• Sonuç bulunamadı

Suça Sürüklenen Çocukların İnfazında Karşılaşılan Sorunlar

SORUNLAR VE ÇÖZÜM ÖNERİLERİ

4.1. Suça Sürüklenen Çocukların İnfazında Karşılaşılan Sorunlar

Suça sürüklenen çocukların soruşturulmaları ve kovuşturulmaları sırasında yaşanan sorunlar ve Çocuk Koruma Kanunu’na aykırı uygulamalar bu çalışmanın kapsamında değildir. Ancak infaza ilişkin önemli sorunlar yaşadığımız -özellikle tekerrür konusu çerçevesinde değerlendirildiğinde- tartışma götürmez gerçektir.

Hükümlünün, kamu adına bir infaz kurumuna alınmasıyla devlet için bazı mesuliyetler ortaya çıkar. Dolayısıyla infaz kurumu yöneticileri, hükümlülere sadece asgari barınma ve gıda koşullarını sağlamakla sorumluluktan kurtulamaz. O halde infaz kurumunun hükümlü üzerindeki diğer etkileri ve bunların giderilmesi yöntemleri üzerinde durulmalıdır.170

Çocuk infazında ilk ve en önemli amaç ıslah olmalıdır. Uslandırıcı ve topluma kazandırıcı vasfını kaybetmiş bir infaz rejimi kabul edilemez. Çocuk infazı konusunda viktimolojik beklentilerin ön planda olmaması gerektiği de bir önceki cümlenin doğal sonucudur.

Çocuk yargılamasındaki sorunlar kolluk aşamasında başlamaktadır. Kanunlardaki açık hükümlere rağmen çocuklarla ilgili işlemlerde hassas davranılmadığı rapor edilmektedir.

Yargılamaların uzun sürdüğü bilinmektedir. Yine Yargıtay’da temyiz aşamasında dava dosyalarının çok uzun süre kaldığı, bu süre zarfında tahliye olamadıkları, açık kuruma gidebilmek için temyiz haklarından vazgeçtikleri raporlara yansımıştır.171

Çocuk Koruma Kanunu’nda ifade edildiği şekliyle çocukların yetişkinlerle iştirak halinde işlediği suçlarda, genel yetkili mahkeme dosyaların birleştirilmesine karar vermişse yargılamanın genel yetkili mahkemede yapılacağı da doktrinde eleştirilmektedir.

170 ÖZBEK, Veli Özer, “İnfaz Hukuku”, s.123.

171 Raporun detayları için bkz.: “Islahevleri ve Cezaevlerinde Tutuklu ve Hükümlü Durumda Bulunan

Çocukların gerçek yaşları ile nüfus cüzdanlarındaki yaşlarının farklı olması infaz sırasındaki tasnif açısından büyük sorun oluşturmaktadır.

“Tutuklu ve hükümlü çocukların aynı koğuşlarda tutulması en sakıncalı durumlardan biridir. Gerekçesi ne olursa olsun temel bir hukuk ilkesinin ihlalidir. Tutukluların hükümlülerle birlikte olması, onların gelecekte biraz daha profesyonel suçlular olmasına yol açmaktadır.”172

Suça sürüklenen çocukların yargılanma yeterliliğinin belirlenmesine ilişkin başka bir tartışma konusu ise ölçmenin gerekliliği ve hangi standartlara göre yapılması gerektiği konusundadır. ABD’nin bazı bölgelerinde belli bir yaşın altındaki çocuk ve gençler kendilerine münhasır kanuni düzenlemeler ile kendilerine özgü bir yargı sistemi içerisinde yargılamaya tabi oldukları için yargılanma yeterliliklerinin, yetişkinlerde olduğu gibi ayrıca değerlendirilmesine gerek olmadığı değerlendirilmektedir. Buna karşılık bazı eyaletlerde ise çocuklar kendilerine ait sistemde yargılanıyor olsalar bile yargılanma yeterliliklerinin araştırılması gerektiği sonucuna varılmıştır. Yargılama yeterliliklerinin araştırılması durumda ise ortaya yeni bir tartışma konusu çıkmaktadır. Suça sürüklenen çocukların yargılanma yeterliliklerinin hangi ölçme yöntemi ve standartlara göre yapılacağı konusunda fikir birliği bulunmamakta ve konu hala tartışılmaktadır. Bu konuda iki ayrı görüş ortaya çıkmıştır. Bunlardan birincisi suça sürüklenen çocukların yetişkinlerle aynı standartlarda değerlendirilmelerinin doğru olacağı iken diğeri çocukların kusur yeteneklerinin belirlenmesinde ayrı yöntem ve standartların belirlenmesi gerektiği doğrultusundadır.173 Bu konuda Adli Tıp Kurumu da zaman zaman değerlendirme ölçekleri yayınlamaktadır. Çocuklar için ayrı ve çocuklara münhasır bir yöntemin belirlenmesi gerektiği genel kabul gören görüştür.

Yargılama aşamasından sonra, infaz usulü açısından da çocuk hükümlülerin infazının izlenmesi, psiko-sosyal durumunun değerlendirilmesi konusunda objektif değerlendirmelere ihtiyaç vardır. Bu değerlendirmelerinde normatif bir yapıya kavuşturulması gerekmektedir.

172 İNAL, CELAL, “Islahevleri ve Cezaevlerinde Tutuklu ve Hükümlü Durumda Bulunan Çocukların

Sosyal ve Yasal Koşullarının İyileştirilmesi”, ÖZ-GE-DER, 2005.

173 ÖZKAN, Aslı, “Ceza İnfaz Kurumlarında Bulunan Çocuk Ve Gençlerin Fârik ve

Ayrıca, cezaevlerinde uygulanan eğitim programının, insan hakları ve temel hürriyetler açısından olduğu kadar, suça sürüklenen çocukların tekrar topluma dönüşlerinde, eskisinden farklı olarak, sosyal kurallar bütünü içerisinde yaşamlarını sürdürebilecekleri bir zemin hazırlama amacına hizmet etmesi gerektiği vurgulanmalıdır. Uygulamada bu maksada ulaşma açısından da henüz yeterli düzeyde olmadığımızı ve pek çok noktada aksaklıklar yaşandığı görülmektedir.174 Ceza infaz kurumlarının en azından çocuk açısından bir eğitim kurumuna dönüştürülmesi mecburiyeti ile karşı karşıyayız.

Türkiye’de çocuk yargı ve infaz sistemi tasarımında; suça sürüklenen çocukların içtimai ve kültürel çevre ile bütünleşmeleri esas alınmamıştır. Kurumlarda psiko-sosyal çalışmacıların azlığı ve kuruma gönderilen SSÇ sayısının artması çocuklarla birebir ilişki kurulmasını zorlaştırmaktadır.175

Ülkemizde hem yargılama aşamasında hem de infaz hususunda gerekli psikolojik raporlama çalışmalarının yapılmadığı veya formalite düzeyinde kaldığı da gözlemciler tarafından ifade edilmektedir.

Ceza infaz kurumalarında, sosyal hizmet uzmanı ve psikologların kimi yerde yetersiz sayıda olması, kimi yerde ise hiç olmaması, özellikle çocukların psikolojik ve sosyal sorunlarıyla ilgilenme olanağını ortadan kaldırmaktadır.

Bilinmelidir ki, eğer hükümlülerin hayati sayılabilecek ihtiyaçları aşırı derece sınırlanır ve onur kırıcı bir şekilde davranılırsa cezaevilileşme süreci başlar. Bu hızlı bir alt kültüre uyum anlamına gelir ve sadece suça sürüklenen çocuk için değil diğer hükümlüler açısından da infazdan beklenen amaçların hepsini baltalar. Bu durum kurum içi iyileştirme ve eğitim hedefinin ve dolayısıyla yeniden topluma kazandırmanın akamete uğraması demektir. Ayrıca Çocuk Eğitim Evleri’nde alt kültüre ait olma ve cezaevilileşme daha hızlıdır. Zira çocuk hükümlerin infaz kurumlarını ve kuralları eleştiren ve ona karşı çıkan bir grup oluşturması yaşları sebebiyle çok hızlı olmaktadır.176 Çocukların çeteleşmeye ve alt kültüre uyumlarının daha müsait olduğu bildirilmiştir. İnfazdan beklenen maksimum yararı elde

174 GÖKDUMAN, Ömer, “Ceza İnfaz Kurumlarında Eğitimin Önemi”, s.3. 175 Cezaevleri Raporu (2015-2016), Türkiye Barolar Birliği, s.60.

edebilmek için çocuk hükümlülerin ceza ve ödül dengesinin iyi ayarlanması gerekmektedir.

Bu denge tesis edilmez ise yeni suç tecrübelerini edinmiş olan çocuklar, bir de yeni suç ortaklarıyla birlikte, infaz kurumundan hiç istifade etmeden ayrılmış olacaklardır.

Hâlbuki genç ve çocuk hükümlüler söz konusu olduğunda, suç kariyerinin gelişmesini engellemek için, bir an önce eğitim ve topluma kazandırma programlarına başlama zorunluluğu ortadadır. Ancak, bu tür projelere dar bir açıdan bakıyor olmaları nedeniyle, genç hükümlülerin eğitim ve tedavi önlemlerini daha az kabul ettikleri gözlemlenmiştir.177

Öte yandan ceza yargılamasının çabukluğu ilkesini,178 mahremiyet ekseninde yeniden ele almak durumundayız.

Suça sürüklenen çocuklar kamuoyu gündemine geldiği zaman, alternatif ve sosyal müesseseler düşünülmeden, sadece cezanın daha az verilmesi ile çözüme ulaşılacağı zannedilmektedir.

1997 Yılında Gaziantep’te baklava çaldıkları için yargılanan ve hüküm giyen çocuklar bu hususta en iyi örneği oluşturmaktadır. Hatırlanacak olursa bir dükkândan gece vakti baklava çalan çocuklar yaklaşık dokuzar yıl ceza almış ve olay uzun süre basını ve toplumu meşgul etmişti.

Verilen ceza her ne kadar mevzuata uygun olsa da, kamu vicdanı rahatsız olmuş ve yeni yasal düzenlemeler tartışmaların hemen arkasından gelmişti. Halbuki bu hususta yapılması gereken, somut olayı palyatif yöntemlerle çözmek değil, çocuk yargılamasını tekrar değerlendirmeye tabi tutmak olmalıydı.

Konunun çok yönlü olarak değerlendirilmesi, ceza muhakemesi ve infaz müesseselerinin çocuk lehine yeniden yapılandırılması, mevcut düzenlemelere işlerlik kazandırılması öncelikli hedef olmalıdır.

177 KURY, Helmut, “Almanya Ceza İnfaz Pratiği ve Sorunları”, İnfaz Hukukunun Sorunları

Sempozyumu Bildirilerinden, 2000, Ankara.

4.2.Suça Sürüklenen Çocukların İnfazı Ve Güvenlik Tedbirlerine Yönelik