• Sonuç bulunamadı

Nüfus, Okur-yazarlık Durumu ve Göçler

B. KARAKOYUNLU İLÇESİ İLE İLGİLİ GENEL BİLGİLER

6) Nüfus, Okur-yazarlık Durumu ve Göçler

D.İ.E’nün 2000 yılı nüfus sayımına göre Karakoyunlu toplam nüfusu 18.255 kişi ile Iğdır İli’ne bağlı 3 ilçeden nüfusu en az olandır. İlçenin merkez nüfusu 4760 kişidir Bunların 2948’i erkek, 1812’si kadındır. Karakoyunlu, 26 medyan yaş ile diğer ilçelerden daha yaşlı nüfusa sahiptir. Okuma yazma oranı ilçe merkezlerine göre incelendiğinde en yüksek orana (% 89) sahip olduğunu görürüz. Bu oran erkek nüfus için % 94, kadın nüfus için % 80’dir.75

Karakoyunlu’da ilkokul Atatürk’ün emriyle, 1927 yılında, Ağrı’da baş gösteren Celali ayaklanmasında Karakoyunlu halkının orduya desteğinden dolayı açılmıştır. 1937 yılında ise Iğdır ortaokulu açıldı. 1936 da Iğdır şehir nüfusu 6665 kişi iken, Karakoyunlu köy olarak 1260 kişilik nüfusa sahipti.76

Karakoyunlu merkezinde oturan yerli halkın tamamı Azeri kökenli ve Şii inancına sahiptir. Ancak son bir yıl içerisinde çevre mezra ve köylerden ilçe merkezine göç etmek isteyen aileler olmuştur. Kürt kökenli bu ailelerin toprak satın almak suretiyle merkeze yerleşme teşebbüsü, ilçe halkı tarafından engellenmiştir. Bize anlatıldığına göre, İlçe Merkezi’nde oturan ve evini Kürt kökenli birine satmak üzere olan bir ilçe sakininin o evi, ekonomik durumu iyi olan bir Azeri tarafından satın alınmıştır. Bunun üzerine o Kürt kökenli, ilçenin oldukça dışında bir

74 Amiran KURTKAN, Köy Sosyolojisi, İstanbul, Filiz Kitabevi,1988, s.83. 75 D.İ.E., a.g.e., ss.33,37,39.

tarla satın alarak, oraya ev inşa ederek yerleşmiştir. Ancak ilçedeki herhangi bir kimseyle şimdilik iletişimi yoktur. Ayrıca 1997 yılından beri ilçede görev yapan nüfus müdürü de, ilçeye yerleşme kararı almış. Kendisine burada ön yargı veya kabullenmeme gibi bir durumla karşılaşıp karşılaşmadığını sorduğumuzda, başlangıçta bazı güçlüklerle karşılaştığını, ancak zamanla ilçe halkı tarafından kendisine karşı bir hoşgörünün ve sevginin oluştuğunu belirtti. Bunun gibi, ilkokulda görevli olarak emekli olan Sünni birisi de, ilçeye yerleşme kararı almış. Bu yerleşme sürecinin artarak devam edeceğini düşünüyoruz. Çünkü terör dolayısıyla hayvancılık yapma imkânı nerdeyse yok olan çevre köy ve mezralarda oturan Kürt kökenliler de, zamanla toprakları verimli olan ilçe merkezine göç ederek geçimini sağlamaya çalışacaktır. Sekiz yıllık kesintisiz eğitim nedeniyle ilköğretimin ilçe merkezinde olması ve bazı köylerde ilköğretimin ikinci kademesinin olmaması, ilçede lisenin olması gibi eğitime bağlı nedenlerden dolayı, çevre mezra ve köylere kıyasla ilçe merkezinde yaşamanın daha rahat olması gibi nedenlerle insanlar göç ederek bir bakıma sınıf atlamaya çalışabilirler. İlçeden göç edenler genellikle Iğdır Merkez veya Ankara, İstanbul gibi büyük şehirlere yerleşmektedirler.

İKİNCİ BÖLÜM

ARAŞTIRMAYA KATILANLARIN KİŞİSEL ÖZELLİKLERİ 1) Yerleşim Yerine Göre Dağılım

Tablo: 1 Araştırmanın yapıldığı yerler ( % )

SAYI % Merkez 211 51,8 Kacerdoğanşanlı 36 8,8 Bayat 16 3,9 Zülfikar 26 6,4 Koçkıran 31 7,6 Cennetabat 17 4,2 Taşburun Beldesi 50 12,3 Gökçeli 10 2,5 Şıracı 10 2,5 TOPLAM 407 100,0

Köy ve mezralarının toplam sayısı 20 olan Karakoyunlu’da bu yerleşim yerlerinin 8’inde Azeri, diğerlerinde Kürt kökenliler ikamet etmektedir.

Araştırma evrenimizi oluşturan Azeri köyleri şunlardır: İlçe Merkezi: Nüfusu 4760 kişidir.

Köyler Nüfus (Kişi) İlçe Merkezine Uzaklığı 1.Şıracı 362 6 km 2.Kacerdoğanşalı 923 7 km 3.Bayat 402 5 km 4.Zülfikar 662 4 km 5.Koçkıran 793 14 km 6.Cennetabat 403 12 km 8.Gökçeli 239 4 km 7.Taşburun Beldesi 1936 5 km

Türkiye’de hâkim olan köy tipi, toplu köy tipidir. Bu tip köylerde çiftçilerin evleri köy içinde, birbirine çok yakın ve toplu bir manzara gösterir. Buna karşın tarlalar evlerden uzaktadır. Toplu köy tipinin tarihi bakımdan en eski yerleşme tarzını teşkil ettiği ifade edilebilir. Komşuların birbirlerinin yakınında yaşamalarını temin eden bu köy tipi, genellikle cemaat hayatına yer vermektedir. Medeniyetin ilerlemediği ve insanların tabiatla yaptıkları mücadeleyi

zor şartlar altında yürüttükleri yerleşik hayatın başlangıç devirlerinde yüz yüze temaslara ve yardımlaşmalara yer veren bu köy tipi, daha müsait yerleşim tarzı olarak benimsenmiştir.77 Araştırma sahamızda da yukarıda belirtilen toplu köy tipi mevcuttur. Yörenin ova yapısında olması da bu tarz bir yerleşime imkân tanımaktadır.

Kısaca araştırma yaptığımız yerler hakkında bilgi verecek olursak; İlçe merkezinde bir postane, bir banka, bir emniyet amirliği, ilköğretim, lise, yatılı bölge okulu, sağlık ocağı, halk eğitim merkezi, ilçe halk kütüphanesi mevcuttur. İki adet Caferi Camisi, bir adet Sünni Camisi mevcuttur. Ana yolların tamamı Arnavut kaldırımıyla döşenmiş olup, belediye görevlileri, ana caddelerin temizliğini düzenli olarak yapmaktadırlar. İlçenin Iğdır’la bağlantısını sağlayan dolmuşlar her yarım saatte bir ilçeden hareket etmektedir. Buradan halk, Iğdır’a sık sık gitmektedir. İlçede henüz tam anlamıyla meslekler farklılaşmadığından, halk, alışveriş veya tamir gibi ihtiyaçları için Iğdır’a gitmek mecburiyetindedir. Evlerin tamamında içme suyu içeridedir. Her evde telefon, çamaşır makinesi, salonda ise koltuk takımı şeklindeki oturma grupları bulunmaktadır. Ancak yemek masası sadece yeni evlilerde vardır. Evler çoğunlukla bahçe içinde tek katlı ve toprak veya beton damlıdır. Ancak son zamanlarda apartman şeklinde dört-beş katlı binalar hızla çoğalmaktadır. Aslında bu tarz binalar ilçedeki geleneksel komşuluk ilişkilerini de değiştirmektedir. Örneğin tek katlı bahçeli bir eve gelmek isteyen bir komşu veya akraba, buraya apartmandan daha kolay ulaşabilmektedir. Apartmanın dar ve sınırlı fiziki ortamı, gelecek misafirin sayısını da belirlemektedir. Müstakil bahçeli bir evde misafir ağırlamak, özellikle yazları hiç sorun değildir. Çünkü evlerin avluya paralel uzanan geniş balkonları, yazları hem oturmak, hem de uyumak için idealdir. Ayrıca yörenin son derece sıcak geçen yazları apartman dairelerinde oldukça meşakkatli geçmektedir. Bütün bu olumsuzluklarına rağmen halk, adeta çok katlı bina yarışı yaparcasına, eski evlerini yıkarak bu tarz evler inşa etmektedirler.

Köylerde apartman şeklinde inşa edilmiş binalar yoktur. Halkın geçim kaynağı, tarım ve hayvancılıktır. Kültürel ve sosyal açıdan tüm Azeri köyleri birbirine benzemektedir. Kacerdoğanşalı, Koçkıran, Taşburun, Cennetabat’ta ilköğretimin her iki kademesi de bulunmaktadır. Diğerlerinde sadece birinci kademe vardır. Bu köylerdeki öğrenciler, merkezdeki okullara servisle gitmektedirler. İlçe Merkezi ve Taşburun’da da bir sağlık ocağı, Kacerdoğanşalı, Koçkıran, Cennetabat’ta birer sağlık evi bulunmaktadır. Diğer köylerde ise sağlık ocağı yoktur.

Her köyün mollası olsun veya olmasın, Şii Camisi mutlaka vardır. Mollası olmayan köylerin bu ihtiyacını İlçe Merkezi’ndeki mollalar karşılamaktadırlar.

Benzer Belgeler