• Sonuç bulunamadı

2.2 Afet Yönetimine İlişkin Kavramlar ve Örnek Uygulamalar

2.2.7 Türkiye’de Afet Yönetimi ve Uygulamaları

2.2.7.3 Türkiye Genelinde GZFT Analizi

Türkiye geneline ilişkin güçlü yönlerin, zayıf yönlerin, sahip oldukları fırsatların ve karşı karşıya kaldıkları tehditlerin analiz edilmesi adına hazırlanmıştır. Bu doğrultuda, afet, afet yönetimi, risk yönetimi, şehir planlamanın afet yönetimindeki rolüne ilişkin yapılan araştırmalardan, incelenen akademik çalışmalardan ve T.C. Kalkınma Bakanlığı’nca hazırlanan Afet Yönetiminde Etkinlik Raporu’ndan, T.C. İçişleri Bakanlığı, AFAD Stratejik Plan 2019-2023’den faydalanılarak hazırlanmıştır.

Güçlü Yönler

• Üst ölçekli planlar için 1/250.000 ölçekli olarak MTA tarafından Türkiye Diri Fay Haritasının yenilenmesi.

87

• Türkiye Jeolojik Haritalarının büyük bir bölümünün sayısallaştırma işleminin tamamlanmış olması.

• Üst ölçekte Türkiye Heyelan haritası, Türkiye Deprem Tehlike haritasının olması.

• Afetler ve afet yönetimine ilişkin kurum-kuruluş faaliyetlerine, organizasyonlarına yön veren, yapılacak çalışmaları düzenleyen ve kurgulayan AFAD Başkanlığı’nın 2019-2023 dönemi Stratejik Planı’nın, Türkiye Afet Müdahale Planı’nın ve Ulusal Deprem Stratejileri ve Eylem Planı’nın (UDSEP) olması.

• TÜBİTAK, üniversite ve kamu kurumları iş birliğinde projelerin yapılması. • 1999 Marmara Depremi sonrasında Marmara Bölgesi ve özellikle İstanbul’u

konu olan çok sayıda çalışma ve araştırma yapılması.

• Yerel ve ülkesel ölçekte izleme ve gözlem istasyonlarının sayısının artması. • Afete ilişkin verilerin çeşitli projeler kapsamında ve teknolojik gelişmeler

ışığında ulusal veri tabanına aktarılması.

• Kentlerde risk azaltmaya yönelik 6306 sayılı Afet Riskli Alanların Dönüştürülmesi Hakkında Kanun, 5393 sayılı Belediye Kanunu’nun 73. Maddesi ve 5366 sayılı Yıpranan Tarihi ve Kültürel Taşınmaz Varlıkların Yenilenerek Korunması ve Yaşatılarak Kullanılması Hakkında Kanun kapsamında kentsel yenileme ve kentsel dönüşüm çalışmalarının yasalar ile olanaklı olması.

• 14.06.2014 tarih, 29030 sayılı resmi gazetede yayınlanarak yürürlüğe giren Mekansal Planlar Yapım Yönetmelik’inde jeolojik-jeoteknik veya mikro bölgeleme etüt raporunun yapılması, nazım ve uygulama imar planlarına altlık oluşturma zorunluğunun olması.

Zayıf Yönler

• Afetler karşısında kırılgan yapıya sahip olan kentlerimizde yoğun yapılaşmaların görülmesi.

• Kentlerde yer alan yapı stoğunun büyük çoğunluğunun yönetmeliklerce belirlenmiş standartlara sahip olmamaları.

88

• Kent içinde afet anında ve sonrasında ilk toplanma alanı, tahliye alanı ve barınma alanı olarak kullanılabilecek kentsel açık ve yeşil alanların yeterli büyüklük ve sayıda bulunmaması.

• Kent içinde yer alan kentsel açık ve yeşil alanların imar planı değişiklikleri ile rant sağlamak adına konut, sanayi, ticaret alanlarına dönüştürülmesi.

• En etkin araç olan mekânsal planların, afet yönetiminde ve risk azaltma çalışmalarında kullanılmaması.

• Afete duyarlı şehir planlama yaklaşımının, plan yapma, yaptırma ve onaylama yetkisine sahip yerel yönetimlerce benimsenmemesi.

• Mevcut var olan üst ölçekli Türkiye deprem, heyelan, jeolojik ve diri fay haritalarının alt ölçekli imar planlarına altlık teşkil edecek ölçeklerde hazırlanmamış olması.

• Merkezi ve yerel düzeylerde afet tehlikesi ve risk unsurlarına ilişkin çok sayıdaki verilerin çeşitli kurumlar tarafından farklı format ve standartlar toplanması, depolanması ve işlenmesi.

• Afete ilişkin verilerin belirli standartlarda toplandığı ve değerlendirildiği, tüm kurum ve kuruluşların iş birliğinde Afet Bilgi Sisteminin bulunmaması. • Erken uyarı ve alarm sistemlerinin yeterli düzeyde bulunmaması.

• Afet yönetimi, şehir planlama ve kent yönetimi ile ilişkili yasal mevzuatın günümüz koşulları ile uyumlu ve afet temelli olmaması.

• Mevcut yasal düzenlemelerin doğru şekilde uygulanmaması ve yeterli denetimin bulunmaması.

• Ülkemizde afet ve acil durumlardan sorumlu yerel ve merkezi düzeyde kurumlarda afet müdahale çalışmalarına ağırlık verilmesi ve afet konusunda bilgi ve deneyim sahibi yeterli sayıda teknik personelin olmayışı.

• Afet zararlarının azaltılması konusunda çalışmalarda etkin meslek gruplarının (jeoloji mühendisleri, şehir plancıları, inşaat mühendisleri, mimarlar) eşgüdümlü ve iş birliği içine çalışmaması.

• Merkezi ve yerel düzeyde afet risklerini azaltmaya yönelik risk yönetim çalışmalarının olmaması.

• Afetlere karşı toplumun kaderci tutumu ve toplumun afete ilişkin bilgi düzeyinin zayıf olması.

89

Fırsatlar

• On Birinci Kalkınma Planı’nda Risk Yönetim Planının hazırlanacağının yer alması.

• Afet tahminlerinin, yapılan projeler ve gelişen teknolojik çalışmalar neticesinde doğru ve gerçekçi yapılabilmesi.

• Afet zararlarının azaltılmasında güncel teknolojilerin (UA, CBS, vb.) kullanılması.

• Bölgesel düzeyde kurulmuş olan Kalkınma Ajanslarının, afet tehlike ve risklerine ilişkin çalışmalara önem vermesi.

• Afet, acil durum ve insani yardım amaçlı (Avrupa Birliği, Dünya Bankası vb.) projelere mali desteklerin olması.

Tehditler

• Türkiye’de afet ve acil durumlardan sorumlu kamu kurum ve kuruluşlarının afet sonrası müdahale çalışmalarına yoğunlaşmış olması.

• Geçmiş dönemde ve günümüzde karşılaşılan imar afları ile imar planlarına ve yönetmeliklere aykırı yapıların teşvik edilmesi.

• Planlamada yetki karmaşasının bulunması ve plan bütünlüğünün sağlanamamış olması.

• Kent/Bölge/Ülke düzeyinde ve mekânsal planlara altlık oluşturacak farklı ölçeklerde afet tehlike ve risk analizlerinin olmaması.

• Mevcut imar planlarının afette duyarlı şehir planlama yaklaşımına uygun olarak güncellenmemesi ve biçimlendirilmemesi.

• İkincil afetlerin meydana gelmesine sebep olabilecek patlayıcı, yanıcı madde üreten ve depolayan iş yerlerinin kent içinde konumlanması.

• Risk analizleri ve risk azaltma planlaması çalışmalarına yönelik yeterli önemin verilmemesi ve bu konuda yasal mevzuatın geliştirilmemesi.

• Toplumun afet ve riskler konusunda yeterli bilinç düzeyine ulaşmaması ve kaderci anlayışın egemen olması.

90

3. AFET SONRASI TOPLANMA ALANLARININ ANALİZİ: