• Sonuç bulunamadı

2.1. Vitir ve Kunut

2.1.1. Vitir Namazının Rek’at Sayısı

Vitir namazının tek rek’at kılınması yönünde açık ifadeleri bulunan sahâbîlerden bazıları şunlardır: Hz. Âişe,418 Hz. Ömer, Hz. Osman, Temîm ed-Dârî (ö. 40/661), Ebû Eyyûb el-Ensârî419 (ö. 49/669), Sa’d b. Ebî Vakkâs, Abdullah b. Zübeyr, Ebû Mûsâ el-Eş‘arî420 Abdullah b. Abbas ve Abdullah b. Ömer.421

418 Hz. Âişe, Hz. Peygamber’in vitir namazını tek rek’at olarak kıldığını nakleden sahâbînin başında yer almaktadır. Bk. Müslim, “Salât’ül-Müsâfîrîn”, 122 (Hz. Peygamber, namazının son rekâtı vitir olacak şekilde geceleri namaz kılardı); Nesâî, “Kıyâmul-Leyl”, 37 (Hz. Peygamber üç rekât vitir namazı kılar ve ancak namazın sonunda selam verirdi); Tahâvî, Şerhu Meâni’l-âsar, I, 280; Beyhakî,

es-Sünenu’l-kübrâ, III, 34 (iki+bir formatında= yani on rekât gece namazı+bir rekât da vitir kılardı),

40-42 (Hz. Peygamberin bu uygulaması yanında Hz. Âişe, Abdullah b. Abbas, Zeyd b. Sâbit kanalıyla, üç veya beş rekât olarak vitri selamsız ve fasılasız, arada hiç oturup teşehhüt yapmadan da kıldığı anlatılmaktadır); Serahsî, Mebsût, I, 164; Zeylaî, Nasbu’r-râye, II, 117-118. Hz. Âişe’nin bu meselede pek çok farklı uygulamayı naklettiği görülmektedir. Ayrıntılı bilgi için bk. Tahâvî, Şerhu Meâni’l-âsar, I, 280-285; Zerkeşî, Hz. Âişe’nin Sahâbeye Yönelttiği Eleştiriler, s. 81-83.

419 Ebû Eyyûb el-Ensârî, dileyen kimsenin vitri tek rek’at kılabileceğini ifade etmiştir. Bk. Ebû Dâvûd, “Vitr”, 3; Abdurrezzâk, Musannef, III, 19; Beyhakî, es-Sünenu’l-kübrâ, III, 35, 39. Vitri tek rekât kabul eden fakihlerin isim listesine ulaşmak için bk. İbn Kudâme, el-Muğnî, II, 110.

420 Adı geçen bu sahâbîlerin vitri tek rek’at kıldığına dair rivayetler bulunmaktadır. Hz. Ömer, Said b. Müseyyeb, Mekhûl ve Hammâd’ın vitri arayı selamla ayırmadan üç rekât halinde kıldığına dair nakledilen rivayet için bk. İbn Ebî Şeybe, Musannef, II, 90; Beyhakî, es-Sünenu’l-kübrâ, III, 36 37- . Rivayet edildiğine göre bir defasında Hz. Ömer, vitri üç rekât olarak kılmış, insanlarda onunla birlikte hareket etmişlerdir. Bk. Abdurrezzâk, Musannef, III, 20 (Abdullah b. Mes’ûd’un vitri üç rekâttan fazla kılmaya cevaz verdiğine dair rivayet de bulunmaktadır). Sa’d b. Ebî Vakkâs ile Abdullah b. Mes’ûd

Abdullah b. Mes’ûd ise, vitir namazının tıpkı gündüzün vitri sayılan akşam namazı gibi üç rek’at halinde iki teşehhüd ve tek bir selamla eda edilerek kılınması gerektiğini söylemektedir.422

Aktarmış olduğumuz bu rivayetlerde açıkça görüldüğü üzere vitir namazının rek’at sayısı hakkında nakledilen hadisler ve sahâbe uygulaması arsında bir fikir birliği bulunmamaktadır. Bundan dolayı vitir namazının rek’at sayısı hakkında serdedilen kanaatler birbiriyle tearuz halinde görünmektedir.423

İlgili meselede Hanefîler, ictihadlarına delil getirirken sahâbî kavillerinden Abdullah b. Mes’ûd’un meşhur kanaati(olan tek selamda üç rekat rivayeti)yle amel ettiklerini söylemişlerdir.424

Şâfiî ise bu meseledeki görüşünü ortaya koyarken yukarıda isimlerine yer vermiş olduğumuz vitir namazının tek rek’at olduğu görüşünü benimseyen bir takım sahâbenin rivayetlerini delil olarak almıştır.425 Bu minvalde Hz. Ali’den rivayet

arasında geçen rekât sayısı hakkındaki tartışma için ayrıca bk. Abdurrezzâk, Musannef, III, 23; Zeylaî,

Nasbu’r-râye, II, 121.

421 Ebû Dâvûd, “Vitr”, 3 (Vitir namazı gecenin son vaktinde kılınan tek rekâttır); Tahâvî, Şerhu Meâni’l-âsar, I, 277-279; Beyhakî, es-Sünenu’l-kübrâ, III, 33, 38 (Abdullah b. Ömer, vitrin tek rekât olarak kılması halinde namazın eksik mi kalacağını/olacağını soran kimseye bunun kıyam, rükû ve secdesi ile tam bir namaz olduğunu, insanların bu söylentiye kulak asmamaları gerektiğini ve Allah rasûlünün uygulamasının da bu yönde olduğunu açıkça ifade etmektedir), 39, 40 (Abdullah b. Abbas, Atâ b. Ebî Rebâh’a vitrin tek rekât olduğunu öğretmiş ve Hz. Muâviye’nin (ö. 60/680) tek rekât kıldığını duyunca isabet ettiğini ve onun fakih olduğunu söylemiştir). Atâ’nın tek rekât kılmaktansa vitri üç rekât kılmayı tercih ettiğini/sevdiğini söylediğine dair rivayet için ayrıca bk. Abdurrezzâk,

Musannef, III, 20.

422 Şeybânî, Muvatta’u’l-İmâm Mâlik, s. 96; Abdurrezzâk, Musannef, III, 19, 25-26 (Enes b. Mâlik ve Übey b. Kâ‘b’ın (ö. 33/654) uygulaması da bu doğrultuda olmuştur); (ayrıca bir gün Hz. Huzeyfe ile koyu bir sohbete dalan Abdullah b. Mes’ûd fecrin aydınlığını görünce artık zorda kalmış ve vakti kaçıracağı endişesiyle o gece vitri bir rekât olarak kılmıştır); İbn Ebî Şeybe, Musannef, II, 81, 91 (Hz. Âişe kanalıyla Hz. Peygamber’in; bir diğer nakille Hz. Ali ve Abdullah b. Mes’ûd taraftarlarının vitrin ikinci rekâtında selam vermedikleri kaydedilmektedir); Tahâvî, Şerhu Meâni’l-âsar, I, 294-295

(Tahâvî, vitrin vacip olduğu konusunda selefin icmasının bulunduğunu da söylemektedir!); Taberânî,

el-Mu‘cemü’l-kebîr, IX, 282; Hattâbî, Meâlimu’s-sünen, I, 287; Beyhakî, es-Sünenu’l-kübrâ, III,

45-46 (Ebû Hüreyre’den de benzer bir rivayet gelmiştir); (Vitri üç rekât kılarak akşam namazına benzetmekle alakalı nehiyde bulunmaktadır); Serahsî, Mebsût, I, 156; Nevevî, Mecmû‘, IV, 22-23; Zeylaî, Tebyînü’l-hakâik, I, 170; Zeylaî, Nasbu’r-râye, II, 119-122; Heysemî, Mecmai’z-zevâid, II, 242 (Abdullah b. Mes’ûd, kunut için bir rekâtı yeterli görmemektedir); Aynî, Umdetü’l-kârî şerhu

Sahîhi’l-buhârî, VII, 4.

423 İbn Rüşd, Bidâyetü’l-müctehid, I, 209.

424 Serahsî, Mebsût, I, 156, 164; Kâsânî, Bedâ’i‘u’s-sanâ’i, I, 271 (Vitir namazının üç rekât olduğunda Müslümanların icması bulunmaktadır!); Merğînânî, el-Hidâye, I, 66; İbnü’l-Hümâm, Fethu’l-kadîr, I, 426-427. Ayrıca bk. İbn Rüşd, Bidâyetü’l-müctehid, I, 209; İbn Kudâme, el-Muğnî, II, 111; Nevevî,

Mecmû‘, IV, 22-23; Zuhaylî, el-Fıkhü’l-islâmî ve edilletuhu, II, 1011.

edilen َرْتِوْلا ُّب ِحُي ، ٌرْتِو َ َّللَّا َّنِإَف ،او ُرِت ْوَأ ، ِنآ ْرُقْلا َلْهَأ اَي “Ey Kur’ân ehli! Vitir namazı kılın; zira

Allah azze ve celle tektir, teki sever” hadisiyle426 amel eden Şâfiî’nin ve Şâfiîlerin Abdullah b. Mes’ûd’un ictihadına muhalif bir görüş belirttikleri söylenebilir. Zira bu hadisten vitrin en az bir rek’at olacağı anlaşılmaktadır.427 Oysa Abdullah b. Mes’ûd vitrin üç rek’at olduğu kanaatindedir. Nitekim Ebû Hanîfe bu hadise dayanarak vitrin vacip olduğunu söylemektedir. Şâfiîler ise bu hadisin diğer rivayetleri tekid ettiğini, dolayısıyla vitrin hükmünün sünnet olduğunu belirtmektedirler.428

Sonuç olarak Abdullah b. Mes’ûd ve onun görüşünü tercih eden Hanefîler vitrin asgarî rek’at sayısını üç ile sınırlandırıp bu namazın tek bir selamla eda edilmesi gerektiği kanaatini taşımaktadırlar. Kûfe ehlinin bir diğer temsilcisi sayılan Hz. Ali ve onun bu meseledeki görüşünü benimseyen Şâfiîler ise, vitrin asgarîsini bir rek’at olarak görmektedirler. 429 Bununla beraber Şâfiîler, vitir namazının on bir rek’ata hatta zayıf bir görüşe göre on üç rek’ata kadar ziyade edilmesinde de bir beis görmemektedirler.430

Şâfiîler bu konudaki görüşlerini açıklarken gece namazlarının ikişer ikişer kılınacağı rivayetine yer vererek431 vitir namazının nasıl kılınması gerektiğine dair bir hususa dikkat çekmişlerdir. Şâfiîler’e göre; asgarî ölçekte bu namaz iki rek’at nafile bir rek’at vitir olacak şekilde toplam iki selam, üç rek’at halinde eda edilmelidir. 432 Yani Şâfiîler, gece namazı ile vitir namazının selamla bölünmesi, son rek’atın ise müstakil bir halde kılması gerektiğine vurgu yapmışlardır.433

426 Vitir namazının tek rek’atlı olanını sever. Bk. Ebû Dâvûd, “Vitr”, 1; Tirmizî, “Vitr”, 2; Nesâî,

“Kıyâmul-Leyl”, 27; İbn Mâce, “İkâmet”, 114; Ahmed b. Hanbel, Müsned, II, 413. Ayrıca bk.

Serahsî, Mebsût, I, 164; Nevevî, Mecmû‘, IV, 19; Zeylaî, Nasbu’r-râye, II, 255; Şirbînî,

Muğni’l-muhtâc, I, 451; Şevkânî, Neylu’l-evtâr, III, 37.

427 Bk. Şirbînî, Muğni’l-muhtâc, I, 451.

428 İmam Mâlik, Evzâî, İshak b. Râhûye de bu meselede Şâfiî ile aynı kanaati paylaşmaktadır. Bk. Şâfiî, el-Üm, I, 164-166; İbn Abdilber, et-Temhîd, XIII, 250; İbn Rüşd, Bidâyetü’l-müctehid, I, 209-210; Şirbînî, Muğni’l-muhtâc, I, 451. Ancak Mâverdî, bu rivayeti Hz. Ali’nin yanında Abdullah b. Mes’ûd’a da atfetmektedir. İbn Kudâme de Hz. Ali’nin tercihinin Abdullah b. Mes’ûd ile doğru orantıda olduğunu ifade etmektedir. Ayrıca bk. Mâverdî, el-Hâvî’l-kebîr, II, 280, 294; İbn Kudâme,

el-Muğnî, II, 110-111.

429 Zuhaylî, el-Fıkhü’l-islâmî ve edilletuhu, II, 1012.

430 Şirbînî, Muğni’l-muhtâc, I, 451.

431 Müslim, “Salât’ül-Müsâfîrîn”, 159 (İkişer ikişerden kastın ne olduğu sorulmuş, Abdullah b. Ömer de: “Her iki rek’attan sonra selam verirsin” şeklinde cevap vermiştir); Ebû Dâvûd, “Vitr”, 9: ِلْيَّللا ُة َلََص ىَنْثَم ىَنْثَم; Tahâvî, Şerhu Meâni’l-âsar, I, 277-279.

432 “Hz. Peygamber, çift rekât ile tek rekât arasını ayırırdı” rivayeti için bk. Ebû Dâvûd,

Netice itibariyle yukarıda yer alan bilgiler çerçevesinde vitir namazının rek’at sayısı hakkında ortaya koymuş olduğu ifadelerde Şâfiî’nin Abdullah b. Mes’ûd’un kavlini benimsemediği görünmektedir.