• Sonuç bulunamadı

SULTAN ALPARSLAN DEVRİNDE ARDANUÇ

Belgede Ortaçağda Ardanuç (sayfa 104-106)

Tuğrul Bey, 7 Eylül 1063 yılında vefat etti. Halefi olmadığı için yeğeni Süleyman’ı veliaht gösterdi. Şehzade Alpasrlan bu durumu kabul etmedi. Alparslan kardeşi Süleyman’ı yendikten sonra, kendisini sultan ilan eden Kutalmış’ı da yenerek 27 Nisan 1064 yılında Rey’de Selçuklu tahtına oturdu. Ayrıca amcası Musa Yagbu ve kardeşi Kavurd’un isyanlarınıda kontrol altına alarakonları affetti. Böylece saltanat mücadelesini kazanan ve içişlerini yoluna koyan Sultan Alparslan amcası Tuğrul Bey’den kalan Anadolu’da ki fetih hareketlerine yeniden başladı. 313

Sultan Alparslan devlet yönetiminde istikrarı sağladıktan sonra başkent Rey’den hareket ederek Anadolu seferine çıktı. Aynı zamanda Sultan Alparslan, Anadolu’da fetih hareketlerinde bulunan komutanlarından bilgi aldı. Bu komutanlar arasında yer alan Emir Tuğtekin Anadolun’nun fethi önem arz eden yollar hakkında sultanı bilgilendirdi. Sultan’a verdiği bilgiler arasında Rum ve Gürcü memleketlerinde yaşanan son olaylarda mevcuttu. Özellikle bu bölgelerde isyan ve azgınlığın fazlalaştığının haberinialan sultan sefer için hazırlık yapılmasını emretti. Alparslan, Aras Nehri’ni Nahçıvan civarında gemilerden yapılmış bir köprüden geçti. Nahçıvan ve çevresini kendisine karargâh yaparak ordusunu toplamaya başladı. Ordunu bir kısmını yanına alan Sultan, 1064 yılında Gürcistan'a doğru hareket etti. Kalan kısmı olan esas orduysa oğlu Melikşahile veziri Nizamü'l-Mülk'ün kumandasında Bizans hudut kalelerine doğru yola çıktı.314

Sultan Alparslan ilk olarak Kargarni bölgesine geldi. Bu bölge daha önce İskit Türkleri’nin gelip yerleştiği Gogaren bölgesinin sancaklarından birisiydi. Kuzeye doğru yürüyen Sultan

313Kafesoğlu, Selçuklu Tarihi, s. 42; Abdullah Kaya, “Başlangıcından 1071’e Kadar Türklerin Anadolu’ya Akınları Hakkında Bir Değerlendirme”, Ekev Akademi Dergisi, S. 59, Erzurum 2014, s. 225

314Savaş Eğilmez, “Büyük Selçuklu Sultanı Alp Arslan'ın Kafkasya Politikası”, Türkler, (Ed. Hasan Celal Güzel, Salim Koca, Kemal Çicek), C. IV, Yeni Türkiye Yay., Ankara 2002, s. 1171; Sevim-Yücel, Türkiye Tarihi (Fetihten Osmanlılara Kadar ) (1018-1300), s. 39; Sevim, Anadolu'nun Fethi Selçuklular Dönemi (Başlangıçtan 1086'ya Kadar), s. 35-36; Subaşı, XI. Yüzyılda Tao-Klarceti Bölgesinde Türk Hakimiyeti, s. 715; Turan, Selçuklular Tarihi ve Türk–İslam Medeniyeti, s. 154; Sevim, Ünlü Selçuklu Komutanları (Afşin, Atsiz, Artuk ve Aksungur), s. 7; İbnü’l-Esir, El Kâmil Fi’t-Tarih Tercümesi, C.X, s.49; Ahmed Bin Mahmûd, Selçuk-Nâme I, (Haz. Erdoğan Merçil), Kervan Kitapçılık, İstanbul 1977, s.59,60; Mehmet Altay Köymen, Büyük Selçuklu İmparatorluğu Tarihi (Alp Arslan ve Zamanı), C. III, TTK Yay., IV. Baskı, Ankara 2001, s. 14

94

Alparslan Kura Nehri çevresinden ilerleyerek Trialet’e geldi. Buraları tahrip ederek ilerledi. Yukarı da da bahsettiğimiz gibi bu bölge Gürcü Liparit’in topraklarıydı. Ancak Kalmakh Eristavı Sula Liparet’i yakalayınca bu topraklar Kral IV. Bagrat’a geçmişti. Bu bölge Alparslan tarafından fethediliyordu. Bir taraftanda Selçuklular, Kura Nehri’ni takip ederek kollarından olan Kvelis-Kur bölgesine kadarilerlediler. Bu bölge Yukarı Posof merkezi olmak üzere Ardahan-Şavşat yolu üzerinde bulunmaktaydı. Belki de Alparslan şuan topraklarına girdiği Kral IV. Bagrat’ı yakalamak için bu yöne doğru hareket ediyordu. Alparslan, Şavşat’ı alarak yoluna devam etti. Ardından Klarceti bölgesine girdi. Sultan, güneye doğru inerek, Tao’nun içinden geçip, geniş bir yay çizip tekrar doğuya yöneldi. Sultan adeta yay çizerek Gürcü memleketlerini fethediyordu. Bu olayı şu şekilde açıklayabiliriz. Sultan doğuya yöneldikten sonna Panaskurt Çayı yakınında kurulan Panaskurt’a geldi. Ardından tekrar Trialet’e döndü. Burada bir sure kaldıktan sonra bölgedeki fetih hareketlerine devam etti. Bu arada Kral IV. Bagrat, Alparslan’ın kendisini yakalayıp öldürmesinden korkarak Kartlı bölgesine kaçtı. Sultan ise fetihlerine hızla devam ediyordu. Javakheti’yi kuşatmıştı. Uzun mücadeleler sonrasında şehri alarak bir çok ganimet elde etti. Kral IV. Bagrat bu fetih hareketlerine bir son vermek istiyordu. Sultan Alparslan’a hediyeler göndererek biat ettiğini ve vergi vermeyi kabul etti. Sultan Alparslan bu durum karşısında Gürcü topraklarından çekilerek Aras Nehri’nin öteki yakasına geçti. Lori de bulunan Ermeni Kralı David Giorgi’yi huzuruna getirterek kızıylaevlenmek istediğini bildirdi. Alparslan'dan korkan kral razı oldu. Buna mukabil Alparslan da onunla ebedi sulh ve dostluk kurdu. Sultan Alparslan bu seferinin yanında daha önce yapılan akınlarda gösteriyor ki Klarcet toprakları içerisinde olan Ardanuç şehri dönüşü olmayacak şekilde Türk toprağı haline gelmeye başlamıştı. Sultan Alparslan düzenlediği bu sefer sonrası ordusuyla fethedilmez denilen Ani üzerine yürüyerek 1064 yılında şehri fethetti.315

Sultan Alparslan, II. Gürcistan seferi kuzeyden gelen Alanların istilarının Selçuklu hakimiyet sahasına girmesi üzerine olmuştur. Alanlar, Hazar ve Şeki ülkelerinden geçerek Selçuklu vasalı

315Sevim-Yücel, Türkiye Tarihi (Fetihten Osmanlılara Kadar )(1018-1300), s. 40-41; Sevim, Anadolu'nun Fethi Selçuklular Dönemi (Başlangıçtan 1086'ya Kadar), s. 39-40; Brosset, Gürcistan Tarihi ( Eski Çağlardan 1212 Yılına Kadar), s. 287; Subaşı, “XI. Yüzyılda Tao-Klarceti Bölgesinde Türk Hakimiyeti, s. 713-716; Honıgmann, Bizans Devletinin Doğu Sınırı, s. 164; Turan, Selçuklular Tarihi ve Türk-İslam Medeniyeti, s. 155; Eğilmez, Büyük Selçuklu Sultanı Alp Arslan'ın Kafkasya Politikası, s. 1172-1173; Sevim, Ünlü Selçuklu Komutanları (Afşin, Atsiz, Artuk ve Aksungur), s. 7; Köymen, Büyük Selçuklu İmparatorluğu Tarihi (Alp Arslan ve Zamanı), s. 15; Kırzıoğlu, Yukarı-Kür ve Çoruk Boylarında Kıpçaklar, s. 66; Sevim-Merçil, Selçuklu Devletleri Tarihi (Siyaset, Teşkilat ve Kültür),s. 50; Sevim, Genel Çizgileriyle Selçuklu Ermeni İlişkileri, s. 16; Yinanç, “Sultan Alparslan Zamanında Bizans’a Yapılan Gazalar ve Anadolu Fütuhatı”, Malazgirt Zaferi ve Alparslan, Milli Eğitim Basımevi, İstanbul 1968, s. 28-29

95

Şeddadoğulları ve Şirvanşahların memleketlerini istila ettiler. Bu durumu kendisi için fırsat gören Kral IV. Bagrat Alanlara açıkça destek verdi. Hatta bununla da kalmayıp bir çok Müslüman beldeyi yağmalası üzerine Sultan Alparslan Gürcü seferine çıkmaya karar verdi. Hem bölgedeki Müslümanları bu baskıdan kurtarmak hemde sadakatinden vazgeçen Gürcü Kralı’na bir ders vermek istiyordu. Sultan Alparslan 1068 yılının başında Aras Nehri’ni geçerek ikici kez Aphazia’ya giriş yaptı. Sultan Alparslan’ın yanında veziri Nizamülmülk ve ünlü komutanlarından Savtekin’inde bulunması bu sefere verdiği önemi göstermekteydi. Alparslan’ın bu seferinden korkan Gürcü kuvvetleri cesaret edemeyerek geri çekildiler. Sultan bir çok kaleyi fethetti. Şeki Beyi Agsartan, Sultan’a teslim olarak müslümanlığı kabul etti. Sultan Alparslan Şeki Beyini, Şeddadi ve Ermeni emirleri yanına alarak IV. Bagrat üzerine yürüdü. IV. Bagrat ise kaçarak canını kurtardı. Kral IV.Bagrat, Sultan Alparslan’a Liparit’in oğlunu elçi olarak gönderek antlaşma yoluna gitti. Sultan bunun üzerine vergi vermesi şartıyla Gürcüleri Selçuklu Devletine bağladı.316

Alp Arslan, Kafkaslara doğru düzenlediği ikinci sefer sırasında Gence ve çevresini Şeddadi Emiri Fadlun’a vermişti. Emir Fadlun, IV. Bagrat’ın bulunduğu Kartlı’yı tahrip etti. Bu olayı duyan Kral, Liparit’in oğlu İvane’yi ve Kurel Eristavı Caklı Murvan’ı Emir Fadlun üzerine gönderdi. Emir Fadlun ise canını kurturmak için kaçtı. Bölgeye gelen Selçuklu Emirlerinden Savtekin’in araya girmesiyle barış yapıldı. Emir Fadlun antlaşmayı bozup Kavazani’ye saldırması üzerine Kral IV. Bagrat Osetlilerin yardımıyla oğlu Giorgi’nin emrine 40 bin kişilik kuvvet verdi. Giorgi Gence’yi yağmalayarak çok sayıda ganimet elde etti. Bir süre sonra Sultan Alparslan ve Kral IV. Bagrat 1072’de vefat etti. Selçuklu Devletinde Sultan Alparslan’ın ölümüyle oğlu Melikşah (1072- 1092), IV. Bagrat’ın ölmesiyle de yerine oğlu II. Giorgi (1072-1089) başa geçti317

Belgede Ortaçağda Ardanuç (sayfa 104-106)