• Sonuç bulunamadı

D. KİŞİSEL VERİLERİN KORUNMASINDA VERİ SAHİBİNE AİT

5. Unutulma Hakkı

Unutulma hakkı kısaca, bireyin geçmişte hukuka uygun olarak yayılmış ve doğru nitelikteki bilgilerinin, zamanın geçmesine bağlı olarak erişimden kaldırılma- sını ya da gündeme getirilmemesini talep etme hakkı olarak tanımlanabilir. Dolayı- sıyla unutulma hakkı, geçmişteki bilgilerin erişilebilir olması ile ilgilidir. Bu nedenle unutulma hakkı, yanlış bilgilerin düzeltilmesine ilişkin taleplerden bu yönüyle ayrıl- maktadır. Geçmişe ait bilgilerin ilerde oluşan olumsuz etkilerine yönelik bir çözüm

197Üye Devletler aşağıdaki hakları veri öznesine vereceklerdir:(a)En azından Madde 7 (e) ve (f)’de

atıfta bulunulan durumlarda, ulusal mevzuat tarafından aksinin belirtilmesi haricinde, kendisine dair verilerin işlenmesinde, özel durumuna ilişkin zorlayıcı kanuni gerekçelere her zaman itiraz etmek. Gerekçeli bir itiraz olduğunda, denetleyici tarafından başlatılan işleme, artık bu verileri kapsamayabi- lir.

olarak ortaya çıkmaktadır.198 Zira; internet dünyası kusursuz biçimde yıllar sonra bile

olsa eski olayları ve haberleri ekrana getirmektedir. Dolayısıyla; bu hak kişisel veri- lerin korunmasında “kişisel verinin silinmesi” hakkı ile irtibatlı görülebilir.Daha doğ- rusu, yanlış veya eksik bilginin silinmesini değil, “kaydedilen verinin işlendikleri amaç için gerekli olan süre kadar muhafaza edilebileceği” ilkesinin bir yansıması olarak değerlendirmek mümkündür. Unutulma hakkı her ne kadar dijital ortamlar ve özellikle İnternet’teki bilgiler bağlamında zikredilse de, esasında kökenini 20. yüzyıl Kıta Avrupası hukukunda bulan bir haktır. Kamu Hukuku alanında ise;özellikle eski hükümlülerin suçları bağlamında tanınan unutulma hakkı, rehabilitasyon süreci kap- samında adli sicil kayıtlarının silinmesi veya erişimden kaldırılması ya da kitle ileti- şim araçları ile geçmiş suçun gündeme getirilmemesi hakkı olarak kabul edilmiştir. Bununla beraber, unutulma hakkının uluslararası tanınırlığa ulaşması, Avrupa Birliği Adalet Divanı’nın (ABAD) 2014 yılına ait Google İspanya kararı ile olmuştur.199

Google İspanya kararının konusunu, borçları nedeniyle gayrimenkulleri haczedilen İspanyol bir avukatın, buna ilişkin yirmi yıllık açık arttırma ilânlarının ilgili gazete- nin web sitesine aktarılması üzerine yaptığı başvuru oluşturmaktadır. İsmi Google’da aratıldığında çıkan ilk sonuçlardan biri bu ilânlara ilişkin bağlantı olunca, bu ilgili kişi, İspanyol hukukunda tanınmış olan “unutulma hakkını” ileri sürerek arama so- nuçlarından bağlantının kaldırılmasını talep etmiştir. Avrupa Birliği Adalet Divanı (ABAD), doğru olan bir bilgi hukuka uygun olarak yayımlanmış olsa bile (somut olayda gazete haberi olarak), zamanın geçmesiyle bu bilginin yayılması hukuka aykı- rı hale gelebileceğine hükmetmiştir. Bu doğrultuda da arama motoru işletmecilerine, böyle bilgileri içeren web sitelerine ilişkin bağlantıları arama sonuçlarından kaldırma yükümlülüğü getirilmiştir. Mahkeme gerekçesinde; ekonomik çıkar, bireyin özel yaşamının gizliliğine baskın gelemez görüşüne dayanmıştır.

Türkiye’de de ilk olarak Yargıtay’ın verdiği bir kararla konu gündeme gel- miştir.200 Bu kararın içeriğine bakıldığında; Yargıtay Hukuk Genel kurulu tarafından,

198 SÖZÜER Eren, Unutulma Hakkı: İnsan Hakları Hukuku Perspektifinden Bir İnceleme, Onikilevha

Yay. (2017) s.7-29.

199 SÖZÜER,age. s.121-142.

200 Bkz. Yargıtay HGK, E. 2014/4-56, K. 2015/1679, Tarih: 17/06/2015.

“Unutulma” Hakkına vurguda bulunulduğu görülmektedir. Bu kararda; “Davacının Geçmişte Yaşadığı Kötü Bir Olayın Toplum Hafızasından Silinmesini Unutularak Geleceğini Serbestçe Şekillendirmek İstediği/ Bu Hakkın Yalnızca Dijital Ortamdaki Kişisel Veriler İçin Değil, Kamunun Kolayca Ulaşabileceği Yerde Tutulan Kişisel Verilere Yönelik Olarak da Kabul Edilmesi Gerektiği, davacının isminin rumuzlan- madan kitapta yer almasının unutulma hakkını ihlal ettiği” sonucuna varılmıştır. Ay- nı zamanda ilgili kararda, Özel Hayatın gizliliğinin ihlâl edildiğine dair nitelendir- mede de bulunulmuştur.

Daha sonra da, Anayasa Mahkemesi’nin verdiği başka bir kararında;201 Bi- reysel Başvuru kapsamında değerlendirdiği bir konuda; “bir gazetenin internet arşi- vinde bulunan haberin ulaşılabilir olmasının engellenmesi talebinin reddedilmesinin kişilik haklarının ihlali olduğu” iddiasına ilikin başvuruyu kabul ederek, bir anlamda “unutulma hakkı”nı işaret etmiş ve içtihat yoluyla bu kavramı hukukumuzun bir par- çası haline dönüştürmüştür. Özel bir düzenleme olmamakla beraber unutulma hakkı, Mahkemelerce verilen kararların gerekçelerinde, konu Anayasa ve Medeni Kanuna dayandırılmıştır. Anayasa Mahkemesi tarafından, Anayasa m. 17’deki “Kişinin mad- di ve manevi dokunulmazlığı” kavramı ile m. 20’de işaret edilen “Özel Hayatın Giz- liliği”ne dayandırılarak ele alındığı anlaşılmaktadır. Mahkemelerce “güncellik” ölçü- tünün de esas alarak, bu özelliğini yitirmiş bilgilerin “unutulma hakkı” kapsamında gündeme getirilmemesinin talep edilebileceğini kabul etmiştir. Bu yorum bir anlam- da, kişisel verilerin amacı dışında kaydedilemeyeceği ve güncelliğinin kalmaması halinde de silinmesini içeren yasa hükümleri ile uyumludur. Nitekim 6698 sayılı yasa daha sonra yürürlüğe girdiğinde kişisel bilgilerin silinmesi veya anonimleştirilmesi hükümlerini düzenleyen 11/e maddesinde bu durumu yasa metni haline dönüştür- müştür. Unutulma hakkının bu nedenledir ki; Kişisel Verilerin Korunması Kanu- nu kapsamında varlığının ileri sürülmesi mümkündür. Başta “kişisel verilerin silin- mesi” olmak üzere, Kişisel Verilerin Korunması Kanunu’ndaki kişisel verilerin ko- runmasına ilişkin temel ilkeler, unutulma hakkına dayanak teşkil etmektedir. Bu bağ-

201 Bkz.R.G. 24.08.2016 günlü, s: (29811) Anayasa Mahkemesi Bireysel Başvuru, 03.03.2016 günlü,

lamda, Kişisel Verileri Koruma Kurulu’na şikâyet de bir başvuru yolu imkânı202ola-

rak gündeme gelebilecektir. Yukarıda izah edildiği üzere; veri işleme ilkelerinden olan ve 6698 sayılı yasanın 4/2-d maddesinde belirtilen “ilgili mevzuatta öngörülen veya işlendikleri amaç için gerekli süre kadar muhafaza edilme” kuralıyla da ilgili olduğunu belirtmek gerekir.