• Sonuç bulunamadı

5.TARIMSAL YAYIM YAKLAŞIMLAR

5.4. Türkiye’de Tarımsal Yayım Çalışmalarını Yürüten Kuruluşlar

Türkiye’de yayım çalışmalarının büyük bölümü Tarım ve Köyişleri Bakanlığı tarafından yürütülmektedir. Ancak dünyada örnekleri görüldüğü gibi, Türkiye’de de sınırlı da olsa tarımsal yayım faaliyetinde bulunan kuruluşlar söz konusudur. Bunlar; -Üretici örgütleri (ziraat odaları, kooperatifler, birlikler)

-Tarımsal danışmanlık firmaları -Sivil toplum kuruluşları

-Üniversiteler

-Yazılı ve görsel medya kuruluşları/kitle iletişim araçlarıdır.

Ziraat Odaları ve Ziraat Odaları Birliği Kanununda Değişiklik Yapılmasına Dair 5184 no’lu kanun, 03.06.2004 tarihinde kabul edilerek yasalaşmıştır. Yasada ziraat odaları “meslek hizmetleri görmek, çiftçilerin müşterek ihtiyaçlarını karşılamak, mesleki faaliyetlerini kolaylaştırmak, çiftçilik mesleğinin genel menfaatlere uygun olarak gelişmesini sağlamak, meslek mensuplarının birbirleri ve

halk ile olan ilişkilerinde dürüstlüğü ve güveni hakim kılmak, meslek disiplini ve ahlakını kollayıp gözetmek, çiftçilikle iştigal edenlerin mesleki hak ve menfaatlerini korumak amacıyla kurulan, tüzel kişiliğe sahip kamu kurumu niteliğinde meslek kuruluşlarıdır” şeklinde tanımlanmaktadır (09.06.2004 tarih, 25487 sayılı Resmi Gazete). Yine yasada ziraat odalarının görevleri arasında tarım ve çiftçilikle ilgili haber ve bilgileri toplamak, gerekli inceleme, indeks ve istatistiki çalışmaları yapmak ve yayınlamak, gerektiğinde ilgililerce istenilen bilgi ve kayıtları vermek, tarım ve kırsal kesimin kalkınması için her türlü eğitim, yayım ve danışmanlık faaliyetlerinde bulunmak, ilgili kurum ve kuruluşlarla işbirliği yapmak, katkı ve önerilerde bulunmak sayılmaktadır.

Kooperatifler tarımsal yayım açısından incelendiğinde, özellikle Tarım Satış Kooperatiflerinin önemli bir bilgi kaynağı olduğu görülmektedir. Tarım Satış Kooperatifleri özellikle tarımsal girdi kullanımı konusunda üreticilere yayım hizmeti sunmaktadır.

Türkiye’de üretici örgütleri tarafından yürütülen yayım faaliyetleri arzulanan düzeyde gerçekleşmemiştir. Kuşkusuz bunun nedenleri arasında örgütlenme düzeyinin yetersizliği, örgütlerin etkinliklerinin sınırlı kalması ve devlet müdahalesi gibi pek çok unsur bulunmaktadır (Tatlıdil, Ceylan 2000).

Üretici Birlikleri’nden beklenen, tarımsal üretimin gelişmesini sağlamak, bu amaçla teknik ve ekonomik yönden üreticilere rehberlik yapmak, ürün fiyatlarının oluşmasında etkili olmak, üreticilere girdi temin etmek, üyelerine eğitim ve yayım hizmeti götürmek, ürünlerin değerlendirilmesi ve pazarlanması konularında üyeler arasında dayanışma sağlamak, üreticinin haklarını korumaktır. Ayrıca iç ve dış pazarlarda kalite standardı ve maliyet açısından rekabet gücü yüksek üretim hedefinin gerçekleştirilmesine katkıda bulunmak, gerekli araştırma ve ıslah çalışmaları yapmak, gerektiğinde ulusal ve uluslar arası düzeyde ilgili kuruluşlarla işbirliği yapmaktır.

Tarımsal danışmanlık sisteminin esası bilginin satın alınmasıdır. Üretici yayımcıya danışmakta ve karşılığında da ücretini ödemektedir. Bu sisteme özellikle Avrupa Birliği ülkelerinde (İngiltere, Hollanda ve Almanya’nın bazı eyaletleri) rastlanmaktadır. Tarımsal danışmanlık sisteminin, bilgiye anında ulaşma, sadece ihtiyaç duyulan bilgiye ulaşma, birebir diyalog, yüksek düzeyde yansıma gibi bazı

avantajlı yönleri olmasına karşın, belirli bir ekonomik güce sahip üreticilere hitap etmektedir.

Türkiye’de tarımsal danışmanlık sistemi yaygın bir sistem değildir. Entansif tarım yapılan bazı bölgelerde (Ege, Akdeniz, Marmara) tarımsal danışmanlık şirketleri mevcut olup tarımsal yayım faaliyetlerini sürdürmektedirler. Özellikle narenciye, sera ve süs bitkileri üretiminde özel danışmanlardan yararlanılmaktadır. Özel danışmanlar saatlik ücret aldıkları gibi, bir üretim dönemi için anlaşmalar da yapılabilmektedir.

Kitle iletişim aracı olarak televizyon yayım çalışmalarında önemli bir rol oynamaktadır. Televizyonda yayınlanan haber nitelikli programlar üreticilerin yeni teknolojilerden haberdar olmasına yardım etmektedir.

Türkiye’de televizyonun yayım çalışmalarında kullanımına örnek olarak YAYÇEP verilebilir. Tarımsal yayım çalışmalarını yürüten Tarım ve Köyişleri Bakanlığı, 1991 yılında hem yayım çalışmalarının kapsamını geliştirmek, hem de geleneksel olarak yürütülen yayım çalışmalarına destek olmak amacıyla televizyondan yararlanmaya başlamıştır. YAYÇEP diğer yayım çalışmalarından farklı olarak kayıt, eğitim, sınav, sertifika ve ödüllendirme öğelerini de kapsamaktadır. Her eğitim dönemi için ele alınacak konular Bakanlıkça uygulanan politikalara göre belirlenmektedir. Çiftçiler belirlenen konulara Tarım İl ve İlçe Müdürlükleri aracılığıyla kayıt yaptırmaktadır. Kayıt işlemiyle yayım servisi ve çiftçi arasında organik bir bağ kurulması, eğitimin belirli bir süreç içerisinde siste matize edilmesi sağlanmıştır. (Aydın 1998).

Türkiye’de YAYÇEP’in dışında televizyonda tarımsal konuların işlendiği programlar da yer almaktadır. Örneğin, TRT GAP televizyonunda, “Ekotarım” adlı program yayınlanmaktadır. Ekotarım programında, Bakanlık çalışmalarıyla ilgili bilgiler, tarım dünyasından haberler, Bakanlığın yürüttüğü proje ve faaliyetler, tarım danışmanlarının çalışmaları, tarım takvimine bağlı uygulamalar ve tarımla ilgili diğer konular yer almaktadır. Yine TRT 3’de “Bu Toprağın Sesi” programı yayınlanmakta, bu programda da tarımla ilgili birçok konu yer almaktadır.

Üniversiteler eğitim, araştırma ve yayım hizmeti yürüten akademik birimlerdir. Dolayısıyla bugün tarımsal yayım sistemi içerisinde üniversitelerde rol almaktadır. Bazı üniversitelerin Ziraat Fakülteleri öncülüğünde kurulan Rektörlüğe bağlı

uygulama araştırma merkezleri, tarımsal yayım konusunda çalışmaktadırlar. Bunlar arasında Selçuk Üniversitesi Tarımsal Uygulama ve Araştırma Merkezi (SÜYAM), Ege Üniversitesi Tarımsal Uygulama ve Araştırma Merkezi (TUAM), Çukurova Üniversitesi Tarımsal Yayım Haberleşme Araştırma ve Uygulama Merkezi ve Kahramanmaraş Sütçü İmam Üniversitesi Tarımsal Yayım Araştırma ve Uygulama Merkezi sayılabilir.