• Sonuç bulunamadı

Selanik´te Sosyal Hayat

Selanik, tarih boyunca farklı milletlere dolayısıyla farklı kültürlere, dinlere ve dillere ev sahipliği yapma misyonunu Osmanlı Devleti yönetiminde de devam ettirmiş bir şehir olarak devletin Balkan topraklarında oldukça önemli bir yere sahip olmuştur. Osmanlı şehirlerinin çoğunda olduğu gibi Selanik´te Ortodoks Rumlar, Müslüman Türkler, Dönmeler, Sırplar, Bulgarlar, Gregoryen Ermeniler, Arnavutlar, Çingeneler ve Sefared Yahudileri renkleriyle, dinleriyle, dilleriyle çok renkli bir mozaiği andıran bu milletler Balkan Salatası yakıştırmasının hakkını vererek bir arada yaşıyorlardı296

.

Cemaatler halinde teşkilatlanan bu farklı milletler içerisinde Müslümanlar, Osmanlı şehirlerinin geleneksel özelliğinin bir sonucu olarak adlarını devam ettikleri cami ve mescitlerden alırken mahalleleri de bu yapılar etrafından yoğunlaşıyordu. Yahudiler, göç ettikleri ülkelerin adını alan cemaatler oluştururken, bölgenin yerli halkı olan Hristiyanlar ise ilk tahrirlerin yapıldığı tarihlerden itibaren mahalleler halinde kayıtlarda yer almışlardı297. Şehrin nüfusunun önemli bir kısmını oluşturan

bu cemaatlerin yaşadığı mekânlara bakacak olursak, Müslümanlar genellikle kaleler ve civarındaki güzel bahçeli geniş evlerde yaşarken, yukarıda da bahsettiğimiz gibi

294

Donald Quaraer, a.g.e. s. 905.

295 Rena Molho, Yenilenme, Selanik 1850-1918, ( Derleyen: Gilles Veinstein, Çev. Cüneyt

Akalın), İletişim Yayınları, İstanbul 2014, s. 80-81; Meropi Anastassiadou, a.g.e. s. 92.

296 Reha Molho, a.g.m. s. 55. 297

Yahudiler ve Hristiyanlar da ayrı mahallelerde yaşarlardı. Hristiyanlar genellikle Vlades Manastırı etrafındaki mahallelerin aynı sıra liman çevresindeki fakir mahallelerde yaşıyorlardı. Yıllar geçtikçe şehrin mimari olarak çehresi değişse de yasalarda yer aldığı gibi zimmi evlerinin Müslümanlardan alçak olması gibi kurallar değişmemiştir298

.

Selanik sakinleri yaşadıkları mahalleler gibi kıyafetleri ve meslek grupları açısından da farklı tablolar çiziyordu. 1580 yılında geçerli kılınan kanuna göre şehrin Yahudilerinin kırmızı şapka ve siyah ayakkabı giymeleri, Hristiyanların ise siyah şapka ve siyah ayakkabı giymeleri emrediliyordu299. Ayrıca Müslüman olmayanların

sarık takmasının yasaklanması sosyal hayat içerisinde kişilerin konumlarının belirlenmesine verilen önemi göstermesi açısından önemli bir ayrıntıdır.

Selanik sokaklarında uzun yıllar bir arada yaşayan bu milletlerin meslek gruplarına bakacak olursak, bu konuyla ilgili olarak Osmanlı salnamelerinde yer alan bilgilere göre Selanik´te 139 farklı meslek grubu tespit edilmiştir. 1902 yılı Selanik Vilayet Salnamesine göre şehirde meslek grupları; 5´i Müslüman 48 doktor, 5´, Müslüman 42 eczacı, 2´si Müslüman 7 dişçi, 18´i Müslüman 36 Avukat, 6´sı Müslüman 28 banker, 9´u Müslüman 47 manifaturacı, 5´i Müslüman 13 mütenevvi taciri, 7´si Müslüman 14 kereste taciri, 1´i Müslüman 4 tütün taciri, 1´i Müslüman 23 zahire taciri, 2´si Müslüman 12 kaşmir taciri, 4´ü Müslüman 44 sigortacı300

başlıca bunlar olsa da aşağıda her cemaatin ilgilendikleri meslekleri anlatırken farklı meslek gruplarına da değinmiş olacağız.

Selanik´te nüfus oranı açısından ikinci sırada olan Müslümanların 976 işyeri vardı. Toplam işyeri sayısının %41´lik kısmını oluşturan bu sayı Müslümanların bireysel üretim içerisinde en fazla yer alan grup olduğunu göstermesi açısından önem arz etmektedir. Müslümanların geneli daha az sermaye gerektiren işlerde yer alan küçük esnaflardı. Sermayesi daha fazla olanlar satın aldıkları topraklara bağlı işlerde de çalışıyorlardı. Bunun yanı sıra şehirdeki kahvehane ve hanların neredeyse tamamı

298 Georges Castellan, a.g.e. s. 318. 299

Tekin Rahim, Osmanlı Devleti´nde Gayrimüslimlerin Gündelik Yaşamları (1520-1670

İstanbul örneği), Yayınlanmamış Doktora Tezi, Atatürk Üniversitesi Sosyal Bilimler

Enstitüsü, 2008, s. 73-74.

300 Turan Akıncı, a.g.e. s. 122; Ayrıntılı bilgi için bkz, Selanik Vilayet Salnamesi, TTK,

Müslüman Türkler tarafından işletiliyordu. Müslümanlar yerel zanaat işlerinde de önemli bir yere sahiptiler. Türkler tekstil alanında pamuklu kumaş, çorap, havlu, peştamal ve basma üretip satarlardı. Ayrıca marangoz, sandıkçı, kalaycı, çubuk imalatçısı, fişekçi, helvacı, leblebici, debbağ, saraç gibi mesleklerin yanında tarımsal alanda tütün, zeytin, buğday, arpa, un, bezir yağı, sebze ve odun satıcılığı yapıyorlardı301

. Burada verdiğimiz bilgiler ışığında sizin de fark edebileceğiniz gibi genelde birçok kaynakta yer alan Türklerin ticari sahada yer almadığı sadece tarım ve devlet memurluklarında çalıştıklarına dair klişe bilgilerin sağlam bir temellerinin olmadığı anlaşılmaktadır. Nitekim iddia edilenin aksine ticaretin sadece Rum ve Yahudilerin tekelinde olmadığı Türklerin de aktif bir şekilde sahada yer aldıkları görülmektedir. Türkler sadece dini inançlarıyla bağdaşmadığını düşündükleri meyhanecilik, tefecilik, sarraflık dışında bütün ticari iş kollarında görev almamışlardır302.

1840´lı yıllarda Selanik iş hayatının %35´lik kısmını ellerinde bulunduran Rumların Selanik´te 815 işyeri vardı. Keçe imalatı, alaca, basma, kebe, kumaş boyama gibi işlerle ilgilenen Rumlar gıda sektöründe ise bezir yağı, bezir, un, kahve, tütün, arpa sebze ve üzün satışıyla ilgileniyorlardı. Bunların yanı sıra demircilik, dökümcülük, kuyumculuk, çarık, pabuç ve terzilik alanında da faaliyet gösteren Rumların en etkili olduğu sektör ise kürk üretimiydi. Bahçıvanlık, meyhanecilik, lokantacılık gibi hizmet sektörlerinde de Rumların etkisi oldukça fazlaydı. Ayrıca şehir önemli bir tarım ve ticaret merkezi olduğundan yabancı dil bilen Rumlar yurtdışına ithal edilen malların satışında da aracılık ve ticari komisyonculuk yaparlardı303

.

Selanik´in diğer bir önemli unsuru olan Yahudilere bakacak olursak aynı tarihlerde şehirde sahip oldukları iş yeri sayısı 566 idi. Şehir nüfusunun nerdeyse %50´sini oluşturmalarına rağmen iş hayatı içerisinde sadece %24´lük bir orana sahip olmaları ilgi çekici bir durumdur. Selanik´te zengin Yahudiler daha çok sanayicilik, simsarlık, sarraflık, saatçilik, mücevhercilik, bankerlik ve yün ticareti ile ilgilenirken daha az gelire sahip olanlar ise un, limon, kibrit, üzüm, tavuk, tütün, kahve, giyim

301 Turan Akıncı, a.g.e. s. 123.

302Turan Akıncı, a.g.e. s. 122; Meropi Anastassiadou, a.g.e. s. 293. 303

kuşam, terzilik, kitapçılık, cam üflemeciliği, tenekecilik gibi işlerle uğraşırlardı. Yahudilerin en önemli iş kolu ise şüphesiz sadece kendilerinin yaptığı çuha ve keçe üreticiliğiydi. Yeniçeri ocağının bu alanlarda ihtiyacı olan şeyleri de ocak kapanıncaya değin onlar üretmişlerdi. Yahudiler için maaşların faiz karşılığı kırılması da oldukça önemli bir ticaretti304

.

Benzer Belgeler