• Sonuç bulunamadı

BİRİNCİ BÖLÜM: KURAMSAL ÇERÇEVE

1.2. Okuma Alışkanlığı

1.2.3. Okuma Alışkanlığının Kazandırılması

1.2.3.3. Okuma Alışkanlığının Kazandırılmasında Kütüphanenin Rolü

Bireylerin okumayı sevmesinde ve okuma alışkanlığını kazanmalarında kütüphanelerin etkisi büyüktür. Kütüphaneler, her türlü ortamdaki bilgi ve belgenin toplandığı, düzenlendiği ve hizmete sunulduğu yerlerdir. Okuma alışkanlığının kazandırılmasında ve kitabın sevdirilmesinde okul, halk ve çocuk kütüphaneleri etkin görevler üstlenirler. Halk kütüphaneleri, kadın-erkek her yaşta, her seviyede ve her meslekten okuyucunun çeşitli konulardaki fikir eserlerinden ücretsiz yararlanmasını sağlayarak bölgesinin, kültürel, sosyal ve teknik kalkınmasına yardımcı olan kurumlardır (Ersoy, 1983: 1). Sınıf kitaplıklarının öğrencilerin ihtiyacını karşılamaktan uzak olduğu için her okulda mutlaka okul kütüphanesine gereksinim vardır. Okul kütüphanelerine sağlanacak kitapların seçiminde öğrencilerin derslerini destekleyici kitapların yanında, öğrencilerin seviyelerine, ilgi ve ihtiyaçlarına uygun kitapların tercih edilmesine özen gösterilmeli ve yayın seçiminde mutlaka öğretmen- kütüphaneci işbirliği gözetilmelidir.

Okuma zevki ve alışkanlığının kazandırılmasında kitaba ulaşma imkânlarının ve bu kitapların özelliklerinin önemli bir etkisi vardır. Okuma eğitiminin alışkanlık haline gelmesinde çocuğun çevresinde, öncelikli olarak evinde, sınıfında, okulunda ve kolayca ulaşabileceği yakın bir semtte kütüphane bulunması, çocuğun okuma alışkanlığı kazanmasında olumlu bir etki yapacaktır. Bu sebeple halk, okul ve üniversite kütüphanelerin dermeleri zenginleştirilmeli ve sürekli güncel tutulmalıdır. Okuyucular kütüphaneye sağlanan yayınlardan haberdar edilmelidir.

2008 yılı verilerine göre Türkiye’deki halk kütüphanesi sayısı 1.156, gezici kütüphane sayısı ise 55’dir. Bu kütüphanelerde toplam 13.662.483 adet kitap bulunmaktadır. Aynı yıl içinde kütüphanelerden 19.034.750 kişi yararlanmıştır. Bu kütüphanelerde 2008 yılında toplam üye sayısı 533.457, ödünç verilen toplam kitap sayısı ise 4.828.641’dir (http://www.kygm.gov.tr/Genel/BelgeGoster.aspx).

1.3. Kütüphaneler

Kütüphane, her türlü ortamdaki bilgi ve belgenin toplandığı, düzenlendiği ve hizmete sunulduğu kuruluştur. “Kütüphane” Türkçe sözlükte (TDK, 1998: 1444) “Amaç ve görevine uygun kitap, film, plak gibi her türü düşünce ve sanat ürününü

toplayan düzenleyen ve genel olarak ilgilenen, okurlara sunan kuruluş” olarak tanımlanırken; Sefercioğlu (1996: 52) kütüphaneyi: “Bilgi, duygu, düşünce ve sanat ürünlerini derleyip düzenleyerek yararlanmaya sunan kuruluş” olarak tarif eder.

Günümüzde bireylerin kendi istekleri ve çalışmaları için ihtiyaç duyduğu bütün yayınlara sahip olması mümkün değildir. Teknolojideki hızlı gelişmelerle birlikte kütüphanelerin sahip oldukları ve abone oldukları bilgi kaynaklarında da değişiklikler olmuştur. Özellikle çevrimiçi veritabanlarının aboneliği için ayrılan bütçeler kütüphane bütçelerinin önemli bir kısmını teşkil etmektedir. Bilginin büyük bir hızla artması ve yaygınlaşması, kütüphanelerin de biçim ve içerik yönünden değişmesine dolaysıyla da amaçlarının da değişik yönlerde gelişmesine sebep olmuştur. Bu sebeple kütüphane yerine “bilgi merkezi” kullanılmaya başlanmıştır. Kuruluş amaçları ne olursa olsun her kütüphane veya bilgi merkezinin ortak işlevi, her ortamdaki bilgiyi toplamak, düzenlemek, korumak ve hizmete sunmaktır.

Kütüphane kullanma alışkanlığı; bireyin çeşitli amaçlar için gereksinimlerini karşılamak amacıyla belirli aralıklarla düzenli olarak kütüphanelerden yararlanmasıdır. Kütüphane kullanma alışkanlığında belirli aralıklar ve devamlılık kavramları, kütüphaneye gitme sayısı dikkate alınarak değerlendirilmektedir. Amerikan Kütüphaneciler Derneği’nin (ALA) bu konuda önerdiği sıklıklardan yararlanılarak kütüphane kullanma alışkanlığı için de okuma alışkanlığında olduğu gibi Yılmaz’ın (2004: 116) belirlediği düzeyler dikkate alınmıştır.

Kültür Bakanlığı Kütüphaneler Genel Müdürlüğü, Türk toplumunda okuma alışkanlığı düzeyinin artması için halk kütüphaneleri bünyesinde çeşitli etkinlikler düzenlenmektedir. Bunun yanı sıra Türkiye İstatistik Kurumu kütüphanelerin hizmetleri ile ilgili düzenli olarak istatistik toplamaktadır.

2008 yılı istatistiklerine göre Türkiye’de ortalama 50.000 kişiye bir halk kütüphanesi düşmektedir. Almanya’da ise bu rakam 6.000’dir. Son otuz yıllık dönemde Türkiye’de halk kütüphanelerine üye olanların oranı %1-2 arasındadır. Bu oran ABD, İngiltere, Finlandiya için yaklaşık %60 civarındadır. Gelişmiş ülkelerle ülkemiz arasında çok büyük farklılıkların görüldüğü halk kütüphaneleri sayıları kültürel yaşamımızın zayıflığını açıkça göstermektedir (Yılmaz, 2008: 4).

2008 yılı istatistiklerine göre ise Türkiye’de 1.156 halk kütüphanesi bulunmakta ve 62.000 kişiye bir halk kütüphanesi karşılık gelmektedir. Aynı yılın istatistiklerine göre Türkiye’de bulunan üniversite kütüphanesi sayısı 416’dır. Halk kütüphanelerinde 13.662.483 kitap, üniversite kütüphanelerinde ise, 9.313.197 kitap bulunmaktadır. Yine aynı yıl istatistiklerine göre halk kütüphanelerine üye sayısı 19.034.750, üniversite kütüphanelerine üye olan kişi sayısı ise 1.273.418’dır (http://www.kygm.gov.tr/Genel/BelgeGoster.aspx,).

Kütüphaneler, görev alanları, hizmet ilkeleri ve çalışma yöntemlerine göre beş türe ayrılır. Bunlar:

1. Milli Kütüphane 2. Üniversite Kütüphaneleri 3. Halk Kütüphaneleri 4. Okul Kütüphaneleri 5. Özel Kütüphaneler 1.3. 1. Üniversite Kütüphaneleri

Bilgi ve teknoloji çağı olarak değerlendirilen günümüz toplumlarında bireylerin yaşam boyu öğrenen bireyler olması öngörülmektedir. Yaşam boyu öğrenme ise, ihtiyaç duyulan bilginin değişik formatlardaki kaynaklardan elde edilmesi, değerlendirilmesi ve kullanılması ile gerçekleşmektedir. Teknolojideki hızlı değişim ve gelişim, üniversite eğitimi ve kütüphanelerinin yeniden yapılandırılmasını kaçınılmaz duruma getirmektedir.

Üniversiteler, ülkelerin ekonomik, sosyal ve kültürel gelişimi ile ilgili amaçlarına ulaşabilmeleri için gerekli olan insan gücünü yetiştiren kurumlar olarak kabul edilirler. Belirlenen hedefler doğrultusunda üniversitelerin üstlendikleri işlevleri yerine getirebilmesi de eğitim-öğretim ve araştırma faaliyetleri için ihtiyaç duyulan basılı ya da elektronik her türlü yayının bulunduğu güçlü bir kütüphanenin bulunmasını gerektirir. Üniversite kütüphanelerinin gelişmişlik düzeyi, üniversitenin gelişmişlik düzeyi ile büyük ölçüde doğru orantılıdır. Üniversite kütüphaneleri, parçası oldukları üniversite ile bir bütün oluştururlar.

Üniversite kütüphanelerinin işlevleri şunlardır:

1. Üniversite kütüphanesinin kullanıcısı olan öğretim elemanı, öğrenci ve diğer kullanıcıların eğitim-öğretim ve araştırma etkinliklerinden dolayı gereksinim duydukları her ortamdaki bilgi kaynaklarını sağlamak,

2. Bilgi kaynaklarından daha etkin bir şekilde yararlanılmasını sağlayacak ödünç verme, müracaat, enformasyon ve benzeri diğer hizmetlerin yanı sıra çeşitli bibliyografik kaynak ve araçları hizmete sunmak,

3. Farklı amaçlı okuma ve çalışma alanlarını sağlamak ve düzenlemek,

4. Kullanıcı grubunun özelliklerine göre onların okuma alışkanlıklarının geliştirilmesine ve boş zamanlarını değerlendirmelerine yardımcı olmak,

5. Kütüphane ve kütüphane kaynaklarından yararlanmayı arttırmak amacıyla, kullanıcı eğitimi programlarını planlamak ve geliştirmek,

6. Üniversite yayınlarının, belgelerinin ve diğer kaynaklarının arşivini oluşturmak,

7. Diğer kütüphane ve kuruluşlarla kütüphane kaynaklarının paylaşımında işbirliğine gitmek,

8. Dermeyi gelecek kuşaklar için korumak.

Üniversite kütüphaneleri içinde bulundukları üniversitenin öğretim elemanlarının, öğrencilerin, bilim adamlarının ve araştırmacıların her ortamdaki bilgi gereksinimlerini karşılamakla yükümlü kuruluşlardır. Türkiye’deki üniversite kütüphaneleri de bu görevlerini yerine getirmeye çalışmaktadır. Ancak bu konuda kurumlar arasında çok büyük farklılıklar bulunmaktadır. Üniversite kütüphanelerinin bu farklılıkları, sahip oldukları; bütçe, personel, bina, derme ve kullanıcı durumlarına göre değişmektedir.

Benzer Belgeler