• Sonuç bulunamadı

1.8. Porter‘ın Kümelenme YaklaĢımı

1.8.4. Ulusal Üstünlük Elması

’Neden bazı ülkelerde kurulmuş bazı şirketler sürekli inovasyon yapabiliyorlar?‘‘

‗’Neden kıyasıya iyileştirme peşinde koşup daha da gelişmiş rekabet üstünlüğü kaynakları

arıyorlar?‘‘ (Porter, 2010 s.212).

Bu sorulara Porter‘ın cevabı ülkenin dört ana özelliğinde yatar Ģeklindedir. Hem bireysel olarak, hem de sistem olarak ulusal üstünlük elmasını, yani ülkenin sektörleri için kurduğu ve iĢlettiği oyun alanını oluĢturan bu özellikler aĢağıdaki gibidir;

1. Faktör KoĢulları: Bir ülkenin nitelikli iĢ gücü, ya da altyapı gibi belirli bir sektörde rekabet etmesi için gerekli olan üretim faktörlerindeki konumu.

2. Talep KoĢulları: Sektörün ürün ya da hizmetine yönelik iç Pazar talebinin doğası. 3. ĠliĢkili ve Destekleyici Sektörler: Ülkede tedarikçi sektörlerin ya da uluslararası açıdan rekabetçi olan diğer iliĢkili sektörlerin varlığı ya da yokluğu.

43

4. Firma Stratejisi, Yapısı ve Rekabet: ġirketlerin yaratılması, örgütlenme ve yönetilme biçimlerini olduğu kadar iç rekabetin doğasını da etkileyen ulusal koĢullar.

Bu belirleyiciler, Ģirketlerin doğduğu ve rekabet etmeyi öğrendiği ulusal ortamı yaratır. Elmastaki her nokta-ve sistem olarak elmas- uluslar arası rekabet baĢarısı elde etmek için gerekli temel öğeleri etkiler.

Faktör KoĢulları:

Geleneksel ekonomi teorisinde üretim faktörleri olan iĢgücü, toprak, doğal kaynaklar, sermaye ve altyapının ticareti akıĢını belirlediği öngörülmüĢtür. Ülkelerin, zengin olan faktörlerle ilgili sektörlerde ihracat yapmasının üstünlük sağlayacağı belirtilmiĢtir. Kökenleri Adam Smith‘in ‗‘Mutlak Üstünlük Teorisi‘‘ ve David Ricardo‘nun ‗‘KarĢılaĢtırmalı Üstünlük Teorisine‘‘ kadar dayanan ve klasik ekonominin temelinde yatan bu doktrinin, en iyi ihtimalle eksik, en kötü ihtimalle yanlıĢ olduğu Porter tarafından ileri sürülmektedir. Porter‘a göre ‘’Ülkeler özellikle faktör yaratma konusunda iyi oldukları sektörlerde başarı gösterirler. Rekabet üstünlüğü, ilk önce uzmanlaşmış faktörler yaratan ve sonra onları sürekli geliştiren birinci sınıf

kurumların varlığından doğar‘‘ (Porter,2010 s.218). Bu yorumla yalnız faktörlerin

olması yeterli görülmemekte, mevcut faktörlerin geliĢtirilmesine vurgu yapılmaktadır. Girdiler temel girdiler ve geliĢmiĢ girdiler olarak iki sınıfa ayrılmıĢtır. Temel girdiler geleneksel sektörlerde ağırlıklı olarak kullanılmaktadır. GeliĢmiĢ girdiler ise ileri teknoloji sektörlerinde en önemli unsur olan nitelikli iĢgücü, modern altyapı, üniversite ve araĢtırma kurumlarını kapsamaktadır. Ülkenin rekabet gücünün elde edilmesi ve sürdürülebilir olmasında, mevcut faktör stokundan daha fazla ihtiyaç duyulan faktörlerin değiĢen koĢullara uygun olarak geliĢtirilebilme yeteneğine bağlı olduğunu belirtmiĢtir. Japon‘ların sıklıkla tekrarladığı, ‘’biz doğal

kaynakları olmayan bir ülkeyiz’’ deyiĢinin ardında ; bu eksikliklerin Japonya‘nın

rekabetçi yeniliğini kuvvetlendirmeye yaramıĢtır ifadesi vardır. Rekabet gücünün temel kaynağı zor koĢullar altında bulunan yenilikçi çözümler vardır. Faktör olumsuzluklarını rekabet üstünlüğüne çevrilmesi mümkündür. Ġkinci Dünya SavaĢı sonrası iĢgücü sıkıntısı çeken Ġsviçre, iĢgücü verimliliğini artırarak ve daha yüksek değerli, daha sürdürülebilir pazar segmentleri arayarak karĢılaĢtıkları sorunu üstünlüğe çevirmiĢtir.

44

Rekabet üstünlüğünü sağlamada elmasın yalnızca tek unsuru değil, unsurların birbirleriyle etkileĢimi de gözönüne alınması gereken bir konudur.

Talep KoĢulları:

Talep koĢulları, toplam talebin miktarını, büyüme hızını, değiĢimini ve özelliklerini, geliĢmiĢlik düzeyini içermektedir. Geleneksel olarak talebin büyük olması ölçek ekonomisine geçiĢ ve yeni teknolojilere yatırımı cesaretlendirici bir rol oynar. Ancak Porter‘ın değerlendirmesi bunun ötesindedir. Rekabetin küreselleĢmesi iç talebin önemini azaltmamıĢtır. İç talebin büyüklüğü, iç talebin karakteri kadar önemli değildir

(Porter, 2010 s.220). Ülkeler, iç talebin Ģirketlerine sağladığı geliĢmiĢ alıcı ihtiyaçları konusundaki bilgi ve Ģirketlerin bu verileri değerlendirerek ürün ve hizmetlerinde yaptığı inovasyon ve yenilik sayesinde rekabet üstünlüğü kazanır.

Faktör koşullarına benzer şekilde talep şartları de şirketleri zorlu sorunlara karşılık vermeye zorlayarak üstünlük kazanılmasını sağlar.Zorlayıcı ihtiyaçlar yerel değer ve koşullar nedeniyle doğar. Örneğin küçük ve sıkışık evlerde yaşayan Japon tüketicilerin sıcak ve nemli yazlar ile yüksek maliyetli elektrik enerjisi gibi göz korkutucu bir koşullar bütünüyle mücadele etmesi gerekir. Buna karşılık, Japon şirketleri enerji tasarruflu döner kompresörlerle çalışan, kompakt ve sessiz klima ürünlerine öncülük ettiler. Ardarda tüm sektörlerde Japon pazarının son derece kısıtlayıcı gereksinimleri, şirketleri yenilik yapmaya zorlayarak hafif, ince, kısa, küçük (kei, haku, tan, sho) olan ve uluslararsı düzeyde kabul gören ürünler

üretmesine yol açtı (Porter, 2010, s.221).

Daha genel olarak ülke ürünleri kadar değerlerini de ihraç edebiliyorsa, o ülkenin Ģirketleri küresel trendleri öngörebilmektedir. Ülkeler değerlerini ve beğenilerini, medya, eğitim, siyasi nüfuz ve ululararası Ģirketleri vasıtasıyla ihraç edebilirler. Amerikan Ģirketlerinin fast-food, kredi kartı gibi konulardaki baĢarısı bunun örneğidir.

45 ĠliĢkili ve Destekleyici Sektörler:

Ana sektörün üretimi için gerekli olan girdileri sağlayan sektörler, tedarikçilerdir. Uluslararsı ölçekte rekabetçi tedarikçilerin varlığı, maliyeti en fazla etkileyen girdilerin, uygun maliyetle, öncelikle, erken ve hızlı teminin sağlar. Yakın coğrafyada konumlanmıĢ, etkili iletiĢim içersinde bulunulan geliĢmiĢ tedarikçiler yeni hammadde, ürün ve teknolojiler konusundaki bilgilerini kısa sürede Ģirketlere ulaĢtırarak yenilik ve inovasyona zemin hazırlarlar. Ülkedeki rekabetçi sektörler, ortak girdi ve kaynak kullandıkları sektörlerin geliĢmesinde de etkili olmaktadır.

Yerel bir ilgili sektör, Ģirketlerin yeni konulara geçmesini, yeni beceriler kazanmasını sağlayabilir. Ġsviçre‘nin ilaç sektöründeki baĢarısı daha önce boyama sektöründe sahip olduğu uluslar arası baĢarısından doğmuĢtur(Porter, 2010, s.224).

Firma Yapısı Stratejisi ve Rekabet Durumu:

Yurt içi piyasa ortamı rekabet üstünlüğünü etkiler. Bunun nedeni Ģirketlerin kurulduğu, örgütlendiği, yönetildiği ve rekabet ettiği ortam yurt içi piyasadır. Bu ortam Ģirketin yapısından rekabet stratejisine, müĢteri iliĢkilerinden inovasyon kabiliyetine kadar hemen hemen bütün konularda etkilidir. Piyasanın tam rekabet piyasası olması, güçlü rakiplerin varlığı uzun dönemde Ģirketlerin güçlü bir yapıya kavuĢmasını sağlar. Güçlü rakipler Ģirketlere inovasyon ve yenilik konusunda baskı oluĢturur. Bütün unsurlar ilave olarak ülke kültürü tarafından de etkilendiği için farklı ülkelerde farklı yapılar ve stratejiler ortaya çıkmıĢtır. Örneğin, Ġtalyan Ģirketlerinin dünya lideri olduğu sektörlerde özel ürünler, hızlı değiĢim ve esnekliği içeren bir strateji gerektirir ve Ġtalyan yönetim tarzı bu özellikleri taĢır. Yani gereklilikle, yapı birbirine uyumludur, bu baĢarıyı getirir.

‘’Tam tersine, Alman yönetim sistemi, optik, kimyasal madde, karmaşık makine gibi karmaşık ürünlerin hassas imalat ve dikkatli bir geliştirme süreci, satış sonrası hizmet ve dolayısıyla yüksek disiplinli bir yönetim yapısı gerektirdiği, teknik ya da mühendisliğe

46

Buna karĢılık Almanya, hızlı bir model yenilemenin gerekli olduğu tüketici ürün ve hizmetlerinde nadiren baĢarılıdır. Üstün yetenek her ülkede nadir bir kaynaktır. Bir insanın baĢarısı büyük ölçüde üstün yetenekli insanlarının seçtiği eğitim türüne, çalıĢmayı tercih ettikleri yerler, gösterdiği bağlılığa ve harcadığı çabaya bağlıdır. Ancak bu diğer unsurlarla tamamlandığında baĢarılı bir sonuç alınabilir. Acımasız rekabetin rolü hiçbir yerde Japonya‘daki kadar belirgin değildir. Japonların küresel hakimiyetiyle öğündüğü sektörlerde iç pazarda çok sayıda Ģirket arasında geçen acımasız bir rekabet yarıĢı söz konusudur. ‘’Elmas Modelindeki tüm noktalar arasında

en önemli olanı, diğer hepsi üzerindeki uyarıcı etkisi nedeniyle hiç şüphesiz iç rekabettir‘‘

(Porter, 1990, s.227). ġirketleri küresel pazarlar aramaya yönelten ve küresel pazarlarda baĢarılı olacak konuma gelmelerini sağlayan yine yerel rekabettir.

Benzer Belgeler