• Sonuç bulunamadı

Tarihte Mehdilik İle Vasıflananlar

4. HAKİKAT VE İDDİALAR ARASINDA MEHDİNİN KİŞİLİĞİ

4.2. Tarihte Mehdilik İle Vasıflananlar

303Neccar, elkadiyaniyye, s. 15. 304Neccar, elkadiyaniyye, s.34.

Makam beklentisi sebebiyle yapılan bu iddiaların uzağında, mehdi vasfı Efendimiz tarafından bazı sahabelerine kullanmış ve rüşd ve huda lafızlarını halifelerine (r.a.) has kılmıştır. Onları ehil olduklarından dolayı mehdiyyet ile vasıflamıştır. İrbaz b. Sariye (r.a.)’dan Efendimiz ’in şöyle söylediği rivayet edilmiştir: “Benim ve Hulefai

Raşidin Mehdiyyinin sünnetine sarılın.”305

İbni Esir Nihaye’de306bu hadisteki mehdi manasını şöyle açıklamıştır: Mehdi, Allah

Teâlâ’nın hak yola hidayet ettiği kimsedir. İsimlerde çok kullanıldığı için genel isimler içerisine girmiştir. Efendimiz ’in ahir zamanda geleceğini müjdelediği mehdi de bununla isimlendirilmiştir. Hulefa-i mehdiyyin’den her nekadar onların hayatını örnek edinen kişiler için genel olsada burada Hz. Ebu Bekir, Hz. Ömer, Hz. Osman, Hz. Ali (r.anhum)307 kast edilmiştir.

Genel-geçer kanaate göre hulefayı raşidin mehdiyyin’in yolundan giden en meşhur halife Ömer b. Abdulaziz (r.a.)’dır. Süfyanı sevri hulefai raşidinin beş tane olduğunu bunların da Ebu Bekir, Ömer, Osman, Ali Ve Ömer b. Abdulaziz 308olduğunu

305Ahmed müsnedinde tahric etmiştir. c.13, s.280: 17080-17081; ebu davud süneninde, kitabu’s-sünne babu luzumu’s-sünne , c.5, s.712,15 : 4607 ; tirmizi süneninde , kitabu ilim, babu ma cae fi’l-ahzi bi’s-sünne ve ictinabu’l-bida’ c.4, s.408: 2676; İbni mace süneninde, mukaddeme, babu itbau sünneti hulefai raşidin, s. 15-17: 42-43-44; Daremi Süneninde, mukaddeme, babu itbai sünne, s.228-229:96; Hakim Müstedrekinde, Kitabu İlim, c. 1, s.164: 329.

306 İbni esir, Nihaye, s. 1004.

307 Hulefai raşidin hakkında: Ebu Bekir Sıddık: Peygamber Efendimiz (s.a.v.)’in halifesidir. İsmi Abdullah bin ebi kuhafe Osman bin amir bin amr bin ka’b bin sa’d bin tim bin murre bin ka’b bin lüey bin galip el-kureşi et-teymi. Efendimiz s.a.v. ile mürrede birleşiyor. Efendimizden iki sene bir ay sonra doğmuş. 63 yaşında vefat etmiştir. Mekkede yaşamış. Sadece ticaret amacıyla mekkenin dışına çıkmıştır. Cahiliye döneminde kureyşin önce gelenlerindendi. İslamiyet geldikten sonra herşeyiyle islama girmiştir.

Ömer bin hattab: ömer bin hattab bin nüfeyl bin abdu’l-uzza bin rebah bin kurat bin rezzah bin adiy bin kab bin lüey ebu hafs el-kureşi el-adevi el-faruk fil vakasından 13 yıl sonra doğmuştur. Küreyşin önde gelenlerindendi. Peygamberliğin 6. Yılında Müslüman olmuştur. aşereyi mübeşşeredendir. Hicri 23 senesinde vefat etmiştir. Suyuti v-vtarihi hulefa 89.

Osman bin affan: bin ebi as bin ümeyye bin abduşşems bin abdi menaf bin kusay bin kilab bin mürre bin ka’b bin lüey bin galip el-kureşi el-emevi ebu amr. Fil vakıasının 6. Yılında doğmuştur. Eskiden Müslüman olmuş. Her iki hicrete de aktılmış. Efendimizin kızı rükiyye vefatından sonrada ümmü gülsüm ile evlenmiştir. Hicretin 9. Yılında vefat etmiştir. Efendimizin iki kızıyla evlenen tek kişi olduğundan zinnureyn yani iki nur sahibi diye isimlendirilmiştir. Hicretin 23. Yılında hilafeti almıştır. 35 yaşında şehit edilmiştir.

Ali bin ebi talip: bin abdi menaf bin haşim bin abdi menaf bin kusay bin kilab bin mürre bin ka’b bin lüey bin galip bin fehr bin malik bin nadr bin kinane ebu hasan ve ebu turab. Bununla Efendimiz onu lakaplandırmiştir. Aşereyi mübeşşerdendir. 10 yaşında Müslüman olmuştur. Hz. Osmanın şehit edilmesinden sonra hilafeti almıştır. Hicretin 40. Yılında bir harici tarafından şehit edilmiştir.

söylemiştir. Dönemi alimleri tarafından Efendimizin haber verdiği mehdilik olup olmadığında yakınmalar olmuştur. İbni Asakir Hasan’ın şöyle söylediğini tahric etmiştir: Eğer Ömer b. Abdulaziz Mehdi ise İsa b. Meryem as’dan başka mehdi yoktur.309

İbrahim b. Meysera şöyle söylemiştir: Tavus’a, o mehdi midir? Diye sordum. Yani Ömer b. Abdülaziz. O Mehdi’dir (doğru yoldadır). Ama mehdilik onunla olmayacaktır. Çünkü o adaleti tümünü tamamlamamıştır. 310

Ömer b. Abdülaziz kimdir? Döneminde mehdi diye vasıflanan? Zamanın alim ve insanları onun mehdi olduğunu zanneden?

Ömer b. Abdülaziz b. Mervan es-Salih hulefai raşidinin beşinci halifesidir. Mısır’ınHalevan köyünde babasının emirlik döneminde h.63 başka bir görüşte h.61 yılında doğmuştur. Annesi Ümmü İsam b.ti asım b. Ömer b. Hattab. Kuranı küçük yaşta kuranı toplamıştır. Küçükken bir hayvanın darbesi sonucu başında bir yarık bulunur. Babası kanını silerken şunları söylemiştir: “Eğer sen Hz. Ömer’in müjdelediği beni ümeyye’nin alnında işareti olan kişisiysen bahtiyarsın.” Babasının kendisi hakkındaki zannı doğru çıkmıştır.311

İbni Asakir iki tarih kitabında da Nafi’den şöyle tahriçte bulunmuştur: Hz. Ömer’in (r.a.)’ın şöyle söylediği haberi bize ulaştı: “Alnında bir iz olan evlatlarımdan biri gelecek ve yeryüzünü adalet ile dolduracak. Nafi’: Ben o kişinin Ömer b. Abdülaziz’den başkası olduğunu görmüyorum” demiştir. 312

Velid b. Abdülmelik halifelik döneminde onu h. 86 ile 93 yılları arasında Medine’ye emir tayin etmiştir. Velid kardeşi Süleyman’ı görevden alıp yerine oğlunu geçirmek

309 İbni Asakir, Ebu Kasım Ali Bin Hasan Bin Hibetullah Bin Abdullah Şafii, Tarihi Dımeşk

Ve Zikru Fazliha Ve Tesmiyetu Men Hallaeha Mine’l-Emsali, s.45-186, Tahkik: Muhibbuddin Ebu Said Ömer Bin Ğulame El-Ömeri, Daru Fikir, h.1417.m.1996, s.45-186 ; Suyuti, Tarihi Hulefa, s.186.

310 Suyuti, tarihi hulefa, s. 187.

311 İbni asakir, Tarihu Dımeşk, s. 45-155 ; Suyuti, Tarihi Hulefa, s.182. 312 İbni asakir, Tarihi Dımeşk, s. 45-155.

istediğinde Ömer b. Abdülaziz bunu engellemiş ve Süleyman’a şöyle demiştir: “Bizim boynumuzda bir biat ve karar var.”313

Hilafetinden sonra Müslümanlar arasında adaleti yaymıştır. Malik b. Dinar’dan şöyle rivayet edilmiştir: “Ömer b. Abdülaziz halife olduğunda koyun çobanları: kim bu Müslümanlara halife olan salih kişi? Onun adaleti kurtları bile sürülerimizden uzak tutuyor” demişlerdir. Vehb b. münebbih’ten ise şöyle rivayet edilmiştir: “Bu ümmette bir mehdi varsa oda Ömer b. Abdülaziz’dir.” 314 Adaleti ve hak yolda

yaşantısında fiil ve sözleri ile mehdi olmuştur. Ömer b. Abdülaziz rh. Sahabe ve tabiine yakın bir dönemde mehdilik ile vasıflanmıştır. Ancak 12. Asırda aynı şekilde mehdilik ile vasıflanan şahsiyetler de olmuştur. Bunlardan en önemlisi şeyh Mücahit/Ahmet b. irfan el-Büreylevi’tir.

A.Ahmet b. İrfan el-Birilvi:315

Ahmet b. İrfan b. Nur eş-Şerif el-Hasani el-Büreylevi’dir. H.1201 yılında Hindistan (Ray Bereyli) şehrinde doğmuştur. Muhammed b. Ahmet el-Medeni’nin zürriyetindendir. Şeyh Ahmet Hindistan’da İngiliz ve Hindu gibi İslam düşmanlarına karşı cihat eden Müslümanlardan biriydi. H. 1222 yılında Şeyh Abdülaziz b. Veliyyullah ed-Dehlevi’ye (r.h) giderek ondan tarikat dersi almıştır. İlim ve marifette yüksek derecelere ulaşmıştır. Sonra cihada katılmış ve ün kazanmıştır. Afganistan’a cihat için çıkmış ve pencap meliki üzerine ilerlemiş ve fethetmiştir. H.1246 yılında Allah yolunda savaşırken şehit olmuştur. Vefatından sonra bazı insanlar şehadet derecesine nail olduğuna bazıları da gizlendiğine ve ahir zamanda çıkıp yeryüzünü adalet ile dolduracağını söylemişlerdir.

Kanuci316 Horasandan çıkacak siyah Sancaklılar 317hadisinin yorumunda şöyle demiştir: “Bazı doğu hint alimleri bu hadisi orta mehdiye ve seyid ahmed el-berili’ye

313 Suyuti, Tarihi Hulefa, s. 183.

314 İbni Asakir, Tarihi Dımeşk, s.45-187 ; Suyuti, Tarihi Hulefa, s. 185.

315 El-hüseyni, El-İlam Bi-Men Fi Tarihi Hint, c.7, s.899-902 ; Nedvi, Ebu Hasan Ali El- Hüseyni En-Nedvi, Davetu İslamiyye Fi-Lhint Ve Tetavvuratuha, Metbuatu Müctemei İslami İlmi- Hint, s. 25-28.

316 Kanuci, El-İzaa, s.179.

317 Ahmed müsnedinde tahric etti, c. 8, s.416: 8760; Tirmizi Süneninde, c. 4, s.115: 2269; Taberani, Evsatta, c. 4, s.31: 3536;Naim Bin Hammad, Fi-L’fiten, s. 188.

yorumlamıştır. Çünkü o, Hindistan’ın batı yakasında cihat etmiştir. Sancakları ise horasan tarafından gelmiştir. Bu istidlalda bir nazar vardır. Hatta buna dair ilmi bir veri yoktur. Seyit ahmed cihat etmiş ve şehid olmuştur. Mehdilik iddiasında da bulunmamıştır.” Bu saydığımız kişiler hidayet ve hak yolda olmalarından ve Allah tarafından başkalarını da hidayete erdirdiklerinden dolayı mehdilik vasfına layık olan şahsiyetlerdir.