• Sonuç bulunamadı

Behice Boran'ın cenazesi Türkiye'ye getiriliyor

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Behice Boran'ın cenazesi Türkiye'ye getiriliyor"

Copied!
1
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

C U M H U R İ Y E T / 8

HAVA DURUMU

TÜRKİYE'DE BUGÜN

M

ietoomloj: Gemi Mûdûrtûğû'nden

alı--*CT\

nan bilgiye gire, yurdun ku»y kesimleri / -parçalı » y ti yer çok bulutlu. öteki bûl- p ^ s ^ . 'Z r -

seter m u bulutlu ve açık seçecek. HÂNA f . , t. SICAKLIĞtj Önemli bir değişiklik olmaya- M cak, RÜZGÂR Kuay ** doğu yönlerden ,Z - r v

ta til, ara ara otta kuvvette asacak DENİZ- ‘v *. -S -A LER: Danizterimiale rüzgâr yıldız ve gûn- k, doğusundan 10-21 detıizmlli hızla esecek. Tüm denizler mutedil dalgalı olup, görüş uzaklığı 10 km. dolayında bulunacak. Mar­ mara ve Karadeniz parçalı ve çok bulutlu, diğer denizler az buluttu geçecek. DENİZ SUYU SICAKLIKLARI: Finike 25, Antalya

-M a /ıro ris ^ lz m lfz ı c S e 2tU »!vSk ,uW arasıfa orla kuvv8tte, O*1 mutedil dalgalı, görüş uzaklığı 10 19, Çanakkale - Sinop'- Tekkdağ 15 Flor- Mlometre dolayında olacak.

ya - Samsun • Trabzon 17 derece. VAN GÛ- -- — --- --- — --- --- --- — —---UÜ: ton gölünde rüzgâr kuzey vb doğu yön- :Q j acık ¿ 3 buMu j yağmurlu ¡. sisli

Adana Adapazan Adıyaman Atyon Ağrı Ankara Antakya Antalya Artvin Aydın Balıkesir Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Bursa Çanakkale Çorum Denizli A ît» 14° Diyarbakır A 24° 10" Edirne A 2 T 13" Erzincan A 25" 7" Erzurum A 15” 2" Eskişehir A 24" 11" Gaziantep A 28“ 15“ Giresun A 29° 16" Gümüşhane A A 17” 9" Hakkâri A 30" 12" Ispara A 2«" 13" İstanbul A 22" 8" İzmir A 22" 4“ Kare A 18° 5° Kastamonu A A 22° 11° Kayseri A 25° 12° Kırklareli A 26° 14° Konya A 22° 3° Kütahya A 28° 9° Malatya 21° 10° Mamsa 22° 12° K.Maraş 23° 4° Mersin 16° 3° Müöia 21° 12° Muş 26° 9° Niğde 2 (f 13° Ordu 18° 4° füze 24° 8° Samsun 27* 9° Siirt 22° 14° Sinop 28° 13° Sivas 13° 3° Tekifdaö 15® 4° Trabzon 21® 5° Tunceli 21® 13° Uşak 24® 4® Van 22® 10° Yozgat 26° 6° Zonguldak A 27® 12® A 28° 14® A 30° 15® A 29° 15° A 18® 7® A 20® 6® A 18® 13® A 19° 11° A 18° 13® A 28® 11* A 20*15® A 24® 8° A 20*14° A 20® 14® A 24® 8° A 25® 8° A 17® 2° A 19° 5® A 19° 13®

HABERLERİN DEVAMI

i

~y #

t

İ «r - • ‘ i l y Le ningrad  \ Ko' ™ r t e y 4 f i W ^ S i o s k o v a Lo n d ra ,

12 EKİM 1987

İ y

» i Loru,,,, J ^ V r f Amsterdam J •Parrs j

}

J ,Zu%

J Madrit ** * Cezayir

sr„

Tunus v

A- açık B- txikidu K karlı S- sisli Y- yağmurlu

<İQ}Belgrat V - Ç y Ankara Atma* fcs' - E y \ 0 ^ ¡•$ a m : jT - —

13 ölü

SİİRT (Cumhuriyet) — Önceki akşam Siirt’in Şırnak ilçesine bağlı Meşeiçi köyünün Çobandere mezra­ sına baskın düzenleyen PKK militan­ ları, 5‘i çocuk 6’sı kadın 13 kişiyi öl­ dürdüler. Baskında 9 kişi de yaralan­ dı. Teröristler, köylülerin öldürdü­ ğü 3 arkadaşlarının cesetlerini dağa kaçırdılar.

Bir süre önce teröristler tarafından öldürülen Batuvan aşireti reisi Sait Demirim yakınlarının yaşadığı, sını­ ra 10 km. uzaklıktaki 9 haneli Ço­ bandere mezrasına teröristler, 10’ar kişilik gruplar halinde geldiler. Top­ lam 75-100 kişi oldukları tahmin edi­ len terörist grubu, kısa bir süre ön­ ce korucu olan 3 kişinin evlerine oto­ matik silahlarla ateş açtı.

Ateşe karşılık verilmesi üzerine ça­ tışma çıktı. Diğer köylüler de, evle­ rine ateş açılan Oral, Şanlı ve Kar­ tal ailelerinin yardımına koştu. Sa­ at 19.30 sıralarında başlayan çatış­ ma, korucuların ve köylülerin mer­ mileri bitince, yarım saat sonra so­ na erdi. Çatışma sırasında roketatar da kullanan teröristler, 3 evde bulu­ nanları taradıktan sonra evleri, ben­ zin dökerek ateşe verdiler. Olay sı­ rasında Şanlı ailesinden Agit (70), Azim* (80), Hatun (50), Abdurrah­ man (39), Hezar (37) ve kimliği be­ lirlenemeyen bir çocuk; Oral ailesin­ den Latife (12), Ayşe (7), Mehmet

(4), Leyla (35) ve kimliği belirlene­ meyen bir çocuk ile Kartal ailesinden

Leyla (35) ve Mehmet Kartal (50) ha­ yatını yitirdi. Yaralanan Ali, Mesut,

Huriye, Sena, Yunus ve Hanım Şan­ lı, İbrahim ve Kadriye Kartal ile

Mehmet Oral Mardin Devlet Hasta­ nesinde tedavi alıma alındı.

Yaralılardan Ali Şanlı ifadesinde şöyle dedi:

“ Teröristler köye bomba atıp ateş

etmeye başladı. Bir d bombasını, ge­ ri atmak için etime aldım. O sırada patladı. Yaralandım. Teröristler, bir taraftan ateş ederken, diğer taraftan megafonla ‘Teslim olun’, ‘Bizim saf­ larımıza katılın’ diyorlardı. Köylü­ ler silahla karşılık verince, Ağanız, sizi koruyanlar gelsin de kurtarsın’

diye anons yaptılar. Mermimiz bitin­ ce yenildik. Ben ölü gibi kıpırdama­ dan yatıyordum. Bir terörist gelip, şefleri olduğunu sandığım uzun boy­ lu birisine, Kürtçe ‘Bizden de 3 kişi öldü, ne yapalım?’ diye sordu. O da

‘Alın dağa götürün’ dedi. Mermimiz bitmeseydi onlardan daha çoğunu öl­ dürürdük.”

İnönü’den

(Baştarafı 1. Sayfada)

TBMM’nin toplantıya çağrılmasını kabul edin, hatta siz de meclisi top­ lantıya çağırın. Meclis toplansın ara­ da iktidar ve muhalefet seçim tarihini yeniden belirlesin. Bundan sonra da en kısa zamanda seçime gidelim.”

İnönü hükümetin güneydoğu olay­ larım önlemede aciz kaldığını da ileri sürdü. Devletin Güneydoğu’da hal­ kı koruyucu olmaya zorladığım sav­ layan İnönü, “Bu olayların artık bit­ mesi gerek. Bunu yapmayan iktidar nasıl oy alacak? Halkı korucu olma­ ya zorlamak büyük bir insafsızlıktır, çağdışı bir olaydır ” diye konuştu.

Listezedeler

Behice Boran’m cenazesi

Türkiye’ye getiriliyor

— ' - ' O : K ahire a ‘ 1'

(L

Tebriz

:o

-DÜNYA'DA BUGÜN

Amsterdam Y 18* Lefkoşa A 31° Amman A 36® Leningrad A 13° Atina A 29° Londra Y 17® Bağdat A 35* Madrid Y 19° Barcekma Y 19® Milano A 24® Bas«l Y 15° Montreal A 15® Belgrat A 18° Moskova Y 13® Berlin Y 18° Münih Y 15° Bonn Y 15® Oslo Y 13° Brüksel Y 16® Paris Y 18® Budapeşte A 17® Prag Y 15° Cenevre Y 16® Rıyad A 38® Cidde A 38° Roma Y 25° Dtıbayi A 40“ Sofya A 20° •Frankfurt Y 15° Şam A 32® Girne 30° İel Aviv A 31° Helsinki Y 14° Varşova A 17® Kabre A 32® Venedik Y 24° Kopenhag Y 15° Washington A 20® Köln Y 15® Zürih Y 17°

(Baştarafı 1. Sayfada)

Hüseyin Şen, Turgut Sunalp, Hay- ruliah Olca ve Sabit Batumlu bu­ lunuyor.

TBMM’de, Özal’ın belirlediği lis­ telerde yer alamayan 61 ANAP mil­ letvekili bulunuyor. Bu milletvekille­ rinden bir bölümü, başından beri açık tavır koyarak TBMM’nin olağa­ nüstü toplanması ve seçimin ertelen­ mesi için çaba harcıyor. Sayıları 25 dolayında olan bu ANAP milletve­ killerinin, muhalefet ile birlikte ha­ reket etmesine kesin gözüyle bakılı­ yor. Böylece, ANAP’ın Meclisteki oyu 225’e düşerken, muhalefetin oyu 165’e yükseliyor. Muhalefetle birlik­ te hareket etmeleri beklenen ANAP milletvekillerinin bazılarının adları şöyle;

“ Seyit Hüsamettin Konuksever, Aziz Kaygısız, Şerafettin Toklaş, Atilla Sin, Fahri Şahin, Tevfik Gü­ neş, Akif Kocaman, Ertugrul Gök- gün, Aydın Baran, İbrahim Turan, Nadir Pazarbaşı, Mehmet Kafkasiı- gil, Süleyman Yagcıoğlu, Nevzat Yağcı, Cemal Büyükba, Özgür Ba­ rutçu, Abmet Özkan, İhsan Tom- buş. Şaban Kiiçükoglu, Abdurrah­ man Karsa, Engin Cansızoglu, Nihat Akpak, Saffet Sakarya, Arif Şevket Bilgin, Sedat Turan.”

ANAP’tan aday listelerine girme­ yen ve seçim tarihi konusundaki ta­ vırları açıkça belli olmayan öteki ANAP milletvekillerinin adları ise şöyle:

“ Erdal Durukan, Nurettin Yağa- noglu, Abdullah Altıntaş, Rezzan Şahinkaya, Mustafa Çakaloğlu, Kadri Altay, Ahmet Doğru, Nejet Tunçsiper, Rafet İbrahimoğlu, Fuat Öztekin, Oguzhan Artukoglu, Mem- duh Gökçen, Besim Göçer, Mehmet Özdemir, İlhan Araş, Sabahattin Er- yurt, İhsan Gürbüz, Mihribaıı El- dem, Fevzi Yaman, İbrahim Aydo- gan, Mehmet Koc.baş, Fazıl Osman Yöney, Özdemir Pehlivanoglu, Aia- addin Kısakürek, Bülent Yalçınkaya, İbrahim Özbıyık, Mehmet Budak, Altınok Esen, Nihat Harmancı, Ke­ mal Or, Ahmet Büyükuğur, İlhan Dinçel, Timur Çınar, Mekin Sanoğ- iu, Abdülkerim Yılmaz Erdem, Tu­ ran Öztürk, Turgut Kunter, Berati Erdoğan, Naci Mimaroğlu, Turan Soğancıoğlu, Selim Koçaker, Meh­ met Bahçeci.”

Haber Merkezi — Belçika’nın baş­ kenti Brüksel’de önceki gün bir kalp krizi sonucu ölen TİP Genel Başka­ nı Behice Boran’ın (77) cenazesi Türkiye’de toprağa verilecek. Cena­ zenin Türkiye’ye getirilmesi amacıy­ la ailesi tarafından hükümete yapı­ lan başvurunun olumlu karşılandığı belirtildi. Boran’m cenazesinin İstanbul'da toprağa verileceği bildi - rildi.

Behice Boran’m oğlu Dursun Hat- ko, cenazenin Türkiye’ye getirilmesi için annesinin avukatı Lrsan Şapşal­

ın gerekli işlemleri yaptığım söyledi. Avukat Şansal, ANKA’ya yaptığı açıklamada, “Sayın Boran ın cenaze­ sinin Türkiye’ye getirilmesinin yanı sıra, kendisinin eski bir parlamenter o lm a sı n ed en iyle naaşının TBMM’den kaldırılmasını da isteye­ ceğiz” dedi.

Boran’m cenazesinin Türkiye’ye ne zaman getirileceği bugün belli ola­ cak. Brüksel’deki Türk sol örgütle­ ri, Belçika’nın başkentinde bir uğur­ lama töreni yapacaklar.

12 Eylül’den sonra vatandaşlıktan çîkanlan Behice Boran, 12 Eylül'den bu yana Belçika’da siyasi mülteci ola­ rak ikâmet etmekteydi. 1981 yılında Bulgaristan’da ölen Behice Boran’m eşi Nevzat Hatko’nun mezarı ise Sof­ ya’da bulunuyor.

TİP ve TKP merkez komiteleri dün Brüksel’de yaptıkları ayrı ayrı açıklamalarda, Boran’ın ölümünden duydukları üzüntüyü, duyurarak,

“ Ö ’nun m ücadelesini sürdüre­ ceklerini” bildirdiler,

T İP’in açıklamasında, Boran’m TİP'in 27 yıllık mücadele tarihinin 17 yılına Genel Başkan olarak damga­ sını vurduğunu belirterek, “Boran, partinin yolunu çizen teorisyeni, ide­ ologuydu. Onun da ötesinde, en genç militan kardeşimizden daha genç mi- litanımızdı. Sözcüğün lam anlamıy­ la, son nefesine kadar militanca uğ­ raş ve mücadele içinde yoldasımızdı. Ona layık öğrenciler olacağız” denil­ di. Boran’m 1950’lerde barış müca­ delesinin ilk örgütleyicisi olduğu, Kürt halkının varlığının tanınması ve üzerindeki baskıların kaldırılması

Seçim ertelensin

(Baştarafı I. Sayfada)

DYP Grup Başkam Hüsamettin Cindoruk düzenlediği basın toplan­ tısında, YSK’ya verilen aday listele­ rinin hukuki dayanaktan yoksun ol­ duğunu kaydederek, sadece bağım­ sız adayların listelerinin kesinleştiğini bildirdi. Cindoruk, “Anayasaya ay­ kırı usul ve biçimde kanılacak Mec­ lise giren milletvekillerine kim İtiraz ederse, YSK tutanaklarım iptal eder” dedi. 1988’e kalmadan erken seçime gidilmesinden yana olduklarını yine­ leyen Cindoruk, DYP’nin hükümeti düşürme gibi bir hedefi bulunmadı­ ğım bildirdi, dün akşam, tüm mil­ letvekillerini telefonla arayarak bu sa­ bah Meclise gelerek önergeye imza atmaları için çağrıda bulundu.

Muhalefet partileri, erken genel se­ çim için yasalardaki sürelerin işlemesi

gerektiğini, bu durumda seçimin kış aylarına sarkacağım belirterek, en uygun zamanın bahar olacağına dik­ kat çekiyorlar.

Siyasi çevreler, TBMM Başkam Karaduman’m Anayasa Mahkemesi! nin gerekçeli kararının Resmi Gaze­ temde yayımlanmasından sonra Mec­ lisi tolantıya çağırmasının söz konusu olabileceğine işaret ediyorlar. Meclis Başkam Karaduman’m imzacı millet­ vekilleri tarafından Anayasa Mahke­ mesi kararından sonra ortaya çıkan hukuki durumun değerlendirilmesi amacıyla Meclisi toplantıya çağıran önergeleriyle muhalefetin bugün ve­ receği önergeyi birlikte inceleyerek bir karara varacağı da kaydediliyor.

için savaşım verdiği, TİP-TKP birli­ ğini sağladığı belirtilen açıklamada,

“Boran'ın yolundan daha sıkı kenet­ lenerek yürüneceği” vurgulandı.

TKP Merkez Komitesi’nin açıkla­ masında da “İki partinin birliğinin gerçekleşmesinde Boran Yoldaş’ın inançlı ve kararlı tutumu hiçbir za­ man unutulmayacak, onun tuttuğu barış, demokrasi, sosyalizm bayrağı hep yukarıda kalacaklır” denildi.

Behice Boran'ın vefat haberinin duyulmasından sonra görüşlerine başvurulan bazı dostları, yakın çalış­ ma arkadaşları, yazar ve gazeteciler üzüntülerini dile getirerek şunları söylediler:

Mehmet Ali Aybar (eski TİP baş­ k aların d an ): “Çok ama çok üzül­ düm. Benim 40 senelik arkadaşım­ dı. Her ne kadar aramızda görüş ay­ rılıkları olmuşsa da bunların hiç öne­ mi yoktu. Benim en iyi dostlarımdan biriydi. Başka bir şey söyleyemeyece­ ğim.”

Özcan Keskeç (TİP yöneticisi) —

“Ülkemiz büyük bir evladını kaybet­ ti. Boşluğu kolay kolay doldurulama­ yacak bir insan. Naaşmın Türkiye! ye getirilmesi gerekir. Gerekli girişim­ leri yapacağız. Sanıyorum bir engel çıkartılmaz.”

Vedat Baranoğiu (TİP yöneticisi)

— “ Kendisi demokrasi, bağımsızlık, sosyalizm mücadelesinin vazgeçilmez insanıydı. Acımız sonsuzdur.”

Halit Çelenk (avukat) — “Kendi dünya görüşünden ödün vermeden mücadelesini sürdüren Boran’ı, Türk­ iye işçi sınıfı ve emekçi halk yığınla­ rı sonsuza dek unutmayacaktır. Na- aşının Türkiye’ye getirilmesi gerekir.”

Muzaffer Ilhan Erdost (yazar) —

“İşçi sınıfının öncülüğünde tüm hal­ kının demokratikleşme, özgürleşme ve sosyalistieşme doğrultusunda so ­ nuna değin ödünsüz ve başı dik sa­ vaşımının onuru, bizler için ayn bir değer taşıyor. Yurdunda toprağa ve­ rilmesine engel olunmamasını istiyo­ rum.”

Şevket Yılmaz (Türk-lş Genel Baş­ kanı) — “Geçmişte Türk sendikacı­ lık yaşamına hizmetle ve Türkiye'de sosyal ve siyasal hayata katkıda bu­ lunan bir kişidir. Demokrasi ve so s­ yal adalet yolundaki hizmetlerini anacağız. Ölümü üzüntü vericidir.”

Mahmul Dikerdem (Barış Derne­ ği Başkanı) — “Ülkemiz bir has ev­ ladını, toplumumuz büyük bir siya­ sal önderini yitirdi. Ben de lam 40 yıllık bir gerçek dostu kaybetmenin acısını yüreğimde duyuyorum. Tü­ müyle halkına adadığı çileli yaşamı gelecek kuşakların yolunu aydınlata­ caktır.”

Çetin Allan (yazar) — “Büyük bir kayıptır. Türkiye’nin 20. yüzyılla bir türlü bütünieşememiş koşullan için­ de yaşamını feda edercesine görüşle­ rini savunmakta direnmiş ve erkek olmakla ögünen bir toplumdan çağ­ daş ilericiliğin bir kadın kahramanı plarak ortaya çıkmıştır. Koşullarına uygun bir toplumda yetişmiş olsa ya­ şamı acılarla değil, alkışlarla dona- nacaktı.”

İnsanlık

büyük bir

barışseveri,

ülkemiz

en seçkin evlatlarından

birini yitirdi.

Siyaset,

düşün ve

bilim hayatımız

onunla zengindi.

Acımız sonsuzdur.

BEHİCE BORAN’m

örnek kişiliği önünde saygıyla

eğiliyoruz.

B I L I M v e S A N A T

Ecevit’ten

değerlendirme

İnönü ve

D em irel’i

sam im i

buldum

AHMET TAN

ANKARA / AD A N A — “ Özal, 12 Eylül öncesini neyle suçluyordu? Bunlar hep çatışır diyordu. Birleşe- me/Jerdi diyordu, işte uzlaşıyoruz... Buna sevinmesi lazım .”

DSP lideri Bülent Ecevit ile bayan pilollu kiralık özel uçakla Adana’ya uçarken konuşuyoruz.

Ecevit, Özal’a “ sevinmesi lazım”

diyor, ama üzüntüsünü gerektiren durumu yine kendisi açıklıyor:

“ — İşte uzlaşıyoruz... Son yıllar­ da muhalefet, rejim inisiyatifini elin­ den kaçırdı. Şimdi sürüklendiğimiz krizin en önemli nedeni bu. Bu kez fırsat var. İlk defa rejim için muha­ lefetin dayanışması ortaya çıkıyor. Demokrasi kültürünün yerleşmediği toplumlarda muhalefetin inisiyatifi elinde tutması çok önem li.”

Türkiye her şeyin, değil bir günde, bir saat içinde 180 derece ters yüz ol­ duğu bir dönem yaşıyor.

Kulislerde, “ İkinci Özal kabine listesi” dolaşırken, DSP ile ANAP’- ın “ seçim ittifakı’’ yapacağı iddiala­ rına yapay izler aranırken, SHP ile DSP’niıı hiçbir konuda uzlaşamaya- cakları konuşulurken Ecevit, “ İşte u zlaşıyoru z” diyor ve “ seçim boykotu” konusunda Demirel’i de İnönü’yü de çok samimi bulduğunu açıklıyor.

Ecevit’in ülke maceraya sürüklen­ meden, “ seçim kördüğümii” nü çö­ zecek dört adımb formülü ilk aşama­ da şöyle:

— Meclis toplansın,

— YSK yeni seçim takvimi belirle­ sin,

— Muhalefet ortak boykot kara­ rı açıklasın.

— Gerekirse Cumhurbaşkanı ha­ kem olsun.

Ecevit'c göre, YSK’nın yetkilerini aşmaya zorlanmaması gerek. Ancak kördüğümün çözümü için SHP’ye ve DYP’ye de şu çağrıyı yapıyor:

“ 14 ekim çarşamba günü her par­ ti, ayn ayrı, ama aynı anda Yüksek Seçim Kurulu'na başvurmalıyız. Ku­ ruldan seçim takviminin iptalini iste­ m eliyiz. Anayasa Mahkemesi karan- ırnı gerekçesinin yayımlanmasını beklemesini talep etmeliyiz.”

Blöfü, Özal’ın kendisinin yaptığı inancında Ecevit. Özal’ı durduracak, ona diz çöktürecek tek olgunun, “ boykot kararının kesin dekler.asyo- nu.”

“ Evren’in müdahalesi için bir zo­ runluluk var mı?” yolundaki bir baş­ ka soruya Ecevit’in yanıtı şöyle:.

“ Fazlasıyla var. Rejim bir ’sivil darbe’ ile karşı karşıya. Özal, 12 Ey­ lül rejimini sivil görüntü altında uzat­ mak istiyor. Bunu telkin eden başka güçler var mı? Yoksa Özal’ın kendi eğilimi mi? Sayın Cumhurbaşkanı’- nın tavrı nedir bilemem. Ama Mec­ lisin yasama yetkisi büyük ölçüde elinden alınmıştır.”

Ecevit: Ö zal

kanun kaçağı

UFUK TEKtN

AD A N A — DSP Genel Başkanı

Bülent Ecevit, A dana’da yaptığı se­ çim kampanyasının ilk konuşmasın­ da Başbakan Turgut ö zal’ın "kanun kaçağı” olduğunu söyledi, ö z a l’ın Fransa krallarım da geride bırakacak şekilde “ Hukuk, kanun ve anayasa benim” dediğini belirten Ecevit, pa­ dişahların bile bu ölçüde hukuk ve kanunlara saygısız davranmadıkları­ nı söyledi.

Bülent Ecevit ve eşi Rahşan Ece­ vit, dün saat 13.30’da özel bir uçak­ la A dana’ya geldi. Havaalanından mitingin yapıldığı istasyon alanına 40 dakikada gelebilen Ecevit, coşkulu bir kalabalığa konuştu.

DSP’nin seçimlerden kaçmadığı­ nı, seçimlerden kaçan bir partinin de bulunm adığını savunan Ecevit,

“ Ama ortada bir kanun kaçağı, ana­ yasa kaçağı, demokrasi kaçağı. Mec­ lis kaçağı var. O da iktidar partisi ge­ nel başkam Sayın Özal’dır” dedi. Se­ çimlerin öne alınmasına kimsenin iti­ razı olmadığını belirten Ecevit, ö z a l’ın TBMM’yi milletten kopara­ rak, kendi iradesini yansıtır duruma getirmeye çalıştığını söyledi, ö z a l’- ın, partisi güçten düştükçe oy bara­ jım yükselttiğini öne süren Ecevit, se­ çim sisteminin gitgide adaletsizleşti- ğini belirtti. Ecevit, “ Ulusal iradeyi hiçe sayan kurallarla seçim yapılma­ sına itiraz var. Yanlız muhalefetten değil, Anayasa Mahkemesi’nin de kamuoyunun da itirazı var” dedi,

Ecevit, Özal’ın kendi milletvekil­ lerinden kavun karpuz hesabı yapar gibi “ tane” diye söz edebildiğine dik­ kati çekti, ö zal’m “ Meclise gelir, 220 ile her istediğimizi yaparız” sözünü hatırlatan Ecevit, “ Her istediğimizi yaparız ne demek? Anayasayı da hu­ kuku da demokrasi kurallarını da çiğneriz demek” dedi.

Konuşmasını Gaziantep il örgütü­ nün oluşturduğu yaklaşık bin kişilik grubun “ Başbakan Ecevit, halkçı Ecevit” sloganları arasında sürdüren Ecevit, YSK Başkam’nm önceki gün yaptığı açıklamayla ilgili olarak şöyle dedi:

“ YSK Başkanı, nihayet 1 Kasım’- da yapılacak erken seçimin hukuken tartışılır hale geldiğini ve çözümü TBMM’nin üretmesi gerektiğini söy­ lemiştir. Sayın Özal da biç sıkılma­ dan, ‘Ben şahsen Meclisin toplanma­ sının doğru olmadığı kanaatindeyim’ diye buyuruyor. Senin kanaatini so­ ran kim ki Sayın Özal?”

Bülent Ecevit ve beraberindekiler, dün uçakla A nkara’ya döndüler.

p o l i t i k a

v e

ö t e s i

MF.HMEI) KEMAL____________

Bir Genel Af Zorunludur

iki Bine Doğru dergisinin kapağında muhafızlar önünde ayak­ ta duran genç bir adamın resmi vardı. Erdal Eren yazıyordu.

"Emrettiler idam oldu.” İsmail Gülgeç dergiyi bana uzatırken; "İdam ne kötü şey.." dedi.

“Kötü ya, insanın insanı öldürmesi kötü bir şey olmaz mı?"

Birkaç kez Yargıtay’dan dönse de, bilirkişi raporları çelişkili olsa da, adli yanılgı bulunduğu söylense de, o günün koşulla­ rında, emrediliyor, genç adam asılıyordu.

Yanda bir idamlığın daha resmi ve şiiri var: ‘Oturup bir mek­

tup yazamıyorum sana, yasak1 diyor. Bitinin ötekine mektup yaz­

ması bile yasaklı bir dünya... Parti liderlerinin yasakları kalksa bile bu yasaklar kalkmıyor. Seçim hızı ve telaşı içinde, işken­ celer, idamlar, hapisaneler unutuluyor. Sevinçler, kederler, dost­ luklar, düşmanlıklar unutuluyor. Varsa da, yoksa da seçim. De­ mokrasiye ayıplı diyen liderlerin kendileri ayıplı. Bunları unu­ tup gidiyorlar.

Elimde bir mektup var, ‘İnsan Hakları Derneği’ Genel Sek­ reteri Akın Birdai’ın imzası ile. Genel af için ve ölüm cezaları­ na karşı bir kampanya başlatmışlar. Birkaç gün olmuş kampan­ yayı başlatalı.

İnsan Hakları Derneği, affın çıkarılması ve idam cezalarının kaldırılması için elinden gelen bütün çabaları göstermektedir, içinde bulunduğumuz koşullar bir genel affı zorunlu kılıyor. Yedi yıldan bu yana olağanüstü bir dönem geçirdik. Bu dönemde 250 binden çok insan gözetim altına alınmıştır. Bunlar hakkın­ da savaş hali hükümleri uygulanmıştır. Kimi yargılanmış, kimi mahkûm olmuştur. Alınan ifadeler vardır, bunların çoğunun iş­ kence altında alındığı biliniyor, ispatlanıyor, işkencenin doğal olduğunu söyleyen yöneticiler görmüşüzdür. Her işkence savı karşısında, ‘ne olmuş biraz okşanmışlarsa’ diyenler çıkmıştır. Mahkûmiyetler için temyiz hakkı tanınmamış, çoğu adli hata kurbanı olmuştur. Yargı sırasında iki standart kullanıldığı artık gün ışığına çıkmıştır. Gazetelerde sıkıyönetim komutanları ile sıkıyönetim savcıları arasında yapılan tartışmalar 12 Eylül ada­ letinin nerelerden geçtiğini açıkça göstermektedir. Mahkeme­ ye verilenler sağcılar, solcular diye ikiye ayrılmıştır. Sağcıları açıkça tutan, koruyan komutanlar görülmüştür. Bütün bunlar kamu vicdanında kuşkular doğurmuştur, kamu vicdanı incin­ miştir.

Cezaevlerinin durumu ise yürekler acısıdır, insan onuruyla bağdaşmayan koşullar altında insanlar yaşamaktadır, insan­ lık dışı bu hareketler göz önüne serilmiş, bir fayda sağlanma­ yınca, hapisanelerde ve dışında açlık grevlerine başvurulmuş­ tur. İçerde mahkûmlar açlık grevi yapıyor, dışarda mahkûmla­ rın yakınları yapıyor. Mahpusanelerin düzeltilmesi için yapılan yürüyüşlere ülkenin sanatçıları, aydınları, kalburüstü insanları katılmıştır.

idamlara gelince, binlere ulaşan idam cezaları ya gündem­ dedir ya gündeme gelmek üzeredir. Çağdaş uygar ülkelerde idam cezası yoktur. Uluslararası antlaşmalar yaşama hakkını, insan haklarının temeli olarak kabul etmiştir. Böyle olunca, ya­ şama hakkı dokunulmaz haklardandır. Çağdaş hukukta dev­ let, adam öldürmez. Adam öldürme, hukuk devleti kavramı ile bağdaşmaz.

Bugün verilen idam cezalarının hemen hepsi siyasaldır. Ana­ yasayı değiştirmek, devleti ortadan kaldırmak, Meclisi kapat­ mak gibi eylemlerin karşılığı idam olmuştur. Oysa anayasayı kimlerin değiştirdiği, devleti kimlerin ortadan kaldırdığı, Mec­ lisi kimlerin kapattığı ortadadır. Eğer bu eylemlere girişenler, bu eylemlerinde başarıya ulaşmasa idiler, onlar da bugün bi­ rer idamlık olacaklardı.

Suçların kökeni toplumsal ve siyasaldır. Toplumdaki bozuk­ luklar, haksızlıklar, eşitsizlikler ve çelişkiler suçların işlenme­ sini doğurmuştur. Suçların kaynağının kurutulması başta ge­ lir.

idam, öç ajma niteliğinde bir ceza olmuştur, ö ç alma ilkel bir duygudur. İdam cezası insan onuru ile de bağdaşmaz, ölüm cezalarının suçları engelleyici bir ceza da değildir.

Her bakımdan bir genel affın çıkarılması, artık bir görev ol­ muştur. 12 Eylül koşutları ortadan kalktığına göre onun hukuk anlayışı içinde verilmiş olan cezaların düzeltilebilmesi, ancak bir genel afla olabilir. Genel af, yanılgının düzeltilmesi olacaktır.

A N A P ’tan tutum değişikliği

(Baştarafı 1. Sayfada)

Ancak toplantıdan çıkan en önem­ li sonuç mahkeme kararının Resmi Gazete’de yayımlanması ve ardından YSK’nın karar vermesi beklenecek. Bu arada SHP Parti Meclisi’nin bu­ gün yapacağı toplantıdan seçimi boy­ kot kararının çıkmaması olasılığı dü­ şünülüyor. YSK’nın seçimin 1 ka­ sımda yapılamayacağına karar ver­ mesi durumunda Meclisin toplanma­ sı istemine A NA P’ta katılacak.

Toplantıda ANAP Meclis Grubu’- nun durum u gözden geçirildi. A N A P’ın listeye alınmayan 61 mil­ letvekilinin 35-40 kadarının partiye bağlı olduğu sonucuna varıldı. İm­ zacı 16 milletvekili ile temaslar yeri­ ne geri kalan 45 milletvekili ile gö­ rüşmeler yapılması eğilimi belirdi. Ayrıca muhalefet partilerinin grup­ larının dağınık durumu lehte bir pu­ an olarak kabul edildi. Meclisin top­ lanması durum unda ANAP Meclis

Grubu da toplantıya çağırılacak. ANAP grubunun çoğunluğu sağ­ layacağı kanısına varıldığından seçi­ min 1 kasım da yapılmasından vaz­ geçme eğiliminin belirmesine rağ­ men, yeni seçim tarihinin de yine ik­ tidar tarafından belirlenme eğilimi ağırlık kazandı. Seçimin YSK’mn ka­ rar verememesi durum unda 1 kası­ ma en yakın tarihe ertelenmesi dü­ şünülüyor. Özal’ın kafasındaki tarih 22 kasım pazar.

O, bağımsızlık,

demokrasi,

barış ve sosyalizm

maratonunun

yorulmaz koşucusu,

seçkin önderiydi.

işçi sınıfımızın,

gençliğimizin onuru

' • •" "< ■ - ■ •• °T ijj İ L

BEHİCE BORAN’.

yitirmenin derin acısı içindeyiz.

Boran’m anısına selam!

“Selam Türkiye’nin ve dünyanın aydınlık

geleceğine!.!’

¥Jlf£IN

Gençlerin Dergisi

Referanslar

Benzer Belgeler

Çalışmamızda ameliyat sonrası uzamış hava kaçağı ve inatçı plevral boşluk sorunu olan 26 hastada, mev- cut göğüs tüpünden Heimlich valfi uygulaması ile bu

(12), uterus içi antibiyotik tedavisi yapılan kısraklarda yapılmayanlara göre; ilk tohumlamadaki gebelik oranlarının benzer, üreme sezonu sonrası gebelik oranlarının

HYDRO BA020 Suyun çekildiği andaki kıyı çizgisi Zorunlu NAMN1 Birinci ulusal dilde detayın ismi Seçmeli NAMN2 İ kinci ulusal dilde detayın ismi Seçmeli NAMA1

As the results were not satisfying enough to acceps as valid calibration, extrapolation curves have been hence chosen to perform the measurement campaign in an

Bölge ruh sağlığı hastanesinden bildirilen başka bir çalışmada, 180 kronik şizofreni hastasında HBsAg pozitifliği %5, anti-HCV pozitifliği %1.7 olarak bildiril- miş

Kökeni Antik Çağ’a kadar uzanan kanun, bazı şeklî farklılıklara rağmen, düz bir tahta üzerine paralel olarak gerilmiş tellerden oluşan temel prensibi

CHP saflarına katılan Esendal, dış temsilcilik­ lerdeki görevlerini tamamladıktan sonra TBMM'ne mebus olarak girdi, ikinci Dünya Savaşı yılların­ da CHP’nln

YaǾni åāĥib-i ķaåįde (65a) beyt-i sābıķın ižā tedaǾ didüği ķavline cavāb žikr edib Ĥażret-i Resūl’ün sāǿir enbiyāya nisbetle irtifāǾ maķamını beyān