• Sonuç bulunamadı

Bu bölümde araştırmanın yöntemi, evreni, örneklemi, veri toplama aracı ve verilerin analizi yer almaktadır.

3.1. Araştırmanın Yöntemi

Bu araştırmanın amacı, Denizli il merkezinde görev yapan Fen Bilgisi öğretmenlerinin, Fen Bilgisi öğretiminde karşılaştıkları sorunlar ile ilgili algılarını belirlemek ve bu sorunlara çözüm önerileri sunabilmektir. Bu nedenle, nitel araştırma yöntemlerinden biri olan “görüşme (mülakat) yöntemi” bu araştırma için uygun görülmüştür.

3.2. Evren ve Örneklem

Bu araştırmanın evrenini 2005–2006 eğitim-öğretim yılında Denizli il merkezinde görev yapmakta olan 120 Fen Bilgisi öğretmeni oluşturmaktadır. Araştırmanın örneklemini ise Denizli il merkezinde görev yapmakta olan 20 Fen Bilgisi öğretmeni oluşturmaktadır. Bu öğretmenlerin yarısı (10 kişi) merkezi okullardan, yarısı da (10 kişi) merkeze bağlı kenar bölgelerdeki okullardan seçilmiştir. Bu öğretmenlerin %45’i bayan %55’i erkektir (Bkz Tablo 3.1.). Örneklemi oluşturan öğretmenlerin görev sürelerine göre dağılımları, Tablo 3.2.’de, mezun oldukları fakültelere göre dağılımları Tablo 3.3.’de, belirtilmiştir. Örneklemdeki öğretmenlerin %60’ı Fen Bilgisi veya f.k.b., %25’i Biyoloji, %15’i ise Kimya bölümü mezunlarından oluşmaktadır (Bkz Tablo 3.4.).

Tablo 3.1. Örneklemi oluşturan öğretmenlerin cinsiyetlere göre dağılımları

Cinsiyet Frekans %

Bayan 9 45

Erkek 11 55

Toplam 20 100,0

Tablo 3.2. Örneklemi oluşturan öğretmenlerin görev sürelerine göre dağılımları

Yıl Frekans % 1–5 1 5 6–10 4 20 11–15 1 5 16–20 4 20 21 ve üzeri 10 50 Toplam 20 100,0

Tablo 3.3. Örneklemi oluşturan öğretmenlerin mezun oldukları fakültelere göre dağılımları

Mezun Olunan Fakülte Frekans %

Eğitim Fakültesi 6 30

Eğitim Enstitüsü 11 55

Fen-Edebiyat Fakültesi 3 15

Toplam 20 100,0

Tablo 3.4. Örneklemi oluşturan öğretmenlerin mezun oldukları bölümlere göre dağılımları

Mezun Olunan Bölüm Frekans %

Fen Bilgisi (f.k.b) 12 60

Kimya 3 15

Biyoloji 5 25

3.3. Veri Toplama Tekniği

Bu araştırmada nitel araştırma yöntemlerinden biri olan, yapılandırılmış görüşme tekniklerinden, görüşme formu yaklaşımı kullanılmıştır. Nitel araştırmaların teması; insan davranışını, içinde bulunduğu ortam içinde ve çok yönlü olarak anlamaya çalışmaktır. İnsan davranışını araştırmada geleneksel yöntemler yetersiz kalır, ancak esnek ve bütüncül bir yaklaşımla araştırmaya katılan bireylerin görüşlerini ve deneyimlerini araştırmak daha uygun olacaktır.

Fen öğretimindeki sorunların ve çözüm önerilerinin öğretmenler tarafından daha kapsamlı ve rahat bir şekilde ifade edilebilmesi için görüşme yönteminin daha faydalı olacağına inanılmıştır.

3.3.1 Görüşme (mülakat) yöntemi

Mülakat, insanların bir konu hakkında neyi ve neden düşündüklerini anlamak için onlarla sözlü iletişime girmektir. Mülakat daha çok, önceden belirlenmiş ciddi bir amaç için yapılan soru sorma ve yanıtlama tarzına dayalı karşılıklı etkileşimli bir eğitim süreci olarak tanımlanmaktadır. Mülakatın asıl amacı, iletişim kurulan bireyin konu hakkında duygu, düşünce ve inançlarının neler olduğunu ortaya çıkarmaktır (Kukul ve Akdeniz 1996, Çepni 2005b).

Görüşme tekniği kullanmanın temel amacı genellikle bir hipotezi test etmek değil; bunun aksine diğer insanların deneyimlerini ve bu deneyimleri nasıl anlamlandırdıklarını anlamaya çalışmaktır (Türnüklü 2000).

Genel olarak görüşmenin üç temel amacı vardır. Bunlar: a. İşbirliği sağlamak ya da sürdürmek,

b. Sağaltım(tedavi, kendine güveni arttırmak), c. Araştırma verisi toplamaktır.

İnsan yaşamında, görüşmenin, önemli ve o kadar da eski bir yeri vardır. Görüşme, bireylerin, çeşitli konulardaki bilgi, düşünce, tutum ve davranışları ile bunların olası nedenlerinin öğrenilmesinde en kestirme yol olarak kullanılagelmiştir (Karasar 2005).

Tarihsel gelişimine bakıldığında görüşme tekniği, gözlem teknikleri içerisinde en eski olanıdır. Toplumbilimlerin bilim dalı olarak kabul edilmeye başlandığı 19. yüzyılın ikinci yarısında hem toplumbilimsel, hem toplumsal araştırmalarda kullanılmıştır (Aziz 2003).

Birçok kimse, düşündüklerini açıklamada, sözlü anlatımı yazılı anlatıma yeğler. Bunun başlıca nedenleri arasında, yazı ile yanlış anlamların daha fazla olabileceği, ek açıklamalarda bulunma olasılığının sınırlı olması; verilen bilgilerin, belgelenmiş bir sorumluluğunun yüklenilmek istenmemesi ile görüşmenin, çoğunlukla daha rahat ve daha az zaman alması sayılabilir.

Görüşmede söylenenlerin yüzeysel anlamları yanında gerçek ve derinliğine anlamları da çıkartılabilir. Araştırmacı karşılaştığı her karanlık noktayı, anında soracağı sorularla aydınlatma olanağına sahiptir. Görüşmede ses tonu, mimikler ve soruları cevaplamada gösterilen istek, söylenenlerin değerlendirilmesinde ipucu niteliğindedir (Karasar 2005).

Görüşmeler, görüşme amacına, görüşmeye katılanların sayısına, görüşülmek istenen kişi ile görüşmedeki kuralların katılığına bağlı olarak aşağıdaki gibi sınıflandırılabilirler.

a. Görüşme amacına göre, görüşmeler: işbirliği, tedavi ve araştırma amaçlı görüşmeler, b. Görüşmeye katılanların sayısına göre, görüşmeler: bireysel görüşmeler ve grupça görüşmeler,

c. Görüşülmek istenen kişiye göre, görüşmeler: önderlerle, uzmanlarla ve halk ile yapılan görüşmeler,

d. Görüşmedeki kuralların katılığına göre, görüşmeler: yapılanmış(formel), yarı yapılanmış (yarı formel)ve yapılanmamış(informel) görüşmeler (Karasar 2005, Çepni 2005b).

Görüşme nitel araştırmada kullanılan en yaygın veri toplama yöntemlerinden biridir. Bireylerin verilerini, görüşlerini, deneyimlerini ve duygularını ortaya çıkarma yönünden oldukça güçlü bir yöntem olan görüşme, iletişimin en yaygın biçimi olan konuşmayı temel alır. Bu yönüyle yazmaya ve doldurmaya dayalı testler ya da anketlerde var olan sınırlılığı ve yapaylığı ortadan kaldırır.

Görüşme yoluyla, deneyimler, tutumlar, düşünceler, niyetler, yorumlar ve zihinsel algılar ve tepkiler gibi gözlenemeyeni anlamaya çalışırız. Bu süreçte sorulan sorulara, karşı tarafın rahat, dürüst ve doğru bir şekilde tepkide bulunmasını sağlamak görüşmecinin temel görevidir.

Patton tarafından görüşme yaklaşımı türleri, sohbet tarzı görüşme, görüşme formu yaklaşımı ve standart açık uçlu görüşme tarzı olarak belirtilmektedir (Yıldırım ve Şimşek 2003).

Araştırmanın amacı ve yapısı itibariyle “görüşme formu yaklaşımı” benimsenerek araştırmacı tarafından bir form oluşturulmuştur (Bkz. Ek. 3.).

Görüşme formu, araştırma problemi ile ilgili tüm boyutların ve soruların kapsanmasını güvence altına almak için geliştirilmiş bir yöntemdir. Görüşmeci, görüşme sırasında soruların cümle yapısını ve sırasını değiştirebilir, bazı konuların ayrıntısına girebilir veya daha çok sohbet tarzı bir yöntem benimseyebilir (Yıldırım ve Şimşek 2003).

3.4. Veri Toplama Aracının Geliştirilmesi

Araştırma için gereken verilerin toplanmasına ilişkin olarak şu aşamalar takip edilmiştir: ilk olarak ilgili literatür taramasıyla konu ile ilgili yapılmış araştırmalar ve bu araştırmalarda uygulanan anketler incelenmiştir. Daha sonra fen öğretmenlerinden fen öğretiminde yaşadıkları sorunlarla ilgili bir ön bilgi alınmıştır. Ardından araştırmanın amacı doğrultusunda bir görüşme formu hazırlanmıştır. Öğretmenlere açık uçlu 16 anket sorusu sorulmuş ve ihtiyaç duyulan soruların sonlarına alternatif sorular ve sondalar (probes) eklenmiştir.

Araştırmacı her ne kadar soruları uygun bir biçimde ifade etmeye çaba gösterse de, bazen aynı soru farklı bireyler için farklı anlamlara gelebilir ya da aynı biçimde açık ve belirgin olmayabilir. Bu tür olasılıklara karşı araştırmacının hazırlıklı olması ve sorunun tam olarak anlaşılmaması durumunda alternatif bir ifade ya da sonda (probe) ile görüşülen bireyin soruyu anlamasına yardımcı olması gereklidir. Burada amaç,

görüşülen bireyi belirli düşüncelere göre yönlendirmek değil, aksine hâlihazırda görüşülen bireyin belirtebileceği görüşlere ya da deneyimlere farklı yollardan ulaşmaya çalışmaktır. Alternatif sorular, aynı sorunun farklı bir biçimde ifade edilmesinden başka bir şey değildir. Sorulan soruya ilişkin sondalar, görüşülen bireyin soruyu daha iyi anlamasına yardımcı olmak ve daha ayrıntılı yanıtlar vermesini sağlamak için kullanılır.

Özellikle sondalar, görüşme sonucunda toplanan verilerin derinlemesine olmasını ve zenginleştirilmesini sağlayan önemli etkenler olarak görülür. Sondalar, görüşülen bireye hangi noktalarda ek veri vermesi gerektiği, verilen ayrıntının yeterli olup olmadığı ve tam anlaşılmayan açıklamalara ek açıklamalar getirmesi gerektiği konusunda bir geri bildirim özelliği de taşır. Bu anlamda sondalar üç gruba ayrılır:

a) Ayrıntıya yönelik sondalar b) Açıklamaya yönelik sondalar

c) Aydınlatmaya yönelik sondalar (Yıldırım ve Şimşek 2003).

Görüşme formundaki ilk üç soru öğretmenleri tanımaya yöneliktir. Diğer sorular sorunları belirlemek amacı ile sorulmuştur.

3.5. Veri Toplama Süreci

Son aşamada görüşmelerin yapılabilmesi için Denizli İl Milli Eğitim Müdürlüğü’ne başvurularak gerekli izin alınmış ve uygulamaya başlanmıştır. Denizli il merkezinde bulunan 14 tane ilköğretim okuluna gidilerek buralarda Fen Bilgisi derslerine giren 20 tane öğretmen ile birebir görüşmeler yapılmıştır. Uygulama 2005–2006 öğretim yılı I. yarıyılında yapılmıştır.

Uygulamaların tümü bizzat araştırmacı tarafından yürütülmüştür. Uygulama başlangıcında Fen Bilgisi öğretmenlerine çalışmanın amacı ve soruların yapısına ilişkin açıklamalar yapılmış, uygulama esnasında Fen Bilgisi öğretmenlerinden gelen sorular cevaplandırılmıştır. Verilerin hiç bir noksanlığa uğramadan toplanması amacıyla ses kayıt cihazı kullanılmıştır. Kayıt cihazının kullanılması için her bir öğretmenden izin alınmıştır.

3.6. Verilerin Analizi

Soruların cevaplarından elde edilen verileri analiz etmek için, araştırmanın amacına ve alt problemlere uygun olarak ana temalar oluşturulmuştur. Ayrıca bu ana temalar öğretmenlerden gelen cevaplara göre de alt kategorilere ayrılmıştır. Verilerin analizinde “Betimsel Analiz” kullanılmıştır.

Bu yaklaşıma göre, elde edilen veriler, daha önceden belirlenen temalara göre özetlenir ve yorumlanır. Betimsel analizde, görüşülen bireylerin görüşlerini çarpıcı bir biçimde yansıtmak amacıyla doğrudan alıntılara sık sık yer verilir. Bu tür analizde amaç, elde edilen bulguları düzenlenmiş ve yorumlanmış bir biçimde okuyucuya sunmaktır.

Betimsel analiz dört aşamadan oluşur: 1.Betimsel analiz için bir çerçeve oluşturma, 2. Tematik çerçeveye göre verilerin işlenmesi, 3. Bulguların tanımlanması,

Benzer Belgeler