• Sonuç bulunamadı

3.4. IV Alt Problemle Ġlgili Bulgular

3.4.6. Yükseköğretim

Bu dönemde üniversitelere duyulan ihtiyaç ve talep artmış, Ali Naili Erdem ve hükümeti üniversite ve yükseköğretim konusunda yığılma sorununu ortadan kaldırmak için önemli çalışmalar yapmışlardır. İstatistiki olarak bakıldığında ortaöğretim mezunlarının büyük bölümünün yükseköğretim dışında kaldığı görülmektedir fakat üniversitelerin yapımı, öğretim kadrolarının oluşturulması, ihtiyaçlarının karşılanması günümüzde olduğu kadar kısa sürede ve kolaylıkla başarılacak işler olmadığı için, yaklaşık iki yıllık bakanlık dönemi içerisinde yapılan bu çalışmaların başarılı olarak değerlendirilmesi gerektiği düşünülmektedir. Kendisi üniversitelerin sorunu ve bu sorunları çözmek için yaptıkları çalışmalar ile ilgili olarakşunları söylemektedir:

“Bir ülkeyi ileri noktalara gelişmişlik noktalarına, kalkınmaya, çağdaş, uygar, özgür bir toplumda üniversiteler birinci dereceden söz sahibidir ve sorumludur. Öyleyse üniversite sadece diplomaların verildiği bir yer değildir. Üniversite doğruların araştırıldığı yerdir ve üniversitede öğrenci ile öğretmen gerçeği birlikte arayan insanlardır. Birisi sadece ders veren diğeri de sadece ders alan süjeler değillerdir. İkisi bir bütün halinde gerçeği ararlar. Üniversitelerin amirleri yoktur. Onların amirleri fikirlerdir. Fikirleri üretirler, fikirleriyle büyürler, fikirleriyle beraber giderler. Üniversite belli parazit görüşlerin, belli sakıncalı görüşlerin merkezi olamaz. Var ise düzeltmeye mecbursunuz. O tarihlerde üniversiteler arası kurul var tabi. Üniversiteler arası kurulda neler yapmayı düşündük. A) Gazi Mustafa Kemal Atatürk‟ün vasiyetinde Van‟da bir üniversite Elazığ‟da bir üniversite Harran‟da bir üniversite. Bunları yaptık. Niye bunun altını çizerek söylüyorum? Türkiye bir bütündür. İzmir ne ise Hakkâri öyle olmalıdır. İstanbul ne ise Mardin öyle olmalıdır. Binaenaleyh bir ilin insanlarını okşarken diğerlerini tekmeleyemezsiniz. Hepsini birlikte okşamaya mecbursunuz. O itibarla çok sayıda kaliteli öğretmen ve üniversiteyi var etmeye çalıştık. Tabi üniversitenin kuruluşuna –onun altını çizerek belirteyim- vatanın bütünlüğünü milletin bölünmezliğini amaç edinmiş üniversite. Siyasi iktidarın emrinde üniversiteler değil, bilimin içinde yürüyen üniversiteler.

Ben bugün siyasi iktidarım bana göre sen yarın siyasi iktidarsın sana göre üniversite olmaz. Onun adına üniversite denmez. Onun adına okul denir. Şimdi demek ki burada bizim yaptığımız şeylerden birisi devletin bütünlüğüne milletin bölünmezliğine cumhuriyete inançlı kadroların üniversiteler içinde yer alması. O tarihte aşırı fanatik uçlar devredeydi ve maalesef cumhuriyeti yıkmaya kararlı olanlarla demokrasiye cici demokrasi demek suretiyle onun yok olmasını isteyenler üniversitelerin içinde sığınma yerleri buluyorlardı, bunların hepsini giderdik. Akademisyen yetiştirme bugün de problem halinde devam ediyor bana sorarsan. Akademisyen yetiştirmede devletin evvela araştırmacı beyinlere yardım edecek malzemeyi vermesi lazım. Bizim bütçelerimizi tetkik ettiğiniz zaman araştırmaya dönük bilimsel çalışmaları yapacak bütçeden ayrılan paraların çok cüzi olduğunu görüyorsunuz. Bunu şunun için söylüyorum, düşünen insanları devreye sokmaya mecbursunuz. Düşünen insan sorgulayan insandır. Sorgulayan insan araştıran insandır. Sorgulayan ve araştıran insan kimseye minnet etmez. O bilim adamıdır. Binaenaleyh bizim üniversitelerde rütbeleriyle değil beyinleriyle ve izanlarıyla o rütbeleri kazanmış akademisyen kadrosuna ihtiyacımız vardır. Bugün de var. Ben Alman Hitler‟inin zulmünden kurtulup gelmiş Alman hocalardan eğitim aldım üniversite yıllarımda. Ve ben onlardan hür fikirli, fikir üzerinde rütbe tanımayan bir anlayışı hocalarımda yaşadım. Öyleyse üniversite hocası fikirleriyle üniversite hocası, ilmiyle üniversite hocası olmaya mecburdur. Şimdi size bir şey sorayım ben. Acaba Avrupa‟nın kaç üniversitesinde bizim üniversite hocalarımızın vaki çalışmalarıyla ilgili dipnotu vardır? (H. H. Fartlı kişisel iletişim 20 Nisan 2017).

Burada üniversiteler konusunda anlayış olarak şu noktalar çok önemlidir. Bunlardan birincisi üniversitelerde düşünce özgürlüğünü ve bilimsel çalışmaları hâkim kılmak. Sadece siyaseten kendisini ve günü kurtarmak maksatlı olarak binalar yapmanın, öğrencileri bu binalara üniversite öğrenimi görüyorlar diye doldurmanın ötesinde bir amaç görülmektedir. İkincisi Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün vasiyeti üzerine kurduklarını söyledikleri Harran, Elazığ ve Van Üniversitelerinin kurulması çok önemlidir. Bunlar bize fırsat eşitliğine dair ve ülkenin her köşesindeki her bireyin eşitliğine bakış açısına dair önemli bir ipucudur. Ali Naili Erdem’in şiirlerinde ve her konuşmasında, yazılarında da görüleceği üzere içinde müthiş bir ülke ve insan sevgisi vardır. Hayatının her döneminde buna göre yaşadığını ve çalıştığını belirtmektedir. Üçüncü bir nokta ise açılan üniversiteler, bölümler ve yurtdışına gönderilen öğrenciler değerlendirildiğinde ülkenin ihtiyacı olan, geleceği için önemli olan sanayi, teknoloji ve eğitimde atılım sağlayacak çalışmalar yapılmıştır. Yine bu dönemde üniversitelerdeki yığılmaları önlemek ve ihtiyacı karşılamak üzere, çağdaş olmayan mektupla öğretim yerine modern anlamda açık öğretim programını getirmiş, müziğimizin modern ve bilimsel anlamda icrası için Türk Müziği Devlet Konservatuvarını kurdurmuştur.

Üniversite ve yüksekokullardaki gelişme için Dördüncü Beş Yıllık Kalkınma planında ise şu bilgiler yer almaktadır. Yüksekokullardaki öğrenci sayısı üniversitelerde olduğundan daha hızlı yükselmiştir, İkinci Plan dönemi başı ile Üçüncü Plan dönemi sonu arasında üniversitelerde öğrenci sayısı yüzde 62,8 artarken aynı dönemde yüksekokullardaki

öğrenci sayısı yüzde 249,1 artış göstermiştir. Yüksekokullarda görülen artışın önemli bir bölümü

1976 - 77 ve 1977 - 78 yıllarında özellikle eğitim enstitülerince sağlanmıştır. 1977 – 78 öğretim yılında yükseköğretime yapılan ilk kayıtların yüzde 59,9'u 2 ve 3 yıllık eğitim enstitülerince gerçekleştirilmiştir ((DPT, 1979, s. 451).

Üniversiteler ve yüksekokullarda bu dönemdeki istatistiki gelişmeler Tablo-16, Tablo-17 ve Tablo-18’deki gibidir.

Tablo 16.

Yükseköğretime Talep ve Sağlanan Yeni Kayıtlar ÜSYM sınavına başvuran Yükseköğretime Yeni kayıt Yüzde (2)/(1) Yıllar (1) (2) (3) 1974 - 1975 229 994 59 247 25,7 1975 - 1976 281 273 57 197 20,3 1976 - 1977 316 341 58 292 18,4

(1) Eğitim enstitüleri hariç (2) Eğitim enstitüleri dâhil (3) Tahmin; eğitim enstitüleri hariç

Kaynak: Devlet Planlama Teşkilatı (1979). Dördüncü beş yıllık kalkınma planı, 1979- 1983. Ankara. DPT.

Tablo 17.

Yükseköğretimde Toplam Öğrenci Sayısında Gelişme

Kurumlar 1968-1969 1972-1973 1973 - 1974 1977 – 1978 Üniversiteler 70 405 75 118 78 377 114 641 Yüksekokul ve akademiler 66 634 98 413 107 622 232 598 Toplam 137 039 173 531 185 999 347 239

Kaynak: Devlet Planlama Teşkilatı (1979). Dördüncü beş yıllık kalkınma planı, 1979-1983. Ankara. DPT.

Tablo 18.

Yükseköğretimde Toplam Öğretmen Sayısında Gelişme

Kurumlar 1968-1969 1973 - 1974 1976 - 1977 Üniversiteler 5 841 8 332 10 617 Yüksekokul ve akademi 4 065 5 561 6 990 Toplam 9 906 13 893 17 607

Kaynak: Devlet Planlama Teşkilatı (1979). Dördüncü beş yıllık kalkınma planı, 1979-1983. Ankara. DPT.