• Sonuç bulunamadı

4. GELENEKSEL YAPI MALZEMELERİNDEN YENİ MALZEMELERE

5.5. Tamirat Önerileri

6.1.2. St Sulpice’in Portiko Armatürleri

Şekil 6.10. St. Sulpice (Mazzoli, Gulli, Brocato 2012 : 294)

Şekil 6.11. St. Sulpice düzatkı kesit detayında görülen armatürler (Rondelet 1834a: Tavola CL)

St. Sulpice’in ikinci sıra Ionik düzendeki portikosunu mimar Servandoni tasarlamıştır. (Mazzoli, Gulli, Brocato 2012: 290 )

Patte, “Costruzione delle Piattabande del Portale di Saint Sulpice” 187 adlı

çalışmasında, St. Sulpice’in düzatkısının yapımına asiste ettiğini belirtmiş ve montaj

140

aşamalarını anlatmıştır. Ayrıca neden bu inşaa tekniğinin tercih edildiğini de açıklamıştır. (Mazzoli, Gulli, Brocato, 2012: 292)

St. Sulpice’in düzatkısı taş sıralarından oluşur. Yatay gergi armatürleri ve bunları birbirine bağlayan düşeydeki etriyelerle takviye edilerek yana itkisi azaltılmış bir sistem elde edilmeye çalışılmıştır. Taşlar arasındaki armatürleri ve eğimli etriyeleriyle 100 yıl sonra Hennebique188 tarafından tasarlanacak beton – arme sistemini anımsatır.

(Mazzoli, Gulli, Brocato, 2012: 292 - 294)

Portikonun düzatkıları Louvre’daki gibi iki katlıdır. Şekil 6.11’de görülen F demirleri düzatkının alt kısmındaki taşlarla sürtünmelerini engellemek için, sağdan ve soldan açılan deliklerden kilit taşına kadar iki parça olarak içeri sokulmuştur. Bu demirler yaklaşık 5 cm. kalınlığındadırlar. Demir E kelepçeleri ile uzunlukları boyunca ve her iki taşta bir, bir kolondan diğer kolona uzanan yatay gergiye bağlanmaktadırlar. (Rondelet 1834a: 97, 98) Kilit taşı da B çubuğu ile desteklenir ve diğer çubuklar gibi E kelepçesi ile yatay gergiye bağlanır. (Rondelet 1834a: 98)

Bütün friz boyunca devam eden ve öncekinden biraz daha yüksek olan ikinci düzatkı, kolon akslarına bağlı iki demir çubuk arasına hapsedilmiştir. Her iki düzatkıya dayanım gösterebilecek demir çubuklar elde edebilmek için bükülmüş bir demir çubuk ile üstlerinde bir kemer oluşturulmuştur. Bu bükülmüş demirin uçları, iki düzatkı demirinden üsttekinin uçlarında oluşturulmuş halkalara tutturulmuştur. Daha da güçlü kılmak için de kemerin altındaki boşluk harç ve tuğla ile örülmüştür. (Rondelet 1834a: 98)

Bu armatüre bu şekilde 4 kelepçe bağlanmıştır. Bu kelepçeler bu şekilde ilk düzatkının kelepçelerini taşıyan demir çubuğu üstteki kemere bağlarlar. Böylelikle her

141

iki lento da kemere taşıtılmış olur. Bu kemer aynı zamanda üstteki kesme taş olmayan yapının da yükünü taşımaktadr. Rondelet’e göre, bu sistem Louvre’dakinden daha karmaşık olmasına rağmen daha dayanıklı değildir. Bu sistemin kolonları arası mesafe akstan aksa yaklaşık 5,90 mt.’dir. (Rondelet 1834a: 98)

Düzatkı dışardan arşitrav gibi görünse de strüktürel olarak incelendiğinde yanal itkisi olan bir kemerdir. Denebilir ki lento, basık kemerden türemiştir; bu kemerin iki yatay düzleme bölündüğü, iç kemer yüzeyi dümdüz, yarıçapı sonsuza uzanan bir kemer olarak düşünülebilir. Blok tabir edilen elemanlardan oluşur, ve bu elemanlar birbirlerini karşılıklı olarak “iterek” dengede tutarlar. (Mazzoli, Gulli, Brocato 2012: 292)

Kemer yüksekliği sıfır olduğu için düzatkı yanal itkisi olan yapıların en tehlikelisidir. Bu nedenle çok geniş açıklıkları geçmek için kullanılmaz. Roma döneminden beri, daha büyük açıklıklara ulaşmak için demirle takviye edilerek kullanılagelmiştir. (Mazzoli, Gulli, Brocato 2012: 292)

Yatay gerginin kemer üst eğrisine yakın yerde konumlandırılması ihtimaldir ki, (Bknz. Şekil 6.11.) yanal itkinin kilit taşı seviyesinde olduğunu varsayan yanlış tanımlanmış strüktürel davranışa göre yapılmıştır. Bir diğer hipotez de, kemer alt eğrisine armatür konduğu takdirde görünebilecek olmasından dolayı kemer sırtına yakın konarak gizlenmek istenmesidir. (Mazzoli, Gulli, Brocato 2012: 294)

St. Sulpice Kilisesi 2006 – 2010 yılları arasında restorasyona alınmıştır. (Mazzoli, Gulli, Brocato 2012: 294)

142

Şekil 6.12. 2006 – 2010 yılları arasındaki Restorasyon şantiyesi. St. Sulpice’deki Ionik düzenli 2. Düzen portikosundan detaylar. Düzatkı armatüründeki bozulma görülmektedir. Bozulmanın olduğu yerde taşta kırılma ve kopmaya sebep olmuştur. (Mazzoli, Gulli, Brocato 2012: 296)

Şekil 6.13. 2006 – 2010 yılları arasındaki restorasyon çalışmaları sırasında düzatkıya yerleştirilen etriyeler. (Mazzoli, Gulli, Brocato 2012: 299)

143

Şekil 6.14. Restorasyon çalışmaları sırasında oluşturulan aksonometrik görüntüler. Arşitravdaki taş sıraları arasına yerleştirilen yeni armatürler: gergiler, kelepçeler, etriyeler, kamalar (Mazzoli, Gulli, Brocato 2012: 299)

Şekil 6.15. Düzatkının montaj similasyonu. (Mazzoli, Gulli, Brocato 2012: 301)

Düzatkının ikinci yarısının montajında ilk önce en alt gergi demiri üzengi taşındaki kanala diğer ucundaki kıvrık kısım üste gelecek şekilde yerleştirilmektedir. Akabinde taş sıralarının yerleştirilmesine başlanmıştır. (Mazzoli, Gulli, Brocato 2012: 301)

144

Şekil 6.16.Restorasyon çalışması sırasında 1:2,5 ölçeğindeki modelleme. (Mazzoli, Gulli, Brocato 2012: 301)

Restorasyon esnasında, bu modelleme üzerinde çeşitli deneyler yürütülmüştür. Sonuçta düşey yer değiştirme değerinin son derece düşük olduğu anlaşılmıştır ve armatürlü lentonun tasarım amacını gerçekleştirdiği görülmüştür. (Mazzoli, Gulli, Brocato 2012: 301) Yatay olarak yerleştirilmiş gergilerin amacı sadece taşlar arasına yerleştirilmiş kelepçelerin asılması değil, aynı zamanda lentonun yatay itkisinin de alınmasıdır. Gergi uygulaması, taş sıralarının birbirleri üzerinden kayması ve olası bir çökmeye karşı yapı tekniğinde çok zamandır geleneksel olarak bulunan bir yöntemdir. Bu yöntemle hem çekme hem de basınç gerilmelerini karşılayabilen, aynı zamanda etriyelerin de sisteme katılmasıyla kayma gerilmelerini de elimine eden bir sistem oluşturulmuştur. Bu sistem günümüzden henüz iki yüzyıl önce Hennebique tarafından geliştirilen beton - arme karma yapısını anımsatmaktadır. (Mazzoli, Gulli, Brocato 2012: 303)

145

Şekil 6.17. 1892’de Hennebique tarafından patenti alınan beton – arme sistem. (Mazzoli, Gulli, Brocato 2012: 301)

Betonarme sistemde, etriyeler eğilme momenti ve kesme kuvvetinin sebep olduğu gerilimi karşılamak için, birleşme noktalarında, şekil verilmiş metal çubuklarla birlikte kullanılırlar. (Mazzoli, Gulli, Brocato 2012: 303)

146

Modelleme üzerinde yapılan çalışmalar neticesinde görülmüştür ki, armatürlü lentolar dayanım gösteren elemanlardır, ve yanal itki neredeyse elimine edilmiştir. (Mazzoli, Gulli, Brocato 2012: 302 - 306)

147