2. ŞER’İYYE SİCİLLERİNDE BULUNAN BELGE ÇEŞİTLERİ
1.3. LİCE’DE YER ALAN TARIHI YAPILAR
Atak Kalesi Bizans döneminde Attachas, islam kaynaklarında Hetakh veya Hettakh olarak adlandırılmaktadır. Bazı kaynaklarda Hütâkh şeklinde geçmektedir. Şemseddin Sami ise kaleden Âtâq olarak bahsetmektedir.122
Lice’nin güneydoğusunda yer alan Atak Lice’nin en eski yerleşim yeridir. Atak’ta Bizans, İslam, Mervani, Selçuklu, Artuklu, Akkoyunlu, Safevi ve Osmanlı devleti hâkimiyet kurmuştur. Tam olarak kalenin hangi tarihte yapıldığı bilinmemekte ancak Roma döneminde yapıldığı ve Bizans imp. Justinianus tarafından 532’de onarıldığı düşünülmektedir. Artuklu döneminde kaleye cami ve dört köşeli minare eklenmiştir.123
Evliya Çelebi eserinde Atak Kalesinin Batman nehrinin kaynaklarından olduğunu söylemektedir.124 Atak Kalesi Osmanlı döneminde Diyarbakır sancağı olmuştur ve uzun yıllar Yurluk ve Ocaklık olarak kullanılmıştır.125
Günümüzde ise Antak kalesi olarak bilinen kale Diyarbakır İli, Lice İlçesi Kabakkaya Köyü sınırlarında ‘Korunması Gerekli Taşınmaz Kültür Varlığı’ olarak ‘I. Derece Arkeolojik Sit Alanı’ şeklinde kalmasına karar verilmiştir.126
1.3.2. Birkleyn Mağaraları
Birkleyn mağaraları Diyarbakır’ın 100 km kuzeydoğusunda yer alan farklı yükseklikte olan mağaralar ve yer altı suyollarından oluşmaktadır.127
Mağaralar, Birkleyn, Bırkılin, İskender-i Bırkılin, şeklinde birçok isim almıştır. Mağara aslında karstik yer altı mağara ve tünellerinden oluşmaktadır. Birkleyn mağaralarının uzunluğuna bakacak olursak yaklaşık 900 metre uzunluğa sahiptir.
Tarihi açıdan bakacak olursak mağaranın batı çıkışındaki nehirlerde Asur kralları I. Tiğlath pileser ve III. Shalmaneser’e ait kitabeler ve rölyefler bulunmuştur. Mağaraların orta
122Abdurrahman Acar, ’Dünden Bugüne Hetâkh (Atak) Kalesi’, Dünden Bugüne Lice Sempozyumu
Bildirileri, Mardin Sesi Gazetecilik ve Matbaacılık, Mardin 2012, s.12.
123 Süreyya Işık, “Lice İlçesi Tarihi Mekânları”, Her Yönüyle Diyarbakır İlçeleri, Yusuf Kenan Haspolat (koordinatör), Uzman matbaacılık ve Ciltleme, İstanbul 2003, s. 93.
124 KORKUSUZ, Şefik, Seyahatnamelerde Diyarbekir, Kent Yayınları, İstanbul 2003, s.34. 125 Süreyya Işık, “Lice İlçesi Tarihi Mekânları, s. 93.
126 http://www.korumakurullari.gov.tr/Eklenti/41633,3517---211133-lice-kabakkaya-antak-kalesi.
127 Sabri Karadoğan, “Güneydoğu Anadolu’da Troglodit Barınak, Mesken ve Yerleşmeler”, Uluslar Arası Türk
28
katmanının kuzeyinde yer alan kısmında Büyük İskender’in askerlerinin kaldıkları bu nedenden bu alana İskender-i Bırkleyn adı verildiği bilinmektedir. Bu kısımdaki mağarada ayrıca birkaç dikit de yer almaktadır. Mağara duvarlarında Asur kralı Tiglath-Pileser’in tasviri yapılmıştır. Kralın resminin yanında çivi yazılı kitabeler bulunmuştur.128
Kitabelerde tanrıların yardımıyla dünyanın en güçlü kralı olduğu ve Dicle Nehrini Urartulara karşı koruduğu yer almaktadır.
Mağaraların tarihi öneme sahip olmaları yanı sıra doğal güzellik ve gezi alanı olma özelliğide bulunmaktadır. Bugün mağaralardan biri astım mağarası olarak ziyaret edilmektedir.129
1.3.3. Ashab-ı Keyf ve Daryakus Harabeleri
Daryakus Harabeleri Lice’ye 18 km uzalıkta olup Fis ovası üzerinde 1110 rakımlı bir tepede yer almaktadır. Kalıntılardan Roma ve Helenistik döneme ait oldukları anlaşılsa da kesin olarak hangi döneme ait olduğu bilinmemektedir. Harabelerin olduğu alanda saray kalıntıları da mevcuttur. Sarayın Daryakus’a ait olduğu ve çok güçlü biri olduğundan dolayı kendini ilahlaştırdığı düşünülmektedir. Köyün yakınlarında bulunan bir başka köy Firdevs köyünün cennet olduğu ve bir diğer köy olan Cinezur (Çağdaş)’un da cehennem olduğu düşünülmektedir.
Daryakus Harabeleri’nin yanında bulunan Eshab-ı Keyf (Yedi Uyurlar) mağarası Rivayete göre Daryakus’un sarayındaki ileri gelenlerin çocukları olan yedi genç Daryakus’un inancına karşı gelmişlerdir. Daryakus’tan kaçıp Ashab-ı Keyf mağarasına saklanmışlar ve 300 yıl boyunca uykuya dalmışlardır. Uyandıklarında hala eskisi gibi genç oldukları rivayet edilir.130
Uyuyan bu yedi gencin isimleri: Yemliha, Mekselina, Mernuş, Debernuş, Misilina, Keşeftetayus, Sezernuş şeklinde olduğu Rivayet edilir ve bölgede halen bu isimlerin kullanıldığı görülmektedir. Ayrıca bu gençler dışında birde Kıtmir adında bir köpeklerinin de
128 Sabri Karadoğan, “Birkleyn Mağaralarının (Diyarbakır/Lice) Jeomorfolojik Özellikleri”, Uluslar Arası Türk
Dünyası Sosyal Bilimler Araştırmaları Kongresi 11-15 Eylül, Arnavutluk 2017 s.136
129 Sabri Karadoğan, “Birkleyn Mağaralarının (Diyarbakır/Lice) Jeomorfolojik Özellikleri”, Uluslar Arası Türk
Dünyası Sosyal Bilimler Araştırmaları Kongresi 11-15 Eylül, Arnavutluk 2017, s.136.
130 Süreyya Işık, “Lice İlçesi Tarihi Mekânları”, Her Yönüyle Diyarbakır İlçeleri, Yusuf Kenan Haspolat (koordinatör), Uzman matbaacılık ve Ciltleme, İstanbul 2003, s. 94.
29
olduğu anlatılmaktadır. Bu hikâye ye baktığımızda tarih boyunca Zalimlerin zulumlerinden bir kaçış olduğunu anlamaktayız.131
Yıllarca uyuyan bu gençler uyandıklarında kaç gün uyuduklarını anlamamışlar taki aralarından biri gümüş bir para ile şehre inip yiyecek almak isteyinceye kadar. Bu sırada olayı yıllarca dinleyen ve Keyf suresinde de belirtilen bu hadise konuya açıklık getirmiş ve halk tarafından bu mağaranın bulunduğu alana bir mescid yaptırılmıştır.132
Günümüzde bölge halkı her yıl mayıs ayında Ashab-ı Kehf mağarasının olduğu alanda kurban kesip bölgeyi ziyaret etmektedir.133
1.3.4. Vakıf Ahmet Bey Camii (Camii Kebir)
Atak Emiri Ahmet Bey tarafından 1540 yılında Lice’de yaptırılmıştır. Camii kare plana sahip olup Artuklu mimari özelliklerini taşımaktadır. Alt kısmında imarethane yer almaktadır.
1.3.5. Mehmet Bey Sarayı
Vakıf Ahmed Bey’in Torunlarından olan Mehmet Bey tarafından yaptırıldığı için onun ismini almıştır. Konak güneydoğunun en büyük konağı olma özelliği taşımaktadır. Artuklu mimari özelliği taşımaktadır. Sarayın içerisinde 20 oda, 2 büyük eyvan, 2 mutfak, 4 tuvalet ve 2 balkon bulunmaktadır. Ayrıca haremlik ve selamlık bölümleri bulunmaktadır. 6 Eylül 1975 depreminde konak yıkılmıştır.134
131 M.Ali Abakay, “Ashab-ı Kehf’in Hikâyesi ve Diyarbakır”, Her Yönüyle Diyarbakır İlçeleri, Yusuf Kenan Haspolat (kord.), Uzman matbaacılık ve Ciltleme, İstanbul 2003, s. 235-236
132 Yusuf Kenan Haspolat, “Hani’ye Müvacir Bir Alanda Kutsal Bir Mekân Eshab-ı Kehf Mağarası”, Her
Yönüyle Diyarbakır İlçeleri, Yusuf Kenan Haspolat (koordinatör), Uzman matbaacılık ve Ciltleme, İstanbul
2003, s.196.
133 Süreyya Işık, “Lice İlçesi Tarihi Mekânları”, Her Yönüyle Diyarbakır İlçeleri, Yusuf Kenan Haspolat (koordinatör), Uzman matbaacılık ve Ciltleme, İstanbul 2003, s. 94.
30