• Sonuç bulunamadı

Bu başlık altında araştırmanın bulgularına dayalı olarak varılan sonuçlara yer

verilmiştir.

5.1.1. Genel Eğitim Sistemlerine İlişkin Bulgulara Dayalı Sonuçlar

Üç ülkede de eğitim işlerinin sorumluluğu eğitim bakanlıklarına aittir.

Türkiye’de eğitim sistemi doğrudan merkezden yönetilir ve yürütülürken, Almanya’da

sorumluluklar

ağırlıkla

eyalet

yönetimlerinin

üstündedir.

Eğitim

işlerinin

yürütülmesinde merkezi hükümet, eyaletler ve belediyeler, yasalar tarafından

tanımlanmış sorumluluklarını yerine getirmekle yükümlü kılınmıştır. Hollanda’da ise,

ülke genelinde ortak bir eğitim sistemi uygulanması eğitim bakanlığının sorumluluğu

olsa da okulların yönetimi yerel yönetimlerin sorumluluğu altındadır. Almanya’dan

farklı olarak Hollanda’da okullara geniş anlamda özgürlük tanınmıştır.

Hollanda eğitim sisteminde, Almanya ve Türkiye eğitim sistemlerinden farklı

olarak okul öncesi kademe bulunmamaktadır. Bu kademe tamamen kaldırılmıştır. Okul

öncesi eğitim sadece resmi olmayan kuruluşlar tarafından verilmektedir. Ancak,

Hollanda’daki öğrenciler okul öncesi kuruma gidileceği yaşta ilköğretime

başlamaktadırlar.

Zorunlu eğitim Türkiye’de ve Almanya’da 6 yaşında başlar, Hollanda’da resmi

olarak 5 yaşında başlar. Türkiye’de 8 yıl, Hollanda’da 13 yıl, Almanya’da da 9 yıldır.

Ancak, Türkiye’de zorunlu eğitim ilköğretim kademesini kapsarken, Almanya ve

Hollanda’da ilk ve ortaöğretimi kapsamaktadır.

5.1.2. Hedeflere İlişkin Bulgulara Dayalı Sonuçlar

Eğitim programları bakımından üç ülke de farklılık göstermektedir. Türkiye’de

merkezi bir program hazırlanmakta ve ülke genelinde uygulanmaktadır. Almanya’da

program hazırlama eyalet bazında yapılmakta ve eyaletten eyalete programlar farklılık

göstermektedir. Eyalet Bakanlığı tarafından hazırlanan program (Berlin Eyaletinde)

çerçeve niteliği taşımakta olup genel hatlarıyla sunulmuştur. Hazırlanan bu çerçeve

programı temel alarak okullar kendi programlarını düzenlemektedirler. Hollanda’da ise

eğitim programı ulaşılması gereken hedefler olarak ifade edilmiştir. Ulaşılması gereken

hedefler okulların öğrencilere ne sunmaları gerektiğini belirtmektedir. Okullar, belirtilen

hedeflere en uygun biçimde öğretimini düzenlemekten sorumludur. Ulaşılması gereken

hedefler, geniş anlamda ilköğretim okullarının çekirdek programını ifade etmektedir.

Çekirdek (çerçeve) program, öğrencilerin ortaöğretime devam etmeleri için gereken ön

bilgileri edinmelerini amaçlamaktadır.

AİYDÖP’de hedefler 3/4, 5/6 olarak verilmiş, TİYDÖP’de de aynı şekilde 4. ve

5. sınıflar için ortak olarak verilmiştir. AİYDÖP’de öğrencilerin 4. ve 6. sınıf sonunda

göstermeleri gereken davranışlar olup, TİYDÖP’de de 5. sınıf sonunda göstermeleri

gereken davranışlardır. HİYDÖP’de 7. ve 8. sınıflar da aynı şekilde ortak olup

öğrencilerin 8. sınıf sonunda ulaşması gereken hedefler olarak belirlenmiştir.

AİYDÖP’de ve TİYDÖP’den farklı olarak HİYDÖP’deki yabancı dil hedefleri tüm

ilköğretimi kapsamaktadır. Daha önce de değinildiği gibi okullar yabancı dil eğitimini

başlatmada serbest bırakıldıkları ve birçok okulda erken yaşta yabancı dil uygulamaları

mevcuttur. Bu uygulama 1’nci sınıftan itibaren de yapılmaktadır. Ancak, bu çalışmada

zorunlu yabancı dil öğretimi söz konusu olduğundan Hollanda’nın 7. ve 8. sınıflar ele

alınmıştır. Bu bakımdan, AİYDÖP ve TİYDÖP’e bakarak HİYDÖP’ün yabancı dil

hedefleri çok daha genel olarak ifade edildikleri söylenebilir.

AİYDÖP, HİYDÖP ve TİYDÖP’deki hedeflerin incelenmesi sonucunda,

TİYDÖP’deki hedeflerin sadece dil yeterliliğine dayalı oldukları tespit edilmiştir.

Kültürel beceriler ve öğrenme stratejileri ile ilgili hedeflere yer verilmemiştir.

AİYDÖP’de dil yeterliliğine dayalı hedefler dört dil becerisi (dinleme, okuma, konuşma

ve yazma) temele alınarak ifade edilmiştir ve her becerinin altında hedefler

sıralanmıştır. HİYDÖP’de de bu dört beceriye yönelik hedef bulunmaktadır.

TİYDÖP’de ise hedeflerin ağırlıklı olarak konuşma becerilerine yönelik oldukları

söylenebilir. Dinleme ve okuma becerisine yönelik açıkça belirtilen bir hedefe

rastlanılmamıştır.

5.1.3. İçeriğe İlişkin Bulgulara Dayalı Sonuçlar

TİYDÖP’de içerik her sınıf için ayrı ayrı sunulmuştur. AİYDÖP’de ise sınıf

belirtilmeksizin genel bir çerçevede konu başlıkları verilmiş ve buradan okul ve

öğretmenler hangi konular öğrenci veya okul ilgi ve ihtiyaçlarına uygun görülürse seçim

yapmaktadır. HİYDÖP’de ise doğrudan konu başlıkları verilmeyip, hedeflerle

yansıtıldığı belirtilmektedir. Buna göre de okul yetkilileri veya öğretmenler yayınevleri

ile işbirliği içerisinde, Bakanlık tarafından belirlenen ulaşılması gereken hedefler

doğrultusunda içerik konusuna karar vermektedir. Ayrıca içeriğin öğrencilerin günlük

hayatından olması ve diğer disiplinlerle de ilişkili olması gerektiği programlarda

belirtilmektedir. İçerik bakımından programa en bağlı ve esnekliğin söz konusu

olmayan program TİYDÖP olduğu sonucu çıkmaktadır. AİYDÖP’de konu başlıkları

sunulmuş, HİYDÖP’de ise sadece günlük hayatla ve hedeflerle örtüşmesi gerektiğine

değinilerek okul ve yayınevlerine bırakılıp okullara büyük bir özgürlük verilmiştir. Bu

bakımdan, Almanya ve Hollanda’da öğrenci ilgi ve ihtiyaçlarının göz ardı edilmediği

söylenebilir.

5.1.4.

Öğretim Süreçlerine İlişkin Bulgulara Dayalı Sonuçlar

Almanya ve Hollanda’dan farklı olarak TİYDÖP’de öğretim süreçlerinde

kullanılacak yöntem ve tekniklerle ilgili açıklamalara yer verilmiştir. Bunun nedeninin

AİYDÖP ve HİYDÖP’ün çerçeve niteliği taşımasına veya öğretmenlere bu konuda

seçme özgürlüğü tanındığına bağlı olduğu açıktır. TİYDÖP’de öğretim yöntem ve

tekniklerine yer verilmesine rağmen, öğretmenlere yeterince rehberlik ettiklerini

söylemek mümkün değildir. Neyin ne zaman ve nasıl kullanılacağı konusunda

aydınlatıcı açıklamalar içermemekte olup sadece kullanılabilecek farklı yöntem ve

teknikler sıralanmıştır. Aynı durum kullanılacak materyaller için de söz konusudur.

Hollanda’da yayınevleri tarafından hazırlanan setler, materyal bakımından

öğretmenlere çok büyük kolaylık sağlamakta ve çoğu zaman öğretmenlerin ek kaynak

ve materyal arayışına girmelerine olanak vermemektedir. Bu bakımdan Hollanda’daki

öğretmenlere daha büyük kolaylıklar sağlandığı söylenebilir. Aynı durum Almanya’daki

öğretmenler için de söz konusudur.

5.1.5. Değerlendirmeye İlişkin Bulgulara Dayalı Sonuçlar

Değerlendirme sistemleri bakımından bakılacak olursa, TİYDÖP’de öğrenci

değerlendirilmesine ilişkin açıklamalarda klasik ölçme ve değerlendirmenin yanı sıra

alternatif değerlendirmeye de yer verilmiştir. Buna göre ürün değerlendirmenin yanında

sürece dönük değerlendirmenin de önem taşıdığı görülmektedir. Ancak yine

değerlendirme konusuna ilişkin açıklamaların, öğretmenlere yeterince açıklık getirdiğini

söylemek güçtür. TİYDÖP’de örnek ölçme ve değerlendirme sorularına yer verilmiştir.

AİYDÖP’de ise ölçme ve değerlendirmeyle ilgili yalnız açıklamalara yer verilip örnek

bulunmamaktadır. Her üç ülkede de ürüne dönük değerlendirmenin yanı sıra sürece

dönük değerlendirme de önem taşımaktadır. Programın değerlendirilmesine yönelik

açıklamalara ise yalnızca AİYDÖP’de değinilmiştir.

Benzer Belgeler