Hz Meryem’in Örnekliği

Hz. Meryem, İsa (a.s)’ın semaya kaldırılışından sonra beş 264 veya altı yıl daha yaşadı. Elliüç265 veya ellialtı 266yaşında bir sümbül misali O da Rabbi Rahmana boyun eğdi. Fani cihandan ebedi istirahatgahı olan ahiret âlemine irtihal etti.

Hz. Meryem’in Kudüs’te bulunan kabri şeriflerinden birisi Zeytin Dağı ve Tapınak Tepesi arasındaki Jeoshaphat (veya Kedron) Vadisindedir. Bir diğer görüşe göre ise Geth Semani’deki kabrinin üzerine bir Kilisenin inşa edildiğidir. Azda olsa Siyon Dağında diyenler de vardır.267

Âlemlere üstün kılınan bir soydan gelen Meryem268 seçilmiş, temizlenmiş ve dünya kadınlarına üstün kılınmış,269 özel şekilde rızıklandırılan270 iman ve itaat ehli,271 ırzını koruyan bir(Afif),272 tüm bu özellikleriyle insanlığa örnek olarak takdim edilen273 bir ana idi.

261 _{Günay Tümer, s.109.}

262 _{İsmail Hakkı Bursevi, I/537; Ayıntabi, I/223; Ö. Faruk Harman “kadın” XXII/232} 263 _{El-Mesih Fi’l-Kur’an, Hori Cercis Ferec Safir, s.8; Fatiş, s.89.}

264 _{İbn Kesir, II/156.}

265 _{Hadislerle Kur’ân-ı Kerim Tefsiri, IV/1263; Ayıntabi, I/233; İbn Kesir, II/156.} 266 _{Fatiş, s.18.} 267 _{Günay Tümer, s.93.} 268 _{Âl-i İmran 3/33.} 269 _{Âl-i İmran 3/42.} 270 _{Âl-i İmran 3/37.} 271 _{Tahrim 66/12.}

272 _{Âl-i İmran 3/47; Meryem 19/20.} 273 _{Tahrim 66/12.}

Hristiyanlar ise Meryem’i şöyle tarif etmektedirler: ‘Meryem, anaların en ideal ve eşsizi, kadınların en zarifi, en incesidir.’274

Rasûl-ü Zişan (s.a.v) Efendimiz, Hz. Meryem’in kendi dönemine kadar ki kadınların en hayırlısı olduğunu şu mübarek sözleri ile tekid ve taltif ediyor: “Ölüp ruhu semaya

yükselen kadınların en hayırlısı Meryem’dir”275

Bir başka hadis-i şeriflerinde de şöyle buyurmaktadır: “Erkeklerden çoğu (fazilette)

kemâle erdi. Halbuki kadınlardan yalnız Firavun’un kadını Âsiye ile İmran kızı Meryem’den

başka hiç biri kemâle erişmedi.” 276

“Andolsun, onlarda sizlere, Allah’ı ve ahiret gününü umud edenlere güzel bir örnek vardır. Kim yüz çevirecek olursa, artık şüphesiz Allah Ğaniy (hiçbir şeye ihtiyacı olmayan), Hamid (övülmeye layık olan)dır.”277

Hz Meryem, iffetin, itaatin, samimiyetin, kulluğun sembolüdür. Bu anlamda hem erkeklere hem de kadınlara en güzel örnekliği oluşturmaktadır.

Hz Meryem, çok önemli bir görev üstlenmiş, babasız bir evlat ve aynı zamanda bir peygambere annelik görevi ile ağır bir sorumluluğu üzerinde taşımış ve bu uğurda, yaşadığı toplumun tüm baskı ve iftiralarına karşı tek başına direnmiştir. Kavminin haksızca kendisini yargılaması ve iftira atması karşısında sabrın en güzel örneğini sunarak Allah’a kulluğa devam etmiş, her şeyin Allah’ın dilemesi sonucunda meydana geleceği gerçeğini göz ardı etmeyerek Allah’ın kendisini temize çıkaracağına iman etmiş bir kadın idi.

Hz Meryem’in bu sabrı ve Allah’a olan sağlam imanı hem zamanında ki insanlara hem de kendisinden sonra gelecek tüm nesillere örnek olmuştur. Bu örnekliği ise Allah kitabında şu şekilde dile getirerek onu övmektedir.

“Allah, ( iman eden kimseler için) ırzını korumuş olan İmran kızı Meryem’i de örnek gösterdi.” 278

Kur’an tarafından tüm zamanların örnek kadını olarak takdim edilen Meryem’in... ve diğerlerinin seçilmiş olması, her çağın, her toplumun öncü sembol kadınlarının olacağının, olması gerektiğinin bir delilidir.

Bir şahsın kişiliğinin örnek olarak takdim edilmesi, o şahsa ulaşılmazlığı değil, muteber olan özelliklerin o şahısta olduğu gibi yapılmasını insanlara göstermek içindir. Aksi

274 _{Günay Tümer, s.95.}

275 _{Kütüb-i Sitte, XIII/38.}

276 _{Buhari, Fedail, VII/132; Müslim, X/2431.} 277 _{Mümtehine 60/6.}

takdirde Kur’an’da örnek olarak bize gösterilen şahsiyetler ulaşılmaz değildir. Zira Allah Kur’an’da insanların gücünü aşacak hiçbir şeyi emretmez veya örnek olarak göstermez bu Allah’ın hikmetine de yakışmaz.

Bataklıktan sıçrayan kirlerden vakar ve onuru ile iffet ve namusunu muhafaza edebilen bir kadın. Bu kadın, insanlığı irşad edecek önderlere, davetçilere, liderlere ana olup, dağlardan ağır sorumlulukların altına girenlerin örneğidir.

Bu kadın, hiçbir güce kul olmadan, yalnızca kul olarak, kimsenin kınamasına aldırmadan Allah’a teslim oldu. Allah’a hür olarak, daha doğmadan önce adanmış, şeytanın bile kendisine ulaşamadığı nezafet timsali bir kadındır, bir anadır, hem de bir Peygamberi kucağında yetiştirecek kadar önemli bir kişiliktir.

Hz. Meryem’in yaşadığı tüm zorlu anlarda tek başına olması, onun için önemli bir deneme konusu olmuştur. Zira insanlar genellikle zorluk anlarında kendilerine daima yardım edecek, destek olup yol gösterecek birilerine ihtiyaç duyarlar. Böyle bir desteği bulunmayan insanlar ise zayıflık ve üzüntü hissine kapılırlar. Hz. Meryem’de ise asla böyle bir durum söz konusu olmamış, o, her şeyi yalnızca Allah’tan beklemiş ve yalnızca ona güvenmiştir. Desteği, yardımı ancak Allah’tan istemiş ve O’nun göstereceği yola uymanın, O’nun sözüne itaat etmenin kendisine yeteceğini bilmiştir. En zor anında bile bu inancından taviz vermeyerek karamsarlığa kapılmamış, Allah’ın, tüm yaşadığı şeylerden haberdar olduğu bilinci ve neticede bunları hayra dönüştürecek olanında Allah olduğu inancıyla zorluklara göğüs germiştir. O, üslendiği zor sorumluluğu yerine getirirken yaşadığı sıkıntılar karşısında Allah’a olan bağlılığından bir an bile kopmadan güzel bir sabır örneği göstermiştir.

Hz. Meryem’in dikkatimizi çeken bir başka özelliği de insanların rızasından tamamen sıyrılmış olmasıdır. Bu nedenle O, insanların yorumlarından, kınamalarından hiçbir şekilde etkilenmemiştir. Samimi imanı ve ihlasından dolayı onun için asıl önemli olan Allah’ın rızasına uygun hareket edebilmiş olmaktır.