• Sonuç bulunamadı

Okullar öğrencilerin zamanlarının önemli bir bölümünü geçirdikleri yerlerdir. Bu nedenle öğrencilerin okullarında geçirdikleri zamanın nasıl geçtiği ve öğrenim gördükleri okulları hakkında neler düşündüklerinin belirlenmesi önemli olmaktadır. Lise öğrencilerinin okullarına yönelik geliştirmiş oldukları görüşlerini öğrenmek amacıyla yapılan bu araştırma ile de önemli sonuçlara ulaşılmıştır.

Öğrenciler okullarını olumlu anlama gelen kelimelerle ifade etmişlerdir. Okul öğrenciler için güven verici bir yer olarak görülmektedir. Bu durum öğrencilerin okula gelirken daha severek gelmelerine etki edeceği söylenebilir. Çünkü insanlar güven duydukları yere daha istekli ve severek gitmek isteyeceklerdir.

Araştırmada öğrencilerin okullarına istekli olarak gittikleri görülmüştür. İstekli gitmelerini sağlayan başlıca nedenlerde ise öğrencilerin hedeflerini/hayallerini geçekleştirmek istemesi, gelecek kaygısı duyması ve iyi bir meslek/yaşam sahibi olmak istemesi olduğu görülmüştür. Bu bağlamda okulların öğrencilerin geleceklerini şekillendirecek ve ona yön verecek önemli bir yer olarak gördükleri şeklinde yorumlanabilir. Bazı öğrencilerin de okullarını sıkıcı olarak algıladıkları, okul ortamını sevmedikleri ve arkadaş ilişkilerinin nedeniyle okula istekli gitmedikleri görülmüştür. Öğrencilerin okullarını sıkıcı olmalarını düşünmelerine okul ortamında yaşanan olumsuz bir davranışın ya da iletişimsizliğin buna neden oluşturacağı söylenebilir. Ayrıca öğrencilerin okuldaki zamanlarının çoğunu ders işlemeye dayandırılmaları da okulun sıkıcı olarak algılanmasına neden oluşturabilir.

Öte yandan öğrencilerin okullarına yönelik sahip oldukları duygularının olumlu olduğu ve öğrencilerin okullarında öğrenim görmekten dolayı kendilerini şanslı, mutlu, güvende, ait ve huzurlu hissettiklerini ifade etmişlerdir. Öğrencilerin okullarına yönelik geliştirmiş oldukları olumlu duyguları onların okula yönelik tutumunu, bağlılığını ve okul yaşam kalitesini olumlu olarak etkileyeceği söylenebilir. Aksi durumda okullarına yönelik olumsuz duygu geliştiren öğrencilerin okul tutumu, bağlılığı ve yaşam kalitesinin olumsuz etkileyebileceği söylenebilir. Arastaman da (2006) çalışmasında öğrencilerin okul bağlılığını azaltan nedenleri öğrencinin okulda mutlu olmaması ve öğrencilerin kendilerini okula ait hissetmemesi olduğu sonucunu elde etmiştir.

Öğrencileri derslerin içeriğine yönelik olarak konuların zor olduğu, gereksiz olduğu ve düzeylerine uygun olmadığına yönelik olumsuz ifadeler kullandıkları görülmüştür. Derslerin içeriğine ilişkin belirtilen bu görüşler öğrencilerin ders içerisinde zorlandıkları ve işlenen konuların ne işe yarayacağına yönelik yeterli bilgilendirmenin yapılmadığı yönünde yorumlanabilir. Ayrıca öğretmenlerinin ders işlerken konuları öğrencilerin düzeyine göre işlemediği ve onlar için anlamlı hale gelmesini sağlamada yetersiz kaldıkları da söylenebilir. Bu durum öğrencinin derse olan ilgisinin azalmasına sebep olabilir. Ayrıca zaman içerisinde de bu ilgi okula yönelik ilgiyi de etkileyebilir. Arastamanın (2006) çalışmasında öğretilen konunun öğrencinin ilgisini çekmemesi onun okul bağlılığını etkilediğini belirtmiştir. Zorluğu, gereksiz olması gibi gerekçeler sunulmuştur.

Öğrencilerin öğretmelerinin öğretim becerisine yönelik derslerde anlatım yöntemini kullandıklarını belirtmişlerdir. Altındağ da (2015) çalışmasında öğretmenlerin daha çok anlatım yöntemini kullandıklarını belirtmiştir. Ayrıca öğretmenlerin çeşitli şekillerde ders işledikleri en çok da ders içerisinde test çözdürdükleri görülmüştür. Ülkemizde uygulanan sınav sisteminin bunda etkisinin olduğu söylenebilir. Bu nedenle öğrencilerin sınavlara hazırlanması onların test çözme alışkanlığını kazanmaları adına öğretmenlerin ders içerisinde de test çözdürmeyi tercih ettikleri söylenebilir. Öğretmenlerin derste proje/performans ödevleri, yazı yazdırma ve öğrencilere konuları sundurma gibi uygulamaları da sıklıkla kullandıkları görülmüştür. Bu bulguya dayanarak öğretmenlerin ders işleme yöntemleri olarak farklı ve yeni uygulamaları kullanmadıkları alışılagelmiş yöntemlerle ders işlemeye devam ettikleri söylenebilir. Oysaki öğretmenlerin farklı yöntem ve tekniklerle ders işlemesi öğrencilerin derse olan ilgisinin artmasında önemli bir etki oluşturabilir. Derse karşı ilgisi artan öğrencinin okula karşı ilgisi de böylece artabilir. Bu nedenle öğretmenlerin öğrencilerin ilgisini derse çekmek için farklı yöntem ve teknikleri işe koşmaya özen gösterilebilir.

Öğrenciler öğretmenlerin yapmış oldukları değerlendirmelerine ilişkin olarak adil olmadıklarını ve hak edilen notu vermediklerini belirtmişlerdir. Bazı öğrenciler de bu görüşün aksine öğretmenlerinin adil olduğunu belirtmişlerdir. Öğretmenlerin değerlendirme yaklaşımına ilişkin belirtilen bu görüşler önemli görülmektedir. Çünkü adil değerlendirme yapılmadığını not verirken ayrımcılık yapıldığını düşünen öğrencinin öğretmenine karşı güven ve saygısının azalmasına bunun da zamanla öğrencinin derse olan ilgi ve sevgisinin azalmasına sebep olabilir.

Araştırmada öğretmenlerin öğrencilerine değer verdikleri saptanmıştır. Öğrencilerin çoğunluğunun bu şekilde düşünmeleri önemli bir sonuç olarak görülmektedir. Çünkü değer gören kişi daha mutlu ve değer gördüğü yere kendini daha ait hissedebilecektir. Ayrıca öğrencilerin öğretmenleriyle rahat iletişim kuruyor olmaları ve öğretmenlerinin onlarla ilgilenmeleri de öğrencilerin okula yönelik aitlik ve bağlılık duygusunu da olumu yönde etkileyeceği söylenebilir.

Öğrencilerin okul yönetimine yönelik görüşlerinin olumlu olduğu görülmüştür. Ayrıca öğrencilerin okula yönelik görüşlerinin oluşmasında okul yönetiminin de önemli bir etkisinin olduğu saptanmıştır. Bu bağlamda okul yönetimi ile öğrencinin

iletişimi ve etkileşimi ne kadar iyiyse öğrencilerin okula yönelik tutumunun iyi olacağı söylenebilir.

Öğrencilerin arkadaşlık ilişkilerinin okula yönelik görüşlerinin oluşmasında önemli bir etkisinin olduğu görülmüştür. Arkadaşlık ilişkilerinin olumlu olması okula yönelik görüşleri olumlu yönde etkilerken olumsuz yönde olması olumsuz yönde etkilemektedir. Özellikle ergenlik dönemine denk gelen lise dönemi arkadaş ilişkileri açısından daha önemli olmaktadır. Bu nedenle okul yönetimi olsun öğretmenler olsun öğrenciler arasında oluşan arkadaş ilişkilerinin olumlu olması yönünde okul içerisinde çalışmalar yapmaları önemli görülmektedir.

Öğrencilerin okulun fiziki ortamını olumlu olarak algıladıkları görülmüştür. Bunun aksi olarak da bazı öğrenciler okullarının bahçesini ve sınıflarını küçük ve yetersiz olarak algılamaktadır. Sınıfların küçük olması, havalandırma ve aydınlatma gibi faktörlerin ders işleme sürecini etkilediği bilinmektedir. Ders işleme sürecinde yaşanan bu durumlar öğrencilerin akademik başarılarının da olumsuz yönde etkileyeceği söylenebilir. Ayrıca teneffüslerde okul bahçelerinde geçirilen zamanların verimli olması da öğrencinin derse motive olarak girmesini sağlayacaktır. Bu nedenle okul, sınıflar ve okul bahçesinin öğrencilerin ilgi ve ihtiyaçlarını karşılayacak şekilde düzenlenmesi önemli görülmektedir. Ayrıca okulların fiziki durumu, okul bahçeleri çok önemli görülmesinde de öğrenciler için önemli olduğu bir kez daha görülmüştür.

Araştırma sonuçları göstermektedir ki, okuldaki tüm faktörlerin öğrencilerin okula yönelik tutumunu olumlu ve olumsuz yönde etkilemektedir. Bu nedenle öğrenci görüşleri daha çok önemsenmeli ve öğrencilerin görüşlerine daha çok yer verilmelidir.

Benzer Belgeler