• Sonuç bulunamadı

2. ÖZEL EFEKT BOYUTUYLA SİNEMA TEKNOLOJİSİ 1 Sinemada Özel Efekt Kavramı Ve Tanımı

2.2 Özel Efekt Yapımı

2.2.2 Özel Efekt Teknikleri 1 Atmosferik Efektler

2.2.2.7 Mekanik Efektler

Mekanik özel efektler; izleyiciler üzerinde var olmayan ya da daha önce karşılaşmadıkları ortamları anlatırken özellikle hareketli sistemler kullanılarak inandırıcılık ve izleyici ilgisi sağlanabilir. Gerçeklik kavramının kullanımı sadece metin kullanılarak anlatmak yeterli olmayabilir. Görsel materyallerle desteklenebilir. Bu görsellik, oluşturulacak çeşitlilik ile amaçtan araç konumuna geçmektedir. Üretilen efektleri çerçevelemek en önemli aşamadır. Özel efektler terimi kullanıldığında, genel anlamı geri plan, animasyon ve işlem fotoğrafçılığı gibi fotografik ya da optik efektlerdir. Ancak, özel efektler

alanı aynı zamanda minyatür fotoğrafçılığı ve mekanik efektler alanlarını da kapsar. Mekanik efektler sette oluşturulan dekor önünde çeşitli optik kullanımlarla orijinal mekânda çekilmiş etkisi yaratılabilir.

“Mekanik özel efektler orijinal çekim sırasında mekânda ya da sette canlı olarak gerçekleştirilen bütün optik olmayan efektleri kapsar. Bu mekanik efektler, ya da bazen denildiği gibi, fiziksel efektler o kadar çok malzeme ve teknik çeşidi içerir ki film çalışanları plastikler ya da patlayıcılar gibi sadece belirli bir alanda uzmanlaşır. Burada tartışılmayacak bir başka mekanik özel efekt alanı da hareketli sahne donanımının kullanılmasıdır. Bunlar gerçeğinin yerine geçen büyük ölçekli ve tam boy kopyalar olan, karmaşık bir şekilde çalışan modellerdir.”78

Resim 25 : Mekanik efekt örneği Kaynak: TİMPONE, Anthony, Men, Makeup And Monsters, New York, St. Martin’s Griffin, October 1996, s:116.

78“Mechanical special effects comprise any nonoptical effects performed live on the location or set at the time of original photography. These mechanical effects or pphysical effects as they are sometimes termed, involve so many different types of materials and techniques that some film workers specialize in only one area, such as plastics or explosives. One area of mechanical special effects that will not be discussed is that involving the use of action props. These are complicated working models, both large miniatures and full-size versions, that stand in for the real thing.”a.g.e s:173

2.2.2.8 Minyatürler

Minyatürler, bir sahnedeki gerçek ya da hayal ürünü bir yapıyı tasvir eden detaylı yapılar ya da modellerdir. Kullanılan en önemli madde plastik levha, alüminyum vb. setlerden alınmış sıra dışı parçalardan yapılmış bir modellerle minyatür temsil edilebiliyor.

“Bir minyatürün ölçeği ya da boyu gerçekleştirmesi gereken iş ile belirlenir. Çok az minyatür ½ inç ila 1 feet arası ya da boyutunun 1/24’ünden azına ölçeklenir. Bu noktadan yola çıkarak, kendi boylarının 7/8’ine, hatta 9/10’una kadar çıkabilirler. 9 feetin 32,000 feete denk geldiği, Çin’deki bir tarlanın üzerindeki çekirge sürüsü ya da Hiroşima’daki atom bombası patlaması gibi bu limitleri aşan durumlar elbette vardır. Cansız cisimler hareketli cisimlerden çok daha küçük ölçeklendirilebilir.”79

Çoğu durumda, kameranın minyatürlerin gerçek ebatlarını belli etmeden belirli bir mesafeden sabit konumlandırılarak çekim yapılmaktadır. Bu neden ile sahnelerin çekimi kısa sürmekte dikkat edilmesi gereken çekimlerde hareketliliğin sağlanmasıdır.

79“The scale or size of a miniature is determined by the job it has to perform. Few miniatures should be scaled less than 1/2 in. To the foot, or 1/24 size. From that point, they can run upward to 7/8 or even 9/10 full size. There are instances, of course, which exceed these limits, such as a swarm of locusts over a field in China or the atom bomb explosion at Hiroshima, where a height of 9 ft became equivalent to a 32,000 ft altitude. Inanimate objects can be made in a much smaller scale than moving objects.”, CLARK, Frank P., Special Effects In Motion Pictures, New York, Society Of Motion Picture And Television Engineers, 1966, s:105.

Resim 26 : Minyatür efekti örneği Kaynak: RİCKİTT, Richard, Special Effects, First Edition, New York, Billboard Books, 2000, s:98.

Minyatürlerin yapımında küçük ayrıntılar çok önemlidir. Çekimin ekranda göründüğü süre kısa ya da görüntüdeki minyatürlerin kameradan ne kadar uzakta ise ayrıntılarda o kadar daha az dikkat edilmesi gerekmektedir. Çok uzak mesafelerden cisimler görüntülerde yansıtılırken üçüncü boyutları önemlerini yitirir. Aynısı binalar, trenler ya da bazı arazi özellikleri için bile geçerlidir. Bununla beraber, yakın plan çekimlerinde minyatürler gerçek dışı imajının yaratılmaması için son derece detaylı yapılmalıdır. Gözden kaçmış bir detaya ölçeklenmiş gerçek boyutlardaki yapıya ait olamayacaktır.

Resim 27 : Minyatür efekti örneği Kaynak: RİCKİTT, Richard, Special Effects, First Edition, New York, Billboard Books, 2000, s:109.

Minyatürün boyutları ne kadar büyükse, onu gerçekmiş gibi göstermek de o kadar kolay olacaktır. Ayrıntıya duyulan ihtiyaçtan dolayı, minyatürleri tamamlarken büyük dikkat gösterilmelidir. Yeni göründüğü için dikkatli aşındırma ve kirletme şarttır, ayrıca minyatür ile anlatılması düşünülen zaman ve uzama uygun olarak renklendirilmeli ve tasarlanmalıdır.

“İşte size minyatür efektleri üzerine bir kaç öneri: Az miktarda patlayıcı ile minyatür binaları patlatmak set inşaatı masraflarını azaltacaktır (Şekil 48). Bunun için kamera normalden iki ila sekiz kez daha hızlı çark ettirilmelidir. Minyatür petrol kulesi yangınları için iskelenin altından basınçla boruya verilen benzin işe yarar. Minyatür şelaleler en iyi mermer tozundan yapılır. İlave su sıçraması için biraz da un kullanılabilir. Pek çok minyatür malzemesi hobi dükkânlarından ve model tren satıcılarından sağlanabilir. Işıklandırılmış lumbozları canlandırmak için gemi gövdeleri üzerinde parlak metal raptiyeler kullanılabilir. Raptiyeler yerine ayrıca küçük Scotchlite diskleri de kullanılabilir. Bu malzemelerin herhangi birinden yansıyacak ışık minyatür lambalardan çok daha parlak olacaktır. Her iki teknik de uzay yolculuğu filmlerinde yıldızları canlandırmada kullanılır. Scotchlite diskleri siyaha boyanmış dairesel bir sidoramanın iç yüzeyine yapıştırılabilir ve sonra Codit yansıtıcı sprey vernikle Samanyolu ve

uzak galaksiler eklenebilir. Kameradaki bir ışık kaynağı hepsinin pırıl pırıl parlamasını sağlayacaktır. Otomobil ışığı ampülleri de yıldızlar yerine kullanılabilir; gerçekçiliğini sağlamak için ampullerin üzerine renk düzeltici filtreler yerleştirilir (Şekil 49). Minyatür insanlar olabildiğince az kullanılmalıdır.”80

Yapılması ve uygulanması hedeflenen minyatür efektler, filmde anlatılmak istenen hikâye doğrultusunda çeşitlendirilebilir. Minyatürü oluşturan gerçeklik olduğu için var olan en önemli örnektir. Bu yüzden de tercih edilecek malzemeler ve ürünler farklılık gösterebilir.

2.2.2.9 2D / 3D Animasyon

Yapım sürecisindeki kullanılan tüm teknik alt yapı gelişim süreci içerisinde yerini yeni ve kolay kullanıma sahip teknolojilere bırakır. Animasyon bu kullanım farklılığına ve çeşitliliğine örnektir. Animasyon, çizim veya gerçek cisimin hareketi yanılsamasını yansıtan bir tekniği tanımlamaktadır. Korku, gerilim ve bilim kurgu filmlerinde görsel efekt kullanımı için animasyon özelliklede bilgisayarlı (dijital) kullanım tercih edilir. Diğer efektlerde olduğu gibi animasyonda kendi içerisinde çeşitlilik sahibidir. Görsel olarak farklı boyutların yansıtılması temel alınarak bu kategorizasyon yapılmaktadır. 2-D ve 3-D olarak tanımlanmaktadır.

“Animasyon kabaca iki kategoriye ayrılabilir: İki boyutlu (2-D) ve üç boyutlu (3-D). İki boyutlu animasyon çizgi filmler ve başlık grafikleri

80“Here are a few specific suggestions on miniature effects: Blowing up miniature buildings with small charges will save on set construction costs (Fig. 48). For these, the camera must be overcranked two to eight times faster than normal. For miniature oil-well fires, benzene, piped under pressure to the derrick, is useful. Miniature waterfalls are best made with marble dust. A little flour may be added for additional spray. Many miniature items are available from hobby shops and model train suppliers. Bright metal thumbtacks can be used on ship hulls to simulate lighted portholes. Small disks of Scotchlite may also be used in lieu of the thumbtacks. The reflections from either of these materials are far brighter than miniature lamps. Both techniques work well in simulating stars for space travel films, Scotchlite disks may be pasted on the interior of a circular, black-painted "cyke" (cydorama), and then the Milky Way and distant galaxies may be added with Codit reflective spray lacquer. A light source at the camera will make all of these glisten brilliantly. Automobile light bulbs may also be used to represent stars; to preserve realism, color-correcting filters are placed over the bulbs (Fig. 49). Minature people should be used sparingly.” a.g.e s: 109.

için düz sanat çalışmalarını içerir. Sanatsal çalışmanın düz boyutları ve animasyon yönteminden ötürü 2-D olarak bilinir. Üç boyutlu animasyon gerçek cisimleri, ilkel kuklaları ve minyatürleri kapsar. 3-D terimi perdeye yansıyan film sahnesindeki derinlik yanılgısı sağlayan stereo fotografinin 3-D efekti ile karıştırılmamalıdır. Burada, 3-D üç boyutlu katı bir cisim olan kuklanın kendisine ithaf edilir.”81

Animasyon efekti çeşitliliğine ve kullanım alanlarına bakıldığında “hareket” kavramı ile temellenmiştir. Efektlerin kullanılmadığı yapımlarda gerçek hareket tüm doğallığı ile canlı olarak aktarılır. Animasyon kullanımında yapay bir hareket oluşturulmakta ve bu hareket teknisyenler tarafından tasarlanmakta ve film içerisine yerleştirilmektedir. Tüm teknikler gerçekleştirilirken belirli prensipler dâhilinde kullanılır. Animasyonda da bu tür prensipler vardır.

“Animasyon teknikleri doğal canlı hareketlerinin filme nasıl kaydedildiğinin açık bir şekilde kavranmasını gerektirir. Söz konusu hareketler hareketli resim kamerası ile fotoğraflanır. Kamera genelde saniyede 24 kare olan belirli sayıdaki kareyi bir zaman aralığında çeker. Her bir kare cismin sürekli hareketini bir dizi ayrı poza bölen bir enstantanedir. Her bir enstantane karesi hepsi birbirine benzemesine rağmen hiç birisi birbiri ile tam olarak aynı olmayan kendisine özgü bir resimdir. Film şeridi işlenip standart saniyede 24 kare hızında gösterildiğinde her bir kare perdeye fotoğraflandığı sıra ile yansıtılır.”82

81“Animation can be divided roughly into two categories: two-dimensional [2-D) and three dimensional (3-D). Two-dimensional animation involves flat artwork for cartoons and title graphics. It is. known as 2-D because of the artwork's flat dimensions and animation method. Three-dimensional animation involves real objects, primarily puppets and miniatures. The term 3-D is not to be confused with the 3-D effect of stereo photography that provides an illusion of depth in a projected film scene. Here, the 3-D refers to the puppet itself, a three- dimensional solid object.” IMES, Jack, Special Visual Effects, New York, Van Nostrand Reinhold Company, 1984, s:66.

82“Animation techniques require a clear grasp of how natural live-action movements are recorded on film. The subject movements are photographed by the motion picture camera. The camera shoots a precise number of individual frame exposures for a span of time, usually 24 frames per second. Each frame is a snapshot that breaks down the subject's continuous movement into a series of separate exposures. Each snapshot frame is a unique picture, with no two exactly alike although all are similar. When the filmstrip is processed and

Kullanılan teknikte göz yanılması izleyicinin hareketi algılamasında etkili olmaktadır. Bu göz yanılması izleyicinin görüntüyü algılarken göz hareketi takip eder bu yüzdende animasyon kullanılırken kare atlamaları hareketin algılanması kolaylaştırılır. Yansıtılmak istenen cisimler hareketlerine ve yönlerine göre tek tek sabit fotoğraflandırılır böylece üst üste konulduğunda hareketin bütünlüğü sağlanır. Yapılacak her hangi bir hata hareketin aktarımında gerçeğe yakalama düşüncesini olumsuz etkilemektedir. Pozlandırılan karelerdeki değişiklikler animasyon operatörü tarafından kontrol altında tutularak hareketin göz tarafından takibinde verimlilik sağlanır. Bu tür kullanıma yönelik tesbitler efektin kullanımı ve doğru yansıtılmasını sağlar. Film yapımcıları, animasyonlu sahneleri konu gereği genişletme imkânını kullanmaktadır. Tüm kullanım teknikleri ayrı ayrı ortamlarda gerçekleştirilerek ortaya çıkartılır. Yansıtılmak için hazırlanan görsellik için tüm teknikler birleştirilir.

Resim 28 : “Sky Captain Yarının Dünyası” filminden bir görüntü

Tüm kitle iletişim araçlarında olduğu gibi sinemada teknolojik alt yapının gelişimine karşı koyamamıştır. Bu gelişim örneği animasyonunda bilgisayar tabanlı oluşturulmasını sağlamıştır. Yansıtılan görsel materyaler eski analog projected at the standard frame rate of 24 per second, each frame is flashed onto a screen in the same order as photographed.” a.g.e. s:66.

sistemlere nazaran matematiksel çerçevede piksel denilen noktalarla oluşturulmakta ve çok yönlü kullanım olanağı sağlanabilmektedir. Her matematiksel okta bilgisayar hafızasında belirle bir alan kapsamaktadır. Pikseller bütün bir fotoğrafı oluşturmakta esnek bir kullanım olanğı ve bu değişiklikleri hafızada tutarak gerektiğinde ilk örneğe dönmek kolay olmaktadır. Tüm tekniklerde olduğu gibi basit prosedürler çerçevesinde dijital animasyonlar gerçekleştirilir. Bunların başında; hareketi planlamak ve prova amaçlı taslakları kullanmak gerekir. Taslakları, belirlenecek olan modellemenin veri tabanında kaplayacağı alanın boyutu ve bu boyutun tahmini ne kadar olacağı takip eder. Hareketin tamamlanmasında bir sonraki adımda ışık kaynağı, renk ve doku tasarımları yapılır. Oluşturulan cismin hareket yönü, hızı, plan çeşitliliği hesaplanır ve eksik ya da hatalı görülenlerin kontrolü sağlanır. Son aşamada filmi yayın aşamasına getirmeyi amaçlamak gelmektedir.

Resim 29 : Charlies Angel Full Throttle filminden Animasyon örneği

Kaynak: http://www.imageworks.com/films/charliesangels/gallery/2/assets/photo02.jpg - photo03.jpg, 08.03.2006

Bilgisayar teknolojisi hızı ve süreyi kullanım olanağı ile animatörlere büyük bir kolaylığı beraberinde getirmektedir. Animasyonu tanımlarken belirttiğimiz kategorilerden diğeri 3-D (üç boyutlu) animasyonlardır.

“Üç boyutlu animasyon kuklaları ve eklemli modelleri kapsayan tek kare sinematografisinin özel bir biçimidir. Bu tekniğe durdur-oynat ya da boyutsal animasyon denir. Hangi terim kullanılırsa kullanılsın (birbirleri yerine kullanılabilirler) ana fikir basittir: ayarlanabilir bir kukla ya da maket bütün bir hareket dizisi boyunca her seferinde

bir kare olacak şekilde çekilir. Kuklanın duruşu ya da özellikleri birbirini takip eden her karede hafifçe değiştirilir. Film gösterildiğinde kukla minyatür bir setin ya da sahnenin fiziksel boşluğu içinde yardım almadan, tek başına ve sürekli hareket ediyormuş gibi görünür. Kukla çekimi bağımsız bir film olarak ya da içinden parçalar alınarak fotoğrafik işlem yöntemleri kullanılarak canlı hareket çekimi ile birleştirilmiş olarak tasarlanabilir.”83

3-D animasyonlar daha çok hayal ürünü karakterlerin modellenmesi yolu ile kullanılır. Gerçek karakterlerin kullanımı kukla kullanımına nazaran daha az maliyetli ve zaman kazancı sağlayacağı için tercih edilmektedir. 3-D animasyonlar senaryo kapsamında yaratıcılığın temellendirdiği bir yöntemdir. Senaryoda yer alan dramatik hareket ve mimikler animatörler ve sanat yönetmenleri tarafından canlandırılacak kuklalara aktarılır. Görsel formdaki çekimlerde karenin hangi kısmının canlı hareket ve hangi alanlarının animasyon, kukla ya da minyatürlere ayırıldığını gösterir. Ön prodüksiyon planlaması animasyon ve canlı hareket oluşturacak ekiplere ayrı ayrı faaliyetlerini koordine etme imkanı tanır.

83“Three-dimensional animation is a special form of single-frame cinematography that involves puppets or jointed models. The technique is called stop-motion or dimensional animation. Whichever term is used (they are interchangeable), the basic idea is simple: an adjustable puppet or model is shot a frame at a time for an entire action sequence. The puppet's pose or features are changed slightly between each successive frame exposure. When the footage is projected, the puppet appears to move unaided and continuously within the physical space of what was a miniature set or scene. The puppet footage can be designed as a self-contained film or selectively combined with live action footage using process photographic methods.” a.g.e., s:85.

III. BÖLÜM