• Sonuç bulunamadı

Okul işletme işbirliğinin kurulmasına yönelik başlıca yasalar, 2089 Sayılı “Çıraklık, Kalfalık ve Ustalık” Kanunu, 3308 Sayılı Mesleki Eğitim Kanunu, 4702 Sayılı Yasalardır. Bu yasalar aşağıdaki başlıklarda sunularak incelenmiştir.

2.6.1. 2089 sayılı "Çıraklık, Kalfalık ve Ustalık" Kanunu

Bu Kanun 1977 yılında yürürlüğe girmiştir. Kanun kapsamına 507 sayılı Kanuna tabi işyerleri ile 5590 sayılı Kanuna göre kurulmuş olan mesleki teşekküllere kayıtlı işyerleri ve buralarda çalıştırılan çırak, kalfa ve ustalar alınmıştır. Uygulamaya dahil edilecek meslek alanlarını belirleme yetkisi çıraklık kuruluna verilmiştir.

Çırak olabilmek için ilkokul mezunu olmak, 12 yaşından küçük, 18 yaşından büyük olmamak, seçtiği mesleğin gerektirdiği özellikleri taşımak gereklidir. İşyeri sahibi çırağa işe başladığı günden itibaren iş kanunu gereğince belirlenen asgari ücretin yüzde 30'undan az olmamak kaydı ile ücret ödemek zorundadır. İşyeri sahibi çıraklara bir yıl öğrenimden sonra yılda bir ay ücretli izin vermek zorundadır. Çıraklığa, çıraklık sözleşmesi ile başlanılması gerekmektedir. Çırağın sanatını öğrenmesi için iş üzerinde

bir öğrenci gibi çalışması şarttır. Çıraklar için haftada en çok sekiz saatlik teorik ve pratik meslek kursları düzenlenir. Çırak, çıraklık süresinin sonunda mesleği ile ilgili düzenlenen kalfalık sınavına girmek zorundadır.

Kalfalık belgesi aldıktan sonra mesleğinde üç yıl kalfa olarak çalışıp, geliştirme kurslarına katılarak başarı gösterenler ustalık sınavlarına katılırlar. Lise dengi mesleki ve teknik öğretim okulları mezunlarına sınavsız ustalık belgesi verilir. Kanunla Bakanlıkta "Çıraklık Kurulu", illerde "Çıraklık Eğitim Komiteleri" kurulmuş, bunlara katılacak kişiler, kurulların görev ve sorumlulukları belirlenmiştir (Resmi Gazete, 1977). Kanunun yürürlükte kaldığı dokuz yıl süresince bir takım sorunlarla karşılaşılmıştır. Örneğin; çıraklık eğitiminin kapsamı dar tutulması, sigorta primlerinin işveren tarafından verilmesi nedeniyle eğitime olan ilginin azalması, denetim ve ceza ile ilgili hükümlerin yetersiz kalması, okul ve işyeri arasında gerekli yakınlaşmanın sağlanamaması, çıraklık eğitimi çalışmalarının başlangıçta endüstri meslek liselerinin içinde yapılması, toplumun çıraklık eğitimine olan yanlış bakış açısının sistemi olumsuz yönde etkilemesi belirlenebilen belli başlı sorunlardır (Şimşek, 2007: 38).

2.6.2. 3308 Sayılı Mesleki Eğitim Kanunu

Ülkemizde çıraklık ve meslek eğitimini bir bütünlük içinde ele alan bu Kanun 19 Haziran 1986 gün ve 19139 sayılı Resmi Gazete' de yayımlanarak yürürlüğe girmiştir. Kanunla çıraklık eğitimi, meslek kursları ve meslek lisesi öğrencilerinin isletmelerde meslek eğitimi yapmaları konularında gerekli düzenlemeler yapılmıştır. Yaygın mesleki ve teknik eğitim sistemine;

 Çırakların işyerinden okula gelerek haftada bir gün mesleki eğitim görmesi,  Meslek kademelerinin aday çırak, çırak, kalfa, usta olarak belirlenmesi,

 Aday çıraklığın, ilkokul mezunu olmayı gerektirmesi ve 13 yaşını tamamlayana kadar devam etmesi,

 Ustalık belgesi olmayanların işyeri açamaması,

 Kalfaların meslek lisesi telafi kurslarına devam ederek meslek lisesi mezunu olabilmesi gibi katkılarda bulunmuştur.

1986'da yürürlüğe giren 3308 Sayılı Kanun, ikili sistemi (Dual Sistem) getirdi. Teorik eğitimin okulda, pratik eğitimin işyerinde yapılmasını öngören bu uygulama, aslında Selçuklu Türklerindeki Ahilik sisteminin Almanlar tarafından geliştirilerek uygulanan bir modelidir.

Kanunun amaçlarını şu şekilde özetlemek mümkündür:

 Zorunlu eğitimden sonra çeşitli sebeplerle eğitime devam etmeyen veya eğitimin çeşitli kademelerinden ayrılan gençlere düzenli çıraklık eğitimi ile mesleki eğitim vermek, Çıraklık eğitimi veya meslek liselerine devam etme imkânı bulamamış, istihdam için gerekli temel yeterliklere sahip olmayan genç ve yetişkinlere meslek kursları yoluyla istihdama hazırlamak,

 Çalışan insan gücünün iş verimini yükseltmek ve yeni teknolojilere uyumunu sağlamak amacıyla geliştirme ve uyum kursları açmak,

 İş hayatının mesleki eğitimi planlama, geliştirme ve değerlendirme süreçlerine katılımını sağlamak,

 Mesleki eğitim hizmetlerinin geliştirilmesi ve yaygınlaştırılması için yeni finansman kaynakları sağlamak,

 Araştırmalarla mesleki eğitimi sürekli destekleyip gelişmesine yardımcı olmak,  Meslek Lisesi öğrencilerinin beceri eğitimi, işletmelerde gerçek iş ortamında

yapılmasına imkân vermek,

Kısacası bu kanunun amacı; çırak, kalfa ve ustaların eğitimi ile okullarda ve işletmelerde yapılacak mesleki eğitime ilişkin esasları düzenlemektir(http://mevzuat.meb.gov.tr/html/3.html).

2.6.3. 4702 Sayılı Kanun

3308 sayılı Çıraklık ve Meslek Eğitim Kanunu'nun adı 10.07.2001 tarihinde yürürlüğe giren ve bu kanunun bazı maddelerini değiştiren 4702 sayılı Kanun ile

Meslekî Eğitim Kanunu olarak değiştirilmiştir

(http://meyok.uludag.edu.tr/4702sayilikanun.htm). Bu yasa ile 3308 sayılı yasanın işlerliği daha da artırılmış ve aşağıdaki yenilikler yasada yer almıştır:

1. Meslekî ve teknik eğitim bölgelerinin kurulması: Mevcut kaynakları daha etkili ve verimli kullanarak, çağdaş bilim ve teknolojideki değişme ve gelişmelere uygun olarak ekonominin gereksinim duyduğu alanlarda yüksek nitelikli işgücü yetiştirmek amacıyla bir veya daha fazla meslek yüksekokulu ile meslekî ve teknik orta öğretim kurumlarının, öğretim programları bütünlüğü ve devamlılığı içinde ilişkilendirildiği, her ilde bir Meslekî ve Teknik Eğitim Bölgesi kurulması Milli Eğitim Bakanlığı ile Yükseköğretim Kurulu Başkanlığı işbirliği ile oluşturulmuştur.

2. İş yeri açabilmek ve istihdam edilebilmek için meslekî eğitim alma zorunluluğu: 3308 sayılı Kanun kapsamına alınan il ve mesleklerde, üretim ve hizmet sektöründe verimliliği ve kaliteyi artırmak, meslekî eğitimi özendirmek, tüketiciyi korumak için; iş yeri açacakların ve iş yerinde istihdam edileceklerin yapacağı işe uygun meslekî eğitim almış olmaları zorunluluğu getirilmiştir.

3. Halen çalışanların çalıştıkları işe uygun meslekî eğitim almaları: Kanun kapsamında olan il ve mesleklerde faaliyet gösteren iş yerlerinde çalışanlar; durumlarına uygun belgelendirme yapılması veya çalıştıkları işe uygun meslekî eğitim almaları için işverence meslekî ve teknik eğitim okul ve kurumlarına yönlendirilecektir.

4. Çalışanların meslekî yeterliliklerinin değerlendirilmesi: Halen çalışanlardan yaptıkları işe uygun eğitim aldığını gösterir belgesi bulunmayanların, bilgi ve becerilerini ölçmek, ülke genelinde aynı alanda birlikteliği ve standardı sağlamak için Meslekî Eğitim Kurulu'nca uzmanlardan oluşan ihtisas komisyonları kurulacaktır. Bu komisyonlar, çalışanların çalıştıkları işe uygun meslekî yeterliliklerini ölçecek yöntem ve araçları, bilgi ve becerileri yeterli görülenlere verilecek belgeyi, bilgi ve becerileri yeterli görülmeyenler için uygulanacak eğitim programlarının tür ve seviyelerini, belirleyerek hazırlayacakları raporu Meslekî Eğitim Kurulu'na sunacaklardır.

5. Meslekî eğitim almamış olanların istihdama hazırlanması: ilköğretim mezunu, orta öğretimin her hangi bir kademesinden ayrılmış veya mezun olup istihdam için gerekli niteliklere sahip olmayan kişileri iş hayatında istihdam olanağı bulunan görevlere hazırlamak, ilgi alanlarına, yeteneklerine ve sektörün gereksinim duyduğu

niteliklere uygun olarak, o mesleğin gerektirdiği bilgi, beceri ve iş alışkanlıklarının kazandırılması amacıyla meslekî ve teknik eğitim okul ve kurumlarında, gereksinim duyulması halinde o bölgedeki kamu ve özel kurum ve kuruluşların olanaklarından da yararlanılarak meslek kursları düzenlenecektir.

6. İşletmelerin eğitim birimi kurması: Meslekî ve teknik eğitimin işletme ile bütünlük sağlaması için on veya daha fazla öğrenciye beceri eğitimi yaptıracak işletmeler, ilgili Yönetmeliğin 202-209'uncu maddeleri hükümlerine göre eğitim birimi kuracaklardır. Bu eğitim birimlerinde çırak, kalfa ve ustalar ile meslekî ve teknik orta öğretim kurumu öğrencilerinin işletmede meslekî eğitim çalışmaları yanında işletmenin kendi personeli için zorunlu gördüğü eğitim uygulamaları gerçekleştirilecektir. Bu çalışmalarda, meslekî ve teknik eğitim okul ve kurumlarıyla işbirliği yapılacaktır.

7. Meslek Lisesi mezunlarının doğrudan ustalık sınavına girebilmeleri: Meslek Lisesi mezunlarının ustalık sınavına girebilmeleri için mesleğinde bir yıl çalışma şartı kaldırılarak doğrudan ustalık sınavına girebilmeleri, ayrıca en az üç yıl süreli meslekî ve teknik eğitim okul ve kurumlarından mezun olup iki yıllık bir yaygın meslekî ve teknik eğitim programından belge alanlara doğrudan "ustalık belgesi" verilmesine olanak sağlanmıştır. Bunlara "Ustalık Belgesi" verilmesi ile teknik lise mezunlarına ustalık belgesinin yetki ve sorumluluklarını taşıyan, mesleklerinde bağımsız "iş Yeri Açma Belgesi" düzenlenmesine ilişkin iş ve işlemler meslekî eğitim merkezleri tarafından yürütülecektir.

Meslekî ve teknik eğitim merkezlerinin kurulması eğitim maliyetini azaltmak: Kaynak savurganlığını önlemek ve eğitimin niteliğini artırmak amacıyla meslekî ve teknik eğitim alanında orta öğretim diploması, sertifika ve belge veren programları uygulayan; çok program, tek yönetim ilkesine uygun olarak meslekî ve teknik eğitim merkezlerinin (METEM) kurulmasına olanak sağlanmıştır.

"Meslekî ve Teknik Eğitim Merkezi (METEM)" adı ile tek yönetim altında yeniden yapılandırılması çalışmaları başlatılmıştır. Bu kapsamda değerlendirilmeye alınan 226 okul ve kurumun birleştirilerek 91 Meslekî ve Teknik Eğitim Merkezi olarak yapılandırılması uygun bulunmuştur (Demirci, 2007: 61).

2.6.4. Mesleki ve Teknik Eğitim Yönetmeliği

Öğrencilerin işyerlerine yerleştirilmeleri ve beceri eğitimi ile ilgili esaslar, 03.07.2002 tarih ve 24804 sayılı Resmi Gazete'de yayınlanmış olan "Mesleki ve Teknik Eğitim Yönetmeliği" ile belirlenmiştir. Bu yönetmelik, 1739 sayılı Milli Eğitim Temel Kanunu, 3308 sayılı Çıraklık ve Mesleki Eğitim Kanunu ve 3797 sayılı Milli Eğitim Bakanlığı'nın Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun hükümlerine dayanılarak hazırlanmıştır (Süer, 2007: 51).

Mesleki ve Teknik Eğitim Yönetmeliği'ne göre; beceri eğitimi yapılacak işletmelerin uygunluğu, eğitim yapılacak okulların meslek alanları, eğitim görecek öğrenci sayıları ile ilde mesleki eğitim yapılmasına ihtiyaç duyulan yeni meslek alanları; işletme tespit komisyonları aracılığı ile İl Mesleki Eğitim Kurulu tarafından belirlenmektedir.

Bölüm-sektör koordinatör şefleri, her yıl nisan ayının ilk haftasında kurum müdürü veya görevlendireceği bir müdür yardımcısının başkanlığında toplanarak öğrencilerin beceri yapabilecekleri kamu ve özel kurum ve kuruluşlarını belirler. Okul yönetimi tarafından uygun görülmesi halinde öğrenci veya velisi tarafından belirlenen işletmelerde de öğrenciler beceri eğitimi görebilirler.

Beceri eğitimi görülecek işletmeler belirlendikten sonra, işletmelerde beceri eğitimi görecek öğrencilerin sözleşmesi, bir önceki ders yılı sonundan itibaren yeni ders yılı başına kadar okul müdürlüğü ve işletme yetkilisi arasında imzalanır. Öğrenci veya işletmenin durumunda değişiklik meydana gelmesi halinde sözleşme yeniden düzenlenir veya feshedilir.

Beceri eğitimi gören öğrencilere, işyerlerince öğrencinin yaşına uygun olan asgari ücretin % 30'undan az olmamak kaydıyla ücret ödenir. Öğrencilerin sigorta primleri ise yine öğrencinin yaşına uygun olan asgari ücretin % 50'si üzerinden Milli Eğitim Bakanlığı'nca ayrılan ödenek ile karşılanır. Öğrencilere ilgili prim ödeme şartların sağlanması sonucu sağlık karnesi çıkartılarak tedavi imkanı sağlanır (Süer, 2007: 52).

Benzer Belgeler