• Sonuç bulunamadı

ÜÇÜNCÜ BÖLÜM KAVRAMSAL ÇERÇEVE: SİYASAL PARTİLER

4. Siyasal partilerin bir diğeri işlevi de seçmen desteğinin çoğunluğunun

alanların iktidarı kullanmaları, çoğunluğu elde edemeyenler ise muhalefet görevini yerine getirmeleridir. İktidar karşısında muhalefet partisinin toplumun vicdanı olma ve iktidar potansiyeli olma özelliğini bünyesinde taşımaktadır (Günal, 2006: 18). İktidarın denetlenmesi yine başka siyasi parti tarafından sağlanmış olmaktadır. "Gelişmekte olan ülkelerde siyasal partiler, kitlelere demokratik kuralları ve siyasal sürecin işleyişini öğretmek gibi demokrasinin kurumsallaşması açısından da son derece önemli bir işlevi yerine getirirler" (Akgün, 2007: 39).34 Demokrasinin kurulma aşamasında olan ülkelerde siyasal partiler demokrasinin kurumsallaşmasında önemli bir işlevi yerine getirmektedir. Çoğulcu seçimler sayesinde yarışmacı bir siyasal sistemin kurulması siyasal partilerin varlığı sayesinde mümkün olabilir.

Siyasal partiler bireylerle kurdukları bağ sayesinde kitlelerin siyasal sistemle bütünleşmesini sağlarken aynı zamanda kitlelerin seçimlere katılmasını da sağlamaktadır. Seçime katılmayabilecek olan bir seçmenin kendisine yakın gördüğü siyasi parti sayesinde seçime katılması beklenen bir durumdur. Ayrıca seçime katılımı seçmeni ikna ederek sandığa götürme işlevi siyasal partilerin sahip oldukları örgüt ve üyelik yapısı sayesinde gerçekleşmektedir.

3. 10. Klasik Siyasal Parti Tipolojileri

Siyasi partiler demokratik bir sistemin en temel kurumu olarak bugüne kadar üzerinde çok tartışılmış, üzerinde yorumlar yapılmış ve ortaya çıkışlarından itibaren tarihsel süreç içersinde farklı gruplara ayrılmış kurumlardır. Belli ölçütler kullanılarak

33

Bireylerin siyasal sisteme katılmaları, siyasi bilinç ve kanaatlerinin oluşmasında siyasal partiler bir aracı kurum olarak devreye girmektedir. Siyasal sistemin nasıl işlediğini öğrenmek, iktidar oyununun kuralları hakkında fikir sahibi olmak ve siyasete katılmanın ve müdahil olmanın yolları hakkında bilgi sahibi olmak gibi siyasal sosyalleşme işlevi ile siyasi partiler, mevcut siyasi kültürün benimsenmesi ve sürdürülmesinin yanında yeni değer ve inançların yaratılmasını da sağlarlar (Türköne, 2010: 255-256). 34

Duverger bu konu ile ilgili vesayetçi tek parti sıfatını kullanmaktadır. Türkiye’deki CHP örneğini vererek, CHP’nin demokrasiye geçilmesinde, demokratik işleyişlerin yerleşmesinde etkili olduğunu belirtmektedir (Duverger, 1993).

siyasal partilerle ilgili sınıflamalar yapılmaktadır. Siyasal partilerin ortaya çıkışlarında tarihsel olarak göstermiş oldukları parlamento içinden veya dışından doğmuş olmaları partilerle ilgili olarak parlamento içinden veya dışından doğmuş olanlar diye bir sınıflamaya yol açmıştır. Parti tipolojilerinde ise partilerin yapısal özellikleri bu sınıflamayı belirlemektedir.

Siyasal partilerin sınıflaması yapılırken belli başlı özellikler göz önünde bulundurulmaktadır. Kapani (1998: 175)'ye göre bu özellikler şu şekilde sıralanabilir: Parti içinde iktidar dağılımı ve merkezleşme derecesi, liderin rolü, parti disiplininin sıkı veya gevşek oluşu, kararların alınmasına katılma olanakları, ideolojinin parti politikasındaki rolü, partinin parlamento grubu ile diğer partiler arasındaki ilişki, parti tutarlılığı, üyeler arasındaki ilişkilerdir. Siyasal partilerin yapılarında parti içinde liderin rolü ve liderin seçim şekli, parti örgütü içinde merkezileşme derecesi de belirleyici olan diğer faktörler arasında sayılabilir.

Geçmişten günümüze siyasal parti üzerine çalışan siyaset bilimciler de partilerle ilgili farklı kategoriler oluşturmuşlardır. Bu kategoriler de yukarıda bahsedilen özellikler çerçevesinde oluşturulmuştur. Araştırmanın bu kısmında Duverger'in kadro ve kitle partileri; Neuman'ın bireysel temsil ve sosyal bütünleşme partileri, Bottomore'ın reformcu ve devrimci partiler tipolojileri ele alınacaktır.

3. 10. 1. Duverger'in Kadro ve Kitle Partileri

Duverger, siyasal partileri ortaya çıkışları itibariyle iki farklı kategoriye ayırmıştır. Duverger siyasal partileri köken itibariyle parlamento dışında doğmuş ve parlamento içinde doğmuş partiler olarak ikiye ayırmıştır. Duverger'in ortaya koyduğu bu ayrım siyasal partilerin ortaya çıktığı Batı Avrupa ve Amerika gibi parlamento geleneğinin eski olduğu ülkelerdeki gelişmeye bağlıdır denilebilir. Bu kategorilendirmede temel olan ölçüt parlamentodur.

Kadro partisi ile kitle partisi arasındaki temel ayrım, partilerin büyüklükleri değil yapılarındaki farklılıklardır (Duverger, 1993: 106). Kadro partileri siyasi partilerin ilk örneklerinden sayılabilir (Mack, 2010: 34). Bu anlamda parlamento içinde doğmuş partilerle özellikleri açısından benzerlik göstermektedirler. Bu tür partilerde, temel

belirleyici birim komitelerdir ve komitelerde herkese görev verilmez. Üyeler, görev alan kişiler, adaylar seçkin bir tabakadan35

olması gerekir. Partinin finans ihtiyaçları ve seçim sürecinde ortaya çıkan mali ihtiyaçlar bu seçkin kişilerin maddi gücü tarafından karşılanır. Kadro partisinde seçme esastır ve işleyiş bu seçme üzerinden gerçekleşir. Kadro partilerinde asli unsur parlamento içindeki meclis gruplarıdır. Meclis grupları komiteler aracılığıyla bu örgütlemeyi gerçekleştirmişlerdir. Meclis gruplarının belirleyici olmasından dolayı da parti disiplini ve merkezi otorite zayıftır.

Kitle partileri ise isminden de anlaşılacağı üzere seçimlerin daha çok tabana yayılmasına bağlı olarak, seçmenlerin oy hakkının genişlemesi ile de orantılı olarak, kadro partilerinden daha sonra siyaset sahnesine çıkmışlardır. Siyasetin ve oy kullanmanın toplumun geniş kesimine yayılmasına bağlı olarak, kitleler üzerinden örgütlenen yeni bir parti tipini ortaya çıkarmıştır. Kitle partileri de Duverger'in sınıflamasındaki parlamento dışında doğan partilerin özellikleri ile örtüşme göstermektedir.36

Kadro partilerinde seçme ile nitelik ön plana çıkarken, kitle partilerinde bunu yerini nicelik almaktadır. Çünkü kitle partilerinde önemli olan üyeler aracılığıyla finans, örgütlenme, işleyiş gibi sorunların çözülmesidir. Buna bağlı olarak da üye sayısının önemi artmaktadır. Sahip olunan üye sayısı hem alınacak oyda hem de partinin finans ihtiyacının karşılanmasında belirleyicidir. Kitle partilerinde seçim giderlerinin karşılanması, kadro partilerinde seçilmiş zengin kişilerin sağladığı destek değil, üyelerin vermiş olduğu aidatlardır. Partiyi ayakta tutan ve seçim giderlerin karşılanması büyük ölçekte bu aidatlara bağlıdır. Bir kitle partisinin gücü sahip olduğu üye sayısı ile belirlenebilir. Parti aidatlar sayesinde siyasal eğitim çalışmalarını ve günlük faaliyetleri için gerekli olan fonları toplar; seçim giderlerini de aynı yoldan karşılayabilir. Mali ve siyasi yönler birleşmektedir. Seçim kampanyalarının büyük çapta giderlere neden olması karşısında kitle partileri bu ihtiyaçlarını kapitalist yollarla finanse etmek yerine demokratik bir finansmanla karşılamaktadır (Duverger, 1993: 107).

35

Kadro partilerinde nicelik değil nitelik önemlidir. Kadro partileri parti için gerekli olan finansmanı, örgütlenmeyi maddi anlamda iyi durumda olan seçilmiş kişiler aracılığıyla sağlar. Seçkinler her şeyden önce, adı, prestiji veya ilişkileri sayesinde, adaya destek olabilecek ve oy sağlayabilecek nüfuzlu kişiler; ikincisi, seçmenlere yön verme ve kampanyayı örgütlendirme sanatını bilen teknisyenler; nihayet, savaşın barutunu sağlayan mali destekçiler vardır. Burada nitelik en önde gelir: Büyük prestij, teknik ustalık, geniş servet gibi. (Duverger, 1993: 107).

36

Kitle partilerinin gelişimi ile birlikte kadro partileri ile aralarında ortaya çıkan rekabet sonucu kadro partileri de kitle partilerine benzemeye başlamışlardır. Buna bağlı olarak kadro partileri seçkin bir azınlığın partisi olmaktan çıkmaya çalıştılar. Kadro partileri üye sayılarını arttırmaya çalışmışlardır. Partinin ideolojisi, ekonomik gücü gibi etkenler bu şekilde bir örgütlenmeye ihtiyaç duymadığı için bu değişim geniş boyutlu gerçekleşmemiştir.

3. 10. 2. Neuman'ın Bireysel Temsil ve Sosyal Bütünleşme Partileri

Neuman'ın tipolojisi Duverger'in tipolojisi ile benzer özellikler göstermektedir. Duverger'in kadro partileri Neuman'ın tipolojisinde bireysel temsil partileri ile benzerdir. Kitle partileri ise sosyal bütünleşme partileri ile benzer özellikler sergilemektedir.

Bireysel temsil partileri sınırlı katılma işleyişine sahiptir ve gevşek bir parti örgütlenmesi ile faaliyetlerini sadece seçim zamanlarında sürdürmektedirler. Disiplin ve ideoloji yönünden zayıf olan bireysel temsil partilerinde üyeler de aktif değildir. Sosyal bütünleşme partileri ise daha çok Duverger'in kitle partileri ile benzerlik gösterirler. Siyasal katılmanın tabana yayılması ile ortaya çıkmışlardır. İdeolojik ve örgütsel yönü daha ağır basan parti tipidir ve mümkün olduğunda çok oy desteğini sağlamaya yönelik faaliyet gösteriler. Üyeler üzerinde de ideolojinin ve örgütsel yapının etkisi fazladır. Üyeleri bir araya getiren daha çok bu ideolojik birlikteliktir. Sosyal sınıf tabanına dayanan bu partiler toplumu birleştirme amacı taşımaktadırlar (Kapani, 1998: 172-173; Türköne, 2010: 261).

Neuman'ın partilerle ilgili bu sınıflaması Duverger'in sınıflaması ile benzer özellikle göstermekle birlikte temel farklılıklara da sahiptir. Neuman'ın sınıflamasında siyasal partilerin işlevleri belirleyici olmaktadır. Siyasal partilerin yerine getirmiş oldukları işlevler üzerinden Neuman bireysel temsil ve sosyal bütünleşme partileri olarak sınıflamayı ortaya koymuştur.

3. 10. 3. Bottomore' un Reformcu ve Devrimci Partileri

Bottomore'un siyasal partilerle ilgili sınıflamasında partilerin kendilerine biçtikleri değişim amacı belirleyici olmaktadır. Reformcu ve devrimci parti ayrımı bu çerçevede ortaya konulmuş bir tipolojidir. Partilerin değişime yönelik duruşları ile Bottomore bu ayrımı ortaya koymaktadır.

Toplumun yaşamış olduğu değişimlerin topluma yerleştirilmesi, reformcu partilerin bir özelliği olarak belirmektedir. Reformcu partiler, toplumda karşı çıkılamayacak düzeyde olan değişimlerin toplumca benimsenmesinde kendilerine aktif rol biçen partiler olmaktadır. Devrimci partiler ise toplumun düzenini değiştirerek yeni bir düzen kurma tasavvuru ile hareket ederler. Topluma değişimleri kabul ettirmekten ziyade devrimci partiler toplumun önüne yepyeni bir dünya koyma amacındadırlar (Bottomore, 1987: 28).

Reformcu ve devrimci partiler toplumun değişimi ya da değiştirilmesi noktasında hareketle ortaya konulmuş bir tipolojidir. Bu sınıflandırma da yine önceki sınıflandırmalarla bir ölçüde benzerlik göstermektedir. Kitle ve kadro partileri ya da bütünleşme ve bireysel temsil partilerinde olduğu gibi bir eski-yeni ayrımından söz edilebilir. Bu anlamda kadro partileri ile bireysel temsil partilerinin daha reformcu bir değişme anlayışına yakın durdukları söylenebilir. Buna karşılık kitle partilerinin ve sosyal bütünleşme partilerinin daha radikal değişimler öngören bir parti özelliğine yakın durdukları söylenebilir.

3. 10. 4. Klasik Tipolojilere Eleştiriler

Yukarıda değinilen parti tipolojileri, daha çok siyasal partilerin ilk ortaya çıkmış olduğu ülkelerde ve ilk ortaya çıkış süreçleri temel alınarak ortaya konulmuş tipolojilerdir. Bu tipolojiler dünyanın geri kalan ülkelerindeki siyasal partileri açıklamakta yetersiz kalabilir. Ayrıca siyasal partilerin sosyo-ekonomik ve teknolojik gelişmelerle birlikte yaşadıkları değişimler sonucu bir takım farklı özellikler siyasal parti yapılarında ortaya çıkmaktadır. Özellikle kitle iletişim araçlarındaki gelişme ve

"ideolojinin etkisiz kalması tezleri"37 çerçevesinde siyasal partileri derinden etkileyen iki olgu olarak ortaya çıkmıştır. Bu açıdan da ortaya konulan bu tipolojilere eleştiriler gelmiştir. Gelen eleştiriler de daha çok gelişmekte olan ve Batı ülkelerinden sonra demokratik yönetimlere geçmiş olan ülkelerin siyasal partilerini açıklama çerçevesinde ortaya çıkmaktadır.38

Klasik tipolojilerde parti tipleri birbirinden ayrılırken partilerin kuruluşlarının parlamento içinde ya da dışında olmasına göre bir değerlendirme yapılmıştır. Bunun dışında siyasal partilerin ortaya çıktığı çevrenin sosyo-ekonomik koşulları, siyasal ve kültürel yapıları siyasal parti tiplerinde belirleyici olmaktadır. Buna bağlı olarak da farklı parti tipleri ortaya çıkmaktadır. Toplumun karmaşıklaşması yolundaki gelişmişlik düzeyi parti sınıflamasında etkili olduğu gibi farklılaşması da geçerli olabilir. Siyasal partilerin ortaya çıkışında siyasal mücadele ne zaman örgütleşmeyi zorunlu hale getirmiştir? Ortaya çıkan bu örgütlerin tutum ve davranışları ne gibi özellikler göstermişler ve nasıl değişmiştir? Siyasal gelişme ile parti örgütlenmesini koşut bir şekilde düşünmek siyasal partiler konusunda yeni sınıflamalar yapmayı gerekli kılmaktadır.

Siyasal partilerin gelişim seyrine bağlı olarak da farklı tiplerde siyasal parti yapıları belirmiştir. Gerek siyasal boyutta gerekse ekonomik ve toplumsal boyutlarda ortaya çıkan değişimler siyasal partileri de bu yeni duruma uyum sağlamayı,

37

İdeolojilerin sonunun ilan edilmesi neoliral politikaların alternatifsizliğini desteklemek için ortaya atılmıştır. Siyasetin çöküşünün ekonomik ve sosyal nedenlere bağlanması politik düşüncelerin oluşumunu engelleyebilir. Siyasetin çöküşünün nedenlerinin somutlaştırılması sadece basit bir ifade olmaktan ziyade gelecekte alternatif politikaların oluşumu ihtimaline engel olabilir. Sağ ve solun politik önerilerinin ekonomik ve yapısal nedenlerden dolayı geçersiz hale geldiğini ifade etmek tam olarak alternatifsizliği doğurabilir. Ve gelecekle ilgili iki kanadın da politika üretmesinin önünde en büyük engel olabilir (Furedi, 2005: 54). Alternatif yoksa ne yapmalı? Yapacak bir şey kalmamıştır. Yapılacak olan, üretilecek olan politika mevcut sistemin işleyişine uyum sağlamaktır. Tam olarak neoliberal ekonominin beklediği bir sonuç olarak okunabilir bu durum. “Siyaset sona gelmiştir; çünkü gerçeklik siyasete başka alternatifin olmadığını dikte etmektedir” (Furedi, 2005: 54).

38

Bugün, siyasal parti gerçeğini dünya düzeyinde genel bir olay olarak saptadığımıza göre, partilerin kuruluş nedenleri çok değişik ve karmaşık olabilmektedir. Üçüncü dünya ülkelerinde yaygın bir biçimde karşımıza çıkan Ulus-Devlet kurucusu partiler bu sınıflama ile nasıl açıklanabilir? Siyasal sistemlerin coğrafi kültürel özellikleri, parti kuruluşlarında geniş ölçüde etki yapmaktadır. Tarihsel çerçeve kendi determinizmine göre bu coğrafi-kültürel yapı içinde olanakları sağlamakta, ortaya çıkan yönetici tipleri Devlet-ulus kurucusu partilerin biçimlenmesinde birinci planda rol oynamaktadır. Daha sonraki gelişmeler, parti içinde bölünmelerin baş göstermesine, çatışmaların ortaya çıkmasına yol açmaktadır. Yukarıdaki sınıflamanın olanak vermediği önemli bir parti tipi de, partilerin doğurduğu partilerdir. Birçok ülkede, özellikle az gelişmiş ülkelerde en genel olay, partilerin bölünmesinden dolayı ortaya çıkan partilerin sayıca çoğalması gerçeği olmaktadır (Çam, 2005: 420).

örgütlenmelerini, üyelik anlayışlarını, ideolojilerini bu yönde değiştirme yönünde bir farklılık ortaya çıkarmıştır. Parti yapıları seçimlere dönük, tüm seçmenlere hitap eden, amaçları seçmenlerin oylarının çoğunluğunu sağlama yönünde bir görünüme sahip olmaya başlamıştır.

3. 11. Yeni Tipoloji Denemeleri

Klasik siyasal parti tipolojilerine yöneltilen eleştirilerle birlikte siyasal parti literatüründe farklı sınıflamalar ortaya çıkmıştır. Siyasal partilerin teknolojik değişimlere ayak uydurma çabalarının bir sonucu olarak da buna uygun parti tipleri ortaya çıkmıştır. Yeni tipolojilerde ortaya çıkan siyasal partilerle seçmenin temasının azalması yönündedir. Bununla birlikte siyasal partilerin seçimlere yönelik seçmen desteği sağlamaya hedeflenirken bir önceki dönemde sahip oldukları bir takım özellikleri de ikinci plana atmaları yeni dönemin bir özelliği olarak göze çarpan değişmeler arasında sayılabilir.

Yeni dönem tipolojileri siyasal partilerin kitlelerle olan bağının kopuşunu da betimlemesi açısından önemli sayılabilir. Yeni dönem siyasi parti tipolojileri arasında Hepsini Yakala Partileri (Catch-All Parties), Seçimlere Dönük Profesyonel Partiler ve Modern Kadro Partileri sayılabilir.

3. 11. 1. Hepsini Yakala Partileri (Catch-All Parties)

Hepsini yakala parti tipi yeni dönemde Otto Kircheimer tarafından ortaya atılmıştır. Batı demokrasilerinde siyasal partilerin tüm kesimleri temsil etme iddiası ile siyaset yapmaları sonucu ortaya çıkmış olan bir sınıflamadır. Hepsini yakala partilerinde 1980 öncesinin belli toplumsal kesimlerini veya sınıflarını temsil etme gibi bir durum söz konusu değildir. Belli kesimlerin temsil edilmesi yerine tüm ulusun tüm kesimlerinin temsil edilmesi amacı gelmiştir. Hepsini yakala partilerinde partilerin finans ihtiyaçları üyelerden değil devlet yardımlarından ve özel birçok kaynaktan sağlanmaktadır. Bu özelliği ile de hepsini yakala partileri, liderin egemen olduğu örgütsel yapının zayıf olduğu ideolojik karakterin ikinci planda yer aldığı bir özellik sergilemektedir.

Hepsini yakala partileri belirli toplumsal kesimlerin veya sınıfların sözcüsü olmak yerine tüm ulusun sözcüsü olma iddiasında, üyelerden çok liderin egemen olduğu, parti mali desteğinin kamusal ve özel kesimden sağlandığı, ideolojik bir yöne önem vermeyen bir örgütsel yapı ortaya çıkarmışlardır. Bu tür partilerde lider belirleyici olmakta, kitleler üstünde de liderin etkisi sayesinde seçmen desteği kazanılmaktadır. Bu süreçte etkili olan Avrupa'da ortaya çıkan sosyal devlet anlayışı ile sınıfsal sorunların bir ölçüde çözüme kavuşturulmasıdır. İşçi sınıfının ve orta sınıflarının çıkarlarının sosyal devlet anlayışı ile karşılanması hepsini yakala parti tipinin ortaya çıkmasında etkili olmuştur. Bu tür partileri güçlendiren de kitle partilerinin ideolojik anlamda net olmamaları ve birbirlerine benzemeleridir (Mack, 2010: 35). Bu parti tipolojisinin ortaya çıkmasında Alman Hıristiyan Demokratik Birlik etkili olmuştur. Bununla birlikte ABD'deki siyasal partilerin bu kavramsallaştırmaya daha çok uyduğu söylenebilir. Cumhuriyetçi ve Demokrat Partiler seçim süreçlerini bu parti tipine uygun yürütmektedirler. Ayrıca son dönemde Alman Sosyal Demokratları ve İngiliz İşçi Partisi de bu tür bir yapı ortaya koymuşlardır (Türköne, 2010: 261)

Hepsini yakala partilerinin esas hedefledikleri seçmen desteğini kazanma olduğu için ideolojik yön ikincil planda kalmıştır. İdeolojik yönün ikincil planda tutulması ve hedefin tüm seçmenlerin oyunu kazanmaya yönelik olarak belirlenmesi kitle partilerindeki üyelik anlayışının ve yapısının değişmesine neden olmuştur. Bu şekilde bir yapılanma ile hepsini yakala partileri üyeliğin ortaya çıkardığı boşluğu iyi yetişmiş kadrolarla ve medya desteği ile doldurmaya çalışmışlardır (Mack, 2010: 35). İdeolojik bağların zayıflaması hepsini yakala partilerinin ortaya çıkmasında etkili olduğu söylenebilir. Üyelerle ve seçmenle parti arasında aidiyetlik bağının zayıflaması, partilerin seçim kampanyaları ile sadece seçimlere yoğunlaşmaları, seçim sonrasında parti çalışmalarının zayıflamasına bağlı olarak, toplumun tüm kesimine hitap etmeye çalışan partiler ortaya çıkarmıştır.

3. 11. 2. Seçimlere Dönük-Profesyonel Partiler

Seçimlere dönük ve profesyonel parti tipleri Panebianco tarafından 1988 yılında ortaya atılmıştır (Türköne, 2010: 262). Bu parti tipolojisinde Panebianco'nun temel çıkış noktası hepsini yakala partileri tipinde gördüğü eksiklikler oluşturmaktadır.

Panebianco siyasal partileri seçimlere dönük profesyonel parti ile kitlesel bürokratik parti şeklinde ikiye ayırmaktadır.

İdeal tip olarak ortaya koyduğu Seçimlere dönük profesyonel parti ile kitlesel bürokratik parti kavramları ile bu yeni tipi açıklamaktadır. Kitlesel bürokratik partiler Duverger'in kitle partilerine ve Neumann'ın toplumsal bütünleşme partilerine karşılık gelmektedir. İdeolojik anlamda güçlü, teşkilatlanması ileri düzeyde, mali desteğini ise üyelerden aldığı aidatlardan sağlayan parti tipidir. Seçimlere dönük profesyonel partiler ise, kadro ve temsil partilerine tekabül etmektedir. İdeolojinin hakim olmadığı, profesyonellerin parti içinde hakim ve etkin olduğu, finansmanını belirli çıkar grupları ve devlet yardımları vasıtasıyla sağlayan, örgütlenmenin çok önemli olmadığı parti tipidir. (Türköne, 2010: 262).

Panebianco'nun sınıflamasında da siyasal partilerin geçirmiş olduğu dönüşüm etkili olmaktadır. 1980 sonrasında ideolojinin etkisini yitirdiği iddialarının artması, teknolojik gelişmelerle birlikte kitlelerin yönlendirilmesinin kolaylaşması siyasal partileri de bu yönde değişime uğratmıştır. Siyasal partilerin geçirmiş olduğu bu değişim de yeni sınıflamaların ortaya çıkmasına neden olmuştur.

Siyasal partilerle ilgili yapılan parti sınıflamalarında klasik parti tipolojileri partilerin ilk ortaya çıkış dönemlerindeki farklı özellikleri üzerinden bir sınıflama ortaya konulmuştur. Duverger'in kadro ve kitle partileri bu sınıflamanın temelini oluşturmaktadır. Daha sonraki son dönem siyasi partilerle ilgili olarak ortaya çıkan tartışmalar yeni tipolojilerin gerekli olduğunu göstermiştir. 1980 sonrası yaşanan sosyo-ekonomik ve teknolojik değişimler siyaseti kitlelerden uzaklaştırmaya başlamıştır. Siyasetin kitlelerden uzaklaşması ile birlikte siyasal partilerin de kitlelerden uzaklaştığı yönünde iddialar ortaya atılmaya başlanmıştır. Yeni tipoloji denemelerinde partilerin belirtilen özellikleri siyasal partilerin kitlelerden uzaklaştığı yönündeki değişimi de doğrulamaktadır.

3. 12. Siyasal Partilerin Geleceği

Siyasal partilerle ilgili olarak gelecekte siyasetin ana aktörleri olamayacakları, siyasal anlamda kitlelerin partilerden uzaklaştığı yönde değerlendirmeler yapılmaktadır.

Yapılan bu değerlendirmelerde, yukarıda da değinilen yeni parti tiplerinde de görüldüğü gibi, siyasal partilerle üyeleri arasındaki bağın zayıfladığı ya da kopma noktasına geldiği üzerinden bir düşüş ortaya konulmaya çalışılmaktadır.

Siyasal partilerin geleceği ile ilgili yapılan tartışmalarda da siyasal parti üyeliğindeki düşüş, parti aidiyetindeki düşüş, parti örgütlenmesindeki düşüş, ideolojisizleşme, siyasal partilerin yapılarındaki değişim noktalarında toplanmaktadır. Buna bağlı olarak da siyasal partilerin geleceği ile ilgili olumsuz öngörülerde bulunulmaktadır. Siyasal partilerle ilgili olumsuz öngörülerden birisi siyasal partilerin üye sayısındaki düşüştür. Diğer olumsuz bir değerlendirme ise parti aidiyetindeki ve parti örgütlenmesindeki düşüştür. Öncelikle siyasal partileri oluşturan temel unsur olan