• Sonuç bulunamadı

Tekerlemelerde Eşek

Belgede Türk Halk Edebiyatında eşek (sayfa 106-113)

D. Araştırma Konusunda Yapılan Çalışmalar

2.2. ANONİM HALK ŞİİRİNDE EŞEK

2.2.4. Tekerlemelerde Eşek

Niye dedin burnu kirli duymasın Kapatsın içeri otu yaymasın Bir küheylan atı eşeğe vermiş

Yakışmaz sanına hacı Kıymaz’ın”(Akgün, 2006: 81).

Boratav ( 1969a: 145), tekerlemeyi tanımlamanın oldukça güç olduğunu başka türlerle, türkü ile âşık şiiriyle, masalla, oyunla, hikâye ile karagöz ve orta oyunu gibi seyirlik oyunlarla yakın ilişkisi olduğunu ama tekerlemenin, hangi türden halk edebiyatı ürünlerine bağlanmış, katılmış olursa olsun, birtakım biçim, anlatım ve içerik özellikleriyle onlardan ayrıldığını ifade etmektedir.

Şükrü Elçin ( 2004: 589), Halk Edebiyatına Giriş kitabında tekerlemenin; masal, hikâye, bilmece ve halk tiyatrosu gibi bazı türler içinde ortaya çıkan, dinleyicilerle seyirci topluluğunun dikkatlerini bir noktada birleştirmek ihtiyacından doğan “yuvarlak bir şeyi hareket ettirip yürütmek” manasındaki karşılığının uygunluk gösterdiğini ifade eder.

Doğan Kaya(2019: 615-616), tekerlemeyi anonim halk şiiri içerisinde değerlendirmektedir. Tekerlemelerin pek çoğunun, mâni, ninni, ağıt gibi müstakil kullanıma sahip olmadıklarını ifade etmektedir. Tekerlemeyi; vezin, kafiye, seci veya aliterasyonlardan istifade ederek hislerin, fikirlerin, hal ve hayallerin abartma, tuhaflık, zıtlık, benzetme, güldürü, kısa tanım yahut çağrışımlar yoluyla ortaya konulduğu, manzum nitelikli basmakalıp sözler olarak tanımlamaktadır.

Türk Dil Kurumu Güncel Türkçe Sözlükte; “Tekerleme işi, hazır basmakalıp söz, Birbiriyle uyumlu hazır söz kalıbı, Masalların genellikle başında kullanılan ”Bir varmış bir yokmuş. Evvel zaman içinde, kalbur saman içinde” gibi uyaklı giriş veya ara sözler” olarak verilmektedir”(https://sozluk.gov.tr/ Erişim Tarihi: 19.04.2020). Bu da tekerlemenin masalların girişinde birbiriyle uyumlu sözlerin çok ve yetişkinler tarafından söylendiğini ortaya koymaktadır.

Derleme Sözlüğü’nde tekerleme, “1. Masallara başlarken söylenen yarı anlamlı yarı anlamsız sözler ve 2. Atasözü” olarak açıklanır (Derleme Sözlüğü X, 1993: 3863).

Tekerlemeler, belirli bir ana konudan yoksundurlar. Bağlı bulundukları türle ilişkileri itibariyle manalarından çok fonksiyonlarıyla değerlendirilebilirler. Seçilen kelimelerin anlamsız olması ya da henüz anlamı oturmamış alıntı kelimelerin seçilmesi, tekerlemelere hayali ve mantık dışı bir muhteva verdiği gibi engin bir kullanım alanı da sağlar(Göktaş, 2006: 18). Bu özellikler dikkate alındığında incelenen tekerleme örneklerinde eşeğin işlevleri alt başlıklarda verilen örneklerle ayrıntılı görülebilecek şekildedir. İncelenen örneklerden yola çıkarak eşeğin binit ve taşıyıcı unsur, sosyo-ekonomik gösterge, olumsuz bir tip ve benzetme unsuru olma işlevlerine rastlanılmıştır.

2.2.4.1. Sosyo-Ekonomik Gösterge Olarak Eşek

Türk toplumu, en eski dönemlerden itibaren pek çok hayvan türü ile ilgilenmektedir. Bu hayvanların kendisinden ya da ürünlerinden yararlanır. Bunlara özel anlamlar yükler. Ekonomik faaliyetlerin ve doğal çevrenin yansıması olarak hayvanlar metinlerde yer alır. Aynı zamanda çeşitli sembolik anlamlar kazanarak toplumun soyut duygularını da ifade ederler. Diğer halk anlatılarında olduğu gibi tekerlemede de hayvanlara sıkça rastlanılır. Çocukların hayvan sevgisi ve ilgisine yönelik tekerlemeler hayvan tekerlemeleridir. Bunlar hayvanların bazı özelliklerini içeren kısa metinlerdir. Genellikle çocukların yakın çevrelerinde gördükleri veya etkilendikleri hayvanlarla ilgilidir. Bu hayvanlardan biri de eşektir. Eşeğin özelliklerine yer verilmese de tekerlemeler içerinde kafiye oluşturmak için kullanıldığı görülür.

Aşağıda verilen tekerlemenin 5. ve 6. dizesinde (elli/belli) kelimeleriyle tunç kafiye, 8.

ve 9. dizesinde (döşek/eşek) kelimeleriyle zengin kafiye yapılmıştır. Bütün olarak bakıldığında eşeğin sosyo-ekonomik bir unsur olarak kullanıldığı görülmektedir:

Naldırnaç kıldırgıç Kırk üç kırk dört Kırk beş kırk altı Kırk yedi kırk sekiz Kırk dokuz elli Elli belli Kullu küssüz Yorgan döşek Gel bizim eşek Kır eşek

Ahırda beş boz başlı beş boz eşek var.

Bir derede eşek eti, bir derede şişek eti. Şişek etine vardım eşek eti yedim, eşek etine vardım şişek eti yedim.

Bir katır var, bir satır; satırı kaldır katıra saldır, katırı kaldır, satırla saldır(Göktaş, 2006: 90-91, 156, 160).

İki yorgan bir döşek Ne güzel oynar bu eşek

Tıngırdatma bakırı Ürkütürsün katırı Katır kaçar ormana Sen kalırsın ablana Ablan seni öldürür Taşköprü’ye gömdürür

Acıktıysan acık ye Derelerde böcük ye Ölmüş eşeğin etini ye

Kaynanamın g….ünü ye(Kaya, 2019: 637).

Tıngırdatma bakırı Kaçırırsın katırı Katır kaçar ormana Sen kalırsın ablana Ablan seni öldürür Taş köprüye gömdürür Taş köprünün hocası

Zeynep Hanım’ın kocası(Gözükızıl, 2013: 415).

Hay dedik de kalktı bir tilki Tüfeğimiz olsaydı vururduk belki Suku sultan pazarından satılan kürkü Paramız olsaydı alırdık belki

Eşeği yitirdik bendin başına Kolanı, kuskunu yanı başında Yaşını sorsan otuz üç yaşında

Bir sümbül arpadan ürkmez boz eşek(Köksel, 1995: 131).

2.2.4.2. Binit ve Taşıyıcı Unsur Olarak Eşek

Tekerleme türleri içerisinde söylenmesi zor olan tekerlemeler vardır. Bunlar birbirine eş veya zıt seslerden oluşur. Aşağıda verilen örneklerde eşek üzerinden oluşmaktadır. Eşek burada insanların yardımcısı, yük hayvanı olarak görülmektedir:

 Dağdan indi on beş boz eşşek. Beşi bez yüklü boş eşek, beşi tuz yüklü boz eşek, beşi koz yüklü boz eşşek

 Yoldan gelir beş eşekli bez yüklü beş adam. Nerden gelip nereye gidiyorsun beş eşekli bez yüklü beş adam? Şuradan gelip şuraya gidiyorum. Beş eşekli, bez yüklü beş adam(Kaya, 2019: 637).

Aşağıda verilen tekerleme örneklerinde de eşek binit ve taşıyıcı olarak karşımıza çıkmaktadır:

Evel zaman içinde Kalbur saman içinde Deve tellal iken Eşek hamal iken

Ben babamın beşiğini tıngır mıngır sallar iken O yalan bu yalan

Fili tuttu bu yılan

Eşeğe binip de deveyi kucağına alan Bu da mı yalan?(Köksel, 1995:168).

Zaman zaman içinde Kalbur saman içinde Deve telalık ederken Eşek hamallık ederken Süpha berberlik ederken Ha şurada ha burada Eşeği yedirdik kurda Altmış tarla firik buğday

Yedi karnımız doymadı(Köksel, 1995: 129)

2.2.4.3. Olumsuz Bir Tip Olarak Eşek

Ebe çıkarma tekerlemeleri çocukların oyuna başlamadan önce “ebe” yi bulmak için söyledikleri tekerlemelerdir(Kaya, 2019: 650). Bu tekerlemelerin son kelimesine isabet eden kişi oyun lideri veya ebe olmakta, ya da oyundan çıkarılmaktadır. Aşağıda verilen bu tekerleme örneğinde söz konusu eşek olumsuz bir unsur olarak karşımıza çıkmaktadır:

Nermin

Top üstünde keklik Kızlar giyer eteklik Oğlanlarda eşeklik Gazi Osman Paşa Çıktı taşa

Selam verdi

Yeni arkadaşa(Kaya, 2019: 651).

Eniştem eşek Paldımı gevşek Yokuşta binerim

İnişte inerim(Abalı, 2011: 229).

2.2.4.3. Benzetme Unsuru Olarak Eşek

Oyun tekerlemeleri çocukların kendi yaratmaları olabileceği gibi büyüklere özgü tekerlemelerin çocuk tekerlemelerinin geleneklerine ustalıkla uygulanmaları sonucunda ortaya çıkabilirler. Bu tekerlemelerin hepsi tür özelliği gösterirler(Boratav, 1982: 135).

Aşağıda verilen tekerleme örneğinde inek eşeğe benzetilmektedir:

Tilki tilki dil beyi Alanlar da gül beyi Kurt kulak, çakal çarık Tavsan inek…

Tilki tilki dil beyi Alanlar da gül beyi

Ayı ahmak, domuz tokmak

Çakal çarık, koca eşek inek…(Ağcalar, 2009: 379).

Misafir tekerlemeleri içerinde eşek benzetme bir unsur olarak karşımıza çıkmaktadır:

Hey eşekten ama katır Ne gönül bilirsin ne hatır Misafirin keyfi misin?

Alt’ay da yatar bir yıl da yatar(Kaya, 1999: 628).

Bir başka tekerleme türü olan selam tekerlemesi çocukların kendi aralarında selamlaşırken, şaka yollu karşıdakiyle alay etmesiyle oluşmaktadır. Bu tekerleme örneği içerisinde de eşek benzetme unsuru olarak karşımıza çıkmaktadır:

Merhaba merhaba Mertek senden kaba

Sen eşek ben baba(Kaya, 2019: 706).

Halk masalları, gerçekçi veya olağanüstü masallar vb. hikâyelerde masal tekerlemeleri karşımıza çıkmaktadır. Masalı anlatan kişi masala başlamadan önce çok mantıklı olmayan, karmaşık, birbirine zıt ve şaşırtıcı, ilgi çekici giriş cümleleri kullanır.

Bunlar ölçülü, kafiyeli, şiir ve nesir karışımı sözlerdir(Güneş, 2020: 5). Masal tekerlemelerinde geçen eşeğe insana özgü özelliklerin verildiği görülmektedir.

Tekerlemelerde eşek; köçek, tellal ve berber olarak karşımıza çıkmaktadır. Bu durum tekerleme içerisinde komiklik yaratmıştır denilebilir.

 “Bir varmış, bir yokmuş… Evvel zaman içinde, kalbur saman içinde, deve tellal iken, sinek berber iken, katır çalgıcı, eşek köçek iken, ben babamın beşiğini tıngır mıngır sallarken…”(Tezel, 2017: 47).

 “Evvel zaman içinde, kalbur saman içinde... Eşek dellâl iken, deve berber iken...”(Boratav, 1969b: 17).

 “Günlerden bir gün çalışmaktan bıkan eşek kendi kendine…”(Alptekin, 1999: 165).

 “Tilki ile hanımı ikisi birlikte çıkıp bakarlar ki gerçekten de kapının ağzında bir eşek yatıyor…”(Alptekin, 1999: 172).

 Biraz gittikten sonra, bir de bakar ki, karşısından bir eşek geliyor…”(Alptekin,1999: 172).

 “ Evvel zaman içinde kalbur saman içinde, horoz berberken, eşek tellal iken bir beldenin içerisinden çay geçiyormuş”(Akyol, 2010: 188).

 “Zaman zaman içinde, zaman kalbur içinde; eşekler döşekte oturdu, develer hamam içinde”(Kasımoğlu, 2010: 86).

 “Vakti zaman içinde, kalbur zaman içinde; deve tellal iken eşek berber iken; kör palta ile kötü adamlar traş edildiği zaman…”(Erşahin, 2011: 55).

Belgede Türk Halk Edebiyatında eşek (sayfa 106-113)