• Sonuç bulunamadı

2.1.6. Psikolojik Danışmada Maneviyat

2.1.6.3. Psikolojik Danışmada Manevi Yönelimli Yaklaşımlar

Maneviyatın uygulamaya dahil edilmesi için yeni sistemler geliştirmeye gerek var mı? Sorusuna, geleneksel teorik müdahalelerin, farklı danışanların ihtiyaçlarını karşılayacak şekilde uyarlanabileceği yönünde cevap verilmiştir (McKitrick ve Jenkins, 2000’den aktaran Daniels ve Fitzpatrick, 2013). Bu doğrultuda psikodinamik (Rizzuto, 2005; Rizzuto ve Shafranske, 2013; Shafranske, 2005b, 2009; Mansager, 2000), hümanist/varoluşsal (Elkins, 2005, 2015), kişilerarası (Miller, 2005), adleryen psikoloji (Johansen, 2010), transpersonal (Lukoff ve Lu, 2005), bütüncül (Sperry, 2005) psikoterapilerdeki stratejiler, manevi boyutları içerecek şekilde geliştirilmiş ve her yaklaşımla ilgili vaka örnekleri sunulmuştur. Özellikle, bilişsel-davranışçı terapi, psikoterapi alanında maneviyatın entegrasyonu için en uygun teorik zemin olarak kabul edilmektedir (Daniels ve Fitzpatrick, 2013; Tan ve Johnson, 2005). Aynı zamanda, bilişsel-davranışçı terapi ile maneviyatı bütünleştirmenin etkinliğine yönelik ampirik kanıtlar gün geçtikçe artmaktadır (Good, 2010; Hodge, 2006; Kennedy, Macnab ve Ross, 2015; Propst, 1980; Roland, 2014; Tan, 2007; Tan ve Johnson, 2005; Tan, 2013; Razali, Aminah ve Khan, 2002; Wong-McDonald, 2007). Ayrıca güncel psikolojik danışma yaklaşımlarından, kabul ve yüklenim terapisi, diyalektik davranış terapisi, narrative terapi ve farkındalık tabanlı bilişsel terapi gibi yaklaşımların da düzenlemeye uygun teorik alt yapıya sahip olduğu belirtilmektedir (Daniels ve Fitzpatrick, 2013; Santiago ve Gall, 2016; White, 2000). Yine aile terapisinde Satir (1988), sağlıklı aile işlevi ve uygulama yaklaşımı konusunda maneviyatı benimsemeye güçlü bir şekilde dikkat çekmiştir.

Pargament (2011) manevi boyutu içeren psikoterapiyi manevi olarak bütünleşmiş psikoterapi (spiritually integrated psychotherapy) olarak tanımlamıştır. Pargament (2011), “Spiritually Integrated Psychotherapy” adlı kitabında bu psikoterapi yaklaşımını ayrıntılı bir şekilde ele almıştır. Pargament (2011), bu psikoterapinin terapistin danışanın manevi boyutunu ve geniş kapsamlı potansiyelini takdir etmesine dayandığını ve multimodal olduğunu vurgulamıştır. Diğer bir deyişle, birçok gelenekten birçok değişim mekanizmasına dayandığını ve bilişsel-davranışçı terapinini yanı sıra psikodinamik, varoluşsal, evlilik / aile, kişilerarası, insancıl, deneyimsel, rasyonel- duygusal ve kabul ve yüklenim gibi geniş bir yelpazedeki terapilere dahil edilebildiğinin altını çizmiştir.

Sperry (2012), manevi konulara duyarlı olan çeşitli psikoterapötik yaklaşımlar için manevi yönelimli psikoterapinin (spiritually oriented psychotherapy) geniş bir tanımlama olduğunu ifade etmiştir (s.18). Sperry (2001) bu terapi yaklaşımlarını daha önce maneviyatla uyumlu psikoterapi ve danışma (spiritually-attuned psychotherapy and counseling) olarak adlandırmıştır. Manevi yönelimli psikoterapiler, maneviyatın birçok danışanın yaşamında hayati bir boyut olduğu varsayımına dayanmaktadır. Sperry (2001), manevi yönelimli psikoterapi yaklaşımlarında özellikle iki ana alanda ayırıcı tanı gereksinimini önemsemiştir. Bunlardan ilki, psikozu, mistik sesler, vizyonlar ve diğer ortaya çıkan özel durumlardan ayırt etmek ve ikincisi, klinik depresyonun -ruhun karanlık gecesinden- ayırt edilmesidir (s. 85).

Manevi yönelimli psikoterapiler, bilimsel bir temel üzerine kurulmuş olmakla birlikte sadece amprik araştırmalarla sınırlı değildir. Kutsalla ilgili aşkın gerçeklere açıklığı da kapsamaktadır. Bu çerçeveden bakıldığında insanlığın daha geniş bir anlam ve ilişki evreninde bulunduğu gerçeği ortaya çıkmaktadır. Böyle bir evren, deneysel bilimin dar parametrelerinde gözlemlenebilen ve anlaşılanın ötesinde bir evrendir (Shafranske ve Sperry, 2005b).

Manevi yönelimli psikoterapinin gelişimi, sadece ben ötesi psikoloji gibi teorik gelişmelerden değil, aynı zamanda manevi değerlerin ve ilgilerin tedavi sürecinde saygı duyulması ve bu sürece dahil edilmesi beklentisi olan danışan düşüncelerinden kaynaklanmaktadır (Sperry, 2012). Manevi yönelimli psikoterapinin temel amacı psikolojik değişimdir, ikincil hedefi ise manevi değişim veya büyümedir. Buna göre, semptom azalması ve kişilik değişikliği bu yaklaşımın karakteristik sonuçlarıdır.

Manevi yönelimli psikoterapilerde, genellikle, ciddi bir sağlık problemi, kişisel ve/veya mesleki kayıp veya kişiler arası çatışma içeren mücadeleler; ihanet, çocuğun ölümü veya hayattaki inanç veya anlam krizini yansıtan diğer kayıpları içeren mücadeleler; ya da artan refah ve manevi gelişim arayışı ortaya çıkan manevi konulardır. (Sperry ve Shafranske, 2005; Sperry, 2010).

Manevi yönelimli psikoterapi yaklaşımlarında, maneviyatın diğer tedavileri destekleyebilecek bir teknikten başka bir şey olmadığı vurgulanmaktadır (Elkins, 2015; Pargament, 2011). Bu yaklaşımlar, terapide tamamlayıcı bir rol oynarlar ve bütüncül bir çabanın parçası sayılırlar. Ayrıca manevi yönelimli yaklaşımların, her soruna çözüm olmadığı gibi, her klinik hastalığa da uygun olmadığının bilinmesi önemlidir. (Shafranske ve Sperry, 2005b). Bu kapsamda Elkins (2005), bazı danışanların manevi yönelimli psikoterapiler için uygun olmadığını öne sürmüştür. Elkins (2005), kişisel yansıma ve içsel derin konular için yeterli zihinsel kapasiteye sahip olmayanların, psikotik bir ataktan kurtulanların veya özellikle psikoza karşı savunmasız olanların, savunmaları zayıf olan ve daha içe yönlendirilmiş çalışmaya geçmeden önce destekleyici terapiye ihtiyaç duyanların ve maneviyatı psikoterapilerinin bir parçası yapmayı tercih etmeyenlerin manevi yönelimli psikoterapiden yararlanamayacağını söylemiştir.

Sperry (2001), manevi yönelimli psikoterapiyi, gelişimsel olarak odaklanmış bütüncül bir yaklaşım (manevi boyutu dahil eden biyopsikososyal bir yaklaşım) olarak görmektedir. Başka bir deyişle, bu yaklaşım danışanların ihtiyaç ve kaygılarının patolojik durumlardan büyüme durumlarına kadar bir devamlılık veya gelişim çizgisi üzerinde kavramsallaştırıldığı anlamına gelmektedir. Sperry (2004), bu gelişim çizgisinde düzensiz aralık, yeterli aralık ve optimal aralık olmak üzere üç ayrı aralık olabileceğini belirtmiştir. Buna göre örneğin, kişilik bozukluğu olan bireyler için geleneksel psikoterapinin amacı, genellikle, danışanı düzensiz aralıktan, yeterli işlevsellik aralığında bir yere taşımak üzerine odaklanır. Bu noktaya ulaşıldığında, terapinin başarılı olduğu varsayılır. Ancak manevi bir bakış açısıyla, değişim veya büyüme için böyle bir hedef sınırlayıcı olabilir. Sperry, bunun yerine, manevi olarak yönlendirilen psikoterapi amacının mümkün olduğu kadar optimal işleyiş yelpazesine kadar uzanabileceğini ileri sürer. Sözgelimi obsesif-kompulsif kişilik tarzı ile ilgili olarak, üç fonksiyon aralığı kaydedilmiştir. Düzensiz aralıkta birey, mükemmeliyetçilik

ve görev tamamlama ve ilişkilerine müdahale eden kaçınma duyguları ile karakterize edilir. Bireyin düşünce ve tutumları aşırı katıdır ve kötümser olma eğilimi gösterirler ve önleyici duyguları içerirler. Yeterli işlevsellikte bireyler daha az mükemmeliyetçidir ve bir dereceye kadar duygusal katılım ve duyarlılık ile görevlerde ve ilişkilerde katılık vardır. Optimal aralıkta, bireyler bilinçlidir ve daha spontandır. Bunlar cömertlik, umut ve nezaket ile kişisel bütünlük dengesini sergileyen bireylerdir (Sperry, 2004).

Manevi yönelimli psikoterapide terapötik ilişki karşılıklı iş birliğini içermektedir. Buna göre, manevi yönelimli psikoterapistlerin danışanların manevi değerlerine ve ilgilerine saygı göstermesi beklenmektedir. Danışan ihtiyacına bağlı olarak çeşitli psikoterapötik ve psikomanevi müdahaleler kullanılmaktadır (Miller, 1999). Gerektiğine ilaç tedavisi veya hastaneye yatış için psikiyatrik değerlendirme başvurusu yapılabilmektedir. Ayrıca manevi müdahaleler de yapılabilmektedir. Bunlar dua ve meditasyon, din adamlarıyla iş birliği veya din adamlarına sevk gibi manevi uygulamaları içermektedir (Sperry, 2001).

Son zamanlarda manevi yönelimli psikoterapilerin etkililiği üzerine meta analiz çalışmaları yapılmaktadır (Hook ve diğerleri, 2019; Smith, Bartz ve Richards, 2007; Worthington ve diğerleri, 2011). Smith ve diğerleri (2007), 1984-2005 yılları arasında çeşitli psikolojik sorunları olan danışanlar ile yapılan manevi yönelimli terapilerin sonuçlarını meta analiz yöntemiyle incelemiştir. Meta analiz, 31 çalışmanın bulgularıyla yapılmıştır. Bu çalışmaların on sekizi (%58) gerçek deneysel tasarım, altısı (%19) yarı deneysel tasarım, yedisi (%22) ise sadece tek gruplu test öncesi ve sonrası testlerden oluşmaktaydı. Araştırma sonucunda, rastgele etkiler ağırlıklı ortalama etki büyüklüğü d = .56 olarak bulunmuştur. Bu bulgu, manevi yönelimli psikoterapi yaklaşımlarının bazı psikolojik problemleri (örn., depresyon, anksiyete, stress, yeme bozuklukları vb.) olan bireylere faydalı olabileceğine dair ampirik kanıtlar sağlamıştır.

Worthington ve diğerleri (2011), 1980-2009 yılları arasında yapılan manevi yönelimli terapi uygulamalarının sonuçlarını meta analiz ile incelemiştir. Meta analize 51 çalışma (manevi yönelimli psikoterapiler, alternatif psikoterapiler ve kontrol grubu) dahil edilmiştir. Manevi yönelimli terapi uygulamalarında, pek çok teorik yaklaşım temsil edilmiştir. Yirmi dört çalışma, özellikle maneviyata yönelik BDT'nin etkinliğini değerlendirmiştir. Özetle, meta-analiz sonuçları, maneviyatı terapiye uyarlamanın etkililiği hakkında net bulgular ortaya koymuştur. Genel meta-analitik inceleme, manevi

yönelimli terapilerinin (d = .51) ve genel terapilerin (d = .45) kontrol gruplarına göre daha etkili olduğu; manevi yönelimli tedavilerin (d = .41), alternatif psikoterapilere (d = .26) göre daha iyi sonuç̧ verdiğini bulmuştur. Bu sonuçlar, genellikle manevi odaklı BDT’nin etkinliğini destekleyen bulguları destekleyici niteliktedir.

Hook ve diğerleri (2019), terapiyi danışanın manevi inançlarına ve değerlerine göre uyarlamanın etkinliğini meta analiz yöntemiyle incelemiştir. Meta analiz, 97 çalışmanın sonucu ile yapılmıştır. Maneviyatla uyarlanmış psikoterapinin etkinliğini alternatif standart terapilerle karşılaştırmıştır. Yapılan analizlerde, maneviyatla uyarlanmış psikoterapilerin, danışanların psikolojik (d = .75, g = .74, p < .000) ve manevi (d = .75, g = .74, p < .000) işlevlerinde standart psikoterapilere (psikolojik: d = .33, g = .33, p < .001; manevi: d = .43, g = .43, p < .001) kıyasla daha fazla iyileşme ile sonuçlandığı bulunmuştur. Daha kesin katkı sağlayan çalışmalarda, maneviyata uygun psikoterapilerin, psikolojik rahatsızlığın azaltılmasında standart terapilerle eşit derecede etkili olduğu (d = .13, g = .13, p = .258), ancak daha fazla manevi iyilikle sonuçlandığı ortaya çıkmıştır (d = .34, g = .34, p < .000). Bu sonuçlar, kanıta dayalı terapötik uygulamalar açısından önemli bulunmuştur. Özetle, bu çok amaçlı meta- analitik sonuçlar, danışanların maneviyatlarını psikolojik tedaviye dahil etmek için önemli deneysel destek sağlamıştır. Önceki meta-analizlerle uyumlu olarak, maneviyatla-uyarlanmış psikoterapi, tedavi edilmeyen koşullar ve alternatif psikoterapilere kıyasla, hastaların psikolojik ve manevi işlevlerinde daha fazla iyileşme sağlamıştır. Daha katı kriterler ile maneviyatla uyuarlanmış terapilerin psikolojik sonuçlar üzerinde diğer terapilere eşdeğer etki yaptığı saptanmıştır. Hook ve diğerleri (2019), bu sonuçları kanıta dayalı terapötik uygulamalar açısından önemli bulmuştur.

Manevi yönelimli psikoterapi bazı yönlerden manevi yönlendirme ve pastoral danışma (pastoral counseling) ile benzerlik göstemektedir (Sperry, 2012). Sperry (2001, s.14), manevi yönelimli psikoterapiyi genel psikoterapi, pastoral danışma ve manevi yönlendirme ile karşılaştırmıştır. Bu karşılaştırmanın görsel betimlemesi Şekil 3’te verilmiştir.

Şekil 3. MY: Manevi Yönlendirme; MPD: Manevi Yönelimli Psikoterapi ve Danışma; DD: Pastoral (Dini) Danışma; PT: Psikoterapi.

Şekil 3’te görüldüğü üzere manevi yönlendirme, büyük ölçüde manevi boyutta temsil edilmektedir. Aynı zamanda, psikolojik gelişim kuramlarını ve psikoterapi yöntemlerini kullandığı için, psikolojik boyutta bazı örtüşmelerle temsil edilmektedir. Pastoral danışma, kısmen manevi boyutta temsil edilmektedir; müdahale stratejileri ve yöntemlerinden dolayı aynı zamanda psikolojik ayrımdadır. Psikoterapi, psikolojik boyutta temsil edilmektedir. Son olarak, manevi yönelimli psikoterapi ve psikolojik danışma hem manevi hem de psikolojik boyutların kesişim noktasında temsil edilmektedir (Sperry, 2001).

Sperry (2012), hedef, danışan profili, süreç, müdahale, eğitim ve mesleki kuruluşlar açısından manevi yönelimli psikoterapi ile pastoral danışma ve manevi yönlendirme arasındaki benzerlikleri ve farklılıkları özetlenmiştir. Bu benzerlikler ve farklılıklar Tablo 2’de sunulmuştur.

Tablo 2.

Pastoral Danışma, Manevi Yönlendirme ve Manevi Yönelimli Psikoterapi

Pastoral Danışma ve Psikoterapi

Manevi

Yönlendirme Manevi Yönelimli Psikoterapi Hedefler

Manevi değişim ve ikincil olarak psikolojik değişim; semptom azaltma ve problem çözme üzerinde

odaklanabilir

Öncelikle manevi değişim, duaya odaklanmak; manevi yaşamı etkileyen kriz konularına odaklanmak

Psikolojik değişim ve ikincil olarak manevi değişim veya büyüme; semptom azalması ve kişilik değişimi

Danışanlar

Sorunlu bireyler, genellikle dini konularla ilgilenir ve/veya manevi/dini değerlerine saygı duyulmasını ister

Genellikle maneviyat arayan nispeten sağlıklı bireyler

Manevi veya dini ilgileri olan, nispeten sağlıklıdan sorunlu veya sıkıntılı bireylere kadar değişir

Tablo 1. (devamı)

Tablo 2 hedefler açısından incelendiğinde, pastoral danışmanlıkta ve manevi yönlendirmede ilk hedef manevi değişimdir; manevi yönelimli psikoterapide ilk hedef psikolojik değişimdir. Tabloya danışan profilleri açısından bakıldığında, pastoral danışma ve manevi yönelimli psikoterapide danışanlar manevi eğilimleri olan ve sorunları olan bireylerdir; manevi yönlendirmede ise manevi arayış içinde olan nispeten sağlıklı bireylerdir. Tablo süreç ve müdahaleler açısından değerlendirildiğinde, pastoral danışma daha çok tavsiye ve dinleme; manevi yönlendirme manevi öğretiler ve manevi yönelimli psikoterapi terapötik teknikler ve uygulamaların yanı sıra manevi uygulamaları da içeren müdahaleler üzerine odaklanmaktadır. Manevi yönelimli psikoterapist psikoloji alanında eğitim alırken pastoral danışman ve manevi direktör teoloji ve psikoloji alanında eğitim almaktadır. Ayrıca her bir yaklaşımın derneklerinin olduğu görülmektedir. Aşağıda manevi yönlendirme ve pastoral danışmaya kısaca değinilmiştir.

Manevi yönlendirme/rehberlik. Manevi yönlendirme, aynı zamanda manevi

rehberlik, manevi dostluk ve manevi eşlik/arkadaşlık olarak da bilinmektedir. Çeşitli biçimlerde neredeyse tüm manevi geleneklerde uygulanmaktadır. Manevi yönlendirme, bire bir güven ilişkisi bağlamında gerçekleştirilen manevi bir dinleme sanatı olarak tanımlanabilir. Öncelikle manevi gelişim ile ilişkilidir; ikincil olarak psikolojik gelişim

Pastoral Danışma ve Psikoterapi

Manevi

Yönlendirme Manevi Yönelimli Psikoterapi Süreç ve Müdahaleler

Dinleme, tavsiye; diğer terapötik girişimler; dini veya manevi tavsiye veya uygulamaları içerebilir; psikoterapi için yönlendirme

Dinlemek, dua etmek ve diğer manevi uygulamaları öğretmek; psikoterapi için havale

Çeşitli danışma ve psikoterapötik müdahalelerle birlikte din adamlarına sevk de dahil olmak üzere manevi uygulamalar ve müdahaleler

Eğitim

Teoloji veya pastoral danışmanlık alanında yüksek lisans veya doktora derecesi; süpervizyon deneyimi; dini bir kuruluş tarafından onay

Maneviyat veya psikoloji alanında yüksek lisans derecesi; bazı resmi eğitim ve

süpervizyon deneyimi

Psikolojide doktora; resmi bir eğitim ve süpervizyon deneyimine sahip olabilir veya olmayabilir Profesyonel Kuruluşlar

Amerikan Pastoral Danışmanlık

Derneği Manevi Direktörler Uluslararası Amerika Psikoloji Birliği; Amerika Psikolojik Danışma Derneği

ve değişim ile ilgilidir. Temel amacı manevi gelişmeyi kolaylaştırmaktır (Sperry, 2012). Bu süreçte manevi konulara, duaya, kutsal metin okumaya, meditasyona ya da tefekküre odaklanılır (Julian, 1992; Sperry, 2001). Daha spesifik olarak manevi yönlendirmenin temel amacı, bireyin Tanrı ile olan ilişkisini derinleştirmektir. Kişiye, "Tanrı'nın kendisiyle olan kişisel mesajına dikkat etmesine, bu kişisel iletişimi kuran Tanrı'ya cevap vermesine, Tanrı ile yakınlaşarak büyümesine ve ilişkinin sonuçlarını yaşamasına yardımcı olmaya" çalışmaktır (Julian, 1992, s. 310).

Manevi yönlendirmede manevi gelişim, ustanın hayatını ve uygulamalarını gözlemlemek ve taklit etmek suretiyle gerçekleşir (Nelson, 2009). Manevi doğrultuda gelişen ilişki, psikoterapi ve pastoral danışmada kurulan ilişkiden farklıdır. Manevi yöndeki müdahaleler, duada eğitim, ritüellerin ve diğer manevi uygulamaların reçetesini içerir (Sperry, 2003). Ancak bireyin psikolojik ve yaşamda uyum sorunları olduğunda, bireyi bir danışmana veya psikoterapiste yönlendirmek uygun olabilir. Bu, özellikle kendine veya başkalarına yönelik herhangi bir tehlike tehdidi varsa geçerlidir (Nelson, 2009).

Manevi yönlendirmeyi uygulamak için belirlenmiş bir gereklilik yoktur. Bazıları bunun bir meslek değil de bir yetenek olduğunu, diğer bir deyişle resmî denetimin gerekli olmadığı özel bir uğraş alanı olduğunu iddia etmektedir. Bazıları ise teoloji ve psikolojinin belirli alanlarında uzmanlaşmış bir eğitimin yararlı veya gerekli olduğunu iddia etmektedir (Sperry 2012). Mevcut durumda, manevi yönlendirmede bir dizi resmi lisansüstü eğitim enstitüsü ve programı vardır, ancak manevi yönetmenler için evrensel olarak kabul edilmiş sertifika ya da lisans programı bulunmamaktadır (Sperry, 2001). Bir meslek olarak manevi yönlendirme, dünya çapında üyeliği olan bir kuruluş durumundaki Spiritual Directors International tarafından temsil edilmektedir (Sperry 2012).

Pastoral danışma. Amerikan Pastoral Danışmanlık Derneği’nin (2019) web

sitesinde, pastoral danışmanlık, şifa ve gelişim için psikolojik anlayışın yanı sıra manevi kaynakları kullanan özel bir danışmanlık şekli olarak tanımlanmış ve pastoral danışmanlar, derinlemesine dinî ve / veya teolojik eğitim veya öğretime sahip ruh sağlığı profesyonelleri olarak açıklanmıştır. Pastoral bakım ve danışmanlık konusunda biraz eğitim almış din personeli, kısa vadeli pastoral danışmanlığın çoğunluğunu sağlayabilmektedir. Ancak pastoral psikoterapiyi, danışma ve psikoterapide resmi

süpervizyona tabi eğitim görmüş ve sertifikalı ve / veya lisans sahibi olan kişiler ve din personeli uygulayabilmektedir (Sperry, 2001, 2003). Yakın zamana kadar pastoral danışmanlık, genellikle geleneksel psikoterapiye alternatif olarak görülmüştür. Aynı zamanda birçok Protestan ve Yahudi için manevi yönlendirmeye de bir alternatif olarak görülmüştür, çünkü geçmişte, manevi yönlendirme Katolik bir “müdahale” olarak kabul edilmiştir (Sperry, 2012).

Pastoral danışmaya genellikle yaşam geçişleri, duygusal ya da ilişkisel krizler ya da suçluluk, istismar, bağımlılık ya da düşük benlik saygısı yaşayayan sorunlu bireyler başvurmaktadır. Pastoral danışma, bu tür krizler ve endişeler için çok uygundur, iyileşme ve büyüme için psikolojik anlayışın yanı sıra dinî ve manevi kaynakları kullanan bir danışmanlık şeklidir (Benner, 2003; Stone, 1999). Kişilik değişimi ise genellikle pastoral danışmanlığın değil geleneksel psikoterapide olduğu gibi pastoral psikoterapinin bir görevidir (Sperry, 2001, 2012).

Pastoral danışmada değerlendirme, Tanrı'nın farkındalığını, Tanrı'nın lütfunu kabul etmeyi, tövbeyi ve sorumluluğu ve birinin inanç topluluğuna katılmasını içeren boyutlardan oluşmaktadır (Benner, 2003). Tedavi müdahaleleri genellikle aktif dinleme ve diğer problem çözme veya çözüm odaklı danışmanlık yöntemlerini içermekle birlikte affetme gibi dini veya manevi konularda tavsiyeleri de kapsamaktadır. Pastoral danışma, dinsel kurumlarda uygulanmakla (Özdoğan, 2006) birlikte herhangi bir danışma kliniğinde de yapılmaktadır (Sperry, 2001, 2003, 2012). Genellikle kilisede yapılan pastoral danışmanın işlevlerinin içinde kişilerin günah çıkarması da bulunmaktadır (Özdoğan, 2006). Pastoral danışmanlar, genellikle ruh sağlığı uzmanlıklarından birinde (örneğin, lisanslı uzman danışman) ve Amerikan Pastoral Danışmanlar Birliği'nden sertifika alabilmektedir (Sperry, 2001, 2003, 2012).