• Sonuç bulunamadı

Dil, bizzat insan’ı “insan” yapan en temel değer ve varlık şartıdır (Hocaoğlu, 2007); dil bir anda düşünemeyeceğimiz kadar çok yönlü, değişik açılardan bakınca başka nitelikleri beliren, kimi sınırlarını bugün de çözemediğimiz büyülü bir varlıktır (Aksan, 2000); dil insanlar arasında anlaşmayı sağlayan doğal bir araç, kendisine özgü yasalan olan ve ancak bu yasalar çerçevesinde gelişen canlı bir varlık, temeli bilinmeyen zamanlarda atılmış gizli anlaşmalar sistemi, seslerden örülmüş toplumsal bir kurumdur (Ergin, 2011) tanımlarından hareketle, dil yaşayan toplumların birbirleriyle anlaşmasını sağlayan en önemli unsurdur. İnsanların duygu ve düşüncelerini hiçbir aracı kullanmadan aktarması ancak dille mümkündür. Aktarılan bu duygu ve düşünceler kültürel değerlerin bir aynasıdır. Yani insan hangi

73

kültürle yoğrulursa diline de o yansır. Dil kültürün aynası ve simgesidir. Bunu Humbolt “Dil ile kültür sürekli olarak birbirlerini etkiler, birbirlerinden ayrılmazlar” sözüyle desteklemektedir.

Nesilden nesile aktarılan örf ve âdetler, gelenekler ve görenekler, değerler, yaşayış biçimi kültürü oluşturan ögelerdir. Yani toplum ne yaşıyorsa eserlerinde o görülür. Toplumun yaşayışını yansıtan bu eserlerde kültür; atasözü, deyim ve kalıp sözlerle karşımıza çıkar. Bir eserde atasözü, deyim ve kalıp söz ne kadar fazla kullanılmışsa eser o kadar zengindir. Aksan (2011), “Bir dili zengin ya da yoksul olarak nitelemek için ilk akla gelen ölçütler konusunda şu dört soruyu sormaktadır: 1-Bir dildeki sözcük sayısı, özellikle kültür dili sayılan dillerle karşılaştırıldığında ne durumdadır? 2-Bir dil, doğadaki nesneleri, evreni, insan davranışlarını ayrı ayrı adlandırabiliyor, soyut kavramları yeterince karşılayabiliyor, bilimde, teknikte, sanatta oluşan kavramları kendi öğeleriyle anlatabiliyor mu? 3-Aynı kavram alanında çeşitli sözcüklere, değişik anlatım yollarına sahip mi? 4-Bir dilin söz varlığı acaba hangi ölçüde kendi sözcüklerinden oluşuyor?”. Bu sorular, dil ile kültürün paralelliğinin, hatta yukarıda da belirttiğimiz gibi bu iki ögenin ayrılmaz bir bütün olduğunun kanıtı niteliğindedir.

74

ÜÇÜNCÜ BÖLÜM

3. YÖNTEM

Bu bölümde çalışmanın amacına ulaşabilmesi için kullanılan araştırma modeli, araştırma için seçilen evren ve örneklem ile verilerin toplanması, analiz edilmesi ve hazırlanması ile ilgili bilgi verilmiştir.

Çalışmada Seza Kutlar Aksoy’a ait 20 eser MEB’in değer sınıflamasında yer alan 27 değeri içermesi bakımından incelenerek; Seza Kutlar Aksoy’un roman ve öykülerinde hangi değerlerin nasıl yer aldığı araştırılmıştır. Ayrıca Türkçe dil zenginliği açısından bu 20 eserde atasözü, deyim ve kalıplaşmış sözlerin nasıl ve ne kadar yer aldığına da bakılmıştır. Bu araştırmada, nitel araştırma tekniklerinden doküman analizi modeli kullanılmıştır. Veri toplarken fişleme tekniği ile bilgiler kaydedildikten sonra tasnif edilmiştir. Ayrıca yazarla da bir görüşme yapılmıştır.

Dil zenginliği belirlenirken www.tdk.gov.tr sitesinde yer alan sözlüklerden, ayrıca konuyla alakalı makale, tez ve kitaplardan yararlanılmıştır.

3.1. Araştırmanın Modeli

Araştırmada, belirlenen amaçlara uygun olarak, verilerin elde edilmesi ve çözümlenmesi sürecinde nitel araştırma yaklaşımı benimsenmiştir. Nitel araştırma yaklaşımı Yıldırım ve Şimşek’e göre; “gözlem, görüşme ve doküman analizi gibi nitel veri toplama yöntemlerinin kullanıldığı, algıların ve olayların doğal ortamda gerçekçi ve bütüncül bir biçimde ortaya konmasına yönelik nitel bir sürecin izlendiği araştırma”dır. Nitel araştırma, “araştırmacının esnek olmasını, toplanan verilere göre araştırma sürecini yeniden biçimlendirmesini ve gerek araştırma deseninin oluşmasında gerekse toplanan verilerin analizinde tümevarıma dayalı bir yaklaşım izlemesini gerektirir” (Yıldırım ve Şimşek, 2011, 39-40). Nitel araştırmaya dayalı bu çalışmada deneysel olmayan yöntemlerden tarama (survey) modeli ve içerik analiz yöntemi kullanılacaktır. Karasar, tarama modeli için, “geçmişte ya da hâlen var olan bir durumu var olduğu şekliyle betimlemeyi amaçlayan araştırma yaklaşımıdır. Bu modelde araştırmaya konu olan olay, birey ya da nesne, kendi koşulları içinde ve olduğu gibi tanımlanmaya çalışılır. Bilinmek istenen şey vardır ve oradadır” (Karasar, 2014, 77) der.

75

Bu çalışmada Seza Kutlar Aksoy’un 20 kitabı değerler eğitimi ve dil zenginliği açısından incelenip değerlendirilmiştir.

3.2. Evren ve Örneklem

Araştırmanın evrenini bir çocuk edebiyatı yazarı olan Seza Kutlar Aksoy’un hayatı ve eserleri; örneklem grubunu da Seza Kutlar Aksoy’un bütün eserleri oluşturmaktadır. Bu çalışma bir çocuk edebiyatı yazarı olan Seza Kutlar Aksoy’un çocuk edebiyatı alanındaki yerini, önemini belirlemek ve ilettiği değerler açısından eserlerini incelemek ve eserlerinde yer alan dil zenginliklerini belirlemek amacıyla oluşturulmuştur. Bu amaca göre araştırmanın problem sorusu “Bir çocuk edebiyatı yazarı olan Seza Kutlar Aksoy’un ve eserlerinin çocuk edebiyatına katkıları nelerdir ve bu katkıyı sağlayan değerler ve dil zenginlikleri hangileridir? şeklindedir.

3.3. Verilerin Toplanması

Çalışmaya başlamadan önce yapılacaklar belirlenerek bir taslak çıkarılmıştır. Bu taslak çerçevesinde çalışmada kullanılacak kaynaklar temin edilmiştir. Bu amaçla Seza Kutlar Aksoy’un kitapları başta yazar olmak üzere çeşitli yayınevlerinden istenmiş, dergi, gazete ve internet sitelerinde yer alan yazılar derlenmiştir. Çalışmanın kuramsal çerçevesi için ilgili alanyazın taranıp; çocuk, edebiyat, çocuk edebiyatı, değer, değer eğitimi, felsefe ile ilgili kaynak kitaplar, makaleler ve tezler incelenmiştir.

Çalışmanın veri zenginliğini arttırmak ve yazar hakkında daha derinlemesine bilgi sahibi olmak için yazarla görüşme de yapılmıştır. Bu görüşme sayesinde yazarın çocuk ve çocuk edebiyatına bakışı daha net öğrenilmiştir. Yazara açık uçlu sorular sorulmuştur. Görüşmede yarı yapılandırılmış görüşme tekniği kullanılmıştır. Görüşme “yapılandırılmış, yarı-yapılandırılmış ve yapılandırılmamış görüşme” olmak üzere üçe ayrılır (Altunışık vd., 2007, 84). Bu çalışmada hem sabit seçenekli cevaplamayı hem de ilgili alanda derinlemesine gitmeyi birleştirdiği için diğer iki yöntemin avantajlarını ve dezavantajlarını içeren yarı yapılandırılmış görüşme yapılmıştır (Büyüköztürk, Çakmak, Akgün, Karadeniz, Demirel, 2010, 163).

76

Çalışmayı yapan araştırmacı tarafından içerik analizinde öncelikle çalışma konusu ile ilgili kategoriler oluşturulmuştur. Daha sonra, incelenen veriler, bu kategoriler içerisine uygun yere yerleştirilmiştir. Kategori geliştirme aşamasında dikkatli olunup ve aynı metin üzerinden benzer bir araştırma yürütmeyi planlayan başka araştırmacıların da aynı sonuçlara ulaşabilecekleri türden uygun kategoriler geliştirilmiştir. Yazarın eserindeki metinler çözümlenerek değerler eğitimiyle bütünleştirilmiştir. Ayrıca dil zenginliği için tek tek okunan kitaplar TDK’nın sözlüklerine, “Türkçede kalıp sözler” (Gökdayı, 2012) kitabına ve kalıp sözlerle ilgili yapılan çalışmalara göre içerik analizi ve literatür taraması yöntemleri kullanılarak, çalışma nitel araştırma ekseninde şekillendirilip, sonuca ulaşılmıştır.

3.4. Verilerin Analizi

Seza Kutlar Aksoy’un eserleri MEB’in değerler ölçeğine göre incelenmiştir. Eserlerde yer alan değerlerinden elde edilen verilerin çözümlenmesinde “betimsel çözümleme” ve “içerik çözümlemesi” yöntemleri kullanılmıştır.

Betimsel çözümleme yöntemi var olan durumu olduğu biçimiyle ortaya çıkarmaya çalışan bir yöntemdir. Betimsel çözümlemede amaç, elde edilen bulguları düzenlenmiş ve yorumlanmış bir biçimde okuyucuya sunmaktır. Bu amaçla elde edilen veriler, önce dizgisel ve açık bir biçimde betimlenir. Daha sonra yapılan bu betimlemeler açıklanır ve yorumlanır, neden sonuç ilişkileri irdelenir ve birtakım sonuçlara ulaşılır (Yıldırım ve Şimşek, 2011, 224).

“İçerik çözümlemesi” ise: Mevcut olan iletişim boyutlarını analiz etmek ve buradan mevcut olmayan sosyal gerçeğin belirli boyutlarına yönelik çıkarım yapmak amacıyla, metnin içeriklerini analiz eden ve bu süreçte belirli kurallar çerçevesinde hareket eden bir yöntemdir. Bu yöntem edebî eserleri, romanları, tarihi eserleri, dinî ve ilahi metinleri, yazıtları arşivleri ve kamuoyu için üretilen her türlü söylev ve söylemleri çözümleyebilen bir yöntemdir (Gökçe 2006, 20). Bu nedenle çalışmamızın örneklemini oluşturan eserlerin incelenmesinde içerik çözümlemesine başvurulmuştur.

Dil zenginliği açısından 20 eser tek tek incelenerek eserlerde yer alan atasözü, deyim ve kalıplaşmış sözler tespit edilerek analiz edilmiştir.

77

DÖRDÜNCÜ BÖLÜM

4. BULGULAR VE YORUMLAR

Bu bölümde Seza Kutlar Aksoy’un örneklem olarak alınan eserlerinin, değerler eğitimi ve dil zenginliği bakımından incelenmesi yapılarak, bunlara ait bulgu ve yorumlara yer verilmiştir.

4.1. Seza Kutlar Aksoy’un eserlerinde yer alan değerler