• Sonuç bulunamadı

Vergi Bilinci ve Vergi Ahlakı

5. ÇalıĢmanın Ġçeriği

1.2. Vergi Psikolojisi ve Ġlgili Kavramlar

2.1.1. Sübjektif Faktörler

2.1.1.2. Vergi Bilinci ve Vergi Ahlakı

Üzerinde tam olarak uzlaĢılmıĢ bir tanımı bulunmayan vergi bilincini Dornstein

“verginin farkında olunması” Ģeklinde tanımlarken SavaĢan ve OdabaĢ ise “mükellefin ödediği vergi ile aldığı kamusal mal ve hizmetlerin iliĢkilendirilmesi” Ģeklinde

83 ÇĠÇEK, a.g.m., s. 48.

84 Osman PEHLĠVAN, Kamu Maliyesi, Derya Kitabevi, Trabzon, 2004, s. 164.

85 AKDOGAN, a.g.e., s. 204.

86 Ġlknur KAYNAR, Yükümlülerin Vergiye YaklaĢımları: Çanakkale Ġlinde Ticari Kazanç Elde Eden Yükümlülere Yönelik Bir Uygulama, Yüksek Lisans Tezi, Çanakkale, 2007, s. 24.

tanımlamıĢtır.87 Bilinç kavramından yola çıkılarak verginin farkındalığını ifade eden vergi bilinci; bireylerin vergi mevzuatı, mevzuattaki değiĢikliklerin takibi ve vergi uygulamaları konusunda mükelleflerin bilgiye sahip olmalarını ifade eder.

Vergi bilincinin artması, devletin sunacağı hizmetleri ve sağlayacağı imkânları da artıracaktır. Dar anlamda mükellefler açısından bakıldığında bir yük olarak algılanan vergiler, geniĢ anlamda devletin gelir kaynağını oluĢturduğu için vergi bilincinin artması, vergi hasılatında büyük etkiler oluĢturur ve devlet ekonomisinin güçlenmesini sağlar. Bu bakımdan vergi bilinci büyük bir öneme sahiptir.

Vergi bilincinin geliĢtirilmesi aslında mükellefiyet ile vatandaĢlık arasındaki iliĢkiye dayanmaktadır. Bu iliĢkinin vatandaĢlar tarafından doğru bir Ģekilde algılanması ve verginin en temel vatandaĢlık görevlerinden biri olduğuna yönelik bir eğitim anlayıĢının benimsenmesi gerekmektedir. Yarınların temelini oluĢturan küçük yaĢtaki bireylere de vergi bilincinin aĢılanması gerekmektedir. Aksi takdirde vergi kayıp ve kaçakçılığı artarak kayıt dıĢı ekonominin kayıt altına alınması zorlaĢacaktır.

Vergiler cebri olarak alındığı için hukuki anlamda nitelik kazansa da pek çok vatandaĢın vergilerini düzenli olarak ödemesinde denetim ve cezaların etkisi tek baĢına yeterli değildir. VatandaĢların gönüllü olarak vergi ödemelerini sağlayan içsel bir motivasyon bulunmaktadır. Ġnsanların vergilerini gönüllü olarak ödemeleri Ģeklinde gözlemlenen bu motivasyon, bireylerin sahip olduğu bir takım değerler nedeniyle oluĢmaktadır. Vergi ahlakı, bu değerlerin en baĢında gelir. Öyle ki vergi ahlakına sahip olan bireyler vergiye karĢı görev ve sorumluluklarının da bilincinde olurlar. Bu nedenle vergi ahlakı; vergi kaçakçılığı ve vergi cezaları karĢısında sergilenen tavır Ģeklinde tanımlanabildiği gibi, vatandaĢların mükellef olarak devletle aralarındaki iliĢkiyi belirleyen davranıĢ normları olarak da tanımlanmaktadır.88 Vergi ahlakı, ödenen ile ödenmesi gereken vergi iliĢkisine dayanmaktadır ve ödenen verginin ödenmesi gereken vergiye bölünmesiyle elde edilmektedir.89 O halde vergi ahlakı aĢağıdaki Ģekilde formülize edilebilir:

Vergi ahlakı = Ödenen vergi / Ödenmesi gereken vergi.

87 Mustafa TAYTAK, “Ġlköğretim II. Kademe Öğrencilerinde Vergi Bilincinin Tespiti: Ampirik Bir AraĢtırma”, Maliye Dergisi, Sayı: 158, Ocak-Haziran 2010, s. 498.

88TOSUNER-DEMĠR, a.g.e., s. 4.

89ġENYÜZ, a.g.e.,s. 14.

Mevcut siyasi ve yasal sisteme olan güven duygusu mükelleflerin vergi ahlakının oluĢumunda önemli derecede etkili olmaktadır. Scholz ve Lubell tarafından (1998) ABD‟de, Bergman tarafından (2001) Arjantin‟de ve Torgler ve Schneider tarafından (2005) Avusturya‟da yapılan çalıĢmalarda, devlet ve devlet kurumlarına güvenen vatandaĢlarda güven duygusu taĢımayanlara göre vergi ahlâk düzeyi oldukça yüksek bulunmuĢtur.

Hiç Ģüphesiz bir toplumun ahlak normları ile vergileme arasında da yakın bir iliĢki bulunmaktadır. Vergi ödemeyi bir ödev ahlakı olarak ele alan ve vergi kaçırmayı ayıplayan ve kınayan bir toplumda bireylerin vergiye gönüllü uyumunun kendiliğinden sağlanacağı söylenebilir.90

Vergiyi kamu hizmetlerinin bedeli olarak gören mükellefler, ödedikleri vergilerin karĢılığı olarak kamu hizmetlerinden yeterince ve adil olarak yararlanmadıklarını düĢündükleri zaman vergi ahlakı seviyelerinde azalma meydana gelecektir. Bu durumda Frey Ģu sözleri ile bu varsayımı destekler niteliktedir91:

Vergi ahlakında bir iyileşme; uzun vadede yalnızca, eğer (potansiyel) vergi ödeyicileri, ödeyecekleri vergilerle finanse edilecek devlet harcamalarının, kendilerine gerçekten de bir fayda artışı getireceğine iyice inanmışlarsa doğar.

GeliĢmiĢ ülkelerde devlete olan güven ve vatandaĢlık bilincinin geliĢmekte olan veya geçiĢ ekonomisi olarak kabul edilen ülkelere göre daha yerleĢik ve güçlü olması nedeniyle, geliĢmiĢ ülkelerdeki vergi ahlâk düzeyi diğer ülkelere göre daha yüksektir.

GeliĢmiĢ ülkelerde genellikle gelir vergisi gibi dolaysız vergiler toplanmasına karĢın vergi ahlakı geliĢmemiĢ ülkelerde ise vergiler genellikle dolaylı yoldan toplanmaktadır.

Beyan esasına dayanan bir vergi türünde vergi ahlakının yerleĢmiĢ olması vergi kayıp ve kaçakçılığını azaltıcı etki yapacağından bu durum geliĢmemiĢ ülkelerde dolaylı vergilerin toplanmasını etkili kılmaktadır. Dolaylı vergilerin geliĢmekte olan ülkelerde payının yüksek olması ekonomik büyüme ile de yakından bağlantılıdır. Bu ülkelerde vergi sistemleri tam olarak oturmadığı için, dolaylı vergilere ağırlık verilir.92

90 Nihat EDĠZDOĞAN, Vergi Ahlakı, Bursa Uluslararası Tekstil ve Ticaret Merkezi Yayın Organı,

<http://www.bursahaberevi.com/makale/prof-dr-nihat-edizdogan/vergi-ahlaki/37.html>.

91 Ümit GÜNER, Türkiye’de Vergi Bilincinin ve Vergi Ahlakının OluĢmasında Gelir Ġdaresinin Rolü, Yüksek Lisans Tezi, Ġzmir, 2008.

92 Beyhan ATAÇ, Maliye Politikası, Anadolu Üniversitesi Eğitim, Sağlık ve Bilimsel AraĢtırma ÇalıĢmaları Vakfı Yayınları; No: 118, EskiĢehir, 1999.

Vergi ahlakı zayıf olan toplumlarda kamu idaresinin kaynak oluĢturmak için vergi oranlarını artırması, geçmiĢte vergi borcu olanların af yasasından yararlanmasını sağlaması ve yeni vergiler çıkarması, vergilerini düzenli olarak ödeyen ve vergi ahlakına sahip olan vatandaĢlar üzerinde adeta cezalandırılıyormuĢ gibi hisse yol açar.

Bu durumun yaĢandığı toplumlarda vergi ahlakının yükselmesini beklemek doğru bir düĢünce olmayacaktır.93