• Sonuç bulunamadı

Suçla Korunan Hukuksal Değer

Suç, toplumsal düzenin devamı açısından korunması gerekli hukuksal değerlerin açık ve bilinçli ihlali veya en azından bu değerleri korumaya yönelik kurallara özensizlik niteliği taşıyan insan davranışlarıdır.154

Bu nedenle her suç, aynı zamanda hukuken korunan bir değerin ihlali anlamını taşır.155 Günümüzde özellikle liberal devlet anlayışının bir neticesi olarak, ceza hukukunun öncelikli ödevinin hukuksal değerleri korumak olduğu kabul edilmektedir.156

Suçun hukuki konusu olarak da nitelendirilen157

hukuksal değer158, ideal ve manevi değer niteliğine sahip olup, hukuk toplumundaki sosyal düzen açısından korunması gereken soyut değerlerdir.159

Nesnel bir yönü olmayan, soyut bir nitelik arz eden, manevi ve metafizik içeriğe sahip olmaları nedeniyle hukuksal değerler, belli bir davranış neticesinde doğrudan doğruya bir zarara veya tehlikeye uğramazlar.160

Bu nedenle hukuksal değer, suçun maddi konusundan farklı olarak somut bir varlığı olmayan, düşünsel bir kavramdır.161

Hukukun amacı hayata ilişkin beşeri menfaatleri himaye etmektir. Beşeri menfaatlerin korunması hukukun özünü teşkil eder.162

Genel anlamda hukukun amacı beşeri menfaatleri korumak olduğuna göre hukukun bir dalı olan ceza hukuku da, bireylerin haklarının sınırlandırılmasını engelleyen, hukuksal değerleri güvenceye alan ve onların ihlalini engellemeyi hedefleyen bir araç olmak zorundadır.163 Bu nedenle insanların birlikte yaşayabilmeleri açısından vazgeçilmez nitelikte olan, hukuk düzenince çok önemli bir değer atfedilen ve korunmaları bakımından diğer

154Özgenç, 2011: 150

155

Artuk vd., 2009b: 3563; Koca ve Üzülmez, 2011: 39; Özgenç, 2011: 152; Ünver, 2003: 135

156Rehberg ve Flachsman, 2004: 28; Ünver, 2003: 489 157

Doktrinde hukuksal değeri suçun hukuki konusu olarak nitelendirme anlayışı yaygındır. (Artuk vd. 2009: 305; Toroslu, 1970: 72; Toroslu, 2005: 65)

158

Öztürk/Erdem hukuksal değeri “suç tipinin oluĢturulmasındaki fikir” olarak nitelendirmektedirler. (Öztürk ve Erdem, 2011: 166)

159Özgenç, 2011: 152; Ünver, 2003: 149-474

160Koca ve Üzülmez, 2011: 103 d.not.105; Özgenç, 2011: 151 161Ünver, 2003: 129

162

Toroslu, 1970: 120

163

hukuk dallarının yeterli güvenceyi sağlayamadıkları hukuksal değerler, suç tiplerinin objeleri konumuna yükseltilerek ceza hukuku koruması altına alınırlar.164

Her suç tipi bir veya birden fazla hukuksal değeri korur. Her hangi bir hukuksal değerle ilişkili olmayan bir ceza hükmünün varlığından söz edilemez.165

Kanun koyucu bazen bir suç tipi ile doğrudan veya dolaylı olarak birden fazla hukuksal değerin korunmasını amacını güder.166

Böyle bir durumda suçla korunan özel hukuksal değerin tespiti o fiil bakımından ön planda bulunan değerin ne olduğuna bakılarak yapılabilir.167

Kanun koyucunun birden fazla hukuksal değeri korumayı amaçladığı bir suçta öncelikli korunmasını amaçladığı hukuksal değerin hangisi olduğunun tespiti, o suçun kanun sistematiği içerisinde nerede düzenlenmiş olduğuna bakılarak da yapılabilir.168

Malvarlığı, birey açısından taşıdığı önem nedeniyle korunması gereken hukuksal değerlerden biridir. Dolandırıcılık suçunun TCK‟nın malvarlığına karşı işlenen suçlar kısmında düzenlenmiş olması ve suç neticesinde mağdurun malvarlığında bir azalmanın meydana gelmesi nazara alındığında, bu suçla korunması amaçlanan hukuksal değerlerden birinin malvarlığına ilişkin varlık ve menfaatler olduğu ortadadır.169

Doktrinde ileri sürülen bir fikre göre, korunması amaçlanan hukuksal değer nazara alındığında malvarlığına karşı işlenen suçlar; “mülkiyete karĢı suçlar”, “mamelek hukukuna iliĢkin sair özel haklar hakkında iĢlenen suçlar” ve “malvarlığının tümüne karĢı iĢlenen suçlar” şeklinde üçe ayrılmaktadır.170

Bu tasnife göre dolandırıcılık suçunun malvarlığının tümüne karşı işlenen suçlardan olduğu, zira dolandırıcılık suçunda korunması amaçlanan hukuksal değerin, ekonomik değere sahip bütün malları içerecek şekilde malvarlığı olduğu savunulmaktadır.171

164

Ünver, 2003: 133

165Koca ve Üzülmez, 2011: 104; Özgenç, 2011: 152 166Özgenç, 2011: 153; Ünver, 2003: 481-1011 167Tümerkan, 1987: 16 168 Selçuk, 1982: 19; Ünver, 2003: 109 169 Özgenç, 2011: 153;Selçuk, 1982: 68 170 Jescheck, 2007: 104 171

Dolandırıcılık suçunda korunması amaçlanan hukuksal değerin münhasıran malvarlığı olduğunu savunanlar172

olmakla birlikte, ağırlıklı görüş bu suçla kişilerin malvarlığı üzerindeki haklarının yanısıra kişilerin malvarlığına ilişkin işlemler yönünden karar verme hürriyetinin ve irade özgürlüklerinin de korunduğu yönündedir.173

Zira bu suçta fail, hileli davranışları ile mağdurun serbestçe karar verebilme olanağını ortadan kaldırmakta, aldatıcı nitelik taşıyan hileli hareketlerle kişiler arasındaki ilişkilerde var olması gereken iyi niyet ve güven ilkesini de ihlal etmektedir.174

Türk ceza hukuku uygulaması incelendiğinde; Yargıtay‟ın da dolandırıcılık suçunun birden fazla hukuksal değeri korumayı amaçlayan bir suç olduğunu istikrarla vurguladığı görülmektedir.175

TCK‟nın 157. maddesinin gerekçesinde de “dolandırıcılık suçu, kiĢilerin malvarlığına karĢı iĢlenen suçtur. Söz konusu suç tanımı ile kiĢilerin sahip bulunduğu malvarlığı hakkının korunması amaçlanmıĢtır. Ayrıca, bu suçun iĢleniĢi sırasında hileli davranıĢlar ile kiĢiler aldatılmaktadır. Aldatıcı nitelik taĢıyan hareketlerle, kiĢiler arasındaki iliĢkilerde var olması gereken iyi niyet ve güven ihlal edilmektedir. Bu suretle kiĢinin irade serbestîsi etkilenmekte ve irade özgürlüğü ihlal edilmektedir.” denilerek dolandırıcılık suçunun birden fazla hukuki değeri korumayı amaçladığı açıkça ifade edilmiştir.

172

Arzt ve Weber, 1986: 140

173

Hafızoğulları ve Özen, 2010: 371; Özgenç, 2011: 153; Soyaslan, 2005: 342; Toroslu, 2008: 175; Ünver, 2003: 1011

174

Centel vd., 2007: 449; Özgenç, 2002: 16. Tümerkan‟a göre, dolandırıcılık suçunun ihdasıyla korunmak istenen asıl hukuksal değer malvarlığı hakkıdır. Dolandırıcılık suçu aynı zamanda irade serbestîsine karşı işlenen bir suç görüntüsü arz etse bile söz konusu irade sakatlanması suçun işleniş biçimine ilişkindir. Bir zarara meydan vermeyecek şekilde kişilerin kandırılması bu suça vücut vermeyeceği gibi, sadece bu tip bir fiil ceza hukuku açısından bir sonuç bağlanmış fiil değildir. Suçun malvarlığına karşı suçlar kısmında düzenlenmiş olması da nazara alındığında, suçla korunması amaçlanan asıl hukuksal değerin malvarlığı hakkı olduğu açıkça ortadadır, Yazar netice olarak, dolandırıcılık suçuyla koruması amaçlanan hukuksal değerin malvarlığı yararı olduğunu, irade özgürlüğünün suçun işleniş biçimiyle alakalı olması nedeniyle tali planda korunan bir değer olduğunu savunmaktadır. (Tümerkan, 1987: 18-19)

175

Yargıtay CGK’nın 24/12/2002 tarih ve 2002/6-306 E., 2002/441 K. sayılı ilamı; “...

Dolandırıcılık suçu, hile ve desiseler yaparak bir kiĢiyi hataya düĢürüp onun veya baĢkasının zararına, kendisine veya bir baĢkasına haksız çıkar sağlamaktır. Bu suç iki konulu bir cürüm olup, malvarlığı yanında kiĢinin irade serbestîsi ve rıza özgürlüğü de korunmaktadır. Çünkü dolandırıcılık suçunda malın teslimi mağdurun rızası ile gerçekleĢmekte, fakat bu teslim hile ve desise kullanılarak sakatlanmıĢ, özgür olmayan bir iradeye dayanmaktadır.”

Kanaatimizce de, dolandırıcılık suçu temel şekli itibari ile malvarlığı ve kişiler arasındaki iyi niyet ve güven olmak üzere birden fazla hukuki değeri korumayı amaçlayan bir suçtur. Bu değerler açısından malvarlığı üzerindeki hakların korunması ön plandadır. Suçun malvarlığına karşı işlenen suçlar kısmında düzenlenmiş olması da bu görüşün teyidi mahiyetindedir.176

Ancak suçun temel şekli açısından, ihlal edilen hukuksal değerin tespiti noktasında söylediklerimizi tekrar etmekle birlikte, suçun bazı nitelikli şekillerinde ilave bazı hukuksal değerlerin de korunmasının amaçlandığını belirtmemiz gerekir. Örneğin kredi dolandırıcılığı olarak nitelendirilen ve TCK‟nın 158/1-j maddesinde yer alan nitelikli halin söz konusu olduğu hallerde, kredi verenin malvarlığının hileli davranışlara karşı korunmasının yanında, bankacılık ve kredi sisteminin ve dolayısıyla tüm ekonomik düzenin dikkate alınmasından ötürü, kamusal nitelikte bir hukuksal değerin de korunmasının amaçlandığını söylemek mümkündür.177

176 Centel vd., 2007: 449 177 Maurach vd, 2009: 500; Mahmutoğlu, 2003: 268

Benzer Belgeler