• Sonuç bulunamadı

Türkiye’de mali literatüre 5018 sayýlý Kanun ile giren “mali saydamlýk” kavramý son yýllarda özellikle IMF üyesi ülkelerde oldukça hýzlý ilerlemeler kaydetmiºtir. Uzun zamandýr Türkiye’nin gündemine yerleºen yolsuzluklar ile yolsuzluklar sonucunda ortaya çýkan kaynak israfý ve toplumsal refahýn gerilemesi ile kamuda ºeffaflýðýn önemi artmýºtýr. Yolsuzluklarýn sebepleri ile ilgili sosyal ve ekonomik boyutlarýnýn araºtýrýlarak alýnmasý gereken önlemlerin belirlenmesi amacýyla TBMM Genel Kurulunun 07.12.2003 tarihli 18. birleºiminde 755 numaralý kararla Anayasanýn 98. ve iç tüzüðün 104 ve 105. maddeleri uyarýnca kurulan 1019 esas numaralý Meclis Araºtýrma Komisyonu, bu amaçla 170 kadar kurum, kuruluº, bakanlýk ve kiºilere yazý yazarak ellerindeki yolsuzluklarla ilgili bilgi ve belgeleri kendilerine iletmelerini istemiºtir. Bu durum üzerine meclis komisyonuna çok sayýda bilgi ve belge intikal etmiºtir. Oluºturulan beº alt komisyon hazýrladýklarý raporda yolsuzluklarýn nedenleri

arasýnda, saydamlýk, hesap verme sorumluluðu ve denetim konularýndaki yetersizlikleri vurgulamýºlardýr. Ayrýca yapýlmasý gerekenlerde tek tek sayýlmýºtýr (Polat, 2004: 67).

Mali saydamlýk sayesinde yönetici konumundakilerin kamuya ait kaynaklarý nasýl ve hangi amaçlar için kullandýklarý konusunda kamuoyuna gerekli bilgilerin ulaºmasýný ve bunun sonucunda da kamu kaynaðýnýn kiºisel çýkar ve amaçlar için kullanýlmasýnýn önüne geçilebilir. Makroekonomik istikrara ulaºmada ve dengeli büyümeyi saðlamada saydamlýðýn rolü oldukça büyüktür. “Mali saydamlýk hükümetin yapýsýnýn ve fonksiyonlarýnýn, mali politika ve planlarýnýn, kamu sektörü hesaplarýnýn ve mali hedeflerinin kamuoyuna açýk olmasýdýr. Kamu mali yönetiminin yapýsý, fonksiyonlarý, plan ve hedefleri hakkýnda tam bir bilgi setinin kamuya sunulmasý ve sonuçta bu bilginin sistemli bir ºekilde deðerlendirilmesi ve denetlenmesiyle kamuda etkinliðin arttýrýlmasý mali saydamlýðýn temel ilkesi olmaktadýr” (ªalcý, 2005: 2).

ªalcý’nýn, (2005: 2), OECD’den (2003: 8) aktardýðýna göre, Saydamlýk yönetime olan güvenin arttýrýlmasýný saðlamanýn yanýnda, önceki yönetimlerden kalan problemlerin çözümüne yardýmcý olan yönetimlerin politikalarý ile ilgili olarak düzenli bir bilgi akýºýna olanak saðlayan vasýtadýr. Örneðin: kanunlarýn oluºturulmasýnda veya vergilerdeki politik amaçlý teºviklerde günü gününe verilen bilgiler baºlangýçta kamu sektörünün politik kontrolünü saðlamakla birlikte devamýnda izlenmesi ve deðerlendirilmesini de saðlar. Bu nedenle saydamlýk etkin bir mali yönetimin temel öðelerinden birisidir.

Mali saydamlýk sayesinde vatandaºýn devlete olan güveni artar. Çünkü devletin yürüttüðü iºlemlerden ve uygulamalardan haberdar olur. Vatandaºýn kamuyu daha iyi takip edebilmesi, siyasetçilerin ve bürokratlarýn davranýºlarýnda kamu yararýný gözetmelerini teºvik ederek, kamusal kaynaklarýn kullanýmýnda etkinliðin ve verimliliðin saðlanmasýný özendirir ve kamu yönetimini saðlýklý bir yapýya kavuºturur (Atiyas ve Sayýn, 2000b: 2). Saydam bir sistemde devlet, belirli kurallar koyar ve haklý da bu kurallara uyacaðýna inandýrýr. Bu ºekilde halkýn güvenini kazanmýº olur. Aksi bir durum mevcut olduðunda ise gerek devlet gerekse toplum üzerinde çok aðýr maliyetler ortaya çýkar. Devlette denetim ve kontrol sistemini zayýflarsa yolsuzluk ve israf artar, bu sebeple kamuda hizmet sunumunda etkinlik azalýr. Bunun sonucu olarak da kamuda hizmet maliyetleri artar ve devletin asýl görevlerini yerine getirmesi için gereken mali kaynaðý bulmasý zorlaºýr. Akabinde kamu yararýna politika üretmek zorlaºýr ve devlet

toplumdan kopuk, denetlenemeyen ve güvenilmez bir kurum haline gelir (Kurtuluº, 1998: 6).

1. Mali Saydamlýðýn Mali Sisteme Olumlu Etkileri

Mali saydamlýðýn sisteme saðlayabileceði faydalar genel olarak üç baºlýk altýnda toplanabilir.

a) Mali Disiplini Saðlama Fonksiyonu

Mali disiplinin temininde mali saydamlýk ön ºarttýr. Hükümetlerin niyetlerini açýkça beyan etmeleri ve uygulama sonuçlarýný ºeffaf olarak açýklamalarý mali saydamlýðýn gereðidir. Saydam olan bir sistemde mali disiplinin bozulmasýnýn garantisi olmadýðýndan saydamlýðý arttýrýcý reformlarla sistemin desteklenmesi gerekir.

Kamusal mali iºlemlerde saydamlýk, mali politikalarýn planlanmasý ve sonuçlarý ile ilgili daha bilinçli bir kamuoyunun oluºmasýna, mali politikalarýn uygulanmasýndan hükümetlerin sorumlu tutulmasýna ve böylece makroekonomik politikalarýn ve seçimlerin daha iyi anlaºýlmasýna ve geçerlilik kazanmasýna olanak saðlar (Cansýz, 2000a: 85).

ªeffaflýðýn olmamasý sonucu hükümetler kamu harcamalarýný abartarak yada gizleyerek ve yahut yapýlan borçlanmalarý saklý tutarak kamuoyunun bilgilendirilmesini önlemekte, bu ºekilde de kamuyu zarara uðratmaktadýrlar. Sonuç olarak mali saydamlýðý saðlayabilen ülkelerin mali sistemlerini disiplin altýna alabilecekleri bir gerçektir.

b) Etkinliði Saðlama Fonksiyonu

Mali saydamlýkla kamusal etkinlik arasýnda sýký bir iliºki vardýr. ªöyle ki; etkinliðin ölçülebilmesi ve deðerlendirilebilmesi ºeffaf bir bilgi sistemini gerektirmektedir. Etkinliðin tanýmý; ªalcý’nýn, (2005: 8), Ortaç’dan, (2001: 61-62) aktardýðýna göre; bir üretim sürecindeki girdiler ile çýktýlar arasýndaki iliºkinin yönünü ifade etmekte olup, geniº anlamda ele alýndýðýnda, kamu hizmetlerinin üretilebilmesi için toplumsal olarak katlanýlan toplam parasal maliyetleri, vergilendirme dolayýsýyla ortaya çýkan fýrsat maliyetleri ve borçlanmanýn olumsuz etkilerinin de göz önüne alýndýðý bir kavram olarak ortaya çýkmaktadýr.

Saydam bir mali sistemde kamu hizmetlerinin maliyetinin takibi kolay olacaðýndan kurumun bu hizmetlerin sunumunda kaynak israfý yapýp yapmadýðý da

izlenebilecektir. Ýsrafýn yüksek olmasý halinde ise hizmetin sunulma biçimi deðiºtirilebilir (Atiyas ve Sayýn, 2000a: 1).

Bunun sonucu olarak vatandaº kamuyu denetleyebileceðinden kamunun kaynaklarý verimli ve etkin kullanmasý yönünde baský oluºacaktýr. Zaten 5018 sayýlý Kanun etkinlik ve verimlilik üzerine oturtulmuºtur.

c) Yolsuzluk ve Rüºveti Önleme Fonksiyonu

Kamuda etkin bir hesap verme sistemi kurulamadýðýndan dolayý yolsuzluk ve rüºvet olaylarýnýn önüne geçilememiºtir. Hesap verme sorumluluðu da yukarýda açýklandýðý gibi mali saydamlýðýn var olmasýna baðlý olduðundan, mali saydamlýk rüºvet ve yolsuzluk olaylarýnýn önüne geçilmesi bakýmýndan kritik öneme sahiptir.

Yolsuzluðun ve rüºvetin önlenebilmesi için asýl yapýlmasý gereken toplumun her düzeyine saydamlýðýn kabul ettirilmesidir. Parlamentoya ve hükümete, kamuoyuna karºý sorumluluk yüklenmek suretiyle, ulusal ve uluslararasý sivil toplum kuruluºlarý ile iºbirliði yapýlarak saydam bir kamu mali yönetim sisteminin kurulmasý ile rüºvet ve yolsuzluklarýn önüne geçilmesi imkan dahilindedir (Kurtuluº, 1998: 8).

2. Mali Saydamlýðýn Mali Sisteme Olumsuz Etkileri

Mali saydamlýðýn öncelikle bir sistem maliyeti vardýr. Kurulacak sistemde verilere zamanýnda ve saðlýklý olarak ulaºabilmek, bu verilerin raporlanmasý, kayýtlarýnýn tutulmasý, gerek zaman gerekse parasal açýdan önemli maliyetler yüklemektedir. Bunun yanýnda bazý bilgiler kamuoyuna duyurulmadan önce zamanlamasýnýn saðlýklý olarak yapýlmasý gerekmektedir. Çünkü zamanlama kritik önem arz etmektedir. Örneðin; ileride yapýlacak olan yatýrýmlarda vergi indirimi yapýlacaðý haberi o anda yapýlacak yatýrýmlarýn ertelenmesine yol açabilir. Sonuçta, ulaºýlmak istenen amaçlarda etkinsizliðe yol açabilir (ªalcý, 2005: 6).

Mali sistemÝ saðlýklý olarak iºleyen ülkeler, ihtiyatlý ve saydam makroekonomik politikalara dayanan, serbest fakat düzenli sermaye hareketlerini saðlayacak olan daha saðlýklý bir uluslararasý finansal sistemi inºa etme gayreti içindedirler. Üstelik bu kuruluºlarýn ve uluslararasý büyük sermaye çevrelerinin savunduklarý modellerin ve politikalarýn, geliºmekte olan ülkelerde saydamlýktan uzaklaºmaya, yolsuzluklarýn artmasýna ve rüºvetin yaygýnlýk kazanmasýna yol açan temellerin atýlmasýna veya saðlamlaºtýrýlmasýna neden olacaðý düºünülmektedir (ªalcý, 2005: 6).