• Sonuç bulunamadı

Marmara Bölgesi Çanak Çömleksiz Neolitik Dönem YerleĢmelerinin

5. ÇANAK ÇÖMLEKSĠZ NEOLĠTĠK DÖNEMDE ANADOLU‘DAKĠ

5.7 Marmara Bölgesi Çanak Çömleksiz Neolitik Dönem YerleĢmelerinin

Bölge, adını Marmara denizinden almaktadır. Anadolu‘nun kuzey – batı köĢesi ile Trakya‘yı içine alır. Ġstanbul, Kocaeli, Sakarya, Edirne, Kırklareli illerinin tamamı ile Bursa, Bilecik, Balıkesir‘in büyük bir kısmı bu bölgenin sınırları içine girer. Çanakkale‘nin Ayvacık ilçesinin çok küçük bir kısmı Ege Bölgesi‘ne dâhil olup, diğer yerlerin hepsi Marmara Bölgesi‘ne aittir. Bölgenin sınırları içinde bulunan yerlerin toplam yüzölçümü, yaklaĢık olarak 67. 306 km2‘dir.478

Marmara Bölgesi dâhilinde Trakya, Ġstanbul Avrupa Yakası ve Çanakkale Ecabaat Mevki, Anadolu coğrafyasını temsil etmediği için tezimizin kapsamına alınmamıĢtır. 475 Özdoğan vd, 1997: 303 476 Özdoğan vd, 1997: 306 477 Harmankaya vd., 1997: Sokukayası

Karadeniz ve Marmara kıyılarında Mezolitik – Epi Paleolitik Dönem‘e iliĢkin verilerle karĢılaĢılması, Çalca ve MusluçeĢme gibi Akeramik Neolitik Dönem‘e tarihlendirilen buluntu yerlerinin saptanması, Çanak Çömlekli Neolitik Dönem öncesindeki sürecin sınırlı da olsa tanımlanmasını sağlar. 1981 ve 1992 yıllarında Pendik, 1987 yılında önce Ilıpınar, ardından MenteĢe kazıları yapılır. 2005 yılında baĢlayan Barçın Höyük ile 2004 yılında baĢlayan Aktopraklık kazılarına ise halen devam edilmektedir. 1986, 1988-1990 yılları arasında Yarımburgaz ve 2008 yılından itibaren yürütülen Yenikapı Neolitik Dönem kazıları Marmara‘nın doğusundaki kültürel özelliklerin Boğaz‘ın diğer yakasında takip edilebilmesini sağlar. Kuzeybatı Anadolu Neolitik Dönem öncesinde de iskân edilen bir coğrafyadır. Eldeki sınırlı veriye rağmen burada mikrolit endüstrisini benimseyen Mezolitik – Epi/Paleolitik toplumların olduğu bilinmektedir. Bu döneme tarihlenen buluntu yerleri daha çok Karadeniz ve Marmara kıyı Ģeridinden bilinen Ağaçlı, GümüĢdere, Dolmalı, Alaçalı, Kefken gibi yerlerden edinilen yüzey bulgularıyla tanımlanabilmiĢtir. Bir sonraki dönem ise bölgenin batı kesimlerinde, Çanakkale yakınlarında bulunan Çalca ve MusluçeĢme ile EskiĢehir yakınlarındaki Keçiçayırı gibi yerleĢimler ile tanınan Akeramik Neolitik Dönem‘dir.479 (Harita 23)

Anadolu‘nun batı kesimlerinde, Keçiçayırı, Çalca gibi buluntu yerlerinde de makro dilgilerin bulunmuĢ olması M. Özdoğan‘a Çanak Çömleksiz Neolitik Çağ‘ın sonlarında bölgeye doğrudan bir etkinin geldiğini ve bunun Balkanlar‘a aktarıldığını düĢündürmüĢtü. Her üç buluntu yerinin de alüvyonlu ovalarda değil yüksek yaylalarda olması, doğudan batıya doğru hareketlenmenin ilk baĢlarda evcil hayvan sürüleriyle yaylaları izleyerek baĢladığını, gerçek çiftçilerin daha sonra ikinci bir göç dalgası oluĢturduğunu göstermektedir. Fakat özellikle Ġzmir bölgesi Neolitik yerleĢimlerindeki yontmataĢ geleneğinin mikro dilgi gelenekli olması soruna yeni bir boyut kazandırmıĢtır. Bu durumda farklı ve birbiriyle çeliĢir görünmesine karĢın, birlikte doğru olabilecek çözümler de düĢünülebilir. Bir olasılık bölgede mikro dilgi gelenekli bir Mezolitik topluluk varken, bunların arasından Neolitik çobanların

sızarak geçmesi, ikinci olasılık da bu yapım gelenekleri arasındaki farkın kültürel iĢlevsel olduğudur.480

M armara Bölgesi, Çanak Çömleksiz Neolitik Dönem‘de, Balıkesir‘de MusluçeĢme Mevkii ve Ġstanbul‘da Dudullu yerleĢimleri olmak üzere, grafikte ―1‖ sayısal değerde gösterilmiĢtir.

Çanakkale‘de, Çanak Çömleksiz Neolitik Dönem‘de Anzavurtepe, Çalca Mevki ve Gavurtarla Mevkii yerleĢmeleri olmak üzere, grafikte ―3‖ sayısal değerde gösterilmiĢtir.

5.7.1 Çanakkale Ġli

Çanakkale, Marmara Bölgesinin güneyinde, Marmara ve Ege Denizleri, Balıkesir ili arasındadır.

Çanakkale bölgesinde çoğunlukla dağarası vadiler ve Biga, Çan, Bayramiç, Edincik, Yenice ve Pazarköy‘de baĢta olmak üzere prehistorik iĢgalin kanıtı saptanmıĢtır. Biga, prehistorik yerleĢimler, ağırlıklı olarak güney ve batıda düz sınırdaki yüksekliklerin üzerinde bulunmaktadır. Eğer prehistorik yerleĢimler, ovanın kuzey parçasında var olsaydı, Karabiga barajının güneyinde tamamen Roma dönemi kalıntılarını gömen alüvyona bağlı birikimlerin altında kaybolmuĢ olmalıydı.

Anzavur Tepe‘de altıncı binyıl tarihlenen çakmaktaĢı ve obsidyenden oluĢan Neolitik malzeme ele geçirilmiĢtir.481

YerleĢim yerleri; 1988 Yılında M. Özdoğan tarafından Trakya ve Marmara Bölgesi Yüzey AraĢtırmaları sırasında tespit edilmiĢtir.482

(Harita 24)

5.7.1.1 Anzavur Tepe

Biga Ġlçesi sınırları içerisinde ovanın güney sınırında, Bakacakköy yakınlarında yer almaktadır. (ġekil 85)

Anzavurtepe olarak adlandırılan doğal yükseltinin üzerinde küçük ve önemsiz bir Orta çağ yerleĢmesi, ancak bunun çevresi ve özellikle eteklerinde Neolitik dönemin belirgin özelliklerini taĢıyan çakmaktaĢı ve daha az sayıda doğalcam (obsidyen) aletler bulunmaktadır. Esas olarak minik dilgilerden oluĢan buluntu topluluğu Çan ovasındaki Çalca Mevkii yerleĢme yerinde toplanan buluntularla tam bir benzerlik göstermektedir.483

Çalça Mevkii ise Epipaleolitik – Çanak Çömleksiz Neolitik Çağ'a tarihlenmektedir. Bu açıdan bu buluntu yerini de Ģimdilik Epipaleolitik (?) – Çanak Çömleksiz Neolitik Çağ konaklama yerleri arasında gösterilmiĢtir.484

5.7.1.2 Çalca Mevkii

Çan ilçesinde Karlıdere‘nin sol kıyısında, orta seki üzerinde yer alan ―Çalca Mevkii‖ dir. YaklaĢık olarak 300 x 200 m.‘lik bir alanda çakmaktaĢı485 aletlerin kesintisiz bir yoğunluk gösterdiği, bunun hemen batısında, alt terasta da yapım artıkları ile çekirdek ve çekirdek parçalarından oluĢan ikinci bir yoğunluk alanı bulunmuĢtur. 481 Yakar, 1991: 242 482 Özoğan, 1990: 443 483 Özdoğan, 1990: 450

484 Harmankaya vd., 1997: Anzavur Tepe 485 Özdoğan, 1990: 447

Çalca Mevkii‘nin, olasılıkla sürekli bir yerleĢme yeri değilse bile, uzun bir süre kullanılmıĢ konaklama yeri olduğunu, yanında tespit edilen iĢlik yeri kanıtlamaktadır. Buluntu topluluğu çakmaktaĢı minik, küçük ve orta boy dilgiler, küçük kazıyıcılar, tek düzlemli çekirdekler ile belirlenmektedir. Malzemenin tam olarak değerlendirmesi henüz yapılmamıĢsa da, Epi – Paleolitik ile Ġlk Neolitik dönem arasındaki bir süre içine girdiği açıktır. Bu bölgede yapılan tüm yoğun araĢtırma esnasında ancak üç parça prehistorik çanak çömlek parçası bulunmuĢtur. Çalca Mevkii'nde yapılan yoğun toplama sırasında az miktarda da olsa doğalcam (obsidiyen) dilgi ve yongalarına rastlanmıĢtır.

Çalca Mevkii'ndeki yerleĢme yerinin konumu kadar, kapladığı alan da ilginçtir; yaklaĢık 60 bin m2‘lik alanı ile Ege ve Anadolu‘nun en büyük ve eski yerleĢim alanlarından biri görünümündedir. Ele geçen yüzey buluntuları kesin bir tarih vermemektedir; ancak bir genelleme yapılarak Özdoğan tarafından Çalca Mevkii‘nin M.Ö. 8 bin ile 5500 yılları arasındaki bir döneme ait olduğu belirtilmektedir.

Çalca Mevkii, konumu itibariyle Anadolu‘da Ģimdiye kadar bilinen Neolitik yerleĢmelere göre farklı bir durum göstermektedir. Bu da yerleĢmenin beslenmesinin tarımdan çok avcılık ya da yoğun toplayıcılığa dayalı olduğu izlenimini vermektedir. Özdoğan‘a göre; yüzey malzemesi tam olarak değerlendirilmeden ve çevrede yeniden yoğun bir toplama yapmadan daha sağlıklı bir yorum yapmak olanaksızdır. Ancak Çalca Mevkii‘nin Ege ve Anadolu kültür tarihi açısından çok büyük bir önem taĢıdığı, bu çok az bilinen dönemi aydınlatma potansiyeli olduğu bellidir.486

5.7.1.3 Gavurtarla Mevkii

Biga Ġlçesi sınırları içerisinde, havzanın batı sınırında Çakırlıköy yakınlarındaki Gavurtarla Mevkii‘nde de Çalca Mevkii ile aynı buluntulara rastlanmıĢtır. ÇakmaktaĢı ve daha az sayıda doğalcam (obsidiyen) aletler bulunmaktadır. Esas olarak minik dilgilerden oluĢan buluntu topluluğu ele geçirilmiĢtir. (ġekil 86)

Her iki buluntu yeri, yalnızca Marmara Bölgesi‘nin değil, tüm Batı Anadolu ve Ege Neolitik kültürlerinin anlaĢılması açısından büyük bir önem taĢımaktadır.487 Anzavurtepe‘de bulunanların Neolitik Çağ'ın belirgin özelliklerini taĢıdığı yorumuna dayanarak bu buluntu yeri; Epipaleolitik (?) — Çanak Çömleksiz Neolitik Çağ'a tarihlenmektedir.488

5.7.2 Balıkesir Ġli

Ġl, batıda Ege denizi, Çanakkale ili, kuzeyden Marmara Denizi, doğusunda Bursa ve Kütahya, güneyden Manisa, güneybatıda Ġzmir illeriyle çevrilidir.

1987 yılı içinde M. Özdoğan tarafından Gönen-Manyas ve Bandırma bölgelerinde yapmıĢ olduğu çalıĢma, ayrıntılı bir araĢtırmadan çok, bölgeyi tanıma amacı güden bir ön hazırlık olarak kabul edilmelidir.489

Bandırma, Manyas. Gönen, Ġvrindi gibi geniĢ ova ve düzlüklerin bulunduğu Balıkesir ili, hem Ġlk tarımcı topluluklar için uygun bir ortam oluĢturmakta, hem de Anadolu‘dan Ege ve Marmara‘ya açılan doğal yolların üzerinde yer almaktadır. Tarihöncesi dönemler açısından Yortan kültürü ile ilgili bir kaç yer dıĢında Tunç Çağları da hiç bilinemeyen Balıkesir bölgesinin Anadolu tarihi coğrafyası açısından da durumunun belirlenmesi önem taĢımaktadır.490

5.7.2.1 MusluçeĢme Mevkii

1989 yılında M. Özdoğan tarafından Balıkesir Ġl‘i yüzey araĢtırması sırasında tespit edilmiĢtir.

Manyas – Aksakal bucağının 3 km. kadar batısında, MusluçeĢme‘nin hemen batısında, Manyas Gölü‘nün taraçalarında, 150x100 m. lik alanda Ġlk Neolitik Çağ yerleĢmesidir. Daha çok minik dilgiler ve az sayıda doğal cam aletler ile

487

Özdoğan, 1990: 450

488 Harmankaya vd., 1997: Gavurtarla Mevkii 489 Özdoğan, 1988: 571

belirlenmekte. Bölgeden bilinen üçüncü çanak çömleksiz Neolitik yeri olması açısında büyük önem taĢımaktadır. 491

5.7.3 Ġstanbul Ġli

Ġstanbul, Anadolu‘nun en kuzeybatı ucunda, batısında Tekirdağ ve Kırklareli illeri, Güney de Marmara Denizi ve kuzeyden Karadeniz ile çevrilidir. Batısında Kocaeli ili yer almaktadır.

Ġstanbul-Yenikapı‘da, deniz seviyesinden 6.3 m. aĢağıda, bir Neolitik Dönem yerleĢmesinin keĢfedilmesi, Kuzeybatı Anadolu‘da tarihöncesi döneme iliĢkin bilgilerimizin ne kadar sınırlı olduğunu gösteriyordu. Kıyı topografyasının değiĢimi kadar, hızlı kentleĢme ve sanayileĢmenin olumsuz etkileri de bunun sebepleri arasındadır. Oysa Marmara Denizi çevresinde tarihöncesi ile ilgili ilk kazılar, yarım asır öncesine dayanır. Ġlk sistematik kazı 1952 – 54 yılları arasında Kurt Bittel ve Halet Çambel tarafından Fikirtepe‘de gerçekleĢtirilir. Bu çalıĢmaların sonuçları, bölgedeki tarihöncesi dönemlerin tanımlanması bakımından ayırt edici özelliğini Mehmet Özdoğan‘ın 1979 tarihli doktora çalıĢmasıyla kazanır. Bu tarihe kadar farklı görüĢler öne sürülse de Fikirtepe, nihai olarak Neolitik Dönem‘in sonlarına tarihlenir ve bölgeye gelen Ġlk Neolitik toplumlar ile yerel Mezolitik – Epi Paleolitik avcı ve toplayıcıların etkileĢimi, dolayısıyla özgün özellikler taĢıyan bir kültür grubu olarak tanımlanır. Bu dönem içerisinde ġ. A. Kansu, Fikirtepe ve Pendik‘te küçük sondajlar yapmıĢsa da, bu çalıĢmaları kazı sistematiği içerisinde değerlendirmek güçtür. 1980‘li yıllar ile birlikte araĢtırmalar yeniden ivme kazanır. Özdoğan‘ın bu tarihlerde yaptığı yüzey taramaları, Mellart ve French‘in bulduğu yerlere yenilerinin eklenmesini sağlar.492

5.7.3.1 Dudullu

491 Özdoğan, 1991: 347 492 Karul, 2009: 1 – 2

Ġstanbul ve Chicago Üniversiteleri Güneydoğu Anadolu Tarih Öncesi AraĢtırmaları Karma Projesi kapsamında 1964 yılında Arthur J. Jelinek tarafından yüzey araĢtırması sırasında saptandı. (Harita 25)

Dudullu, Ġstanbul ili, Ümraniye ilçesi sınırları içerisinde yer almaktadır.493 Yapılan yüzey araĢtırmasının asıl amacı Ġlk Neolitik Çağ insanlarının akarsu akaçlama alanlarından ne ölçüde yararlandıklarının saptanması ve bu bölgedeki ilk besin üreticisi toplulukların, ana çizgileri ile niteliklerinin belirlenmesiydi.494

Yüzey araĢtırmasının asıl amacı olan, ilk köy toplulukları evresine tarihlenebilecek buluntu topluluğuna Dudullu‘nun 1\4 km. kadar batısındaki bir sırtın üzerinde rastlanmıĢtır. Ele geçen buluntular bir minik dilgi, iki orak bıçağı ve bir yassı baltanın cilalı küçük köĢe baltasından oluĢuyordu. YerleĢimde çanak çömlek ele geçirilmemiĢtir.495

Neolitik dönemin dıĢında herhangi bir dönemden bahsedilmemiĢtir, ele geçen buluntularda çanak çömleğin olmayıĢı göz önüne alınacak olursa olasılıkla Çanak Çömleksiz Neolitik dönem yerleĢmesidir.496

493 Jelinek, 1980: 311 494 Jelinek, 1980: 309 495 Jelinek, 1980: 311 496 Harmankaya vd., 1997: Dudullu

6. DEĞERLENDĠRME VE SONUÇ

Çanak Çömleksiz Neolitik Dönem, Ġnsanların henüz çanak çömlek yapmayı bilmediği, onun yerine taĢ kapları kullandığı dönemdir. AraĢtırmacılar tarafından Neolitik Dönem‘in evreleri basite indirgenerek bu Ģekilde adlandırılmıĢtır.

Çanak Çömleksiz Neolitik Dönem de, insanlar tarafından kullanılan hammadde ―taĢ‖tır. Arkeolojik kazılarda ve yüzey araĢtırmalarında ele geçen maddi kültür kalıntısı içerisinde çeĢitli yongalama aletlerine, ok uçlarına, kaplara, günlük kullanım eĢyalarına, ritüel amaçlı yapılan objeler ele geçirilmiĢtir.

Anadolu‘nun coğrafi bölgesel farklılıklarından dolayı, Anadolu‘da bölgeler de kendine özgü nitelikte, farklılıklar ortaya çıkarmıĢtır. Neolitiğin geliĢimi, aynı coğrafyada farklı zamanda yaĢanmıĢtır.

ÇalıĢmamızda, Anadolu‘da Çanak Çömleksiz Neolitik Dönem‘in dağılıĢını bölgelere ayırarak incelenmiĢtir.

Akdeniz Bölgesi‘nde Çanak Çömleksiz Neolitik Dönem‘in araĢtırılması çok fazla yapılmamıĢtır. Yapılan araĢtırmalar ve kazılar sonucu, Çanak Çömleksiz Neolitik Dönem‘in varlığının saptandığı yerleĢim alanlarından bazılarına Ģüpheyle yaklaĢılmıĢtır.

Doğu Akdeniz, bulunduğu konum itibariyle, Orta Anadolu Obsidyen yataklarından çıkarılan ―naviform‖ çekirdeklerin, ticaretinin yapılmasında önemli rol oynamıĢtır. Akdeniz Bölgesi ve Kıbrıs araĢtırmalarında, bu iki alanda Çanak Çömleksiz Neolitik Dönem‘de deniz ulaĢımının sağlandığı ortaya çıkarılmıĢtır.

Akdeniz Bölgesi‘nin, batı kesimin de yer alan Antalya‘da, araĢtırmalar sonucu saptanan Paleolitik ve Epipaleolitik‘in varlığına karĢın, Çanak Çömleksiz Neolitik Dönem yerleĢim alanlarının azlığı ilginçtir. Öküzini Mağarası‘nda Çanak Çömleksiz Neolitik Dönem‘in varlığına Ģüpheyle yaklaĢılmıĢtır. Yine Akdeniz Bölgesi sınırları içerisinde yeralan Göller Bölgesi‘nde Çanak Çömleksiz Neolitik Dönem sorunu ortaya çıkmıĢtır. Çanak Çömleksiz Neolitik Dönem‘e tarihlenen Hacılar Höyük, R. Duru tarafından Ġlk Neolitik Çağ‘a ait olduğu kanıtlanmıĢtır. Mersin‘de yer alan Gözlükule Höyük‘te A. Özyar‘ın kazı baĢkanlığını yaptığı kazılar sonucu taban suyu seviyesinden dolayı inilemeyen alt tabakalarda Çanak Çömleksiz Neolitik Dönem tabakaları var olmalıdır. Ġ. K. Kökten tarafından yapılan yüzey

araĢtırmalası sonucu KahramanmaraĢ Yamaçtepe yerleĢiminde Çanak Çömleksiz Neolitik Dönem aletlerine rastlanmıĢtır.

Doğu Anadolu Bölgesi‘nde yapılan araĢtırmalar ve kazılar sonucu, Çanak Çömleksiz Neolitik Dönem‘de yerleĢim gördüğü ortaya çıkarılmıĢtır. Doğu Anadolu‘nun sarp coğrafyası ve sert ikliminden dolayı Çanak Çömleksiz Neolitik Dönem‘de, TirĢin Yaylası mevkiinde görülen kaya üstü resimleri, araĢtırmacıları ĢaĢkınlık içerisine düĢürmüĢtür. Çanak Çömleksiz Neolitik Dönem‘de, Doğu Anadolu Bölgesi‘nin iklimi günümüzden daha ılıman olmalıydı.

Doğu Anadolu Bölgesi‘nin Çanak Çömleksiz Neolitik Dönem diğer yerleĢimleri, Malatya‘da yer alan Cafer Höyük ve Elazığ‘da yer alan Boytepe ve Çınaz III yerleĢim yerleridir.

Doğu Anadolu Bölgesinde, saptanan yerleĢim alanları Çanak Çömleksiz Neolitik B (PPNB) ve Çanak Çömlekli Neolitik Dönem‘e tarihlendirilmiĢtir. Bölgede Çanak Çömleksiz Neolitik A (PPNA) kültürü saptanamamıĢtır. PPNA‘nın saptanmamıĢ olması, araĢtırma eksikliğinden dolayıdır.

Bölgede, Çanak Çömleksiz Neolitik Dönem hakkında Karakaya Baraj suları altında kalacak alanları saptamak amacıyla yapılan araĢtırmalarda önemli bilgiler elde edilmiĢtir.

AraĢtırmaları yapılan Akeramik merkezler göz önüne alınacak olursak, Malatya‘da yer alan Boytepe‘de ele geçen buluntular Cafer Höyük ve Çayönü buluntuları ile benzerlik göstermiĢtir. PPNB‘dönemine tarihlendirilmiĢtir, yine Malatya sınırları içerisinde yer alan Çınaz III yerleĢiminde ele geçen yontmataĢ teknikleri açısından önemlidir. Dilgi çıkarımında sadece baskı yöntemi uygulanmıĢtır.

Elazığ‘da yer alan Çanak Çömleksiz Neolitik yerleĢmesi olan Cafer Höyükte ise, diğer merkezlerden daha kapsamlı veriler sağlanmıĢtır. Höyükte, gömütler bulunmuĢtur. Akeramik Neolitik ölü gömme gelenekleri hakkında bize bilgiler sunmaktadır. Gömütler de, kafatası alınmıĢ durumda ve iç mekan dıĢında saptanmıĢtır. Kafatasının alınmıĢ olması, höyükte ―kafatası kültü‖ olarak yorumlanmıĢtır. Höyükte tarım yapıldığının saptanmıĢ olması, Anadolu‘da üretime geçiĢin ilk devresini gözler önüne sermiĢtir.

Hakkari, TirĢin Yaylası‘nda saptanan kaya resimleri, kaya yüzeyine küçük darbeler vurularak açılan oyukların çizgisel olarak birleĢtirilmesiyle yapılmıĢtır. Hayvan ve hareket halindeki insan betimlemelerine rastlanılmıĢtır. TirĢin Kaya Resimleri, Özdoğan tarafından Çanak Çömleksiz Neolitik Dönem‘e tarihlendirilmiĢtir. AraĢtırmacılara tarafından, M. Ö 9 – 6 bin yılları arasında bölgede ve yakın coğrafyasında çok görkemli bir kültürün varlığı kanıtlanmıĢtır.

Anadolu‘nun farklı bölgelerinde, Çanak Çömleksiz Neolitik Dönem yaĢanırken, aynı dönemde Batı Anadolu‘da Mezolitik Dönem yaĢanmıĢtır.

Ege Bölgesi ve Ġç Anadolu Bölgesi, etkileĢim alanında Çanak Çömlekli Neolitik Dönem‘in varlığı bilinmesine karĢın, Neolitik Dönem‘in geliĢim aĢamalarından Çanak Çömleksiz Neolitik Dönem tam olarak bilinmemektedir.

AraĢtırmacıların ―Neolitik OluĢum Bölgesi‖ olarak yorumladığı aktarımın, Batı Anadolu‘ya nasıl geldiği sorularına aranan cevap, araĢtırmacıları Balkanlar‘a itmiĢtir. Bilgi eksikliğinin giderilmesi açısından yapılan incelemeler de, buralarda Neolitik yaĢamın ortaya çıkıĢı ile Orta Anadolu ve Yakındoğu‘daki baĢlangıçtan en azından 3 – 4 binyıllık bir farkın olduğudur.

Ġç Ege‘de, Ö. Koçak tarafından yapılan yüzey araĢtırması sonucu tespit edilen Baldanlar Höyük, Akeramik Neolitik Dönem‘e kadar tababakaların ineceğini vurgulanmıĢtır. Ege Bölgesi, Çanak Çömleksiz Neolitik Dönem yerleĢmelerinin azlığı, yapılacak olan kazı ve araĢtırmalarla artması beklenmektedir.

Güneydoğu Anadolu Bölgesi, Çanak Çömleksiz Neolitik Dönem yerleĢimlerinin Anadolu‘da en iyi temsil edildiği bölgedir. Bölge, Tarihsel süreç içerisinde Mezopotamya ile Anadolu arasında etkileĢimi sağlayan bir noktada yer almıĢtır. Bölgede araĢtırmalar sistemli olarak 1967‘de Keban Projesi, 1975‘li yılları ve sonrasında baraj suları altında kalacak olan arkeolojik sit alanlarını belgelemek amacıyla yapılan kazı ve yüzey araĢtırmaları ile devam etmiĢ ve 1980‘li yıllarında H. Çambel ve R. J. Braidwood tarafından yapılan araĢtırmalar, Bölgenin Neolitik Dönem açısıdan önemi ortaya çıkartmıĢtır. Kazı ve araĢtırmalar 1990‘lı yıllardan beri halen aralıksız devam etmektedir.

Fırat ve Dicle nehirleri, bölgenin halen can damarı durumundadır. Neolitik Dönem‘de yerleĢimlerin su kaynaklarına yakınlığı dikkat çekmektedir. Fırat vadisi boyunca uzanan Gritille, Levzin ve Hayaz Höyük, Gaziantep Sakçagözü mevkisinde

ele geçen buluntular yerleĢimlerin de kendi içlerinde etkileĢimin olduğunu açıkça göstermektedir. Çanak Çömleksiz Neolitik Dönem insanının besin ekonomisinin baĢında gelen avcılığa eĢdeğer olarak Gritille Höyük‘te domuz evcilleĢtirilmiĢtir.

Güneydoğu Anadolu bölgesin‘de 1940‘lı yıllarda yapılan Paleolitik Dönem araĢtırmaları ile önem kazanmıĢtır. Paleolitik döneme verilen merkezler, bazı yayınlarda Çanak Çömleksiz Neolitik Dönem‘e tarihlendirilmiĢtir. Bundan dolayı bazı merkezlere tarihleme açısından Ģüpheyle yaklaĢılmıĢtır.

ġanlıurfa sınırları içerisinde yer alan, Çanak Çömleksiz Neolitik Dönem‘in illeri boyutta, devasa inĢaat tekniğinin ortaya çıkarıldığı Göbekli Tepe, döneminin içerisinde kült amaçlı yapılan nadir yerleĢim alanlarından biridir. Nevali Çori yerleĢimi ise Güneydoğu Anadolu Bölgesi‘nde en eski tapınaklardan birine sahiptir. Nevali Çori ve Göbekli Tepe mimarisinin temelini, ―T‖ biçimli dikilitaĢlar oluĢturmuĢtur. Bunlar insanı stilize eden eserlerdir. Ele geçen anıtsal yontular, özel yapılarla ilgili olmalıdır. Gürcütepe‘de hayvancılık ve tarımın olduğu saptanmıĢtır. Akarçay Tepe, bölgede Çanak Çömleksiz Neolitik‘ten Çanak Çömlekli Neolitik Dönem‘e kadar kesintisiz yerleĢme gösteren ender yerleĢimlerden birisidir. Bozova‘da yer alan Biris Mezarlığı ve Söğüt Tarlası, ġanlıurfa Yeni Mahalle, Karahan Tepe, Sefer Tepe ve Hamzan Tepe, bölgede yer alan diğer Çanak Çömleksiz Neolitik Dönem yerleĢmeleridir. Mezraa – Teleilat ise evcil sığırının atasının bulunduğu önemli Akeramik Neolitik merkezdir.

Diyarbakır‘ da yer alan Çayönü Çanak Çömleksiz Neolitik Dönem‘i, Anadolu‘da en iyi yansıtan öncü bir merkezdir. Bulunduğu coğrafya diğer merkezlerle etkileĢim içerisinde olmasını sağlamıĢtır. Yüzey araĢtırmalası sonucu saptanan; Giryan, Gri Havsarik, Gölbent Mevkii, Papaz Gölü ve Kikan Harabesi, Akeramik Neolitik Dönem‘e tarihlenen diğer alanlardır. Körtik Tepe ise Yukarı Dicle Vadisi içerisinde yer alan Akeramik Neolitik merkezdir.

Batman‘da yer alan; Hallan Çemi, Harif Pınar, Nevala Denik ve Demirköy Höyük Çanak Çömleksiz Neolitik Dönem yerleĢim alanlarıdır.

Siirt‘te yer alan, Ber Ava ġikefte, Güzir Höyük, S63/26 ve S63/7 Ayn Germ

Benzer Belgeler