• Sonuç bulunamadı

Damakta Pleomorfik Adenom: Vaka Raporu

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Damakta Pleomorfik Adenom: Vaka Raporu"

Copied!
4
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

Cumhuriyet Üniversitesi Di Hekimli i Fakültesi Dergisi Cilt:7 Say :1-2004

Cumhuriyet Üniversitesi, Di Hekimli i Fakültesi, A z Di Çene Hastal klar ve Cerrahisi Cumhuriyet Üniversitesi, T p Fakültesi, Patoloji Anabilim Dal

DAMAKTA PLEOMORF K ADENOM: VAKA RAPORU

Dr. Filiz TAHTABA Yrd. Doç. Dr. Serkan POLAT Yrd. Doç. Dr. Hasan YELER Prof. Dr. Fahrettin GÖZE

ÖZET

Pleomorfik adenom bening epitelyal kökenli bir tümördür. En yayg n tükrük bezi tümörüdür ve en çok parotiste görülmektedir. A z içinde geni oranda da lm olan aksesuar tükrük bezlerinde de geli ebilmektedir. A z içi tümörlerin s kl kla köken ald bölge palatal tükrük bezleridir. Tüm ya larda görülmekle birlikte, en çok 5. ve 6. dekatlarda görülmektedir ve bayanlarda erkeklere oranla daha s kt r. Çocuklarda palatinal bölgede pleomorfik adenom çok nadir görülmektedir. Bu bildiride, 14 ya nda bir bayan hastada palatinal bölgede meydana gelmi olan pleomorfik adenom vakas sunulmaktad r.

Anahtar kelimeler: Pleomorfik adenom, minör tükrük

bezleri, damak

SUMMARY

Pleomorphic adenoma is a benign epithelial tumour. It is the most common salivary glands tumour and it is the most commonly seen in parotid gland. It may occur in the widely distributed intraoral accessory salivary gland. The site where intraoral tumours are often originated are palatal glands. Although it usually occurs at all ages, but the peak incidance is in the fifth and sixth decades and female population is affected more than male population. Pleomorphic adenoma of the palate is very rare in children. In this report, the case which pleomorphic adenoma occurs in the hard palate of 14 year old female is presented.

Key words: Pleomorphic adenoma, minor salivary

glands, palate G R

Tükürük bezi neoplazmlar , tüm tümörlerin yakla k %3'ünü, ba boyun bölgesinde meydana gelen

tümörlerinin ise % 7'sinden az n olu turmaktad r.1,2 En

yayg n iyi huylu tükrük bezi tümörü pleomorfik adenomdur ve tüm tükürük bezi tümörlerinin %75'ini

olu turmaktad r.3,4,5 Pleomorfik adenom major ve minör

tükrük bezlerinin kanal epitelinden ve myoepitelyal hücrelerden kaynaklanan selim karakterli, epitelyal bir

tümördür.5,6 Yakla k olarak tüm pleomorfik

adenomlar n yakla k % 75’ ile % 85’i parotis bezlerinde, % 8’i submandibular bezlerde, % 7 ile %

15’i ise minör tükrük bezlerinde olu maktad r.7 Minör

tükrük bezlerinden kaynaklanan tümörler palatal

bölgede daha fazla görülmektedir.3 Tümör genellikle

a r s z, yava büyüyen, asemptomatik, hareketli bir kitle halindedir ve cerrahi olarak tedavi edilmedi i takdirde

büyük boyutlara ula abilen bir tümördür.3,8

Tüm ya larda görülmekle birlikte, en çok 5. ve 6. dekatlarda görülmektedir ve bayanlarda erkeklere

oranla daha s kt r.8,9 Çocuklarda ise selim tükrük bezi

tümörleri nadirdir ve pleomorfik adenom bu dönemde en s k kar la lan tümör tipidir. Tümör çocuklarda genellikle parotis ve submandibular bezlerde lokalize

olmakta, palatinal bölgede çok nadir görülmektedir.10 Bu

bildiride 14 ya nda bir hastada palatinal bölgede lokalize olmu bir pleomorfik adenom vakas ve uygulanan cerrahi yöntem sunulmaktad r.

VAKA RAPORU

14 ya nda bayan hasta, üst çenesinin damak taraf ndaki i lik nedeni ile klini imize müracaat etti. Hastadan al nan anamnezde, bu i li in yakla k bir y ld r var oldu u, ba lang çta küçük iken yava yava büyüdü ü, bunun d nda bu kitlenin hastaya hiçbir

rahats zl k vermedi i saptand . Hastan n klinik

muayenesinde, sol palatinal posterior bölgede, orta hatt geçmeyen, bir miktar yumu ak dama a da infiltre olmu , üzerini örten mukozaya s k ca yap k, normal renkli mukoza ile kapl , düzgün yüzeyli, palpasyonda kat k vamda, ortalama 3x3x1.5 cm boyutlar nda bir i lik saptand (Resim 1). Radyolojik incelemede

(2)

Cumhuriyet Üniversitesi Di Hekimli i Fakültesi Dergisi Cilt:7 Say :1-2004

55

herhangi bir patoloji saptanmad . Sistemik

muayenesinde e lik eden herhangi bir patolojiye rastlanmad .

Resim 1. Hastan n operasyon öncesi intraoral görünümü

Hastadan lokal anestezi alt nda insizyonel biopsi al nd ve histopatolojik de erlendirme sonucunda pleomorfik adenoma tan s konuldu. Bu tan ile kitlenin lokal anestezi alt nda, üzerindeki mukoza ile birlikte etraf ndaki sa lam dokulardan geçen bir insizyon yap larak eksizyonu yap ld (Resim 2).

Resim 2. Lezyonun eksizyonundan sonra olu an defektin

görünümü

Foramen palatinum majusdan kitle içerisine uzanan nörovasküler bant koterize edildi. Operasyon esnas nda kemikte rezorpsiyon oldu u gözlendi ve kal n rond frez ile kemikten bir miktar a nd r ld . Palatinal bölgede

olu an defekt, asellüler dermal matriks (AlloDerm®)

kullan larak kapat ld (Resim 3).

Resim 3. Sütüre edilmi AlloDerm’in görünümü

Daha önceden haz rlanan cerrahi plak tatbik edildi. Kitlenin histopatolojik incelemesi sonucu konulan pleomorfik adenom tan s do ruland . Postoperatif dönemde olu an defektin sorunsuz bir ekilde iyile ti i gözlendi (Resim 4,5).

Resim 4. Operasyondan bir hafta sonraki görünüm

(3)

Cumhuriyet Üniversitesi Di Hekimli i Fakültesi Dergisi Cilt:7 Say :1-2004

56

Histopatolojik inceleme için haz rlanan kesitlerde, keratinize skuamöz epitel alt nda k smen atrofik kronik iltihapl müsinöz tükrük bezi adac klar , arada kortikal kemik lamelleri, daha derinde iyi s n rl nodüler tümöral kitle görülmü tür. Bu kitle iki ayr kompartman izlenimi veren geni fibröz stroma çevresinde yo unla m uniform epitelyal hücre, topluluk ve asinilerden olu an bifazik tümör niteli indedir (Resim 6,7,8).

Resim 6. Tümöral kitlenin kapsüllü genel görünümü (HE x 10)

Resim 7. Resim 6’da görülen alan n orta k sm ndan detayl

görünüm: Hri yuvarlak veziküler nüveli, berrak stoplazmal , baz lar daha yo un eozinofilik stoplazmal uniform nitelikte epitelyal hücre topluluklar (HE x 25)

Resim 8. Tümörün ba ka bir alanda geni fibröz stroma ve

asinüs yap lar belirgin epitelyal adac klardan olu an bifazik tümör görüntüsü (HE x 25)

TARTI MA

Pleomorfik adenom büyük tükrük bezlerinden sonra, en s k damakta bulunan küçük tükrük bezlerinde meydana gelmektedir. Ancak çocuklarda palatinal

bölgede pleomorfik adenom çok nadir görülmektedir.10

Chang ve Lee,11 tükrük bezi tümörlerinin ya da l m n n

1-76 ya aras nda oldu unu ve iyi huylu tümörlerin ya ortalamas n n 36.6 oldu unu belirtmi tir. Ancak, tüm tükrük bezi tümörlerinin sadece % 2-5’i 16 ya n

alt ndaki hastalarda meydana gelmektedir.12 Pleomorfik

adenoma çocuklarda % 10’dan daha az bir oranda

meydana gelmektedir.4 Bu vakada hasta 16 ya n

alt nda, 14 ya nda bir bayan hastad r. Bu nedenlerle sundu umuz vaka, lokalizasyon ve ya olarak nadir görülen bir pleomorfik adenom vakas d r.

Pleomorfik adenomun tedavisi, tümörün sa lam

doku ile beraber geni eksizyonudur.5,6 Kapsüllü

olmas na ra men tümörün kapsül d nda da bulunabilmesi mümkündür. Tümör ç kar l rken bu özellik göz önünde bulundurulmal d r. Tümörün tedavisi enükleasyon eklinde yap l rsa, tümörün parçalanmas

ve kapsül d nda tümörün kalabilmesi mümkündür.8

Ekstrakapsüler odaklar n varl nedeni ile rekürrens s k

görülmektedir ve basit enükleasyon kontrendikedir.4,13

Palatinal bölgede, nüksü önlemek için tümör üzerindeki mukoza ile birlikte ç kar lmal , periost dahil eksize

edilmelidir.4,8 Olgumuzda tümör üzerindeki mukoza ile

birlikte, etraf ndaki sa lam dokuyu içine alacak ekilde eksize edilerek ç kar lm t r. Kemik eksizyonu genellikle gerekli de ildir. Pleomorfik adenoma bas nçla kemikte resorpsiyona sebep olabilmekle beraber, kemik

invazyonu yapmamaktad r.13 Bu nedenle kemik

eksizyonu yap lmam , ancak kemik dokusunda turla bir miktar a nd rma yap lm t r. Rekonstrüksiyon ihmal edilmi büyük tümörler d nda primer veya sekonder

iyile me ile veya lokal flepler ile yap labilir.13 Vakam zda

sekonder epitelizasyonda olu abilecek enfeksiyonun önlenmesi ve iyile menin daha h zl olmas için olu an defektin AlloDerm® ile kapat lmas yoluna gidilmi tir. AlloDerm®, vücut taraf ndan kabul edilmeme ve enfeksiyon riskini ortadan kald rmak için desellülerize edilmi , doku yap s n n çok önemli elemanlar n (kollajen, elastin ve protoglikan) bar nd ran vaskülarize asellüler dermal matrikstir. Greft olarak kullan ld nda, h zl bir ekilde hastan n kendi dokusunda yeniden

yap lanmaktad r. Hntraoral ve ekstraoral doku

(4)

Cumhuriyet Üniversitesi Di Hekimli i Fakültesi Dergisi Cilt:7 Say :1-2004

57

kullan lmaktad r. Vakam zda postoperatif dönemde

iyile menin sorunsuz bir ekilde gerçekle ti i,

AlloDerm®’in normal doku eklinde yap land

izlenmi tir.

Pleomorfik adenomlar e er ihmal edilirse, büyük

boyutlara ula abilmekte ve bazen malign

transformasyona u rayabilmektedir.6 Pleomorfik

adenomada malign transformasyona u rama olas l % 1’den daha azd r ve özelikle multipl rekürrense u rayan

vakalarda görülür.4,9 Ayr ca malign transformasyon,

vücutta kal süresi ile orant l olarak artmaktad r.14

Bizim vakam zda tümör yakla k bir y ld r mevcuttu ve selim karakterli idi. Minör tükrük bezi miks tümörlerinde nüks olas l azd r ve uygun cerrahi tedavi ile prognozu çok iyidir. Ancak rekürrensler 10 y lda, hatta 20 y lda

bile aç a ç kmayabilir.9 Vakam zda postoperatif 8 ayl k

takip sonunda herhangi bir nüks gözlenmemi tir ve hastan n kontrolleri devam etmektedir.

KAYNAKLAR

1. Rivera-Bastidas H, Ocanto RA, Acevedo AM: Intraoral minor salivary gland tumors: a retrospective study of 62 cases in a Venezuelan population. J Oral Pathol Med 1996; 25: 1-4. 2. Brookstone MS, Huvos AG: Central salivary gland tumors of the maxilla and mandibula: a clinicopathologic study of 11 cases with an analysis of the literature. J Oral Maxillofac Surg 1992; 50: 229-36.

3. Aver-De-Araujo LM, Chaves-Tarquinio SB, Neuzling-Gomes AP, Etges A: Intraosseous pleomorphic adenoma: case report and review of the literature. Med Oral 2002; 7: 64-70. 4. Sapp JP, Eversole LR, Wysocki GP: Contemporary Oral and Maxillofacial Pathology. Mosby Year Book, St. Louis, 1997: 338-40.

5. Tran SDT, Cree E: Adenoma pleomorphe. J Can Dent Assoc 1993; 59: 288-90.

6. Cawson RA, Odell EW, Porter S: Cawson’s Essentials of Oral Pathology and Oral Medicine. 7th ed, Churchill Livingstone, London, 2002: 264-5.

7. Pinkston JA, Cole P: Incidence rates of salivary gland tumors: Results from a population-based study. Otolaryngol Head Neck, 1999; 120: 834.

8. Günhan Ö: Oral ve Maksillofasial Patoloji. Atlas Kitapç l k Tic. Ltd. Qti., Ankara, 2001: 116-17.

9. Cawson RA, Langdon JD, Eveson JW: Surgical Pathology of the Mount and Jaws. Wright Publishing Co, London, 1996: 238-40.

10. Austin JR, Crockett DM: Pleomorphic adenoma of the palate in a child. Head Neck 1992; 14: 58-61.

11. Chang EZ, Lee WC: Surgical treatment of salivary gland tumors. J Oral Maxillofac Surg 1989; 47: 555-8.

12. Luna MA, Batsakis JG, El-Naggar AK: Pathology consultation: salivary gland tumors in children. Ann Otol Rhinol Laryngol 1991; 100: 869–71.

13. Fonceca RJ: Oral and Maxillofacial Surgery. WB Saunders Co, Philadelphia, 2000: 287.

14. Gök Ü, Yalç n Q, Kaygusuz I, Kele E, Çetinkaya T, Alpay HC: Tükürük Bezi Kitleleri: 112 Olgunun Analizi. Türk ORL Ar ivi 2001; 39: 104-8.

Yaz67ma Adresi:

Dr.Filiz TAHTABAQ

Cumhuriyet Üniversitesi Di Hekimli i Fakültesi A z Di Çene Hastal klar ve Cerrahisi Anabilim Dal 58140 Kampüs/SHVAS

Tel: 0346 219 10 10/2710 Fax: 0346 219 12 37

Referanslar

Benzer Belgeler

İstanbul Konser- vatuvannda Batı musikisi te- ferruatile öğertildiği halde Türk musiki nazariyatı haftada bir saat tedris ediliyor.. Bu hal mu­ sikimizin sönüp

Diğer taraftan, millî kuvvet lerin gösterdiği bütün dostlu­ ğa rağmen şehirdeki Ermeni ve Süryanilerden 1200 kişi de Fransız kuvvetlerine katılmış­ lar ve

İs­ tanbul’da Yapı ve Kredi Bankası'nın düzenle­ diği Uluslararası Sanat Kritikleri sergi ve bü­ yük resim yarışmasında BİRİNCİLİK ödülünü kazandı

Nihayet, ilk uzay aracr olan SPUTNIK-I uydusu 4 Ekim 1957 tarihinde yii- riingeye oturtralmugtur. O giinden beri bilimsel araEtrmalar, haberlegme, iadyo ve televizyon

Vehbi Koç Vakfı'mn 1983 yılında satın aldığı Kocabaş eserlerinin Sadberk Hanım Müzesi koleksiyonuna katılmasıyla birlikte yeni sergi mekânlarına ihtiyaç

Tendon kılıfı fibromları, sıklıkla parmaklarda görülen uzun zaman sürecinde büyüyen sert, hareketsiz ve ağrısız kitlelerdir. Orta yaş grubunda ve erkeklerde

Bu yazýda cerrahi ile baþarýlý bir þekilde tedavi edilen, 1,2 kilogram aðýrlýðýnda parotis bezi dev pleomorfik adenom olgusu sunuldu.. Anahtar sözcükler: Parotis bezi;

Sonuç olarak, pleomorfik adenomlar rekürrens oranlarý oldukca düþük, benign tümörler olup, skuamöz veya musinöz metaplazi gösteren tükrük bezi lezyonlarýnda preoperatif