• Sonuç bulunamadı

2. İRAN-TURAN-AFGAN COĞRAFYASINDA İNGİLİZ-RUS YAYILMA

2.2 Rusya’nın Yayılma Siyaseti

2.2.3 Sistemli Rus Yayılmasının Aracı Olarak “Orenburg” Şehri

Çar I. Petro’nun ölümünün ardından halefi Çariçe Anna İvanova, Sibirya üzerinden suyolu ile gerçekleştirilmek istenen yayılma politikasının, Hazar ve İran üzerinden Turan’a inme politikasının olumsuz sonuçlandığını görmüştür. Bundan dolayı Hint Denizine, Ceyhun nehrindeki ve Kaşgar’daki altın tozlarına ulaşmanın yolunun Kazak bozkırları olduğu yine heyetler tarafından belirlenmiş ve bu sebeple Or ve Ural nehri arasında bir kale yapılması planlanmıştır. Kale yapılmasının planlanmasında Küçük Orda ve Orta Orda Hanlarının Rus tabiiyetini kabul etmesi, Küçük Orda Han’ı Ebul Hayr’ın kale yapılmasını istemesi özellikle Rusların Başkurt isyanlarını önleyebilmek ve Başkurtlar üzerinde egemenliğini sağlamak istemesi178

gibi sebepler yer almıştır. Ebul Hayr Han’ın kale yapımını istemesinin amacı bölge üzerindeki Kazak ve Başkurtları Rus destekli hâkimiyeti altına almak isteğidir. Ayrıca Ebul Hayr Han kale yapılırsa Ruslara tabi olacağını bildirmiştir.179

Or kalesi için Ruslar, “Her ne kadar Kazaklar ile Kırgızlara güvenmek mümkün değilse de, onların memleketini mutlaka himayemiz altına sokmak zorundayız. Zira Kazak ve Kırgız bozkırları, bütün Asya ülkelerine açılan en önemli kapıdır180düşüncesine sahip iken Ebul

Hayr Han kendi menfaatleri doğrultusunda “Eğer Or Nehri deltasına bir kale inşa edilirse ve kale içinde oturmak için kendisine bir ev yapılırsa, Ebu’l-Hayır Han Kazaklardan uzak bir yerde güvence altında olacak, o zaman önce tatlı dille Kazakların Rus himayesine sadakat konusunda gönlünü alacak, daha sonra kendilerine hediyeler vermek maksadıyla onları kaleye davet edecek ve gözetim altına alıp hiç vakit kaybetmeden Rusya’ya gönderecek, geri kalanlarının ise gözünü korkutup cezalandıracak181” düşüncesine sahip

olmuştur.

177 Namık Kemal, “Kabil Emiri Abdurrahman Han Hazretlerinin Mektubu Geçen Numrolu Nüshamızda Derc

Olunmuşdu Biz de Ol Babda Bazı Mütalaalar Beyan Edelim”, Hürriyet, Yeni Osmanlılar Cemiyeti, Londra, 1

Şubat 1869, S.32, s.1.

178 Akdes Nimet Kurat, “Rus Hâkimiyeti Altında İdil-Ural Ülkesi”, AÜDTCFD, Temmuz-Aralık 1965, C.23, S.

3-4, s.109.

179 Orhan Doğan, “Or Kalesi’nin Kazak ve Rus Tarihindeki Yeri ve Önemi”, Geçmişten Günümüze Türkistan

Tarihinin Bilinmeyenleri Tarih Bilincine Adanan Bir Ömür Prof. Dr. Abdülkadir Donuk Armağanı, Ed. Mualla Uydu Yücel, F. Aysel Dıngıl Ilgın, Ötüken, İstanbul, Ekim 2017, s.272-273.

180 Saray, “Türkistan’da Rus-İngiliz…”, s.400. 181 Doğan, a.g.m, s.273-274.

Çariçe Anna İvanova zamanında bölge üzerinde ticareti arttırmayı planlayan Rusya, Or kalesininin inşasıyla birlikte 1734 yılında “Orenburg Araştırma Komisyonu” adlı bir komisyon oluşturmuştur. Komisyon Rus sınırına yakın ticarete meyilli bölgelerde özellikle Turan bölgesinde tarım, sanayi ve ticaret alanında araştırmalar yapılmak için kurulmuştur. Fakat komisyon bu konularda yetersiz kalınca sınırdaş olan hanlıklar ile politik ilişkilerin gelişmesi için çalışmıştır.182 Komisyon başkanı İvan

Krillov, Or kalesi projesinde bölgede bulunan Kazakların bölgeye gelmesinin teşvik edilmesi ve böylece Kazakların Turan ve Hindistan’da yapılacak ticarette önemli rol oynayacağını belirtmiştir. Yapılacak ticaret ile maden ve minerallerden büyük kazanç elde edileceğini dile getirmiştir. Başkan Krillov, Or şehri ile ilgili tüm detayları Çariçeye sunmuş, Turan üzerinden ticaret için gelenlere taviz verilerek bölgeye yerleşmelerini istemiştir. Krillov’un bu isteği Or nehri civarında kurulacak Orenburg şehrinin ticari pazar haline geleceği düşüncesinden ileri gelmiştir. 1735 yılı Ağustos ayında kurulan Orenburg şehri sadece askeri bir üs maksadı amacıyla değil, siyasi ve özellikle ticari maksatlar amacıyla kurulmuştur.183 Ayrıca Orenburg

şehrinin kurulması sonrasında bölgeyi işgal konusunda Rusya, Turan coğrafyasındakilere medeniyet götürüyoruz ve bölgedeki isyanları önlüyoruz savunmasını oluşturmuştur.184 Orenburg şehrinin kurulma aşamasında baş gösteren

ve 1738 yılına değin süren Başkurt isyanları Orenburg Araştırma Komisyonu’nun çalışmalarına engel olmuş, bu suretle istenilen netice bu tarihlerde alınamamıştır.185

Başkurtlar, 17. Yüzyılda olduğu gibi, 18. Yüzyılda da Rus yayılışına, yayılış sürecinde halklara karşı yürüttüğü Ruslaştırma ve Hristiyanlaştırma politikasına ve topraklarının Rusların eline geçmesine karşı çıkmıştır. Başkurtlar, yayılma faaliyetlerinin bozucusu konumunda olduğu için Ruslar, Başkurtlar için önlem almak gerektiğini anlamışlardır. Çar I. Petro döneminde aralarına casus yerleştirmek uygulamasına başvurmuşlardır. Fakat bu uygulama başarısız olmuş, Başkurtlar casusu fark edip öldürmüşlerdir. Daha sonra Başkurtların askere alınması gibi bir uygulama da sonuçsuz kalmıştır. Petro’nun ölümünden sonra Çariçe Anna İvanova zamanında Kazan Valisi Artemiy Volinskiy, Başkurtların isyanlarını önlemek ve tabiiyeti altına almak için 18 maddelik bir rapor yayınlamıştır ve çözüm bu raporda

182 Çapraz, a.g.m, s.54. 183 Doğan, a.g.m, s.274-276. 184 Yalçınkaya, a.g.e, s.35. 185 Doğan, a.g.m, s.277.

aranmıştır. Raporda Başkurtların ve bölgelerinin titizlikle incelenmesi ve bir zafiyet durumundan faydalanılması, Başkurt bölgelerine asker sevk edilmesi, bölge üzerindeki Kazak, Karakalpak ve Başkurtların birbirlerine düşürülmesi gibi meseleler öngörülmüştür. 1735’te kurulan Orenburg şehrinin askeri yönünü Başkurt isyanlarının önlenebilmesi ve hâkimiyet altına alınması oluşturmuştur.186

Tüm olumsuzluklara rağmen Ruslar, Orenburg’u askeri bir üs, idari ve siyasi bir bölge, ticari bir merkez haline getirmeyi düşünmüşlerdir. Bunun üzerine 1744 yılında idari otoriteyi sağlamak adına “Orenburg Valiliği”ni kurmuşlar ve vali olarak Nepluyev’i atamışlardır. Nepluyev ilk olarak ticareti geliştirmek istemiştir. Bundan dolayı Turan’a ve Hindistan’a kervanlar göndererek ikili ticari ilişkileri başlatmak istemiştir. Ayrıca Orenburg, Türkistan hanlıkları ve Turandaki diğer bölgeler ile Rusya arasındaki siyasi ve iktisadi ilişkilerin merkezi haline gelmiştir.187

Rusya Orenburg şehrindeki Müslümanları hâkimiyeti altına almak için “Orenburg Müftülüğü” nü kurmuştur ve kendilerine bağlı imam ve müftüler atayarak Rus hâkimiyetini tesis etmişlerdir. Bölge üzerinde bulunan Müslümanların Ruslara karşı aykırı hareket etmeleri engellenmiştir. Müftülük vasıtasıyla Rusya misyonerlik faaliyetlerini uygulamaya başlamış, Rus kültürünü yayma politikası başlamıştır. Kültür ögesi olan dillerini zorlaya öğretmeye başlamışlar, Türk çocuklarına Rus okullarında eğitim verilerek kendi kültürlerini unutmaları ve Rus kültürüne hizmet etmeleri sağlanmıştır. Ayrıca Ruslar, bölge halkının kültürel olarak yozlaşması ve Rus kültürünü benimsemeleri için “Dala Vilayeti Gazetesi” ni çıkarmışlardır. Uygulanan toprak reformu ile bölge halkının ellerinden toprakları alınmış Kazak bozkırlarındaki hayvancılıkla uğraşan aileler ziraata bağımlı hale getirilmişlerdir.188

Rus tarihinde önemli bir yere sahip olan Orenburg, Rus ticaretinin gelişmesinde, ileride gerçekleşecek Türkistan hanlıklarının işgalinde ve dışarıdan gelecek saldırılara karşı önem arz etmiştir. Orenburg, Rusların Turan’a geçişinin en önemli safhasını oluşturmuş, bu tarihten sonra Ruslar için Turan’a geçiş hayal olmaktan çıkmıştır. Ayrıca Rusların Orenburg Valiliği ile idari teşkilatlanmayı da sağlaması ve

186 Leyla Derviş, “Artemiy Volınskiy’in Kazan Valiliği Ve Başkurt Raporu”, Akdeniz İnsani Bilimler Dergisi,

Antalya, 2015, C.5, S.1, s.247-249.

187 Çapraz, a. g. m, s.55.

188 İsmail Büyükay, “Ruslar’ın Sömürge Siyasetinde Orenburg’un Önemi”, İstanbul Üniversitesi Sosyal

bölge halkını hâkimiyeti altına alması bölgede kalıcılığını temin etmiştir. Orenburg Müftülüğünün faaliyetleri ile de işgal ettikleri bölgelerde Rus kültürünü yerleştirmeyi amaçlamıştır. Bölge üzerinde ticaret de özellikle Orenburg Araştırma Komisyonu tarafından geliştirilmeye çalışılmıştır.

Orenburg şehri Ruslar tarafından tamamen Turan ile siyasi, iktisadi ve askeri ilişkileri geliştirmek amacıyla kurulmuş ve bu dönemde Turan coğrafyası ve Türkistan hanlıkları ile münasebetlerin arttırılması planlanmıştır. Ayrıca Rusya Kazak bozkırlarında irili ufaklı altmışa yakına askeri üs oluşturarak, zamanla Türkistan hanlıklarını tehdit eder hâle gelmiştir.189

Rusya’nın güney politikası neticesinde Çariçe II. Katerina (1762-1792), Petro’dan beri aktif olarak uygulanmak istenen Hindistan politikasını aynı şekil devam ettirmeye özen göstermiştir. Rusya 18. Yüzyılın sonlarına doğru Kazak bozkırlarında Çariçe zamanında Pugaçev isyanının vermiş olduğu aksama da göz önünde bulundurulursa, hâkimiyetin tesisi 19. yüzyıla sarkmış ve yüzyılın ortalarında tamamlanmıştır. Fakat Rusya, ticari ve siyasi ilişkilerin gelişmesi noktasında Turan coğrafyasındaki hanlıklar ile münasebetlere girişmiştir. Turan coğrafyasında Rus ilerlemesi özellikle 19. Yüzyılda görülmüştür. Çalışmanın ana konusunu oluşturan Rus-İngiliz rekabeti de bu dönemde ortaya çıkmıştır.

3. İRAN-TURAN-AFGAN COĞRAFYASI ÜZERİNDE İNGİLİZ-RUS