• Sonuç bulunamadı

● Toplumsal cinsiyet verisi (gender data)

● Toplumsal cinsiyete dayalı/temelli veri (gender-based data)

● Toplumsal cinsiyete duyarlı veri tabanı/portalı (gender sensitive database/portal)

● Toplumsal cinsiyetle ilişkili veri (gender-related data)

● Toplumsal cinsiyete duyarlı veri (gender sensitive data)

● Toplumsal cinsiyete duyarlı araştırma (gender sensitive research) İstatistik ve göstergeler

● Toplumsal cinsiyet istatistikleri (gender statistics)

● Toplumsal cinsiyet göstergeleri (gender indicators)

● Toplumsal cinsiyet endeksi (gender index)

● Toplumsal cinsiyete duyarlı istatistik (gender sensitive statistics)

● Toplumsal cinsiyete duyarlı göstergeler (gender sensitive indicators)

1 CEDAW 37/2018, CEDAW 36/2017, CEDAW 35/2017; CEDAW 34/2016; CEDAW GTK-33/2015, CEDAW GTK-32/2014; CEDAW GTK-31/2014

20

Toplumsal cinsiyet duyarlılığı, özel ya da kamusal yaşama ilişkin toplumsal cinsiyet ayrımcılığı ve eşitsizliklerini yaratan ve pekiştiren sosyal ve kültürel faktörlerin dikkate alınması, anlaşılması ve dönüştürülmesi çabası olarak tanımlanabilir. Toplumsal cinsiyete dayalı eşitsizliklerle mücadelede etkili bir araç olan toplumsal cinsiyete duyarlı veri buna paralel olarak,

• Özellikle gizli kalmış eşitsizlikleri ve ayrımcılıkları görünür kılmayı,

• Mevcut veriyi eşitsizlik ve ayrımcılık açısından sorgulamayı,

• Eşitsizlik ve ayrımcılıkları değiştirme/dönüştürme ve ortadan kaldırmaya yönelik politika üretilmesini öncelemeyi,

• Eşitsizlik ve ayrımcılığa maruz kalan grupları güçlendirmeyi amaçlar.

Toplumsal cinsiyete duyarlı veri üretiminin her aşamasında toplumsal cinsiyet eşitliğini dikkate alan bir bakış açısı gereklidir. Başlangıç aşamasında kullanılan kavramlar, tanımlar, (eğer varsa) saha çalışmasının tüm evreleri, analiz, yorumlama, verinin kullanımı ve yaygınlaştırılması aşamaları buna dahildir. Cinsiyet ve toplumsal cinsiyet tanımlarının farkının bilinmesi, verinin üretildiği alan ile toplumsal cinsiyet arasındaki ilişkinin doğru biçimde kurulması ve bunun eşitsizlikleri değiştirmeye olan katkısının dikkate alınması önemlidir (Callamard, 1999; Leduc, 2009; Decataldo ve Ruspini, 2014, 2016).

Birçok alanda cinsiyet ayrımında/kırılımında ya da cinsiyete göre ayrıştırılmış istatistik terimleriyle ifade edilen istatistikler mevcuttur. Bu istatistikler genellikle kadınların ve erkeklerin toplumsal yaşama eşit katıldıkları varsayımına dayanmaktadır. Cinsiyet ayrımındaki veri kuşkusuz toplumsal cinsiyete duyarlı analizler için gereklidir, ancak toplumsal cinsiyete duyarlı veri her zaman cinsiyet ayrımında olmak zorunda değildir.

Birleşmiş Milletler (BM) kuruluşlarının bu alanda sık verdikleri örneklerden biri anne ölümlerine ilişkindir. Anne ölümü istatistikleri, cinsiyet ayrımında bir veri olmasa da kadınların deneyimlerini yansıtması nedeniyle toplumsal cinsiyet temelli ve buna duyarlı bir veridir. Benzer biçimde, sadece erkeklerin yaşadığı sağlık sorunlarından olan prostat kanserine ilişkin istatistikler de toplumsal cinsiyet verisidir. Sadece cinsiyet ayrımında sunulan cinayet istatistikleri, kadınların kadın olmalarından kaynaklı olarak öldürülmelerine ilişkin yeterli bilgi vermez. Kadınların kimler tarafından öldürüldükleri, faillerin özellikleri, fail ile kadınlar arasındaki akrabalık ilişkisi, faille ilişkiye dair ayrıntılı bilgi ve öldürülen kadınların toplumsal konumlarıyla ilişkilendirilen veri, toplumsal cinsiyet eşitsizliklerine daha duyarlıdır.

Mevcut veri üretiminde kullanılan kavramların ve tanımların eleştirilerek yeniden tanımlanması ve yeni yaklaşımlar geliştirilmesi, mevcut verinin değiştirilmesine ve dönüştürülmesine katkıda bulunur. Bu katkı, bazen yeni yöntemler ve yaklaşımlar geliştirilmesi, bazen de yeni sorular eklenmesi ya da verinin cinsiyet ayrımında derlenmesi düzeyindedir. Örneğin, nüfus temelli örneklem araştırmalarından zaman kullanımı araştırmaları (ZKA), toplumsal cinsiyet istatistikleri ve analizleri konusunda önemli bir veri kaynağı olmuştur. 1970’li yıllardan itibaren kullanılmaya başlayan ZKA’da, 24 saat dilimi içinde bireylerin gerçekleştirdikleri faaliyetlere ne kadar zaman ayrıldığına ilişkin bilgi toplanmaktadır. Ekonomik faaliyet ve bunların dışındaki faaliyetlere ilişkin bilgi toplayan

21

ZKA, kadınların özellikle ev içinde harcadıkları emeğin görünür olmasına ve iş-yaşam dengesine ilişkin bilgi üretilmesine önemli katkıda bulunur. Örnek 5’te Avustralya Zaman Kullanımı Araştırması’ndan elde edilen veri ve kullanım alanları özetlenmiştir. Türkiye’de 2006 ve 2014-2015 yıllarında yürütülen ZKA’ya ileride değinilecektir.

Örnek 5

Avustralya ZKA’da elde edilen bilgiler

● Kadınlar ve erkekler tarafından ev içindeki ücretsiz işlere ayrılan zaman.

● Hane içinde ve dışında çocuk bakımı ve diğer bağımlı kişilerin bakımı.

● Hanehalkı üyeleri ayrımında işgücüne katılım ve ev içi bakım arasındaki ilişki.

● Kadınlar ve erkekler tarafından ücretli emeğe ayrılan zaman, işgücüne katılımın önündeki engeller.

● Ücretli emek ile yaşamın diğer alanları arasındaki denge.

● Ev işleri için dışarıdan alınan hizmetler.

● Boş zaman faaliyetleri örüntüsü (dinlenme, fitness ve sağlıkla ilgili faaliyetler, spor ve kültürel faaliyetlere katılım).

● Yaşam döngüsünün farklı aşamalarında bireylerin yaşam tarzları.

● Yaşlılar, işsizler ve engelliler gibi özel gruplardaki kadınların ve erkeklerin günlük yaşam örüntüleri içindeki destek ihtiyaçları.

● Ulaşım ve seyahat bilgisi.

● Hane içinde teknolojiye erişim, teknoloji kullanımı ve bireylerin nasıl etkilendikleri.

● Aynı hanedeki aile bireyleri, akrabalar ve arkadaşlarla kurulan sosyal bağlara ilişkin bilgi.

● Kadınlar ve erkekler için ayrı ayrı var olan bilgilerin yaş ve diğer demografik özellikleri, hane büyüklüğü, gelir ve hane kompozisyonu gibi sosyoekonomik özellikler.

Kaynak: UNECE ve World Bank Institute, 2010

Kadın emeğinin sorgulanmasına yönelik tartışmalar ve eleştiriler sonucunda kalkınma literatürüne ev içi emeğin dahil edilmesi de bu alandaki bir başka kazanımdır. CEDAW 17 sayılı GTK’da, kadınların ücretsiz ev içi faaliyetlerinin ölçümü ve niceliğinin belirlenmesi ve gayri safi milli hasılada dikkate alınması tavsiye edilmiştir (Kutu 5).

22