• Sonuç bulunamadı

2 MATERYAL VE METOT

2.2 Metot

Tamamı yün, yün-huakaya ve yün- ipek karışımlı kumaşların tutum ve konfor özelliklerinin tespiti için yaptığımız deneysel çalışmada, aynı örgüde ve yaklaşık aynı gramajlarda üç grup ve toplamda 6 farklı konstrüksiyonda kumaş birbiriyle karşılaştırılmıştır.

Numuneler Dornier armürlü dokuma tezgâhında toplam zemin 5 çerçeve ile dokunmuştur.

Şekil 3. Dokuma tezgâhında dokunan numuneler

Numunelerde çözgü ipliği olarak aynı harman karışımlı, aynı lottan 37/2 %100 Yün iplik kullanılmıştır. Ortak çözgüde yapılan numunelerde aynı şartlarda %100 yün, huakaya- yün ve ipek- yün karışımlı kumaşların karşılaştırılabilmesi için kumaşların atkı sıklıkları değiştirilerek yaklaşık aynı gramajlar elde edilmiştir. Tüm numunelerde

11 örgüler ortak ve 1/4 saten 2 atlamalıdır.

Dokunan tiplerin genel konstrüksiyonu numuneler için oluşturulan kodlarla beraber Tablo 2’ de verilmiştir. Numune kodlarında ‘‘PSB’’ harfinden sonra ilk numara numunenin sırasını ikinci harf çözgü ipliği harmanını üçüncü harf ise atkı ipliği harmanını ifade etmektedir.

Tablo 2. Dokunan numunelerin genel konstrüksiyonu

Şekil 4. Tüm numunelerde kullanılan desenlerin örgü raporları

Dokunan 6 çeşit kumaşın tutum ve konfor özelliklerinin karşılaştırılması amacıyla, ham haldeyken kumaşlara uygulanan testler ve standartlar Tablo 3’ de belirtilmiştir.

12

Tablo 3. Numunelere uygulanan testler ve standartlar UYGULANAN TESTLER

Sıra TEST ADI STANDART NO STANDART ADI

1 Sıklık Tayini TS 250 EN 1049-2

Tekstil dokunmuş kumaşlar-Yapı analiz metotları-Kısım 2-Birim uzunluktaki iplik sayısının tayini

2 Kumaş Eni Ölçümü TS EN 1773 Tekstil-Kumaşlar-Genişlik ve

uzunluğun tayini

3 Gramaj Tayini TS 251 Dokunmuş kumaşlar - Birim uzunluk ve

birim alan kütlesinin tayini

4 Kopma Mukavemeti Tayini TS EN ISO 13934-1 referans alınmıştır

Tekstil- Kumaşların gerilme özellikleri - Bölüm 1: En büyük kuvvetin ve en büyük kuvvet altında boyca uzamanın tayini- Şerit Metodu

5 Dökümlülük Tayini SharpCornerMethodforFabricDrape

6 Su Buharı Geçirgenliği Tayini BS 7209

Specification for Water Vapour Permeable Apparel Fabrics.

7 Hava Geçirgenliği Tayini TS 391 EN ISO 9237 Tekstil- Kumaşlarda hava geçirgenliğinin tayini

Sıklık tayini

Dokunmuş olan, farklı harman karışımlı ve atkı sıklıklarına sahip numuneler, standart atmosfer şartlarında (20±2°C sıcaklık ve 65±2 bağıl nem) 24 saat süreyle kondisyonlandıktan sonra atkı ve çözgü sıklığı tayini TS 250 EN 1049-2 no’ lu ‘‘Tekstil dokunmuş kumaşlar-Yapı analiz metotları-Kısım 2-Birim uzunluktaki iplik sayısının tayini’’ standardı esas alınarak yapılmıştır. Bu amaçla test edilecek numuneler laboratuar şartlarında açık ende düz bir şekilde konumlanmış kumaştan, aynı atkı ve çözgüyü içermeyecek şekilde 3’er adet atkı ve çözgü sıklığı tespit edilmiş ve bu üç ölçümün ortalamaları alınmıştır.

13

Şekil 5. Kumaş sıklık sayımı için lüp Kumaş eni tayini

Kondisyonlanmış kumaş numunelerinin enleri TS EN 1773 no’lu ‘‘Tekstil-Kumaşlar-Genişlik ve uzunluğun tayini’’ standardı esas alınarak ölçülmüştür. Kumaş eni ölçülürken kumaşın kırışık ve kat yeri olmayan, gerilimsiz ve düz yerinden uzunluğu boyunca her kumaş için 5 farklı yerinden ölçüm yapılmış ve ortalamaları alınmıştır.

Gramaj tayini

Gramaj tayini TS 251 no’lu ‘‘Dokunmuş kumaşlar - Birim uzunluk ve birim alan kütlesinin tayini’’ standardı esas alınarak yapılmıştır. Standart atmosfer şartlarında 24 saat süre ile kondisyonlanan numunelerden aynı atkı ve çözgüyü içermeyecek şekilde kumaşın farklı yerlerinden 100 cm2’lik 5 adet gramaj numunesi, gramaj alma aparatı ile kesilip hassas terazide (Şekil 2.12) tartılmıştır. Çıkan sonuçların g/m2 cinsinden ağırlığının tespit edilesi amacıyla 100 ile çarpılıp ölçümlerin ortalamaları alınmıştır.

Şekil 6. Gramaj ölçümünde kullanılan kesici ve hassas terazi

Kopma mukavemeti tayini

Kumaşların en büyük kuvvet altında kopma kuvveti ve % uzamasını belirlemek amacıyla, numunelere kopma mukavemeti tayini, TS EN ISO 13934-1 no’ lu ‘‘Tekstil- Kumaşların gerilme özellikleri - Bölüm 1: En büyük kuvvetin ve en büyük kuvvet altında boyca uzamanın tayini- Şerit metodu’’ standardı esas alınarak, laboratuar şartlarında kondüsyonlanmış kumaştan 30 cm x 6 cm boyutlarında, çözgü ve atkıdan 2’ şer adet numunenin kopma mukavemeti ölçümü yapılmıştır. Atkı yönünde numune alırken uzun

14

kenarın atkıya paralel, çözgü yönünde numune alırken uzun kenarın çözgüye paralel olmasına dikkat edilmelidir.

Testler kopma mukavemeti cihazında, uzama artış oranı sabit (CRE) prensibine göre yapılmıştır. Bu prensiple çalışan cihazlarda zamanla örnek uzunluğunda meydana gelen artış oranı uniformdur ve yük arttıkça yükün ölçüm mekanizması ihmal edilebilecek bir mesafede hareket etmektedir (Bozdoğan 2010).

Bir tekstil materyaline gittikçe artan bir yük uygulandığında materyal önce uzar, sonra (daha fazla uzayamayacak hale gelince) kopar. Bu sırada uygulanan yük ile uzama miktarı arasındaki ilişkiyi gösterecek tarzda çizilen grafiklere yük-uzama veya gerilme-uzama oranı eğrisi adı verilmektedir.

Yük-uzama eğrileri test örneğinin sıfır yükten kopma noktasına kadar olan davranışlarını açıklar ve bu eğrilerden materyal hakkında başlangıç modülü (Young modülü), kopma işi, akma noktası ve elastik geri dönüş gibi bilgiler elde edilebilir.

Modül genel anlamı ile yük-uzama eğrisinin eğimi demektir ve materyalin sertliğinin yani uzamaya karşı direncinin bir ölçüsü olarak kullanılmaktadır. Bir materyalin modülü yüksek ise belirli bir yükteki uzama miktarı az olacaktır.

Gerilme-uzama oranı eğrinin sıfır noktasından başlayıp ‘‘Akma Noktası’’na kadar devam eden ilk lineer bölgesinin eğimi ‘‘Başlangıç Modülü’’ veya ‘‘Young Modülü’’

olarak adlandırılmaktadır. Eğrinin başlangıç bölümü hemen hemen düzdür ve ve eğimi (gerilmenin uzamaya oranı) sabittir. Yani gerilme ve uzama arasında linner bir ilişki vardır. Materyal bu bölgede bir yay gibi davranır, etkiyen yük kaldırıldığında orjinal boyutlarına geri döner (Okur, 2002).

Kumaşlarda başlangıç modülü doğrudan kumaş tutumu ile ilgilidir. Yüksek başlangıç modülü sert kumaş tutumu anlamına gelirken, düşük başlangıç modülü yumuşak kumaş tutumu anlamına gelir (Ünal, 2016).

Şekil 7. Kopma- Uzama eğrisi (Saville,1999)

Yük uzama eğrisinde ilk dirsek noktası bize akma noktasını verir. Akma noktası aşıldıktan sonra gerilmedeki küçük artışlar büyük uzamalara neden olmaya başlar ve yük kaldırıldığı zaman ölçümü yapılan numunedeki uzamanın bir kısmının kalıcı

15 olduğu görülür.

Kopma işi, materyal örneğini koparmak için gereken toplam enerji veya iş olarak tanımlanır. Kopma işi, yük-uzama eğrisinin altındaki alana yani materyali kopma noktasına kadar uzatmak için yapılan işe eşittir ve birimi joul’ dür (Okur,2002).

Kopma İşi=

0𝑘𝑜𝑝𝑚𝑎

𝐹𝑑𝑙

ile hesaplanır (Saville, 1999).

Kumaşlara uygulanan kopma testinde kopma- uzama eğrisinden hesaplanan kopma işi bize kumaşın tokluğu hakkında fikir verir. Kopma işi ne kadar fazla ise kumaş o kadar toktur diyebiliriz (Ünal, 2016).

Şekil 8. Kopma mukavemeti cihazı ve numunenin konumu Dökümlülük tayini

Dökümlülük, kumaşların asılmış halde kendi kütlesi ile uğradığı şekil değişikliğinin derecesidir. Materyalin kendi ağırlığı ile bırakıldığında deformasyonu veya kendi üzerine yumuşak bir şekilde katlanarak kıvrımlı hale gelmesi olarak da tanımlanabilir.

Dökümlülük giysi endüstrisinde kullanıcının tercihinde rol oynayan renkten sonra ikinci önemli estetik özelliğidir. Çünkü üretilecek kumaşın modeli ve tipi, kumaşın sahip olduğu döküm miktarı ile belirlenir.

Kumaşların dökümlülüğünü ifade edebilmek için çeşitli cihazlar ve metotlar geliştirilmiştir. Bunlardan en yaygın olarak kullanılanı Cusick Drape Tester cikazı ile ölçümdür (Özdil, 2014).

Dökümün ölçülmesinde kullanılan Cusick dökümlülük cihazı oldukça büyüktür ve karmaşık optoelektronik sistemi vardır. Ayrıca uygun ölçüm prosedürü zaman alıcıdır.

Bu nedenle bu cihaz veya benzer dökümlülük ölçerler fabrika laboratuarlarında yaygın olarak bulundurulmazlar (Hes,2009).

Hes tarafından 2004 senesinde geliştirilen bir başka dökümlülük ölçeri ise Sharp Corner olarak da adlandırılan dökümlülük açısı metodudur. Bu metod, yatayla 90°’ lik

16

açı yapan bir dökümlülük açıölçeri yardımı ile kumaşın eğilme açısının ölçümüne dayanmaktadır (Bozdoğan, 2010). 20 cm x 20 cm boyutlarında kesilen kumaş numunesi dört köşesinden köşegenlerin birleşmesi koşulu ile 7’ şer cm lik sabit eğilme uzunluğundan sarkıtılmaktadır. Şekilden de görüldüğü üzere kumaş köşesinin cetvele değdiği noktada x ve y düzleminde cetvel üzerinde rakamlar okunur ve buradan hesaplanan sin α° değeri ile dökümlülüğün seviyesi karakterize edilir. Her numunenin dört köşesinden dört kez ölçüm tekrarlanır. Dökümlülük açısı küçüldükçe kumaş sertleşir (Ünal, 2016).

Şekil 9. Sharp Corner dökümlülük ölçeri (Hes, 2009)

Su buharı geçirgenliği tayini

İnsanlar giysilerini tüm gün boyunca giydikleri için, giysiler insanların adeta ikinci derisi gibidir. Kumaşın buhar şeklindeki terin geçişini sağlama yeteneği su buharı geçirgenliği olarak ölçülmektedir. Kumaşlara nefes alma özelliği kattığı için, kumaşların su buharını geçirebilme özelliği artık sadece spor giysilerde, iş dışında giyilen günlük giysilerde değil, tüm giysi çeşitlerinde aranan önemli bir özelliktir (Gün ve Bodur, 2014).

Su buharı iletkenliği giysilerin ısıl konforu açısından oldukça büyük önem taşımaktadır.

Giysilerimiz vücudumuz ile dış ortam arasında bir ara katman oluşturmaktadır. Çok yüksek su buharı geçrgenliği değeri, oluşan terin buharlaşarak vücudun ısı kaybına ve soğumasına yardımcı olur. Su buharı difüzyonuna karşı direncin yüksek olması ise konforsuzluk ve ıslaklık hissi oluşturmaktadır (Bozdoğan, 2010).

17

Şekil 10. Giysi- vücut sistemi (Gün ve Bodur, 2014)

BS 7209’ a göre, test numunesi, ağzı açık olan bir kabın üzerine, kenarlarından sızdırma yapmayacak şekilde kapatılmakta ve kap standart atmosfer koşullarındaki bir ortama yerleştirilmektedir. Bir süre sonra, kabın ağırlığı ardışık bir şekilde tartılmakta ve numune içerisinden transfer edilen su buharı miktarı hesaplanmaktadır. Su buharı geçirgenliği indeksi, kumaşın su buharı geçirgenliği , test örneğinin yanındaki referans kumaşın su buharı geçirgenliğinin yüzdesel oranı olarak ölçülmektedir.

Her bir kap, kumaşla su yüzeyi arasında 10 mm lik bir hava tabakası kalacak şekilde yeterli miktarda destile su ile doldurulur. 96 mm çapındaki kumaş ön yüzü dışa gelecek şekilde kaba dikkatlice yerleştirilir ve kapatma halkası ile tutturulur.

Referans kumaş da aynı şekilde hazırlanır ve standart atmosfer şartlarında bekletilir.

Daha sonra her kap aynı süre de tartılarak tartım sonuçları ve süreler not edilir (Saville, 1999).

Şekil 11. Kap metod su buharı transferi (Saville, 1999) Hesaplamalar şu şekilde yapılır:

Su Buharı Geçirgenliği (WVP) = 24𝑀

𝐴𝑡 g/m²/gün burada;

M: kütle kaybı (g)

t : Tartımlar arasında geçen süre (sa) A: Kabın iç alanı (m²) ve

A= πd²x 10

−6

4

d:Kabın iç çapı (mm)

18 Su buharı geçirgenlik indeksi=WVPf x 100

𝑊𝑉𝑃r olmaktadır.

WVPf: Kumaşın su buharı geçirgenliği

WVPr: Referans kumaşın su buharı geçirgenliğini göstermektedir (Saville,1999).

BS 7209 referans alınarak yapılan su buharı geçirgenlik testinde referans kumaş karşılaştırılması yapılmamış her numuneden alınan 3’ er kap örneği 5 gün boyunca günün aynı saatlerinde tartılmak suretiyle numunelerin su buharı geçirgenliği (WVT) hesaplanmıştır.

Şekil 12. Yapılan su buharı geçirgenliği deneyi Hava geçirgenliği tayini

Hava geçirgenliği, ‘‘havanın lif, iplik ve kumaş yapısı içerisinden geçebilme yeteneğidir’’ şeklinde tanımlanırken, birim basınçta, birim alanda, belli zamanda geçen havanın miktarını ifade etmektedir. TS 391’ e göre hava geçirgenliği, deney numunesinin alanı, deney numunesinin iki yüzü arasındaki basınç farkı ve zaman parametrelerine bağlı olarak deney numunesinden dik olarak geçen hava akımının hızıdır (Bozdoğan, 2010).

Hava geçirgenliği paraşütlerin, yelkenlerin, hava yastığı kumaşlarının, spor giysilerin ve endüstriyel filtre kumaşlarının performansını değerlendirirken önemli bir parametredir. Kullanım yerine göre kumaşın su buharı geçirgenliği ve rüzgâr direnci performansı gibi özellikleriyle de yakından ilgilidir. Hava geçirgenliği terimi genellikle yağmurluk, çadır, üniforma gibi kullanım alanlarında nefes alabilirliği değerlendirmek için kullanılır. Nefes alabilirlik, kumaşın havalandırılmasını ifade eder. Eğer kumaş hava geçirgense bu su buharı ve sıvı nemin, kumaşın iç yüzeyinden dış yüzeyine geçebileceği ve çevreye buharlaşacağı anlamına gelir. Bu yüzden su buharı veya sıvı nem geçişi materyalin hava geçirgenliği ve giyim sırasındaki termal konfor algılarıyla yakından ilgilidir ( Turan, 2015).

Bir kumaşın hava geçirgenliği özelliği kumaşı oluşturan lif, iplik, doku özellikleri ve terbiye işlemlerine bağlı olarak değişmektedir (Özdil, 2014). Bu çalışmada lif türün geçirgenliğe etkisi ortaya konulmuş olup, iplik özelliklerinden özellikle bükümün geçirgenlik üzerinde etkisi büyüktür. Büküm arttıkça iplik yapısı sıklaştığı ve iplik çapı küçüldüğü için büküm arttıkça geçirgenlik artmaktadır. Kumaş gözenekliliği tüm kumaş içindeki hava boşluğunun yüzdesel değerini ifade eden bir kavramdır (Bozdoğan, 2010). Dolayısıyla doku şekli yani örgüsü ve sıklıklar hava geçirgenliği üzerinde oldukça etkilidir. Kumaşın sıklıkları arttıkça, buna bağlı olarak kumaş gramajı ve örtme

19

faktörü arttıkça hava geçirgenliği azalmaktadır (Özdil, 2014).

Kumaşlar üzerinde hava geçirgenliğinin etkinliğini anlayabilmek için hesaplanan örtme faktörü (Kover faktör) aşağıdaki formüle göre hesaplanmıştır (Başer 2013, Lord ve Mohammed 1982).

 𝐹𝐾𝑢𝑚𝑎ş= 𝑆ç

𝐾Ç√𝑁Ç+ 𝑆𝐴

𝐾𝐴√𝑁𝐴𝑆ç

𝐾Ç√𝑁Ç× 𝑆𝐴

𝐾𝐴√𝑁𝐴 (1)

 𝑓Çö𝑧𝑔ü = 𝑆ç

√𝑁Ç,𝑓𝐴𝑡𝑘𝚤 = 𝑆𝐴

√𝑁𝐴 (2)

 𝐹𝐾𝑢𝑚𝑎ş= 𝑓ç

𝐾Ç+ 𝑓𝐴

𝐾𝐴𝑓ç

𝐾Ç×𝑓𝐴

𝐾𝐴 (3)

Hava geçirgenliği ölçümünde esas olarak numune alanı, numunenin iki yüzü arasındaki basınç farkı ve zaman parametrelerine bağlı olarak numuneden dik olarak geçen hava akımının hızı ölçülür.

Prowhite Airtest 2 cihazında yapılan hava geçirgenliği testinde, deney numuneleri üzerinde kırışıklık olmayacak şekilde yeterli germe kuvveti uygulanarak, düzgün olarak dairesel numune tutucuya yerleştirilir. Numune alınırken, kumaş kenarlarından, katlı ve kırışık yerlerden alınmaz.

Deney için 5 cm²’ lik deney alanı dairesel kumaş tutma yüzeyine yerleştirilir. Hava emme tertibatı çalıştırıldıktan sonra, deney numunesinin belirli alanı içerisinden geçirilen hava akımı kademeli olarak arttırılarak kumaşın iki yüzü arasında deney için 200 Pa basınç farkına erişilinceye kadar devam edilir. Kumaş içerisinden geçen hava miktarı l/m²/sn olarak kaydedilir. Hava akım süresi en az 1 dakika olmalıdır. Deney aynı şartlar altında 10 kez tekrarlanır.

Şekil 13. Hava geçirgenliği test cihazı

Kumaş numunelerinin yapısal, tutum ve konfor özelllikleri belirlendikten sonra boyanma özelliklerini karşılaştırmak amacıyla kumaş numuneleri 1:30 flotte oranında

%3’lük koyulukta Termal HT laboratuvar boyama cihazında Şekil 13’de verilen grafiğe

20

göre boyanmıştır. Boyama işlemlerinde yün için önerilen reaktif boyarmadde olan Lanasol Red 5B (C.I. Reactive Red 66) boyarmaddesi kullanılmıştır. Boyama pH’ı asetik asit ile 5 olacak şekilde ayarlanmış, boyamada herhangi bir yardımcı madde kullanılmamıştır.

Şekil 14. Denemelerde kullanılan boyama grafiği

Daha sonra boyanmış kumaş numunelerinin spektrofotometre ile renk verimleri (K/S) ve CIEL*a*b* değerleri ölçülmüştür. Ayrıca numunelere yıkama ve ışık haslığı testleri yapılmıştır. Aşağıda bu ölçüm ve testlerin yapılışı ayrı ayrı açıklanmaktadır.

Renk ölçümü: Numunelerin remisyon (%R) değerlerinin ölçümleri D65 gün ışığı altında, 10° gözlem açısıyla X-Rite marka Color i7 model spektrofotometrede yapılmıştır. 400-700 nm’lik spektral bölgede ve maksimum absorbsiyon (minimum remisyon) dalga boyunda (540 nm) ölçülen remisyon (%R) değerleri ile Kubelka-Munk eşitliğinden faydalanılarak renk verimi (K/S) değerleri hesaplanmıştır.

𝐾/𝑆 = (1 − 𝑅)2⁄2 × 𝑅

R = Maksimum absorbsiyon dalga boyundaki (λmax) reflektans K =Absorsiyon katsayısı

S =Yansıma katsayısı

Spektrofotometre ile numunelerin ayrıca CIEL*a*b* değerleri de ölçülmüştür.

L*: Açıklık-koyuluk değeri (+ daha açık, - daha koyu) a*: Kırmızılık-yeşillik değeri (+ daha kırmızı, - daha yeşil) b*: Sarılık-mavilik değeri (+ daha sarı, - daha mavi)

Yıkamaya karşı renk haslığı tayini: Boyanmış numunelerin yıkamaya karşı renk haslığı tayini TS-7584’e (ISO-105 C06) göre yapılmıştır. Yıkama haslığı tayini için bir yüzüne multifiber dikilmiş olan numune, 40°C’da 30 dakika süreyle 4 g/L’lik deterjan çözeltisiyle işleme tabi tutulmuş ve gri skala ile değerlendirilmiştir.

Işığa karşı renk haslığı tayini: Boyanmış numunelerin ışığa karşı renk haslığı tayini TS-1008’e (ISO 105 B02) göre yapılmış ve mavi skala ile değerlendirilmiştir.

100 °C

70 °C

50 °C 0,5 °C/dak

1,0 °C/dak 35 dak

15 dak

pH ayarı ve Boya ilavesi

21 3 BULGULAR

3.1 Sıklık Değerleri

Sıklık tayin deneyleri sonucunda elde edilen değerler Tablo 4’de, sonuçların grafiksel gösterimi Şekil 15 ve Şekil 16’da verilmiştir.

Tablo 4. Sıklık tayini sonuçları

Çözgü ve atkı iplik sıklıkları kumaşlarda numuneler tasarlanırken belirlenmiş, kumaşlar dokunduktan sonra ham kumaşların sıklık ölçümleri yapılmıştır.

Şekil 15. Kumaş çözgü sıklıkları grafiği

30 30 30 30 30 30

31,3 31,7

31,0 30,8

32,7

33,5

PSB1WW PSB2WW PSB3WH PSB4WH PSB5WS PSB6WS

tel/cm

Numune No

Kumaş Çözgü Sıklıkları

Mekanik Çözgü Sıklığı (tel/cm)

22

Şekil 16. Kumaş atkı sıklıkları grafiği

Tablo 4, Şekil 15 ve 16 incelendiğinde;

•Tüm numuneler ortak çözgü de yapılmış olup kumaş enlerinden en fazla toplayan ipek kumaşların (PSB5WS ve PSB6WS) tiplerinin çözgü sıklıkları en fazla, en az toplayan huakaya tiplerin (PSB3WH ve PSB4WH) ise çözgü sıklıklarının diğer numuneler göre daha az oldukları görülmüştür.

•Nominal sıklıklar ile ölçülen sıklıklar arasındaki bu değişkenlik kumaşta atkı ve çözgü ipliklerinin kıvrım oranlarının farklılığından kaynaklanmaktadır.

3.2 Kumaş Eni Sonuçları

Kumaş eni tayini sonucunda elde edilen değerler Tablo 5’de, sonuçların grafiksel gösterimi Şekil 17’de verilmiştir.

Tablo 5. Kumaş eni tayini sonuçları

Numune

PSB1WW PSB2WW PSB3WH PSB4WH PSB5WS PSB6WS

atkı/cm

Numune No

Kumaş Atkı Sıklıkları

Mekanik Atkı Sıklığı (atkı/cm)

23

Şekil 17. Kumaş enleri

Şekil 17 incelendiğinde aynı çözgü ve dolayısıyla aynı tarak eninde üretilen kumaşlar arasında en fazla çeken, yani en dar kumaş eni veren atkısında ipek iplik kullanılan kumaşlardır. Buna karşın en az çeken ve en geniş kumaş atkısında Huakaya Alpakadan üretilmiş iplik kullanılan kumaşlardır. Aynı bileşimli kumaş tipleri içerisinde ise genel olarak atkı sıklığı düştükçe kumaş eninin daraldığı gözlemlenmiştir. Çünkü atkı sıklığı düştükçe çözgü iplikleri ile atkı ipliklerinin bağlantı noktaları azalmakta ve atkı ipliklerinin daha rahat hareket edebilmesi nedeniyle kumaş enden daha fazla toplamaktadır.

3.3 Kumaş Gramajı Sonuçları

Gramaj tayini deneyleri sonucunda elde edilen ölçüm değerleri Tablo 6’da ve Şekil 18’de verilmektedir.

Tablo 6. Gramaj tayini sonuçları

Ölçüm No Gramaj Değerleri (g/m²)

PSB1WW PSB2WW PSB3WH PSB4WH PSB5WS PSB6WS 1.Ölçüm 328,3 290,1 328,5 292,2 294,6 278,7 2.Ölçüm 328,2 291,6 332,6 295,4 299,2 273,7 3.Ölçüm 326,8 292,6 333,3 292,2 295,2 275 Ortalama 327,8 291,4 331,5 293,3 296,3 275,8

54,22

53,8

55,46 55,38

52,48

51,04

PSB1WW PSB2WW PSB3WH PSB4WH PSB5WS PSB6WS

cm

Numune No

Kumaş Enleri

Kumaş Enleri (cm) Ortalama

24

Şekil 18. Kumaş gramajları

Deney tasarımı yapılırken her bir kumaş tipi için 1. atkı sıklığında üretilen kumaşların kendi arasında aynı gramajı vermeleri; 2. atkı sıklığında üretilen kumaşların da kendi aralarında aynı atkı sıklığını vermeleri planlanmıştır Ancak daha sonra ipek ile tezgâhta yüksek sıklıklarda çalışamamasından kaynaklı hesaplanan atkı sıklıkları bir miktar düşürülmek durumunda kalmıştır. Bu nedenle, Şekil 3’den görüleceği üzere atkısında yün ve Huakaya alpaka içeren kumaşların gramajları birbirine yakın iken, atkısında ipek içeren kumaşların gramajları bir miktar daha düşük çıkmıştır.

3.4 Kumaş Kopma Mukavemeti Sonuçları

Atkı ve çözgü yönünde ayrı ayrı yapılan kopma mukavemeti testleri sonucunda elde edilen kopma mukavemeti (kgf) ve young modülü değerleri Tablo 7’de, sonuçların grafiksel gösterimi Şekil 19-21’de verilmiştir.

Tablo 7. Kumaş kopma mukavemeti ve young modülü sonuçları

Kumaş Kodu

Kopma Mukavemeti (kgf)

Young Modülü (tanɵ)

Çözgü Atkı Çözgü Atkı

WW2 73.70 39.10 0.71 0.50

WW1 77.80 49 0.75 0.55

WH2 68.60 42.50 1.25 0.62

WH1 74.30 54.50 0.75 0.80

WS2 76.90 86 1.08 0.71

WS1 79.20 104 1.11 1.07

327,8

291,4

331,5

293,3 296,3

275,8

PSB1WW PSB2WW PSB3WH PSB4WH PSB5WS PSB6WS

g/

Numune No

Kumaş Gramajları

25

Şekil 19. Kumaşların çözgü yönünde kopma mukavemetleri (kgf)

Tablo 7 ve Şekil 19 ayrıntılı olarak incelendiğinde çözgü yönünde kopma mukavemetine göre kumaşların en yüksekten en düşüğe doğru sıralaması atkısında ipek içeren kumaş > atkısında yün içeren kumaş > atkısında Huakaya Alpaka içeren kumaş şeklinde olduğu anlaşılmaktadır. Kumaşların üretiminde belirtildiği üzere çözgü yönünde kullanılan iplikler %100 yün iplikler olup, sıklıkları sabittir. Öte yandan kumaşların çözgü yönünde kopma mukavemeti üzerinde etkili olabilecek iki parametre atkıda kullanılan iplik cinsi ile atkı sıklığı olacaktır. Üretilen kumaşlarda atkı sıklığı dolayısı ile birim alandaki iplik sayısı ipek > yün > Huakaya Alpaka içeren kumaşlar şeklindedir. Dolayısı ile çözgü yönünde kopma mukavemetleri de bununla paralellik göstermiştir.

Şekil 20. Kumaşların atkı yönünde kopma mukavemetleri (kgf)

Tablo 7 ve Şekil 20 ayrıntılı olarak incelendiğinde atkı yönünde kopma mukavemetine göre kumaşların en yüksekten en düşüğe doğru sıralaması atkısında ipek içeren kumaş > atkısında Huakaya Alpaka içeren kumaş > atkısında yün içeren kumaş şeklinde olduğu anlaşılmaktadır. İpek liflerinden yapılmış ipliğin mukavemeti, yün ve

77,8

73,7 74,3

68,6

79,2

76,9

PSB1WW PSB2WW PSB3WH PSB4WH PSB5WS PSB6WS

kgf

Numune No

Kumaşların Çözgü Kopma Mukavemeti

Kumaşların Çözgü Kopma Mukavemeti

Benzer Belgeler