TÜRKIYE'NIN
BİRIKIMLERl-3
MüZISYf;NLI;R
ilke Yayınalık : 143 BİYOGRAFİ
ÔJOQrıAdı
Türkiye'nin Biıikimleıi-3 "Müzisyenler"
DlılEdlt&O Hüseyin Türkan y Cl)'lnll Hcmıta)'Un lıke Yayıncılık !(.apak ilke Yayıncılık Y.-:zSaı11111r.oNo: 1B579 ISBN 978-605-5961-34-3 ,. Baıkı lstanbul, 2014 lcıııb,Clt
Ravza Yayıncılık ve Matbaacılık Davutpa§o Cd. Kale 11 Merkezi No. 51 Topkopı- İSTANBUL Tel: O 212 481 94 11 ilke Yayınalık P.K. 117 Üsküdar 34672 İstanbul Tel.&Foks: O 216 341 15 88 -495 29 63 www.ilkeyoyincilik.com bilgi@ilkeyoyincilik.com
TÜRKİVE'NİN BİRİKİMLERİ-3
İÇİNDEKİLER
· TAKDİM ... 9
MUALLİM İSMAİL HAKKI BEY (1866-1937)
Mehmet Öncel....
. . .
.
. . .. . .
. .
. . .
.
.
. . .
.
.
.. .
.
.
. . .
. .
.
.
.
..
. . .
. . .
. . .
. . .
.
. .. . .
11LEMİ ATLI (1869-1945)
Mehmet Öncel...
...
...
...
....
....
19 ALI RİFAT ÇAGATAY (1869-1935)Mehmet Öncel...
...
...
....
....
...
...
...
...
...
...
...
27AHMED IRSOY (1869-1943)
Mehmet Öncel..
.
....
...
.
...
... .
. . . .... . . .
.
. . . .
.
. . .. .
.
. .
.
. .
.
. .
.
.
.
. .
. .
.
. .
35 RAUF YEKTA BEY (1871-1935)Mehmet
Öncel..
.
..
...
..
.
...
. .
. . ... . .
.
. .
. ...
. .
.
.
.
.
.
. . .
. .
. .
.
.
.
45 TANBÜAI CEMİL BEY (1873-1916)Mehmet Öncel...
... .
.
. . .
.
. . . .
. . .
. . .
.
.
... .
. .
.
.
.
. . . .
.
.
. . .
.
. . .
. .
.
. .
. .
.
.
.
. . .
.
55 HAFIZ SAMİ ÜNOKUR (1874-1943)Yrd. Doç
.
Dr.
Nuri
Özcan.. .
.
.
. .
.
.
.
. . . .
.
. . .
.
.
. . .
. .
. .
.
. . . .
. . .
.
.
.
. . . .
. . . .
.
.
.
. . .
.
.
.. .
.
..
63HÜSEYİN SADEDDİN AREL (1880-1955)
ŞERiF MUHİDDİN TARG.AN (1892-1967)
Mehmet Günteldn... . . . ... . . .• . . . .. . ... . . ... 81
REFİK FERSAN (1893-19651
Mehmet Günteldn ... ... ,. . . ... 93 AŞIK VEYSEL ŞATIROGLU (1894-1973)
Melih Duygulu ........ 99 SADEDDİN KAYNAK (1896-1961)
Yrd. Doç. Dr. Nuri Özcan... . . . .. . . 115
ZEKİ ARiF ATAERGİN (1896-1964)
Mehmet Öncel....................... 127 YESARi MUSTAFA ASIM ARSOY (1896-1992)
Yrd. Doç. Dr. Nuri Özcan ... ...... .' ... , . . . .. . . 133
HALİL BEDi YÖNETKEN (1899-1968)
Melih Duygulu... . . . . . ... . . .. . . .. . . .. . .. . . . 141 MUZAFFER SAAISÖZEN (1899-1963)
Yrd. Ooç. Dr. İrfan Karaduman ... .". . . . .. . . .. . . .. . . 155 MÜNİR NUREDDİN SELÇUK (1900-1981)
Yrd. Doç. Dr. Nuri Özcan... . . . . . .. . . .. . . 167 MAHMUT RAGIP GAZİMİHAL (1900-1961)
Melih Duygulu... . . . .. . . 179
SELAHADDİN PINAR (1902-1960)
Yrd. Ooç. Or. Nuri Özcan.... . . . .. . . 195 SADİ YAVER ATAMAN (1906-1994)
Yrd. Doç. Dr. İrfan Karaduman... . . . .. .. . . .. . . 203 NEVZAD ATLIG (1925) Mehmet Günteldn............ ... . . . .. . . .. 213 AlAEDDİN YAVAŞÇA (1926) Mehmet Günteldn................... ... .. . . ... 219 NİDA TÜFEKÇİ (1929-1993) Melih Duygulu........ . . ... . . .. . . 227
KANI
KARACA (1930-2004) MehmetGünteldn............... 241YÜCEL PAŞMAKÇI 11935)
Sıla Erol... 247
BEKİR SIDKI SEZGİN (1936-1996)
Yrd. Doç. Dr. Nuri Öze an... . . . • . . . .. . . 259
NEŞET ERTAŞ 11938-2012)
Nihan Tahtaiş!eyen ... ... .-. . . .. . . 269 YAZARLAR HAKKINDA ... 283
DİZİN ... 287
'
ALİ RİFAT
ÇAGATAY
(1867-1935)
Ali Rifat Bey, klasik Türk müziğine konser havası vermeyi hedefleyen ilk musıkışinaslardandı. Türk musıkisi icrasında bilinen ilk 'şef Çağatay, za-manın görgü kurallarına ters düşmemek maksadıyla kons~rlerini. yüzü se-yirciye dönük olarak yönetmiştir.
A.
HAYATI
Türk ml1sikisinin en önemli bestekar ve icracılarından biri olarak kabul edilen
Ali
Rifat Çağa~ay 186ide İstanbul'da dünyaya gelir. Doğum tarihihakkında muhtelif bilgiler olmakla beraber, yaygın olan kanaat budur.
Ali
Rifat Bey'in büyükbabası Kaymakam (Yarbay) Hurşid Bey, Leh asıllı birj
ailenin çocuğu olup Türk ve Batı musikisi ile yakından ilgilenmiştir. Hurşid
Bey'in ikisi kız toplam altı çocuğu olup bunlardan Hasan Rifat Bey, Çağa tay'ın babasıdır. Hasan Rifat Bey, 93 Harbi'nde bulunmuş, 15 Şubat 1900 tarihinde Şam'da vefat etmiştir. Hasan Rifat Bey'in en büyük -çocuğu Ali Rifat başta olmak üzer~ Samih Rifat, Muzaffer Rifat ve Cevat Rifat adında 4 erkek çocuğu dünyaya gelmiştir.
'
Eğifimi
ve Görevleri
Ali Rifat Çağatay'ın tahsili konusunda yeterli bilgi bulunmamaktadır. İleri düzeyde Fransızca'nın yanısıra Arapça ve Farsça'ya da vakıf olduğu bilinmektedir. Uzun süre Bab-ı
.Ali
Memuıin-i Mülkiyye Komisyonumü-meyyizliğinde bulunan Ali Rifat Bey,
il.
Meşrutiyet'in ilanından sonra Kadıköy'de Şark Musikisi Cemiyeti'ni kurar. Türk Musıkı Ocağı'nın
kuruculu-ğunu yapar, Mualim İsmail Hakkı Bey'in vefatından sonra da Darülelhan'da Türk Musiki Tedk.ik ve TasnifHeyeti'nde üyeliğe getirilir.
Rauf Yekta ve Hafiz A~med
lrsof
la beraber Türk musikisi eserlerinihafızalardaki şekliyle beraber notaya alıp yayımlamaya başlayan Çağatay, daha sonra Rauf Y ekta'nın öncülüğünde Dr. Süleyman Şevki Uludağ ve Peyami Safa'yla beraber Musıkı Federasyonu'nun kuruluşunda rol alır. Bu görevlerin
yanında bir müddet Darülbedayi-i Osmani'nin ml1silô heyeti reisliği görevin-de bulunur.
h-lilikleri
w
VıfatıAli
Rıfat Bey, Sadrazam Sıı,id Halim Paşa'nın kızkardeşi Zehra Harum'laevlenerek Kavalalı ailesine damat olur. Fakat bu evlililikle ilgili Yahya
Ke-mal'in bir sohbette çok ilgir..ç ifadelerde bulunduğunu görmekteyiz:
''Nedimlere (Hanende Nedim Bey) udi ve bestekar Ali Rifat Bey
sık sık
gelirmi§. Ali Rifat Bey Prenses Zehra'ya aşık olmuş. Ve Nedim'den boşatıp kendisi alını§ ... Nedim de Heybeli'ye çekilip kendisini ıç.kiye veriyor ve orada ölüyor."Ali
Rifat Çağatay, Prenses Zehra'yla Fransa'da iken Prenses Zehra vefateder ve bunun üzerine Çağatay da yurda geri döner. Çağatay'ın bu evlilikten
çocuğu olmamıştır. Daha sonra 1923 yılında Nimet Hanırn'la evlenen Çağa tay'ın bu evlilikten biri kız toplaµı dört çocuğu olur.
3 Mart 1935'te 68 yaşında kalp krizi sonucu vefat eden Çağatay'ın naaşı
Karacaahmet Mezarlığı'na defnedilir.
a.
MOsiılpNASUil
Kemençe, tanbur, viyolensel gibi birçok musiki aletini çalabilen Çağatay,
asıl şöhretini ud icracılığıyla kazanır; 'Udi Rıfat Bey' ve 'Udi
Ali
Bey' adıyla tanınır.Ali Rifat Bey'in ud
icrasında ne kadar ileri bir seviyede olduğuna dairüstad Lemi Atlı hatıratında şu ifadeleri kullanır:
''Ali Rifat Bey'i dinledim. Bütün manasıyla hayran oldum. İlti.zamen baş ladığım anladığım -taksimde, söyleyişindeki selaset ve belağat misillü nağme lerdeki insicam ve letafet, bir de sazına hakimiyet. .. Ali Rifat Bey'in beni mest
ve bitap bırakarak sona erdirdiği taksim ile hasıl etti.ğim hüküm ve kanaade o büyijk üstada udilerin §ahı ünvamnı verdim. Çalı§kan ve malumatlı,
müdek-kik Ali Rifat Bey son derece de teceddüd perverlikle müştehir erbabı yesardan idi."
Özellikle Prenses Zehra ile evlendikten sonra Kızıltoprak'taki evi
musi-kinin gerek uygulamalı, gerekse ilmı olarak tartışıldığı önemli
merkezlerden-biri haline gelir. Bu konuda Mesud Cemµ: "Kızıltopraktaki kö§kleıinde
he-men her ak§am musiki sohbetleri kurulur, refah saadetin pembe çehresiyle gülümseyen salonlarda, s9falard~ o zamanın hemen bütün maruf musiki§inas-lan toplanırdı." der. Bu isimler arasında Leon Hancıyan, Hafız Ahmed Irsoy,
Rauf Yekta Bey, Udi Nevres, Rahmi Bey, Münir Nureddin, Kaşıyank
Hü-sameddin Bey, Ziya Paşa gibi devrin önemli musikişinasları bulunmaktadır.
İbnülemin Mahmud Kemal İnal, Hoş Sada adlı eserinde Çağatay için;
''Alaturka musikiyi garb tekniği ile armonize etmek hususunda
ilk
kuwetliadımlan atmış ve,muvaffak olmuş değerli bir sanatkar idi." derse de, bu ko
-nuda Rauf Yekta Bey ile karşılıklı tartışma içinde olduklarını görmekteyiz. Bu tartışma ile ilgili olarak Süleyman Erguner şunları nakleder:
''Dönemindeki tek resmi musiki eğitimi veren kurum hüviyetini taşıyan
bu kuruluşun (Darülelhan) başmda bulunan Ali Rifat Çağatay ve arkada§lan musikide reform yapmak, sistem ve icramı.zı Avrupa Musikisi sistemine
(Tamperement=dengelenmiş, on iki aralığa bölünmüş sistem) uygun hale getirmek için çareler anyorlardı.' Bu maksatla, oluşturulan saz heyetine vi.yo-lenselin yanında bir sabit perdeli saz olan 'armonyum'u ilave ettiler. Halbuki bu beraberlik Yekta'ya göre. imkansız bir şeydi. Çünkü tamperement sisteme göre yapılmış sazların bizim musikimizdeki aralı.klan çıkartabilmesi, sabit perdeli, tanbur gibi sazlarımızla beraber icra edebilmesi imkansızdı. Bunu ·uygulamaya kalkışmak 'ise yenilikçilik olarak görülmemeliydi. Eğer bu gibi
kişiler illa yenilikçilik yapmak istiyorlarsa, eski sazlanmızı terk etmeli idiler."
Bütün bu gayretlefe rağmen ~ Rifat Bey'in muvaffak olamadığını
dü-şünen Yılmaz Öztuna'nın,'RaufYekta Bey'i tasdik eden şu cümleleri
kayda-değerdir: ·
"Türk Musikisi'ne Batı Musikisini tatbik etmek istedi. Batı sazlarını da katarak Musiki konserleri verdirclı. Bazı eserleri Batı sistemiyle çok seslendir-di. Fakat bu armoni musikimize uymadı."
Ali Rifat Bey, klasik Türk müziğine konser havası vermeyi hedefleyen ilk musıkışinaslardandı. Türk musıkısi icrasında bilinen ilk 'şef Çağatay, zama-nın görgü kurallarına ters düşmemek maksadıyla konserlerini, yüzü seyirciye dönük olarak yönetmiştir.
c.
ESERIIRİ
Ali Rifat Bey'in sazendeliğinin yanında bestekarlığı ve müzikolog olarak yazdığı makaleler de her zaman önplandadır. Fenn-i Musıki Nazariyatı adlı
makaleler serisi, Malumat mecmuasındaki yazılan onun bu yönünü göster-mektedir. Bunun yanında kendi döneminin ve kendinden önceki üstatlarının
eserlerini toplamasıyla önemli bir koleksiyon oluşturmuştur. Bu koleksiyonu,
özellikle Said Halinı Paşa koleksiyonunu da katarak daha da büyütmüştür. Müzikolojiye yönelmesiyle beraber yurtdışından kitaplar getirtmiş ve
incele-miştir.
Çağatay'ın Türk musikisinin usul, makam ve üslup yönünden bütün
in-celiklerine vakıf olduğu eserlerinde açıkça görülür. Operet, marş, taksim,
medhal, peşrev, saz semaisi, beste, yürük semai, şarkı, türkü ve ilahı gibi
bir-çok formda yaklaşık 56 eser besteleyen Çağatay, musikimizde bir saz eseri
formu olan 'medhal'i
ilk
kullanan kişidir. İstiklal Mar§lnın bilinenilk
bestesiacemaşiran makamında olup ona aittir ve
milli
marş olarakilk
kabul edileneserdir. Bu marş 1924-1930 yıllan arasında resmı olarak okunup çalınmıştır.
En önemli eserleri arasında Akif'in kaleme aldığı Köse İmam opereti,
acema-şiran İstiklal Marşı, nihavend Ordunun Duası, mahur değişmeli Bülbül ör-nek olarak gösterilebilir.
Talebeleri
Ali Rifat Çağatay'ın talebeleri arasında Münir Nureddin Selçuk, Mesud
Cemil, Udi Sami Bey, Subhi Ziya Özbekkan, Selahaddin Pınar, Şerif
Mu-hiddin Targan, Enise Can, Necmettin Tokyay, Ruşen Ferid Kam gibi kendi
döneminin önemli musıkişinaslan yer almaktadır. Özellikle talebesi Şerif
Muhiddin Targan'ın uddaki başarısını gördükten sonra, onu kapıda karşıla
mış ve onunla ilgili "Bu benim öğrencim beni fersah fersah geçti." dermiş.
• Ak, Ahmet Şahin; Türk Mı1sikisi Tarihi; Akçağ Yayınlan; Ankara; 2009. • Özalp, Nazmi; Türk MOsikisi Tarihi-il; Milli Eğitim Bakanlığı Yayınlan; İs
tanbul; 2000.
• Cemil, Mesut; "Tanıdığım MOsiki§inaslar"; MOsiki Mecmuası; Sayı: 264; Say-fa: 21.
• Erguner, Süleyman; RaufYekta Bey; Kitabevi Yayıncılık; İstanbul; 2003. • Güntekin, Mehmet; İstanbu1'un 100 MOsikişinası; İstanbul Büyükşehir Beledi
-yesi Yayınlan; İstanbul; 201 O.
• İnal, İbnülcmin Mahmut Kemal; Hoş Sada; MaarifBasımevi; İstanbul; 1958. • Özcan, Nuri; "Çağatay, Ali ılliat"; Türkiye Diyanet Vakfı İslam Ansiklopedisi;
Cilt: 8; Sayfa: 167-168; Türkiye Diyanet Vakfı; Ankara; 1993.
• Öztuna, Yılmaz; Türk Bestecileri Ansiklopedisi; Hayat Yayınlan; İstanbul; 1969.
• Öztuna, Yılmaz; Türk Musikisi Ansiklopedik Sözlüğü-!; Orient Yayınlan; İs tanbul; 2006.
• Öztürk, Serdar; Ansiklopedik Sanat Sözlüğü; Edebiyat, Müzik ve Sahne
Sanat-ları Yayınlan; İstanbul; 2001.
• Rona, Mustafa; 50 Yı!Wc Türk Musikisi; Türkiye Yayınevi; İstanbul; 1960.