• Sonuç bulunamadı

Sosyal Politika kavramının sihri ve büyüsü; kavramı oluĢturan “ sosyal kelimesinden kaynaklanmaktadır. Sosyal kelimesi, nerde kullanılırsa kullanılsın

157 Sendika Kavramı ve Tarihsel GeliĢim Süreci, Ekim, 2012

www.metininceler.com.tr.//pdf//sendikalar.pdf., EriĢim tarihi 16.05.2013

158 Sendika Kavramı ve Tarihsel GeliĢim Süreci, Ekim, 2012,

önüne geldiği kelime ile birlikte oluĢturduğu kavramı insanileĢtiren, onu insana yakın kılan ve içinde mutlaka “ karĢılıklı yardımlaĢma ve dayanıĢmayı “ ifade eden bir anlama sahiptir. Bu anlamda sosyal kelimesi; devleti “ sosyal devlet “, adaleti “ sosyal adalet “, sigortayı “ sosyal sigorta “ ve nihayet birçok bakımdan soğuk hatta negatif bir anlamı olan politikayı da “ sosyal politika “ olarak insanileĢtiren sihirli bir kelimedir. Nerede sosyal kelimesi kullanılarak oluĢturulan bir kavram varsa, orada iktisaden zayıf durumda olanı koruma düĢüncesi hakimdir ve korumada karĢılıklı yardımlaĢma ve dayanıĢma ile gerçekleĢtirilmektedir. Sosyal kelimesinin insanileĢtirme özelliği de bu yardımlaĢma ve dayanıĢmadan kaynaklanmaktadır159

.

Günümüzde dünya çapında bir değiĢim rüzgarı esmektedir. Çin Halk Cumhuriyeti gibi kıtasal boyuttaki bir devletten küçücük adacıklara, her büyüklükteki ve renkteki ülkeden Ģirketlere, kurumlara, ailelere kadar, topluluklarla bireyler esen değiĢim rüzgarına ayak uydurmak ve kendilerini 21. Yüzyıla hazırlayabilmek için harıl harıl çalıĢmaktadır. Bu değiĢimi algılayarak özümleyip kendini hazırlamaya geçemeyenlere ise dıĢlanmaya, çağdıĢı kalmaya mahkum diye bakılmaktadır.160

.

Dünyayı yeniden yapılandıran değiĢime küreselleĢme süreci denilmiĢtir. Bu süreç önceki dönemlerde yaratılmıĢ, geliĢmiĢ ülkeler, geliĢmekte olan ülkeler ayrımını; merkez ülkeler, çevre ülkeler ayrımını ortadan kaldıran bir yapı haline gelmiĢtir. Küresel değiĢim, emeğin iĢbölümünü, kaynakların üretimini, tüketimini, ülke dünya ölçeğinde değiĢtirmesi, coğrafi anlamda iktisadi faaliyetlerin yeniden organize edilmesi ile gündeme gelmiĢtir161

.

KüreselleĢme sosyolojik, ekonomik, kültürel ve siyasal anlamda dünyaya açılma ve dünya ile bütünleĢme olarak da tanımlanabilmektedir.

159 Aysen Tokol,Yusuf Alper,a.g.e., s.iv

160 Gülten Kazgan,. KüreselleĢme ve Ulus Devlet Yeni Ekonomik Düzen, s.3

2.8.1. Sosyal Politikaların KüreselleĢme Sürecinde SıçrayıĢları

KüreselleĢme sürecinin hedefinde, ulus-devlet anlayıĢının üstünde, uluslar üstü iĢletme kanalları aracılığı ile zenginliklerin yeniden değerlendirildiği, üretildiği, dağıtıldığı, tüketildiği ve her düzeyde rekabet gücünün ön plana çıktığı tam rekabet esasına dayalı bir sistem yer almaktadır162

. Ekonomik küreselleĢmenin çeĢitli refah devletlerinin borç alabilme gücünü etkileyerek onları, refah önlemlerini devam ettirebilmeleri konusunda ciddi bir baskıya maruz bıraktığı, çeĢitli ülke örneklerinde görülmektedir. KüreselleĢme sürecinde hükümetler refah devletlerinin yeniden yapılandırılmasında daha sıkı bir Ģekilde sınırlandırılmıĢ politika seçenekleri içerisinde olsalar da küreselleĢmeye cevap verebilmektedirler. Avrupa Birliğinin rolü, küreselleĢmenin baskılarına karĢı direnç gösteren uluslarüstü bir yapı olarak daha önemli bir hal almaktadır163

.

Ülkelerin sosyal yapılarının ve iĢgücü piyasalarının özelliklerini de yansıtan refah sistemleri, her ülkede ideolojik ve kültürel miraslar oluĢturmaktadır. Bu nedenle refah devletleri, ülkelerin sosyo-ekonomik, siyasal ve kültürel yapılarının önemli parçalarıdır. Bu süreçte refah sistemleri küreselleĢmenin kendilerini etkileme biçimi ve Ģiddetini, sahip oldukları yapılar çerçevesinde yine kendileri belirlemektedir. KüreselleĢmenin neden olduğu varsayılan refah devleti reformları ulusal düzeylerde küreselleĢme eğilimi göstermektedir. Örneğin artan kamu borçlarının önemli bir kısmını oluĢturan refah harcamalarını azaltmak için ulusal hükümetlerce yapılan düzenlemeler, küreselleĢmenin ortaya çıkardığı varsayılan tasarruf önlemleriyle paralellik gösterebilmektedir.

2.8.2. KüreselleĢme Kapsamında Sosyal Politika Araçları

Toplum da var olan ve sosyal politkayı ilgilendiren sosyal sorunların çözümü konusun da sosyal politikanın farklı yaklaĢımları vardır. Sosyal politka da baĢ aktör

162www.ekodialog.com/Makaleler/küreselleĢme_paradoks_1.html, EriĢim tarihi, 21.05.2013 163 Sendika Kavramı ve Tarihsel GeliĢim Süreci, Ekim, 2012,

devlettir. Sanayi Devrimi‟nden beri bu hep böyle olmuĢtur. Devletin sosyal hayata müdahalesi tarihsel süreç itibariyle kimi zaman az, kimi zaman da çok olmuĢtur. Ancak her zaman sosyal politikaların uygulamasında devletin ağırlığı hissedilmiĢtir. Sosyal politkanın sosyal yapıya müdahalesinin genel de iki farklı yönde olduğu kabul edilmektedir. Birincisi kamunun yaptığı müdahale diğeri de sivil toplumun mudahalesidir. Ancak sivil toplum müdahalesi devlete yardımcı olma niteiğindedir164

.

KüreselleĢme kapsamındaki sosyal politikalar aĢağıda belirtilen tedbirleri hedef almaktadır.

Yasal düzenlemeleri sosyal ihtiyaçlara uygun bir Ģekilde geliĢtirmek,

Yasal sınırlar içinde hem iĢ güvencesini, hemde istihdamı arttırmaya çalıĢmak,

Sosyal kültürel örgütlere yapılan yardımları ve kredi olanakları, topluma sunulan hizmetlerin satın alınmasını sağlamak,

Gelir formasyonunun ve kamu hizmetlerinin bölgesel özelliklerini göz önüne almak kaydıyla sosyal reformlar için gerekli ortamı hazırlamak,

Sosyal sorunları çözmek amacıyla hayırseverlik, gönüllü tıbbi ve sosyal sigorta ve diğer Ģekillerde kurulan örgütlerle ilgili her türlü teĢvik, vergi ve diğer menfaatleri gözeterek arttırmaktır165

.

164 Abdülkadir ġenkal,a.g.e., s.57-58 165 Abdülkadir ġenkal, a.g.e., s.58

ÜÇÜNCÜ BÖLÜM

3. AVRUPA BĠRLĠĞĠNĠN SOSYAL POLĠTĠKASI