4. ARAŞTIRMA SONUÇLARI VE TARTIŞMA
4.2. Arazi Şartlarında Tüplerde Yetiştirilen Çeşitlerin Kök ve Toprak Üstü
4.2.3. Sekonder kök sayısı
Buğday ve arpa çeşitlerinin farklı gelişme dönemlerinde sekonder kök sayısına ait
varyans analiz sonuçları Çizelge 4.13’de, ortalama değerler ve önemlilik gurupları Çizelge
4.19’da, ortalama değerlere ait grafik Şekil 4.13’de verilmiştir. Ayrıca tüpte yetiştirilen
bitkilerin sapa kalkma dönemi ve hasat olum dönemlerinde, kök ve toprak üstü kısımlarının
büyüme değerlerindeki değişim oranları Çizelge 4.17’de verilmiştir.
Sapa kalkma
döneminde çeşitler ve yıllar arasında fark 0.01 seviyesinde, yıl x çeşit interaksiyonu 0.01
seviyesinde önemli bulunmuştur. Çiçeklenme sonu döneminde çeşitler arasında 0.01
seviyesinde, hasat olum döneminde ise çeşitler ve yıllar arasındaki fark 0.01 seviyesinde,
yıl x çeşit interaksiyonu 0.05 seviyesinde önemli bulunmuştur (Çizelge 4.13).
Sapa kalkma döneminde, araştırmanın birinci ve ikinci yılında ekmeklik buğday
çeşitlerinde bitki başına sekonder kök sayısı 22.8–50.3 adet, makarnalık buğday
çeşitlerinde 24.6–32.4 adet, arpa çeşitlerinde 31.9–43.8 adet arasında değişmiştir. İki yıllık
ortalamalara göre sapa kalkma döneminde ekmeklik buğday, makarnalık buğday ve arpa
çeşitlerinde sekonder kök sayıları cins ve türler bazında birbirine yakın olmuş ve ekmeklik
68
Çizelge 4.19. Arazi şartlarında tüplerde yetiştirilen buğday ve arpa çeşitlerinin farklı gelişme dönemlerindeki sekonder kök sayısına (adet) ait ortalama değerleri ve
önemlilik gurupları
Gelişme Dönemleri
Sapa Kalkma Dönemi Çiçeklenme Sonu Dönemi Hasat Olum Dönemi
Çeşitler I.Yıl II.Yıl Ort. I.Yıl II.Yıl Ort. I.Yıl II.Yıl Ort.
Konya 2002 49.8 ab** 22.8 f 36.3 A** 59.7 48.5 54.1 CD** 74.4 b* 48.8 de 61.6 BC**
Gerek 79 50.3 a 24.8 ef 37.5 A 62.9 56.9 59.9 BC 72.3 b 57.0 cde 64.6 B
Çeşit 1252 32.4 cd 28.4 def 30.4 B 47.4 47.3 47.4 D 57.5 cd 51.4 de 54.5 CD
Kunduru 1149 27.6 def 24.6 f 26.1 B 53.2 49.7 51.4 CD 51.5 de 48.0 e 49.8 D
Larende 43.0 b 31.9 cde 37.4 A 77.7 70.0 73.9 A 83.9 a 70.8 b 77.3 A
Karatay 94 43.8 ab 35.7 c 39.7 A 68.4 69.9 69.1 AB 71.0 b 66.1 bc 68.5 AB
Ort. 41.1 ** 28.0 34.6 61.6 57.0 59.3 68.4 ** 57.0 60.9
LSD 7.2 5.1 11.6 9.3 8.8
**P<0.01, *P<0.05
69
Şekil 4.13. Çeşitlerin farklı gelişme dönemlerinde sekonder kök sayısına ait ortalama değerleri
0
10
20
30
40
50
60
70
80
Sapa kalkma dönemi Çiçeklenme sonu dönemi Ha sat olum dönemi
S
ek
o
n
d
er
k
ö
k
s
a
y
ıs
ı
(a
d
et
)
buğday çeşitleri ile arpa çeşitleri aynı gurupta (A) yer almışlardır. Makarnalık buğday
çeşitlerinde sekonder kök sayısı daha düşük olmuş ve 2. gurupta (B) yer almıştır. Ancak
makarnalık buğday çeşitleri arasında da istatistikî anlamda bir farklılık bulunmamıştır
(Çizelge 4.19).
Araştırmada materyal olarak kullanılan genotiplerin çiçeklenme dönemlerinde
belirlenen sekonder kök sayısı incelendiğinde (Çizelge 4.19), yıllar arasında önemli bir
farklılığın olmadığı ancak genotipler arasında farklılığın önemli olduğu görülmektedir.
Buna göre ekmeklik ve makarnalık buğdaylardan kuru şartlar için geliştirilen Gerek 79
(59.9 adet) ve Kunduru 1149 (51.4 adet)’un bitki başına sekonder kök sayısı, sulu şartlar
için geliştirilen Konya 2002 (54.1 adet) ve Çeşit 1252 (47.4 adet)’den daha fazla olmuştur.
Arpada ise buğdaydaki sonuçlardan farklı olarak sulu şartlar için geliştirilen Larende’nin
sekonder kök sayısı 73.9 adet ile kuru şartlar için geliştirilen Karatay 94’ün sekonder kök
sayısından (69.1 adet) daha yüksek bulunmuştur. Bu durum sulu ve kuru şartlar için
geliştirilen genotiplerin sekonder kök sayılarının cinslere göre farklı olabileceğini
göstermektedir.
Hasat olum döneminde genotiplerin sekonder kök sayısındaki değişim gerek yıllara
göre gerekse çeşitlere göre farklı olmuştur. Araştırmanın 1. yılında genel olarak tüm
çeşitlerde sekonder kök sayısı 2. yıldakinden daha yüksek bulunmuştur. Bu durum iklim ve
toprak şartlarından kaynaklanmış olabilir. Çeşitleri iki yılın ortalaması üzerinden
değerlendirdiğimizde ekmeklik çeşitlerin kök sayısındaki değişim çiçeklenme sonu dönemi
ile benzer olmuş ancak makarnalık çeşitlerde farklı sonuç ortaya çıkmış ve bu dönemde
sekonder kök sayısı, çiçeklenme sonu dönemden farklı olarak kuru şartlar için geliştirilen
Kunduru 1149’un kök sayısı (49.8 adet) sulu şartlar için geliştirilen Çeşit 1252’den (54.5
adet) daha düşük bulunmuştur. Bu durum farklı gelişme dönemlerindeki sekonder kök
sayısının gerek yıllara ve gerekse genotipin sulu veya kuru karakterine göre farklılık
gösterebileceğini göstermektedir (Çizelge 4.19).
Selçuk (1994), Adana’da 9 ekmeklik buğday çeşit ve hattının sapa kalkma ve erme
dönemlerinde 18x18x12 cm boyutlarındaki saksılarda kök ve toprak üstü büyümesi ve
bunlar arasındaki ilişkileri tespit etmek amacıyla yaptığı bir araştırmada sapa kalma
döneminde genotiplerin kök sayısını 16.0–23.8 adet olduğunu ve bu farklılıkların
genotiplerin genetik yapılarındaki farklılıklardan kaynaklandığını bildirmiştir.
Araki ve Lijima (2001) mekanik stresli ve stres olmaksızın uzun tüplerde yetiştirilen
yüzlek ve derin köklü kışlık japon buğday çeşitlerinde yaptıkları bir araştırmada, yüzlek
köklü Shiroganekomugi çeşidinde seminal (primer) ve nodal (sekonder) köklerin derine
inmediğini, en dibe ulaşan 9 kökten 6 tanesinin seminal kök olduğunu, derin köklü
Mutsubenkei çeşidinde ise seminal köklerin yanı sıra koleoptilar köklerin bulunduğunu,
nodal köklerin 1.3 metreye ulaştığını bildirmişlerdir. Mekanik stres şartları altında, her iki
çeşidin primer köklerinin de derine ulaşabildiğini, derin köklü çeşitte seminal köklerin
yanında nodal köklerin de toprakta derine ulaşabilen kuvvetli, pozitif bir yerçekimine sahip
olduğu gözlemlenmiştir. Quin (2003) primer köklerin toprakta daha derine inebildiğini,
nodal (sekonder) köklerin ise 30 cm toprak derinliğine inebildiğini bildirmiştir
Tsigankov (1970) tarafından
yazlık buğdayın kök sisteminin gelişme
parametrelerini belirlemek amacıyla farklı ekolojilere ait 15 buğday çeşidiyle yaptığı bir
araştırmada, sekonder kök sayısının ekmeklik buğdaylarda 14.3–32.0 adet, makarnalık
buğdaylarda ise 9.8–19.5 adet arasında değiştiğini ve ekmeklik buğdayın makarnalık
buğdaydan daha fazla sekonder kök sayısına sahip olduğunu bildirmiştir. Bu araştırmada
elde edilen sonuçlara göre, sapa kalkma döneminde, ekmeklik buğday ve arpanın
makarnalık buğdaydan daha fazla sekonder kök sayısına sahip olduğu, çiçeklenme sonu ve
hasat olum dönemlerinde arpanın buğdaydan daha fazla sekonder kök sayısına sahip olduğu
tespit edilmiştir.
Bu araştırmada iki yıllık ortalama sekonder kök sayısı değerleri açısından
değerlendirdiğimizde, hasat olum dönemine göre sapa kalma döneminde sekonder köklerin
ekmeklik buğdayda % 58.5’i, makarnalık buğdayda % 54.1’i ve arpada %53.2’ü sapa
kalkma döneminde gelişmiştir (Çizelge 4.17). Buna göre buğday ve arpanın sapa kalkma
dönemine kadar sekonder kök sayısının yaklaşık %50’sini oluşturduğu ve sonuç olarak
sapa kalkma döneminden sonra da sekonder kök sayında önemli bir artışın olduğu tespit
edilmiştir (Çizelge 4.17).
Sekonder kök sayıları bakımından çeşitlerin çevre ve toprak şartlarına verdiği tepki
sapa kalkma döneminde çok daha fazla olurken, çiçeklenme ve hasat olum dönemlerinde
nispeten daha düşük olmuştur. Çevre ve toprak şartlarına bağlı olarak araştırmanın her iki
yılında da çiçeklenme döneminden sonra ortalama sekonder kök sayısında çeşitlerde bir
miktar artış ve/veya azalış olduğu belirlenmiştir (Çizelge 4.19).