• Sonuç bulunamadı

ġan pedagogları sesi tanıma aĢamasında aynı bir doktor gibi davranmalıdır. Nasıl doktorların odasına giren hastanın tamamiyle sağlıklı olma ihtimali düĢükse, Ģan pedagogunun odasına giren öğrencinin de Ģan tekniği ile ilgili hiçbir probleminin olmama olasılığı oldukça düĢüktür. Bazı sesler opera eğitimine doğuĢtan yatkın bile olsalar, bu seslerin hiç eğitilmeden bir opera sanatçısı olabilme ihtimali düĢüktür. Dolayısıyla Ģan pedagoglarının sesi tanıma süreçleri doktorların hastalık tanısı koyma süreçleriyle benzerlik taĢımaktadır. Bir doktorun odasına girildiğinde hasta daha doktorla tokalaĢtığında, doktor hastanın kas tonusundan, vücut ısısından, derisinin renginden, göz altındaki morluklardan, korneanın görünümünden, boğazdaki ĢiĢlikler, ses, postür ve hatta psikolojik durumu ile ilgili, kısa süre içinde birçok veri toplayabilir. Aynı biçimde bir Ģan pedagogu da öğrencisi kapıdan adım attığı anda onunla ilgili veri toplamaya baĢlamalıdır. Bir öğrenci ile ilk tanıĢma esnasında, öğretmen Ģancının postürü, konuĢma sesinin niteliği, gürlüğü, kord vokallerinin kapanma durumu, konuĢma esnasında kaslarda oluĢan gerilim veya akıcılığın gözlenmesi, artikülasyon ve dili kullanma biçimi, öğrencinin genel yapısı ve kiĢiliği (utangaç, rahat, agresif, kendinden emin, vb.), davranıĢ biçimi hakkında veri toplayabilir. Bu sayılan özelliklerin hepsinin ses ile bağlantısı olduğu için her biri dikkatlice gözlenmelidir.

Daha sonraki aĢamada Ģan pedagogu öğrenciye sorular yönelterek onu daha iyi tanımaya çalıĢır. Ne kadar süre Ģan çalıĢtın? Bir Ģancı olarak hedeflerin nelerdir? ġarkı söylerken zorlandığın olur mu, neden? Daha önce herhangi bir ses problemi yaĢadın mı? Ne tür parçaları söylemekten hoĢlanırsın? Benden beklentilerin nelerdir? Düzenli kullandığın bir ilaç var mı? Herhangi bir reflü veya hormonal problemin var mı? Kansızlık veya halsizlik problemin var mı? Düzenli spor yapar mısın? gibi sorular öğrenci hakkında Ģan pedagoguna genel bir fikir verecektir.

Tanıma aĢamasının üçüncü ve en önemli kısmı öğrenciyi dinleme aĢamasıdır. Bu aĢamada nasıl doktorlar bir insanın sağlıklı kabul edilmesi için vücut ısısı, tansiyon, kalp hızı, kan değerleri gibi bazı standart değerlendirmeler yapıyor

ise, Ģan pedagogunun da bir sesin sağlıklı ve iyi durumda olduğunu gösteren özelliklerini tek tek kontrol etmesi gerekir. Bu özellikler aĢağıda sıralanmıĢtır:

Postür: Ayaklar yere dengeli basıyor mu, yoksa bir ayak Ģarkı söylerken parmak ucunda mı yükseliyor? Dizler hafif kıvrık, gevĢek ve harekete hazır durumda mı, yoksa geriye doğru kilitli ve yere çakılı bir pozisyonda mı? Kuyruk sokumu aĢağıya inik durumda mı, yoksa dıĢarıya mı çıkık? Sırt ve göğüs açık mı, yoksa vücut kambur veya geriye doğru mu yaslanmıĢ? Sternum nefes alıĢ veriĢ sırasında yukarıda sabit durabiliyor mu, yoksa her nefes ile inip kalkarak, kaburga kemiklerinde çökmeye mi neden oluyor? BaĢ tam omurganın ortasında mı, yoksa bir yöne doğru eğik mi? Boynun arkası uzun mu, yoksa baĢ geriye doğru veya öne doğru uzanıyor mu?

Nefes: Öğrenci nefes alırken akciğerlerin alt kısmına, aĢağıya ve sırta doğru tam bir açılma gerçekleĢerek mi nefes alıyor, yoksa omuzlarını kaldırarak akciğerlerin üst kısmına mı nefes alıyor? Nefes alırken sessiz mi nefes alıyor, yoksa kord vokaller nefes alma iĢlemine katılarak ve boğaz daraltılarak sesli mi nefes alıyor? Nefes alırken yüzde ve boğazda esnemenin baĢlangıcındaki rahatlık ve açıklık gözleniyor mu? Nefes verirken kaburgalar açık ve sternum yukarıda mı kalıyor, yoksa nefes verir vermez çökme mi gözleniyor? Nefes verirken kord vokallere akıcı, sürekli ve az miktarda mı hava gönderiliyor, yoksa çok miktarda ve kontrolsüz hava mı gönderiliyor? Nefes verirken alt abdominal kaslarda ve diyaframda appoggio tekniği gözleniyor mu, yoksa ani ve sert hareketlerle dıĢa doğru ıkınma veya epigastrium bölgesini (göbek deliğinin üstündeki bölge) sert bir biçimde içeriye çekme mi gözleniyor?

Yüz ifadesi: Yüz ifadesi larenks içindeki kasların postürünü etkilediğinden oldukça önemlidir ve dikkatlice gözlenmelidir: Yüz postüründe görüntü hafif ĢaĢırmıĢ gibi açık mı? (göz altındaki ve yanaklardaki kasların ve yumuĢak damağın yükseldiği, dudakların kenarlarının yanlara açılmadan, ağzın oval durduğu pozisyon), yoksa yüz tamamen aĢağıya doğru düĢük ve kaĢlar çatık mı? Çene rahatça geriye ve aĢağıya doğru mu açılıyor, yoksa açılırken öne mi çıkıyor, çene kemiğinde hareket esnasında tıkırdamalar oluyor mu?, çene açılırken bir yöne doğru kayıyor ya da aĢağı yukarı sallanıyor mu? Dil kökü gevĢek biçimde, boğazın gerisini ve farenksi tıkamadan

hafif kambur mu duruyor, yoksa dil kökü aĢağıya doğru bastırılarak farenksi tıkıyor mu? Dilin ucu alt ön diĢlerin arkasında dinleniyor mu, yoksa geriye mi kaçıyor veya havaya mı kalkıyor? Dil ve dil kökü kasılarak fonasyona katılıyor mu? (çenenin hemen altındaki boĢluğu parmağınızla kontrol ederek dil kökünün sertleĢip kasıldığını kontrol edebilirsiniz, bu bölgenin Ģarkı söyleme esnasında da mümkün olduğunca yumuĢak kalması gerekir) Dil vibratonun hızı ile ağzın içinde sallanıyor mu? Gözler açık ve rahat mı, yoksa sık kırpıĢtırılıyor veya kapalı mı tutuluyor? Boğazda herhangi bir sıkılık, damarların ĢiĢmesi veya gırtlağın sallanması gözleniyor mu?

Atak ve fonasyon: Çıkan ses dengeli, net ve temiz bir atakla mı baĢlıyor, yoksa seste hava veya zorlanma, itilme duyuluyor mu?

Ses nefes bağlantısı: Aranan bağlantı var mı, yoksa ses desteksiz mi çıkıyor? Nefes desteği normal mi, hiperfonksiyonel mi, hipofonksiyonel mi?

Sesin niteliği: Ses rengi sıcak, yumuĢak ve tatlı mı yoksa sert mi? Sesin volümü yeterli mi? Öğrenci Ģancı formantını ve sesindeki doğuĢkanları ne kadar kullanabiliyor? Rezonans geride ve içeride mi, yoksa önde, parlak ve çınlayarak mı duyuluyor? Öğrencinin rezonansında chiaroscuro, yani hem parlaklık hem de derinlik ve koyuluk aynı anda mevcut mu? Ses yüzün merkezinde mi, yoksa dağınık ve odaksız mı çıkıyor?

Vibrato: Vibrato düzenli ve uygun bir hızda mı, yoksa ses sallanıyor mu veya tremolo (keçi vibratosu) gibi mi duyuluyor?

Entonasyon: Öğrencinin entonasyonu doğru mu?

Artikülasyon: Öğrencinin artikülasyonu anlaĢılır mı? Çene ve dil birbirinden bağımsız olarak artiküle edebiliyor mu, yoksa her vokalde çenedeki açılıp kapanma hareketleri sık mı gözleniyor? Öğrenci legato söyleyebiliyor mu, sesli ve sessiz harfler için kullandığı hava miktarı eĢit mi? Öğrenci tizleĢtikçe sesli harfleri modifiye edebiliyor mu?

Sesin sınırları: Öğrencinin ses sınırları ne kadar geniĢ? Rejistirler arasındaki fark belirgin mi, rejistirlerde kırılmalar oluyor mu, yoksa ses pesten tiza bir bütün gibi mi

duyuluyor? Öğrenci rejistirleri doğru mu kullanıyor, yoksa belting tekniğinde olduğu gibi göğüs sesini olması gereken sınırlardan yukarıya taĢıyor mu?

Ses tipi ve sınıfı: Öğrencinin ses tipi ve sınıfı nedir? Müzikalite: Öğrenci sesine müzikal anlamda hakim mi?

ġan pedagogu yukarıdaki değerlendirmeleri yaparken kendisine Ģu soruları sormalıdır: Duyduğum sesin sorunu nedir? Onun böyle duyulmasına sebep olan Ģeyler nelerdir? Bunu düzeltmek için ne yapılması gerekir?

ġan pedagogunun sesteki problemleri tanıyabilmek için kullanacağı üç yöntem vardır; bunlardan ilki iĢitsel, diğeri görsel ve üçüncüsü de empati kurma ve taklittir. Öğretmen öğrencisinin yaptığı Ģeyleri kendi vokal mekanizmasında taklit ederek, öğrencinin tam olarak ne yaptığını ve nasıl hissettiğini kendi vücudunda hissedebilirse ona daha iyi yardımcı olacaktır. Bir yöntem iĢe yaramadığında veya yanlıĢ bir alıĢkanlık değiĢtirilemediğinde, yanlıĢ alıĢkanlıklara asla göz yumulmamalıdır. Yaratıcı olunmalı, araĢtırılmalı, diğer meslekdaĢlardan destek alınmalı, sabırlı olunmalı, yeni yöntemler denenmeli ve asla problemli ses değiĢmiyor diye kabullenilmemeli ve öğrencinin yanlıĢ ses çıkarmasına izin verilmemelidir. Bu değerlendirmelerin sonucunda Ģan pedagogu öğrencisini derinden tanımıĢ olacak ve öğrencinin eksiklerini, ona en uygun olan çalıĢma programını ve repertuarı belirleyecektir.

3 SES ÜRETĠMĠNDE KARġILAġILAN SORUNLAR VE