• Sonuç bulunamadı

7. SONUÇLAR VE ÖNERİLER

7.1. Sonuçlar

Geçekleştirilen tez çalışması sonucunda görülmüştür ki, gelişmiş öğretim teknolojileri alanında yapılan çalışmalar, birden fazla disiplinle ilişkili olması sebebiyle, farklı alanlarda uzmanlık gerektiren, uzun süreçli, kapsamlı ve zor çalışmalardır.

Bireyselleştirilmiş öğretim sistemlerinde modellenmeye çalışılan insan ve insanın öğrenme biçimidir. Bunların modellenmesindeki zorluklar düşünülürse, ortaya yüzde yüz doğru bir öğretim sistemi modeli koymak veya ortaya konan modelin yüzde yüz doğru olduğunu iddia etmek mümkün değildir. Bu tez çalışmasıyla; farklı kurslar için bireyselleştirilmiş bir öğretim ortamını yeniden kullanılır öğrenme nesneleri ve öğrenme materyaleri ile oluşturan bir öğretim sistemi tasarımı gerçekleştirilmiştir. Bu tez çalışmasıyla ortaya konan model, bireyselleştirilmiş öğretim sistemleri için bir tasarım yaklaşımıdır.

Her ne kadar son on yıl içinde e-öğrenme alanındaki standartlaşma çalışmaları sebebiyle öğretim sistemleri için belli standartlar oluşturulmuş olsa da, öğretimin bireyselleştirilmesi açısından bakıldığında “Öğretim nasıl bireyselleştirilir?” sorusunun cevabı olacak ve tüm e-öğrenme sistemleri için uygulanabilir bir model henüz yoktur. 1990 -2000 yılları arasında Z.Ö.S ve U.Ö.H.S’ler alanında farklı Y.Z modelleme yaklaşımları veya uzman sistem yaklaşımıyla gerçekleştirilmek istenenler bugün; nesneye dayalı programlama mantığı ile örtüşen ve bu sebeple teknolojik açıdan sistemlerin tasarım ve gerçekleştirilmesine yeni bir boyut kazandıran bilgi tabanlı bir modelleme yaklaşımı olan ontoloji yaklaşımı ile gerçekleştirilmek istenmektedir.

Ontoloji tabanlı modelleme, bilgi mühendisliği açısından ele alındığında bundan sonraki yıllarda değeri artarak devam edecek bir modelleme yaklaşımı olacaktır. Pek çok alanda kullanılan ve özellikle örün ontoloji dilleri alanındaki gelişmelerle uygulanabilirliği arttırılan bu modelleme yaklaşımının anlaşılırlığı, sadece bilgi mühendislerinin veya bilgisayar bilimi uzmanlarının değil aynı zamanda alan uzmanlarınında ontoloji geliştirmelerini kolaylaştıracaktır. Böylece, öğretim sistemleri alanında da görülen temel bir modelleme problemi, “modellemede uzman bilgisi eksikliğinden kaynaklanan sorunlar” azaltılmış olacak ve alan uzmanları tarafından geliştirilebilen alan bilgisi açısından daha kaliteli bilgi tabanlı sistemler ortaya konacaktır.

Öğretim sistemleri için geliştirilen ontolojiler arasında farklıklar olması yine sistemlerin standartlaşma problemlerinin devam etmesine sebep olmaktadır. Bu sebeple bu tez çalışmasında baştan sona yeni bir öğretim sistemi ontolojisi sunmak yerine, e-öğrenme standartları çerçevesinde var olan içerik standartlarının iyi yönleri seçilip bir araya getirilerek bireyselleştirilmiş öğretim sistemleri için bir içerik modeli ortaya konmuştur.

Bireyselleştirilmiş öğretim sistemleri karmaşık sistemlerdir. Birden fazla modelden oluşması, her modelin tasarımının ayrı uzmanlık gerektirmesi bu alandaki çalışmaların bir grup çalışması olmasını zorunlu kılmaktadır. Sadece, sistemleri teorik altyapısıyla ele alan eğitim teknolojisi uzmanları veya sadece sistemleri gerçekleştirme teknolojileri açısından ele alan bilgisayar bilimleri uzmanlarının bu alanda yaptıkları bireysel çalışmalar yetersiz kalacaktır. Bu alanda yapılan çalışmaların, eğitim uzmanları, bilgisayar bilimi uzmanları ve bilgi mühendisleri işbirliğinde ortaya çıkarılması, bireyselleştirilmiş öğretim sistemlerinin standartlara kavuşması ve yaygınlaştırılması açısından etkin olacaktır.

Önerilen sistem, öğrenme içeriğinin bireyin ihtiyaçları doğrultusunda bireyselleştirilmesi üzerine odaklanmaktadır. Bu doğrultuda, tez çalışmasında bireyselleştirilmiş öğretim sistemi üç temel model çerçevesinde ele alınmıştır. Bu modeller; ilgi alanı modeli, kullanıcı modeli ve uyarlama modelidir. Bu üç model bireyselleştirilmiş öğretim sistemini oluşturan temel modellerdir. Üç model

içerisinde derinliğine araştırılan ve bu tez çalışmasıyla ayrıntılandırılan ve uygulamaya dönüştürülen modeller, ilgi alanı modeli ve uyarlama modelidir.

Bu tez çalışmasında, bireyselleştirilmiş bir öğretim sisteminin farklı öğrenme içeriklerini sunmak amacıyla kullanılabilir genel bir yapıya sahip olabilmesi için ilgi alanı modelinin nasıl tasarlanması gerektiği temel araştırma problemidir. Bu araştırma problemi çerçevesinde, ilgi alanı modelinin ontoloji tabanlı olarak gerçekleştirilmiştir.

Önerilen sistemde ilgi alanı modeli “amaç modelleme” yaklaşımına göre oluşturulmuştur. İlgi alanı modeli katmanlı yapısına göre, kavramsal katmanda öğrenme amaçları ilgi alanı kavramlarıyla ilişkilidir. İlgi alanı kavramları ve öğrenme amaçları, öğrenme içeriği katmanındaki Ö.N’leri ile ilişkilendirilmiştir. Kavramın özelliğine göre kavramı açıklamak için farklı öğe boyunda Ö.N kullanılmaktadır. Kavram katmanındaki, öğrenme amacı kavramı veya ilgi alanı kavramı aynı Ö.N ile veya farklı Ö.N’leri ile ilişkili olabilirler. Önerilen yeni ilgi alanı modelinin kavram katmanının hem amaç kavramlarına hem de ilgi alanı kavramlarına göre iki ayrı anlambilimsel ağ ile oluşturulması, önerilen sistemin hem amaca dayalı hem de kavrama dayalı öğrenme içeriği oluşturabilmesini sağlamaktadır. Böylece önerilen sistemde, “Amaç Tabanlı Öğrenme” etkileşim biçimi seçildiğinde, seçilen amaçla ilişkili olma durumlarına göre ilgi alanı kavramları çizgesinin çözülmesiyle atomik kavramlarla ilişkili Ö.N’lerinden bir öğrenme içeriği üretilmektedir. Eğer seçilen etkileşim biçimi “Kavram Tabanlı Öğrenme” ise, seçilen bileşik ilgi alanı kavramına göre, ilgi alanı kavramları anlambilimsel ağı çözümlenmekte ve atomik kavramlar aralarındaki ön koşul ilişkisine göre sıralanmaktadır.

Ö.N’lerinden üretilen öğrenme içeriği öğrenme gereksinimlerine göre hazırlanmış olarak öğrenciye sunulmaktadır. İçerik üretiminde kullanılan Ö.N’ler aynı veya farklı olabilmektedir. Bu sebeple, önerilen sistemde Ö.N’ler için tekrar kullanırlık özelliği vardır. Ö.N’leri farklı öğe boylarında olabilmektedir. Örneğin bir ders tipi Ö.N’nin bir parçası olan konu tipi Ö.N başka bir ders içinde kullanılabilmektedir. Aynı ilişki, modül ve ders tipi Ö.N arasında veya kurs ve modül tipi Ö.N’leri arasında da

kurulabilir. Dolayısıyla sadece kavram katmanında değil, öğrenme içeriği katmanında da Ö.N’lerinin tekrar kullanılabilirliği sağlanmaktadır. Ö.N’leri farklı öğe boyuna ve eğitsel özelliğe sahip sayısal kaynaklarla oluşturulmaktadır. Bir Ö.N’n oluşturan sayısal kaynaklar, öğrencinin bilişsel bilgi düzeyine ve öğrenme sitiline göre veya bilişsel bilgi düzeyine ve içerik tercihlerine göre belirlenmektedir. Dolayısıyla, farklı Ö.N’leri aynı sayısal kaynakların veya farklı sayısal kaynakların kullanılmasıyla oluşturulabilmektedir. Bu durum, önerilen ilgi alanı modeliyle sayısal kaynaklar içinde tekrar kullanılırlık özelliğini sağlamaktadır. Böylece, hem Ö.N’leri hem de sayısal kaynaklar için tekrar kullanılırlık sağlanarak önerilen sistemin uyarlama yetenekleri arttırılmaktadır.

İlgi alanı modeli, bireyselleştirilmiş öğretim sistemlerinde öğretim içeriğine ait yapısal bilgiyi ortaya koyma biçimidir. Bu yapısal bilgi ancak öğretim metodları ile desteklendiğinde eğitsel bir nitelik kazanabilir. Önerilen sistemin uyarlama modeli bu noktada önemlidir.

Uyarlama modeli, kavram seçme kurallarının tanımlanması ve içerik seçme kurallarının tanımlanması olmak üzere iki işlem sürecini kapsamaktadır.Kavram seçme sürecinde; öğrencinin tercihiyle veya sistemin belirlemesiyle ilgi alanı ontolojisinden öğrenme amacıyla ilişkili kavram veya kavramlar seçilmektedir. Seçilen kavramlar, öğrencinin bilinen bilişsel bilgi düzeyine göre ayıklanır ve buna göre öğrencinin bilmediği kavramlardan bir kavram listesi üretilir. İçerik seçme sürecinde ise, her kavram için öğrenme materyali bilgi tabanından içerik seçme kurallarına göre ilgili öğrenme kaynakları seçilir. İki işlem sürecini yorumlayan uyarlama motoru bir öğrenme amacına dayalı öğrenme içeriği sıralaması oluşturur. Önerilen sistemin uyarlama modeli; öğrenme amaçlarına ve ilgi alanı kavramlarına dayalı olarak öğrencinin bilgi seviyesini tespit eden ve öğrencinin öğrenme sitiline uygun bireyselleştirilmiş içeriği üreten bir yapıya sahiptir. Bu kriterlere göre bakıldığında, önerilen sistemin uyarlama modelinin kaynağı; öğrencinin bilişsel bilgi düzeyi ve öğrenme sitilidir. Sistem, uyarlanır sunum teknolojisiyle uyarlamayı gerçekleştirmektedir. Öğrencinin tercihleri göz önüne alınmakla beraber uyarlama sistem tarafından kontrol edilmektedir. Uyarlama, ilgi alanı ontolojisinin katmanları

arasında ilişkilendirmeyi sağlayan Swrl kuralları ile gerçekleştirilmektedir. İlgi alanı ontolojisine göre kurs kavramları, kurs öğrenme amaçları ve öğrenme materyalleri ve öğrenme içeriği oluşturulduktan sonra uyarlama kurallarının çalıştırılması ile sistemin öğrenme içeriğini oluşturan Ö.N’lerinin içerik tanımlamaları; kurs kavramları, kurs öğrenme amaçları ve öğrenme materyalleri kullanılarak tamamlanmakta bir kurs oluşturulmaktadır. Oluşturulan kurs üzerinde etkileşim biçimlerine göre ve kullanıcı modelinden alınan bilgilere göre seçim yapılmakta ve bireyselleştirilmiş öğrenme içeriği üretilmektedir.

Önerilen sistemin uygulanması, örnek bir öğretim modülü ile gerçekleştirilmiştir. “Rezonans öğretim modülü” için belirlenen 16 adet öğrenme amacı ve 35 adet kavram vardır. Öğretim modülünün öğrenme içeriğini oluşturan 5 adet modül, 11 adet ders ve 20 adet konu bulunmaktadır. Önerilen sistemin uygulamasında öncelikle “Rezonans öğretim modülü”nün öğrenme amaçlarının ve kavramlarının ilişkilerini gösteren kavramsal şemalar CMap aracı ile oluşturulmuştur. Daha sonra, oluşturulan kavramsal şemalar sitemin ilgi alanı ontolojisine aktarılmıştır ve kurs materyalleri dosyası üretilmiştir. Öğrenme ortamında seçilen etkileşim biçimlerine ve statik kullanıcı modeli verilerine göre sistemin uyarlanır içerik üretmesi örnek ekran resimleriyle açıklanmıştır. Üretilen öğrenme içeriğini oluşturan Ö.N’lerinin ve Ö.N’lerini oluşturan öğrenme materyallerinin tekrar kullanılırlık özelliğine sahip olduğu ve bu durumun önerilen sistemle amaçlanan hedefleri karşıladığı görülmüştür.