• Sonuç bulunamadı

Meryem Suresinde Anlama Etki Etmeyen Kırâatlar

2. ARAŞTIRMANIN METODU

2.3. MERYEM SURESİNİN KIRÂATLAR YÖNÜNDEN İNCELENMESİ

2.3.1. Meryem Suresinde Anlama Etki Etmeyen Kırâatlar

Yukarıda kırâatların farklılıklarının bir kısmının ayetlerin anlamında herhangi bir etki etmediğini izah etmiştik. Bu farklı kırâatlar, kelime ve harflerin seslendirilişi ile alakalı olmaktadır. Bu farklı seslendirilişin temelini birkaç faktör oluşturmaktadır.

Bu faktörlerin başında, kırâatların farklı seslendirmesine olanak sağlayan huruf-i seb’a ruhsatı gelmektedir. Bu ruhsat farklı kabilelerin harfleri kendi lehçelerinde

seslendirmelerine olanak sağlamaktadır. Ayrıca ilk dönem Arap yazısının da bu farklı kırâatları barındıracak şekilde olması, bu farklılığı oluşturan etkenler arasında yer almaktadır. Hz. Osman’ın Mushafları çoğaltırken, Kur’an hattının aynı şekilde bazı kelimelerin farklı seslendirilmesine olanak tanıyacak şekilde istinsah etmesi, bu farklılığın devam etmesine açık bir kapı bırakmıştır.

Şimdi de Meryem suresinde anlama etki etmeyen kırâat farklılıklarını örnekler vererek ele alalım.

Kırâat imamları صعيهك ve ركذ kelimelerinin okunuşunda ihtilafa düşmüşlerdir. İbni Kesîr “اه” ve “اي” harflerini fethalı; “داص” taki “د” harfini de belirterek okumaktadır. Ebu Amr; “اه” harfini “ىِه” şeklinde kesreli; “اي” harfini fethalı; “داص” taki “د” harfini de َُر kelimesinin başındaki “ذ” harfine idğam ederek okumaktadır. “د” ْكَِذ ve “ذ” harfleri mahreç olarak birbirlerine yakın olduğundan, kolaylık olsun diye biri diğerine idğam olabilmektedir.223 İmam Nafi’; “اه” ve “اي” harflerini beyne (fetha ve

kesre arası) ile okumaktadır. O, “نيع” harfindeki “ن”/Nun’u ve “داص”taki “د” harfini de gizleyerek okumaktadır.224

Hamza ve İbnü Amir; “اه” harfini fethalı, “اي” harfini de kesreli okumaktalar. “داص’’taki “د”harfini “ َِذَُر ” kelimesinin başındaki “ذ” harfine idğam ederek ْك okumaktadırlar. Asım’ın Ebubekr rivayeti ve Kisaî; “اه” ve “اي” harflerini imale ile okumaktadırlar. Kisaî “داص”taki “د”harfini açıktan okumamaktadır. Yani idğam etmektedir.225

İbn Kesîr, Nafi’ ve Asım’ın Hafs rivayeti صعيهك kelimesindeki bütün harfleri ميخفت /tafhim ile okumaktalar. Ayrıca imam Nafi’ beyne ile okumaktadır. İbn Amir ve Hamza’nın; “اه” harfini fethalı, “اي” harfini de imale ile okumalarındaki sebep aynı harekelerin art arda gelmemesi içindir.226 Ebu Amr bunun tam tersini yapmaktadır. “اه”

harfini imale ile, “اي” harfini de fethalı okumaktadır. Ebu Amr’a “اه” harfini bu şekilde

223 Ebu Abdullah Hüseyn b. Ahmed İbn Haleveyhh, İ’rabü’l-Kırâati’s-Sab’i ve İleliha, Mektebtü’l-

Hanci, Kahire 1992, c.2, s.6.; İbn Ebu Meryem Ali b. Muhammed Ebu Abdullah eş-Şirazî, el-

Mudahu fi Vucuhi’l-Kırâati ve İleliha, Tah. Ömer Hamdan el-Kübeysi, Basılmış Doktora Tezi,

Mekke 1993, c. 2 s. 810.

224 Abdulğaffar el-Farisî, el-Hüccetü li’l-Kurrâi’s-Sab’ati, c. 5, s. 184. 225 İbn Mücahid, es-Seb'a fi'l-Kırâat, s. 406.

okunması sorulduğunda, tenbih için olan “اه” ile karışmasın diye kesre ile okuduğunu ifade etmektedir.227 Yezîdi, Ebu Amr’ın “اي” harfini de imale ile okuduğunu rivayet

etmektedir. Sebebini de nida harfi olan “اي” ile karışmasın diye açıklamaktadır.228

Ezheri: “Bütün bu okuyuş şekillerinin her birinin ayrı bir lügat olduğunu, bütün bu farklılıklara rağmen, hangi okuyuşla okunsa da isabet olacağını, tefhimin de hicaz lügatı olduğunu” söylemektedir.229

Şimdi de Meryem suresinin 2 ve 7. Ayetlerinde geçen, “ايركز” kelimesini inceleyelim. Kırâat imamları “ايركز” kelimesinin seslendirilişinde ihtilafa düşmüşler. Ebu Bekr ve İbnu Amir söz konusu her iki ayette de hemzeyi tahkik ile okumaktadırlar. Hafs, Hamza ve Kisaî de İki yerde de hemzeye “ايركز”kelimesinin irabını vermektedirler. Geri kalan diğer imamlar hemzeyi okumaktadırlar. Hemzeye de i’rab vermektedirler. İmam Nafi, İbni Kesîr ve Ebu Amr iki Ayette de geçen “ ايركزء kelimesinin hemzesini bir sonraki ayetlerin başında gelen “ذا”َ ve “ا نا” kelimelerinin başındaki hemze ile iltika ettiklerinden teshil ile okumaktadırlar.230

Kırâat imamlarının bir diğer ihtilafı da “ىءآرو” kelimesidir. İbni Kesîr bir rivayetinde “ىءآرو” kelimesindeki ya harfini fethalı, ya’dan önce de hemze getirerek okumaktadır. İbni Kesîr’in Diğer bir rivayetinde de “َ ىاَ ص ع” 231 ve “َ ىاَ دَُه” 232örneklerinde olduğu gibi “ىارو” şeklinde, hemzesiz ve ya’nın fethasıyla okumaktadır.

Diğer imamlar ise; Ya’nın sükünü ve hemzeli okumaktadırlar.233 Hemzeden sonra ya

harfini fethalı okumak kelimeyi ağırlaştırdığından sakin okumuşlardır.234 İbni Kesîrin

ya harfine fetha vermesindeki sebep ise sakin okunan izafe ya’sı ile karışmaması içindir.235

227 İbn Zencele, Hüccetü’l-Kırâat, s. 437; İbn Haleveyh, İ’rabü’l-Kırâat, c. 2, s. 5. 228 İbn Haleveyh, İ’rabü’l-Kır âat, c. 2, s.6.

229 Ezherî, Kitabu Mea’ni’l- Kırâat, s. 280. 230 Danî, Teysir, s.315.

231 Taha 20/18. 232 Taha 20/123.

233 İbn Mücahid, es-Seb'a fi'l-Kırâat, s. 407. 234 İbn Haleveyh, İ’rabü’l-Kır âat, c.2, s. 8. 235 İbn Haleveyh, el-Huccet fil’Kırâat, s. 234

Kırâat imamlarının bir diğer ihtilafı da “اَ يتع”,236 “اَ يكب”,237 “اَ يلص”238 ve “اَ يثج”239

kelimelerinin başındaki harekede olmuştur. İmamlardan İbni Kesîr, Nafi, Ebu Amr, İbni Amir ve Asım’ın Ebubekr rivayeti ötreli bir şekilde okumaktadırlar. Hamza ve Kisaî de hepsini esreli okumaktadır. Asımın Hafs rivayeti “ َا ” kelimesini ötreli diğer üçünü de يكب esreli okumaktadır.240

Bu dört kelimenin baş harflerini esreli okuyanlar; bu kelimelerde bir sonraki harfin de esreli olmasından dolayı, esreden esreye geçişin kolay olacağını, ötreden esreye geçişin ise zor olacağından dolayı, bu görüşü benimsediklerini savunmaktadırlar. Kelimeleri aslına irca edenler ise; ötreli okumaktadırlar. Örnek olarak “ َ يتعا ” kelimesinin aslını inceleyecek olursak mazi fiili “اتع” masdarı “ا ًوْوتُع” olur. اًدوعقَ ،دعق gibi. Lamü’l-fiili mü’tel harflerden vav’dır. Vav harfi ya ile değişmektedir. Sonrasında vav ile ya harfini bir birine idğam etmektedirler. İdğamdan sonra iki ötre art arda geldiğinden, onlardan sonra da şeddeli ya olduğundan, ta harfini kolaylık olsun diye esre okumuşlardır. Bu işlemlerden sonra kelimemiz “ ُعا ” olmuştur. Aynı durum “ َ يلصَِتَ ي ا ”, “ َ يكبا ” ve “ َ يثجا ” kelimeleri için de geçerlidir. “ َ يلصا ” Kelimenin aslı “ لصَ ياو ”dir. “اَ يكب”kelimesinin “اَ يوكب”dir. “اَ يثج” kelimesinin aslı da “اَ يوثج”dir.241 Yukarıda

zikrettiğimiz durum Arapça dilinin gramer yapısından kaynaklanmaktadır.

Meryem suresinde anlama etki etmeyen kırâatları bu şekilde değerlendirdikten sonra, Şimdi de bu surede anlam farklılığı oluşturan kırâatları inceleyelim.

Benzer Belgeler