• Sonuç bulunamadı

Kuramın Temel Kavramları

BENLİK MODELİ (Bağımlılık)

Q- Set İle Yapılmış Çalışmalar

Güven temeli, bağlanma kuramının tanımlayıcı kavramlarından biridir. Mary Ainsworth (1967), Uganda’da Bebeklik adlı kitabında güven temelli davranışla ilgili ilk gözlemsel verileri yayınlamıştır. Sonra Baltimore’de anne-bebek iletişimi ve güven temelli davranışla ilgili ilk gözlemsel verileri yayınlamıştır. Her iki çalışmada da amacı Bowlby’nin bağlanma kuramına destek sağlamaktır. Bebeğin bağlanma davranışı çevreye duyarlıdır. Yabancı Durum Ainsworth’un bebeğin bağlanma davranışı ile ilgili gözlem verilerini tamamlayıcı olarak geliştirilmiştir. 1978’e kadar bağlanma araştırmaları güven temelli davranışta bireysel farklılıkları değerlendirmede Ainsworth’un sistemi üzerine odaklanmıştır. Yabancı Durum sınıflamalarının geçerliliği evdeki güven temelli davranışla olan ilişkisine dayanmaktadır (Ainsworth, Bell ve Stayton, 1973, Akt. Waters, t.y.)

45

Bağlanma Q-Set’i ise, evdeki güven temelli davranış ve Yabancı Durum sınıflamaları arasındaki ilişkiyi daha ileri düzeyde inceleyecek alternatif bir ölçüm aracı olarak geliştirilmiştir (Waters, t.y.). Keşfetmeyi, çocuğun anneyi güven temeli olarak kullanma yeteneğini ve bağlanmadaki bireysel farklılıkları değerlendirmek için kullanışlı teknik olduğu düşünülmüştür (Waters ve Deane, 1985).

Park ve Waters (1989) anneye olan bağlanma güvenliği ve okul öncesi dönemdeki arkadaşlık arasındaki ilişkisini inceleyen bir araştırma yapmışlardır. Araştırmaya 4 yaşında 33 çocuk ve bu çocukların arkadaşları katılmıştır. Anne-çocuk arasındaki bağlanma güvenliği Bağlanma Q-Set’i ile ölçülmüş ve çocuklar güvenli- güvenli ya da güvenli-güvensiz olarak gruplandırılmıştır. Güvenli-güvenli olarak sınıflandırılan çiftin, güvenli-güvensiz olarak sınıflandırılan çiftten daha uyumlu, daha duyarlı, daha mutlu ve başkalarını daha az kontrol eden grup oldukları bulunmuştur.

12 aylık 40 çocuk, anneleri ile birlikte iki gözlemci tarafından gözlenmiştir. Bebeklerin bağlanma güvenliğini tanımlamak için Bağlanma Q-Set’i, anne duyarlılığını ölçmek için de Anne Davranış Q-Set’ini kullanmışlardır. Sonuçta, zor mizaç özelliği gösteren çocukların annelerinin çocuklarına karşı oldukça ilgisiz oldukları gözlenmiştir. Güvenli bebeklerin annelerinin ise bebeklerinden gelen sinyallere karşı hassas davrandıkları ve bu sinyalleri kullanarak bebeklerinin davranışlarını yönlendirdikleri görülmüştür. Aynı zamanda bu annelerin güvensiz bebeklerin annelerine göre bebekleri konusunda daha çok bilgi sahibi oldukları görülmüştür ( Pederson, Moran, Sitko, Campbell, Ghesquire ve Acton, 1990).

Wood, Emmerson ve Cowan (2004) yaptıkları çalışmada; 3 yaşında 37 çocuk üzerinde bebeklik dönemindeki aile-çocuk bağlanması ve arkadaş reddi arasındaki ilişkiyi incelemişlerdir. Bağlanma güvenliği Bağlanma Q-Set’i ile değerlendirilmiştir. Bağlanma güvenliği düşük olan çocukların, yüksek oranda arkadaş reddi yaşadıkları görülmüştür.

Aile çocuk etkileşiminin bağlanma güvenliğine etkisini inceleyen başka bir araştırma Wheeler (2003) tarafından yapılmıştır. 6, 9 ve 12 aylık, 34 kız, 32 erkek çocuğun katıldığı çalışmada; çocuğun mizacı ve bağlanma güvenliği arasındaki ilişki

46

incelenmiştir. Uyumlu mizaç yapısına sahip olan çocukların güvenli bağlanmaya daha yatkın olacağı beklentisine rağmen, mizacın bağlanma stiline etkisinin olmadığı ortaya çıkmıştır.

Annenin çocuğuna göstermiş olduğu duyarlılık ve bebeğin bağlanma güvenliği arasındaki ilişkiyi incelemek için, 8 ve 19 aylık 19 erkek ve 22 kız çocuk üzerinde bir çalışma yapılmıştır. Bağlanma teorisine uygun olarak, annenin bebeğinin ihtiyaçlarına göstermiş olduğu duyarlılık ve bağlanma güvenliği arasında ilişki bulunmuştur. Bebeğinin ihtiyaçlarının farkında olan ve onlarla iletişim kurarak ihtiyaçlarına hemen cevap annelerin çocukları daha fazla güvenlik puanı almışlardır (Posada, Jacobs, Carbonell, Alzate, Bustamante ve Arenas, 1999).

Yaşları 16 ve 62 ay arasında değişen 47 çocukla yapılan başka bir çalışmada ise güvenli olarak sınıflandırılan annelerin güvensiz olarak sınıflandırılan annelere göre çocuklarıyla daha çok etkileşimde bulundukları ve çocuklarına karşı olumlu davranışlar sergiledikleri görülmüştür. Ayrıca güvenli olarak sınıflandırılan annelerin çocukları, güvensiz olarak sınıflandırılan annelerin çocuklarına göre, problem çözmede daha başarılı olmuşlar, daha az stres belirtisi göstermişler, annelerine karşı daha az gergin davranışlarda bulunmuşlardır. Ancak çocuğun bağlanma güvenliği ile annenin çalışan modelleri arasında ilişki bulunamamıştır (Eiden, 1992).

60 çocuk, bu çocukların anneleri ve ana sınıf öğretmenlerinin katılmış olduğu başka bir araştırmada ise çocuğun bağlanma güvenliği ile uyumlu olma, dikkatli olma, empati kurma gibi kişilik özellikleri ve arkadaşlık kurma arasında pozitif yönlü ilişki bulunmuştur (Pitterle, 2003).

İsrail’de 50 anne ve çocukları üzerine yapılan bir çalışmada; annenin çalışan modellerinin ve çocuklarının bağlanma stillerinin %74’lük benzerlik gösterdiğini ortaya koyulmuştur. Ayrıca, güvensiz olarak sınıflandırılan annelerin, etkileşim ortamında güvensiz çocuklarla daha çok etkileşimde bulundukları, onlara karşı daha sevecen davrandıkları ve onların ihtiyaçlarına karşı daha duyarlı oldukları gözlenmiştir. Çocuklar açısından ise duygusal, sosyal ve fiziksel destek ararken; kendi anneleriyle benzer aile geçmişine sahip yetişkinlere yöneldikleri gözlenmiştir. Güvenli çocukların

47

güvenli annelere yönelmesi onların ev ortamında anneleri ile yaşadıkları ilişki biçimine benzer ilişki figürlerine yaklaşmayı tercih etmeyi istemeleri ile açıklanmıştır (Shulman, Becker ve Sroufe, 1999).

49

BÖLÜM III

YÖNTEM

Bu bölümde araştırmanın modeli, evreni ve örneklemi, veri toplama araçları ile toplanan verilerin değerlendirmesinde kullanılan istatistiksel yöntemler üzerinde durulmuştur.

Benzer Belgeler