• Sonuç bulunamadı

Tedarik zinciri yönetiminin gelişmesine etki eden faktörler

2. KAYNAK ARAŞTIRMASI

2.2. Tedarik Zinciri Yönetimi

2.2.2. Tedarik zinciri yönetiminin gelişmesine etki eden faktörler

Tedarik zinciri yönetimi, tedarikçileri, üreticileri, perakendecileri, dağıtıcıları, lojistik hizmet sağlayıcıları ve müşterileri kapsayan, bu üyeler arasındaki ürün, bilgi ve para akışını yöneten bir süreçtir. Bu sürecin başarılı bir şekilde ilerleyebilmesi için bu üyelerin entegre şekilde çalışması önemlidir. Önceki bölümlerde de bahsedildiği gibi tedarik zincirleri zaman içerisinde genişlemiş ve gelişmiştir. Bu gelişimin en büyük sebeplerinden biri müşterilerin zaman içerisinde artan ihtiyaçları ve beklentileriyken, değişen şartlardan dolayı tedarik zincirinin gelişmesine katkıda bulunan başka faktörlerde vardır.

2.2.2.1. Rekabet

Günümüz şartlarında, tedarik zinciri üyeleri göz önüne alındığında önceki zamanlara göre artık müşterilerin üretici ya da tedarikçilere göre daha fazla söz sahibi olduğu görülmektedir. Bu yüzden müşteri ihtiyaçlarını karşılamaya çalışan işletmeler arasında ciddi rekabet ortamları oluşmuştur. Bu rekabet ortamında öne geçmek isteyen işletmeler müşterilerin ihtiyaçlarına daha hızlı cevap vermek ve değişen müşteri ihtiyaçlarını karşılayabilmek için esnek süreçlere yönelmek zorunda kalmışlardır. Sonuç olarak ulusal ve uluslararası alanda artan rekabet koşulları tedarik zinciri yönetiminin gelişmesinde en önemli faktörlerden biri haline gelmiştir (Bayar 2008).

2.2.2.2. Dış kaynak kullanımı (Outsourcing)

Dünya çapında rekabetin artmasıyla işletmelerde, üretim kârlılığı konusu ciddi baskı altına girmiştir. İç maliyetlerini düşürerek kârlılıklarını artırmak isteyen işletmelerin ek fırsatlar arayışına girmesiyle “dış kaynak kullanımı” konusu ortaya çıkmıştır. Üreticilerin, ürünleri katma değer ve maliyeti açısından analiz ettikleri zaman dış kaynak kullanımının maliyetler açısından daha uygun olduğu görülmüş ve dış kaynak kullanımı zaman içerisinde daha da önem kazanmıştır. Dış kaynak kullanımıyla birlikte işletmeler kendi uzmanlık alanındaki işleri yapabilecek ve diğer işlerin dış kaynaklarla yapılmasıyla hem daha verimli bir süreç elde edilecek hem de maliyetlerde azalma meydana gelecektir. Bunlarla birlikte dış kaynak kullanımının işletmelere sağladığı birçok fayda vardır (Council 2000).

• İşletmede yapılacak işlemlere daha fazla odaklanma fırsatı olacak, böylelikle işlemlerde basitleştirme yapılabilecek ve uzmanlaşılan ürünlerde ürün kalitesi artacaktır.

• İşletmedeki stoklar azalacak dolayısıyla stok maliyetleri de azalacaktır. Bunun yanında işlemlerin de azalmasıyla üretim maliyetinde düşüş meydana gelecektir.

• Tedarikçilerin doğrudan ürün tasarımında yer almasıyla, ürünlerin devreye alınma süresi kısalacak dolayısıyla pazara girişi hızlanacak ve ürün geliştirme maliyetleri düşecektir.

• Kolay geliştirilemeyen veya maliyet-ekinliğin karşılanamamasından erişilemeyen yeteneklere ve teknolojilere ulaşılabilinecektir.

• Ek sermaye yatırımı olmaksızın, artan üretim kapasitesi ve değişen piyasa taleplerine hızlı şekilde cevap verilebilecektir.

2.2.2.3. Yalın üretim

Üretimdeki gereksiz faaliyetlerin en aza indirilerek, daha verimli üretim ortamları oluşturmaya çalışılan yalın üretim teknikleriyle işletmelerdeki hata, maliyet, stok, işçilik, müşteri memnuniyetsizliği gibi unsurlar azaltılmaktadır. Bu yüzden, yalın üretim tekniklerinin kullanılmaya başlanması tedarik zinciri yönetiminin gelişimine katkıda bulunmuştur. Yalın üretimle gereksiz faaliyetlerin azaltılması sonucunda müşterilere daha hızlı cevap verebilen işletmeler rekabet avantajı sağlayabilmektedir. Zincirde yaratılan değer, müşterinin talep ettiği ürün ya da hizmetle birlikte tüm tedarik zinciri boyunca aktarıldığından, başarılı yalın üretim sistemlerinin kurulabilmesi için zincirin tüm üyelerinin buna önem vermesi gerekmektedir. Çünkü tedarikçilerini süreçlerine katan işletmelerde, tedarikçilerin başarısızlığı kendi başarısızlıklarına sebep olacak, bilgi akışındaki eksiklikler veya tedarik zincirinde meydana gelebilecek hatalar hem tedarikçi hem de işletme için başarısızlık sayılacaktır (Bayar 2008).

2.2.2.4. Teknoloji

Teknolojide meydana gelen gelişmelerle artık müşteriler ihtiyaçlarını karşılayabilecek daha fazla alternatife sahiptir bu da işletmelerin rakiplerinin artmasına sebep olmuştur. Bu gelişmelere işletmeler açısından bakıldığı zaman da, işletmeler için de tedarikçi alternatiflerinin arttığı görülmektedir. Ayrıca teknolojinin ilerlemesiyle işletmeler arasındaki bilgi paylaşımı daha kolay hale gelmiş ve piyasa bilgilerine ulaşmak daha kolay hale gelmiştir. Ancak bu gelişmelerin yanında işletmeler tek başlarına yaptıkları faaliyetler yetersiz kalmış ve tedarik zinciri yönetimine daha fazla önem verilmesi gerektiği görülmüştür (Bayar 2008).

2.2.2.5. Küreselleşme

Küreselleşmeyle birlikte artan rekabet ortamında varlıklarını sürdürmek ve gelişmek isteyen işletmeler yenilikleri ve teknolojideki gelişmeleri sürekli takip etmelidirler. İşletme süreçlerinin tamamında olan bu gelişmeler tedarik aşamasını da etkilemiş ve tedarikçileri, üreticileri ve dağıtıcıları kapsayan tedarik zinciri yönetimini

de etkilemiştir. İşletmelerin global ortamda rekabet edebilmek için, ürün kalitesini artırmalarının yanı sıra müşterilere verilen hizmetlerini iyileştirmeleri ve bunun için tedarik zincirlerini geliştirmeleri gerekmektedir (Erdem 2013).

2.2.2.6. Çevre

Günümüzde çevre ile ilgili konuların gündeme gelmesiyle tedarik zinciri faaliyetlerinin, çevreye daha az zarar verecek şekilde yapılandırılmasına ağırlık verilmekte, böylece sosyal, ekonomik ve operasyonel kazanımlar elde edilmesi hedeflenmektedir. Tedarik zincirlerinin çevre faktörüyle genişletilmesi sonucunda yeşil tedarik zinciri kavramı ortaya çıkmış ve bu alanda yapılan çalışmalar sonucunda rekabetçi pazar koşullarında firmanın gücünün arttığı görülmüştür. Çünkü yeşil tedarik zincirlerinde taktiksel ve stratejik kararlardaki olumsuzluklar azaltılır, kontrol mekanizması güçlenir, geri dönüşüm sağlanır ve daha etkin kaynak kullanımı olur (Büyüközkan ve ark. 2008).

2.2.2.7. Zaman ve pazara cevap verme

Müşteri ihtiyaçlarına zamanında cevap verebilmek ve değişen pazara cevap verebilme yeteneği işletmelerin rekabet edebilirliği açısından önemlidir. İşletmelerin, müşterilerine zamanında cevap verebilmesi için üretim zamanlarını azaltmaları gerekmektedir. Üretim zamanı ise çevrim zamanı, satın alınan ürünlerin sevk zamanı, yeni ürün geliştirme zamanı ve dağıtım zamanı gibi birden fazla etkene sahiptir. Ayrıca işletmelerin, pazarda rakiplerine göre hızlı cevap verebilmesi de sadece kendi bünyesindeki faaliyetleri kontrol etmesi ve geliştirmesiyle mümkün değildir. Bu yüzden gelişen koşullarda daha hızlı müşteriye ulaşması gereken işletmeler, tedarik zinciri faaliyetlerini geliştirmektedirler (Bayar 2008).

2.2.2.8. Esneklik

Esneklik; zaman, maliyet ve performansta en düşük düzeyde kayba uğrayarak değişimlere uyum sağlayabilme becerisi olarak tanımlanmaktadır. Tedarik zincirlerinde, pazarda meydana gelen değişimlere daha kolay uyum sağlamak ve zincir içerisinde aksaklıkları daha az zararla atlatabilmek için esneklik önemli bir faktördür (Topoyan 2011).

2.2.2.9. Maliyet

İşletmelerde maliyetler göz önüne alındığı zaman satınalma maliyetinin, toplam maliyetin %60’dan fazlasına sahip olduğu görülmektedir. Hatta bu oran sektörlere göre değişiklik gösterebilmekte %90 oranlarına kadar çıkabilmektedir. Bu yüzden işletmeler toplam maliyetlerini azalmak için tedarik zinciri boyunca maliyetleri düşürmeye

çalışmaktadır ve bunun için de tedarik zinciri sürecini geliştirmek ve iyileştirmeleri gerekmektedir (Bayar 2008).

2.2.2.10. Kalite

Müşterilerin kalite beklentilerini karşılamak isteyen işletmeler kendi bünyelerindeki faaliyetleri kontrol etmek ve geliştirmek istemektedirler. Fakat tedarikçiden uygun malzemenin alınamaması ya da sevkiyat sürecinde meydana gelebilecek aksaklıklar durumunda sadece kendi içlerindeki faaliyetlerle müşteriye kaliteli ürün ulaştırmaları mümkün değildir. Kaliteli ürün elde edilebilmesi için zincir boyunca tüm üyelerle entegre şekilde çalışılması gerekmektedir.

Benzer Belgeler