• Sonuç bulunamadı

Depremde suya gömülen, büyük yangında yaynan, Evliya Çelebi'nin rüyasına giren Ahi Çelebi Camii

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Depremde suya gömülen, büyük yangında yaynan, Evliya Çelebi'nin rüyasına giren Ahi Çelebi Camii"

Copied!
1
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

Tarihî Anıtlarımız

DEPREMDE SUYA GÖMÜ­

LEN, BÜYÜK YANGINDA

YANAN, EVLİYA ÇELEBİ’

NIN RÜYASINA GİREN

A H İ

Ç E L E B İ

C A M İ İ

İbrahim ERSEYREK

i - m in ö n ü M eydanı’n d an U n k ap an ı’na ■“ d o ğ ru g id erk en d a h a H al b in asın a v arm ad an başınızı sağa - Y em iş’e do ğ ru çevirirseniz, y ık ılm ağ a yü z tu tm u ş, h a ra p b in a la r a ra sın d a n b ü y ü k k u b b e si ve te k şerefeli m in aresile v arlığ ın ı gösterm eğe çalışan b ir cam i g ö rü rsü n ü z.

M erak edip de b u an ıtı y a k ın d an in ce­ lem ek isterseniz, so n rad an d o ld u ru lm u ş asfalt yoldan b irk a ç m erd iv en aşağıya inip çeşitli y iy ece k ler sa ta n çarşıya girin. İ s ­ ta n b u l’u n zahire am b arı gib id ir sanki bu çarşı... Ta.. F a tih ’te n b ” güııe dek Ş eh rin en h a re k e tli tic a re t m erk ezid ir. H aliç'e d o ğ ru y ü rü y e n ... U lu ç ın ar ağaçlarile göl­ gelenm iş b ir sokak ç ık ac ak tır karşınıza. E skiden (K an lı F ırın ) adıyla anılan b u sokağın adı şim di «D eğirm en» dir.

Sokağa girdiğinizde, içinize b ir ferahlık dolar, h erşey şipşirin g ö rü n ü r gözünüze. H a tta o m ezbele b in a la r bile... Y üzyıllar önceki h a y a tı y aşar gibi o lursunuz. İn s a n ­ la rı da u lu ç ın ar ağaçları gibi cana y a k ın ­ d ır. D eğirm en sokağının. O rada saatlerce k alm ak gelir içinizden... B ir «taş baba» g ö rü rsü n ü z, «A caba b u taşı n ed en d ik ­ m işler b u ra y a ? » diye d ü şü n d ü ğ ü n ü zü o - ra d a k i serginin sahibi veya herh an g i b ir y ü k taşıyıcı an lay ıv erir.

«E skiden b u ra d a iskele v arm ış beyim » d e r... V a p u rla r b u ra y a y anaşırm ış. Şu g ö rd ü ğ ü n ü z A hi Ç elebi C am ii'nin bile, tem elleri sudaym ış...

Uç yö n ü b in a la rla çevrili cam iin, so­ k a k ta n bak ıld ığ ın d a ilk göze çarp an ta r a ­ fı, ü zeri k irem itle ö rtü lü son cem aat y e ­ rid ir.

K ap ıd an içeri girince, son cem aat y e ­ rin in , oniki filayağı ü zerin e o tu rtu lm u ş iki sıra h alin d e altı sa ğ ır k u b b esi olduğu g ö rü lü r. S o n rad an b u k u b b e le r b ir ahşap çatı ile örtü lm ü ş. B irb u ç u k m e tre enliliği olan fila y a k la rın m y e rd e n yük sek liğ i üç m etre k a d a r o ld u ğ u n d an in san ın başı t a ­ v a n a değecekm iş gibi o lu r. Çok lo ştu r da...

Ü zeri k u rş u n la k ap lı b ü y ü k k u b b e ise, altı filayağına bağlı k e m e rle r ü zerin e o- tu rtu lm u ş. B u bölm e, son cem aat y erin e n a z a ra n d aha a y d ın lık ve fe ra h ... F ak at, sü tu n la ra o tu ra n k em erler, b u rad ak i ge- n jş filay ak ların m çok kısa olm asm adn gözü ra h a tsız etm ekte. İnsan ın is te r iste ­ m ez içinden «B üyük S in an b u h a ta y a acaba n ed en düşm üş?» diye sorası gelir...

Bazı ta r ih î cam ilerim izin ilgilileri, b u ­ lu n d u k la rı cam iler h a k k ın d a y alan y a n ­ lış b irta k ım bilgiler v e rirk e n D eğirm en sokağı sak in leri A h i Ç elebi C am ii’n i dile g etiriv erirler. O zam an M im ar S inan h a li­ k ın d ak i yanlış d ü şü n celer yo k olur.

1892 y ılın d a İsta n b u l’da m ey d an a gelen b ü y ü k d eprem de A hi Ç elebi Cam ii y ere b a ta r; m ih rab ın sağından b ir ta tlı su fış ­ k ırd ığ ın d an C am iin içi adam beline k a ­ d a r su dolar. H er n e k a d a r suyu denize a k ıtırla rs a da önüne geçem ezler. Cam i y ararsız d u ru m a düşer; yıllarca su için­ de k alır. 1918 y ılın d a su b asan y e rle r to p ­ ra k la d o ld u ru lu r. B u onarım da, m u k a ­ vem eti sağlam ak için sü tu n la rın çevresi kesm e ta şla rla ö rü lü r; k u b b e çem b e rle­ n ir ve iki yön d en b ire r ek k em erle d e ste k ­ lenir.

Cam iin, D eğirm en sokağına b a k a n ön cephesinde b ir de m e rm e r çeşm e v ard ır. S u lta n A bdül Aziz ta ra fın d a n y a p tırıla n b u çeşm enin ü stü n d e k i y u v a rla k m a d a l­ yon içinde;

«Maşa Allah tevekkeltü ala İlâh ve ma tevfiki illâ billâlı»

1281 yazılıdır.

A hi Çelebi C am ii 1652 yılı C üm adelâ- h îre n in yirm inci P a z a r gecesi çıkan b ü y ü k yangında tam am en y an ar. B u olay «Nai- m a Tarihi» nin besinci cilt ve 32?. sa h i- fe sin d e şöyle a n la tılır :

(Cümadelâhîrenin yirminci Ehad gecesi yedinci saatte Odunkapısı haricinde baş hanedan ateş ziihur edüp dahveisıığva’ye kadar Sebzehane ve Yemiş iskelesi ve Ke­ tenciler ve Zindankapısı haricinde cümle

dekâkini ve Hasır iskelesini yakup cümle çiniciler tâ kargir arpa ambarına kadar mulıterik olup meydanda gezevilerle du­ ran pirinç ve hububatı ashabı sefinelerine çeküp alarga etmekle kurtarıp dekûin ve mahzenlerde bulunan bilcümle yanup habbe kurtulamadı. Ahi Çelebi Camii ve Mahkemesi ve Çardak ve harici surda o- lan ebniye bilcümle nabud oldu. Bu kadar pirinç ve zahair yanmış iken bieırırillahi- taalâ sefineler gelmekle yine alelâde âla pirinç kırk akçeye rayegân satılıyordu. Feemma mercimek bulunmayıp kilesi iki guruşa da satıldığı garaiptendir)

A n ıtın h iç b ir y erin d e yapılış ta rih in e a it b ir yazıta ra stla n m a m a k la b erab er, T e z k ire t-ü l-e b n iy e ve T ezkiret-ü l-fcü n - y an ’da M im ar S in an ’ın ese rle ri arasın d a gösterilm ektedir.

B anisi o lan A hi A hm et Çelebi, K an u n î S u ltan S üleym an d ev rin d e yaşam ış T ü rk h ek im lerin d en d ir. B abası F a tih M ehm et ve İkinci B ayezit d e v irlerin in ü n lü h e ­ k im lerin d en M evlâna K em al’dir. A hm et Çelebi, hekim liği d aha çok b abasından öğrenm iştir. H alk ağzından zaptedilm iş k a y ıtla ra göre, M ahm utpaşa çarşısında b ir d ü k k â n ı varm ış. K endisine b aş v u ra n h a sta la rı çab u cak iyi etm ek te çok şöhret kazanm ış. D aha sonra F a tih D arü sşifası’na hekim başı olm uş. 1523 y ılın d a M ekke’den h açta n d ö n erk en M ısır’da ölm üştür. İm a- m - ı Ş afii’n in tü rb e si y an ın d a göm ülüdür. 90 vaşlarınd.a ölen A hi C elebi’nin «Risa- le tü H a s a t- il K ü lâ vel- H e san e» a d lı ü r o ­ lojiden b ah sed en T ü rk çe b ir eseri v ard ır. A yrıca hekim liğe a it «Mucez» adlı b ir k ita b ı d a A ra p ç a d a n dilim ize ç e v irm iştir.

(Devamı 30. sahifedc)

-

15

-Kişisel Arşivlerde İstanbul Belleği Taha Toros Arşivi

Referanslar

Benzer Belgeler

Moreover, commonly used methods (metal organic chemical vapor deposition (MOCVD) and molecular beam epitaxy (MBE)) for the fabrication of III-nitride nanostructures employ

Yenilerinden söz açmayacağım ama, bugünkü karışık düzen içinde yine eski güzel yapılar, her yerde olduğu gibi burada da erozyona uğramış.... Sahillerinde

Serum 25(OH)D ölçümlerine göre D vitamin düzeyi düşük ve normal olanlar ile iki ayrı grup oluşturarak bu testlerin sonuçları karşılaştırıldığında, Berg Denge

使用心得: 下午兩個小時的課雖然有些沉悶,講解人員語調雖然有點催眠無趣,但親 眼見識到

Selçuklu dönemi Anadolu Türk kentleri, çağdaşı “Batı Kenti” ya da “Ortaçağ Avrupa Kenti” veya “Sana- yi Öncesi Kenti” üzerine üretilmiş “açık kent”

Ak Çaylak Gündüz yırtıcıları olarak gruplandırılan kartallar, şahinler, doğanlar, deliceler, kerkenezler, atmacalar ve çaylaklar, doğaseverler başta olmak üzere hemen

Yukarıda Bektaşilik tarihinden bahsettiğimiz bölümde de ifade edildiği üzere Osmanlı Devleti, aynı sosyal tabana sahip olan Alevilik ve Bektaşilikte kendilerine muhalif bir