• Sonuç bulunamadı

Salah Birsel'i anıyoruz

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Salah Birsel'i anıyoruz"

Copied!
1
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

V

V

- T T . ^ 'L 'I C

SAYFA

BU AŞAMADA

ŞÜKRAN KURDAKUL

Salâh Bipseri Anıyoruz

Geçen yılın 10 Mart’ında yitirdik Salâh Birsel’i. Ölümlerimizden sonra yaşam durmayacak elbet. Ama yaratıcı kişileri doğa ayırsa da onların ana damarlarını koparamıyor bizlerden.

Kaç yüzyılın şairleri başucumuzda, bellekleri­ mizde..

Vaktiyle ancak üç dört yüz okur bulabilen ro­ manlar yeni yetişen kuşaklann ellerinden düşmü­ yor. Sessiz film zamanlarının ürünlerinin bile me­ raklıları eksilmiyor dünyamızdan.

1951 'de Edip Cansever, Nevzat Üstün, Alp

Kuran’la birlikte Nokta dergisini yayınladıkları

zaman tanıdım Salâh Birsel’i. Şişhane’de Haliç’e bakan bir kahvede dostlarıyla söyleşmeyi seven edebiyatçı takımından biriydi o da.

Ortak duyarlığımız Karşıyaka sevgisi.. 1940-50 arasında yeni edebiyat hareketinin öncüsü sayılan pek çok dergide karşılaşabiliriz Birsel’in şiirleriyle. Daha o döneminde yalınlığı ve yergiyi seven, ne yaptığının bilincinde bir şair kimliği çıkmıştı ortaya. Şiirinin kaynağı yüzde yüz “m izaç”ına bağlı. Son yıllarına değin bu özel­ liğini koruyan.

Çağdaş Türk Edebiyatı’nda Salâh Birsel’in şi­ irine yaklaşmaya çalışırken okuyacağınız satır­ ları yazmıştım:

“Duygudan, lirizmden, bağlanm adan bilinçle kaçınan Birsel, usun ulaşabileceği olanakları ni­ ce ölçüm lere vurarak geliştirm eye çalışır. Özel­ likle ‘Hacivat’ın Karısı’nda sözcüklerle şaka eder g ib i rahatlayınca, yergiciliği de İyice ortaya çı­ kar. Öfkesini dişlerinin arasına sıkıştırarak bakar­ ken, vuracağı ye ri arıyor gibidir. Geçmişle he­ saplaşırken de bu tavrı bırakmaz. Kendi kendi­ ne özgüyü kişileştirme amacına çok bağlı old u ­ ğu için yaman b ir simgeci, aynı zamanda söz­ cük üreticisidir. ”

Şimdi, bu yargıları bir örnekle saptamak isti­ yorum:

“Sussun kem ençeler sussun / G eceler g ün ­ düzler donsun / Kirlikaranfiller çiçekdağları / B ir kıyıda unutulsun.

Delikanlılar tekne kazıntıları / Kürek çekmesin yaşam laklakasına / Aydınlıkta dolunayda bile /

A t sürülm esin ovaya.

Durun rakılar durun / Sarhoşlamayın beni ar­ tık / Bozulmasın çizgilerim / Kiraz aşklarım da­ ğılm asın”

(Yaz Bitti şiirinden)

Şiirinde yorulduğunu algıladığı zamanlarında deneme yazarak rahatlama gereksinimi mi du­ yuyordu Salâh Birsel? Bilemeyiz. Ama son kırk yılın parmakla sayılabilecek deneme yazarları arasında seçkin bir yeri olduğunu biliyoruz. “Sen Beni Sev” (1957), "Kendimle Konuşmalar” (1970),

“Ş iir ve C inayet" (1975), "Kurutulm uş Felsefe B ahçesi” (1979), “P a f ile P u f” (1981) vb. yapıt­ larında bu türü zenginleştiren az örnek yok.

Sonra,,anların»,özellikle mekânlarla somutla- yarak çok değişik tümce yapılarıyla yeni bir Sa­ lâh Birsel kimliği sunduğunu anımsayalım. Bu ki- taplannda “değişik tümce yapılan” ve Mercimek

Ahm et’lere, Evliya Çelebilere, Ahmet Ra- sim’lere kadar uzanan sözcük arayışları şaşırtı­

cı ama çekici metinlere yol vermiştir.

“Ortak duyarlığımız Karşıyaka sevgisi.. ” demiş­ tim. Bu duyarlığın örneklerinden biri olarak dü­ şündüğüm bir yazısında 30’lu yılların Karşıyaka- sı’nı anlatırken bakın nasıl resimler çiziyor:

“3 0 ’lu yıllardı onlar. Kahvelerin önünde atlı tramvaylar -onları yazımıza niçin boca ettiğim iz ilerde anlaşılacaktır- kalkar, üç koldan Karşıya­ ka ’yla ağız dolusu öpücük alırlardı. Sağ yakada- kiler b ir süre kıyıyı izledikten sonra içeri dalar, Alay- b e y ’e uzanırdı. Soldakiler ise Papaz’a (Bostan­ lı’ya) değin kıyıdan ayrılmazdı. Çarşıya dalanla­ ra gelince, onlar alaçiçek, iki yana selam sarkı­ tır, dem iryolunu geçtikten sonra adını Soğukku- yu Tramvay C addesi’ne bağışlardı.. 118 num a­ ralı yapının, yani Salâh B irsel’in babası Hafız

Talat Bey’¡n evinin önüne gelince de atlar kır­ baçlanarak -burda y o l az biraz yokuşlanırdı- So- ğ ukku’ya çengel atılırdı.” (Anan: Yaşar Aksoy,

Karşıyakası, 197, Ekim 1999)

“Sevecen” şiirinde “Düşün ey yorgun kalbim

/ İlk pırpırlarını düşün / Titremelerini ürperm e­ lerini / Hışırtılarını anımsa / Istesen de istem e­ sen de / Yakında pilin b ite c e k ” dizeleriyle ayrıl­ ma saatinin yaklaştığını çağdaş bir yergi ustası­ na yakışır biçimde somutlamıştı.

Sevgiyle andıklarını biliyorum Karşıyakalıların Salâh Birseli.

Yalnız Karşıyakalılar mı..

Taha Toros Arşivi

Referanslar

Benzer Belgeler

Halbuki çok değil, daha bir sene önce, İstanbul’un serbest bir çevre­ sinde yetişmiş olan bir hanım kızı­ mız sinemada bir filmi erkeklerle birlikte

Merkez'de düzenlenen toplu gösterimlerden ilki 19 Şubat - 2 Mart tarihleri arasında "Japon Sinemasının Büyük Senyörü Akira Kurosawa" başlığı altında

Bununla şunu demek isti­ yorum, bence kat’î olan bir şey varsa, yeni neslin yazı tekniği en geniş manasıyla şiir yazı tekniğinden ilham alacaktır. Yani en

Herkesi şaşırtan inanılmaz olaylardan b ir is i bun­ dan üç y ıl ö n ce,göz kapayıp açıncaya kadar deyimine uygun kısa b ir süre içinde olup b itiy o r,

Bir buçuk seneden beri mefluç denilecek derecede rahatsız bulunan büyük muhar­ rir Heybelise a tepelerinden ebe­ diyete karışmıştı. Gazeteciliğe Ahmet Mithat

Sonuç olarak, Elazığ il merkezinde bulunan ilköğretim okullarında öğrenim görmekte olan öğrencilerin cep telefonu, televizyon ve bilgisayar gibi elektromanyetik

İbni Sinanın 900 üncü yıldönümü do- ayısile hazırlanan büyük kitabın bibli- oğrafyasını yaparken İstanbul kütübha- / ferinde onun (Tem cid) adında

[r]