizliğine rastlanmaktadır (28). Çalışmada YSED’deki erkekler DSED’deki erkeklere göre daha fazla demir almakta ve DSED’deki erkekler günlük gereksinmeyi karşılayamamaktadır. DSED ve YSED’deki erkeklerin demir alınılan arasında­ ki bu fark istatistiksel açıdan önemli bulunmuş­ tur (p<0.05). Her iki SED’deki kızlar ise günlük önerilen demir alimini karşılamaktadır. SED’ler bakımından kızların günlük demir alımı arasında istatistiksel açıdan fark yoktur (p>0.05). RDA’ya göre DSED’deki çocukların %18.7’si demiri (ıııg/ gün) yetersiz karşılarken, bu oran YSED’deki ço­ cuklarda %13.9’dur. İstanbul, Ankara ve İzmir’de farklı sosyoekonomik düzeyde olan 12-13 yaş grubundaki adolesanlarda demir eksikliği preve- lansını belirlemek amacıyla yapılan çalışmada, demir eksikliği prevelansı erkeklerde % 17.5 ve kızlarda %20.8 bulunmuştur.

Bu yaş grubu için önerilen günlük folat mik­ tarı erkekler için 300 (.ıg, kızlar için 400 f.ıg‘dır. YSED’deki erkekler günlük folat gereksinmesini karşılamakta, DSED’deki erkekler ise karşıla­ yamamaktadır. DSED ve YSED’deki erkeklerin günlük folat tüketimleri arasındaki bu fark ista­ tistiksel açıdan önemlidir (p<0.05). Hem DSED hem de YSED’deki kızlar günlük önerilen folat miktarını karşılayamamakta ve SED’ler arasında­ ki fark istatistiksel açıdan anlamlı bulunmamıştır (p>0.05).

Amerika’da 11-20 yaş grubundaki adolesanlarda cinsiyet, ekonomik gelir ve ailenin eğitim duru­ munun besin alımına ve beslenme durumuna olan etkisinin incelendiği çalışmada, ailesinin gelir dü­ zeyi yüksek olan adolesanların çoklu doymamış yağ asidi, protein, kalsiyum, folat ve süt ürünleri tüketiminin daha fazla olduğu bulunmuştur (29). DSED ve YSED’deki erkeklerin diyetinde prote­ in (%), kolesterol, çinko, kalsiyum, magnezyum, fosfor, demir, A vitamini, C vitamini, B l, B2, B6, B12, folat ve niasin alınılan arasındaki farklılık istatistiksel açıdan önemli bulunurken; kızlarda sadece çoklu doymamış yağ asidi (%), omega-6, E vitamini ve bakır alınılan arasındaki farklılık önemli bulunmuştur (p<0.05).

Sonuç olarak her iki SED’deki hem kız hem de erkek adolesanların ortak olarak yetersiz tüket­ tikleri besin öğeleri posa, çinko, fosfor ve kalsi­ yumdur. Ayrıca SED ve cinsiyetler bazında ince­ lendiğinde DSED’deki erkekler enerji, C, B l, B2 vitamini, demir, folat ve niasini yetersiz düzeyde almaktadırlar. YSED’deki erkeklerin kolesterol alımları önerilen üst alım sınırından fazladır. Kız­ larda ise hem DSED hem de YSED’deki kızların folat ve niasin alınılan önerilen düzeyin altındadır. DSED’deki erkekler YSED’deki erkeklere göre bu yaş grubunda önemli olan besin öğelerini daha yetersiz tüketmektedir.

Çocuk ve adolesanlarda antropometrik ölçümlerin değerlendirilmesine çocuğun değerlendirilmesi için persentil değerlerinin, toplum değerlendirme­ leri için de özellikle Z skor ve gerektiğinde persen­ til değerlerinin kullanılması önerilmektedir (30). Neyzi ve ark. (2008)’nın Türk çocuklarında vücut ağırlığı, boy uzunluğu, baş çevresi ve beden kitle indeksi referans değerlerini belirlemek amacıyla yaptıkları çalışmada, vücut ağırlığı ve BKİ de­ ğerlerinin adolesan yaşlardan başlayarak artmakta olduğu ve 30 yıl önce yayınlanmış ulusal verilere göre yaşa göre ağırlık değerlerinde belirgin bir ar­ tış olduğu bulunmuştur. Çalışma sonucunda Türk toplumunda şişmanlık sorununun varlığına işaret edilmiştir (31). Çocukluk dönemindeki obezitenin %90’ı büyüme için gerekenden daha fazla kalo­ ri alınması sonucu ortaya çıkan ekzojen obezite- dir (32). Çalışmada adolesanlar için hazırlanan WHO-2007 yaşa göre BKİ persentil ve Z skor referanslarına göre obezite DSED’deki erkek­ lerde %9.5 bulunurken, YSED’deki erkeklerde obez çocuk saptanmamıştır. Yaşa göre BKİ per­ sentil değerlerine göre erkeklerde aşırı kiloluluk prevelansı DSED’de % 11.9, YSED’de %10.4’tıir. Yaşa göre BKİ persentil değerlendirmesinde DSED’deki kızların %4.1’i, YSED’deki kızların %4.3’ü obezdir.

Her ne kadar son yıllarda obezite prevelansına yönelik çalışmalar yoğunlaşsa da dünyada bebek, çocuk ve adolesanlarda düşük kiloluluk, ınalnut- ıisyon önemli bir halk sağlığı sorunudur (33). Zayıflık, akut beslenme yetersizliğinin bir gös­ tergesi olarak kabul edilmektedir. Bu araştırma­ da yaşa göre BKİ persentil değerlerine göre (< 3.

(10)

18 Ö ZGEN ÖZKAYA Ş., G Ö K M EN Ö ZEL 11.

persentil) zayıflık, DSED’deki erkeklerde %16.7, YSED’deki erkeklerde %10.4’tür. DSED’deki kızlarda yaşa göre BKİ persentil değerlerine göre zayıflık %4.1, YSED’deki kızlarda ise bu oran % 11.6’dır (Tablo 4). Kızlarda erkeklerden fark­

lı olarak YSED’de zayıflık daha fazladır. Benzer şekilde Ankara Keçiören’de 11-15 yaş grubu öğ­ rencilerin beslenme alışkanlıklarının ve beslenme durumlarının değerlendirildiği bir çalışmada BKİ değerleri açısından %21.5’inin hafif PEM (17.0- 18.4 kg/m2), %11.5’nin ağır PEM (<16.0 kg/m2) sınırında olduğu saptanmıştır (34). Bu çalşmada puberte başlangıcı değerlendirilmemekle beraber, puberte döneminde kızlarda boyda hızla uzama ve atan enerji gereksinmesi sonucu metabolizma hı­ zının artması ve enerji ve besin öğesi gereksinimi­ nin karşılanamaması sonucunda zayıflık bu grupta yaygın olabilir.

Adolesan dönemdeki beslenme durumu ve sos­ yoekonomik koşullar gibi çevresel etmenler, boy uzunluğunun önemli belirleyicileridir. Kronik beslenme yetersizliğinin göstergesi olan yaşa göre boy uzunluğunun düşük olması durumu bodurluk olarak bilinmektedir (35). Yaşa göre boy persen­ til değerlendirmesine göre DSED’deki erkeklerin %7.1’i, YSED’deki erkeklerin % 1.5’i bodur ola­ rak saptanmıştır. DSED’deki erkeklerde bodurluk, YSED’deki erkeklere göre daha fazladır. Bodur­ luk, kronik beslenme yetersizliğinin bir göstergesi olduğundan, DSED’deki erkeklerin daha yetersiz beslendiği sonucuna varılabilir. Yaşa göre boy persentil değerlendirmesine göre DSED’deki kız­ ların %4.1’i bodur bulunurken, YSED’de bodur çocuk yoktur. Erkeklerde olduğu gibi DSED’deki kızlarda da YSED’e göre bodurluk daha fazla tes­ pit edilmiştir. Her ne kadar besin tüketim analizin­ de SED’e göre kızların besin tüketimleri farklılık göstermese de, kronik beslenme yetersizliğinin bir belirleyicisi olan yaşa göre boy persentil ve Z skoruna göre DSED’deki kızların daha yetersiz beslendiği tespit edilmiştir. Benzer şekilde yapı­ lan bir çalışmada da 6-14 yaş arası 1018 öğrencide ilköğretim çağındaki çocuklarda DSED’de bodur­ luk daha fazla tespit edilmiştir (36).

SONUÇ VE Ö N E R İL E R

Tüm çocukların yetersiz tükettikleri besin öğeleri posa, çinko, fosfor ve kalsiyumdur. DSED’deki erkeklerin YSED’deki erkeklerden daha yetersiz beslendiği, kızlarda ise önemli bir farklılık bulun­ madığı sonucuna varılmıştır. Tüm çocuklarda kah­ valtı atlama, kantinden gazlı içecek, çikolata, vb. ürünleri alma ve yetersiz süt ve et grubu tüketimi yaygındır. Obezite erkeklerde DSED’de, kızlarda YSED’de daha fazladır. Bodurluk ise DSED’de daha yaygındır.

Adolesanlara okul ve medya aracılığıyla kahvaltı başta olmak üzere düzenli öğün tüketimi, yeterli ve dengeli beslenme ilkeleri ve ev dışında tüketi­ len öğünlerde sağlıklı besin seçimi gibi temel sağ­ lık konularında bilimsel ilkeler ışığında önerileıde bulunulmalı, teşvik edilmeli ve örnek olunmalıdır. DSED’deki ailelerin yeterli ve dengeli beslenme­ nin önemi konusunda doğru bilgiye kolaylıkla ulaşması sağlanmalıdır. Bunun için aileleıin bağlı olduğu Aile Sağlığı Merkezleri’nde eğitim ve des­ tek çalışmaları planlanmalıdır. Okullarda sağlıklı beslenme ile ilgili gün ve haftalar oluşturulmalı, haftanın belli bir günü, belli bir teneffüs, tüm sı­ nıflar için “süt saati, meyve saati” gibi uygulama­ lar planlanmalıdır. Okullarda 6 ayda bir kez olmak üzere çocuk ve adolesanların refeıans veıileıe göre büyüme ve gelişmeleri değeılendirilmelidiı. Standart bir izlem programı ile öğrencinin büyü­ me gelişmesi kayıt altına alınmalı, risk teşkil eden durumlarda öğrencilerin sağlık kuruluşlarına yön­ lendirilmeleri konusunda okul yönetimi ve öğıet­ menler bilgilendirilmelidir.

KAYNAKLAR

1. A lik a şifo ğ lu M . A d o lesan a v e rilm esi g erek en k oru yu cu sağlık hizm etleri. A d o lesa n S a ğ lığ ı S e m p o z y u m D iz is i 2005; 10: 2 9 -3 8 .

2. Bülbül SH . Ergen etiği. S T E D 2 0 0 4 ; 13(6): 2 0 6 -2 1 0 . 3. B aysal A. S o sy a l eşitsizlik lerin b e sle n m e y e etk isi.

Cum huriyet Ü n iversitesi T ıp Fakültesi D erg isi 2 0 0 3 , 25(4): 6 6 -7 2 .

4. K araağaoğlu N . Ç ocuk ların b e sle n m e durum ları. A nkara’da okul çağı çocu klard a v e ad olesan lard a b e s ­ len m e durumu. Ankara İli B e slen m e A lışk a n lık la rı ve M utfak Kültürü S em p o zy u m Bildiri v e K a ta lo g , V ekam Yayın No: 1. Ankara, 1999.

5. K oksal E, K ü çü k erd ön m ez Ö. Ş işm a n lığ ı saptam ada gün cel yaklaşım lar (Ed. B aysal A , B aş M . (e d s). Y e ­ tişkinlerde A ğırlık Y ön etim i. İstanbul: E xp ress B ask ı A .S., 2 0 0 8 , 35-70.

(11)

Farklı S osyoek on om ik D üzeydeki İlköğretim 7. S ın ıf Öğrencilerinin Beslenm e Durumlarının ve Antropometrik Ö lçüm lerinin Karşılaştırılması

19

6. P ek can G. İlkok ul çocuklarınd a b eslen m e alışkanlıkları, d em ir y e te r siz liğ i a n em isi, e n fe k siy o n v e okul başarısı arasındaki etk ile şim ler ü zerine bir araştırma, H. Ü . D o ­ çen tlik T ezi, A nkara, 1982.

7. B e B iS B e sle n m e B ilg i S istem i Paket Programı. V ersi­ y o n 6.1.

8. R e co m m e n d ed D ietary A llo w a n c e s (R D A ) N ational A c a d e m y P ress W ash in gton, 1989.

9. S a ğ lık B a k a n lığ ı. T oplu m un B e slen m ed e B ilinçlen diril­ m esi Sah a P erson eli İçin T oplum B e slen m esi Programı E ğitim M ateryali, S a ğ lık B ak an lığı, Ankara, 2 002. 10. Yaşar A , Ilıca B , R a k ıc ıo ğ lu N . A n kara’da d evlete ait

v e ö z e l ilk ö ğ retim okullarında eğitim gören çocukların b e sle n m e durum larına ilişk in bir araştırma. B eslen m e v e D iy e t D erg isi 1999: 2 8 (1 ): 2 1 -2 8 .

11. B a y sa l A . K ahvaltı v e okul başarısı. B eslen m e ve D iyet D erg isi 1996; 2 8 (1 ): 1-3.

12. S jöb erg A , H allb erg L, H oglu n d D, H ulthen L. M eal pattern, food c h o ic e , nutrient intake and lifesty le factors in the G ö teb o rg a d o lescen t study. European Journal o f C lin ica l N u trition 2 0 0 3 : 5 7 (1 2 ): 1 5 6 9-1578.

13. T.C. S a ğ lık B ak a n lığ ı. Ü lk e m iz d e Süt ve Süt Ürünleri T ü k etim i v e K ahvaltı Yapm a A lışk a n lığ ı Raporu. A n ­ kara: T.C. S a ğ lık B a k a n lığ ı, 2 0 0 6 .

14. Park S. A d o le sc e n t nutrition and grow th. Korean J Pedi- atr 2 0 0 6 ; 4 9 (1 2 ): 1 2 6 3 -1 2 6 .

15. T okuç B, B erb eroğlu U , Ekuklu G. R eklam ve Ç ocu k ­ lar: Ç ocu k ların g ıd a m arkalarım tanım ası, B eslen m e alışk a n lık la rın ı v e gıda tercihlerini etkiliyor mu? TAF Prev M ed B u ll 2 0 0 9 ; 8(6): 4 5 9 -4 6 4 .

16. K üb ik M Y, L ytle L A , Story M . Soft drinks, candy and fast food: W hat parents and teachers think about the m id d le sc h o o l food environ m en t. J A m D iet A sso c 2 0 0 5 ; 105: 2 3 3 -9 .

17. D em ir G C . O kul ça ğ ı çocu k ları ve adolesan beslenm esi. T ü rk iye K lin ik leri J Pediatr Sci 200 5 ; 1(7): 25-30. 18. Joh n son R K , Frary C, W ang M Q . T he nutritional c o n se ­

q u en ce s o f fla v o u red -m ılk con su m ption by sch ool-aged and a d o le sc en ts in the U n ited States. J. A m D iet A s so s 2 0 0 2 ; 102 (6): 8 5 3 -8 5 6 .

19. K nai C , P om erleau J, L ock K, M cK ee M. G etting ch ild ­ ren to eat m ore fruit and vegetab les: A sy stem ic review . Prev M ed 2 0 0 6 ; 42: 8 5 -9 5 .

20. W H O . T he E urope W orld H ealth O rganization: T he H e­ alth o f C h ild ren and A d o le sc e n ts in Europe. C openha­ gen: W H O , 2 0 0 5 .

21. R ied ig er N D , Sh ooshtari S, M oghadasian M H. The inf­ lu en ce o f so c io d e m o g ra p h ic factors on patterns o f fruit and v e g eta b le c o n su m p tio n in C anadian adolescen ts. J A m D iet A s s o c 2 0 0 7 ; 107: 1511 8.

22. R uxton CH , Kirk TR, B elton N R , H olm es M A . R elati­ onships betw een socia l cla ss, nutrient intake and dietary patterns in Edinburgh sch o o l children. Int J F ood Sci Nutr 1996; 47: 3 4 1 -9 .

23. Samur G. Posa: Tanımı, gereksin im v e sağlık e tk ile şi­ m inde gen el yaklaşım lar. VI. U luslararası B eslen m e v e D iyetetik K ongresi K itabı, A ntalya, 2 008.

24. Yabancı N , Pekcan G. A d olesan ların günlük posa tük e­ tim leri ve posa alim inin vücut b ileşim i üzerine etkisi. Türkiye K linikleri J Pediatr S ci 2005; 1(10): 5 3 -5 7 . 25. B ağdatlıoğlu N . Gıdaların çin ko içeriği v e b eslen m e

açısından önem i. 1. U lusal Ç inko K ongresi, 1 9 9 8 ,7 6 1 - 765.

26. M atkovic V. C alcium intake and peak bon e m ass. N Engl J M ed 1992; 327: 1 1 9 -2 0 .

27. M ascarenhas M R , Z em el B S , T ershakovec A M . A d o ­ lescen ce. In: B ow m an B A , R u ssell RM (eds). Present K n o w led g e in Nutrition. ILSI Press, W ashington D C . 2001; 4 2 6 -4 3 8 .

28. Baysal A. B eslen m e. H atipoğlu Y ayınevi, 10.baskı, A n ­ kara, 2004.

29. X ie B, G illiland FD, Li YF, R ockett HR. E ffects o f ethnicity, fam ily incom e, and education on dietary in­ take am ong adolescen ts. Preventive M ed icin e 2003; 36: 3 0 -4 0 .

30. Pekcan G. B eslen m e Durumunun Saptanm ası. D iyet El Kitabı, H atiboğlu Y ayınevi, Ankara, 2 0 0 8 , 6 7 -1 4 1 . 31. N ey zi O, G ün öz H, Furman A , Bundak R, G ök çay G,

D arendeliler F. et al. Türk Ç ocuklarında vücut ağırlığı, boy uzunluğu, baş çevresi v e vücut kitle indeksi refe­ rans değerleri. Ç ocuk S a ğ lığ ı v e H astalıkları D ergisi 2008; 51: 1-14.

32. Babaoğlu K, Hatun Ş. Ç ocukluk çağında o b ezite, S T E D 2000; 11(1).

33. El-Ghannam A R . The global problem s o f ch ild m alnut­ rition and m ortality in different w orld regions. J H ealth Soc P olicy 2003; 16: 1-26.

34. Piyal B, D ikm en D. Ü ç İlköğretim okulu öğren cilerin in bildirim lerine göre beslenm e alışkanlıkları ve b eslen m e durumu. B eşin ci U luslararası B eslen m e v e D iyetetik K ongresi K ongre K itabı, 2006: 259.

35. Pekcan G. Şişm an lığın tanım ı ve saptanm ası. III. U lu s­ lararası B eslen m e ve D iyetetik K ongre K itabı, Ankara, 2000: 9 3 -1 0 4 .

36. Ersoy B, Günay T, G üneş SFI. İlköğretim çağındaki ç o ­ cuklarda bodurluk ve ob ezite ile ilişk isi. T ürkiye K li­ nikleri J Pediatr 2007; 16: 9 0 -9 5 .

Referanslar

Benzer Belgeler

İkinci kısımda Monge yaması ile, üçüncü kısımda dönel yüzey yaması ve dördüncü kısımda ise paralel yüzey yaması ile verilen kendisine benzer yüzeyler ile ilgili

sınıf Sosyal Bilgiler ders kitabının ikinci ünitesi olan “Türk Tarihinde Yolculuk” adlı ünitenin içerikleri küreselleşmenin alt boyutları (eğitim, siyasi, bilim ve

Bu bağlamda Çin’de yürütülen Türkoloji çalışmaları; Türkoloji bölümü bulunan üniversiteler, Türkçeden Çinceye çevrilen edebi eserler, Türkçe

Şekil 9: Türkiye’deki Metalurji ve Malzeme Mühendisliği/Malzeme Mühendisliği/Malzeme Bilimi ve Mühendisliği öğrenimi yürüten üniversitelerin akademisyen başına

Denklem 3’de yer alan a ve b sabitleri her bina sınıfı için ayrı ayrı elde edilmiştir. Yer hareketi kayıtlarının çeşitliliğinden dolayı ortaya çıkan kesme kuvveti

1- Suriyeli dernekleri, kurum ve kuruluşları, denetim ve kontrol altında olacak şekilde gençlere yönelik yatırım amacıyla bekar evleri kurmaları için ve bu kesimin

Liman Başkanlıkları sınırları içerisinde bulunan 500 GRT ve üzeri gemilerin yanaşabileceği Kamu/Özel liman ve iskeleler. İstanbul Liman İşletmesi Müdürlüğü

Türk-Fransız Ticaret Derneğinin Merkezinde şirket kurmak birçok avantaj sunmaktadır: kolay ve hızlı çözümleme desteği, uygun maliyetler, giderlerin kontrolü, İstanbul’un