• Sonuç bulunamadı

Serdarlı’da Meradan Dönen Morkaraman Koyunlar ve Çoban Köpekleri 133

134

Her iki yerleşmede de morkaraman cinsi koyun beslenir. Günümüzde sahada beslenen küçükbaş hayvanlar sadece ticari amaca yöneliktir. Süt ve yapağısı için koyun besleyen aile hemen hemen yok gibidir. Çoğunlukla etlik olarak beslenene küçükbaşlar, kurbanlık olarak veya kasaplara et için satılmaktadır. Sahada küçükbaş hayvancılığın pek rağbet görmemesinde, küçükbaş hayvanların sahanın engebeli alanlarındaki çalıları yiyerek sele sebebiyet verdiği görüşü etkili olmuştur. Hatta sahada zaman zaman küçükbaşlardan özellikle keçinin beslenmesi, sadece bu sebepten dolayı yasaklanmıştır. 3.3.3. Diğer Hayvancılık Faaliyetleri

Tarım ilçe müdürlüğü verilerine göre; 2010 yılı itibariyle Bağbaşı’da 555, Serdarlı’da ise 568 kümes hayvanı bulunmaktadır (Tablo 33). Toplam hayvan sayısı içerisindeki oranı da % 22,5’tir. Büyük çoğunluğunu tavuğun oluşturduğu kümes hayvancılığı sahada modern anlamda yapılmamaktadır. Beyaz et ihtiyacı güdülmeden her ailenin kendi yumurta ihtiyacını karşılamak amacıyla yapılmaktadır. Sahada yaşayan halk, tavuk eti ihtiyacını marketlerden sağlamaktadır. Sahada sadece yumurta için kümes hayvanı beslenmesinin temelinde kuş gribi yatmaktadır. İlk olarak Uzak Doğu ülkelerinde ortaya çıkıp, 2005 yılı sonlarına doğru Türkiye’ye de ulaşan bu hastalığın yayılmasını önlemek amacıyla tüm ülkemizde olduğu gibi araştırma sahasında da bulunan tüm kümes hayvanları tedbir amacıyla itlaf edilmiştir. O yıla kadar sahada beslenen kümes hayvanı sayısı oldukça fazla idi. Hem yumurta hem de et için beslenmekteydi. Fakat tüm kümes hayvanlarının itlaf edildiği 2005 yılı sonlarından bu yana, artık eskisi kadar artış olmamış aile başına 3-5 arasında değişen sayıda tavuk beslenir olmuştur. Hatta bazı aileler artık bu faaliyetle hiç uğraşmamaktadır.

Sahada kümes hayvancılığının yanı sıra son yıllarda üretici sayısı azalsa da arıcılık faaliyeti de yapılmaktadır. Bugün sayıları az olan üretici sayısının artırılması için başta sahada görevli ziraat mühendisi ve tarım ilçe müdürlüğü bu faaliyeti canlandırmak için çalışmalar yürütmekte ve bu doğrultuda çiftçiye arıcılık kursları düzenlemektedir. Doğu Anadolu Bölgesinin Erzurum-Kars Bölümü ve Yukarı Murat-Van Bölümleri yıllık ortalama sıcaklıkların düşük ve özellikle karasallığın şiddeti ile gecelerin çok soğuk olması gibi nedenlerle arıcılığı olumsuz etkilemekle beraber steplere özgü zengin çiçek ve ot türleri balın kalitesini artırmaktadır. Bu durum göçer arıcıların tercih ettikleri

135

yerlerin başında Doğu Anadolu, bilhassa da Erzurum-Kars Bölümünün gelmesine neden olmaktadır (Koday, 2005:83).

Benzer durum az da olsa araştırma sahası içinde geçerlidir. Özellikle Serdarlı’da bulunan geniş mera alanları ve ormanlık saha arılar için zengin çiçek ve ot türü barındırmaktadır. Bu sebepten dolayı bu alanlara Mayıs-Eylül ayları arasında hem saha içinden, hem de saha dışından göçer arıcılar gelmektedir.

Çalışmanın tarım bahsinde de belirtildiği gibi tarım arazilerinin küçük parseller halinde olması, meyveliklerle iç içe bulunması ve engeli sahalarda yer almasından dolayı sahadaki tüm arazi makine kullanımına elverişli değildir. İşte bu nedenle her iki yerleşmede çeşitli yük ve çeki hayvanları beslenmektedir. Eskiden yoğun olarak kullanılan fakat günümüzde sayıları çok az olan bu hayvanlar eşek ve attır. Bu hayvanlardan tarımda ekip-biçme faaliyetlerinin yanı sıra elde edilen ürünün taşınmasında da kullanılır. Bağbaşı’da genelde tarımda kullanılan bu yük hayvanları, Serdarlı’da ise yaylacılık faaliyetinde kullanılmaktadır.

Her iki yerleşmede yaşayan halk ve görevliler, yapılan mülakatlarda hayvancılığın yıldan yıla gerilediğini ifade etmişlerdir. Saha halkının başlıca geçim kaynaklarından birini teşkil eden bu faaliyetin gerilemesine neden olan bazı sorunlar tespit edilmiş ve hayvancılığın yeniden canlandırılmasına katkısı olur düşüncesiyle aşağıda sunulmuştur. Sahada yürütülen hayvancılığın belli başlı sorunları ise şu şekildedir.

-İşletmeler küçük ölçekte olup üretim ve pazarlama konularında örgütlenmemiştir. -Araştırmaya konu olan yerleşmelerde, hayvan hastalıklarına müdahale edebilecek bir birimin bulunmaması

-Mevcut hayvan barınakları hayvanlar için uygun olmayan şartlar taşımamaktadır. Aydınlatma, havalandırma, nem kontrolü, sıcaklık kontrolü gibi birçok çevre faktörü kontrol edilmemektedir.

-Barınaklarda hem kapasitesinin üzerinde hayvan bulundurulmakta, hem de mevcut barınaklar sağım, yemleme ve temizlik gibi barınak içi faaliyetlerin yürütülmesine uygun değildir.

136

-Hayvanlarda et ve süt verimleri düşüktür. Bunda hayvan ırkının henüz tam anlamıyla ıslah edilememiş olması, modern hayvancılığın yapılmaması ve çiftçinin yetiştiricilikte yeterli bilgiye sahip olmaması ile ekonomik imkânsızlıklar etkilidir.

-Sahadaki çayır ve meralardan yeterli kışlık ot temin edilememektedir. Yem bitkileri üretiminin yetersizdir. Hayvanların kışlık ot ihtiyacının belli kısmını dışarıdan para ile temin etmek zorunda kalan çiftçiye ekonomik yük getiren bu durum hayvanların ihtiyacı olan yeteri oranda yem teminini sınırlamaktadır.

-Silaj yapımı, önemi ve hayvan bakımı, besleme ile bir hayvanın günlük besin ihtiyacını karşılamak için çeşitli yem maddelerinin farklı oranlarda karıştırılmasıyla oluşturulan yem anlamına gelen rasyon hazırlama konusunda çiftçiler yeterli bilgiye sahip değildir. -Mera alanları bilinçsiz şekilde otlatıldığından meraların verimi düşmektedir. Eğimli yapıya sahip olan sahada toprak örtüsünün zayıf ve bitki köklerinin yüzeye yakın olduğu alanlar hiç dinlendirilmeden otlatıldığından bu alanlarda bu alanlarda bitki örtüsü cılızlaşmış verim iyice azalmıştır. Bu sorunların çözümü hayvancılıktan elde edilen geliri artıracak, hayvancılığı olumlu yönde etkileyecektir.

3.4. Sanayi Faaliyetleri

Araştırma sahasında herhangi bir sanayi kuruluşu bulunmamaktadır. Zaten sahada ulaşım, pazarlama, sermaye ve hammadde gibi sanayi faaliyetlerinin vazgeçilmezleri olan etmenler çok kısıtlıdır. Bundan dolayı da sahadaki sanayi faaliyetleri daha çok küçük çapta onarım ve imalat işlerinin yapıldığı atölye tipi işletmeler durumundadır. Atölye tipi sanayi faaliyetlerinin yürütüldüğü bu iş yerlerinde genellikle bir veya iki işçi çalışmaktadır. Bu tip sanayi faaliyetlerini marangoz hane, demir doğrama, ağaç doğrama atölyeleri ve değirmenler oluşturur. Araştırma sahalarından Bağbaşı’da 6, Serdarlı’da ise adet marangoz bulunur. Bunlar hem yerleşmede hem de çevre köylerde ihtiyaç duyulan kapı, pencere, dolap, sandık, arı kovanı gibi malzemeleri yaparlar. Ayrıca geleneklerinde bulunan gelin çeyiz sandığı yaparak çevre il ve ilçelerde pazara sunulur. Serdarlı’da iki, Bağbaşı’da da üç ağaç doğrama atölyesinden bulunmaktadır. Bunlardan sadece ikisi faal durumdadır. Bu atölyeler inşaat için gerekli malzemelerin biçimini yapmaktadır. Sahada başka yerleşmede atölye bulunmadığından vadideki bütün köylerin ihtiyacı bu atölyelerden karşılanmaktadır. Demir doğrama atölyeleri ise;

137

kapı, pencere, balkon, merdiven ve pencerelere korkuluk yapımı gibi işlerle sahaya hizmet etmektedir. Bağbaşı’da su gücü ile çalışan bir adet değirmen bulunmaktadır. Önceleri yoğun olarak çalışan değirmen sahada tahıl tarımının azalması ve gelişen teknoloji ile halkın un ihtiyacını dışarıdan temin etmesi sonucu bugün oldukça az kullanılmaktadır. Serdarlı’da ise iki adet faal olmayan değirmen ulunmaktadır.

Sahada hiçbir suni gübre ve ilaç kullanılmadan tamamen organik olarak üretilen tarım ürünlerinin çevre il ve ilçe pazarlarında tanıtımı yapılıp bu ürünlere pazar oluşturulması üretimini artıracaktır. Ve yine bu ürünlerin konserve, turşu ya da bu ürünleri işleyecek küçük ölçekli meyve suyu fabrikasının kurulması hem sahaya, hem de meyvecilik yapılan tüm çevre ilçe ve köylere gelir getirecektir.

3.5. Ticari Faaliyetler

Her iki yerleşmede de canlı bir ticari hayatın olduğu söylenemez. Yörede bulunan ticari iş yerleri, sahada yaşayan halkın ihtiyaçlarını karşılayacak şekilde oluşturulmuştur. Bu ticaret hanelerin geneli küçük çaptadır. Bağbaşı’da bulunan ticari işyeri sayısı toplam 39, Serdarlı’nın ise 22’dir (Tablo 27-28).

Bu ticari işyerlerinin geneli küçük çaplı olup, önemli ticaret kapasitesine sahip değillerdir. Yerleşmelerde yürütülen en önemli ticari faaliyetinin hayvan alım-satımının olduğu söylenebilir. Buna ilaveten sebze ve meyve ticareti de yapılmaktadır. Ayrıca sahada yetişen kavak ve ceviz ağacı gibi mobilya ve inşaat malzemesi olarak kullanılan ağaçların da alım-satımı yerleşme ticari hayatında yer alır. Yine yaş sebze meyve satışı gibi bu meyvelerin kurusu veya bu meyvelerden yapılan pekmez, tarhana, ezme gibi ürünlerinde alım-satımı yapılmaktadır.

138

Fotoğraf 41. Bağbaşı’daki İşyerlerinden Bir Görünüm

Her iki yerleşmede bulunan ticarethaneler genelde yol kenarlarında ve mahallelere dağılmış şekilde bulunur. Sahada ihtiyaç duyulmasına rağmen pazar kurulmamaktadır. Yöre halkı, Tortum ve Uzundere ilçe merkezlerinde kurulan pazarlardan faydalanmaktadırlar.