• Sonuç bulunamadı

SEVK İRSALİYESİNDE TARİH BULUNMAMASI

YEŞERECEK UMUTLAR

SEVK İRSALİYESİNDE TARİH BULUNMAMASI

* 12 Şubat 1999 Tarih ve 23609 Sayılı Resmi Gazete’de yayımlanmıştır.

4108 Sayılı Kanun’la değişik 2 numaralı fıkrasında; perakende satış fişi, ödeme kaydedici cihazla verilen fiş, giriş ve yolcu taşıma bileti, sevk irsaliyesi, taşıma irsaliyesi, yolcu listesi, günlük müşteri listesi ile Maliye Bakanlığınca düzenleme zorunluluğu getirilen belgelerin düzenlenmediğinin, kullanılmadığının, bulundurulmadığının, düzenlenen belgelerin aslı ile örneğinde farklı meblağlara yer verildiğinin veya gerçeğe aykırı olarak düzenlendiğinin tespiti halinde madde metninde yazılı tutarda özel usulsüzlük cezası kesileceğinin belirtildiği, bu hükme göre, özel usulsüzlük cezasının ancak madde metninde sayılan belgelerin düzenlenmemesi, kullanılmaması, bulundurulmaması, aslı ile örneğinde farklı meblağlara yer verilmiş olması ya da gerçeğe aykırı olarak düzenlenmesi hallerinde kesilebileceği, olayda sözü edilen sevk irsaliyesinin düzenlendiğinin ve malın sevk edildiği araçta bulundurulduğunun görüldüğü, ayrıca bu irsaliyede sevk edildiği yazılı emtia ile ilgili olarak 11.10.1997 tarihli ve 661434 numaralı faturanın düzenlendiği, buna karşın, irsaliyede tarih yazılmadığı tespit edilerek ve bu durum, Vergi Usul Kanunu’nun 227. maddesine 3505 Sayılı Kanun’la eklenen “Bu Kanun’a göre kullanılan belgelerin ve bu Kanun’un Maliye Bakanlığı’na verdiği yetkiye dayanılarak kullanma mecburiyeti getirilen belgelerin, öngörülen zorunlu bilgileri taşımaması halinde vergi kanunları bakımından hiç düzenlenmemiş sayılacağı”na ilişkin üçüncü fıkra hükmü kapsamında görülerek uyuşmazlık konusu özel usulsüzlük cezasının kesildiği, söz konusu kanun hükümleri, gelirin doğmasına neden olan olaylarla kayıtlar arasında ilişki kurulabilmesi ve vergi kaybına yol açacak suçların zamanında önlenebilmesi amacıyla getirilmiş olup, hükümlerin bu anlayış içinde değerlendirilmesi gerektiği, diğer bir deyimle, kanunen düzenlenmesi zorunlu bulunan belgelerin ve bu belgelerde yazılı emtia giriş çıkışlarının defter kayıtlarında doğru bir biçimimde yer alması esas olup, mükelleflerce vergi kaybına neden olunmasını önleme amacına yönelik bu hükümlerin, küçük bazı noksanlıklardan dolayı ve olayda olduğu gibi sevk edilen emtia ile ilgili faturanın aynı tarihte düzenlenmiş olması sebebiyle irsaliye tanzim ve malın fiili sevk tarihinin belirlenebileceği hallerde de belgenin hiç düzenlenmemiş sayılması sonucunu doğuracak şekilde yorumlanmasına olanak bulunmadığı, aynı Kanun’un 352.

maddesinin II. derece usulsüzlükleri belirleyen 7. bendinde, belgelerin belli şekil ve muhteviyatı ve ekleri ile bunlarla ilgili olarak yapılan diğer düzenlemelere ilişkin hükümlere uyulmamış olmasının II. derece usulsüzlük fiilini teşkil ettiği belirtilmekte olup, uyuşmazlığa konu sevk irsaliyesi üzerindeki tarih noksanı nedeniyle ancak bu madde uyarınca II. derece usulsüzlük cezası kesilmesi mümkün iken, özel usulsüzlük cezası kesilmesinin kanuna uygun bulunmadığı ileri sürülerek Danıştay Başsavcılığı tarafından kanun yararına bozulması isteminden ibarettir.

Karar: Uyuşmazlık; davacı şirketin naklettiği 270 torba şekere ilişkin 247211 seri no.lu sevk irsaliyesinde tanzim tarihinin ve fiili sevk tarihinin bulunmadığının 11.10.1997 tarihli ve A/923494 sıra no.lu tutanakla saptanması üzerine sevk irsaliyesi hiç düzenlenmemiş sayılarak kesilen özel usulsüzlük cezasına ilişkin bulunmaktadır.

213 Sayılı Vergi Usul Kanunu’nun 4108 Sayılı Kanun’un 8. maddesiyle değişik 353.

maddesinin 2. fıkrasında; perakende satış fişi, ödeme kaydedici cihazla verilen fiş, giriş ve yolcu taşıma bileti, sevk irsaliyesi, taşıma irsaliyesi, yolcu listesi, günlük müşteri

listesi ile Maliye Bakanlığınca düzenlenme zorunluluğu getirilen belgelerin;

düzenlenmediğinin, kullanılmadığının, bulundurulmadığının, düzenlenen belgelerin aslı ile örneğinde farklı meblağlara yer verildiğinin veya gerçeğe aykırı olarak düzenlendiğinin tespiti halinde, her bir belge için özel usulsüzlük cezası kesileceği hükme bağlanmıştır.

Bu hükme göre özel usulsüzlük cezası kesilebilmesi için, maddede sayılan belgelerin;

düzenlenmediğinin, kullanılmadığının, bulundurulmadığının, düzenlenen belgelerin aslı ile örneğinde farklı meblağlara yer verildiğinin veya gerçeğe aykırı olarak düzenlendiğinin hukuken geçerli bir şekilde tespit edilmesi gerekmektedir. Dava konusu özel usulsüzlük cezasının kesilmesine neden olan olayda, bu hususlara ilişkin olarak yapılmış bir tespit bulunmamaktadır. Aksine 11.10.1997 tarihli tutanakla davacı şirketin, sevk ettiği mallara ilişkin sevk irsaliyesini düzenlediği ve araçta bulundurduğu tespit edilmiştir.

Ticari emtiaların nakli sırasında mükelleflere sevk irsaliyesi düzenleme zorunluluğunun getirilmesindeki amaç, mal hareketlerini yakından takip etmek ve nakledilen mallara ilişkin faturaların düzenlenmesini sağlamaktır. Kanun koyucu Vergi Usul Kanunu’nun 230. maddesinde, faturada bulunması zorunlu olan bilgileri saymıştır. Bunlardan bir tanesi de, satılan malların teslim tarihi ve irsaliye numarasının faturada yer almasıdır.

Bu hükmün amacı; mal hareketlerini yakından takip etmek, sevk edilen mallara ilişkin sevk irsaliyelerinin ve faturaların düzenlenmesini sağlamaktır.

Olayda, davacı şirket tarafından nakledilen şekerlere ilişkin olarak 11.10.1997 tarihli ve 661434 sıra no.lu fatura düzenlenmiştir. Bu faturanın irsaliye tarihi bölümüne 10.10.1997, irsaliye no.su bölümüne de “247210-211” yazıldığı dosyada bulunan fatura fotokopisinin incelenmesinden anlaşılmaktadır. Bu durumda özel usulsüzlük cezası kesilmesine dayanak alınan tutanağın tanzim tarihi ile aynı tarihi taşıyan faturadan, sevk irsaliyesinin tarihini her zaman saptama olanağı bulunmaktadır.

Öte yandan, Vergi Usul Kanunu’nun 352. maddesinin “II. derece usulsüzlükler” alt başlığını taşıyan bölümünün 7 numaralı bendinde; vesikaların kanunen belli şekil ve muhteviyatı ve ekleri ile bunlarla ilgili olarak yapılan diğer düzenlemelere ilişkin hükümlere uyulmamış olması usulsüzlük cezası kesilmesini gerektiren fiil olarak kabul edilmiştir.

Bu hükme göre, sevk irsaliyesinde tarih bulunmaması usulsüzlük cezası kesilmesini gerektiren bir fiil olup, bu fiilden dolayı özel usulsüzlük cezası kesilmesine olanak bulunmamaktadır.

Açıklanan nedenlerle Danıştay Başsavcılığı tarafından yapılan, temyiz isteminin kabulü ile (...) Bölge İdare Mahkemesi kararının 2577 Sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 51. maddesi uyarınca kanun yararına ve hükmün hukuki sonuçlarına etkili olmamak üzere bozulmasına, kararın bir örneğinin Maliye Bakanlığı ile Danıştay Başsavcılığına gönderilmesine ve Resmi Gazete’de yayımlanmasına oybirliğiyle karar verildi.

Danıştay Onbirinci Daire Tarih : 11.01.1999 Esas No : 1997/2640 Karar No: 1999/43 KDVK Md. 29,34

VUK Md. 171,219